Rusya’dan Ukrayna’ya Yoğun Hava Saldırısı

16 Aralık’tan bu yana Ukrayna’ya yönelik en ağır saldırıyı gerçekleştiren Rusya, 120’den fazla füze ile ülkenin farklı bölgelerini hedef aldı. Rusya’nın yoğun hava saldırısı, Moskova’nın dün Kiev’in barış planını kabul etmeyeceği açıklamasının ardından geldi.

Haber Merkezi / Ukrayna Devlet Başkanlığı Danışmanı Oleksiy Arestovych, Rusya’nın perşembe sabahı ülkesine yönelik büyük bir hava saldırısı başlattığını ve belirli aralıklarla 100‘den fazla füze attığını duyurdu.

Facebook hesabından açıklama yapan Arestovych, “Rusya tarafından Uknayna topraklarına bu sabah büyük bir hava saldırı başlatıldı. Belirli aralıklarla 100’den fazla füze atıldı.” dedi.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenskiy’nin danışmanı Mihaylo Podolyak Twitter üzerinden yaptığı paylaşımda, “düşmanın kritik alt yapıya zarar vermeyi ve sivilleri toplu halde öldürmeyi hedeflediğini” belirtti.

Ukrayna Hava Kuvvetleri tarafından yapılan açıklamada da, Rusya’nın “kamikaze” olarak adlandırılan insansız hava araçları (İHA) ile gece boyunca düzenlediği saldırıların ardından ülkenin farklı bölgelerine havadan ve denizden fırlatılan seyir füzeleri ile taarruzu sürdürdüğü belirtildi.

Başkent Kiev’in yanı sıra ülkenin kuzeydoğusundaki Harkiv, batısındaki Lviv ve Karadeniz kıyısındaki Odessa’da patlamaların olduğu, ülke genelinde sirenlerin çaldığı bildirildi.

Kiev Belediye Başkanı Vitali Kliçko, Kiev’de saldırılar sonrasında kentteki tüketicilerin yüzde 40’ının elektriklerinin kesildiğini bildirdi. Kliçko, füze saldırıları nedeniyle aralarında 14 yaşında bir kızın da bulunduğu üç kişinin yaralandığını belirtti.

Kiev’deki askeri yetkililer ise iki binanın isabet aldığını, kentin güneybatısında da bir sanayi tesisi ile çocuk parkının hasar gördüğünü aktardı.

Harkiv Belediye Başkanı Ihor Tereçov, saldırıların ardından nerelerin vurulduğunu ve ölen ya da yaralanan olup olmadığını incelediklerini açıkladı.

Aralık ayının ortasından bu yana en ağır saldırı

Lviv Belediye Başkanı Andriy Sadovyi Telegram hesabından kentin yüzde 90’ına elektrik verilemediğini duyurdu.

Rusya’nın bugün fırlattığı füzeler, 16 Aralık’tan bu yana Ukrayna’ya yönelik en ağır saldırı oldu. Ukrayna, Aralık ayı ortasında da Karadeniz’deki savaş gemilerinden ve havadan yoğun bombardımana hedef olmuştu.

Bugünkü saldırı Ekim ayından bu yana Rusya’nın düzenlediği 10’uncu yoğun saldırı oldu. Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, günlerdir yeni saldırılar olabileceği konusunda uyarıda bulunuyordu.

Rus ordusu, geçen haftalarda Ukrayna’nın enerji tesislerini hedef alan saldırılar düzenlemişti. Ukrayna hava savunmasına rağmen, saldırılar enerji alt yapısına ağır hasar verdi. Batı, Rusya’yı kış ve soğuğu silah olarak kullanmakla suçluyor.

Rusya, barış planını Ukrayna’nın, Moskova’nın 4 bölgeyi ilhakını kabul etmemesi halinde tartışmayacağı tehdidinde bulunmuştu.

Rusya, gerçekleştirdiği hava saldırılarının sivil hedeflere yönelik olmadığını iddia ederken, Ukrayna bu saldırıların kentlerini ve alt yapısını imha ettiğini dile getiriyor.

Ukrayna’nın son dönemde geri aldığı Herson kenti, Rusya’nın sürekli ağır bombardımanına hedef olan kentler arasında yer alıyor.

Zelenskiy: 1800’den fazla yerleşim yerinde kontrolü sağladık

Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy, dün parlamentoya hitaben yaptığı konuşmasında, Rus güçlerince ele geçirilen 1800’den fazla yerleşim yerinde tekrar kontrolü sağladıklarını duyurdu.

Rusya’nın, Ukrayna’da savaş başlatmakla sadece ülkesini değil, Batı ülkelerini de tehdit ettiği yorumunda bulunan Zelenskiy, “Artık Batı’da hiç kimse Rusya’dan korkmuyor ve korkmayacak.” diye konuştu.

Avrupa Birliği ülkelerinin Rusya’ya karşı bugün Ukrayna’ya silah desteği yaptığını belirten Zelenskiy, “Tarihte ilk kez, Avrupa Birliği bu tür büyük ölçekli saldırılara karşı savunma yardımı yapıyor.” şeklinde konuştu.

Zelenskiy, AB’nin ülkesine bu yıl “aday ülke” statüsünü verdiğini hatırlatarak, “Ukrayna bu statüyü çoktan hak etti.” dedi.

Ülkesinin bir AB üyesi olması gerektiğini vurgulayan Zelenskiy, “Ukrayna’nın AB üyeliği konusunda müzakerelere başlamanın zamanı geldi.” ifadesini kullandı.

Savaşın başladığı 24 Şubat’tan bugüne kadar Rus tarafıyla yapılan esir takası sonucu 1456 Ukraynalı askerin serbest kaldığını ifade eden Zelenskiy, “Toprak bütünlüğünü yeniden tesis etmemiz gerektiği gibi, toplumsal bütünlüğü de yeniden sağlamalıyız.” dedi.

