Muhalefet Yerel Yönetimler İçin De Ortak Çalışacak

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi ve DEVA Partisi, güçlendirilmiş parlamenter sistem için ortaya koyduğu çalışmanın bir benzerinin önümüzdeki dönemde yerel yönetimler için de yapmayı planlanıyor.

Güçlendirilmiş parlamenter sistem için altı muhalefet partisinin ekim ayı başında başlattığı çalışma aralık ayının ortasında tamamlanmıştı. Ortaya konulan çalışmayı parti genel başkanlarının bir araya gelerek bu ay içinde kamuoyuyla paylaşması bekleniyor.

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi ve DEVA Partisinden temsilcilerin oluşturduğu komisyon yasama, yürütme, yargı, kamu yönetimi ve demokratik sistemin temel esasları ana başlıklarında parlamenter sistemin nasıl şekilleneceğini belirlemişti.

DW Türkçe’den Gülsen Solaker’in haberine göre; bu çalışmanın bir benzerinin şimdi yerel yönetimler için yapılması planlanıyor. Partiler arasında bu çalışma için görüş alışverişinin başladığı, ancak gerek TBMM’nin yaptığı bir haftalık tatil gerekse Covid vakalarının artması nedeniyle çalışmalara başlanamadığı belirtiliyor.

Kılıçdaroğlu Şubat ayına işaret etmişti  

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu geçtiğimiz günlerde katıldığı bir televizyon programında altı partinin liderinin ortak kararıyla güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışmalarında bir metnin ortaya çıktığını belirterek, “Her bir genel başkan bu çalışmaları gördü ve anlaşma sağlandı. Altı lider güçlendirilmiş parlamenter sistemin açıklamasını yapacak” diyerek, Şubat ayını işaret etmişti.

Bir yetkili, güçlendirilmiş parlamenter sistem için yapılan bu çalışmanın başarılı geçtiğini belirterek, bunu şimdi yerel yönetimler için yapmak istediklerini belirtti. Aynı yetkili, iktidarın muhalefetin elindeki yerel yönetimler üzerindeki baskısını artırdığını hatırlatarak, bunun için altı partinin ortak bir çalışma yürütebileceğini kaydetti.

CHP’nin Yerel Yönetimlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun’un bu amaçla İYİ Parti ile bir ön görüşme yaptığı ve önümüzdeki günlerde diğer partilerle de temasa geçileceği ifade ediliyor.

Yerel seçimlerde İstanbul ve Ankara gibi bazı büyükşehir belediyelerinin el değiştirmesinin ardından muhalefet iktidarı yerel yönetimlerin proje ve icraatlarını engellemeye çalışmakla suçlamıştı.

Paylaşın

Siyasette ‘Diyarbakır’ Tartışması: İYİ Parti’den Sert Eleştiri

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Demokrasinin yolu Diyarbakır’dan geçer” sözü siyasette yeni bir tartışma başlattı. Halkların Demokrasi Partisi’nin (HDP) “Olumlu, ancak yetersiz” ifadeleriyle değerlendirdiği açıklamaya İYİ Parti’den sert eleştiri geldi.

DW Türkçe’den Eray Görgülü’nün haberine göre; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ı ziyaretinde dile getirdiği “Bu ülkeye demokrasi gelecekse, bunun yolu Diyarbakır’dan geçer” ifadeleri siyasetin yeni tartışma konusu oldu. HDP’li Meral Danış Beştaş, açıklamayı olumlu bulduğunu ancak yetersiz karşıladığını ifade etti. İYİ Parti’li Yavuz Ağıralioğlu ise Kılıçdaroğlu’nu “Bin 212 evladımızı şehit verdik” sözleriyle eleştirdi.

Ağıralioğlu: Her problemin çözüm mercii Ankara’dır

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Yavuz Ağıralioğlu, “Diyarbakır fantezilerinden başlayan ifadelerden bin 212 evladımızı şehit verdik. Demokrasinin yolu TBMM’den geçer” dedi. Kılıçdaroğlu’nun ifadelerini “Erdoğan’dan aşina olduğumuz ifadeler” sözleriyle değerlendiren Ağıralioğlu, “Buna mukabil başlayan çözüm süreci, müteakip ödediğimiz büyük bedeller bizim için ders olmalı.  Her problemin çözüm mercii Ankara’dır” diye konuştu.

“Memlekete demokrasi gelecekse, 81 vilayetimize hukuk gelecekse, kalkınmış müreffeh bir ülke olacaksak, bunun yolu sadece ve sadece TBMM’den geçer” ifadesini kullanan Ağıralioğlu, şöyle devam etti: “Memleketin çözüm mercii Meclis’tir. İradesi, kanunu, kuralı kayıt altında, demokrasisi taçlanmış, güçlü bir müreffeh bir ülke istiyorsak, bunu 84 milyonu bir araya getirecek bir hukukla yapacağız. Bunu merkezi mercii Ankara’dır, başkenttir, TBMM’dir. Bunun dışında her yelteniş daha önce defalarca denenmiş bedeli çok ağır ödenmiş işlerdir.”

