AYM’nin Can Atalay Kararı Meclis’te Okundu; Tutanaklara Geçti

AYM’nin Can Atalay’ın vekilliğinin düşürülmesine ilişkin verdiği “yok hükmünde” kararı, TBMM’de okundu. Meclis’in sitesinde yer alan tutanakta, kararın okunduğu bölüm sansürlendi.

Haber Merkezi / TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil, kararın açıklandığı TBMM diyaloglarının sisteme yeniden yüklendiğini açıkladı. Kadıgil, “Can Atalay’la ilgili AYM Kararının okunduğu fasıl 6 saatin ardından nihayet tekrar sisteme yüklendi. Teşekkürler. Zahmet verdik” dedi.

14 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinde TİP Hatay Milletvekili seçilen Can Atalay’ın vekilliği, 30 Ocak 2024’te Meclis’te Yargıtay kararı okunarak düşürülmüştü.

Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) Türkiye İşçi Partili (TİP) Şerafettin Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesine ilişkin verdiği “yok hükmünde” kararı, TBMM Genel Kurulu’nda okundu.  Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Meclis Başkanvekili Gülizar Biçer Karaca, Anayasa’nın 153. maddesini hatırlattı ve AYM kararlarının herkes için bağlayıcı olduğunu vurguladı:

“Hatay halkının iradesiyle seçilen Can Atalay Anayasamızın 6. maddesinde düzenlenmiş olan ve kayıtsız şartsız egemenlik hakkını burada temsil etmek üzere seçtiği milletvekili arkadaşımızı seçildiği günden bu yana aldığı görevi ifa edemediği ve bunun anayasaya uygun olmadığı defalarca dile getirildi.

Anayasamızın 153’üncü maddesine göre Anayasa Mahkemesi kararları başta yasama organı olmak üzere tüm kurum ve kuruluşları bağlayıcı olduğu aşikar olması ve amir hüküm olması hasebiyle bugün Anayasa Mahkemesi kararının Milli Egemenlik Haftasına girdiğimiz bu süreçte hüküm kısmını bir kez daha hatırlatmak bakımından okunmasına karar verdim ve bu hüküm kısmını Sayın Katip üye arkadaşıma okutuyorum.”

TBMM tutanağında ise Biçer Karaca’nın konuşmasının giriş kısmı verilirken; kararın okutulduğu kısma yer verilmedi.

CHP Grup Başkanvekil Murat Emir, sansüre sosyal medya hesabından tepki gösterdi. Murat Emir, “TBMM Başkanvekilimiz Gülizar Biçer Karaca Anayasa ve İçtüzüğe uygun davranarak AYM kararını okutmuştur. Anayasa ve İçtüzük tanımayan AKP bu kez de tutanakları değiştirmeye ve AYM kararının okunduğu bölümü tutanaklardan çıkartmaya çalışıyor. Başta TBMM Başkanı Sayın Numan Kurtulmuş olmak üzere tüm yetkilileri uyarıyoruz. Tutanaklar Meclisimizin namusudur. Beğenmediğiniz bölümlerini sonradan çıkartabileceğiniz sıradan metinler değildir. Yeni bir hukuksuzluk daha yaratmayın. İzin vermeyiz” ifadelerini kullandı.

TİP Milletvekili Sera Kadıgil de sosyal medya hesabından tutanağın sansüre uğramadan önceki ve sonraki hallerinin fotoğraflarını paylaşıp “Can Atalay’la ilgili AYM hükmünün okunduğu fasıl son tutanakta an itibariyle görünmüyor. Genel Kurul açıkken Meclis Başkan Vekili’nin talimatıyla Divan Üyesi tarafından söylenen sözlerin tutanaktan çıkartılması kararını Genel Kurul kapalıyken kim, nasıl veriyor diye sormak için tutanak hizmetleriyle görüştüm. Tartışmalı bir an olduğunu, beyanlarda hata olmasın diye ilgi faslın kontrolde olduğunu kısa süre içerisinde yükleneceğini ifade ettiler. Bekliyoruz” açıklaması yaptı.

TİP’ten yapılan açıklamada, Atalay hakkındaki AYM kararını bugün Genel Kurul’da okutmasına ilişkin, “Sayın Karaca’ya bu Anayasal gerekliliği yerine getirdiği için teşekkür ederiz. Halkın iradesi tanınmalı, AYM kararları uygulanmalı, Can Atalay’a vekilliği iade edilmeli ve vekilimiz derhal serbest bırakılmalıdır” ifadeleri kullanıldı.

TİP’in sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, şunlar kaydedildi: “TBMM Başkanvekili Sayın Gülizar Biçer Karaca, Hatay’ın seçilmiş milletvekili Can Atalay hakkındaki Anayasa Mahkemesi (AYM) kararını bugün Genel Kurul’da okutmuştur. Sayın Karaca’ya bu Anayasal gerekliliği yerine getirdiği için teşekkür ederiz. Halkın iradesini alenen gasp edenlerin de çok iyi bildiği ve bugün yüzlerine bir kez daha vurulduğu üzere Can Atalay’ın cezaevinde geçirdiği her dakika hukuka aykırıdır. Halkın iradesi tanınmalı, AYM kararları uygulanmalı, Can Atalay’a vekilliği iade edilmeli ve vekilimiz derhal serbest bırakılmalıdır.”

AK Parti’den tepki

Konuya ilişkin açıklama yapan AK Parti Grup Başkanvekili Leyla Şahin Usta, Karaca’nın AYM’nin iade kararını TBMM’de okutmasına tepki gösterdi. AK Partili Usta, CHP’li Karaca’nın “görevini kötüye kullandığını, korsan eylem yaptığını ve tarafsızlığını yitirdiğini” savunarak “Artık hiçbir oturumda görev almaması, Meclis Başkanvekilliği görevinin sonlandırılmasını talep ediyoruz” dedi.

