Nijerya’da Silahlı Saldırganlar Köyleri Hedef Aldı: En Az 113 Ölü

Nijerya’nın orta kesimlerinde yer alan Plateau eyaletindeki köylere, cumartesi akşamı başlayan ve pazartesi gününe kadar devam silahlı saldırılarda en az 113 kişi hayatını kaybetti.

Bokkos Hükümet Konseyi Başkanı Monday Kasa, saldırılarda çok sayıda kişinin yaralandığı ve çok sayıda kişinin de kaçırıldığı bilgisini paylaştı. Kasa, saldırılar sırasında yaralanan 300’den fazla kişinin Bokkos, Jos ve Barkin Ladi’deki hastanelere nakledildiğini aktardı.

Bölge halkı arasında “haydutlar” olarak bilinen silahlı gruplara mensup kişilerin cumartesi akşamı ile pazartesi sabahı arası en az 20 köye saldırdığını aktaran Kasa, bu “saldırıların oldukça iyi koordine edildiğini” dile getirdi.

Kaçırılanları bulmak için bölgeye güvenlik güçleri sevk edildiğini aktaran Kasa, saldırılarda çok sayıda evin kundaklandığını ve silahlı kişilerin köylerde ele geçirdikleri gıda ürünlerini de yanlarında götürdüklerini söyledi.

Euronews Türkçe’nin aktardığına göre; Plateau Eyaleti Valisi Caleb Mutfwang da, eylemi “barbarca, acımasız ve gayrimeşru” diye nitelendirdi. Kanlı saldırıları kınayan Vali Mutfwang, güvenlik birimlerine sorumluları derhal yakalamaları talimatını verdi.

Valilik Sözcüsü Gyang Bere, “Masum vatandaşlara karşı devam eden saldırıları engellemek için hükümet tarafından sert önleyici tedbirler alınacak.” açıklamasında bulundu.

Afrika ülkesi Nijerya’nın kuzeybatı ve orta kesimleri, uzun süredir ormanlık alanlardaki üslerde gizlenen ve köyleri yağmalayıp sakinlerini de fidye için kaçıran ‘haydut milisler’ tarafından terörize ediliyor.

Ayrıca Nijerya’nın Plateau eyaletinde zaman zaman Müslümanlar ile Hristiyanlar arasında şiddet olayları yaşanıyor. Vali Mutfwang, ağustosta yaptığı açıklamada, son 3 ayda yaşanan din temelli çatışmalarda 300’den fazla kişinin yaşamını yitirdiğini açıklamıştı.

Paylaşın

İran’da Beş Genç Kız Başörtüsü Takmadan Dans Ettikleri İçin Tutuklandı

İran’da Nijeryalı rapçı Rema’nın şarkısı ‘Calm Down’ (Sakin ol) ‘eşliğinde başkent Tahran’ın yerleşim bölgesi Ekbatan’daki yüksek binaların yakınında dans eden 5 genç kız tutuklandı. Görüntüler özellikle 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde yoğun bir şekilde izlendi.

Haber Merkezi / Kızların tutuklanma haberinin ardından sosyal medya hesabından dayanışma mesajı yayımlayan rapçı Rema, “Daha iyi bir dünya için savaşan tüm güzel kadınlara, sizden ilham alıyorum, sizin için şarkı söylüyorum ve sizinle hayal kuruyorum.” dedi.

Mahsa Amini isimli 22 yaşındaki Kürt kadının 16 Eylül’de “ahlak polisi” sorgusunda hayatını kaybetmesi sonrası patlak veren ve İran rejimi karşıtı gösterilere dönüşen eylemlere milyonlarca kişi katılmış, olaylar sırasında İran güvenlik güçlerinin açtığı ateşte 500’ün üzerinde insan yaşamını yitirmişti.

İran’da kadınlara nasıl muamele yapılıyor?

İran, Afganistan’daki Taliban rejimi dışında kamusal alanda başörtüsü takmayı zorlayan tek ülke.

İranlı kadınların eğitime tam erişimi var, ev dışında çalışıyor ve kamu görevlerinde bulunuyorlar. Ancak, başörtüsü takmanın yanı sıra uzun, bol elbiseler de dahil olmak üzere halka açık yerlerde “mütevazı” giyinmeleri gerekiyor. Evli olmayan erkek ve kadınların birbirine yakın durması ve teması yasak.

1979 İslam Devrimi’nden sonraki günlere dayanan kurallar, “devletin her kademesinde yolsuzluk ve rüşvet gibi durumların aleniyet kazandığı ülkede” ahlak polisi tarafından uygulanıyor.

Resmi olarak Rehberlik Devriyesi olarak bilinen bu birimler, halka açık alanlarda geziyor ve hem erkeklerden hem de kadınlardan oluşuyor.

