Sinan Oğan’dan “28 Mayıs” Kararı: Erdoğan’ı Destekleyeceğiz

28 Mayıs’ta yapılacak ikinci tur cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili kararını açıklayan Sinan Oğan, “Bu müzakere ve istişareler ve tabandan gelen mesajlar neticesinde seçimlerin ikinci turunda Cumhur İttifakı adayı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyeceğimizi beyan ediyorum” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Bize ilk turda oy veren seçmenlerimizi de ikinci turda Sayın Erdoğan’ı desteklemeye davet ediyorum. Bu kararımızı alırken her türlü istişareyi yaptığımızı, kararımızın ülkemiz ve milletimiz için en doğru karar olacağını inandığımız için bu yönde karar aldığımızın bilinmesinde fayda vardır.”

Sinan Oğan, açıklamasının devamında, “Atatürkçü ve milliyetçi ilkelerimiz çerçevesinde hiçbir kişisel beklenti içerisinde olmadan aldığımız bu kararın yüce Türk milletine ve Türkiye Cumhuriyeti devletimize hayırlı olmasını diliyor, sevgili vatandaşlarımı saygılarımla selamlıyorum” ifadelerini kullandı.

14 Mayıs seçiminde yüzde 5,17 oy alan ATA İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Sinan Oğan, 28 Mayıs’ta yapılacak ikinci tur cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili kararını açıkladı.

Cumhur İttifakı’nın adayı Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyeceğini belirten Oğan’ın konuşmasında öne çıkanlar şöyle:

“Plana sadık kaldık, birçok hedefimize ulaştık. İnşallah gelecek yıllarda diğer hedeflerimize de ulaşacağız.

Bu seçimleri toplumun önüne koyduğumuz amaç ve hedefler açısından değerlendirdiğimizde Türk milliyetçiliği ve Atatürkçülüğü ülkenin gündemi haline getirdik.

HDP üzerinden oluşturulan ‘kilit parti’ söylemlerini yıkarak Türk milliyetçilerini kilit konumuna yükselttik.

Türkiye’de güçlü milliyetçi seçmen kitlesinin görülmesine katkı sağladık. İkinci tura kalan adayların bizim söylemlerimize sarılmalarını sağladık.

Bizi dikkate almayan, saymaya gerek görmeyenlerin bizim siyasi hareketimizi saydığını gördük.

PKK, FETÖ ve benzeri gibi her türlü terör örgütleriyle mücadelede tavrımızın siyasetin ana akımında yer bulmasını sağladık.

Anayasa’nın değişmez ilkeleri ve Türklük gibi kavramlarda farkındalık oluşturduk.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nde, istikrarın temelinde parlamento ve Cumhurbaşkanlığı’nın aynı ittifak yönetiminde olması önem arz etmektedir.

Millet İttifakı ise 20 yıldır iktidarda olan Cumhur İttifakı karşısında yeterli başarıyı gösterememiş, geleceğe dair tarafımızı ikna edecek bir perspektif sunamamış, her şeyden önemlisi parlamento çoğunluğunu sağlayamamış ve istikrar faktörünü ıskalamıştır.

Burada altını öncelikle çizmek istiyorum ki herhangi bir pazarlık, angajman, taahhüt belirtmeksizin, herhangi bir talepte bulunmaksızın ilkelerimizi, savunduğumuz değerleri, kırmızı çizgilerimizi ifade ettik.

Her iki aday ile de bütün konuşma ve görüşmelerimiz devlet adamına yakışır şekilde, karşılıklı nezaket ve saygı çerçevesinde gerçekleşmiştir.

“Hiçbir kişisel beklenti içerisinde olmadık”

Bu müzakere ve istişareler ve tabandan gelen mesajlar neticesinde seçimlerin ikinci turunda Cumhur İttifakı adayı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı destekleyeceğimizi beyan ediyorum.

Bize ilk turda oy veren seçmenlerimizi de ikinci turda Sayın Erdoğan’ı desteklemeye davet ediyorum.

Bu kararımızı alırken her türlü istişareyi yaptığımızı, kararımızın ülkemiz ve milletimiz için en doğru karar olacağını inandığımız için bu yönde karar aldığımızın bilinmesinde fayda vardır.

Atatürkçü ve milliyetçi ilkelerimiz çerçevesinde hiçbir kişisel beklenti içerisinde olmadan aldığımız bu kararın yüce Türk milletine ve Türkiye Cumhuriyeti devletimize hayırlı olmasını diliyor, sevgili vatandaşlarımı saygılarımla selamlıyorum.”

