İran’da Bir Kadına 74 Kırbaç Cezası: Başı Açık Fotoğraf Çektirdi

İran’ın başkenti Tahran’da yaşayan 33 yaşındaki Kürt aktivist Roya Heshmati, zorunlu başörtüsü olmadan fotoğraf çektirdiği için 74 kez kırbaçlandı. Norveçli sivil toplum kuruluşu “Hengaw”, cezanın 3 Ocak’ta Tahran’ın 7. bölgesindeki savcılıkta infaz edildiğini açıkladı.

Kırbaç işkencesi sırasında baş örtüsü düştüğü için yeni bir ceza ile tehdit edilen Heshmati, sırasında Jîna Mahsa Amini eylemlerinin simgesi haline gelen “‘Jin, Jîyan, Azadî” (Kadın, Yaşam, Özgürlük) sloganı attı.

İran’da tüm kadınların, 1979 İslam Devrimi’nden kısa bir süre sonra kanunen boyunlarını ve başlarını örtmeleri zorunlu kılındı.

İran’da kıyafet kurallarının ihlali nedeniyle kırbaçlama nadir görülen bir durum ancak yetkililer, 2022 yılında Mahsa Amini’nin gözaltındayken öldürülmesinin tetiklediği protestoların ardından sert önlemler alındı.

Bianet’in aktardığına göre; Heshmati, yaşadıklarını insan hakları kuruluşu Hengaw’a yazdığı mektupta anlattı. Mektupta şunları söyledi:

“Bu sabah cezaların infazı için avukatımla iletişime geçtim ve birlikte 7. Bölge adliyesine gittik. Ancak giriş kapısında geri çevrildik ve infaz şubesine giderken başörtümü çıkardım.

Şubedeki yetkili ‘Başınızı belaya sokmamak için başörtünüzü takın’ dedi ama ben ‘Bu kırbaç için geldim, takmayacağım’ diye cevap verdim. Bir yere seslendiler, infazdan sorumlu görevli üst kata çıkıp ‘Başörtünüzü takın ve beni takip edin’ dedi. Ben ‘takmayacağım’ dedim.

‘O zaman ne yapacaksın? Seni nerede olduğunu bilecek şekilde kırbaçlayacağım ve sana yeni bir dosya açacağım, tekrar misafirimiz olman için yetmiş dört kırbaç daha atacağım’ dedi.

Yine takmadım. Aşağıya indik ve alkol içtikleri için birkaç adam daha getirildi. Görevli adam ‘Giymeyecek misin?’ diyerek otoriteyle tekrarladı ama ben yapmadım. İki peçeli kadın gelip defalarca peçemi taktı ama her seferinde başörtümü çıkardım. Arkamdan kelepçeleyip atkıyı üzerime taktılar, ben de birkaç kez peçemi açtım.

Bodruma indik; sonunda demir yataklı bir oda vardı. Yatağın her iki yanında demir kelepçeler ve ayak bileği kelepçeleri vardı ve bu tarafa biraz daha yakın bir yerde şövaleyi andıran demir bir yapıyla tutturulmuştu. Burası bir ortaçağ işkence odasıydı.

Hakim ‘Hanımefendi iyi misiniz? Bir sorununuz var mı?’ diye sordu. Sanki ben yokmuşum gibi cevap vermedim. ‘Hanımefendi, yanınızdayım’ dedi ama cevap vermedim. İnfazdan sorumlu olan adam ‘Ceketinizi getirin’ dedi. Ceketimi ve eşarbımı işkence odasının demir iskeletine astım. ‘Eşarbını tak’ dedi. Ben de ‘Yapmayacağım. Kuran’ı koltuk altına koy, sonra vur’ dedim.

Kadın gelip ‘Lütfen inat etmeyin’ dedi ve atkıyı başıma çekti. Hakim ‘Çok sert vurmayın’ dedi. Adam kararlılıkla omuzlarıma, sırtıma, kalçalarıma ve baldırlarıma vurmaya başladı. Kırbaçların sayısını unuttum ve fısıldadım: ‘Kadın adına, hayat adına: Esaret elbisesi yırtılmıştır. Esaretimizin kara gecesi şafak vakti olacak, bütün taze yaralar iyileşecek, bütün prangalar baltaya dönüşecek.’