Paylaşın

Rusya’dan Ukrayna’ya Gözdağı: Taleplerimiz Yerine Gelmezse Ordu Gerekeni Yapar

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “Rejim tarafından kontrol edilen bölgelerin askerden ve nazilerden arındırılması ve yeni topraklarımız da dahil olmak üzere Rusya’nın güvenliğine yönelik tehditlerin ortadan kaldırılmasına dair önerilerimiz düşman tarafından çok iyi biliniyor” dedi ve ekledi:

“Mesele basit: Kendi iyiliğiniz için bunları yerine getirin. Aksi takdirde Rus ordusu gerekeni yapacaktır.”

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in Ukrayna konusunda müzakerelere açık olduklarını söylemişti. Kiev ve Batılı müttefikleri Putin’in teklifini reddederken, Rus güçleri Ukrayna’yı vurmayı sürdürüyor.

Ayrıca Moskova, Kiev’den, ele geçirdiği Ukrayna topraklarının Rusya’nın parçası olduğunu tanımasını istiyor. Kiev ise Rusya ilhak ettiği (ülkenin beşte birlik kısmı) topraklardan geri çekilene kadar savaşacağını belirtiyor.

Devlet destekli Tass haber ajansına konuşan ve Ukrayna hükümetini “rejim” olarak tanımlayan Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “Rejim tarafından kontrol edilen bölgelerin askerden ve nazilerden arındırılması ve yeni topraklarımız da dahil olmak üzere Rusya’nın güvenliğine yönelik tehditlerin ortadan kaldırılmasına dair önerilerimiz düşman tarafından çok iyi biliniyor. Mesele basit: Kendi iyiliğiniz için bunları yerine getirin. Aksi takdirde Rus ordusu gerekeni yapacaktır.” sözleriyle Ukrayna’ya ültimatom verdi.

Putin Ukrayna işgalini 24 Şubat’ta başlattı ve bu durumu, Rusya için tehdit olduğunu öne sürdüğü Ukrayna’yı silahsızlandırmak ve nazilerden arındırmak amacıyla “özel operasyon” olarak nitelendirdi.

Kiev ve Batı, Putin’in işgalinin sadece emperyalist bir toprak gaspı olduğunu söylüyor.

ABD ve müttefikleri, işgal nedeniyle Rusya’ya kapsamlı yaptırım uygularken Ukrayna hükümetine milyarlarca dolarlık yardım göndermeye devam ediyor.

Son olarak geçen hafta, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin Washington ziyareti sırasında ABD, Moskova’nın tepki gösterdiği Patriot Hava Savunma Sistemi dahil Ukrayna’ya 1,85 milyar dolarlık bir askeri yardım paketi daha açıkladı.

Lavrov, Tass’a verdiği mülakatta, “ABD ve NATO müttefiklerinin stratejik hedefinin, ülkemizi zayıflatmak ve hatta yok etmek için bir mekanizma olarak Rusya’yı savaş alanında yenmek olduğu sır değil.” ifadelerini kullandı.

Rusya ve ABD’nin normal ilişkilerini sürdüremediğini tekrarlayan Lavrov, bundan dolayı Joe Biden yönetimini suçladı.

Bu arada Moskova’nın, Ukrayna’yı kısa sürede ele geçirme öngörüsüyle başlattığı ancak son dönemde cephe hattında ağır kayıplar verdiği savaş 11’inci ayına girdi.

Ukrayna: Rusya her gün 10’dan fazla siber saldırı düzenliyor

Ukrayna’nın Donbas bölgesinde Rus ve Ukrayna güçleri arasındaki çatışmalar cephe hattında yoğun bir şekilde devam ederken Kiev, Moskova’yı 2022’de Ukrayna’ya karşı binlerce defa siber saldırı düzenlemekle suçladı.

Ukrayna Güvenlik Servisi (SSU) siber güvenlik departmanı direktörü Ilya Vitiuk, My-Ukraine kanalına verdiği mülakatta “Saldırgan ülke günde ortalama ondan fazla siber saldırı düzenliyor. Neyse ki Ukrayna halkı bunun çoğunu hissetmiyor bile.” diye konuştu.

Yetkili, Ukrayna siber güvenlik servislerinin yılbaşından bu yana ülkeye yönelik 4 bin 500’den fazla Rus siber saldırısını etkisiz hale getirdiğini belirterek şunları kaybetti:

“Arkamızda sekiz yıllık hibrit savaş deneyimi ile 2022’ye girdik. İşgalde en kötü senaryolara dahi hazırlıklıydık. 2020’de yaklaşık 800, 2021’de bin 400’den fazla siber saldırı kaydedildi ve bu sayı 2022’de üç katına çıktı.”

“Ocak ve şubatta büyük siber saldırılar püskürtüldü. Rus işgali öncesi bizim için ilave bir eğitim oldu.” diyen Ilya Vitiuk, Moskova’nın özellikle enerji sektörü, lojistik, askeri tesisler, hükümet veri tabanları ve bilgi kaynakları gibi alanları hedef aldığını dile getirdi.

Vitiuk, “Riskleri ve tehditleri gerçek zamanlı olarak, 7 gün 24 saat izliyoruz. Bize karşı çalışan Rus özel servis hackerlarının çoğunu ismen biliyoruz. Ukrayna zaferinden sonra, uluslararası bir askeri mahkemeye çıkmak zorunda kalacaklar.” diye konuştu.

Paylaşın

Rusya’da Askeri Üsse SİHA Saldırısı: 3 Asker Hayatını Kaybetti

Kremlin, Rusya-Ukrayna sınırına yaklaşık 500 kilometre mesafede bulunan Engels Hava Üssü’ne Ukrayna’nın silahlı insansız hava aracıyla düzenlediği saldırıda üç askerin öldüğünü açıkladı. Ukrayna saldırıyla ilgili açıklama yapmadı. Rusya 5 Aralık’ta Ukrayna’yı yine Engels Hava Üssü’ne benzer bir saldırı düzenlemekle suçlamıştı.