Usta, şunları söyledi: “Başkanvekilleri, birleşimleri TBMM Başkanı adına vekaleten yönetirler, hangi oturumların yönetileceğine başkan karar verilir. Meclis Başkanı tarafından gündeme alınmayan herhangi bir husus Genel Kurul’a sunulamaz. Başkanvekillerinin takdir yetkisi bulunmaz. Sayın Karaca, Başkan adına görev yaptığını biliyor. Başkan’ın onayı olmadan gündeme ekleme yapamayacağını biliyor. İç tüzüğü ihlal etmiştir. Meclis Başkanvekilliği görevini kötüye kullanmış ve korsan bir eylem yapmıştır.

Görünen o ki, CHP hazırlıklı gelmiştir. Divan katip üyemizin kalkmasının ardından, kendisinin uyarılmasına rağmen ara vermemiştir. Yasama uzmanlarının kendisini ikaz etmesine rağmen, ‘ara vermeniz gerekir’ denilmesine rağmen ara vermemiştir. Tamamıyla iradesiz, iç tüzüğe aykırı bir eylem içine girmişlerdir, millet iradesine aykırıdır. Biz Önder’e geçmiş olsun dileklerimizi bildirmek için bir aradaydık. Böyle bir günde böyle korsan bir eylemi yapacak kadar aciz duruma düşmelerini milletin takdirine bırakıyoruz. Artık Meclis Başkanvekili olarak görev yapması, oturum yönetmesi mümkün değildir.

Bu konudan diğer siyasi partilerin haberi yoktu. DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Koçyiğit ile konuştum, onların da haberi olmadığını, üzüldüklerini, böyle bir günde böyle bir davranışın sergilenmesinden üzgün olduklarını bildirdiler. Bilerek ve kasten iç tüzük ihlalidir… Meclis Başkanı’nın kendisine verdiği yetkiyi kötüye kullanmıştır. Taraflı olarak başkanlık yapmaya devam etmiştir. İç tüzüğe aykırıdır; hiçbir oturumda görev almaması, Meclis Başkanvekilliği görevinin sonlandırılmasını talep ediyoruz.”

14 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinde TİP Hatay Milletvekili seçilen Atalay’ın vekilliği, 30 Ocak 2024’te Meclis’te Yargıtay kararı okunarak düşürülmüştü. Atalay’ın avukatları, TBMM’de yapılan bu işlem üzerine AYM’ye başvurmuştu. AYM 22 Şubat 2024’te kararın “yok hükmü”nde olduğuna karar vermişrti.

1 Ağustos 2024 gerekçeli kararını da açıklayan AYM, “Yargıtay 3. Ceza Dairesi’nin kararı okunarak Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesinin yok hükmünde olduğu”nu belirtmişti.

Paylaşın

Altı Vekile Ait Dokunulmazlık Fezlekeleri Meclis’te

Aralarında DEM Parti Eş Genel Başkanı Tulay Hatımoğulları Oruç ve CHP İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt’un da bulunduğu altı milletvekiline ait dokunulmazlık dosyaları, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Anayasa ve Adalet Komisyonu Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonu’na sunuldu.

Haber Merkezi / Meclis Başkanlığı’nca, komisyona, “Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi” sunulan dört milletvekilinin isimleri şu şekilde:

“DEM Parti Siirt Milletvekili Sabahat Erdoğan Sarıtaş, DEM Parti Eş Genel Başkanı ve Adana Milletvekili Tulay Hatımoğulları Oruç, DEM Parti Mardin Milletvekili Salihe Aydeniz, CHP İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt, Bağımsız Sakarya Milletvekili Ümit Dikbayır ve DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu.”

Süreç nasıl işliyor?

Hakkında suç isnadı bulunan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılıp kaldırılmamasına ilişkin talepler, Adalet Bakanlığına sunuluyor. Bakanlık, talebi gerekçeli bir yazıyla Cumhurbaşkanlığına, Cumhurbaşkanlığı ise TBMM Başkanlığına iletiyor.

Meclis Başkanlığına gelen fezlekelerin gündeme alınmasındaki süreç, İçtüzüğe göre işliyor. Milletvekili dokunulmazlığı, İçtüzüğün “Yasama Dokunulmazlığı ve Üyeliğin Düşmesi” başlıklı dokuzuncu kısmının “yasama dokunulmazlığı” alt başlıklı birinci bölümünde düzenleniyor.

Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması hakkındaki istemler, TBMM Başkanlığınca “Gelen Kağıtlar” listesinde yayınlanarak Anayasa ve Adalet Komisyonu Üyelerinden Kurulu Karma Komisyona havale ediliyor.

Söz konusu fezleke ile Meclis’teki mevcut fezlekeler, sevk edildikleri Karma Komisyonda bekletilebiliyor ya da komisyonda gündeme alınabiliyor. Fezlekelerin gündeme alınması halinde süreç başlıyor. Karma Komisyon toplanıyor ve hangi fezlekeye ait dosyayı değerlendireceğine karar veriyor.

Hazırlık Komisyonu kuruluyor

Hazırlık Komisyonu, kurulduğu andan itibaren en geç 1 ay içinde dosyayı inceleyerek raporunu hazırlıyor. Bu komisyon bütün kağıtları inceleyip gerekirse o milletvekilini dinliyor ancak tanık dinleyemiyor.

Hazırlık Komisyonu, yasama dokunulmazlığının kaldırılması yönünde karar alırsa dosya Karma Komisyona havale ediliyor. Karma Komisyon da 1 ay içinde Hazırlık Komisyonu raporunu ve eklerini görüşerek sonuçlandırıyor.

Karma Komisyon, dokunulmazlığın kaldırılmasına veya kovuşturmanın milletvekilliği sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar veriyor.

