Kerkenes Harabeleri (Pteria); Yozgat’ın Sorgun İlçesi, Şahmuratlı Köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçları ile ulaşım mümkündür.
Kerkenes Harabeleri’nde ilk yüzey araştırması çalışmaları 1993 yılında başlamış 1998-2000 yıllarında müze ile katılımlı araştırma şekline dönüşmüş ve 2001 yılından bugüne kadar da İngiliz uyruklu Dr. Geoffrey Summers başkanlığında kazı ve araştırmalar devam etmektedir.
Şehrin Demir Çağı’nda M.Ö.600 yıllarında Medler tarafından kurulduğu tahmin edilmekte ise de 2003 kazı sezonunda Frigce yazıtlar bulunması kentin bir Frig yerleşimi olabileceğini de göstermektedir. Kentin yaklaşık 7 kilometre olan sur duvarları 2,5 kilometrekarelik bir yerleşim alanı oluşturmaktadır. Antik kaynaklarda Pteria olarak kaydedilen kentin burası olduğu sanılmaktadır.
M.Ö. 547 yılında Persler tarafından kent zapt edilmiş halkı esir alınarak kent yakılmış ve surları yıkılmıştır. Yerleşim alanı kamu yapıları ve sivil yapı adaları ile gelişmiş bir su toplama ve kullanma sistemi içermektedir. Kazı ekibi Jeomanyetik yüzey araştırması, direnç yöntemi ile yüzey araştırması coğrafi bilgilendirme sistemi (GPS) çalışmalarının bir kısmını tamamlamış, bir kısmı da devam etmektedir. Kazı çalışmaları sırasında bulunan bir mobilyaya ait fildişi süsleme parçası şu an Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesi’nde sergilenmektedir.
Antik kent yakılıp yağmalandığı için nitelikli kültür varlıklarına nadir olarak rastlanmaktadır. Tahminler ve elde edilen bazı verilere göre M.Ö.3-2’nci yüzyıllara ait bazı Galat mezarları da Bizans Dönemi’nde soyulmuş ve değerli parçalar yağma edilmiştir. Kentin önemli özelliklerinden biri de çabuk bozulabilen kumtaşı denilen bir çeşit taşın mimari, heykeltıraşı ve yazıtlarda çok sık kullanılmış olmasıdır. Sonuç olarak; Orta Anadolu’nun en büyük antik kentlerinden biri olan Kerkenes Dağı Şehri’ndeki kazı ve araştırmalar bölge tarihinin aydınlatılmasına katkıda bulunmaya devam edecektir.
Burada önceleri egemen olan Asur İmparatorluğu MÖ 612 yılında, Med ve Babillilerin ortak saldırısına yenik düştü. Medler imparatorluklarını Anadolu yüksek platosu boyunca, batıya Kızılırmak’a doğru genişlettiler ve Kerkenes Dağı üzerinde, Herodot tarihinde Pteria adıyla anılan yeni büyük bir şehir kurdular. Yine Herodot’a göre, Medler ile Lidyalılar arasında yıllardır uzayıp giden savaşın altıncı yılında, muharebe bütün şiddetiyle devam ederken tıpkı Thales’in o yıl için tahmin ettiği gibi gün geceye döner. Sonradan “Güneş Tutulması Muharebesi” olarak adlandırılacak bu olay, MÖ 585 yılının 28 Mayıs günü meydana gelir.
Kilikyalılar ve Babiller’in arabuluculuğuyla imzalanan barış antlasması ile sınırlar tekrar belirlenir ve antlaşma karşılıklı kız alıp verme ile sağlamlaştırılır. Heredot’a göre, Med şehri Pteria orta Kapadokya bölgesinin savunması en güçlü şehridir. Bu sur duvarlarının gerçek boyutları, Lidya Kralı Krezüs tarafından şehir yakıldığından ve güçlü taş duvarı en azından kısmen yıkıldığından beri ilk kez 1999 yılında ortaya çıkarıldı. Krezüs, Delfi’deki meşhur kehanet merkezine Kızılırmak’ı geçtiği takdirde ne olacağını sorar ve karşılığında “güçlü bir imparatorluk yok olacak” cevabını alır.
Tanrıların belirgin desteği eşliğinde, ordusuyla doğuya yönelen Krezüs Pteria’yı ele geçirir ve şehir halkını tutsak eder. Böylece Pers kralı Büyük Kiros’un öfkesini üzerine çeker. MÖ 547 yılında Lidya ve Pers orduları Pteria yakınlarında karşılaşır, fakat yenişemezler. Krezüs başkenti Sart’a dönerken o yıl içerisinde başka savaş beklememektedir. Fakat Büyük Kiros, söz konusu kralın peşine düşer ve Lidya başkenti Sart’ı zapt eder. Kehanet gerçekleşmiştir, Krezüs güçlü bir imparatorluğu yok etmiştir; kendi imparatorluğunu.