Uygulama, bir noktada ahlak polisini aşırı saldırgan olmakla suçlayan ve nispeten ılımlı olan eski Cumhurbaşkanı Hassan Ruhani döneminde yumuşatıldı. 2017 yılında kadınların kıyafet kurallarını ihlal ettikleri için tutuklanmayacağı sadece uyarılacağı açıklandı.

Ancak geçen yıl seçilen sert görüşlü Reisi yönetiminde, ahlak polisinin ajanları farklı bir uygulamaya geçti.

BM insan hakları ofisi, son aylarda genç kadınların yüzlerine tokat atıldığını, coplarla dövüldüklerini ve polis araçlarına alındıklarını söylüyor.

Ne olmuştu?

İran’ın Sakız kentinden başkent Tahran’a akrabalarını ziyarete gelen Mahsa Amini erkek kardeşinin kullandığı aracı durduran ahlak polisince gözaltına alınmıştı. Kardeşine, nasihat edilip serbest bırakılacağı söylenerek götürülen genç kadının, gözaltına alındıktan iki saat sonra komaya girdiği ve kaldırıldığı hastanede öldüğü ortaya çıktı.

Devlet televizyonu Amini’nin dövüldüğü iddialarını yalanlayarak, polisin genç kadını “nasihat etmek ve eğitmek” üzere karakola götürdüğünü ve orada kalp krizi geçirdiğini söyledi. Akrabaları, kadının herhangi bir kalp rahatsızlığı olduğunu yalanladı.

Devlet televizyonu bir polis karakolunda Amini olduğu söylenen bir kadının oturduğu koltuktan bir yetkiliyle konuşmak üzere kalktıktan sonra yere düştüğünü gösteren güvenlik kamerası kayıtları yayınladı. Ancak görüntülerden kadının Amini olduğu doğrulanamadı.

Amini’nin dövülerek öldürüldüğü yolunda sosyal medyada yayılan iddialarını reddeden Tahran emniyeti açıklamasında, “Ayrıntılı araştırmalara göre, Amini’nin araca alınması sonrasında ve tutulduğu karakolda fiziksel bir temas olduğunu” reddetti.

Ancak, İran’ın yarı resmi Fars haber ajansı, Mahsa Amini’nin ahlak polisince dövülmesi nedeniyle komaya girdiğini duyurdu.

Şu ana kadar Tahran, Senendec, Kerec, Tebriz, Meşhed, Kiş, Kirman, Yezd, Reşt, Bender Abbas, Abadan, Kirmanşah, Erdebil, İsfahan, Urumiye, Kazvin, Zencan, İlam, Mazenderan, Hemedan başta olmak üzere birçok şehirde gösteriler düzenlendi. Birçok noktada eylemciler ile güvenlik güçleri arasında şiddetli arbede yaşandı.

Paylaşın

Nijerya’da Aşırı Yağışların Yol Açtığı Sellerde Can Kaybı 600’ü Aştı

Nijerya Afet Yönetimi Bakanlığı, aşırı yağışların yol açtığı sellerde hayatını kaybedenlerin sayısının 600’ü aştığını duyurdu. Nijerya’da 2012 yılında yaşanan sel felaketlerinde 2,1 milyon kişi yerlerinden olmuş 343 kişi de hayatını kaybetmişti.

Son on yılın en yağışlı dönemlerinden birini yaşayan Nijerya’da haziran ayında başlayan yağmur sezonundan bu yana meydana gelen sellerde hayatını kaybedenlerin sayısı 600’ü aştı.

Nijerya Afet Yönetimi Bakanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre felaketler nedeniyle 1,3 milyondan fazla kişi de evlerini terk etmek zorunda kaldı.

Bakanlık daha önce ölü sayısının geçtiğimiz hafta 500 olduğunu ve can kayıplarındaki artışın uyarılara rağmen bazı eyalet yönetimlerinin sellere hazırlık yapmamasından kaynaklandığını vurguladı.

Ülkedeki 36 eyaletin 27’si sellerden etkilenirken Afet Yönetimi Bakanı Sadiya Umar Faruq, 82 bin evin ve 110 bin hektarlık tarım arazisinin de kullanılamaz hale geldiğini açıkladı.

Yaklaşık 200 milyon nüfuslu ülkede yerel üretimi desteklemek için pirinç ithalatı yasaklanmış durumda ve tarlaları zarar gören çiftçiler bu nedenle fiyat artışlarının yaşanabileceği uyarısında bulundu.