Karma Komisyon kovuşturmanın ertelenmesini kararlaştırmışsa bu yöndeki raporu Genel Kurulda okunarak bilgiye sunuluyor. Bu rapora milletvekilleri tarafından 10 gün içinde itiraz edilmezse kesinleşiyor, itiraz edilmesi halinde ise rapor Genel Kurul gündemine alınıyor. İtiraz edilmeyen dosyalar Cumhurbaşkanlığına gönderiliyor.

Dokunulmazlığın kaldırılması yönündeki Karma Komisyon raporları, doğrudan Genel Kurul gündemine giriyor. Genel Kurul, raporu kabul ederek dokunulmazlığın kaldırılmasını kararlaştırabileceği gibi, raporu reddederek yargılamanın dönem sonuna ertelenmesine de karar verebiliyor.

Kovuşturma ertelenmiş ve bu karar Genel Kurulca kaldırılmamış ise dönem yenilenmiş olsa bile milletvekilliği sıfatı devam ettiği sürece ilgili hakkında kovuşturma yapılamıyor.

Genel Kurul aşaması

Milletvekillerine dağıtılan Karma Komisyon raporu, Genel Kurulda okunarak görüşülüyor. Biri lehte diğeri de aleyhte olmak üzere, iki milletvekili rapor üzerinde konuşma yapıyor.

Fezlekesi olan milletvekili isterse Hazırlık Komisyonunda, Karma Komisyonda veya Genel Kurulda kendi savunmasını yapabiliyor ya da başka bir milletvekili arkadaşına savunma yapması için bu hakkını verebiliyor.

Söz ve savunma talebi yoksa görüşmeler tamamlanıyor. Daha sonra Karma Komisyonun yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına dair raporu oylamaya sunuluyor. Genel uygulamaya göre açık oylama yapılıyor. Genel Kurulda dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin oylamada, karar yeter sayısı (151) yeterli oluyor.

Her dosya için ayrı oylama yapılıyor

Genel Kuruldaki oylamada, her milletvekili ve fezleke için ayrı oylama yapılıyor. Bir milletvekili hakkında iki dosya varsa iki dosya ayrı ayrı oylanıp karara bağlanıyor. Dokunulmazlık hangi dosya hakkında kaldırıldıysa yalnızca o fezleke hakkında yargılama yapılabiliyor. Milletvekilinin dönem sonuna bırakılan dosyası hakkındaki dokunulmazlığı devam ediyor.

Genel Kurul kararından sonra milletvekilinin dokunulmazlığı, söz konusu dosya için kaldırılmış oluyor.

Meclis Başkanlığı, dosyayı Cumhurbaşkanlığı aracılığıyla Adalet Bakanlığına gönderiyor. Bakanlık da dokunulmazlığı kaldırılan milletvekili hakkında gereğinin yapılması için dosyası ilgili savcılığa havale ediyor.

Savcılık da dosyanın ulaşmasının ardından soruşturmaya kaldığı yerden devam ediyor, söz konusu milletvekilini tutuklanması talebiyle mahkemeye de sevk edebiliyor ya da tutuksuz olarak yargılanmasına da devam edebiliyor.

Dokunulmazlık kalkıyor, vekillik devam ediyor

Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kalkmasıyla milletvekilliği düşmüyor, devam ediyor. Milletvekili maaşını alıyor ve diğer sosyal haklarından yararlanıyor. Tutuklanmamışsa Meclise gelerek yasama çalışmalarına da katılabiliyor.

Ancak milletvekili hakkındaki ceza kesinleştikten sonra Genel Kurulda okunuyor ve o zaman milletvekilliği düşürülüyor.

Milletvekilinin yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına veya milletvekilliğinin düşmesine karar verilmesi halinde, Genel Kurul kararının alındığı tarihten itibaren 7 gün içinde ilgili milletvekili veya bir diğer milletvekili, kararın Anayasaya, kanuna veya İçtüzüğe aykırılığı iddiasıyla iptal için Anayasa Mahkemesine başvurabiliyor. Anayasa Mahkemesi, iptal istemini 15 gün içinde kesin karara bağlıyor.

Paylaşın

TBMM Başkanı Kurtulmuş’tan “Erken Seçim” Çağrılarına Tepki

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, muhalefetin “erken seçim” çağrılarına ilişkin, “Muhalefet, dünyanın bütün demokrasilerinde her zaman erken seçim isteyebilir” dedi ve ekledi:

“Bu, saygıyla karşılanır ama erken seçimin olabilmesi için önce siyasal şartlarının gerçekleşmesi lazım. Şu an itibarıyla bu şartların oluşmadığını görüyoruz.”

Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, Japonya seyahati dönüşünde gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cumhuriyet’in aktardığına göre; Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) soruşturmasına yöneltilen eleştirilere yanıt veren Kurtulmuş, “Kimse elinde imkanı siyaset üstünde vesayet manasına gelecek şekilde kullanmamalı” diyerek tepki gösterip “Siyaset yapmak isteyen buyursun bu alana gelsin” dedi.

Herkesin fikrini söyleyebileceğinin altını çizen Kurtulmuş, “Beklediğimiz şey, kendilerinde var olduğunu hissettikleri ya da var olduğunu vehmettikleri gücü, siyasetin üstünde bir vesayet aracı olarak kullanmamalarıdır” dedi.

Kurtulmuş, “‘Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer.’ Bu tür vesayet çağrıştıran çıkışlar her seferinde halkımıza geçmişte yaşanan o tehlikeli ve karanlık günleri hatırlatıyor. Kimsenin bu tür yollara tevessül etmemesi lazım” açıklamasında bulundu.

“Bölgemiz çok hassas bir dönemden geçiyor”

Kurtulmuş’a DEM Parti heyetinin İmralı ziyaretleriyle şekillenen yeni dönemde İmralı’dan nasıl bir açıklama beklediği soruldu.

