Adana, gezilecek yerleri ve tarihi yapılarıyla dikkat çekiyor. Talip Aksoy Evi; Adana’nın Seyhan İlçesi, Kurtuluş Mahallesi, Ramazanoğlu Caddesi üzerinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım sağlanmaktadır.
Talip Aksoy Evi 1937-40 yıllarında Jansen tarafından tasarlanan kent planına uygun gelişen Adana’nın, 1950li ve 60lı yıllara rastlayan en parlak döneminin hayat şartlan ve beğenisini yansıtan modern mimarlık ürünlerinden geriye kalan en nitelikli yapıdır.
Binanın ana katlan iki renkli (kırmızı-bej) taş kaplamalı ve garaj- depo işlevli bir zemin (baza) üzerinde yükselmektedir. Güneyde her iki katta tüm cephe boyunca uzanan geniş balkonlan Ramazanoğlu Caddesi’nin; ana giriş kapısının da yer aldığı batı cephesindeki pirinç parmaklıklı mermer penceresi ise hem binanın hem de Ziyapaşa Bulvarı’nın çok belirgin elemanlandır. içte ana mekanlar iki kat yüksekliğindeki orta hole açılmaktadır.
Evin giriş hol ve salon kapılan ahşap ve camlıdır. Camlar kumlu ve şeffaf desenlidir. En dıştaki giriş kapısında, ahşaplar kalın ve sık, camlar ağırlıklı olarak kumludur, içeriye doğru güvenlik ve mahremiyetin azalmasıyla ahşaplar incelir, seyrekleşir ve camlar şeffaflaşır. Orta holde yükselen merdivenle üst katlara ulaşılır. Merdiven korkuluğu pirinçtir ve dikey elemanlan birbirini takip eden iki farklı formdadır. Orta mekanda büyük boyutlu kristal bir avize vardır ve duvarlar alçı kakmalarla süslüdür.
Tavanlar alçı ve pirinç desenlerle zenginleştirilmiştir, her mekanın tavan süslemesi farklı ve özgündür. Giriş, orta hol üst kat galeri ve balkonlann zemini mermer kaplamadır. Her mekanın zemin kaplaması farklı mermer ve farklı özgün desene sahiptir. Balkonlarda yer süzgeçleri bu desenin bir parçası olarak tasarlanmıştır. Adana’nın bugünkü şartlan içinde, işçilik ve detay tasarımı açısından bu nitelikte bir binayı yapmak mümkün değildir.
Adana’nın Kısa Tarihi
Adana’nın tarihi, Hititler dönemine kadar uzanmaktadır. MÖ 18. yüzyılda Hitit İmparatorluğu’nun bir parçası olan Adana, daha sonra Asur, Pers ve Makedonya İmparatorluğu gibi farklı medeniyetler tarafından kontrol edildi ve MÖ 333’te Büyük İskender’in Pers İmparatorluğu’nu yenmesiyle Adana, Makedonya Krallığı’nın bir parçası oldu.
Roma ve Bizans Dönemi: MÖ 64’te Roma İmparatorluğu tarafından ele geçirilen Adana, önemli bir Roma eyaleti olan Kilikya’nın başkenti oldu. Roma döneminde Adana, önemli bir ticaret merkezi haline geldi ve zenginleşti. Ancak, 5. yüzyılda Bizans İmparatorluğu’nun doğu sınırlarını savunan şehir, Pers İmparatorluğu tarafından ele geçirildi ve 7. yüzyılda Müslümanlar tarafından fethedildi.
7. yüzyılda Arap Müslümanlar tarafından fethedilen Adana, daha sonra Abbasiler, Emeviler ve Selçuklular gibi farklı İslam devletlerinin yönetimine girdi. Selçuklular döneminde, şehir önemli bir ekonomik merkez olarak gelişti ve kültürel açıdan da zenginleşti. 12. yüzyılda ise Haçlı seferleri sırasında Adana, Haçlılar tarafından işgal edildi, ancak daha sonra tekrar Selçuklu hâkimiyetine geçti.
1517’de Osmanlı İmparatorluğu’nun egemenliğine giren Adana, bu dönemde de önemini sürdürdü ve Osmanlılar döneminde Adana, tarım ve ticaret alanında büyük bir gelişme kaydetti. 19. yüzyılda ise şehir, modernleşme sürecine paralel olarak Avrupa etkilerini hissetmeye başladı. Osmanlı İmparatorluğu’nun son dönemlerinde ise Adana, birçok etnik ve siyasi olaya tanıklık etti.
1920’de Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasıyla Adana, modern Türk devletinin bir parçası oldu. Cumhuriyet döneminde Adana, ekonomik, kültürel ve sosyal açıdan önemli gelişmeler kaydetti. 1920’lerde başlayan tarım reformlarıyla Adana, modern tarım tekniklerine geçti ve tarım sektörü önemli bir ekonomik faaliyet haline geldi. Şehirdeki sanayi, ticaret ve ulaşım da hızla gelişti. Adana, Türkiye’nin önemli bir sanayi merkezi haline geldi ve birçok fabrika ve işletme burada faaliyet göstermeye başladı.
Ayrıca, Adana’nın kültürel ve sosyal hayatı da Cumhuriyet dönemiyle birlikte ivme kazandı. Şehirde, modern eğitim kurumları, kültürel etkinlikler ve sanat faaliyetleri arttı. Adana, üniversite ve araştırma merkezleri açısından da gelişti ve birçok bilim insanı, yazar, şair ve sanatçı burada yetişti.
Günümüzde Adana, Türkiye’nin önemli şehirlerinden biridir. Ekonomik, ticari, kültürel ve sosyal açıdan canlı bir şehir olan Adana, aynı zamanda turistik potansiyeli de yüksek bir yerdir. Çeşitli tarihi ve kültürel mekanları, festivalleri, doğal güzellikleri ve gastronomik zenginlikleriyle ziyaretçileri çekmektedir.