Tarım arazilerinin zarar görmesi Rusya-Ukrayna savaşından olumsuz etkileriyle birlikte ülkedeki gıda sorunun daha da zor bir duruma soktu. Birleşmiş Milletler Gıda Programı geçtiğimiz ay Nijerya’yı felaket düzeyinde açlık tehlikesiyle karşı karşıya olan altı ülke arasında saymıştı.

Ülkede yağmur sezonu Haziran ayında başlasa da Acil Durum Ajansı aşırı yağışların özellikle ağustos ayından itibaren etkili olduğunu duyurdu.

2012 yılında yaşanan sel felaketlerinde 2,1 milyon kişi yerlerinden olmuş 343 kişi de hayatını kaybetmişti.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

Nijerya’da Kiliseye Silahlı Saldırı: En Az 50 Ölü

Nijerya’nın güneybatısında yer alan Ondo eyaletindeki bir Katolik kilisesinde pazar ayini sırasında düzenlenen silahlı saldırıda en az 50 kişi hayatını kaybetti. Olayda çok sayıda kişinin de yaralandığı belirtiliyor.

Saldırının neden ve kimler tarafından düzenlendiği henüz netlike kazanmadı. Nijerya Cumhurbaşkanı Muhammadu Buhari, saldırıyı hain bir eylem olarak nitelendirdi ve kınama mesajı yayımladı.

Ondo Eyaleti Valisi Rotimi Akeredolu, olayı, masum insanlara yönelik “aşağılık ve şeytani bir saldırı” olarak nitelendirdi.

Akeredolu, olay bölgesine güvenlik güçlerinin sevk edildiğini, saldırıya ilişkin soruşturma başlatıldığını belirtti. Akeredolu attığı bir dizi tweetle sükunet çağrısında bulundu ve insanların “kendi başlarına adalet aramamaları” gerektiğini söyledi.

Akeredolu, “Bu saldırganları yakalamak ve bedelini ödetmek için elimizdeki tüm imkanları seferber edeceğiz” diye ekledi.

Yerel medya kaynakları, kilisedeli ayin sırasında saldırı düzenleyen silahlı kişilerin patlayıcılarda kullandıklarını ölenler arasında kadınlar ve çocukların da bulunduğunu haber veriyor.,

Nijerya’da çeşitli grupların zaman zaman fidye için büyük saldırılar organize ettikleri biliniyor. Henüz saldırıyı üstlenen olmadığı belirtiliyor. Yetkililer saldırganların yakalanması için geniş kapsamlı operasyon başlatıldığını açıkladı.

Tam bir hafta önce Nijerya’daki Metodist Kilisesi’nin başkanı ülkenin güneydoğusunda diğer iki din adamıyla birlikte kaçırılmıştı.

Üç din adamının serbest kalmak için 240 bin dolar fidye ödediği açıklandı. İki hafta önce de ülkenin kuzeyindeki Katsina eyaletinde iki Katolik rahip kaçırılmıştı. Rahipler henüz serbest bırakılmadı.

Mart ayında silahlı kişiler Abuja ile kuzeydeki Kaduna kenti arasındaki hayati öneme sahip demiryolu hattını hedef alarak en az dokuz kişiyi öldürmüş ve birçoğu hala rehin tutulan onlarca kişiyi kaçırmıştı.

Paylaşın

“İslam’a Hakaretle” Suçlanan Öğrenci Linç Edilerek Yakıldı

Nijerya’da bir üniversite öğrencisi, dine hakaret ettiği gerekçesiyle dövülüp yakılarak öldürüldü. Ülkede geçen ay da ateist bir insan hakları savunucusu, dine hakaret ettiği gerekçesiyle önce zorla akıl hastanesine yatırılmış, daha sonra da hapis cezasına çarptırılmıştı.

Independent Türkçe’de yer alan habere göre, ülkenin kuzeybatısında kalan Sokoto eyaletinde perşembe günü yaşanan olayda Deborah Samuel adlı öğrenci, görgü tanıklarına göre öğrencilerin yer aldığı bir WhatsApp grubunda İslam’a hakaret içerikli mesajlar paylaştığı gerekçesiyle linç edildi.

Kimliğini açıklamayan bir görgü tanığı, “Öğrenciler tarafından kullanılan bir WhatsApp grubu var. Burada Müslüman bir öğrenci İslami bir paylaşım yaptı. O da bu paylaşımı eleştirdi. Gruba Hz. Muhammed’e hakaret ettiği bir ses kaydı attı. Her şeyi bu tetikledi” dedi.

Sokoto polisinin açıklamasında, Shehu Shagari Eğitim Koleji adlı üniversitede okuyan Samuel’in “Hz. Muhammed’e hakaret ettiği bir paylaşım” nedeniyle öldürüldüğü doğrulandı.