Rusya Savunma Bakanlığı, ülkenin güneyinde Engels Askeri Hava Üssü’ne silahlı insansız hava aracı (SİHA) ile düzenlenen saldırıda üç askerin hayatını kaybettiğini açıkladı. Açıklamada, 26 Aralık’ta Moskova saatine göre 01:35’te alçak irtifada uçan Ukrayna’ya ait SİHA’nın Saratov bölgesindeki Engels Askeri Hava Üssü’ne yaklaştığı sırada Rus uçaksavarı tarafından vurulduğu belirtildi.

Vurulan SİHA’nın parçalarının düşmesi sonucu üç askerin de hayatını kaybettiği ifade edildi. Açıklamada, uçak teknik donanımının zarar görmediği kaydedildi. Rus medyası ise olayda dört kişinin de yaralandığını duyurdu. Ukrayna tarafından ise henüz bir açıklama yapılmadı.

İlk saldırı Aralık başında düzenlenmişti

Ukrayna sınırına yaklaşık 500 kilometre mesafedeki Engels Askeri Hava Üssü’nde Ukrayna’nın enerji alt yapısını vurmak için de kullanılan uzun menzilli stratejik bombardıman uçakları konuşlandırılıyor.

Engels Askeri Hava Üssü ile ülkenin batısındaki Ryazan kentinde bulunan Dyagilevo Askeri Üssü’ne 5 Aralık’ta İHA ile düzenlenen saldırılarda üç asker yaşamını yitirmişti. Rusya tarafından verilen bilgilere göre iki uçak ise hasar görmüştü. Rusya, saldırılardan Ukrayna’yı sorumlu tutmuş, ancak Ukrayna konuyla ilgili açıklama yapmamıştı.

Rus Hava Kuvvetleri’ne hipersonik füze

Öte yandan Interfax haber ajansı, Rusya’nın uzun menzilli hava kuvvetlerinin kanattan taşınan yeni hipersonik füzelerle donatılacağını açıkladı. Interfax, Hava Kuvvetleri Komutanı Sergey Kobilaş’ın Rus Savunma Bakanlığı’nın gazetesinde yer alan röportajına yer verdi.

Kobilaş, “Yeni hipersonik seyir füzeleri dahil olmak üzere tüm havacılık silahlarının geliştirilmesi ve tedariki yapılıyor” diye konuştu. Rusya’nın uzun menzilli bombardıman uçakları filosu; hava, kara ve deniz güçlerinden oluşan nükleer üçlüsünün bir parçası.

Ülkenin, 60-70 arası stratejik bombardıman uçağı mevcut; bunlar Tu-95MS Bear ve Tu-160 Blackjack. Her ikisi de nükleer bomba, nükleer silahlı kruz füzesi ve konvansiyonel mühimmat taşıma kapasitesine sahip. Moskova, hava kuvvetlerini kruz füzeleri için daha önce de birçok kez kullandı. Kiev bu saldırıların savaş suçu teşkil ettiğini söylüyor.

Ukrayna savaşı 11’inci ayına girerken Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin, Pazar günü yaptığı açıklamada müzakerelere açık olduğunu söylemiş, Ukrayna’yı ve batılı müttefiklerini görüşmelere başlayamama konusunda eleştirmişti.

Putin, Rossiya 1 devlet televizyonuna yaptığı açıklamada, “Kabul edilebilir çözümler konusunda müdahil tüm taraflarla müzakereye oturmaya hazırız, ancak bu onlara kalmış; müzakere etmeyi reddeden biz değil, onlar” dedi.

Ukrayna Cumhurbaşkanlığı danışmanı Mikhail Podolyak ise Putin’in açıklaması karşısında Twitter’dan yaptığı açıklamada, “Rusya tek başına Ukrayna’ya saldırdı ve Ukraynalılar’ı öldürüyor. Rusya müzakere istemiyor, ancak sorumluluktan kaçmaya çalışıyor” dedi.

Rusya’nın saldırıları sürüyor

Ancak Rus güçleri Ukrayna’ya saldırılarını sürdürüyor. Ukrayna ordusu bugün Luhansk, Donetsk, Harkiv, Herson ve Zaporijya bölgelerinde bir dizi kasabanın bombalandığını bildirdi.

Ukrayna ordusu Herson yakınında Dinyeper nehri kıyısında nüfusun yoğun olduğu yerlerde Rusya’nın topçu atışını sürdürdüğünü bildirdi. Açıklamada Ukrayna güçlerinin ise Rusya’ya ait yaklaşık 20 noktayı hedef aldığını kaydetti.

Ukrayna’nın enerji ağı işletmecisi elektriklerin bugün de büyük ölçüde olmadığını, acil durum kısıtlamalarının Ukrayna’nın beş bölgesinde ve başkent Kiev’de yürürlükte olduğunu kaydetti.

Rusya Savunma Bakanlığı Pazar günü yaptığı açıklamada, Rus kuvvetlerinin önceki gün Kupiansk-Lyman temas hattı boyunca yaklaşık 60 Ukraynalı askeri öldürdüğünü ve çok sayıda Ukrayna askeri teçhizatını imha ettiğini öne sürdü. Kremlin, bölgedeki tüm hedeflerine ulaşana kadar, Kiev ise Rus askerlerinin tümü ülkeden kovulana kadar savaşacağını söylüyor.

Paylaşın

Almanya Başbakanı Scholz: Nükleer Çatışma Riski Azaldı

Funke Medya Grubu ile Fransız Ouest-France gazetelerine röportaj veren Almanya Başbakanı Olaf Scholz, “Rusya, nükleer silah kullanma tehdidini bıraktı. Bu, uluslararası toplumun çizdiği kırmızı çizgiye verilmiş bir tepkidir” dedi.

Başbakan Scholz, gazetecilerin “Nükleer çatışma tehlikesi ortadan kalktı mı?” sorusuna ise, “Şu an için bunun önüne geçtik” yanıtını verdi.