Beştaş: Kürt halkı sözünün gereğini yerine getirilmesini bekler

HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, açıklamayı olumsuz değerlendirmediğini ancak yetersiz bulduğunu söyledi. Beştaş, şunları söyledi:

“Mesut Yılmaz’ın da AB’nin yolu Diyarbakır’dan geçer diye bir sözü vardı. Çiller döneminden beri Kürt meselesinin çözümüne dair farklı metaforlarla bu tip açıklamaları çok duyduk. Artık bu sözlerin uygulanması zamanı. Kürt halkı bu şekilde mesajlarla bu sorunun çözülemeyeceğini çözülemediğini on yıllardır deneyimliyor.”

Kılıçdaroğlu’nun Diyarbakır’dan kastının Kürt meselesinin çözümünün olduğuna dikkat çeken Beştaş, “Yani Kürt halkı, Kılıçdaroğlu’ndan bu sözünün gereğini yerine getirilmesini bekler. Bu sözde kalan iyi niyet beyanı olmamalı” dedi.

Açıklamayı yadsımadığını ancak yetersiz bulduğunu ifade eden Beştaş, “Evet doğrudur demokrasinin yolu Diyarbakır’dan Türkiye’nin tamamının demokratikleşmesinin yolu Kürt meselesinin çözümünden geçiyor. Bunu Kılıçdaroğlu’na atfen söylemiyorum ama Kürtler, sadece seçim zamanlarında oy olarak görülmekten, ‘bizim kardeşimiz’ söylemlerinden illallah etmiş durumdalar. Bu konuda eşit, özgür ve yurttaş olarak herkes gibi bu ülkenin yurttaşı olarak ortak vatanda yaşamak istiyorlar. Biz tam da bunun mücadelesini veriyoruz” ifadesini kullandı.

Beştaş, “Kılıçdaroğlu’ndan, sözünün gereğini yerine getirmesi için beklentiniz tam olarak nedir?” sorusu üzerine şu yanıtı verdi: “Önümüzde Semra Güzel fezlekesi var. CHP, fezlekeye ‘evet diyeceğiz’ diyor. Bu, Diyarbakır’da çok büyük kırılma yapıyor. İktidar olmadan da atılacak adımlar vardır. Daha dün Millet İttifakı’nın ortağının genel sekreteri ‘HDP kapatılmalıdır’ dedi. İYİ Parti, MHP’den koptu doğru. Ama MHP’nin başka şekliyle karşı karşıyayız. CHP’nin bu konuda kendi ortağına söz söylemesi gerekir.”

Üstün: Demokrasi eksikliği bir çok alanda

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün ise, Türkiye’de bir demokrasi eksikliği yaşandığını belirterek, “Ama bu demokrasi eksikliği bir çok alanda kendini gösteriyor. Seküler kesim de, muhafazakar kesim de, Alevi kesim de sorun yaşıyor. Yıllardan beri can yakıcı bir sorun olan Kürt meselesi de bir demokrasi eksikliğinin tezahürü olarak ortaya çıkıyor” dedi. Üstün, “Elbette ki bu söylem, bir açıdan bakıldığında doğru ama sadece demokrasi eksikliğinin tamamını tarif etmiyor. Zaten muhtemelen kastı, tamamını tarif etmek olmamış olabilir” ifadesini kullandı.

Hedeflerinin tüm kesimlerin maruz kaldığı demokratik hak taleplerinin yerine getirilmesi olması gerektiğini dile getiren Üstün, şöyle devam etti: “Amacımız, bu demokrasi açığını kapatmak olmalıdır. Meseleye biraz bu açıdan bakıyorum. Son zamanlarda zaten Sayın Kılıçdaroğlu, helalleşmek gibi sözlerle de aslında herkesin herkesle helalleşeceği bir ortamdan durumdan bahsediyor. Tek bir yere atıfta bulunduğunu tahmin etmiyorum. Demokrasinin demokratik hakların Kürt meselesi üzerinden açığını dile getirmek istemiş olabilir. Demokrasi açığı sadece bir yerde yok. Maalesef her alanda bu açık son yıllarda derinleşerek artmıştır.”

Kaya: Kürtleri memnun edecek, Türkleri rahatsız etmeyecek çözüm

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya da, bölge halkının yaşadığı sorunlara temel hak ve hürriyetler çerçevesinde bakılması gerektiğini belirterek, şöyle konuştu: “Özellikle toplumsal birlik ve kardeşlikle alakalı, terörün sona erdirilmesiyle alakalı, Kürt meselesine demokratik çözümle alakalı değişik dönemlerde bazı çalışmalar yapıldı. Belli konularda sonuç alındı, belli konularda sonuç alınamayıp tekrar eski politikalara dönüldü. Her iktidara talip her siyasi parti ve lider mutlaka bu konunun demokrasi çerçevesinde çözülmesinin önemli olduğuna inanır.”

“Geçmişte de zaman zaman bazı siyasilerin Kürt meselesi ile ilgili samimi mesajları olduğunu” ifade eden Kaya, “Dilerim ve umut ederim ki bu kez, bu manada bir fırsat oluşacaksa Türkiye’de bu meselenin artık Kürtleri memnun edecek, Türkleri de rahatsız etmeyecek ortak bir uzlaşıyla ortadan kalkacağı bir sürece hep beraber girmiş oluruz” dedi.