Takipçileri Sinan Oğan’ı terk ediyor

Sinan Oğan’ın kararını açıklamasının ardından sosyal medyada tepki oluştu. Oğan’ın twitter takipçileri takibi bırakmaya başladı. Bir saat gibi bir süre içerisinde 10 binden fazla takipçisi Oğan’ı takip etmeyi bıraktı.

Paylaşın

Demirtaş Seçmenlere Seslendi: Sen Bu Saraydan Hesap Soracak Halksın, Halk!

Edirne F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan eski Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, sosyal medyadan yaptığı paylaşımda seçmenlere çağrıda bulundu.

Haber Merkezi / Selahattin Demirtaş, eş başkanlığı dönemindeki Meclis grup toplantısındaki açıklamalarından bir bölümü paylaştığı tweetinde “Sen bu saraydan hesap soracak halksın, halk! Ayağa kalk!” sözlerine yer verdi.

YSP ve HDP

Öte yandan, Yeşil Sol Parti ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) seçim sonrası ilk MYK toplantısını gerçekleştirmişti. Seçim sonuçlarının muhasebesinin kapsamlı bir şekilde yapıldığı toplantıda Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’na ikinci tur yarışında tıpkı ilk turda olduğu gibi destek verme kararı çıkmıştı.

Yeşil Sol Parti ve HDP yönetimi, 28 Mayıs seçimlerine giden süreçte önceliğin bu seçim olduğu konusunda fikir birliğine varmıştı.

Tüm enerjinin 28 Mayıs’ta yapılacak ikinci tura aktarılması gerektiği ve seçimi muhalefetin kazanması için çalışılması gerektiği konusunda fikir birliğine varılan toplantıda parti örgüt ve yöneticilerinin tüm gücüyle sahada olacağı ve seçmeni ikinci turda da sandığa gitmesi için motive etme odaklı çalışmalar yürüteceği belirtilmişti.

Yeşil Sol Parti’nin ikinci tura giden süreçteki tavrının birinci turdan farklı olmayacağı kaydedilirken sadece yöntemsel olarak bir farklılaşma olacağı ve kalabalık mitinglerden ziyade hedef odaklı toplantı ve buluşmalar organize edileceği ifade edilmişti.

Öncelik 28 Mayıs

Mevcut seçim sonuçlarını, partinin oylarındaki düşüşü ve gelen eleştirileri de kapsamlı bir şekilde değerlendiren HDP ve Yeşil Sol Parti yöneticileri, bu konudaki tartışmaları cumhurbaşkanlığı seçiminin ikinci turunun tamamlanmasından sonra derinleştirerek sürdürmeye karar vermişti.

Paylaşın

Al-Jazeera’dan Beş Maddelik “Kılıçdaroğlu” Yorumu

Uluslararası basın, 28 Mayıs’ta yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçine ilişkin yorumlara yer vermeye devam ediyor. Son olarak Katar merkezli Al-Jazeera, dikkat çekici bir haber yayınladı.

Al-Jazeera, “İkinci turda Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ı 5 yolla yenmeye çalışacak” diyerek seçimlere dair açıklamalarda bulundu.

Haberde, “Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ı beş yolla yenmeye çalışacak” başlığı kullanılırken, “Muhalefetin adayı 28 Mayıs’taki ikini tur seçiminde tonunu sertleştirdi.

Kılıçdaroğlu, çok daha sert bir tutum sergiliyor fakat bu yeterli olacak mı? Eski bürokratın rakibini koltuğundan etmek için 5 seçim stratejisi” denildi.

İşte Al-Jazeera’nın Kılıçdaroğlu için sunduğu 5 yol:

1- Mülteci karşıtı duruşu sertleştirmek

Haberde, “Kılıçdaroğlu’nun kampanyası her zaman Suriyeli mültecileri ülkelerine göndermek üzerineydi fakat 15 Mayıs’tan sonra milliyetçileri çekmek için tonunu sertleştirdi” denildi.

Katar merkezli medya kuruluşunun internet sitesinde yayınlanan haberde, “Seçimden önce Suriyelileri 2 yıl içerisinde göndereceğini açıkladı. Avrupa Birliği’nden Suriyeliler için ev, okul ve hastane gibi yapılar için fon alınması için uğraşacağını söylemişti. 15 Mayıs’tan sonra mülteci konusunda hükümeti suçlamaya başladı” yorumu yapıldı.