Numan Kurtulmuş, “İmralı’dan en kısa süre içerisinde terörün bitirildiği ve artık bir terörsüz Türkiye döneminin başladığını ilan edecek açıklama gelir” ifadelerini kullandı.

Kurtulmuş, “Ben tarihler üzerinde durmaktan ziyade bu işin sağlam bir şekilde ama çok da vakit kaybetmeden bitirilmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü bölgemiz çok hassas bir dönemden geçiyor. Biz kendi bölgemizde işbirliğine dayalı bütünleşme ve ortaklaşmayı artırmak durumundayız” dedi.

Kurtulmuş, “Gizli saklı bir pazarlık yapılıyor, bir şeyler alınıyor, bir şeyler veriliyor” gibi tereddütlerin oluşmamasının sağlanması gerektiğini de söyledi. Meclis Başkanı “Süreç şeffaf bir şekilde yürütülmektedir” dedi.

Erken seçim tartışmalarını da değerlendiren Kurtulmuş, “Muhalefet, dünyanın bütün demokrasilerinde her zaman erken seçim isteyebilir. Bu, saygıyla karşılanır ama erken seçimin olabilmesi için önce siyasal şartlarının gerçekleşmesi lazım. Şu an itibarıyla bu şartların oluşmadığını görüyoruz” diye konuştu.

Paylaşın

DEM Parti Heyeti, MHP Lideri Devlet Bahçeli İle Görüştü: Açıklama Yapılmadı

28 Aralık’ta PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşen DEM Parti heyeti, TBMM temasları kapsamında MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi ziyaret etti. Görüşme sonrası açıklama yapılmadı.

Haber Merkezi / DEM Partili TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder ve Van Milletvekili Pervin Buldan’ın İmralı’da PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmelerinin ardından duyurulan temas trafiği bugün başladı.

DEM Parti heyeti ilk olarak TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş tarafından kabul edildi. Kurtulmuş’un meclisteki makamında gerçekleşen görüşmede Önder ve Buldan’ın yanı sıra eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk de yer aldı.

DEM Parti heyeti, daha sonra MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi ziyaret etti. Devlet Bahçeli, DEM Parti heyetini kapıda karşıladı. Yaklaşık 40 dakika süren görüşme sonrası açıklama yapılmadı.

DEM Parti heyetinde yer alan Ahmet Türk’ün görüşmede Devlet Bahçeli’ye kehribar tespih hediye ettiği öğrenildi.

DEM Parti vekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’den oluşan iki kişilik heyet, İmralı’da PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüştü. İki ismin İmralı Adası’na nasıl gittiği ise güvenlik sebepleriyle açıklanmadı. Buldan ve Önder, çözüm sürecinin başlarına denk gelen 2013 yılının Mart ayında da İmralı’ya giden heyette yer alıyordu.

Görüşmeye katılan Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’in imzasıyla pazar günü yayımlanan açıklamada, “İmralı’da Sayın Abdullah Öcalan ile 28 Aralık 2024 tarihinde kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdik. Kendisinin sağlığı iyi, morali oldukça yüksekti. Kürt Sorununa kalıcı çözüm bulmaya yönelik yaptığı değerlendirmeler hayati önemdeydi” dendi.

Heyetin yazılı mesajında aktardığına göre Öcalan’ın mesajları şöyle: “Türk-Kürt kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihi bir sorumluluk olduğu kadar tüm halklar için de kader belirleyici bir önem ve aciliyet kazanmıştır.

Sürecin başarısı için Türkiye’deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır.

Gazze ve Suriye’de yaşanan hadiseler göstermiştir ki, dışarıdan müdahalelerle kangrenleştirilmeye çalışılan bu sorunun çözümü artık ertelenemez bir hal almıştır. Bunun ciddiyetiyle doğru orantılı bir çalışmayı başarıya ulaştırmak için muhalefetin de katkı ve önerileri değerlidir.

Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim.

Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım.

Bütün bu çabalarımız, ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacak ve aynı zamanda demokratik bir dönüşüm için de çok kıymetli bir kılavuz olacaktır.

Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir.”

İmralı’ya son ziyaret yaklaşık 10 yıl önce yapılmıştı

Kürt siyasi hareketi son İmralı ziyareti 2015’te gerçekleşmişti. DEM Parti heyetinin geçen hafta İmralı’ya gitmesiyle Kürt siyasi yaklaşık 9 yıl sonra Abdullah Öcalan’ı parti olarak ilk kez ziyaret etmiş oldu.

Nisan 2015’ten sonra siyasetçilerin adaya gitmesine izin verilmemişti. HDP’nin sık sık yaptığı çağrı ve başvurulara da olumlu yanıt çıkmamıştı.

Paylaşın

DEM Parti Heyeti İle TBMM Başkanı Kurtulmuş Görüştü: Umutluyuz

28 Aralık’ta PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşen DEM Parti heyeti, TBMM temasları kapsamında Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş ile buluştu. DEM Partili Sırrı Süreyya Önder, görüşme sonrası yaptığı açıklamada “umutluyuz” dedi.

Haber Merkezi / DEM Partili TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder ve Van Milletvekili Pervin Buldan’ın İmralı’da PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmelerinin ardından duyurulan temas trafiği bugün başladı.

DEM Parti heyeti ilk olarak TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş tarafından kabul edildi. Kurtulmuş’un meclisteki makamında gerçekleşen görüşmede Önder ve Buldan’ın yanı sıra eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk de yer aldı.

Yaklaşık 1 saat süren görüşme sonrası gazetecilere açıklama yapan Sırrı Süreyya Önder, “Yaptığımız görüşme hakkında bilgilendirdik. Önerilerini dinledik. Şimdi Sayın Bahçeli ile devam edecek bu görüşmeler. Sanırım pazartesi CHP, AK Parti ve Meclis’te temsil edilen bütün partileri ziyaret edeceğiz. Bütün bu ziyaretleri yaptıktan sonra heyet olarak kapsamlı bir açıklama yapacağız” dedi.