Yeneroğlu: Kılıçdaroğlu’nun cümlesi çok önemli

“Kürt meselesi, Türkiye’nin neredeyse kuruluşundan beri en can yakıcı sorunlarından birisidir” diyen DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu da, “Demokrasimizi geliştirecek pek çok düzenleme de maalesef Kürt meselesi nedeniyle çözümsüzlüğe hapsedilmiştir. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bugün sarf ettiği cümle de bu açıdan çok önemlidir diye düşünüyorum” ifadesini kullandı.

Yeneroğlu, “Diyarbakır sadece Diyarbakır değil; Kürt meselesi de sadece Kürtlerin meselesi değildir. Bu coğrafyada yaşayan herkesin, hepimizin sorunudur” dedi. Demokratik devletin tüm vatandaşların eşit haklara sahip olduğu devlet olduğunun altını çizen Yeneroğlu, şunları söyledi: “Dolayısıyla gerçek anlamda demokratikleşme ancak eşit vatandaşlık ilkesinin uygulanmasıyla sağlanacaktır. Etnik ayrımcılığın olmadığı, her fikrin hukuk devleti güvencesinde ifade edilebildiği bir ülkede demokratikleşmemizi ilerletmemiz mümkün olacak. Buna yürekten inanıyorum.”

Paylaşın

‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ Çalışması Tamamlandı

6 partinin hazırladığı ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’ çalışması tamamlandı. Çalışmanın 6 partinin genel başkanlarının katılacağı ortak bir toplantı ile açıklanması bekleniyor. Açıklama için ocak ayı sonu ya da şubat ayı başı konuşuluyor.

Millet İttifakı ortağı Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Demokrat Parti, Saadet Partisi, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi temsilcilerinin katıldığı Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem çalışması tamamlandı. Çalışmanın 6 liderin katılacağı ortak bir toplantı ile açıklanması bekleniyor. Açıklama için ocak ayı sonu ya da şubat ayı başı konuşuluyor.

Gazete Duvar’da yer alan haber göre; henüz tarih netleşmese de ortak açıklamanın nasıl olacağı ile birlikte oturma düzeni de konuşulmaya başlandı. Geçen hafta kulislere yansıyan bilgiye göre CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 6 liderin katılacağı programda liderlerin ya da partilerin isimlerine göre alfabetik sıra ile oturulabileceği, söz haklarının da böyle düzenlenebileceği önerisinde bulundu.

Kılıçdaroğlu’nun önerisi kabul görürse parti sıralaması CHP, DEVA, Demokrat Parti, Gelecek Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi şeklinde olurken liderlerin isimlerine göre sıralama Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan, Gültekin Uysal, Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener ve Temel Karamollaoğlu şeklinde oluyor.

Bir başka öneri ise, liderlerin ‘tecrübeleri’ gözetilerek, yani yaşlarına göre sıralanması. Bu durumda ise sıralama Temel Karamollaoğlu, Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan ve Gültekin Uysal oluyor.

Paylaşın

Altı Muhalefet Partisi Yeniden Bir Araya Geliyor

Altı muhalefet partisi CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi ve DEVA Partisi’nin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e ilişkin yürüttükleri ortak metin çalışması kapsamında hedefledikleri son redaksiyon toplantısı iki haftadır yapılamayınca, kulislerde imza krizi yaşandığı öne sürülmüştü.

DW Türkçe’den Eray Görgülü’nün haberine göre; Gelecek Partisi’nin son toplantıya katılmak istemediği iddia edilirken Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün “Parti liderleri, imza atılıp atılmayacağını, çalışmanın kamuoyuna ne şekilde sunulacağını kendi aralarında belirleyecektir. Zaman zaman yavaşlar, zaman zaman hızlanır. Böylesi önemli bir çalışmanın akamete uğrayacağını tahmin etmiyorum” ifadesini kullanmıştı.

Davutoğlu ve Karamollaoğlu ile görüştü

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu dün akşam sürpriz bir şekilde bir araya geldi. Görüşmede Davutoğlu’nun seçim öncesi ittifak görüşmeleri de dahil olmak üzere seçim sonrası Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçiş süreci ile ilgili yaklaşımlarını Kılıçdaroğlu’na aktardığı ifade edildi. Kılıçdaroğlu, bu görüşmenin ardından da hastanede tedavi gören Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nu ziyaret etti.

Salı günü saat 17.00’de

Dün akşamki liderler görüşmesinin ardından bu sabah değerlendirmelerde bulunan 6 muhalefet partisinin genel başkan yardımcıları ortak metne son şeklini vermek ve redaksiyon toplantısını yapmak üzere önümüzdeki Salı günü saat 17.00’de TBMM’de bir araya gelme kararı aldı.

Uzlaşılan ilkeler ortak metne işlendi

6 muhalefet partisinin, seçim sonrasında parlamenter sisteme dönüşe ilişkin yol haritası ve ilkelerin belirlenmesi amacıyla ilkini Eylül ayında başlattığı toplantılara CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya ve Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Şahinalp katılıyordu. “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” önerisi doğrultusunda yasama, yürütme ve yargı alanlarında kapsamlı düzenlemelere gidilmiş, bu alanlarda önemli olan ve üzerinde uzlaşılan ilkeler öngörülerek ortak metne işlenmişti.