2- İmajını değiştirdi

Kılıçdaroğlu’nun daha sakin bir tutum sergileyerek Erdoğan’ın karşısına çıktığını fakat ikinci tur ile birlikte “dede” imajından sıyrılıp daha sert bir duruş sergilediği kaydedildi. Haberde, “Kılıçdaroğlu özellikle Suriyeli mülteciler konusu olmak üzere daha sert bir lider olarak kendini konumlandırdı. Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ı teröristlerle görüşmekle suçladı” hatırlatmasını yaptı.

3- İmamoğlu’nu kampanyasında kullandı

Al-Jazeera, “Erdoğan’ın bariz bir rakibiyle kampanyayı yürüttü. Yerle medya etkili belediye başkanı Ekrem İmamoğlu’nun Kılıçdaroğlu’nun ikinci tur kampanyasını yürüttüğünü aktardı. Birçokları İmamoğlu’nu Erdoğan’ın karşısında aday görmek istiyordu” yorumun yaptı.

4- Oylara sahip çıkacak

Haberde, “İlk turun ardından Türkiye’deki muhalefet partileri binlerce usulsüzlük için şikayette bulundu” hatırlatması yapılırken, ikinci tur için CHP’nin her oyun peşine düşeceğini duyurduğu da belirtildi.

5- Seçmen tabanını canlandıracak

15 Mayıs’tan sonra Kılıçdaroğlu’nun seçmenlerini canlandırmak için açıklamalarda bulunduğuna vurgu yapılırken, “Kılıçdaroğlu, farklı grupları bir araya getirdi. Milliyetçi, liberal, muhafazakar ve laikler bir araya geldi” denildi.

Paylaşın

Reuters’tan Dikkat Çeken “Erdoğan” Analizi

14 Mayıs Pazar günü yapılan Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nde, ikinci tura kalan cumhurbaşkanlığı seçimi uluslararası basında geniş yer bulmaya devam ediyor.

Son olarak Birleşik Krallık merkezli Reuters haber ajansından Hugo Dixon, Türkiye’deki seçimlere ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a atıfla, “Güçlü adamlar, iktidarda kaldıkça daha riskli oluyor” başlıklı bir ekonomi analizi kaleme aldı.

Cumhurbaşkanı adayı Erdoğan’ın yanı sıra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Çin Devlet Başkanı Şi Cinping’e işaret eden Dixon, “Bir otokratın iş dünyasının yanında olacağına olan umut çoğu zaman yatırımcıları baştan çıkarır. Ancak, Erdoğan, Putin ve Şi, bu umutların çok sürmediğini gösteriyor. Otoriter liderler iktidarda ne kadar kalırsa ekonomilerine zarar veren kararlar alma riski de o kadar büyük oluyor” dedi.

‘Otokratik güç ile ekonomik performans arasındaki ilişkinin açık ve dosdoğru olmaktan çok uzak’ olduğunu kaydeden Hugo Dixon, tarihten örnekler vererek uzun süre iktidarda kalan liderlerin de ekonomilerini iyi yönetebileceğini, bunun yanında demokratik ülkelerin de ekonomi alanında kötü kararlar alabileceğini ifade etti.

“Yatırımcılar, otoriter liderler göreve ilk geldiğinde iş hayatı için iyi şeyler yapacakları düşüncesiyle çoğu zaman hevesli olur” gözlemini paylaşan Dixon, “Örneğin, Türkiye borsası Erdoğan’ın iktidarda olduğu ilk on yılda dolar bazında dokuz kat yükseldi. Benzer şekilde, Putin’in Kremlin’deki ilk 14 yılında Rusya borsası dolar bazında beş kat yükseliş gösterdi. Şi’nin devlet başkanlığının ilk döneminde de Çin hisseleri yüzde 60 değer kazandı” dedi.

“Otoriter liderlerin başlangıçta…”

Bu durumun kısmen bu üç liderin büyüyen ekonomiler devralmasından kaynaklandığını belirten Dixon, Erdoğan’ın bir ekonomik krizin ardından Türkiye’de iktidara geldiğini hatırlatarak, “Erdoğan, önceleri ekonomiyi kıyıdan döndüren geleneksel politikaları sürdürdü. Daha sonra ise enflasyon yükselirken faiz indirme yönündeki geleneksel olmayan politikaları benimsedi. Lira, Erdoğan’ın ikinci on yılında dolar karşısında yüzde 90 değer kaybetti ve borsa dolar bazında yarı yarıya düştü” ifadelerini kullandı.

