ABD’den Yeni Açıklama: 3. Dünya Savaşı İstemiyoruz

Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki, ABD’nin Ukrayna’ya yönelik açıkladığı güvenlik yardımlarının “taarruz değil savunma amaçlı olduğunu” söyledi. Psaki, Beyaz Saray’da düzenlediği günlük basın toplantısında, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski’nin taleplerine ilişkin soruları yanıtladı.

ABD’nin bugün Ukrayna için açıkladığı 800 milyon dolarlık savunma yardımı paketinde hava savunma sistemleri bulunduğunu anımsatan bir gazeteci, Psaki’ye “Ukrayna’ya hava savunma sistemi veriyorsunuz ancak savaş uçağı vermiyorsunuz. Amaç gerginliği azaltmaksa bu ikisi arasındaki fark ne?” sorusunu yöneltti.

Psaki, “Ukrayna’ya sağladığımız yardımlar taarruz değil savunma amaçlı. Dolayısıyla hava savunma sistemleri savunma amacıyla kullanılırken uçaklar taarruz amacıyla kullanılıyor” yanıtını verdi.

ABD’nin Ukrayna’ya savaş uçağı verilmesi ve Ukrayna’da uçuşa yasak bölge tesis edilmesi konusundaki tutumunu değiştirmediğini belirten Psaki “Biz 3. Dünya Savaşı istemiyoruz” dedi.

Psaki “gerginliği artırmamak” için kendilerinin Ukrayna’ya savaş uçağı vermeyeceklerini ancak diğer NATO müttefiklerinin bu konudaki kararlarına da karışmayacaklarını kaydetti.

  • NATO da daha önce uçuşa yasak bölge kararını almayacaklarını açıklamıştı. Kapsadığı bölgede askeri uçuşların yasaklanması demek olan uçuşa yasak bölge kararı, Ukrayna üzerinde uçan Rusya uçaklarının engellenmesini içeriyor ve bu da savaşa ABD veya NATO’nun da katılması anlamına gelebilir.

Zelenski ne istemişti?

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, ABD Kongresi’nin dünkü ortak oturumunda kongre üyelerine hitap etti. Zelenski, çevrim içi oturumda bağlandığı ABD Kongresine savaşla ilgili son durumu ve taleplerini anlattı.

Zelenski, Ukrayna üzerinde uçuşa yasak bölge oluşturulmasını ve S-300 gibi hava savunma sistemleri konusunda ABD’den destek istedi. Zelenski, ülkesinin tarihinin en zor döneminden geçtiğini vurgulayarak, Rusya’nın saldırıları karşısında tüm özgür dünyanın ve özellikle ABD yönetiminin desteğine ihtiyaçları olduğunu söyledi:

Kongre üyelerine Pearl Harbor ve 11 Eylül saldırılarını hatırlatan Zelenski, bu saldırılarda sadece Amerikalıların değil aynı zamanda Amerikan değerlerinin de saldırıya uğradığını, şu an Ukrayna’ya aynı şeylerin olduğunu kaydetti.

“Uçuşa yasak bölge isteği çok mu fazla?”

Zelenski, “Rusya’nın ülkesine binlerce füze fırlattığını ve Ukrayna’da Avrupa’nın 2. Dünya Savaşı’ndan bu yana görmediği bir teröre neden olduğunu” söyleyerek, şu ifadeleri kullandı:

“İnsanların hayatlarını kurtarmak için Ukrayna üzerinde bir uçuşa yasak bölge oluşturulmasını istemek çok mu fazla? Rusya’nın ülkemizi terörize etmemesi için insani bir uçuşa yasak bölge istemek çok mu fazla? Eğer bunun çok fazla olduğunu düşünüyorsanız size bir alternatif sunuyoruz ve S-300 ya da benzeri savunma sistemlerine ihtiyaç duyduğumuzu söylüyoruz.”

ABD’ye “dünya liderliği” çağrısı

Rusya’ya uygulanan yaptırımların da hafifletilmeden sürmesi gerektiğini ifade etti: “Ukrayna’da halkımızı yok etmek için Rusya’nın sizden tek bir sent dahi almadığından emin olun.”

Zelenski, Ukrayna’daki savaşın sona erdirilmesi için bir araya gelecek ülkelerin gerekirse savunma desteği, gerekirse yaptırım, gerekirse siyasi destek konusunda çaba gösterebileceğini söyleyerek, aksi takdirde Ukraynalıların ölmeye devam edeceğini belirtti ve ABD’ye, dünyaya liderlik yapması ve savaşı durdurması çağrısı yaptı.

Müzakeredeki taleplerini anlattı

Zelenski, dün gece yayımladığı video mesajında da “Müzakerelerde önceliklerim kesinlikle net. Savaşın sona ermesi, güvenlik garantileri, egemenlik, toprak bütünlüğünün yeniden sağlanması, ülkemiz için gerçek garantiler, ülkemizin gerçek korunması” dedi.