Bitti ve dışarı çıktık. Acı çektiğimi düşünmelerine izin vermedim. Hakimin karşısına çıktık. Kapının önünde başımı açtım. Kadın ‘Lütfen şunu giyin’ dedi. Takmadım, hakim odasında yine eşarbı başıma çekti. ‘Biz de bu durumdan memnun değiliz ama bu bir cezadır ve infaz edilmesi gerekiyor’ dedi. Cevap vermedim.

‘Farklı yaşamak istiyorsan ülke dışında olabilirsin’ dedi. ‘Bu ülke herkesindir’ dedim. ‘Evet ama kanunlara saygı duymalısınız’ dedi. ‘Bırakın hukuk işini yapsın, biz direnişimizi sürdüreceğiz’ dedim. Odadan çıktık ve eşarbımı geri attım.”

Avukatı Maziar Tatai ise Heshmati’nin, önce başı açık bir fotoğrafını paylaştığı gerekçesiyle tutuklanıp telefonu ile bilgisayarına el konduğunu, sonrasında İran yargısının suçlamaları birkaç kez değiştirdiğini anlattı.

Avukat, suçlamalar arasında “rejim karşıtı propaganda yapmak”, “dini başörtüsü takmadan sokakta bulunmak”, “ahlaka zarar vermek”, “edebe aykırı içerik paylaşmak” ve “insanları yozlaşmaya teşvik etmek” olduğunu söyledi.

Heshmati’ni önce cezaevinde birkaç gün tutulduğu, sonrasında ise ceza indirimine gidildiğini belirtildi.

Zorunlu başörtüsü dayatmasının uygulanması için ülke çapında güvenlik kameraları yerleştirilirken, cezaların artırılmasını amaçlayan yeni bir yasanın da kabul edilmesi bekleniyor.

İran Ocak 2023’de belgesel yönetmeni Müjgan İlanlu’ya 9 yıl 9 ay hapis ve 74 kırbaç cezası verilmişti.

Tahran İnşaat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu toplantısında protesto amacıyla başörtüsünü sahneye atan kadın mühendis Zeynep Kazemi’ye 74 kırbaç cezası verilmişti.

Paylaşın

İran’dan Irak’a Uyarı: İranlı Kürt Militanları Silahsızlandırın

Tahran, Bağdat’tan İranlı Kürt militanları 19 Eylül’e kadar silahsızlandırmasını istedi. Irak’ın kuzeyinde bulunan ayrılık yanlısı İranlı Kürt militanların kampları, son olarak 2022 yılı sonunda İran ordusu tarafından bombalandı.

Irak, İran ile olası gerginliğin önüne geçebilmek adına daha önce sınırda kontrolleri artırma kararı almıştı.

İran, ahlak polisin 22 yaşındaki Mahsa Amini’yi giyim yasasına uymadığı gerekçesiyle gözaltına alması ve genç kadının karakolda hayatını kaybetmesinin ardından ülke genelinde başlayan gösterileri İranlı Kürt militanların teşvik ve tahrik ettiğini iddia ediyor.

İran Genelkurmay Başkanı Tümgeneral Muhammed Bakıri, 11 Temmuz’da yaptığı açıklamada 19 Eylül’e kadar silahsızlandırılmamaları halinde Irak’taki İranlı Kürtlerin kamplarını hedef alacakları uyarısında bulunmuştu.

Tahran, Irak’ın kuzeyindeki ayrılık yanlısı İranlı Kürt militanların silahsızlandırılması ve üstlerinin 19 Eylül’e kadar başka yere nakledilmesi konusunda daha önce yapılan anlaşmaya Bağdat’ın uymasını istedi.

İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani Tahran’da düzenlediği haftalık basın toplantısında, Irak hükümetiyle varılan anlaşma gereğince muhalif grupların silahsızlandırılarak, üslerini tahliye etmeleri ve Irak hükümetinin belirlediği kamplara taşınması gerektiğini bildirdi.

Kenani, Irak’ın İran ile 19 Eylül’den önce “topraklarında bulunan silahlı ayrılıkçıları ve terörist grupları silahsızlandırmayı, üslerini kapatmayı ve başka yerlere yerleştirmeyi taahhüt eden bir anlaşma imzaladığını” hatırlattı.