Bu bağlamda Çin ve Rusya’dan da örnekler veren Dixon, “Otoriter liderlerin başlangıçta daha iyi performans göstermesinin bir sebebi de tek adam yönetimini tesis etmek için zamana ihtiyaçları olmasıdır. İlk zamanlarında birlikte çalıştıkları kişileri dinlemek zorundadırlar; bu da onların çok büyük bir savrulma yaşamasını önleyebilir. Fakat iktidarları daha da köklendikçe, kendileri ile aynı fikirde olmayanları çoğu zaman susturma yoluna giderler. Bunun yerine etraflarını kendilerine karşı çıkmaya korkan dalkavuklar ile doldururlar” dedi.

Neredeyse her zaman erkek olan bu ‘güçlü adamların’ kavgaya girmeye daha eğilimli olduğunu söyleyen Hugo Dixon, bunun sebebi olarak ‘milli gücün bu kişilerin imajının bir parçası olmasını’ gösterdi. “Fakat komşulara yönelik bir saldırganlık felaket getirebilir” diyen Dixon, bu noktada Ukrayna ve Tayvan örneklerini verdi.

Bu ülkelerde yaşananların Hindistan ve Başbakan Narendra Modi için de dersler barındırdığını kaydeden Dixon, “Modi’nin önümüzdeki yıl yapılacak seçimlerde üçüncü kez seçilmesi bekleniyor. Erdoğan ise demokratik sistemlerin bile otokratik eğilimleri her zaman dizginleyemediğini ortaya koyuyor. Yatırımcılar, güçlü adamların azalan, hatta negatif kârdan mustarip olmaya meyilli olduğunu akıllarında tutmalı” sözleriyle analizine son verdi.

Paylaşın

28 Mayıs Seçimi: CHP’nin Hedefi, Sandığa Gitmeyen Seçmen

28 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimine referandum gözüyle bakan CHP, 1 milyon 37 bin 103 geçersiz oy kullanan ve sandığa gitmeyen 8 milyon 295 bin 595 seçmeni ikna etmenin yolunu arıyor.

Geçersiz oylarla birlikte sandığa gitmeyen 9 milyon 332 bin 698 seçmenin iradesini ortaya koymadığını ifade eden CHP’li kurmaylar, seçmeni ikna etmek için kolları sıvadı. Kılıçdaroğlu, yapacağı temalı toplantılarla sandığa gitmeyen, kararsız ve milliyetçi seçmenin kaygılarını giderecek mesajlar verecek.

Milliyet gazetesinden Mehtap Gökdemir’in haberine göre CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, 28 Mayıs’a kadar sandığa gitmeyen, kararsız ve milliyetçi seçmeni ikna etmek için çalışacak.

CHP sandık için seferberlik çağrısı yaparken adeta kampanya başlattı. Kılıçdaroğlu bugün kendisine destek beyanında bulunan Ata İttifakı bileşeni Adalet Partisi Genel Başkanı Vecdet Öz’ü ziyaret edecek.

İkinci tura referandum gözüyle bakan CHP, 1 milyon 37 bin 103 geçersiz oy kullanan ve sandığa gitmeyen 8 milyon 295 bin 595 seçmeni ikna etmenin yolunu arıyor. Geçersiz oylarla birlikte sandığa gitmeyen 9 milyon 332 bin 698 seçmenin iradesini ortaya koymadığını ifade eden CHP’li kurmaylar, seçmeni ikna etmek için kolları sıvadı.

Kılıçdaroğlu, yapacağı temalı toplantılarla sandığa gitmeyen, kararsız ve milliyetçi seçmenin kaygılarını giderecek mesajlar verecek.

Hatay’a gidecek

Kılıçdaroğlu yarın Hatay’da olacak. Taslak programına göre, Kılıçdaroğlu çadır ziyaretinde bulunacak. “Sığınmacı Mağdurlarıyla Buluşma” adlı toplantıda esnaf, işsiz, genç, iş insanı olmak üzere dört kişinin konuşmacı olması öngörülüyor.

Kılıçdaroğlu’nun sınır ziyareti de yapabileceği ancak bunun netleşmediği ifade ediliyor. Hatay’da kurulacak çadırda depremzedelerle buluşacak olan Kılıçdaroğlu, sınır, mülteci ve depremzedelere ilişkin mesajlarını verecek. Kılıçdaroğlu, 24 Mayıs’ta Ankara’da ülkücülerle buluşacak ve milliyetçi seçmene mesajlarını Başkent’ten verecek.

Perşembe günü Adana’da olması planlanan Kılıçdaroğlu, burada özellikle uyuşturucu baronlarına adeta meydan okuyacak. Kılıçdaroğlu’nun, “Uyuşturucu baronlarından kurtulmak için karar ver” sloganını da dile getireceği ifade ediliyor.

