Yakın zamanda yapılan bir araştırma, kuaför, güzellik uzmanı ve muhasebeci gibi belirli işlerde çalışan kadınların yumurtalık kanseri riskine yakalanma oranın daha yüksek olduğunu ortaya koydu.
Haber Merkezi / Kanada’da 2010 ile 2016 yılları arasında hastanede tedavi gören 1 ile 78 yaşları arasında yumurtalık kanseri teşhisi konan 491 kadının verileri, yumurtalık kanseri olmayan 897 kadından alınan verilerle karşılaştırıldı.
Araştırmaya katılanların sosyal geçmişi, tıbbi geçmişi, reçete edilen ilaçlar, aile öyküsü, kilosu ve boyu, çalışma geçmişine ilişkin yaşam tarzı bilgileri toplandı.
Mesleki ve Çevresel Tıp dergisinde yayınlanan araştırma, kuaför, güzellik uzmanı, muhasebeci ve hazır giyim endüstrisi gibi belirli işlerde çalışan kadınların yumurtalık kanseri riskine yakalanma oranın daha yüksek olduğunu ortaya koydu.
Araştırmada, kuaför, berber, güzellik uzmanı gibi alanlarda 10 yıl veya daha fazla çalışanların, yumurtalık kanseri riskine yakalanma olasılığının üç kat artığı belirtildi. Muhasebede 10 yıl veya daha fazla çalışanlar için ise bunun çifte riskle ilişkili olduğu bulunuldu.
Araştırmada, hazır giyim endüstrisinde uzun süre çalışanların, satış veya perakende sektöründe çalışanlara göre yüzde 85 daha yüksek risk taşıdığı ortaya kondu. Hazır giyim endüstrisindeki riskin, amonyak, hidrojen peroksit, organik boyalar ve pigmentler ve ağartıcılar dahil olmak üzere 13 kimyasal maddeye sık sık maruz kalmaktan kaynaklandığı belirtildi.
Yumurtalık Kanseri Nedir?
Yumurtalık (Over) Kanseri Nedenleri Nelerdir?
Yumurtalık kanserinin nedenleri, diğer kanser türlerinde olduğu gibi net olarak bilinmemektedir. Kanserlere neden olduğu düşünülen yaşam alışkanlıkları, bazı genetik yatkınlıklar ve hormonal faktörler yumurtalık kanserinin nedenleri olarak görülmektedir. Yumurtalık kanserlerinin yaklaşık %5-10 kadarı genetik nedenlerle oluşmaktadır. Bu yüzden birinci derece akrabalarında meme, yumurtalık ve rahim içi kanseri olan kadınlar, yumurtalık kanseri için risk grubundadır.
Kanser türlerinin birçoğunda olduğu gibi, yumurtalık kanserinde de ilerleyen yaş, hastalığın oluşma ihtimalini artırmaktadır. Yumurtalıklar; ergenlik, erişkinlik ve menopoz dönemlerinde farklı performanslarda ve farklı işlevlerde çalışırlar. Yumurtalık kanserlerinin genellikle oluştuğu zamanlar menopoz sonrasıdır. Menopoz doğurganlık döneminin bitişi anlamına gelse de, yumurtalıklar çalışmaya devam etmektedir. Dolayısıyla menopoz sırasında ve sonrasında da düzenli olarak hekim kontrolünden geçmek hem kişinin yaşam kalitesi için hem de sağlıklı yumurtalıklar için önemlidir.
Kanser, bulunduğu dokulardaki hücrelerin olağandışı büyümesi ve çoğalması sonucu oluşur. Yumurtalıklar tıpkı vücudun diğer organları gibi, genel sağlık durumumuzdan etkilenirler. Sağlıklı yaşam alışkanlıkları, düzenli egzersiz, kontrol altına alınmış stres seviyesi hem yumurtalıkların hem de tüm vücut sağlığının korunması için önemlidir.
Yumurtalık kanserinin belirtileri nelerdir?
Yumurtalık kanseri belirtileri çoğunlukla kendini çok göstermez. Yumurtalık kanseri ile ilgili belirtilerin çoğu hastaya özel olmakla beraber tipik bir bulgusu yoktur. Yumurtalık kanseri belirtileri olarak, pek çok hastalık belirtisi olarak da söylenebilecek; karın ağrısı, şişkinlik ve mide rahatsızlıkları sıralanabilir.
Yumurtalık kanserinin en büyük belirtisi ileri safhalarında ise karında ele gelen kitle, aşağı doğru basınç hissi, karında sıvı birikmesi, karın şişliği, çevredeki organlara bası yapmasına bağlı olarak idrar ve bağırsak şikayetleri görülür.
Yumurtalık kanserinin bazı türlerinde hormon düzensizlikleri görülebilir. Buna bağlı olarak adet düzensizlikleri, erkeklik hormonu salgısının artmasıyla tüylenme, erkek tipi saç dökülmesi görülebilir. Çoğu yumurtalık kanseri şikayeti ise karın şişliği üzerinedir.
Genel olarak görülen yumurtalık kanseri belirtilerini şöyle sıralayabiliriz;
Bağırsak alışkanlıklarında değişiklik, özellikle kabızlığın ortaya çıkması,
Mesane alışkanlıklarında değişiklik, sık sık idrara çıkma ihtiyacı,
İştah kaybı veya hızlı bir şekilde tokluk hissi,
Vajinal kanama,
Kilo kaybı,
Karında basınç hissi ve şişkinlik,
Kasıkta dolgunluk veya ağrı,
Uzun süreli hazımsızlık, gaz veya bulantı.
Yumurtalık kanserinin tedavisi var mı?
Yumurtalık kanserinin ilk tedavisi cerrahi tedavidir. Başka bir deyişle hastalar önce ameliyatla tedavi edilirler. Hastalığın tedaviye vereceği cevap ilk ameliyatın yeterliliği ile doğrudan ilişkilidir. Hastalığın erken dönemlerinde tümörün çıkartılması ile birlikte evreleme cerrahisi denilen bir ameliyat yapılır.
İleri dönemlerinde ise kapsamlı bir ameliyatla, karın boşluğu içindeki tümörler çıkartılır. Ameliyat sırasında gerek görüldüğü hallerde bağırsak parçalarının çıkartılması da söz konusu olabilir. Ameliyat sonrasında çok erken dönemdeki hastalar dışındaki tüm hastalara kemoterapi denilen ilaç tedavisi yapılmaktadır. Başka bir deyişle yumurtalık kanseri tedavisinin önemli bir bölümünde, ilaç tedavisi uygulanır.
Hastalığın tedaviye vereceği cevap tümörün yaygınlığı ile doğrudan ilişkilidir. Tedavi ile erken dönemdeki hastalıklar %80-90 iyileşirken, ileri dönem hastalıklarında iyileşme oranı %40-50 civarındadır. Ameliyat ve kemoterapi sonrası hastalar, uzun yıllar boyunca 4-5 ayda bir muayene ve tetkiklerle kontrol edilirler. Hastalık tekrarladığında ise tedavilerin de tekrarlanması gerekir. Bazen ameliyatların 2 ile 4 kez tekrarlanması dahi gerekebilir.
Yumurtalık kanseri tehlikeli mi?
Yumurtalık kanseri, kadın genital organı kanserleri arasında en öldürücü olanıdır. Diğer jinekolojik kanserler ile karşılaştırıldığında, erken dönemdeki yumurtalık kanserleri hemen hemen hiçbir ön belirti vermediği için genellikle çok geç tanı konulabilmektedir. Bu nedenle rutin jinekolojik USG erken tanıda önemlidir.