Rusya askerlerine silah bırakma çağrısı yapan Zelenski, Rusya uçaklarının, kuşatılmış Mariupol’daki yüzlerce insanın saklandığı tiyatroya kasıtlı olarak bomba attığını ve bunun sonucunda binanın yıkıldığını söyledi: “Ölü sayısı henüz bilinmiyor. Rusya’nın halkımıza, Mariupol’umuza, Donetsk bölgemize yaptıklarından dolayı kalbim parçalanıyor. Rusya vatandaşları. Mariupol ablukanızın İkinci Dünya Savaşı sırasındaki Leningrad ablukasından farkı nedir?”

Rusya’ya karşı yeni yaptırım paketlerine ihtiyacın olduğunu ifade eden Zelenski, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen ile yaptığı görüşmede, Avrupa ülkelerine sığınan Ukrayna vatandaşlarının desteklenmesi konusunda anlaştığını da dile getirdi.

Paylaşın

IMF’den ‘Savaş Küresel Ekonomik Düzeni Temelden Değiştirebilir’ Uyarısı

Uluslararası Para Fonu (IMF) Rusya’nın Ukrayna işgalinin bütün bir küresel ekonomiyi etkileyeceği, ekonomik büyümeye yavaşlatıp enflasyonu artıracağı uyarısında bulundu. IMF, güncellenen öngörülerini 19 Nisan’da duyuracak.

IMF’nin internet sayfasında yayınlanan açıklamada, savaşın “uzun vadede küresel ekonomik düzeni temel olarak yeniden şekillendirebileceği” belirtildi. Açıklamada, “Büyümeye zarar verecek ve fiyatları artıracak olan çatışma, küresel ekonomiye büyük bir darbe” değerlendirmesinde bulunuldu.

IMF, savaşın insani acıları ve tarihi bir zorunlu göçü tetiklemesinin yanı sıra, gıda ve enerji fiyatlarını artırdığını, Ukrayna’ya komşu ülkelerde ticareti sekteye uğratarak tedarik zincirinde ve para transferinde tıkanmalara neden olduğunu kaydetti. Kuruluş, savaşın bir diğer olumsuz yansımasının da iş dünyasındaki özgüveni aşındırması ve yatırımcılarda belirsizliği tetiklemesi olduğuna dikkat çekti. Bu durumun varlık fiyatlarının düşmesine neden olacağı ve mevcut pazarlardan sermaye çıkışına yol açabileceği belirtildi.

Kıtlık tehlikesi artacak

IMF, savaşın Afrika’da ve Orta Doğu’da Mısır gibi buğday ithalatlarının önemli bir kısmını Rusya ve Ukrayna’dan gerçekleştiren ülkelerde gıda sıkıntısını artırabileceği uyarısında da bulundu. Ayrıca kötüleşen mali koşulların bu ülkelerden sermaye çıkışına neden olabileceği belirtildi.

Ukrayna ve Rusya’da derin resesyonlar yaşanabileceğini belirten IMF, Avrupa’nın da doğal gaz ihracatında ve tedarik zincirinde görülecek tıkanıklıklarla bu durumdan etkilenebileceğine işaret etti.

Açıklamada, Kafkasya ve Orta Asya’da yer alan ve Rusya’yla yakın ticari bağları ve Moskova’ya bağlı ödeme sistemleri olan ülkelerin yaşanacak resesyondan daha fazla etkileneceği kaydedildi. Asya’da ise en çarpıcı etkinin Güneydoğu Asya Uluslar Birliği (ASEAN) ülkeleri, Hindistan ve bazı Pasifik ada ülkelerinde petrol ihraç edenler arasında görüleceği belirtilirken, Japonya ve Güney Kore gibi ülkelerde yeni yakıt sübvansiyonlarının olumsuz etkileri azaltabileceği kaydedildi.

Küresel ekonomik büyüme tahmini aşağı çekilebilir

IMF yetkilileri, 2022’de daha önce öngördüğü yüzde 4,4’lük küresel ekonomik büyüme tahmininin de aşağı çekilebileceğini ifade etti. Bölgesel büyümede de benzer bir düşüş beklentisinin açıklanabileceği belirtiliyor. Örgüt, güncellenen öngörülerini 19 Nisan’da duyuracak.

Paylaşın

Rusya, İflasın Eşiğinde Mi?

Ukrayna’yı işgaliyle birlikte Batı’nın ağır yaptırımlarına hedef olan ve ekonomisi ağır darbe alan Rusya, Bolşevik Devrimi’nden bu yana ilk kez uluslararası borç temerrüdünün eşiğinde.

Rusya’nın 2013 yılında dolar üzerinden sattığı devlet tahvili için çarşamba günü 117 milyon dolar faiz ödemesi gerekiyor.

