Ekonomik Krizin Faturası “Dar Gelirliye”

CHP Milletvekili Türker Ateş, Yüksek faiz politikasının en çok dar gelirli yurttaşları etkilediğini belirterek, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomi programının yükünü dar gelirliye yüklemeyecekleri söyleminin gerçeklerle bağdaşmadığını vurguladı.

Geçtiğimiz yıl aynı dönemde 9 milyar 592 milyon lira olan takipteki kredi kartı borçlarının bu sene 32 milyar 590 milyon liraya yükseldiğini kaydeden Türker Ateş, “Programın faturası çok açık biçimde dar gelirliye çıkarılıyor” diye konuştu.

Ateş, takipteki bireysel kredi kartı borçlarındaki hızlı artışa dikkat çekerek, “Dar gelirliler için maalesef en kötüsü daha yeni başlıyor. Son bir yılda batık kredi kartı borçları yüzde 238 arttı” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bolu Milletvekili Türker Ateş, takipteki bireysel kredi kartı borçlarının hızla arttığına işaret etti.

Yüksek faiz politikasının en çok dar gelirli yurttaşları etkilediğini belirten Ateş, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ekonomi programının yükünü dar gelirliye yüklemeyecekleri söyleminin gerçeklerle bağdaşmadığını vurguladı.

Geçtiğimiz yıl aynı dönemde 9 milyar 592 milyon lira olan takipteki kredi kartı borçlarının bu sene 32 milyar 590 milyon liraya yükseldiğini kaydeden Ateş, “Programın faturası çok açık biçimde dar gelirliye çıkarılıyor” diye konuştu.

ANKA’nın aktardığına göre, Ateş, şunları söyledi: Mehmet Şimşek’in her konuşmasında çizdiği iyimser tablo, maalesef dar gelirli için geçerli değil. Geçen senenin bu döneminde 9 milyar 592 milyon lira olan takipteki kredi kartı borçları, bu sene 32 milyar 590 milyon liraya yükseldi. Tek başına yüzde 50 faiz bile, dar gelirlilerin, ücretli çalışanların insanca yaşamalarını imkansız hale getiriyor.

Faizlerin yüzde 50’ye yükseldiği mart ayı sonundan beri, takipteki kredi kartı alacakları çok hızlı yükseliyor. Mart ayı sonunda 21 milyar 411 milyon lira olan batık kredi kartı borçları, üç ayda 33 milyar liraya dayandı. Sadece 3 ayda bile batık kredi kartı artış oranı yüzde 51. Programın faturası çok açık biçimde dar gelirliye çıkarılıyor.

Yüksek faize dayalı ekonomi programının tek hedefi var. O da çarkları yavaşlatarak enflasyonu düşürmek. Çarklar yavaşladığında ne olacağını gizlemeye çalışan bir ekonomi yönetimi var. Bu senaryo gerçekleştiğinde, işletmeler iflasa, çalışanlar işsizliğe sürüklenecek.

Ekonomide soğuma dedikleri şey hayata geçtiğinde, bunun zararını en çok zaten borç batağında olan, ekmeği bile kredi kartı ile almak zorunda kalan dar gelirliler ödeyecek. Tüm ‘en kötüsü geride kaldı’ telkinleri sözden öteye geçemiyor. Dar gelirlilerin zor günleri daha yeni başlıyor.”

Paylaşın

Ekonomik Kriz, Dar Gelirlinin Nefesini Kesti

CHP Bolu Milletvekili Türker Ateş, “Faiz artışları enflasyonu ve dövizin ateşini düşürmediği gibi, diğer taraftan dar gelirlinin nefesini kesiyor. İnsanlar her geçen gün borçlarını ödemekte daha da çok zorlanıyor” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bolu Milletvekili ve Sanayi ve Ticaret Komisyonu üyesi Türker Ateş, takibe düşen kredi kartı borçlarındaki hızlı artışa dikkat çekti.

Sol Haber’in aktardığına göre; Merkez Bankası’nın faiz artışlarının en çok dar gelirlileri zora soktuğuna dikkat çeken Ateş, “Sadece mart ayında 1,5 milyar liralık kredi kartı borcu, ödenemediği için takibe düştü. Yılbaşından beri takibe düşen kredi kartı borcu 5,8 milyar lirayı aştı” dedi.