Paylaşın

‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’de Gelecek Partisi Çatlağı

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi ve DEVA Partisi’nin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e ilişkin yürüttükleri çalışma kapsamında hedeflenen son redaksiyon toplantısı iki haftadır yapılamayınca, kulislerde imza krizi yaşandığı iddia edildi.

DW Türkçe’den Eray Görgülü’nün haberine göre; 6 muhalefet partisinin genel başkan yardımcıları, ortak metin için 21 Aralık’ta TBMM’de bir araya gelirken, toplantı sonrasında yapılan açıklamalarda tüm başlıklarda uzlaşıldığı belirtilmişti. Parti temsilcilerinin 28 Aralık’ta son olarak redaksiyon için toplanacakları ve sonrasında ortak metnin genel başkanlara sunulacağı açıklanmıştı.

Ancak o günden bu yana TBMM’de bir toplantı yapılmaması Ankara kulislerini de hareketlendirdi. Muhalefet bloku içerisinde yer alan bazı partilerin üst düzey yöneticilerinden alınan bilgiye göre, Gelecek Partisi, “Ortak metin çalışması, ittifak görüntüsüne neden oluyor” endişesini dile getirdi. İddiaya göre Gelecek Partisi yetkilileri, bu gerekçeyle “Son toplantıyı ve ortak metne imza atılmasını bir süre askıya alalım” talebinde bulundu.

İkna çabası sürüyor

Buna karşın başta CHP, Demokrat Parti ve bazı İYİ Partili yetkililerin ortak metni imzalaması için Gelecek Partisi’ne yönelik ikna çabası içerisinde oldukları belirtildi. Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, 6’lı toplantılarda çok güzel bir ürün ortaya çıktığını ifade etti. Üstün, “Bu ürünün, çıkan bu ortak metnin, heba olmasını hiç kimse istemez, Gelecek Partisi hiç istemez” dedi.

“Akamete uğrayacağını tahmin etmiyorum”

Ortak metinle ilgili parti başkanlık kuruluna kapsamlı bir sunum yaptığını ve genel başkanın da bazı notlar aldığını ifade eden Üstün, “Metin üzerinde ciddi bir çalışma yürüttük. Varsa değişiklik önerileri, liderler toplantısında sunulabilir. Biz bu metnin ilk yazarıyız, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemini ete kemiğe büründüren parti, Gelecek Partisi’dir” ifadelerini kullandı. Üstün, “Redaksiyon toplantısı henüz neden yapılamadı?” sorusunu ise şu sözlerle yanıtladı: “Redaksiyon toplantısı her zaman yapılabilir. Metin kamuoyuna tam sunulacak noktaya geldiğinde yapılabilir. Bizim 6 partinin temsilcileri açısından son aşamaya geldi. Yapılacak işlem neredeyse kalmadı gibi.”

Üstün, “Gelecek Partisi, ortak metne imza atmak istemiyor mu?” sorusu üzerine de, çalışmaya son şeklinin genel başkanlar tarafından verileceğini belirterek, şunları söyledi: “Parti liderleri, imza atılıp atılmayacağını, çalışmanın kamuoyuna ne şekilde sunulacağını kendi aralarında belirleyecektir. Süreci şu ana kadar sağlıklı yürüttük. Zaman zaman yavaşlar, zaman zaman hızlanır. Sadece bizim karar vereceğimiz konular değil. Partilerin kendi iç programları var. Böylesi önemli bir çalışmanın akamete uğrayacağını tahmin etmiyorum.”

Üstün: “İttifak görüntüsü” endişemiz yok

Üstün, “Gelecek Partisi, ittifak görüntüsü içerisinde yer almaktan endişe duyuyor mu?” sorusu üzerine de şunları söyledi: “Biz bu meselenin bir siyasi ittifakla alakalı olmadığını söylüyoruz. Bir siyasi ittifak arayışı başka bir şeydir, böylesi bir konuda iş birliği yapmak da başka bir durumdur. Bu aslında siyasi partiler arasında iş birliğidir. İş birliği ile siyasi ittifakları ayırmak lazım. Bu anlamda bir endişemiz yok. İttifak süreçleri olacaksa bunlar ayrı zeminde yürür.”

Uzlaşılan ilkeler ortak metne işlendi

6 muhalefet partisinin, seçim sonrasında parlamenter sisteme dönüşe ilişkin yol haritası ve ilkelerin belirlenmesi amacıyla ilkini Eylül ayında başlattığı toplantılara CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Bahadır Erdem, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Ayhan Sefer Üstün, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya ve Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Şahinalp katılıyordu. “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” önerisi doğrultusunda yasama, yürütme ve yargı alanlarında kapsamlı düzenlemelere gidilmiş, bu alanlarda önemli olan ve üzerinde uzlaşılan ilkeler öngörülerek ortak metne işlenmişti.

Paylaşın

SP Lideri Karamollaoğlu Hastaneye Kaldırıldı

4 Ocak’ta yeni tip koronavirüs (Kovid 19) testi pozitif çıkan Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu’nun doktorların tavsiyesiyle tedbir amaçlı hastaneye yatırıldığı duyuruldu.