Rusya’nın yaptırımlar yüzünden ödeme yapmakta karşılaştığı zorluklar ve Kremlin’in artık borçlarını Ruble üzerinden ödeyeceği yolundaki açıklamaları uluslararası derecelendirme kuruluşlarına göre temerrüdü tetikleme riski doğuruyor.

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch, Rusya’nın dolar cinsi tahvil ödemelerini ruble olarak yapması durumunda temerrüde düşmüş sayılacağı uyarısında bulundu.

Vladimir Putin, Rusya’nın ödemeleri Ruble cinsinden yapmasına yönelik kararnameyi mart ayının ilk haftasında imzalamıştı.

Moskova, yaptırımlara yanıt olarak tahvil sahiplerinin faiz ve anapara ödemelerini almasını kısıtlayabilecek yabancı para birimlerine olan erişimi önemli ölçüde azaltma yoluna gitmişti.

Temerrüt için son tarih 15 Nisan mı?

Bununla birlikte Rusya’ya ödeme yapması için verilecek 30 günlük mühlet temerrüdü 15 Nisan’a kadar uzatabilecek.

Uluslararası mali piyasaları izleyen uzmanlara göre, Rusya’nın gerçekte temerrüde düşüp düşmediğini görmek için beklenmesi gereken tarih 15 Nisan.

Pictet Varlık Yönetimi temsilcisi Guido Chamorro, Reuters’e yaptığı açıklamada, “Bir erteleme süresi var bu yüzden 15 Nisan’a kadar ne olacak tam bilmiyoruz. Bu sürede her şey olabilir.” diyerek durumunu özetledi.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgaline kadar Moskova’nın temerrüde düşmesi hiç düşünülemeyecek bir olasılıktı.

Derecelendirme kuruluşları S&P Global, Moody’s ve Fitch için rezervlerinde 650 milyar dolar olan ve önemli miktarda petrol ve doğal gaz satan Rusya için temerrüt kesinlikle akla gelmeyen bir olasılıktı.

AB ve ABD’nin yaptırımlarıyla, Rusya’nın yurtdışında tuttuğu ortaya çıkan rezervlerinin üçte ikisini donduruldu.

Aegon Varlık Yönetimi temsilcisi Jeff Grills, savaşın piyasaları derinden sarstığına dikkati çekerek, Rusya’nın dünyanın en büyük emtia üreticilerinden biri olması yüzünden fiyatların artarak, küresel enflasyonu yükselttiğini hatırlattı. Grills, “Rusya’nın tahvillerinin faizini ödeyeceği yolunda şu anda bir beklenti yok.” dedi.

Temerrüt senaryoları neler?

Rusya’nın değer kaybeden devlet tahvillerinin çoğu şimdi gerçek değerlerinin sadece yüzde 10 ila 20’si oranında el değiştiriyor.

Çarşamba günü yapılması gereken 117 milyon dolar faiz ödemesinin ardından, mart ayı sonuna kadar 615 milyon dolar daha faiz ödemesi bulunuyor. 4 Nisan’daki ödeme ise 2 milyar dolar civarında.

Uzmanlara göre ortada üç farklı senaryo bulunuyor. Bunların ilkine göre, Moskova faizleri dolar üzerinden öder ve temerrüt riski ortadan kalkar.

Son 10 gün içinde Rusya’nın önemli enerji şirketleri Gazprom ve Rosneft uluslararası tahvillerle ilgili sorumluluklarını yerine getirdi. Moskova, kendi çıkarına olduğunu düşünerek aynısını yapabilir.

İkinci ihtimal Rusya, faizleri ödemez ve temerrüde kadar 30 günlük mühleti kullanma yoluna gider.

Üçüncü olasılık ise Rusya, bu faizleri Ruble olarak ödeme yoluna gider. Ancak tahvillerin yasal koşulları bunun yine bir temerrüde eşdeğer olduğu anlamına gelir ve 30 günlük mühlet kuralı yine geçerli olur.

(Kaynak: euronews)

Paylaşın

Ukrayna’dan Kaçanların Sayısı 3 Milyonu Aştı

Birleşmiş Milletler (BM), Ukrayna’da bugüne kadar 691 sivilin öldüğünü, 1.143 sivilin de yaralandığını teyit ettiklerini duyurdu. BM Mülteciler Yüksek Komiserliği ise, Ukrayna’daki savaşın başladığı 24 Şubat’tan bu yana ülkeyi 3 milyon 381 kişinin terk ettiğini açıkladı.

Bu kişilerin 1,8 milyonu Polonya’ya kaçarken oradan da 300 bin kişi Batı Avrupa ülkelerine geçiş yaptı. Ukraynalı yetkililere göre Salı günü de Ukrayna’da bombardıman altındaki şehirlerden açılan insani koridorlar aracılığıyla 29 bin kişi tahliye edildi.