Millet İttifakı adayı Kılıçdaroğlu’nun 26 Mayıs’ta da İstanbul’da Balkan kökenli vatandaşlarla da bir araya gelmesi bekleniyor.

“Her 10 kişi bir kişiyi sandığa getirsin”

CHP ikinci tur için adeta seferbirlik çağrısı yaptı. CHP, sosyal medyadan, “Sandığa gel oy kullan! Bu iletiyi en az 100 kişiye gönderelim. Size 100 farklı kişiden gelinceye kadar devam edelim” çağrısını yapıyor. CHP sandığa gitmeyen seçmen için de adeta kampanya başlattı. CHP tabanına, “Her 10 kişi bir araya gelip bir kişiyi sandığa getirsin” çağrısı yapıyor.

CHP’li kurmaylar, “Sandığa gelmeyen yüzde 10 var. 10 kişi bir araya gelip bir kişiyi sandığa getirsin. Sandığa gitmeyenler belli. Yani 10 kişi bir araya gelip bir kişiyi getirirse bu iş biter” dedi.

Kılıçdaroğlu da sosyal medyadan, “Haydi gençler; TikTok, Instagram, Facebook, Whatsapp grupları… Her yerde, her yerde sesimi duyurun!” çağrısını yaptı.

“Bu artık bir seçim değil, referandumdur”

Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, genç seçmene seslenerek, “Sen beni sevsen de, sevmesen de kabulüm. Ama vatanını seviyorsan karar ver. 10 milyon Suriyeli yetmedi; 10, 20 milyon dahası mı gelsin? Unutma, o oyu benim için değil kendin için vereceksin” dedi.

Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından “Bu artık bir seçim değil, referandumdur. Bir önceki referandumun sonucu ortada. Sevgili gençler; montaj ve iftiralar her yerde, mesajımı yaymam için, bu namertliğe karşı birlikte mücadele etmeliyiz. Videomu her yerde paylaşın. Her yerde anlatın. Vatanını seven sandığa gelsin” notuyla kısa bir video paylaştı.

Kılıçdaroğlu videosunda, “Sen beni sevsen de, sevmesen de kabulüm. Ama vatanını seviyorsan karar ver. 10 milyon Suriyeli yetmedi; 10, 20 milyon dahası mı gelsin? Unutma, o oyu benim için değil kendin için vereceksin. Vatanını seven sandığa gelsin” dedi.

Kılıçdaroğlu, videoya ayrıca “Haydi gençler; TikTok, Instagram, Facebook, Whatsapp grupları… Her yerde, her yerde sesimi duyurun!” notunu da düştü.

Paylaşın

Erdoğan’dan “28 Mayıs” Paylaşımı: Rekor Oy Alacağız

Sosyal medya hesabından 28 Mayıs’ta yapılacak seçime ilişkin açıklama yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Dün ‘ak’ dediğine bugün ‘kara’ diyen, dün söylediğini bugün inkar eden, adı ‘çarkçıya’ çıkmış birine elbette güvenilmez, evlatlarımızın geleceği emanet edilmez” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Milletimiz, 14 Mayıs’ta meclis çoğunluğunu 323 milletvekiliyle Cumhur İttifakı’na vererek aslında iradesini beyan etti. Cumhurbaşkanlığında da yüzde 49.5 oy oranıyla 27 milyonu aşkın vatandaşımız şahsımıza teveccüh gösterdi. İnşallah 28 Mayıs’ı aziz milletimizin irade ve desteğiyle, rekor bir oy alarak tamamlayacağız.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sosyal medya hesabından 28 Mayıs’ta Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçimi için sandığa giderek tercihte bulunacak seçmene seslendi. Erdoğan, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:

“28 Mayıs’ta sandığa giderek tercihte bulunacak tüm kardeşlerimden şu soruları kendilerine samimiyetle sormalarını istirham ediyorum. Seçimden önce bedava ev vadedip sonrasında depremzedelerimizi misafir oldukları yerlerden atmaya kalkanlara itibar edilir mi? Ne bürokratik ne de siyasi hayatında ülkeye hiçbir hayrı dokunmayan bir şahıstan bu millete fayda gelir mi? 17-25 Aralık darbe girişiminde FETÖ’cülerle iş tuttuğunu bizzat kendi ağzıyla itiraf eden birine güven olur mu?