Kurtulmuş ile görüşmenin ‘olumlu’ geçtiğini dile getiren ancak görüşmenin içeriğine ilişkin bilgi vermeyeceklerini söyleyen Önder, bir gazetecinin “Umutlu musunuz?” sorusunda “Tabii ki” yanıtını verdi.

DEM Parti vekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’den oluşan iki kişilik heyet, İmralı’da PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüştü. İki ismin İmralı Adası’na nasıl gittiği ise güvenlik sebepleriyle açıklanmadı. Buldan ve Önder, çözüm sürecinin başlarına denk gelen 2013 yılının Mart ayında da İmralı’ya giden heyette yer alıyordu.

Görüşmeye katılan Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’in imzasıyla pazar günü yayımlanan açıklamada, “İmralı’da Sayın Abdullah Öcalan ile 28 Aralık 2024 tarihinde kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdik. Kendisinin sağlığı iyi, morali oldukça yüksekti. Kürt Sorununa kalıcı çözüm bulmaya yönelik yaptığı değerlendirmeler hayati önemdeydi” dendi.

Heyetin yazılı mesajında aktardığına göre Öcalan’ın mesajları şöyle: “Türk-Kürt kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihi bir sorumluluk olduğu kadar tüm halklar için de kader belirleyici bir önem ve aciliyet kazanmıştır.

Sürecin başarısı için Türkiye’deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır.

Gazze ve Suriye’de yaşanan hadiseler göstermiştir ki, dışarıdan müdahalelerle kangrenleştirilmeye çalışılan bu sorunun çözümü artık ertelenemez bir hal almıştır. Bunun ciddiyetiyle doğru orantılı bir çalışmayı başarıya ulaştırmak için muhalefetin de katkı ve önerileri değerlidir.

Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim.

Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım.

Bütün bu çabalarımız, ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacak ve aynı zamanda demokratik bir dönüşüm için de çok kıymetli bir kılavuz olacaktır.

Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir.”

İmralı’ya son ziyaret yaklaşık 10 yıl önce yapılmıştı

Kürt siyasi hareketi son İmralı ziyareti 2015’te gerçekleşmişti. DEM Parti heyetinin geçen hafta İmralı’ya gitmesiyle Kürt siyasi yaklaşık 9 yıl sonra Abdullah Öcalan’ı parti olarak ilk kez ziyaret etmiş oldu.

Nisan 2015’ten sonra siyasetçilerin adaya gitmesine izin verilmemişti. HDP’nin sık sık yaptığı çağrı ve başvurulara da olumlu yanıt çıkmamıştı.

Paylaşın

16 Vekile Ait Dokunulmazlık Fezlekeleri Meclis’te: Özgür Özel, Tuncer Bakırhan…

Aralarında CHP Genel Başkanı Özgür Özel, DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatimoğulları’nın da olduğu 16 milletvekiline ait dokunulmazlık dosyaları, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Anayasa ve Adalet Komisyonu Üyelerinden Kurulu Karma Komisyonu’na sunuldu.

Haber Merkezi / Meclis Başkanlığı’nca, komisyona, “Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi” sunulan yedi milletvekilinin isimleri şu şekilde:

“CHP Genel Başkanı Özgür Özel, CHP Grup Başkanvekili Ali Mahir Başarır, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, DEM Parti Eş Genel Başkanları Tuncer Bakırhan ve Tülay Hatımoğulları Oruç, DEM Parti Muş Milletvekili Sümeyye Boz Çakı, DEM Parti Van Milletvekili Gülderen Varli, DEM Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Aslan, DEM Parti Şırnak Milletvekili Mehmet Zeki İrmez,

DEM Parti Kocaeli Milletvekili Ömer Faruk Gergerlioğlu, DEM Parti Şanlıurfa Milletvekili Ferit Şenyaşar, DEM Parti Hakkari Milletvekili Öznur Bartin, İYİ Parti Grup Başkanvekili Turhan Çömez, İYİ Parti Gaziantep Milletvekili Mehmet Mustafa Gürban, TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, Bağımsız İstanbul Milletvekili Cemal Enginyurt.”

Süreç nasıl işliyor?

Hakkında suç isnadı bulunan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılıp kaldırılmamasına ilişkin talepler, Adalet Bakanlığına sunuluyor. Bakanlık, talebi gerekçeli bir yazıyla Cumhurbaşkanlığına, Cumhurbaşkanlığı ise TBMM Başkanlığına iletiyor.

Meclis Başkanlığına gelen fezlekelerin gündeme alınmasındaki süreç, İçtüzüğe göre işliyor. Milletvekili dokunulmazlığı, İçtüzüğün “Yasama Dokunulmazlığı ve Üyeliğin Düşmesi” başlıklı dokuzuncu kısmının “yasama dokunulmazlığı” alt başlıklı birinci bölümünde düzenleniyor.

Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması hakkındaki istemler, TBMM Başkanlığınca “Gelen Kağıtlar” listesinde yayınlanarak Anayasa ve Adalet Komisyonu Üyelerinden Kurulu Karma Komisyona havale ediliyor.

Söz konusu fezleke ile Meclis’teki mevcut fezlekeler, sevk edildikleri Karma Komisyonda bekletilebiliyor ya da komisyonda gündeme alınabiliyor. Fezlekelerin gündeme alınması halinde süreç başlıyor. Karma Komisyon toplanıyor ve hangi fezlekeye ait dosyayı değerlendireceğine karar veriyor.

Hazırlık Komisyonu kuruluyor

Hazırlık Komisyonu, kurulduğu andan itibaren en geç 1 ay içinde dosyayı inceleyerek raporunu hazırlıyor. Bu komisyon bütün kağıtları inceleyip gerekirse o milletvekilini dinliyor ancak tanık dinleyemiyor.