Mariupol’den son bir günde 20 bin kişi yaklaşık 4 bin özel araçla ayrıldı. Şehir yönetiminden yetkililer Rus güçlerinin sivillerin otobüslerle şehirden çıkışını engellediğini iddia etti. Sumi’den de Kızılhaç aracılığıyla 100 otobüsle binlerce sivil tahliye edildi.

Zelenskiy: Rusya ile görüşmeler gerçekçi bir yapıya büründü, ancak halen zamana ihtiyaç var

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, Facebook’tan yayınladığı son videosunda Rusya ile yapılan barış görüşmelerinin ‘daha gerçekçi bir yapıya büründüğünü, ancak halen zamana ihtiyaç duyulduğunu’ aktardı.

, Rusya’ya karşı zaferin gerçekleşmesi için bütün Ukrayna vatandaşlarının büyük bir çaba göstermesi gerektiğini, müzakereleri gerçekleştiren ekibin de şu an Zoom’dan toplantılar düzenlediğini belirtti. Rusya, Ukrayna’ya yönelik NATO’ya üye olmayacağını kabul etmesi, Donetsk, Luhansk ve Kırım’ım bağımsızlığının kabul edilmesi konusundaki taleplerinde halen ısrar ediyor.

Lavrov: Barış müzakereleri kolay değil, ama uzlaşma için umut var

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rusya ile Ukrayna arasındaki barış müzakerelerinin “kolay olmadığını”, ancak “uzlaşma umudu” olduğunu söyledi. Lavrov, “Müzakerecilerimizin değerlendirmelerine dayanarak konuşuyorum” dedi.

Reuters haber ajansına göre, RBC haber kanalına verdiği demeçte Lavrov, “Müzakerelerin bilinen nedenlerle kolay olmadığını söylüyorlar. Ancak uzlaşmaya varılması için umut var” ifadesini kullandı.

Lavorv, sorunun sadece Ukrayna’nın tarafsızlığı ve silahlardan arındırılmasıyla ilgili olmadığını, ülkenin doğusundaki Rusya yanlısı ayrılıkçıların kontrolündeki Donetsk ve Luhansk’taki insanların güvenliğiyle de ilgili olduğunu söyledi.

Paylaşın

Rusya’dan Joe Biden’a Yaptırım, ABD’den Misilleme

Rusya, Başkan Joe Biden, Dışişleri Bakan Blinken ve CIA Direktörü Burns dahil 13 ABD’li yetkiliyi, ABD de 8 Rusya Savunma Bakan Yardımcısı ve 3 Bakanlık görevlisini yaptırım listesine aldı. Rusya ayrıca Kanada Başbakanı Pierre Trudeau ve 313 Kanadalı’ya yaptırım getirdi.

Bianet’te yer alan habere göre; Rusya Dışişleri Bakanlığından yapılan açıklamada, ABD’nin Rus üst düzey yetkililerine yönelik ABD’ye giriş yasağı ve diğer bazı yasakları içeren benzeri görülmemiş yaptırımlarına cevap olarak 15 Mart’tan itibaren ABD’li üst düzey yetkililerin yaptırım listesine dahil edildiği bildirildi.

Açıklamada, “Tepki olarak atılan bu adım, Rusya’nın cepheden çevrelenmesi konusunda tüm nezaketi bir kenara bırakarak, Amerikan hegemonyasını sürdürmek için umutsuz bir girişimde bulunan mevcut ABD yönetiminin Rusya karşıtı anlayışının kaçınılmaz sonucudur.” ifadelerine yer verildi.

Yaptırım listesi genişleyecek

Aynı zamanda, Rusya’nın ulusal çıkarlarını karşılaması halinde resmi ilişkileri sürdürmeyi reddetmeyecekleri belirtilen açıklamada, gerekirse üst düzey organizasyonlarda “kara listede” yer alan kişilerin statüsünden kaynaklanan sorunların çözülebileceğine dikkat çekildi.

Yakın gelecekte, Rus düşmanı olan veya Rusya’ya karşı nefreti körüklemeye katkıda bulunan üst düzey ABD’li yetkililer, askeri yetkililer, milletvekilleri, iş insanları, uzmanlar ve medya mensuplarının da dahil edildiği yaptırım listesinin duyurulacağı kaydedilen açıklamada, şu anda yürülükte bulunan yaptırım listesine dahil edilen kişiler şöyle sıralandı:

  • ABD Başkanı Joe Biden
  • ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken
  • CIA Direktörü William Burns
  • ABD Savunma Bakanı Lloyd James Austin
  • ABD Genelkurmay Başkanı Mark Milley
  • ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan
  • Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki
  • Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Danışman Yardımcısı Daleep Singh
  • ABD Uluslararası Kalkınma Ajansı Başkanı Samantha Power
  • Joe Biden’ın oğlu Hunter Biden
  • Eski ABD başkan adayı Hillary Clinton
  • ABD Maliye Bakan Yardımcısı Adewale Adeyemo
  • ABD Export-Import (EXIM) Bankası Başkanı Reta Jo Lewis”