Haber Merkezi / SP Lideri Karamollaoğlu’nun durumuna ilişkin partiden yapılan açıklamada, “Genel Başkanımız Temel Karamollaoğlu’nun bugün kontrol amaçlı gittiği Ankara Şehir Hastanesine, doktorlarının tavsiyesi üzerine tedbir ve tedavi amacıyla yatışı gerçekleştirilmiştir. Tedavisine bir süre burada devam edilecek olan Genel Başkanımızın sağlık durumu iyidir” ifadeleri kullanıldı.

Temel Karamollaoğlu kimdir?

Türk siyasetçi, mühendis ve Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, 7 Haziran 1941 tarihinde Kahramanmaraş’ta dünyaya geldi. Babası öğretmen olan Temel Karamollaoğlu, babasının görevi nedeniyle ilk ve orta öğrenimini çeşitli illerde tamamladı.

İngiltere Manchester Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Enstitüsü tekstil teknoloji bölümü mezunu olan Temel Karamollaoğlu, evli ve beş çocuk babasıdır. Eğitiminin ardından Sümerbank’ta proje mühendisi olarak iş hayatına başlayan Temel Karamollaoğlu, sonrasında Devlet Planlama Teşkilatı’nda görev aldı.

İyi derecede İngilizce bilen Temel Karamollaoğlu, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Teşvik ve Uygulama Genel Müdürü olarak da görev aldı. Siyasete atılan Karamollaoğlu, 2016 yılında Saadet Partisi genel başkan adaylığına seçildi. 2018 yılında cumhurbaşkanlığına adayı oldu ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinde 443.704 oy aldı.

Paylaşın

“Hükümet Akaryakıt Zamlarıyla Trafik Sorununu Çözecek Gibi”

Akaryakıta yapılan zammın ardından hükümeti eleştiren SP Lideri Karamollaoğlu, “Hükümet, ardı ardına akaryakıta getirdiği zamlarla büyükşehirlerdeki trafik sorununu çözecek gibi görünüyor(!) El insaf!” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Saadet Partisi (SP) Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden akaryakıt fiyatlarına yapılan zammın ardından hükümeti eleştirdi.

SP Lideri Karamollaoğlu, açıklamasında, 2021’de akaryakıt fiyatlarına 46 kez zam yapıldığını hatırlattı.

Karamollaoğlu, “Akaryakıta son bir yılda 46 kez zam geldi ve eskiden kuruş kuruş gelen zamlar artık lira lira geliyor. Hükümet, ardı ardına akaryakıta getirdiği zamlarla büyükşehirlerdeki trafik sorununu çözecek gibi görünüyor(!) El insaf!” ifadelerini kullandı.

Enerji Petrol Gaz İkmal İstasyonları İşveren Sendikası (EPGİS), sosyal medya hesabı üzerinden, bu geceden itibaren geçerli olmak üzere benzine 63, motorine 94 kuruş zam yapıldığını duyurdu.

EPGİS’in açıklamasında “Pompa satış fiyatlarına yansıyacak şekilde artış olmuştur” denildi.

Fiyat artışının ardından benzinin litre satış fiyatı İstanbul’da ortalama 12,93 liradan 13,56 liraya, Ankara’da 13,01 liradan 13,64 liraya, İzmir’de ise 13,02 liradan 13,65 liraya yükselecek.

Motorin fiyatı ise ortalama İstanbul’da 12,75 liradan 13,69 liraya, Ankara’da 12,84 liradan 13,78 liraya ve İzmir’de 12,83 liradan 13,77 liraya yükselecek.

Akaryakıt fiyatları, Türkiye’nin de dahil olduğu Akdeniz piyasasındaki işlenmiş ürün fiyatlarının ortalaması ile dolar kurundaki değişiklikler baz alınarak rafineriler tarafından hesaplanıyor.

Bu hesaplanma sonucunda dağıtım firmalarınca uygulanan fiyatlar, rekabet ve serbesti nedeniyle şirketler ve kentlere göre küçük değişiklikler gösterebiliyor.

1 Ocak 2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere motorinde 1 lira 29 kuruş, benzinde 61 kuruş ve LPG’de 78 kuruş fiyat artışı olmuştu.

Paylaşın

Karamollaoğlu: Ak Parti Sebep, Yüksek Enflasyon Sonuçtur

Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı enflasyon verilerine siyasi liderlerden sert tepkiler gelmeye devam ediyor. Saadet Partisi Lideri Karamollaoğlu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Ak Parti sebep, yüksek enflasyon sonuçtur!” dedi.

Haber Merkezi / Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, TÜİK’in enflasyon verilerine ilişkin olarak, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “İktidarın sebep olduğu yıkımı artık TÜİK bile perdeleyemiyor! TÜİK’in sipariş usulü hazırladığı verilere göre dahi; 20 yılın en yüksek enflasyonunu gördük. İktidarın 85 milyon üzerinde yaptığı ekonomi deneyi, ülkemizi uçuruma sürüklüyor! Bu akıl dışı ekonomik deney bir kez daha göstermiştir ki; Ak Parti sebep, yüksek enflasyon sonuçtur!” ifadesini kullandı.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıdaroğlu, TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarına tepki gösterdi. Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“TÜİK yıllık tüketici enflasyonunu yüzde 36,08 seviyesinde ilan etti. Makyajladıkları rakamlarda bile üretici enflasyonu yüzde 80’e dayanmış. Bu daha az üretim, daha fazla hayat pahalılığı demek. Ey Saraydaki ekonomi dehası, dokunduğun her şeyi eline yüzüne bulaştırdın!