Hazırlık Komisyonu, yasama dokunulmazlığının kaldırılması yönünde karar alırsa dosya Karma Komisyona havale ediliyor. Karma Komisyon da 1 ay içinde Hazırlık Komisyonu raporunu ve eklerini görüşerek sonuçlandırıyor.

Karma Komisyon, dokunulmazlığın kaldırılmasına veya kovuşturmanın milletvekilliği sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar veriyor.

Karma Komisyon kovuşturmanın ertelenmesini kararlaştırmışsa bu yöndeki raporu Genel Kurulda okunarak bilgiye sunuluyor. Bu rapora milletvekilleri tarafından 10 gün içinde itiraz edilmezse kesinleşiyor, itiraz edilmesi halinde ise rapor Genel Kurul gündemine alınıyor. İtiraz edilmeyen dosyalar Cumhurbaşkanlığına gönderiliyor.

Dokunulmazlığın kaldırılması yönündeki Karma Komisyon raporları, doğrudan Genel Kurul gündemine giriyor. Genel Kurul, raporu kabul ederek dokunulmazlığın kaldırılmasını kararlaştırabileceği gibi, raporu reddederek yargılamanın dönem sonuna ertelenmesine de karar verebiliyor.

Kovuşturma ertelenmiş ve bu karar Genel Kurulca kaldırılmamış ise dönem yenilenmiş olsa bile milletvekilliği sıfatı devam ettiği sürece ilgili hakkında kovuşturma yapılamıyor.

Genel Kurul aşaması

Milletvekillerine dağıtılan Karma Komisyon raporu, Genel Kurulda okunarak görüşülüyor. Biri lehte diğeri de aleyhte olmak üzere, iki milletvekili rapor üzerinde konuşma yapıyor.

Fezlekesi olan milletvekili isterse Hazırlık Komisyonunda, Karma Komisyonda veya Genel Kurulda kendi savunmasını yapabiliyor ya da başka bir milletvekili arkadaşına savunma yapması için bu hakkını verebiliyor.

Söz ve savunma talebi yoksa görüşmeler tamamlanıyor. Daha sonra Karma Komisyonun yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına dair raporu oylamaya sunuluyor. Genel uygulamaya göre açık oylama yapılıyor. Genel Kurulda dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin oylamada, karar yeter sayısı (151) yeterli oluyor.

Her dosya için ayrı oylama yapılıyor

Genel Kuruldaki oylamada, her milletvekili ve fezleke için ayrı oylama yapılıyor. Bir milletvekili hakkında iki dosya varsa iki dosya ayrı ayrı oylanıp karara bağlanıyor. Dokunulmazlık hangi dosya hakkında kaldırıldıysa yalnızca o fezleke hakkında yargılama yapılabiliyor. Milletvekilinin dönem sonuna bırakılan dosyası hakkındaki dokunulmazlığı devam ediyor.

Genel Kurul kararından sonra milletvekilinin dokunulmazlığı, söz konusu dosya için kaldırılmış oluyor.

Meclis Başkanlığı, dosyayı Cumhurbaşkanlığı aracılığıyla Adalet Bakanlığına gönderiyor. Bakanlık da dokunulmazlığı kaldırılan milletvekili hakkında gereğinin yapılması için dosyası ilgili savcılığa havale ediyor.

Savcılık da dosyanın ulaşmasının ardından soruşturmaya kaldığı yerden devam ediyor, söz konusu milletvekilini tutuklanması talebiyle mahkemeye de sevk edebiliyor ya da tutuksuz olarak yargılanmasına da devam edebiliyor.

Dokunulmazlık kalkıyor, vekillik devam ediyor

Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kalkmasıyla milletvekilliği düşmüyor, devam ediyor. Milletvekili maaşını alıyor ve diğer sosyal haklarından yararlanıyor. Tutuklanmamışsa Meclise gelerek yasama çalışmalarına da katılabiliyor.

Ancak milletvekili hakkındaki ceza kesinleştikten sonra Genel Kurulda okunuyor ve o zaman milletvekilliği düşürülüyor.

Milletvekilinin yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına veya milletvekilliğinin düşmesine karar verilmesi halinde, Genel Kurul kararının alındığı tarihten itibaren 7 gün içinde ilgili milletvekili veya bir diğer milletvekili, kararın Anayasaya, kanuna veya İçtüzüğe aykırılığı iddiasıyla iptal için Anayasa Mahkemesine başvurabiliyor. Anayasa Mahkemesi, iptal istemini 15 gün içinde kesin karara bağlıyor.

Paylaşın

“Gelecek – Saadet Grubu” İçin Yeni Hamle

Nedim Yamalı’nın Gelecek Partisi’nden istifa edip AK Parti’ye geçişinin ardından TBMM’de grup kurma haklarını kaybeden Gelecek Partisi ile Saadet Partisi yeni grup için harekete geçti.

Gelecek – Saadet grubunun kurulması için DEVA Partisi Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, DEVA Partisi Gaziantep Milletvekili Ertuğrul Kaya Saadet Partisi’ne katılıyor.

Gelecek Partisi Milletvekili Nedim Yamalı’nın AK Parti’ye geçişinin ardından sayısı 19’a indiği için Meclis grubu haklarını kaybeden Saadet Partisi yeniden kuruluyor.

DEVA Partisi Mersin Milletvekili Mehmet Emin Ekmen, DEVA Partisi Gaziantep Milletvekili Ertuğrul Kaya Saadet Partisi’ne katılıyor. İki milletvekilinin katılım dilekçesinin bugün Meclis Genel Sekreterliğine verilmesi bekleniyor.

Saadet-Gelecek Partisi’nin grup kurması için CHP’den Saadet Partisi’ne geçen Kütahya Milletvekili Ali Fazıl Kasap’ın da 7 Ocak’ta Meclis çalışmalarına başladığında CHP’ye dönmesi bekleniyor.