ABD’nin yeni yaptırım listesi 

Bu arada ABD Dışişleri Bakanı Blinken, yaptığı yazılı açıklamada, Rusya’nın, Ukrayna’ya yönelik olarak gerçekleştirdiği ve çocuklar da dahil çok sayıda sivilin hayatını kaybettiğini “önceden tasarlanmış, sebepsiz ve haksız”  saldırıda sorumlulukları bulunduğu gerekçeisyle yaptırım listesine alınan 11 yetkilinin ad ve görevlerini paylaştı.

Rusya Savunma Bakan Yardımcıları

  • Aleksey Krivorçiko
  • Timur Ivanov
  • Yunus-Bek Evkurov
  • Dimitry Bulgakov
  • Yuri Sadovenko
  • Nikolay Pankov
  • Ruslan Tsalikov
  • Gennadi Zidko
  • Rusya Ulusal Muhafız Birlikleri Başkomutanı ve Rusya Güvenlik Konseyi Üyesi Viktor Zolotov
  • Rusya Savunma Bakanlığı Askeri Teknik İşbirliği Federal Servisi Direktörü Dmitriy Şugaev
  • Rosoboronexport Genel Müdürü Alexander Mikheev

Bu kişilerin ABD’de bulunan veya ABD’li kişilerin mülkiyetinde ya da kontrolünde olan tüm mülkleri ve menfaatlerinin dondurulduğuna dikkat çeken Blinken, Hazine Bakanlığı Dış Varlıklar Kontrol Ofisinin (OFAC) ayrıca, bu kişilerin doğrudan veya dolaylı olarak yüzde 50 veya daha fazlasına sahip olduğu kuruluşların da mallarını dondurduğunu, ABD vatandaşlarının bu kişilere ait ABD topraklarında veya başka bir yerdeki mülkiyetler üzerine işlem yapmasını da yasakladığını belirtti.

Paylaşın

Zelenskiy: Ukrayna, NATO Üyesi Olmayacak

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy, bugün İngiltere Başbakanı Boris Johnson ev sahipliğinde düzenlenen, Kuzey Avrupa ve Baltık ülkeleri liderlerinin katıldığı Ortak Sefer Gücü (JEF) zirvesine video konferans aracılığıyla katıldı.

Zelenskiy toplantıda, “Ukrayna NATO üyesi değil. Bunu anlıyoruz. Yıllardır kapıların açık olduğunu duyuyoruz, ama aynı zamanda İttifak’a katılamayacağımızı da. Bu bir gerçek ve bu gerçeğin kabul edilmesi gerekiyor” şeklinde konuştu.

“Açık kapılardan giremiyorsak, yapabileceğimiz, bize yardım edecek, bizi koruyacak partnerlerle iş birliği yapmamız” diyen Zelenskiy, ayrıca güvenlik garantisi istediklerinin de altını çizdi.

Rusya, Ukrayna’ya yönelik “askeri operasyon” düzenlemesinin gerekçeleri arasında Kiev’in NATO’ya üye olmak istemesini göstermişti. NATO’nun doğuya doğru genişleme planlarını tehdit olarak algılayan Rusya, Ukrayna’nın tarafsız bir statüye sahip olmasını talep ediyor.

Ukrayna, Rusya’nın talep ettiği tarafsız ülke statüsünü kabul etmek için Türkiye ve ABD’nin garantör ülkeler olabileceğini duyurmuş, konu geçen hafta Antalya’da Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Ukraynalı mevkidaşı Dimitro Kuleba’nın yaptığı görüşmede de gündeme gelmişti. Çavuşoğlu, konuyla ilgili bir soruya “Ukrayna’nın bazı ülkelerin garantör olarak burada olmasını istediğini biliyorsunuz. Bunlardan biri de Türkiye’dir” yanıtını vermişti.

 

ülkesine daha fazla silah gönderilmesini istedi

Zelenskiy yaptığı konuşmada, Avrupa’nın kendi güvenliğini sağlaması için Ukrayna’ya yardım etmesi gerektiğini belirterek, bunun için de Ukrayna’ya daha fazla silah gönderilmesini talep etti.

Zelenskiy “Hepimiz Rusya’nın hedefindeyiz ve eğer Ukrayna direnemezse, her şey Avrupa’nın aleyhine sonuçlanacak, bu nedenle bize yardım ederek, kendinize yardım etmenizi talep ediyorum” şeklinde konuştu.

Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, ülkesine gönderilen silahların birlikler tarafından tüketildiğine işaret ederek ülkesine daha fazla silah gönderilmesi talebinde de bulundu. “Nasıl silahlara ihtiyacımız olduğunu biliyorsunuz… Sizin desteğiniz olmadan durum daha zor olurdu, çok minnettarım ama daha fazlasına ihtiyacımız olduğunu da söylemeliyim” diyen Zelenskiy, daha fazla silah gönderilmesini umduğunun altını çizdi.

Konuşmasında Rusya’ya karşı tam kapsamlı ticaret ambargosu uygulanmasını talep eden Zelenskiy, Avrupa ülkeleri tarafından uygulamaya konan yaptırımların yetersiz olduğunu söyledi.

Paylaşın

Zelenskiy: Rusya Beklemediği Bir Direnişle Karşılaştı

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy Rusya’nın Ukrayna’da beklemediği bir direnişle karşılaştığını söyledi. “Böylesi bir direnişi beklemiyorlardı. Yıllardır hakkımızda yalanlar söyleyen kendi propagandalarına inandılar” diyen Zelenskiy Rusya’nın savaş yoluyla bir şey elde edemeyeceğini anlamaya başladığını söyledi.

Dün gece görüntülü bir mesaj yayınlayan Zelenskiy Rus ordusunun 19 gündür devam eden savaşta her iki Çeçen savaşında kaydettiği kayıptan daha fazla kaybı olduğunu söyledi.

Zelenskiy Rus ordusunun Ukrayna kentlerinde “bilinçli yaratılan insani felaketten” sorumlu olduğunu belirtti. “Partnerlerimizle Rus devletine karşı yeni yaptırımlar üzerinde çalışıyoruz” diyen Zelenskiy “Savaştan sorumlu olan herkes… Demokrasinin tahrip edilmesinden sorumlu olan herkes… İnsanlara yönelik baskılardan sorumlu olan herkes… Herkes yanıtını alacak” diye konuştu.

Zelenskiy Rus askerlerine silahlarını bırakma çağrısı yaptı. Rus askerlerinin evdeki aileleriyle yaptıkları telefon görüşmelerini dinlediklerini söyleyen Zelenskiy “Hayatta kalmak istediklerini biliyorum” dedi. Rusya’daki savaş karşıtı protestolara da değinen Zelenskiy “hakikati söylemekten vazgeçmeyen” Ruslara müteşekkir olduğunu belirtti.

Kiev’de üç patlama sesi duyuldu

aşkent Kiev Salı günü sabahına yine patlama sesleriyle uyandı. Fransız haber ajansı AFP’nin bölgedeki muhabiri 3 büyük patlama sesi duyduğuğunu söyledi. Kent üzerinden ağır bir dumanın yükseldiği belirtiliyor. Sokağa çıkma yasağı olduğu için patlamaların tam olarak nerede gerçekleştiği bilinmiyor. Rus güçleri Kiev’i kuşatma altına almaya çalışıyor. Yaklaşık 3 milyonluk nüfusundan yarısının kendi terk ettiği Kiev’de “sert bir direnişe” hazırlanıldığı belirtiliyor.

Ukrayna kaynaklarına göre Mariupol’de 2 binden fazla sivil öldü

Ukrayna’nın verdiği sayılara göre 24 Şubat’ta başlayan savaşta Mariupol kentinde şimdiye kadar 2 bin 357 sivil hayatını kaybetti. Yaklaşık 400 bin nüfusu olan liman kenti, Rus birliklerinin kuşatması altında ve ülkenin geri kalan kesimiyle bağı kopmuş durumda. Azak Denizi kıyısında yer alan kente yoğun hava saldırıları düzenlendiği belirtiliyor. Rusya saldırılarda sadece askeri hedeflerin vurulduğunu ileri sürüyor.

Mariupol, Ukrayna direnişinin sembolü olarak görülüyor. 2014 yılında Donbas’ta başlayan savaşta Rusya yanlısı ayrılıkçıların kenti alma çabaları şimdiye kadar boşa çıkartıldı.

Mariupol Belediye Başkanı’nın Danışmanı Petro Andriyuşçenko kentteki durumun insani olmadığını söyledi. “Yemek yok, su yok, ışık yok, ısınma yok” diyen Andriyuşçenko saldırıların yoğunluğunun artmasıyla kayıpların sayısının 20 bine kadar yükselebileceğini belirtti. Zelenskiy de üç gündür 100 ton gıda, su ve ilacın Mariupol’e nakledilmesine izin veirlmediğini söyledi.

“Mayıs ayında barış anlaşması olur”

Ukrayna Devlet Başkanı’nın Danışmanı Oleksiy Arestoviç savaşın mayıs ayına kadar süreceği tahminini yaptı. “Mayısa kadar, mayıs başında bir barış anlaşması olacağına inanıyorum, belki de çok daha önce, göreceğiz” dedi. Arestoviç Ukrayna ile Rusya arasında yapılan görüşmelere katılmıyor.