Bu arada metal sanayicileri, emekçilere %17 zam teklif etmişsiniz. Bu TÜİK’ten bile beter teklifinizi not ettik. Köleniz değildir emekçiler, bu gayriciddi tavrınızdan hemen vazgeçin ve emekçilerin alın terlerinin karşılığını verin. Pazarlıkları yakından izliyoruz, bilginiz olsun.”

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, sosyal medya hesabı üzerinden TÜİK’in açıkladığı enflasyon rakamlarını yorumladı. Davutoğlu şunları söyledi;

“Hani faiz sebep, enflasyon neticeydi? Mızrak çuvala sığmıyor; TÜİK bile yıllık enflasyonu %36 açıklıyor, gerçek enflasyon ise bunun iki katından fazla. Acilen dünyada eşi benzeri olmayan cahil ekonomi deneyinize son verin. Derdimiz Geçim, Çözüm Seçim.”

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, sosyal medya hesabından; açıklanan enflasyon oranlarına tepki gösterdi. Babacan, şu ifadeleri kullandı:

“Rakamları Ayarlama Enstitüsü, nam-ı diğer TÜİK, enflasyon oranını açıkladı. Yeni yılın ilk sabahı uyandığımız zamların yakınından bile geçmiyor. Daha evvel çay kaşığıyla verip kepçeyle alıyor demiştim. Ama iktidar artık hiçbir şey vermiyor, sadece kepçeyle alıyor.”

Paylaşın

SP Lideri Karamollaoğlu’ndan Zamlara Sert Tepki

Yeni yılla birlikte art arda gelen zamlara tepki gösteren SP Lideri Karamollaoğlu, “Bir kez daha anlaşıldı ki; 2022’nin ‘hoş gelmesi’, ancak bu iktidarın ‘güle güle gitmesi’ ile mümkün olacak!” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Saadet Partisi (SP)Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, sosyal medya hesabından art arda gelen zamlara dikkat çektiği bir yeni yıl mesajı paylaştı. Karamollaoğlu, mesajında şu ifadelere yer verdi:

“2021’in son saatlerini doğalgaz, elektrik ve akaryakıta gelen kallavi zam haberleri ile kapattık, yeni yılın ilk gününe de yeni zamlarla uyandık. Bir kez daha anlaşıldı ki; 2022’nin ‘hoş gelmesi’, ancak bu iktidarın ‘güle güle gitmesi’ ile mümkün olacak!”

Elektriğe Yüzde 50 İle Yüzde 125 Arası Zam

Elektrik faturalarında kademeli tarife sistemine geçildi. Kademeli tarife kapsamında mesken aboneleri için aylık 150 kilovatsaate kadar olan tüketim miktarları için nihai fiyat kilovatsaat başına 1 lira 37 kuruş, 150 kilovatsaatin üstü için ise kilovatsaat başına 2 lira 6 kuruş olarak uygulanacak.

Enerji Piyasası Düzenleme Kurumunun (EPDK) konuya ilişkin kurul kararı Resmi Gazete’nin mükerrer sayısında yayımlandı.  EPDK’dan yapılan yazılı açıklamada, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) tarafından kabul edilen yasa kapsamında kademeli tarife uygulamasına geçildiği belirtilerek şu ifadeler kullanıldı:

“Kademeli tarifenin hedefi dar gelirli vatandaşlarımızı korumak ve enerji kullanımında tasarruf ve verimliliği artırmaktır. Bilindiği üzere pandemi koşulları sebebi ile hammadde fiyatlarında yaşanan artışlar sonucunda enerji maliyetlerinde de çok büyük artışlar meydana gelmiştir.

Dünya spot piyasalarında elektrik üretiminde kullanılan kömür fiyatlarında; 5 kat, doğal gaz fiyatlarında ise 10 katlık artışlar olmuştur. Türkiye enerji sektörü de bu süreçte, küresel düzeyde ortaya çıkan olağanüstü maliyet artışlarından etkilenmiştir. Ancak kurumlarımız arasındaki iş birliği ile bu artışlar tüketicilerimize asgari düzeyde yansıtılmıştır.

Ayrıca devletimiz vatandaşlarımızı bu artışlardan koruma amacıyla elektrik faturalarında yarısını, doğal gazda ise beşte dördünü karşılayarak 2021de toplamda 100 milyar liralık bir destekte bulunmuştur.

Gelinen noktada enerji piyasalarının sürdürülebilirliği, maliyet bazlı fiyatlandırmanın ve öngörülebilirliğin sağlanması için zorunlu hale gelen bir düzenleme yapıldığı aktarılan açıklamada, “Verimlilik odaklı kademeli tarifeye geçiş ile birlikte 1 Ocak 2022 tarihinden itibaren mesken aboneleri için aylık 150 kWhe kadar olan tüketim miktarları için nihai fiyat 1,37 TL/ kWh, aylık tüketimlerin 150 kWhın üstündeki kısmı için ise 2,06 TL/ kWh olarak uygulanacaktır” ifadelerine yer verildi.”

