Kabil Uluslararası Havaalanı’nda IŞİD-Horasan tarafından düzenlenen saldırı, Taliban ile IŞİD-Horasan arasındaki yoğun rekabeti bir kez daha hatırlattı. Saldırıdaki can kayıpları birçok kişiyi şoke edici olsada, iki örgüt 2015’ten bu yana yoğun çatışmalar içerisinde.
Haber Merkezi / Afganistan’da yönetimi ele geçiren Taliban, meşru bir siyasi aktöre dönüşürken, IŞİD-Horasan ile Taliban arasındaki çatışmalarında doğası bundan sonra değişecektir. Mücadele bundan sonraki aşamada iki örgüt arasında değil, devlet aygıtını yöneten meşru bir yapıyla, onu yıkmaya çalışan bir örgüt arasındaki bir mücadeleye evrilecek.
Taliban-IŞİD-Horasan rekabetinin bu yeni aşamasını anlamak için geriye bakmak, aynı zamanda IŞİD-Horasan’ın son saldırısını iki grubun ideolojileri ve gündemleri arasındaki orijinal çatışma bağlamında çerçevelemek önemlidir; Geçmişte, iki örgütün Afganistan’da hakimiyet için nasıl rekabet ettiğini anlamak, değerlendirmemize yardımcı olabilecek önemli ipuçları vermektedir.
Kabil Havaalanı’ndaki saldırılar, IŞİD-Horasan’ın, Taliban’ın yönetme ve güvenlik sağlama becerisine şüphe düşürmeyi ve kendi kararlılığını işaret etmeyi amaçlıyor. IŞİD-Horasan, ABD’nin Afganistan’daki güçlerini geri çekmesiyle birlikte, kendisini artık bir devlet aktörü olan Taliban’a karşı konumlandırıyor gibi görünüyor.
IŞİD-Horasan ve Taliban neden çatıştı?
IŞİD-Horasan, Taliban’ı stratejik ve ideolojik bir rakip olarak görüyor. IŞİD-Horasan, Taliban’ın, IŞİD’in küresel hilafet vizyonunu lekelediğini düşünüyor. Ayrıca, IŞİD-Horasan, Taliban’ın ideolojisinin ve yönetim anlayışının bazı yönlerini sapkın olarak görüyor; kendisini bölgedeki tek meşru cihatçı örgüt olarak kabul ediyor. IŞİD-Horasan, Kabil Havaalanı’ndaki gibi saldırılarla, Taliban’ın Batı işbirlikçisi olarak göstermeye çalışıyor.
IŞİD-Horasan ile Taliban, birkaç yıldır Afganistan’ın farklı bölgelerinde çatışıyorlardı. IŞİD’in eski sözcüsü Ebu Muhammed el-Adnani’nin Taliban’ı eleştiren, onu milliyetçi bir hareket olarak ilan eden ve kurucusu Molla Ömer’i kınayan bir açıklaması kamuoyuna yansımıştı.
IŞİD-Horasan ve Taliban arasındaki çatışmaların en şiddetlileri Taliban’dan ayrılan ve IŞİD-Horasan’a katılımların olduğu bölgelerde yaşandı. Bu bölgelerde zaman zaman Taliban ile ABD, IŞİD-Horasan’a karşı zımni işbirliğini geliştirdi.
Kısa ve uzun vadede ne olabilir?
ABD’nin çekilmesiyle, artık bir devlet aktörü olan Taliban ve onu devirmeye çalışan IŞİD-Horasan, rekabetin şimdiye kadarki en şiddetli aşaması başlamaya hazır. Kısa vadede, IŞİD-Horasan, Taliban’ın kontrolündeki bölgelerde sivil alanlara yönelik saldırılarına devam etmesi muhtemeldir. Bu tip saldırılarla Taliban’ın halka güvenliği sağlayamayacağını göstermek istiyor.
IŞİD-Horasan,, Taliban saflarından kopmalar olması için çalışacak. Bu durum, Taliban için tehlikeli, en ufak ideolojik hata, üyelerinin ve destekçilerinin IŞİD-Horasan saflarına katılmasını sağlayabilir. Bu ayrılmalar, IŞİD-Horasan’ın Taliban saflarına sızmaya devam etmesi ve içeriden saldırabileceği derin operasyonel bilgi ve istihbaratta sunuyor.
IŞİD-Horasan, ayrıca Taliban’a karşı diğer cihatçı grupları, ülkede bulunan binlerce yabancı savaşçıyı kendi saflarında toplamaya çalışacaktır. Uzun vadede, IŞİD-Horasan, bölgesel emellerini yeniden ortaya koymaya çalışacaktır. Geçmişte IŞİD-Horasan, ele geçirdiği bölgelerde Irak ve Suriye’dekine benzer idari yapılar inşa etmeye çalışmıştı. Muhtemelen bunu tekrar yapmaya çalışacaktır.