Paylaşın

Rusya, Tahıl İhracatına Geçici Yasak Koydu

Ukrayna işgalinin 20. gününde Rusya’dan eski Sovyet ülkelerine tahıl ihracatını yasağı geldi. Rusya üçüncü ülkelere de beyaz şeker ve şeker kamışı ihracatını yasakladı. Türkiye, buğday ithalatının yüzde 78’i Rusya’dan karşılıyor.

Yazılı bir açıklama yapan Rusya hükümeti, iç piyasanın korunması için bazı ürünlerin ihracatının durdurulmasına karar verildiğini duyurdu.

Açıklamada, “Avrasya Ekonomik Birliğine (AEB) ülkelerine 30 Haziran’a kadar tahıl, üçüncü ülkelere ise beyaz şeker ve şeker kamışı ihracatı 31 Ağustos’a kadar geçici olarak yasaklanmıştır. Söz konusu ürünlerin ihracatı, insani yardım dahil belirli koşullar içerisinde yine de gerçekleştirilebilecektir” denildi.

Avrasya Ekonomik Birliği eski Sovyet ülkeleri Belarus, Ermenistan, Kazakistan, Kırgızistan’ı kapsıyor. Ancak yasağına rağmen halihazırda kota sistemi dahilinde özel ihracat lisansının tacirlere dağıtılmaya devam edileceği ve lisans sahiplerinin tahıl ürünleri ihracatına devam edebileceği gelen haberler arasında.

Reuters’ın haberine göre hükümet bu önlemlerin ‘dış faktörler tarafından kısıtlanan iç pazarı korumak’ için alındığını aktardı. Pazartesi günü Interfax haber ajansının buğdaya ihracat sınırlaması getirebileceğine dair yaptığı haberin ardından buğday fiyatlarında yükseliş kaydedilmişti.

Fiyatlar yükseliyor

Dünyanın en büyük büyük tahıl ihracatçısı olan Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden ekonomik olarak en fazla etkilenen ülkeler arasında Türkiye bulunuyor. Çünkü Rusya’nın ve Ukrayna’nın en büyük tahıl alıcısı Türkiye. Türkiye’nin sadece buğday ithalatının yüzde 78’i Rusya’dan.

Öyle ki Rusya Ukrayna’ya girdiğinden beri buğday fiyatları yüzde 23 arttı. Yılbaşında 800 dolar seviyesinde olan buğdayın tonu şu an 1092 dolar seviyesinde.

Paylaşın

Avrupa Birliği’nden Rusya’ya Yeni Yaptırımlar

Avrupa Birliği (AB), Rusya’ya karşı dördüncü yaptırım paketinde uzlaştı. Paketin ayrıntıları henüz resmen açıklanmazken diplomatlardan alınan bilgilere göre yaptırımlar, Rusya’dan çelik ve demir ithalatına yasak, petrol şirketleri ve enerji sektörüne yatırım yasağı, değeri 50 bin euroyu aşan otomobiller dahil, lüks malların Rusya’ya ihracatının yasaklanması gibi önlemler içeriyor.

Paket çerçevesinde ayrıca, aralarında İngiliz Chelsea futbol takımının sahibi Rus milyarder Roman Abramoviç’in de bulunduğu 15 kişinin yaptırım listesine dahil edildiği belirtiliyor.

Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, AB’nin Rusya’nın Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Dünya Bankası da dahil olmak üzere önde gelen çok uluslu kuruluşlara üyelik haklarını askıya almaya çalıştığını da söyledi. Yaptırımlar AB’nin resmi gazetesinde yayınlandıktan sonra yürürlüğe girecek.

Birleşmiş Milletler’den ‘nükleer çatışma olasılığı’ uyarısı

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, BM Genel Merkezi’nde gazetecilere yaptığı açıklamada, “Ukrayna yanıyor. Ülke dünyanın gözleri önünde yok ediliyor.” dedi.

Rusya’nın Ukrayna’ya karşı savaşının siviller üzerindeki etkisinin ”korkunç boyutlara” ulaştığını söyleyen Guterres, ”Sonuç ne olursa olsun, bu savaşın kazananı olmayacak, sadece kaybedenleri olacak.” diye konuştu.

Guterres, bu savaşın Ukrayna’nın da ötesine geçtiğini belirterek, ”Aynı zamanda dünyanın en savunmasız insanlarına ve ülkelerine yönelik bir saldırı. Ukrayna üzerine savaş yağarken, Demokles’in kılıcı küresel ekonominin, özellikle de gelişmekte olan dünyanın üzerinde sallanıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Rusya’nın nükleer alarm seviyesini yükseltmesinin ise ”tüyler ürperten” bir gelişme olduğuna dikkati çeken Guterres, ”Bir zamanlar düşünülemez olan nükleer çatışma olasılığı, şimdi yeniden olasılık dahilinde.” dedi. Antonio Guterres, ”Ukrayna halkının üzerine salıverilen dehşeti durdurma, diplomasi ve barış zamanı.” ifadelerini kullandı.