Doğalgaza yüzde 25 zam

Boru Hatları ile Petrol Taşıma AŞ’nin (BOTAŞ) internet sitesinde 2022 yılı ocak ayı doğalgaz toptan satış fiyat tarifesiyle ilgili açıklama yapıldı. Açıklamaya göre, konutlarda kullanılan doğalgaza yüzde 25 zam yapıldı. Büyük sanayi ve ticari kuruluşlara sağlanan doğalgaza yüzde 50 zam geldi. Elektrik üretim amaçlı kullanılan doğalgaz tarifesi de yüzde 15 oranında arttı.

BOTAŞ’ın fiyat tarifesiyle ilgili açıklamasında şu ifadeler yer aldı:

2021 yılı başından itibaren Dünya ve Avrupa enerji piyasalarındaki tüketicilerin, piyasalarda yaşanmakta olan olağan dığı ve olağanüstü dalgalanmalara bağlı olarak fahiş enerji fiyatlarına maruz kaldıkları kamuoyu tarafından da yakinen bilinmekte olup, bütün dünyada yaşanan yüksek enerji fiyatları bugüne kadar tüketicilerimize aynı oranda yansıtılmamıştır.

1 Ocak 2022 tarihi itibari ile tüketicilerimizi imkânlar çerçevesinde asgari düzeyde etkileyecek şekilde doğal gaz satış fiyatlarında bir düzenleme yapılması zorunluluğu ortaya çıkmıştır.

Bu kapsamda 1 Ocak 2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere;

  • Konutlarda kullanılan doğal gazın satış fiyatına yüzde 25
  • Elektrik üretimi için kullanılan doğal gazın satış fiyatına yüzde 15
  • Elektrik üretimi haricinde kullanılan doğal gazın satış fiyatına yüzde 50 oranında artış yapılmıştır.
Paylaşın

Sancar, Buldan Ve Karamollaoğlu’ndan Ortak Basın Açıklaması: Seçim Çağrısı

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanları Pervin Buldan ve Mithat Sancar, muhalefet turları kapsamında ilk ziyareti Saadet Partisi’ne gerçekleştirdi. HDP heyeti Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve heyetiyle görüştü.

Haber Merkezi / Görüşme sonrası Buldan, Sancar ve Karamollaoğlu ortak basın açıklaması gerçekleştirdi.

Geçtiğimiz günlerde muhalefete, “Meclis’e ortak erken seçim teklifi verelim” çağrısı yapan HDP Eş Genel Başkanları, ziyaretlerinin amacının da buna dönük olduğunu vurguladı. Buldan, bu kapsamda ilk ziyareti gerçekleştirdikleri SP’nin yanı sıra CHP, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi’ni de ziyaret edeceklerini bildirdi. Ancak daha önceki ziyaret turlarında olduğu gibi İYİ Parti’nin mesafeli olması nedeniyle bu partiden randevu talep edilmedi.

Pervin Buldan, Türkiye’nin yönetilemediğini, AKP-MHP ittifakının Türkiye’yi yoksulluğa mahkum ettiğini, bunun çıkış yolunun da erken seçim olacağına inandıklarını belirterek, “Türkiye’nin erken seçime, acil bir seçime ihtiyacı var” dedi.

Karamollaoğlu’na erken seçim talebini içeren öneriyi sunduklarını belirten Buldan, “TBMM’de muhalefet partilerinin ortak bir önergeyle seçim talebinde bulunmasının faydalı olacağına inanıyoruz. Bunu, eğer diğer siyasi partilerle de ortaklaşırsak, yılbaşından sonra bir seçim önergesiyle Meclis’in gündemine getirmeyi de hedefliyoruz” diye konuştu.

Basın açıklamasın özetle şunlar ifade edildi;

Pervin Buldan: Krizden çıkış yolu muhalefet partilerinden bekleniyor

Bugün Saadet Partisi’ni ziyarete geldik. Son MYK’mızda 4 siyasi partiyi ziyaret etme kararı aldık. Bugün Saadet Partisi’ni, önümüzdeki hafta pazartesi ve salı günleri CHP, Deva ve Gelecek Partisi’ni ziyaret edeceğiz. Bugün Türkiye toplumu büyük bir ekonomik kriz yaşadığı bir dönemden geçiyoruz. Türkiye’nin mevcut durum karşısında Türkiye halklarının ve toplumunun bir çıkışa ihtiyaç olduğunu düşünüyoruz. Bu çıkış elbette ki muhalefet partilerinden bekleniyor. Biz de bu sorumluluk çerçevesinde siyasi partilerle görüşüp Türkiye halklarının geleceği açısından çıkış bulma yollarını istişare etmek üzere bu görüşmeleri gerçekleştiriyoruz. Öncelikle Saadet Partisi’ne teşekkür ediyoruz bugün burada bizi konuk edip ağırladıkları için.