Meydanlarda 6-8 Ekim olaylarının azmettiricilerini cezaevinden salma sözü verenlerin bölücü örgütle mücadele etmesi beklenebilir mi? Rakiplerini tasfiye etmek için şantaj, tehdit, baskı, kaset kumpası dahil her yolu meşru görenlerin siyasi ahlakına güvenilir mi?”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, soruların ardından şunları kaydetti:

“Dün ‘ak’ dediğine bugün ‘kara’ diyen, dün söylediğini bugün inkar eden, adı ‘çarkçıya’ çıkmış birine elbette güvenilmez, evlatlarımızın geleceği emanet edilmez. Milletimiz, 14 Mayıs’ta meclis çoğunluğunu 323 milletvekiliyle Cumhur İttifakı’na vererek aslında iradesini beyan etti. Cumhurbaşkanlığında da yüzde 49.5 oy oranıyla 27 milyonu aşkın vatandaşımız şahsımıza teveccüh gösterdi. İnşallah 28 Mayıs’ı aziz milletimizin irade ve desteğiyle, rekor bir oy alarak tamamlayacağız.”

Paylaşın

28 Mayıs Seçimi: Yurt Dışında Kullanılan Oy Bir Milyonu Geçti

Cumhurbaşkanı ikinci tur seçimleri için yurt dışında kayıtlı bir milyonu aşkın seçmen oy kullandı. Yurt dışında kayıtlı seçmenler bulundukları ülkelerde 24 Mayıs’a kadar oylarını kullanabilecek.

Gümrüklerde ise oy verme işlemi 28 Mayıs saat 17.00’ye kadar devam edecek. Konsolosluklar veya seçim merkezi olarak düzenlenen alanlarda saat 08.00’de başlayan oy verme işlemi 22.00’ye kadar sürüyor.

Cumhurbaşkanı Seçiminin ikinci tur oylaması için 20 Mayıs’ta 73 ülkedeki 151 temsilcilikte 167 noktada başlayan yurt dışı temsilciliklerde ve gümrüklerde oy verme işlemleri sürüyor.

Yüksek Seçim Kurulu (YSK), yurt dışındaki temsilciliklerde ilk iki günde 1 milyon 153 bin 842 kişinin oy kullandığını açıkladı. Bu sayının 54 bin 1’ini ise gümrüklerde kullanılan oylar oluşturuyor.

Konsolosluklar veya seçim merkezi olarak düzenlenen alanlarda saat 08.00’de başlayan oy verme işlemi 22.00’ye kadar sürüyor.

Türk seçmenlerin yoğun olarak bulunduğu ülkelerde hafta sonunda seçime katılım yoğun oldu. Seçmenler seçim merkezlerinin önünde uzun kuyruklar oluşturdu.

Yaklaşık 1,5 milyon seçmenin bulunduğu Almanya’da ilk 2 günde 393 bin 580 oy kullanıldı. Avusturya’da ilk 2 günde 41 bin 826, Fransa’da 134 bin 612, İsveç’te 11 bin 662, İsviçre’de 39 bin 359 oy kullanıldı.

Yurt dışında kayıtlı seçmenler bulundukları ülkelerde 24 Mayıs’a kadar oylarını kullanabilecek. Gümrüklerde ise oy verme işlemi 28 Mayıs saat 17.00’ye kadar devam edecek.

14 Mayıs’ta gerçekleşen Cumhurbaşkanı Seçiminin ilk turunda 27 Nisan – 9 Mayıs tarihleri arasında yurt dışı seçmen kütüğüne kayıtlı 3 milyon 423 bin 759 seçmenden 1 milyon 691 bin 287’si oy kullandı.

Oyların 1 milyon 676 bin 268’i geçerli, 15 bin 19’u geçersiz sayılırken yurt dışında seçime katılma oranı yüzde 49,40 olarak gerçekleşti. İlk turda gümrük kapılarında ise 148 bin 183 oy kullanıldı, bunlardan 146 bin 847’si geçerli, 1336’sı geçersiz sayıldı.

Paylaşın

Le Monde: Türkiye’de Muhalefet Tehlikeli Bir Şekilde Sağa Kaydı

14 Mayıs Pazar günü yapılan Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nde, ikinci tura kalan cumhurbaşkanlığı seçimi uluslararası basında geniş yer bulmaya devam ediyor.

Son olarak Fransa merkezli günlük gazete Le Monde’da, ‘muhalefetin tehlikeli bir şekilde sağa kaydığı’ yorumu yapıldı.

Gazetenin İstanbul temsilcisi Nicolas Bourcie ile Angèle Pierre’in kaleme aldığı analizde, Kılıçdaroğlu’nun daha önce de Suriyeli mültecilere ilişkin açıklama yaptığı hatırlatıldı. CHP Genel Merkezi’deki açıklamalarında Kılıçdaroğlu’nun kullandığı tonun, aşırı milliyetçilerin söylemlerine yaklaştığı değerlendirmesine yer verildi.