Moskova’ya bir kez daha savaşı hemen bitirme ve ordularını Ukrayna’dan çekme çağrısında bulunan Başbakan Scholz, bu yapıldığı takdirde “Rusya ile Avrupa’da silahlanmanın kontrol altına alınması” hakkında konuşulabileceğini belirtti. Bu teklifin savaş başlamadan önce de Moskova’ya iletildiğini vurgulayan Scholz, “pozisyonumuzda değişen bir şey yok” ifadesini kullandı.

Ukrayna’ya silah yardımı

Röportajında, ülkesinin Ukrayna’ya silah yardımlarını da savunan Başbakan Olaf Scholz, “Almanya, Amerika Birleşik Devletleri’nin ardından, Ukrayna’ya en güçlü destek veren ülkelerden biri. Silahlarla da…” dedi. Scholz ayrıca, Almanya’nın bu yardımları yaparken, müttefikleri ile sürekli iletişim halinde olduğunu aktardı.

Putin: Aklımızı kaybetmedik

Öte yandan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Kremlin insan hakları konseyi toplantısında nükleer çatışma olasılıklarını yorumladı. ABD ve müttefiklerini nükleer tehditlerde bulunmakla suçladı.

Putin konuşmanın seyri içinde Rusya’nın nükleer cephaneliğinden söz ederken “Bu doğal olarak caydırıcı bir etmendir, çatışmaların genişlemesini provoke etmez, caydırıcı bir faktördür ve umarım herkes bunu anlar.” dedi.

Rusya Devlet Başkanı nükleer silahlarının “tıraş bıçağı gibi dünyanın dört bir yanında reklamını yap[mayacaklarını]” söyledi. “Ama elbette elimizin altında oldukları gerçeğinden hareket ediyoruz” dedi.

Putin bununla birlikte insan hakları konseyi üyelerinden birinin Rusya’nın silahları asla ilk kullanan olmayacağını açıkça ilan etmesi çağrısını ise desteklemedi: “Onları ilk kullanan değilseniz, bu ikinci kullanan da olamayacağınız anlamına gelir,” dedi.

Devlet Başkanı Rusya’nın nükleer doktrininin saldırı nereden gelirse gelsin kesin yanıt vermeye dayandığını belirtti. Putin, “Aklımızı kaybetmedik, nükleer silahların ne olduğunu anlıyoruz” dedi.

Paylaşın

Ukrayna’da 419’u Çocuk 17 Bin Sivil Hayatını Kaybetti

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin (OHCHR) son verilerine göre Ukrayna – Rusya savaşının başladığı 24 Şubat tarihinden bugüne kadar, Ukrayna’da 419’u çocuk olmak üzere, 17 bin 23 sivil hayatını kaybetti.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) Ukrayna’daki son insani durum ve gelişmeler ele alındı. BM İnsani Yardımlardan Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Martin Griffiths, Ukrayna’daki insani yardım operasyonlarıyla ilgili bilgi verdi.

Griffiths, BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği’nin (OHCHR) son verilerine göre Ukrayna’da Rus işgalinin başladığı 24 Şubat tarihinden bugüne kadar, 419’u çocuk olmak üzere, 17 bin 23 sivilin öldürüldüğünü açıkladı.

Griffiths, Ukrayna’da yaşanan savaşta, bin 148 çocuğa yönelik saldırı olduğunu, bu çocukların ya öldürüldüğünü ya da yaralandığını belirterek “Gerçek sivil ölüm ve çocuk ölüm sayısının çok daha fazla olduğunu biliyoruz” dedi.

Griffiths, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinden bu yana meydana gelen yaygın ölüm, yıkım, yerinden edilme ve acılar içinde devam eden şiddet ve kışın getirdiği son durumlarla, acıların yaşandığı savaştaki son durumla ilgili bilgi vermek için New York’a geldiğini söyledi.

Griffiths, “Ukrayna’da ülke içinde yerinden edilmiş, 6,5 milyon ve Avrupa genelinde kaydedilen 7,8 milyondan fazla mülteci dahil olmak üzere, 14 milyondan fazla insan zorla evlerinden edilmiş durumda” dedi.

“765 bin çocuk travma yaşıyor”

Griffiths, Dünya Sağlık Örgütü’nün (WHO) tahminlerine göre, Ukrayna’nın sağlık sistemine yönelik en az 715 saldırı olduğunu belirterek ”Ukrayna’daki bu saldırılar, bu yıl dünya çapında bildirilen sağlık altyapısına yönelik tüm saldırıların yüzde 70’inden fazlasını oluşturuyor. Şu ana kadar milyonlarca kişi kaçtı, evlerinden ayrılmak zorunda kaldığını, şiddet görme tehlikesiyle karşı karşıya kaldığını” söyledi.

Ukrayna’daki savaşın yarattığı travmalardan yaklaşık 765 bin çocuğun etkilendiğini belirten Griffitsh, çocukların yaşadıkları bu travmayla başa çıkmalarına yardımcı olmak için psikolojik ve sosyal desteğe ihtiyaç duyduğunu kaydetti.

“Cinsel saldırı ve cinsel şiddet arttı”

Ülkede yerinde olan kişiler için mobil destek merkezleri kurulduğunu belirten Griffiths, kadınları ve kızları hedef alan cinsel saldırı ve şiddetin arttığını ancak cinsel saldırı ve tacize uğrayan kişilerin, yetkililere bu durumu aktarmaktan çekindiği belirterek, “Cinsiyete dayalı şiddete maruz kalan kadınlar, kız çocukları, erkek çocukları ve erkekler için psikolojik destek veriyoruz” dedi.