Şunun bilinmesini isteriz ki , bugün Türkiye’nin acil bir erken seçime ihtiyacı var çünkü artık Türkiye yönetilemiyor. AKP ve MHP’nin koalisyonunun Türkiye’yi ne hale getirdiğini hepimiz görüyoruz. Çok derin bir yoksulluk yaşanıyor, insanlar aç ve perişan. Buradan çıkışın erken seçim ile olabileceğini bir kez daha ifade etmek istiyoruz. Önümüzdeki günlerde yapacağımız görüşmelerin erken seçim olasılığına katkı sunacağına inanıyoruz.

Şöyle bir teklif sunduk Sayın Genel Başkana. Muhalefet partilerinin erken seçim önergesi vermesinin faydalı olabileceğine inanıyoruz. Bunu eğer diğer siyasi partilerle de ortaklaştırırsak önümüzdeki günlerde bir seçim önergesi ile Meclis’in önüne getirmeyi de hedefliyoruz. Bir kez daha teşekkür ediyoruz. Şunu da merak ediyorsunuzdur. İyi Parti ile randevu talebinde bulunmadık, şu anda İyi Parti ile görüşme hedefimiz yok. Diğer partilerle görüşmelerimiz devam edecek.

Mithat Sancar: Çözüm için neler yapılabileceği arayışındayız

Ben de Saadet Partisine bizi ağırladıkları için teşekkür ederim. Türkiye’nin içinde geçtiği koşulları burada uzun uzun konuşmaya gerek yok ama içeride bunları etraflıca konuştuk. Gerçekten çok zor bir dönemden geçiliyor. Bu zor dönemin faturasının halkın büyük bir kesimine çıkarılmakta olduğunu görüyoruz. Bundan önceki politikaların faturası da yoksulluk, açlık, işsizlik ve sefalet olarak halkın büyük bir bölümüne çıkarıldı. Çözüm için neler yapılabileceği arayışındayız. Muhalefet partilerine burada sorumluluk düştüğünü toplumun geniş bir kesimi görüyor ve dile getiriyor. HDP bu sorumluluk gereği olarak bu görüşme turunu başlattı. Bizim başka görüşmelerimiz var. Emek ve meslek örgütleriyle görüşmelerimiz var ama bu görüşme turuna da özel önem veriyoruz.

Biraz önce Pervin başkanın da ifade ettiği gibi bu krizin bir siyasi kriz, bir yönetememe krizi olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle çözümün de öncelikle siyasi olduğunu düşünüyoruz. Siyasi çözümün ilk adımının da en önemli adımının da halkın hakemliğine başvurmak olduğu kanısını taşıyoruz. Bunun dışında erken seçim önerimizin dışında, halkın bu enkazın altında kalmasını önleyecek, ortak çalışmaları nasıl yapacağımızı gündeme getirdik. Muhalefet partileri halkı bu yıkımdan koruma konusunda da ortak hareket etmenin yollarını aramalıdırlar.

Bu konuda da istişarede bulunduk. Bize göre en önemlisi toplumsal barıştır. İktidar ayrıştırma, kutuplaştırma ve düşmanlaştırma politikalarıyla, varlığını sürdürme stratejisini koruyor. Hatta daha da derinleştirecek gibi görünüyor. Biz de diyoruz ki siyasi çıkışın ön şartı büyük barış ve toplumsal barıştır. Bu büyük barış, toplumsal barış iktidarın dayandığı temelleri, zemini de büyük ölçüde ortadan kaldıracaktır. Bu görüşmelerin toplumsal barış arayışına ciddi katkılar sunacağına inancım tamdır. Bu krizden siyasi çözümlerle çıkma konusundaki umudumuzu koruduğumuzu görüşmelerde de güçlü bir şekilde dile getirdik. Halkımıza bu mesajı vermeyi görev biliyoruz.

Karamollaoğlu: Demokrasinin temeli farklı görüşlerin meseleleri mütalaa etmesidir

HDP Başkanlık Divanı ile bir görüşme yaptık. Son zamanlarda gelişmeleri ve ekonomik sahadaki derinleşen krize ilişkin fikirlerini dile getirdiler. Biz de kendi görüşlerimizi dile getirdik. Ülkemiz demokratik bir ülke. Demokrasinin temeli de farklı görüşlerin bir araya gelerek meseleleri mütalaa edebilmelidir. Eğer bu mütalaa yapılamıyorsa o ülkeye demokratik bir ülke demek mümkün olmaz.

Bizi ziyaretlerinden dolayı duyduğumuz memnuniyeti kendilerine ifade ettim. Parlamento mutlaka aktif olmalıdır. Demokrasinin gereği yerine getirilmelidir. Biz bir araya gelip meseleleri mütalaa etme ortamını her zaman oluşturmalıyız. Seçime yaklaşıyoruz, 1,5 seneden az aldı. Kararı iktidar, sayın Cumhurbaşkanı verecek. Ama bugün içinde bulunduğumuz sıkıntılardan kurtulmanın yolu da bu istişarelerde bulunmak siyasilerin görevidir. Bu çalışmaların ileride bütün siyasi partilerle yapılmasının bir gereklilik olduğunu düşünüyoruz.

Paylaşın