Seçimden sonra kredi kartlarına getirilecek kısıtlamaların yoksullaşmayı daha da vahim boyutlara taşıyacağını ifade eden Ateş şöyle konuştu: “İktidar yoldan çıkardığı ekonomiyi, rayına oturtamadıkça işin kolayına kaçıp faturayı dar gelirliye kesmeye kalkıyor.

2023 sonunda 15 milyar 392 milyon lira olan takibe düşen kredi kartı borcu, 21 milyar 247 milyon liraya yükseldi. Sadece 3 ayda 5,8 milyar liralık kredi kartı borcu takibe düştü. Mart ayının ilk üç haftasında takibe düşen kredi kartı borcu 1 milyar 491 milyon lira. Faiz artışları enflasyonu ve dövizin ateşini düşürmediği gibi, diğer taraftan dar gelirlinin nefesini kesiyor. İnsanlar her geçen gün borçlarını ödemekte daha da çok zorlanıyor.”

‘Batık tüketici kredileri yılbaşından beri hızla artıyor’

Sorunun sadece kredi kartlarında olmadığını ifade eden Ateş, tüketici kredilerindeki batık oranının da yılbaşından beri hızla arttığına işaret etti. 2023 yılı sonunda, 29 milyar 443 milyon lira olan takibe düşen tüketici kredilerinin, daha üç ay dolmadan 33 milyar 887 milyon liraya ulaştığını belirten Ateş şunları söyledi:

“Yılbaşından beri daha üç ay geçmeden batık tüketici kredileri 3 milyar 444 milyon lira yükseldi. Faiz artışları enflasyonu ve dövizin ateşini düşürmediği gibi, diğer taraftan dar gelirlinin soluğunu kesiyor.”

Paylaşın

Bireysel Kredi Kartı Borçları 6 Yılda 15 Kat Arttı

CHP Milletvekili Türker Ateş, “2018 yılında 87 milyar 538 milyon lira olan toplam kredi borcu son altı yılda yüzde 1396 artarak 15 katına çıktı. Toplam kredi kartı borcu 1 trilyon 309 milyar lirayı aştı” dedi ve ekledi:

“2018 yılında tüketici kredileri borç toplamı 403 milyar, taşıt kredilerinde 7 milyar, ihtiyaç kredilerinde 203 milyardı. Bu yılın 11’inci haftasında tüketici kredi borcu 1 trilyon 594 milyarı, taşıt kredi borcu 92 milyarı ve ihtiyaç kredi borcu 1 trilyon 60 milyarı aştı. Sadece konut kredilerindeki artış sınırlı kaldı. Konut kredi borcu 192 milyar liradan 441 milyara çıktı.”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bolu Milletvekili ve Sanayi ve Enerji Komisyonu üyesi Türker Ateş, 2018 yılından beri hem bireysel kredilerde hem de kredi kartı borçlarında yaşanan astronomik artışlara dikkat çekti.

Sol Haber’in aktardığına göre; En yüksek artışın kredi kartlarında yaşandığına dikkat çeken Ateş, “Ekonomi uçacaktı, borçlar uçtu. 2018 yılından beri bireysel kredi kartı borçları 15 katına çıktı. 2024 yılında kredi kartı borçları 1 trilyon 309 milyar lirayı aştı” dedi.

İhtiyaç, taşıt ve konut kredilerinde de çok ciddi artışlar olduğuna dikkat çeken Ateş, “2018’den beri, borçlanma tüketici kredilerinde 4, ihtiyaç kredilerinde 5, taşıt kredilerinde 12 katına çıktı. Konut kredileri hariç, tüm kredi türlerinde astronomik artışlar var. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde gırtlağımıza kadar borca battık” diye konuştu.

“Reel geliri düşen vatandaş, geçinebilmek için mecburiyetten bankalara koştu” diyen Ateş, şöyle konuştu: “Borçlanmadaki vahim tablo, iktidarın emeklimizi, asgari ücretlimizi enflasyona ezdirmedik söylemini çürütüyor. Enflasyon karşısında maaşı pula dönen yurttaş, soluğu bankalarda aldı. Maaşı faize gider oldu. 2018 yılında 87 milyar 538 milyon lira olan toplam kredi borcu son altı yılda yüzde 1396 artarak 15 katına çıktı. Toplam kredi kartı borcu 1 trilyon 309 milyar lirayı aştı.