Ukrayna’daki giderek artan kış şartlarının tüm yaşamı olumsuz olarak etkilediğini ifade eden Griffiths ”Hava sıcaklığının -20 santigrat derecenin altına düşmesi bekleniyor. Soğuk hava şartları durumu daha da zor bir hale getirecek. Ülkenin enerji altyapısına yönelik saldırıların devam etmesi, milyonlarca kişinin ısıya, elektriğe ve suya erişimini engelliyor. Kış şartları, savaşın neden olduğu insani krize tehlikeli bir boyut daha ekliyor. Bu saldırılar ayrıca insanları, temel sağlık hizmetlerinden ve çocukları eğitim hakkından mahrum bırakıyor” diye konuştu.

“İnsani yardım bütçesine 3,1 milyar dolar sağlandı”

BM Genel Sekreter Yardımcısı Griffiths, yaklaşık 690 yardım kuruluşuyla birlikte hareket ederek 13,5 milyon kişiye hayati önem taşıyan yardım sağladıklarını, kış şartları için hayati önem taşıyan hizmetler ve malzemeler sağlamak için gece gündüz çalışarak şimdiden, 630 binden fazla sivile ulaşıldığını, hastane ve temel hizmet veren tesislere yaklaşık 400 jeneratör sağladığını kaydetti.

Griffiths, yıl sonuna kadar gerekli olan 4,3 milyar dolarlık insani yardım bütçesine şimdiye kadar 3,1 milyar dolar aktarıldığını, Ukrayna’ya acil yardım çağrılarının uluslararası toplum ve ulusal hükümetler nezdinde karşılık bulduğunu belirtti.

(Kaynak: Voa Türkçe)

Paylaşın

Rusya, Bir Kez Daha Ukrayna’nın Enerji Altyapısını Hedef Aldı

Rusya, Ukrayna’nın birçok bölgesini aynı anda füzelerle vurdu. Ukrayna’nın ulusal enerji şirketi Ukrenergo da Rusya’nın füze saldırılarının ardından ülke genelinde meydana gelebilecek elektrik kesintilerine karşı uyarıda bulundu.

Ukrayna’ya göre en az 60 ya da 70 füze atıldı. Moskova ise “17 hedefin tümünü vurduğunu” duyurdu. Ukrayna’dan yapılan açıklamaya göre füze saldırılarında dört kişi hayatını kaybetti.

Rusya dün gece Ukrayna’nın çeşitli bölgelerini füzelerle vurdu. Ukraynalı yetkililerin verdiği bilgilere göre, saldırılarda en 70 füze atıldı.

Telegram kanalından verilen bilgilerde, füzelerin çoğunun uzun menzilli olduğu belirtilerek Hazar Denizi üzerinden fırlatıldığı, “Kalibr” tipi 22 adet seyir füzesinin ise Karadeniz’deki Rus gemilerinden fırlatıldığı ifade edildi.

Rus ordusu, saldırıların hedefinin Ukrayna’nın askeri tesisleri ile Ukrayna ordusunun enerji altyapısı olduğunu açıkladı.

Ancak füzelerin Ukrayna’nın güneyindeki Odessa ve başkent Kiev’de de bazı hedefleri vurduğu bildirildi. Rusya’nın füze saldırısının ardından Kiev bölgesinde hanelerin yarısına elektrik verilemediğini söyleyen Kiev Valisi Oleksiy Kuleba, “Bölgenin yarısına gelecek günlerde elektrik verilemeyecek” dedi.

Zelenski: Dört kişi hayatını kaybetti

Rusya’nın saldırıları ile ilgili açıklama yapan Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenskiy, Ukrayna hava savunma sistemlerinin füzelerin çoğunu imha etmeyi başardığını söyledi.

Zelenski, “Fırlatılan her Rus füzesi terörün alt edilebileceğinin somut bir kanıtı” dedi. Fırlatılan 70 füzeden 60’ından fazlasının imha edildiğini söyleyen Zelenski, saldırılarda en az dört kişinin hayatını kaybettiğini ifade etti.

Rusya’nın son füze saldırısının, 5 Aralık 1994’te imzalanan Budapeşte Memorandumu’nun yıldönümünde düzenlendiğine dikkat çeken Zelenski, söz konusu anlaşmanın kaderinin Rusya ile sorulara bugün de yanıt verdiğini söyleyerek, “Bu teröristlerle bir şey imzalarsınız, barış olmaz. Onlarla mutabakata varırsınız, bunu ihlal ederler” diye konuştu.

Söz konusu memorandum, Ukrayna, Belarus ve Kazakistan’ın toprak bütünlüğü ve siyasi bağımsızlığına ilişkin güvenceler içeriyordu.

Enerji şirketinden kesinti uyarısı

Ukrayna’nın ulusal enerji şirketi Ukrenergo da Rusya’nın füze saldırılarının ardından ülke genelinde meydana gelebilecek elektrik kesintilerine karşı uyarıda bulundu.

Şirket Telegram’dan yaptığı açıklamada, “elektrik üretimi ile tüketimi arasındaki dengenin sağlanabilmesi için” Ukrayna genelinde acil kesintiler yapılacağını, elektrik tedarikinde önceliğin altyapı tesislerine verileceğini duyurdu.

Bazı enerji santrallerinin faaliyetlerinde sorunlar olduğu ifade edilen açıklamada, onarım çalışmalarının sürdüğü belirtildi.

Ukrayna’da elektrik şebekesinin neredeyse yarısı, son haftalarda düzenlenen Rusya saldırılarında zarar görmüştü.

Paylaşın

AB’den ABD’ye Ukrayna Suçlaması: Savaştan Kar Etme

Üst düzey bir AB yetkilisi, “Gerçek şu ki, bu savaştan en çok kazanç sağlayan ülke ABD çünkü daha fazla gaz satıyor ve bunu daha yüksek fiyatlara satıyorlar. Bunun yanı sıra çok daha fazla silah satıyorlar” dedi.

AB ile ABD arasında son haftalardaki en büyük gerilim noktası, ABD Başkanı Biden’in yeşil sübvansiyonları ve vergileri oldu.