DEVA, SAADET ve Gelecek Partisi arasında TBMM’de ortak grup kurma çalışmaları da devam ediyor.

Ertuğrul Kaya, Mehmet Emin Ekmen ile birlikte “Saadet Partisi’ne katılmak için TBMM Başkanlığına başvuruda bulundukları” yönündeki haberlere ilişkin şu ifadeleri kullandı:

“”DEVA Partisi olarak, Saadet Partisi’nin grup fonksiyonunun ortadan kalkmamasını son derece önemsiyoruz. Geçiş sürecinde bu fonksiyonu devam ettirmesi açısından da bir katkı vermeye olumlu bakıyoruz ama henüz bir resmi işlem gerçekleştirmedik.”

Ne olmuştu?

Ankara Milletvekili Nedim Yamalı, dün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamayla partisinden istifa ettiğini şu sözlerle açıklamıştı:

“Kuruluşundan bu yana görev aldığım Gelecek Partisi üyeliğinden bugün itibariyle istifa ediyorum. Genel Başkanım Sayın Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’na çalışmalarım sırasında verdikleri destekten dolayı teşekkür ediyor, tüm partili arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.”

Yamalı’nın istifasının ardından Saadet – Gelecek Partisi’nin TBMM’deki grubu düşmüştü.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin grup toplantısında Yamalı’ya AK Parti rozetini taktı. Böylece Meclis’te AK Parti’nin vekil sayısı 268’e yükseldi.

Paylaşın

Gelecek Partisi’nde İstifa: Saadet – Gelecek Grubu Düştü

TBMM’deki Saadet – Gelecek Partisi Grubu, Gelecek Partisi Milletvekili Nedim Yamalı’nın partisinden istifa etmesiyle birlikte düştü. Nedim Yamalı’nın AK Parti’ye geçeceğine ilişkin haberler çıkmıştı.

Gelecek Partisi, “çatı grup” kurma görüşmeleri için Saadet Partisi ve DEVA Partisi ile masada. Daha önce bu görüşmeler defalarca yapılmış ancak sonuç alınamamıştı.

Ankara Milletvekili Nedim Yamalı, Gelecek Partisi’nden istifa ettiğini duyurdu. Böylece Türkiye Büyük Millet Meclis’inde (TBMM) Saadet Partisi ile ortak grup da (en az 20 vekil gerekiyor) düşmüş oldu.

Nedim Yamalı istifaya ilişkin herhangi bir gerekçe sunmazken, açıklaması ise şöyle oldu: “Kuruluşundan bu yana görev aldığım Gelecek Partisi üyeliğinden bugün itibariyle istifa ediyorum. Genel başkanım sayın Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’na çalışmalarım sırasında verdikleri destekten dolayı teşekkür ediyor, tüm partili arkadaşlarıma başarılar diliyorum.”

Son günlerde Yamalı’nın Adalet ve Kalkınma Partisi’ne (AK Parti) geçeceğine ilişkin haberler çıkmıştı. Yamalı bu iddialara ”Ahmet Davutoğlu’nun partide yapılan tüm görüşmelerden haberi var. AK Parti’ye geçeceksek genel başkanımız Ahmet Davutoğlu’yla hep birlikte geçeriz,” yanıtını vermişti.

2001’de AKP’nin Ankara İl Başkanlığı kurucuları arasında yer alan Yamalı, 2001-2003 yılları arasında Ankara İl Teşkilatında Yönetim Kurulu Üyeliği ve Siyasi ve Hukuki İşler Başkanlığı yaptı. Yamalı, 2014-2018 yıllarında ise AKP Ankara İl Başkanlığı görevinde bulundu.

Gelecek Partisi’nin kurucuları arasında yer alan Yamalı, 28. dönemde Ankara milletvekili seçildi. Öte yandan, son günlerde Davutoğlu’nun da eski partisi olan AK Parti’ye “dönüş” ile ilgili mesajları var.

18 Aralık’ta Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu memleketi Konya’da “Ruh bakımından AK Parti’den hiç kopmadım. Geçmişe dönük olarak herhangi bir hesabın peşinde değilim. Herkese el uzatıyorum, muhalefetiyle, iktidarıyla. Kim bizimle görüşmek isterse kapımız açık” demişti.

Ahmet Davutoğlu, geçtiğimiz günlerde kendisine yöneltilen ”AK Parti’ye dönecek misiniz” sorusunu ise şöyle yanıtlamıştı: ”Benim dediğim şey şu: büyük bir toparlanma hareketine ihtiyaç var. Ben ‘o harekete destek vermeye hazırım’ diyorum. Bu AK Parti içinde toparlanma olur, AK Parti dışında alternatif toparlanma olur. İkisine de varım.”

“Çatı grup” görüşmeleri

Bu tartışmalar sürerken Gelecek Partisi, “çatı grup” kurma görüşmeleri için Saadet Partisi ve DEVA Partisi ile masada. Daha önce bu görüşmeler defalarca yapılmış ancak sonuç alınamamıştı. Şimdi Gelecek-Saadet Partisi grubunun 19 milletvekiline düşmesi sonrası bu görüşmelerin nereye varacağı da merak konusu.

“Bana karaktersizliğin resmini çizer misin Abidin”

Gelecek Partisi’nin Konya İl Başkanı Ahmet Arslan, Yamalı’ya kararı üzerine sert tepki geldi. Arslan, istifaya karşılık sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamasına “Bana karaktersizliğin resmini çizer misin Abidin” diye başladı.

“Her insan, özü ve sözleriyle kendini tanıtır. Ne ekersen, onu biçersin derler; senin ektiklerin de karakterini açıkça ortaya koyuyor. İnsanlık bir terazidir; senin terazinde vicdanın ve ahlakın yoksa o terazinin bozuk olduğunu herkes anlar. Bundan sonrası yoluna çıkan duvarları aşmak değil, o duvarlarla yüzleşmek olacak” diyen Arslan, paylaşımını şöyle tamamladı: “Şunu bilesin hiçbir hakkımı helal değil. Yazıklar olsun.”