“Süreyi uzatmayız”

İran Dışişleri Bakan Sözcüsü, anlaşmanın uygulanması konusunda belirlenen sürenin 19 Eylül 2023 tarihinde sona erdiğini kaydederek, bu süreyi hiçbir şekilde uzatmayacaklarını ve konuyu Irak hükümeti ile Birleşmiş Milletler’e ayrıca ilettiklerini bildirdi.

Irak ile İran, 19 Mart’ta Bağdat’ta düzenlenen toplantıda iki ülke arasındaki sınır güvenliğini de kapsayan güvenlik anlaşması imzaladı.

Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani ile İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Genel Sekreteri Ali Şemhani arasında imzalanan anlaşma önemli ölçüde Irak’ın kuzeyindeki ayrılık yanlısı İranlı Kürt militanları bastırmak için yapılmıştı.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

Azerbaycan’ın Tahran Büyükelçiliğine Silahlı Saldırı: 1 Ölü, 2 Yaralı

İran’ın başkenti Tahran’daki Azerbaycan Büyükelçiliği’ne silahlı saldırı düzenlendi. Kalaşnikof tüfekli saldırgan, kontrol noktasını aşıp, koruma müdürünü öldürdü. Saldırıyı önlemeye çalışan büyükelçiliğin iki güvenlik görevlisi de yaralandı.

Haber Merkezi / Azerbaycan Dışişleri Bakanlığı, yaralıların hayati tehlikesinin bulunmadığını belirtti.

İran’ın Fars Haber Ajansı’nın aktardığına göre, Tahran Polis Müdürü Hüseyin Rahimi de sabah saatlerinde başkent Tahran’da meydana gelen silahlı saldırıyla ilgili bilgi vererek saldırganın yakalandığını açıkladı.

Saldırganın yakalandığını aktaran Tahran Polis Müdürü, “Saldırgan iki küçük çocukla binaya giriyor. İlk belirlemelere göre saldırıyı şahsi ve ailevi sorunlar nedeniyle düzenlediği belirlendi” dedi.

Tasnim Haber Ajansı da, Tahran Emniyet Müdürü’ne dayandırdığı haberinde, zanlının elçiliğe yanındaki iki küçük çocukla birlikte gittiğini ve saldırının “kişisel nedenlerle” düzenlenmiş olabileceğini belirtti.

Saldırının ardından Tahran Emniyet Müdürü görevden alındı. İran’ın yarı resmi Tesnim Haber Ajansı’nın aktardığında göre, İran Emniyet Genel Müdürü Ahmed Rıza Radan, Tahran Emniyet Müdürü Hüseyin Rahimi’yi görevden aldı. Buna göre, Tahran Emniyet Müdürlüğüne Elburz Emniyet Müdürü Abbas Ali Muhammediyan getirilirken Hüseyin Rahimi de Ekonomik Güvenlik Polisi Başkanı olarak atandı.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ile yaptığı görüşmede, Azerbaycan’ın Tahran Büyükelçiliğine yapılan “hain saldırıyı en güçlü şekilde kınadıklarını” söyledi ve “Can Azerbaycan’ın her daim yanında olduklarını” aktardı.

Dışişleri Bakanlığından yapılan bilgilendirmeye göre, Bakan Çavuşoğlu, Azerbaycanlı mevkidaşı Bayramov ile telefonda görüştü.

Bakan Çavuşoğlu, saldırıda hayatını kaybeden Büyükelçilik görevlisi için başsağlığı, yaralılara acil şifa diledi.

Çavuşoğlu, Twitter’dan yaptığı paylaşımda da “Can Azerbaycan’ın Tahran Büyükelçiliğine yapılan hain saldırıyı lanetliyorum. Şehit kardeşimize Allah’tan rahmet, yakınları ile Azerbaycan halkına başsağlığı, yaralananlara acil şifalar diliyorum. Azerbaycan, hiçbir zaman yalnız değildir” dedi.

Dağlık Karabağ ve İsrail gerginliği

Sınır komşusu iki ülke arasındaki ilişkilerde Dağlık Karabağ meselesi nedeniyle uzun süredir gergin. Gerginliğin arkasında genel olarak İran’ın Ermenistan’la; Azerbaycan’ın da İsrail’le olan ilişkileri yatıyor.

Dağlık Karabağ bölgesinde Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki çatışmalarda Tahran yönetiminin Erivan’a yakın durması Bakü’yü kızdırıyor. İran Ekim ayında Azerbaycan sınırı yakınlarında bir askeri tatbikat başlatarak, İslam Cumhuriyeti’ni sarsan ülke çapındaki protestoların ortasında savaş gücünü gösterdi.