Avrupa, ABD’yi savaşı kar elde etme aracına çevirmekle suçluyor. Rusya Lideri Vladimir Putin’in savaşı, Batı birliğini yok etmekle tehdit ederken, AB yetkilileri, aşırı yüksek gaz fiyatları, silah satışları ve ticareti nedeniyle ABD Başkanı Joe Biden’ı eleştiriyor.

Üst düzey Avrupalı ​​yetkililer, Joe Biden yönetimine öfkeli ve şimdi AB ülkeleri acı çekerken Amerikalıları savaştan bir servet kazanmakla suçluyor.

Üst düzey bir yetkilinin POLITICO’ya verdiği demeçte, “Gerçek şu ki, bu savaştan en çok kazanç sağlayan ülke ABD çünkü daha fazla gaz satıyor ve bunu daha yüksek fiyatlara satıyorlar. Bunun yanı sıra çok daha fazla silah satıyorlar” dedi.

Başka kurumlardaki yetkililer, diplomatlar ve bakanlar tarafından açık ya da gizli şekilde desteklenen bu türden yorumların sayısı sürekli artıyor.

Çifte darbe iddiası

Üst düzey AB yetkilisi, ABD sübvansiyonlarından kaynaklanan ticaret kesintilerinin ve yüksek enerji fiyatlarının Avrupa’ya çifte darbe oluşturduğunu söyledi. Bu durumun hem savaş çabalarını hem de transatlantik ittifakı zedeleme riski taşıdığını savunarak, “Gerçekten tarihi bir kavşaktayız. Amerika, birçok AB ülkesinde kamuoyunun değişmekte olduğunu anlamalı” dedi.

AB’nin Dışilişkiler Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de POLITICO’ya verdiği röportajda, Washington’u Avrupa’nın endişelerine yanıt vermeye çağırdı: “Amerikalılar – dostlarımız – bizim üzerimizde ekonomik etkisi olan kararlar alıyorlar.”

ABD ise Avrupa’nın eleştirilerini yersiz buluyor. Biden’ın Ulusal Güvenlik Konseyi’nden bir sözcü, “Avrupa’da gaz fiyatlarındaki artışın nedeni Putin’in Ukrayna’yı işgali ve Putin’in Avrupa’ya karşı enerji savaşıdır” dedi.

ABD’den Avrupa’ya sıvılaştırılmış doğal gaz ihracatının büyük ölçüde artmış olmasının ABD’nin suçu değil aksine Avrupa’nın bir aletrnatife sahip olmasından kaynaklandığını belirten sözcü, “Bu şekilde Avrupa’nın Rusya’dan uzaklaşma ve bağımlılığını kesme fırsatı yakaladığını” söyledi.

Yeşil sübvansiyonlar sorun yarattı

İki taraf arasında son haftalardaki en büyük gerilim noktası, Biden’in yeşil sübvansiyonları ve vergileri oldu.

Bu sübvansiyonların haksız yere ticareti AB’den uzaklaştırdığını ve Avrupa endüstrilerini yok etmekle tehdit ettiğini söyleyen Brüksel, Washington şimdiye kadar geri adım atma belirtisi göstermediği için de sesini yükseltmeye başladı.

Avrupalıların ABD gazına ödediği bedel, Amerika’daki fiyatının neredeyse dört katı. Amerikan yapımı askeri teçhizat siparişlerinde de ciddi bir artış var.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da yüksek Amerikan gazı fiyatlarının “dostça” olmadığını söyledi ve Almanya’nın ekonomi bakanı Washington’u daha fazla “dayanışma” göstermeye ve enerji maliyetlerini düşürmeye yardımcı olmaya çağırdı.

Avrupa da kendi sübvansiyonlarını planlayacak

Brüksel’deki yetkililer, Avrupa endüstrilerini çöküşten kurtarmak için acil bir savaş sübvansiyonu için planlar hazırlarken, AB ticaret bakanları konuyu cuma günü tartışacak.

Hollanda Ticaret Bakanı Liesje Schreinemacher, “ABD’nin ‘Enflasyonla Mücadele Düzenlemesi’ çok endişe verici. Bu tür sübvansiyonların Avrupa ekonomisi üzerindeki potansiyel etkisi çok büyük.” dedi.

Avrupa Parlamentosu’nun transatlantik ilişkilerden sorumlu yetkilisi Tonino Picula da “ABD, ne yazık ki korumacı ve ABD müttefiklerine karşı ayrımcılık yapan bir politika izliyor” dedi.

Amerikalı yetkililer ise fiyat belirlemesinin özel piyasa kararlarını yansıttığını ve herhangi bir ABD hükümet politikası veya eyleminin sonucu olmadığını vurguluyor.

İddia o ki çoğu  zaman ihracat ve ithalat fiyatları arasındaki fark; ABD LNG ihracatçılarından değil, AB içinde gazı yeniden satan şirketlerden kaynaklanıyor. Örneğin, uzun vadeli ABD gaz sözleşmelerinin en büyük Avrupalı ​​sahibi, Fransa’nın TotalEnergies şirketi. TotalEnergies başta olmak üzere Avrupalı gaz şirketleri son 6 ayda rekor karlar açıkladı.

ABD liderliğindeki küresel LNG arzındaki artış, Avrupalı ​​müttefiklerin ve ortakların kış öncesinde depolama seviyelerini tam kapasiteye getirmelerine yardımcı oldu ve savaşın etkileri konusunda ciddi bir katkı sağladı.

Müttefik mi değil mi?

Washington yeşil endüstrileri desteklemek için 369 milyar dolarlık bir endüstriyel sübvansiyon planını açıklayana kadar aslında bu konular fazla sorun edilmiyordu. Ancak sübvansiyon planı Brüksel’i tam bir panik moduna soktu.

Bir AB diplomatı, “Enflasyonla Mücadele Düzenlemesi her şeyi değiştirdi. Washington hâlâ müttefikimiz mi değil mi?” diye konuştu.