Türkiye, Fransa, Almanya, İsrail, Hindistan ve Çin’e ise arabuluculuk çabaları dolayısıyla teşekkür eden Guterres, Ukrayna üzerinde uçuşa yasak bölge oluşturulmasının ise ”gerilimi artırma riski taşıdığı” değerlendirmesinde bulundu.

Sivil can kaybı 46’sı çocuk 636’ya yükseldi

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Ukrayna’da Rusya’nın saldırılarının başladığı 24 Şubat’tan 13 Mart’a kadar 46’sı çocuk olmak üzere 636 sivilin yaşamını yitirdiğinin teyit edildiğini bildirdi.

İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Ukrayna’da çatışmaların sürdüğü Harkiv ve Mariupol gibi kentlerden bilgilerin gelmesi geciktiği için, hayatını kaybeden sivillerin sayısının daha yüksek olabileceğine dikkat çekti. Komiserlik, yaralananların sayısını ise bin 125 olarak bildirdi. Bir gün önce ise yaşamını yitirenlerin sayısının 596, yaralananların sayısının ise bin 67 olduğu açıklanmıştı.

Paylaşın

Birleşmiş Milletler’den ‘Nükleer Çatışma Olasılığı’ Uyarısı

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, BM Genel Merkezi’nde gazetecilere yaptığı açıklamada, “Ukrayna yanıyor. Ülke dünyanın gözleri önünde yok ediliyor.” dedi.

Rusya’nın Ukrayna’ya karşı savaşının siviller üzerindeki etkisinin ”korkunç boyutlara” ulaştığını söyleyen Guterres, ”Sonuç ne olursa olsun, bu savaşın kazananı olmayacak, sadece kaybedenleri olacak.” diye konuştu.

Guterres, bu savaşın Ukrayna’nın da ötesine geçtiğini belirterek, ”Aynı zamanda dünyanın en savunmasız insanlarına ve ülkelerine yönelik bir saldırı. Ukrayna üzerine savaş yağarken, Demokles’in kılıcı küresel ekonominin, özellikle de gelişmekte olan dünyanın üzerinde sallanıyor.” değerlendirmesinde bulundu.

Rusya’nın nükleer alarm seviyesini yükseltmesinin ise ”tüyler ürperten” bir gelişme olduğuna dikkati çeken Guterres, ”Bir zamanlar düşünülemez olan nükleer çatışma olasılığı, şimdi yeniden olasılık dahilinde.” dedi. Antonio Guterres, ”Ukrayna halkının üzerine salıverilen dehşeti durdurma, diplomasi ve barış zamanı.” ifadelerini kullandı.

Türkiye, Fransa, Almanya, İsrail, Hindistan ve Çin’e ise arabuluculuk çabaları dolayısıyla teşekkür eden Guterres, Ukrayna üzerinde uçuşa yasak bölge oluşturulmasının ise ”gerilimi artırma riski taşıdığı” değerlendirmesinde bulundu.

Sivil can kaybı 46’sı çocuk 636’ya yükseldi

Birleşmiş Milletler İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Ukrayna’da Rusya’nın saldırılarının başladığı 24 Şubat’tan 13 Mart’a kadar 46’sı çocuk olmak üzere 636 sivilin yaşamını yitirdiğinin teyit edildiğini bildirdi.

İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Ukrayna’da çatışmaların sürdüğü Harkiv ve Mariupol gibi kentlerden bilgilerin gelmesi geciktiği için, hayatını kaybeden sivillerin sayısının daha yüksek olabileceğine dikkat çekti. Komiserlik, yaralananların sayısını ise bin 125 olarak bildirdi. Bir gün önce ise yaşamını yitirenlerin sayısının 596, yaralananların sayısının ise bin 67 olduğu açıklanmıştı.

AB’den Rusya’ya yeni yaptırımlar

Avrupa Birliği, Rusya’ya karşı dördüncü yaptırım paketinde uzlaştı. Paketin ayrıntıları henüz resmen açıklanmazken diplomatlardan alınan bilgilere göre yaptırımlar, Rusya’dan çelik ve demir ithalatına yasak, petrol şirketleri ve enerji sektörüne yatırım yasağı, değeri 50 bin euroyu aşan otomobiller dahil, lüks malların Rusya’ya ihracatının yasaklanması gibi önlemler içeriyor.

Paket çerçevesinde ayrıca, aralarında İngiliz Chelsea futbol takımının sahibi Rus milyarder Roman Abramoviç’in de bulunduğu 15 kişinin yaptırım listesine dahil edildiği belirtiliyor.

Paylaşın