Öte yandan Azerbaycan, Tahran’ın bölgedeki en büyük düşmanlarından biri olarak gördüğü İsrail ile de yakın ilişkiler içinde. Azerbaycan’ın İsrail’le silah ve askeri anlaşmalar yapması ve son olarak Tel Aviv’e büyükelçi ataması İran’ın tepkisine neden oluyor.

İran, ülkenin kuzeyinde yaşayan Azeri halkın Tahran’a karşı ayaklanmasından da endişe duyuyor.

Paylaşın

Tahran’daki ‘Evin Cezaevi’nde Çatışma: 4 Kişi Hayatını Kaybetti

İran’ın başkenti Tahran’da yer alan ve siyasi tutuklular, hükümet karşıtı aktivistler ve çifte vatandaşların bulunduğu Evin Cezaevi’nde dün gece yaşanan olaylarda 4 mahkumun hayatını kaybettiği bildirildi.

İran resmi haber ajansı IRNA ise, olayda en az 8 kişinin yaralandığını bildirdi. Sosyal medyada paylaşılan görüntülerde, Evin Hapishanesinde yangın çıktığı görülürken, silah ve patlama sesleri de duyulmuştu.

Devlet medyasında yer alan haberlere göre, bir güvenlik yetkilisi çatışmadan “suç unsurlarını” sorumlu tuttu. Evin cezaevindeki olay, İran’da geçen ay 22 yaşındaki Mahsa Amini’nin İran ahlak polisi tarafından gözaltına alındıktan sonra ölümüyle başlayan hükümet karşıtı protestoların beşinci haftasına girdiği sırada patlak verdi.

IRNA, üst düzey bir güvenlik yetkilisine dayanarak, koğuşlardan birinde tutuklularla personel arasında çatışmaların çıktığını belirtti. Yetkili, tutukluların personel üniformalarıyla dolu olan bir depoyu ateşe verdiğini söyledi. Güvenlik yetkilisi, gerilimi dindirmek için “isyancıların”, diğer tutuklulardan ayrı bir yere alındığı bilgisini verdi.

Yetkili, durumun tamamen kontrol altına alındığını ve yangını söndürme çalışmalarının yürütüldüğünü söylese de bir görgü tanığı silah seslerinin hala duyulduğunu belirtti.

Reuters’a konuşan görgü tanığı, “Evin cezaevine açılan yollar trafiğe kapatıldı, burada çok sayıda ambulans var” dedi.

Bir başka görgü tanığı da, tutukluların ailelerinin cezaevinin ana girişi önünde toplandığını anlattı.

Aktivistlere ait web sitesi 1500tasvir, motorsikletli özel güçler olarak tarif ettiği birlikleri cezaevine giderken gösteren görüntüler paylaştı.

Cezaevinde çoğunlukla, çifte vatandaş İranlılar dahil güvenlik suçlamalarına maruz kalan mahkumlar kalıyor.

İşkence tehditleri, süresiz tutukluluk, uzun sorgular ve tutukluları sağlık hizmetlerinden mahrum bırakmak gibi uygulamalara sahne olduğu gerekçesiyle Batılı insan hakları gruplarınca uzun zamandır eleştirilen cezaevi, ABD yönetimi tarafından 2018 yılında “ciddi insan hakları suistimallerinden” dolayı kara listeye alınmıştı.

İran Yargı Erki Enformasyon Ofisinden siyasi tutuklularıyla öne çıkan Evin Hapishanesindeki olaylara ilişkin yazılı açıklama yapıldı.

Açıklamada, “Dün gece, adi suçluların bulunduğu bölümde mahkumlar arasında yaşanan kavga esnasında, hapishanenin dikiş atölyesinde çıkan yangın sonucu 4 mahkum dumandan zehirlenerek hayatını kaybetti, 61 mahkum da yaralandı.” ifadelerine yer verildi.

Olaylar sırasında kaçmaya teşebbüs eden mahkumların yakalandığı belirtilen açıklamada, yaralıların çoğunun ayakta tedavi edildiği, hastanede tedavi gören 10 mahkumdan 4’ünün ise durumunun ağır olduğu kaydedildi.

Paylaşın