Analizde, şu ifadeler kullanıldı: “Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kılıçdaroğlu’nun HDP ile gayrı resmi işbirliğini kampanyasında kilit bir konu haline getirdi. Birçok analiste göre bu açıklamalar meyvesini verdi ve özellikle de milliyetçi seçmenlerin oylarına mal oldu.”

Kılıçdaroğlu ne demişti?

Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz perşembe günü CHP Genel Merkezi’nde açıklama yaptı. Suriyeli mültecilere ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

“28 Mayıs’a giderken vatandaşlarımıza seslenmek isterim: Farkında mısınız? Bunlar kalırsa 10 milyondan fazla sığınmacı daha Türkiye’ye gelecek. Farkında mısınız? Bunlar kalırsa dolar 30 liraya dayanacak. Bir kuru ekmek 10 liraya çıktığında sefalet derinleşecek.

Bu kaçaklar, sığınmacılar potansiyel suç makinesine dönüşecek, yağmalar başlayacak. Farkında mısınız? Bunlar kalırsa şehirler sığınmacıların, mafya çetelerinin, uyuşturucu baronlarının kontrolüne geçecek. Farkında mısınız? Bunlar kalırsa kadın cinayetleri artarak devam edecek.

Genç kızlar sokaklara kendi başlarına çıkamayacaklar ve gezemeyecekler. Farkında mısınız? Bunlar kalırsa domuz bağıyla insanlarımızı öldüren, iktidara ortak olacak. Farkında mısınız?

Bunlar teröristlere taviz vererek ülkeyi yönetecek, her meşrepten teröristi memlekete ve meclise sokacaklar. Kimse kusura bakmasın, biz buna asla izin vermeyeceğiz. Vatanını seven hiç kimse buna izin vermeyecek. Nokta.”

Paylaşın

The Times’dan Dikkat Çeken “Kılıçdaroğlu” Yorumu

14 Mayıs Pazar günü yapılan Cumhurbaşkanlığı ve 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi’nde, ikinci tura kalan cumhurbaşkanlığı seçimi uluslararası basında geniş yer bulmaya devam ediyor.

Son olarak Birleşik Krallık merkezli The Times gazetesinden Louise Callaghan kampanya sürecini değerlendirdi.

CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun geçtiğimiz perşembe günü yaptığı açıklamalara değinen Callaghan, Kılıçdaroğlu’nun söylemlerine ilişkin “Kılıçdaroğlu perşembe günü kürsüye çıktığında, onun bir kişilik nakli yaptırdığını düşündüyseniz eğer bu tamamen anlaşılır bir durum olurdu” ifadelerini kullandı.

“Erdoğan’ın rakibi aşırı sağın desteğini almak için kalp emojisini bıraktı” başlığını kullanan Callaghan, “Demokrasi ve çoğulculuktan bahseden ve eliyle kalp emojisi yapan dede imajı gitmişti. Pazar günü yapılan seçimde ikinci sırada yer alan Kılıçdaroğlu, hedefinin Suriyeli mültecileri göndermek olduğunu tekrar tekrar söyleyerek sert bir milliyetçiye dönüştü” değerlendirmesinde bulundu.

Louise Callaghan imzalı haberde, “Kılıçdaroğlu’nun konuşması neden aşırı sağcıları yanına çekmek istediğini gösteriyor. Bunu yapmak için de “Bay İyi Adam” imajını terk etmeli. O ve Erdoğan, destek için aşırı sağcı liderlerle görüştü” denildi.

Kılıçdaroğlu ne demişti?

Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz perşembe günü CHP Genel Merkezi’nde açıklama yaptı. Suriyeli mültecilere ilişkin de konuşan Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

“28 Mayıs’a giderken vatandaşlarımıza seslenmek isterim: Farkında mısınız? Bunlar kalırsa 10 milyondan fazla sığınmacı daha Türkiye’ye gelecek. Farkında mısınız? Bunlar kalırsa dolar 30 liraya dayanacak. Bir kuru ekmek 10 liraya çıktığında sefalet derinleşecek. Bu kaçaklar, sığınmacılar potansiyel suç makinesine dönüşecek, yağmalar başlayacak.

Farkında mısınız? Bunlar kalırsa şehirler sığınmacıların, mafya çetelerinin, uyuşturucu baronlarının kontrolüne geçecek. Farkında mısınız? Bunlar kalırsa kadın cinayetleri artarak devam edecek. Genç kızlar sokaklara kendi başlarına çıkamayacaklar ve gezemeyecekler.