Paylaşın

MHP’li Celal Adan’dan TBMM’de Kürtçeye “İzin”

TBMM’de MHP’li Celal Adan’ın başkanlık ettiği oturumda, DEM Partili Ayşegül Doğan’ın, Kürtçe selam vermesine müsaade edildi. Adan, Dünya Anadili Günü dolayısıyla Meclis’te Kürtçe konuşan DEM Parti Milletvekili Beritan Güneş- Altın’ın mikrofonunu kapatmıştı.

DEM Partili Ayşegül Doğan’ın Kürtçe sözleri ise Meclis tutanaklarına, “Bu bölümde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi” şeklinde geçirildi.

Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Şırnak Milletvekili Ayşegül Doğan, Cumhurbaşkanlığı ve bağlı kuruluşların bütçesinin görüşüldüğü oturumda Kürtçe konuştu.

Daha önce DEM Partili Beritan Güneş- Altın’ın Kürtçe konuşmasını kesen Milliyetçi Hareket Partili (MHP) Celal Adan’ın başkanlık ettiği oturumda, Doğan, konuşma yapmadan önce Adan’a “Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Cevdet Yılmaz’a kendi ana dilimde hoş geldiniz diyemiyorum sanırım, değil mi?” diye sordu.

Celal Adan’ın, “Tabii tabii, deyin” yanıtı üzerine Ayşegül Doğan, “Hûn bi xêr hatin” (Hoş geldiniz) diyerek konuşmasına Kürtçe başladı.

Doğan’ın Kürtçe sözleri ise Meclis tutanaklarına, “Bu bölümde hatip tarafından Türkçe olmayan kelimeler ifade edildi” şeklinde geçirildi.

MHP’li TBMM Başkanvekili Celal Adan, 21 Şubat Dünya Anadili Günü dolayısıyla Meclis Genel Kurulu’nda Kürtçe konuşan DEM Parti Mardin Milletvekili Beritan Güneş- Altın’ın mikrofonunu kapatmıştı.

Güneş-Altın’ın mikrofonunu iki kez kapatan MHP’li Adan, “Anayasamızın 3. maddesine göre Türk devleti ülkesi ve milleti ile bölünmez bir bütündür ve dili Türkçedir, konuşmaların Türkçe yapılması gerekmektedir. Aksi halde iç tüzüğün 66. Maddesi uyarınca mikrofon kapanıyor” demişti.

DEM Partili vekil ise Adan’a “O zaman AK Partili adaylarınıza söyleyin Mardin’de, Urfa’da, Diyarbakır’da, Kürtçe propaganda yapmasınlar” diyerek tepki göstermişti.

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın

10 Partiden “Kayyım” Hamlesi: Düzenleme Kaldırılsın

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) kayyım atanmasına dayanak gösterilen kanun düzenlemesinin yürürlükten kaldırılması için Meclis Başkanlığı’na kanun teklifi verdi.

CHP Grubu’nun teklifine Meclis’te grubu bulunmayan Yeniden Refah Partisi (YRP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emek Partisi ve Demokrat Parti milletvekilleri imza vererek destekledi. Grubu olan DEM Parti, İYİ Parti ve Saadet-Gelecek Partisi’nin de ayrı ayrı teklif vereceği öğrenildi.

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, parlamentoda bulunan 10 siyasal partinin kayyım düzenlemesinin kaldırılması yönünde verdiği teklifin demokrasi açısından önemli olduğunu vurguladı.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) grubu bulunan CHP, DEM Parti, İYİ Parti ve Gelecek-Saadet ile DEVA Partisi kayyım düzenlemesinin kaldırılması için ayrı ayrı kanun teklifi verdi. CHP Grubunun teklifini, Mecliste grubu bulunmayan Yeniden Refah Partisi (YRP), Türkiye İşçi Partisi (TİP), Emek Partisi (EMEP) ve Demokrat Parti (DP) imza vererek destekledi.

CHP’nin teklifinde, Genel Başkanı Özgür Özel ve grup başkanvekillerinin yanı sıra milletvekillerinin ve destekleyen diğer partilerin milletvekillerinin imzaları yer aldı. Evrensel’in aaktardığına göre; CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, parlamentoda bulunan 10 siyasal partinin kayyım düzenlemesinin kaldırılması yönünde verdiği teklifin demokrasi açısından önemli olduğunu vurguladı.

Kanun teklifiyle 3 Temmuz 2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 45’inci maddesinin ikinci fıkrasının yürürlükten kaldırılması öngörüldü. Maddenin gerekçesinde, “5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 45’inci maddesinin belediye başkanı veya başkan vekili ya da meclis üyesinin terör veya terör örgütlerine yardım ve yataklık suçları sebebiyle görevden uzaklaştırılması ile buna ilişkin usul ve esasları düzenleyen ikinci fıkrasının Anayasa’nın 2, 5, 123 ve 127’nci maddelerine aykırı olduğu gerekçesiyle yürürlükten kaldırılması amaçlanmaktadır” ifadeleri yer aldı.

Kanun teklifinin gerekçesinde ise “Kayyım uygulamaları; salt bir kanun hükmüne dayanarak tesis edilen idari işlemlerin hukuka uygunluğuna indirgenebilecek teknik bir mesele değildir. Bu kayyım uygulamaları, belediyeler üzerinde sıkı bir idari vesayet kurmak suretiyle; Türkiye’de demokratik bir toplumun inşasını baltalayan, toplumsal uzlaşının önüne geçen, seçmen iradesini yok sayan siyasi eylemlerdir” ifadelerine yer verildi.

Paylaşın