Polis sözcüsü Sanusi Ebubekir, paylaşım üzerine okuldaki öğrencilerin ayaklandığını, üniversite yönetiminin de Samuel’i güvenli bir odaya yerleştirerek korumaya aldığını söyledi.

Sözcü, öfkeli öğrencilerin daha sonra zor kullanarak Samuel’i odadan çıkardığını, taş ve sopayla döverek öldürdüğünü ve öğrenciyi ateşe verdiğini belirtti.

Kanlı olayın görüntüleriyse sosyal medyada viral oldu.

Sümeyye Usman Inname adlı bir öğrenci, polislerin kalabalık grubu dağıtmaya çalıştığını fakat başarısız olduğunu söyledi.

Görgü tanığı, “Polis önce gözyaşartıcı kullandı, sonra da havaya ateş açtı fakat öğrenciler direndi. Öğrenciler polise taş ve sopayla saldırınca onlar da kadını kurtaramadı. Samuel’i dövdükten sonra onu ateşe verdiler” ifadelerini kullandı.

Polis, kimliğini açıklamadığı iki öğrencinin tutuklandığını duyururken, Sokoto Valisi Aminu Tambuwal da olayla ilgili soruşturma başlatıldığını açıkladı.

Yetkililer polisin olay yerinde incelemelere devam ettiğini ve okulun kapatıldığını da belirtti.

Ülkede geçen ay da ateist bir insan hakları savunucusu, dine hakaret ettiği gerekçesiyle önce zorla akıl hastanesine yatırılmış, daha sonra da 24 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı.

Paylaşın

Nijerya Ordusu’ndan ‘Boko Haram’a Operasyon: 37 ölü

Nijerya Ordu Sözcüsü Onyema Nwachukwu, askeri birliklerin 30 Ekim’de Borno eyaletin Sambisa ormanında Boko Haram’a yönelik “Hadin Kai” operasyonunda 37 örgüt üyesinin etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

Haber Merkezi / Ordu Sözcüsü Nwachukwu, açıklamasının devamında, operasyonda silahlar, araçlar, petrol ürünleri ve önemli mühimmatın da ele geçirildiğini ifade etti.

Boko Haram, tam ismiyle Cemaat-i ehl-i sünneti’t davet’ü-l ve’l-cihad (جماعة أهل السنة للدعوة والجهاد), 2002 yılında Nijerya’nın Borno eyaletinde Muhammed Yusuf tarafından kurulan şeriat yanlısı radikal İslamcı silahlı örgüt.

Örgüt, özellikle şeriat hükümlerinin geçerli olduğu Nijerya’nın kuzey kesiminde daha etkili konumdadır. Boko Haram örgütü binlerce insanı öldürme, kent ve kiliseleri yakma, göçlere sebep olma, genç kızları dini gerekçelerle kaçırıp satma gibi pek çok eylemle gündeme gelmiştir.

Boko Haram, ilk olarak 2004 yılında Kamerun sınırı yakınlarında Nijerya polisiyle girdiği çatışmada 28 üyesini kaybetti. Üç yıl sonra, 2007 yılının Eylül ayında Boko Haram ile Nijerya polisi arasında çıkan çatışma sonrası, Nijeryalı 11 subay öldürüldü.

Özellikle polis merkezleri başta olmak üzere kamu binalarını hedef alan örgüt, 2009 yılında yüzlerce kişinin ölümüne sebep oldu. Temmuz 2009 boyunca Boko Haram’ın polis istasyonlarına karşı saldırıları devam etti.

Bu dönemde Nijerya’nın kuzeyinde 700’ü aşkın insan Boko Haram militanlarınca öldürüldü ve 3000’den fazla insan bu olaylar sonrasında göç etmek zorunda kaldı. Nijerya ordusu, 2009 yılında örgüt üyelerinin bulunduğu camiye baskın düzenledi, 20 Boko Haram militanı öldü.

Boko Haram’ın ses getiren bazı eylemleri;

26 Ağustos 2011’de Nijerya’nın başkenti Abuja kentindeki Birleşmiş Milletler binasına bombalı araçla saldırı düzenledi ve bu saldırı sonrası 18 kişi hayatını kaybetti. Yine 25 Aralık 20011’de  Noel için toplanılan kilise cemaatine bombalı saldırı düzenleyen örgüt, 40’tan fazla kişinin ölümüne neden oldu.

2014 Nisanı: Nijerya’nın kuzeydoğusunda bulunan Borno eyaletindeki bir kasabada en az 300 kız öğrenciyi silah zoruyla kaçırdı. 2 Ağustos 2020: Kamerun’un kuzeyindeki bir mülteci kampına el bombalarıyla saldırdı, 15 kişi öldü.

Paylaşın