2018 yılında tüketici kredileri borç toplamı 403 milyar, taşıt kredilerinde 7 milyar, ihtiyaç kredilerinde 203 milyardı. Bu yılın 11’inci haftasında tüketici kredi borcu 1 trilyon 594 milyarı, taşıt kredi borcu 92 milyarı ve ihtiyaç kredi borcu 1 trilyon 60 milyarı aştı. Sadece konut kredilerindeki artış sınırlı kaldı. Konut kredi borcu 192 milyar liradan 441 milyara çıktı.

Deprem kuşağındaki ülkemizin kentsel dönüşüme olan ihtiyacı da göz önüne alındığında bu sınırlı artış da sorgulanmalıdır. Son faiz kararı ile, bu borçların vatandaşa maliyeti çok daha zarar verici olacak. Pula dönen maaşlar da faize gidecek. Geçim derdi gün geçtikçe daha da artacak.”

Paylaşın

Devlet, Son 10 Yılda 6 Milyar Dolarlık Taşınmaz Sattı

Hazine tarafından satışı gerçekleştirilen taşınmazlara ilişkin açıklama yapan CHP’li Türker Ateş, “Bütçe açıkları büyüdükçe, hazine arazilerinin satışı maalesef hızlanacak. Bugünkü kurla son 10 yılda elden çıkarılan kamu taşınmazının toplam değeri 180 milyar lira” dedi.

Türker Ateş, “İktidar 2024 yılında satışlara hızlı başladı. Daha birkaç gün önce TEDAŞ ve TEİAŞ’ın kullanımındaki çoğunluğu Türkiye’nin en önemli turizm kentlerinde bulunan 73 adet arsa satış kapsamına alındı. Yaklaşık 6 milyon metrekare alan orman Cumhurbaşkanı Kararı ile orman sınırları dışına çıkarıldı” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Bolu Milletvekili ve Sanayi ve Ticaret Komisyonu Üyesi Türker Ateş, hazine tarafından son 10 yılda satışı gerçekleştirilen taşınmazların bilançosunu çıkardı.

2013-2023 yılları arasında hazinenin taşınmaz satışlarından 6 milyar dolar gelir elde ettiğini ifade eden Ateş, “En yüksek gelir 3 milyar dolar ile 2/B arazilerinin satışından elde edildi. Hem arsa hem arazi satışlarından elde edilen gelirler 1’er milyar doları aştı. Son 10 yıldır devlet en büyük emlakçı oldu” dedi.

Kamunun taşınmaz satışlarına 2024 yılında hızlı başladığına dikkat çeken Ateş, “Bütçe açıkları büyüdükçe, hazine arazilerinin satışı maalesef hızlanacak. Bugünkü kurla son 10 yılda elden çıkarılan kamu taşınmazının toplam değeri 180 milyar lira” diye konuştu.

Evrensel’in aktardığına göre, elde edilen gelirlerinin yarısının 2/B satışlarından geldiğine dikkat çeken Ateş, şöyle konuştu:

“Kamuoyunda 2/B olarak bilinen düzenleme 2012 yılında kanunlaştı ve Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerinden yaptığımız hesaplamalara göre, 2013 yılından beri 2/B satışlarından toplam 3 milyar dolar gelir elde edildi. Ülkenin çok değerli alanları, orman vasıflarını yitirdikleri gerekçesi ile imara ve ranta açıldı.

İktidar 2024 yılında satışlara hızlı başladı. Daha birkaç gün önce TEDAŞ ve TEİAŞ’ın kullanımındaki çoğunluğu Türkiye’nin en önemli turizm kentlerinde bulunan 73 adet arsa satış kapsamına alındı. Yaklaşık 6 milyon metrekare alan orman Cumhurbaşkanı Kararı ile orman sınırları dışına çıkarıldı.

2013 yılından beri, arsa satışlarından 1 milyar 111 milyon dolar, arazi satışlarından 1 milyar 82 milyon dolar gelir elde edildi. 240 milyon dolar hazineye ait tarım alanı satıldı.”

Paylaşın

Bedava Doğalgaz İle Verdiklerinin Beş Katını Ek MTV İle Geri Aldılar

“40 milyar vatandaşın cebinde kalacak” denilen ücretsiz doğalgaz uygulamasının 12 aylık maliyeti ortaya çıktı. Bir aylık ücretsiz kullanımın toplam bedelinin 1,8 milyar TL, 12 aylık ücretsiz 25 metreküpe kadar olan kullanım bedelinin ise toplam 6 milyar TL’yi bulacağı açıklandı.