Farkında mısınız? Bunlar kalırsa domuz bağıyla insanlarımızı öldüren, iktidara ortak olacak. Farkında mısınız? Bunlar teröristlere taviz vererek ülkeyi yönetecek, her meşrepten teröristi memlekete ve meclise sokacaklar. Kimse kusura bakmasın, biz buna asla izin vermeyeceğiz. Vatanını seven hiç kimse buna izin vermeyecek. Nokta.”

Paylaşın

Yeni İktidarın İlk İşi Ek Bütçe Çıkarmak Olacak

Seçim taahhütleri, emeklilikte yaşa takılanlar (EYT), deprem, artan faiz giderleri ve maaş zamlarının ağır yükü nedeniyle bütçe açığının en az 3’e katlanacağı, bunun da 1.5 – 2 trilyon lira büyüklüğünde yeni bir bütçeyi zorunlu hale getireceği hesaplanıyor.

Döviz kuru, faiz, enflasyon, cari açık, iç ve dış borçlar başta olmak üzere birçok sorun çözüm beklerken yeni iktidarın ilk işi ek bütçe çıkarmak ya da yeni bir bütçe yapmak olacak.

Cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçiminin galibini yoğun bir ekonomi gündemi bekliyor.

Döviz kuru, faiz, enflasyon, cari açık, iç ve dış borçlar başta olmak üzere birçok sorun çözüm beklerken yeni iktidarın ilk işi ek bütçe çıkarmak ya da yeni bir bütçe yapmak olacak.

Sözcü’den Erdoğan Süzer’in haberine göre seçim taahhütleri, emeklilikte yaşa takılanlar (EYT), deprem, artan faiz giderleri ve maaş zamlarının ağır yükü nedeniyle bütçe açığının en az 3’e katlanacağı, bunun da 1.5 – 2 trilyon lira büyüklüğünde yeni bir bütçeyi zorunlu hale getireceği hesaplanıyor.

EYT dikkate alınmamıştı

Bütçe maratonu nedeniyle yeni Meclis yaz sıcağında ağır bütçe mesaisiyle işe başlamak zorunda kalacak.

Seçim vaatleri ve EYT’nin büyüklüğü dikkate alınmadan hazırlanan 2023 yılı bütçesi 4 trilyon 470 milyar lira gider, 3 milyar 810 milyon lira gelir ve 660 milyar lira açık tahminiyle hazırlanmıştı.

Yıl içerisinde her gün yenileri eklenen seçim harcamaları ve vaatleri ile EYT’nin getirdiği yüklere şubat ayında ülkeyi sarsan bir de deprem eklendi.

Emeklilikte yaşa takılanların emekli edilmesiyle birlikte SGK’nın bu yıl yaklaşık 2-2.5 milyon yeni emekliye ilave maaş ödemesi gerekti.

Birikmiş aylıklar ödenecek

Emeklilik işlemleri yavaş sürse de emeklilik işlemlerinde başvuru tarihi baz alındığı için yılın sonuna yaklaşıldığında mart, nisan ve mayıs aylarından biriken yüz binlerce EYT’liye birikmiş aylıkları ve bayram ikramiyeleri ödenecek.

EYT’nin sadece bu yılın bütçesine getireceği ek yükün 300 milyar lirayı bulması bekleniyor.

Depremin maliyeti ne kadar?

Depremin başta kamu bütçesi olmak üzere ekonomiye maliyetinin minimum hesaplamalarla bile 35 milyar doların üzerinde olacağı belirtiliyor.

Depremde yıkılan konutların yerine yenilerinin yapılması ile alt yapıların, yolların, kamu binalarının inşa edilmesi bütçeye yüzlerce milyar liralık ek yük getirdi. Mevcut bütçeyle karşılanamayacak bütün bu giderler ek bütçe ve borçlanmayla finanse edilmeye çalışılacak.

Vaatleri yükü ne olacak?

Seçim bir taraftan kamu kaynaklarının kullanılması diğer yandan bol keseden ilan edilen seçim vaatleri nedeniyle ağır bir maliyet baskısıyla karşı karşıya kalacak.

Özellikle kamu işçilerine yapılan büyük zammın ardından temmuzda memur ve emeklilerin maaşına da büyük zam yapılacağı sözü verildi. Bütçe içerisinde önemli yer tutan personel ve emekli aylığı ödemeleri ek bütçenin de en önemli gider kalemlerinden biri olacak.

Seçim sonrası kurda yaşanacak olası artışların da Kur Korumalı Mevduat hesaplarına yapılacak ilave ödemeler nedeniyle bütçeye yükünü önemli ölçüde artırması bekleniyor.

Paylaşın