Biden için bu düzenleme aynı zamanda iklim krizi ile mücadele tarihi bir adım. Ancak AB bunu farklı görüyor. Fransa dışişleri bakanlığından bir yetkili, bunlar “rekabeti bozacak ayrımcı sübvansiyonlar” dedi.

Ticari konularda güven krizi

AB, Avrupa endüstrisinin Amerikan rakipleri tarafından yok edilmesini önlemek için büyük bir sübvansiyon paketi hazırlıyor. Alman parlamenter Reinhard Bütikofer, “Bu ilişkide ticari konularda güven krizi yaşıyoruz” dedi.

Fransız MEP Marie-Pierre Vedrenne ise “Bir noktada, kendimizi savunmanız gerekiyor. Güç mücadeleleri dünyasındayız. Bilek güreşi yaptığınızda, kaslı değilseniz, hem bedenen hem de ruhen hazırlıklı değilseniz kaybedersiniz.” şeklinde konuştu.

Savunma sektöründe de rahatsızlık büyüdü

Perde arkasında, Amerikan savunma sektörüne akan para konusunda da artan bir rahatsızlık var.

ABD, savaşın başlangıcından bu yana 15,2 milyar dolardan fazla silah ve teçhizat sağlayarak Ukrayna’ya açık ara en büyük askeri yardım sağlayan ülke oldu. Borrell’e göre AB şimdiye kadar Ukrayna’ya yaklaşık 8 milyar Euro askeri teçhizat sağladı.

Müttefiklerin silah ve teçhizata yönelik taleplerinde artışın devam edeceği düşünüldüğü için Pentagon şimdiden silah satışlarını hızlandırmak adına yeni bir yol haritası geliştiriyor.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

Volodimir Zelenski Zorda: “Rusya’ya Karşı Harekete Geçin” Çağrısı

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) toplantısına video konferansla bağlanan Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski, sivil altyapıya yönelik hava saldırıları nedeniyle BMGK’yı Rusya’ya karşı harekete geçmeye ve sert tepki vermeye çağırdı.

Rusya’nın veto yetkisine sahip bir üye olması nedeniyle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin bu çağrıya yanıt olarak herhangi bir adım atması beklenmiyor.

Rusya dün Ukrayna’ya çok sayıda füze atarak 10 kişinin ölümüne, nükleer santrallerin kapanmasına ve pek çok yerde su ve elektriğin kesilmesine neden oldu.

Zelenski BM Güvenlik Konseyi toplantısına video konferansla bağlanarak yaptığı konuşmada, “Sadece bir günde 70 füze düştü. Bu Rusya’nın terör formülüdür. Saldırılar enerji altyapımızı hedeflemektedir. Hastaneler, okullar, ulaşım ve yerleşim bölgeleri zarar gördü” dedi.

Zelenski ayrıca konuşmasında, Rusya’nın ülkesini hedef alan hava saldırılarına karşı dünyadan “çok sert bir tepki” beklediğini kaydetti.

“Rusya kışı silah olarak kullanıyor”

Rusya’nın veto yetkisine sahip bir üye olması nedeniyle BM Güvenlik Konseyi’nin bu çağrıya yanıt olarak herhangi bir adım atması beklenmiyor.

ABD’nin BM Büyükelçisi Linda Thomas-Greenfield de konseyde yaptığı konuşmada, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in “Ukrayna halkına büyük acılar çektirmek için kışı açıkça silah olarak kullandığını” söyledi.

Thomas-Greenfield, Putin’in “ülkeyi dondurarak boyun eğdirmeye çalışacağını” da sözlerine ekledi.

Rusya’dan Zelenski’nin katılımına itiraz

Rusya’nın BM Büyükelçisi Vasily Nebenzya ise Zelenski’nin video aracılığıyla toplantıya katılmasının konsey kurallarına aykırı olduğunu savundu.

“Ukrayna ile Batı’daki destekçilerinin pervasız tehdit ve ültimatomlarını reddettiğini” dile getiren Nebenzya,

Ukrayna’nın altyapısına verilen zararın Ukrayna hava savunma sistemleri tarafından ateşlenen füzelerden kaynaklandığını iddia etti. Rus elçi konuşmasında ayrıca, Batı’yı Kiev’e hava savunma füzeleri sağlamayı durdurmaya çağırdı.

Rusya’nın dünkü füze saldırılarının başkent Kiev’i de hedef aldığı bildirildi. Ukrayna İçişleri Bakanı Denys Monastyrsky yaptığı açıklamada, “Bugün yüksek katlı apartmanlara üç isabet aldık. Maalesef 10 kişi hayatını kaybetti” dedi.

Kiev valisi ise, 3 milyondan fazla insanın yaşadığı Kiev bölgesinde elektrik ve su kesintilerinin devam ettiğini kaydetti. Eksi 3 derece olan Kiev’deki kesintiler nedeniyle halkın günlük hayatını sürdürmede zorlandığı basına yansıyor.

Rusya geçen aydan bu yana düzenlediği füze saldırılarıyla Ukrayna’nın sivil enerji şebekesini hedef alıyor.

Moskova füze saldırılarının amacının Ukrayna’nın savaşma kabiliyetini zayıflatmak ve onu müzakereye zorlamak olduğunu söylüyor. Kiev ise altyapıya yönelik saldırıların savaş suçu teşkil ettiğini, kasıtlı olarak sivillere zarar vermeyi ve ulusal iradeyi kırmayı amaçladığını belirtiyor.

Paylaşın

Rusya’dan Ukrayna’ya Füze Saldırıları: Ölü Ve Yaralılar Var

Rusya, Ukrayna’nın hayati önemdeki altyapısını hedef alan yeni füze saldırıları başlattı. Saldırılarda ölü ve yaralıların olduğu bildirildi. Patlama sesleri Kiev’in dış mahallelerinde yankılanırken, başkentteki en az bir kritik altyapı saldırıların hedefi oldu.

Ülke genelinde hava saldırısı alarmı verildi. Ukrayna medyası, ülkenin çeşitli bölgelerinde hava savunma sistemlerinin faaliyet gösterdiğine dair haberler yayınladı.