Öte yandan bedava doğalgaz ile verdiklerinin, yaklaşık beş katını ek MTV ile geri aldılar. İlk sekiz ayda sadece tütün ürünlerinden 102 milyar lira, alkollü içeceklerden 39 milyar lira vergi topladılar. Seçimden sonra Erdoğan’ın beş kat ÖTV’sini artırdığı akaryakıt ürünlerinden ilk 8 ayda tahsil edilen ÖTV miktarı 75 milyar lira, yıl sonu toplanması hedeflenen rakam 196 milyar lira.

Toplanan vergilere bakılınca, bedava doğalgazın maliyeti devede kulak. Hem halka seçimden önce, ‘40 milyar lira cebinizde kalacak’ diye yanlış bilgi verdiler hem de seçimden sonra bedava doğalgazın acısını misli ile çıkardılar.

T24’ten Eray Görgülü’nün haberine göre CHP Bolu Milletvekili Türker Ateş, iktidarın seçimden önce verdiği bir aylık ücretsiz doğalgaz kullanımı ile sonraki aylarda 25 metreküpe kadar kullanımda bedel alınmayacağına ilişkin taahhüdünü Meclis gündemine taşıdı.

Uygulamanın maliyeti ile ilgili EPDK Başkanı Yılmaz’ın, “40 milyar TL vatandaşın cebinde kalacak” açıklaması yaptığını hatırlatan Ateş, bugüne kadar ortaya çıkan ve bundan sonraki aylarda ortaya çıkacak maliyetin ne kadar olduğunu sordu.

Soru önergesini yanıtlayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Bayraktar, bir aylık ücretsiz kullanımın toplam bedelinin 1,8 milyar TL, 12 aylık ücretsiz 25 metreküpe kadar olan kullanım bedelinin ise toplam 6 milyar TL’yi bulacağını açıkladı. Bayraktar’ın yanıtını değerlendiren Ateş, “İktidar, seçimden önce kaşıkla verdiğini, seçimden sonra kepçeyle almaya devam ediyor” dedi.

“Verdiklerinin 5 katını ek MTV ile geri aldılar”

İktidarın yerli doğal gaz bulunduğu açıklamasını da hatırlatan Ateş, şunları söyledi: “Tüm abonelere doğal gazı bir ay boyunca bedava yaptılar. Bir yıl boyunca da 25 metreküpe kadar olan doğalgaz harcamalarından ücret alınmayacağını söylediler. Bunu da seçim propagandası olarak kullandılar. Hem Enerji Bakanlığı hem EPDK bu uygulama sayesinde 40 milyar lira gibi bir bedelin vatandaşın cebinde kalacağına dair propaganda yaptı.

Halbuki Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, önergemize verdiği yanıtta, bir aylık ücretsiz kullanımın toplam bedelinin 1,8 milyar lira; 12 aylık ücretsiz 25 metreküpe kadar olan kullanım bedelinin ise 6 milyar lira olacağını itiraf etti. 40 milyar lira halkın cebinde kalacak dediler, maliyet 8 milyar lirayı bile bulmadı.

Bedava doğal gaz uygulaması ile 8 milyar lira bile halka katkı sağlamamışlarken, yaklaşık 36 milyar lirayı anayasaya aykırı olduğu çok açık bir biçimde ortada olan ek MTV ile halkın cebinden aldılar. Bedava doğalgaz ile verdiklerinin, yaklaşık beş katını ek MTV ile geri aldılar. İlk sekiz ayda sadece tütün ürünlerinden 102 milyar lira, alkollü içeceklerden 39 milyar lira vergi topladılar.

Seçimden sonra Erdoğan’ın beş kat ÖTV’sini artırdığı akaryakıt ürünlerinden ilk 8 ayda tahsil edilen ÖTV miktarı 75 milyar lira, yıl sonu toplanması hedeflenen rakam 196 milyar lira. Toplanan vergilere bakılınca, bedava doğalgazın maliyeti devede kulak. Hem halka seçimden önce, ‘40 milyar lira cebinizde kalacak’ diye yanlış bilgi verdiler hem de seçimden sonra bedava doğalgazın acısını misli ile çıkardılar.”

Paylaşın