Kiev Kent Askeri İdaresi bugün mesajlaşma uygulaması Telegram’da yaptığı açıklamada, Ukrayna’nın başkentindeki iki katlı bir binayı hedef alan Rus hava saldırısında bir kişinin öldüğünü ve bir kişinin yaralandığını bildirdi.

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski, gece video aracılığıyla yaptığı konuşmasında, elektrik, ısınma, su, internet, cep telefonu bağlantıları ve ilaç sağlamak için Ukrayna’nın her yerinde günün her saati ücretsiz olarak özel “yenilmezlik merkezleri” kurulacağını açıkladı.

Kiev ve çevresindeki Reuters muhabirleri, birkaç yüksek patlama sesi duyduklarını ve hava savunma füzelerinin üzerlerinde uçtuğunu söylediler. Yerel bir enerji sağlayıcısı, Kiev’de acil elektrik kesintilerinin başladığını açıkladı.

Kiev Belediye Başkanı Vitali Kliçko, Telegram’da, “(Füzeler) Başkentin altyapı tesislerinden birini vurdu. Sığınaklarda kalın! Hava alarmı devam ediyor” diye yazdı.

Kliçko, hangi altyapının vurulduğuna dair hiçbir ayrıntı vermedi. Ancak Rus kuvvetleri, 24 Şubat’ta başlayan işgalin ardından savaş alanında aksiliklerle karşı karşıya kaldıkları için son haftalarda Ukrayna’nın hayati önemdeki altyapısını giderek daha fazla hedef aldı.

Ukraynalı yetkililer, bugün erken saatlerde Ukrayna’nın güneydoğusundaki Vilniyansk kentindeki bir doğum hastanesini vuran Rus füze saldırısında yeni doğmuş bir bebeğin öldüğünü söyledi.

Elektrik kesintileri

Rus saldırıları, aynı anda 10 milyon kadar kullanıcının uzun süreler boyunca elektriğinin kesilmesine neden oldu. Ukrayna’nın ulusal elektrik şebekesi operatörü bugün ülke genelinde daha fazla elektrik kesintisinin gerekli olacağını açıkladı.

Ukrayna Devlet Nükleer Enerji Şirketi Energoatom, Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada Rus saldırılarının ardından Güney Ukrayna Nükleer Santralı’ndaki bazı birimlerin kapatıldığını açıkladı.

Öte yandan Moldova Başbakan Yardımcısı, aynı zamanda da Altyapı Bakanı olarak görev yapan Andrey Spuni bugün yaptığı açıklamada, Rusya’nın Ukrayna enerji altyapısına füze saldırılarının, Moldova genelinde büyük bir elektrik kesintisine neden olduğunu söyledi.

Spuni Twitter’da, “Rusya’nın bugün Ukrayna’nın enerji altyapısına düzenlediği saldırının ardından Moldova’da büyük çaplı elektrik kesintisi yaşandı. İletim sistemi operatörü Moldelectrica, TSO ülkenin yüzde 50’sinden fazlasına yeniden elektrik sağlamak için çalışıyor” dedi.

(Kaynak: VOA Türkçe)

Paylaşın

BMGK, Rusya’nın ‘Kirli Bomba’ İddiasının Soruşturmasını Reddetti

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK), Rusya’nın Ukrayna’da “askeri biyolojik faaliyetler” yürütüldüğü iddialarına ilişkin soruşturma başlatılması talebini oy çokluğuyla reddetti.

Konseyde ABD, İngiltere ve Fransa’nın ret oyu kullanırken 10 üyenin çekimser kaldı. Sadece Rusya ve Çin lehte oy kullandı. Rusya, söz konusu iddiaların kurulacak bir komisyonca soruşturulmasını talep ediyordu. Oylama sonucunda bu talep reddedilmiş oldu.

Rusya Savunma Bakanı Sergey Şoygu, Ukrayna’nın “kirli bomba” kullanma hazırlığı içinde olduğunu ileri sürmüş, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov da Ukrayna’da radyoaktif içerikli bombayı üretebilecek teknolojiye sahip tesislerin bulunduğunu söylemişti.

Şoygu, kirli bomba iddialarını Türkiye, ABD, Fransa ve İngiltere’den mevkidaşlarıyla yaptığı görüşmelerde de dile getirmişti. İddiaları reddedene Ukrayna yönetimi, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansının (IAEA) ülkesindeki tesislerde inceleme yapması çağrısında bulunmuştu.​​​​​​​

Karedeniz’de tahıl sevkiyatı yeniden başladı

Öte yandan, Rusya’nın Ukrayna, BM ve Türkiye ile imzaladığı tahıl koridoru anlaşmasına geri dönme kararının ardından Karadeniz’deki Ukrayna limanlarından tahıl sevkiyatı yeniden başladı.

Konuyla ilgili bu sabah bir açıklama yapan Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, tahıl inisiyatifinin yeniden başlamasının ardından altı geminin Ukrayna limanlarından ayrıldığını belirterek, “Böylece limanlardan ayrılan gemi sayısı 426, taşınan tahıl miktarı 9,7 milyon tonu geçti” dedi.

Tahıl koridoru anlaşmasının süresinin 19 Kasım’da dolacağını hatırlatan Akar, “girişimin uzatılması için” Türkiye’nin “gayretlerini yoğunlaştıracağını” kaydetti. Akar, özetle şu değerlendirmede bulundu:

“Tahıl inisiyatifi sadece tahıl sevkiyatı değil tarafların görüşmeler yoluyla bazı sorunları çözebileceğine de güzel bir örnek teşkil ediyor. Bu modelin kullanılmasıyla önümüzdeki günlerde ateşkesin ve barışa giden yolun açılması ve barışçıl yol ve yöntemlerle Karadeniz üzerinden komşumuz olan iki ülke arasındaki bu çatışmanın sona ermesi bizim en samimi dileğimiz.”

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın