Temel İhtiyaçlarını Karşılayamayanların Oranı Yüzde 80’i Aştı

NG Araştırma, 11-21 Şubat tarihlerinde ‘Türkiye’de geçim şartları’ eksenli kamuoyu araştırması gerçekleştirdi. Son dönemde ardı ardına gelen zamlar, emeklilere ve asgari ücretli vatandaşlara yapılan maaş artışları ile ekonomik koşulların, insanlarda alım gücünü nasıl etkilediği konu alınan araştırma, Türkiye genelinde 15 yaş üzeri bin 855 kişinin katılımıyla yapıldı.

Araştırma bulgularına göre; katılımcıların yüzde 84’ü emekli maaşlarına yapılan yüzde 23, 65’lik zammı yetersiz buluyor. NG Araştırma ‘Zam beklentileri karşılayabildi mi?’ sorusunun sadece emeklilere sorulduğuna dikkat çekerek, bu soruya verilen cevaplardan ortaya çıkan sonucu şu şekilde açıkladı:

“Ek geliri olmayan emeklilerin yüzde 85’i geçinemiyor”

“Her iki emekliden birinin emekli maaşı dışında başka bir geliri bulunuyor. Ek gelire de gerçekten ihtiyaçları olduğunu belirttiler. Çünkü ek geliri olan her 10 emekliden 9’u sadece emekli maaşıyla geçinemeyeceğini söylüyor. Emekli maaşı dışında ek geliri olmayanların ise yüzde 85’i geçinemediğini belirtti.”

Araştırmada katılımcılara, asgari ücrete yapılan yüzde 50 oranındaki zam da soru olarak yöneltildi. Katılımcıların yüzde 45’i yapılan zammı ‘beklentiden uzak’ olarak değerlendirirken, yüzde 33’ü ‘beklediği oranda’ olduğunu, yüzde 22’si ise ‘beklentiden yüksek’ zam yapıldığını ifade etti.

NG Araştırma, bu soruya verilen yanıtın ardından katılımcılara, ‘Kirada yaşayan bir ailenin tek geçim kaynağı olan asgari ücretle kaç kişinin borçlanmadan temel ihtiyaçları karşılayıp karşılayamadığı’ sordu. Katılımcıların yüzde 23’üne göre asgari ücretle bir kişi dahi temel ihtiyaçlarını karşılayamaz. Bu soruya verilen yanıtta, katılımcıların yüzde 27’si asgari ücretle bir kişi geçinebilir derken, yüzde 23’ü iki kişi geçinebilir cevabını verdi.

“Asgari maaşla 2 kişi temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor”

Asgari ücretle 4 kişilik bir ailenin geçinebileceğini düşünenlerin oranı yüzde 5’te kalırken, 5 veya daha fazla kişinin asgari ücretle geçinebileceğini söyleyenlerin oranı ise yüzde 9 olarak ortaya çıktı. Araştırma bulgularına bakıldığında her iki kişiden birine göre asgari maaşla 2 kişi temel ihtiyaçlarını karşılayamıyor.

Faturalar ve gıdaya gelen zamlar

Araştırmada, son dönemde yapılan zamlarla birlikte yaşam koşullarının nasıl etkilediği de katılımcılara soruldu.

Katılımcıların genelinde, fiyat artışlarının geçim şartlarını ‘çok olumsuz’ etkilediği hâkim görüş olurken, en çok doğalgaz, elektrik, su (yüzde 95) ile gıda ve benzin fiyatlarındaki zamların (yüzde 95) vatandaşlara olumsuz yansıdığı ifade edildi.

Araştırmada ev kiralarındaki artışın da katılımcıların yüzde 93’ünü etkilediği kaydedildi. Fiyat artışlarından olumsuz etkilenmediği söyleyen kesimin oranı ise yüzde 5’lerde kaldı.

NG Araştırma, ‘oturdukları eve ödedikleri kira ile ilgili düşüncelerinin’ sorulduğu katılımcıların bu soruya verdikleri yanıtı ise şu şekilde özetledi:

“Kiracıların yüzde 65’i ev kirasının beklediğinden çok fazla olduğunu belirtirken, beklediğim gibi diyenlerin oranı ise yüzde 29. Kirada oturuyorum diyenlerin ödediği aylık kira tutarının ortalaması bin 503 TL. Bu tutar ortalama aylık gelirin yüzde 23’üne denk geliyor. Ev sahibi olanlara, ‘evini kiraya versen beklentin ne olurdu?’ diye sorduğumuzda ise gelen yanıtların ortalaması bin 821 TL. Kiracıların ve ev sahiplerinin beklentilerinin birbirinden farklı olduğu görünüyor. Ortalama aylık gelir ve gider dağılımına baktığımızda, temel ihtiyaçlarımızın bir kısmının toplam gideri, toplam gelirimizin yüzde 71’ine denk geliyor.”

En çok harcama gıdaya

Araştırmaya göre ortalama aylık gelir ve gider dağılımına bakıldığında en çok harcama gıda alışverişi yönünde. Katılımcıların yüzde 28’i en çok harcamayı gıda alışverişinde yaptıklarını ifade ederken, kiraya yüzde 23, doğalgaza yüzde 10, elektriğe yüzde 7, suya yüzde 3, diğer seçeneğe ise yüzde 29 ayrıldığını görünüyor.

Araştırmaya göre, artan hayat pahalılığı karşısında insanların aylık gelirleri giderlerini karşılamıyor. Buna göre katılımcıların yüzde 73’ü, aylık gelirlerinin temel ihtiyaçlarını karşılayamadığını söylerken, yüzde 22’si karşılayabildiğini kaydetti.

NG Araştırma, “Bu soruya gelen yanıtları bölge bazlı incelediğimizde Doğu, Güneydoğu ve Akdeniz bölgelerinde aylık geliri temel ihtiyaçlarını karşılayamayanların oranı yüzde 80’i aşıyor” ifadelerine yer verdi.

Birikim yapabilenlerin oranı yüzde 24

Tüm bu ekonomik koşullar içerisinde ‘birikim’ yapamadığını ifade eden kişilerin oranı yüzde 72 iken, ‘bazen’ birikim yapabildiğini söyleyenlerin oranı ise yüzde 24 olarak ortaya çıktı. Düzenli birikim yapanların oranı ise tüm katılımcılar içerinde yüzde 4.

Akaryakıt zamları

Yılbaşından bu yana gelen yüksek orandaki akaryakıt zamlarına göre araba kullanma sıklığına ilişkin veriler de araştırma bulgularında yer aldı. Arabası olan her 10 kişiden 8’i son zamlardan sonra araç kullanım sıklığını azalttığını ifade etti. NG Araştırma, arabası olmayan kişilere yönelttiği ‘Neden araba almıyorsunuz?’ sorusuna ise şu yanıtın verildiğini kaydetti:

“Gelen yanıtlar yine ekonomik sorunları işaret ediyor. Katılımcıların yüzde 42’si ekonomik durumunun kötü olmasını sebep olarak gösterirken, yüzde 40’ı ise araba fiyatlarının çok yüksek olmasından kaynaklandığını belirtti.”

Paylaşın

Dikkat Çeken Araştırma: Türkiye’nin Stresi Yüksek Mutluluğu Düşük

Türkiye’de her 10 kişiden 4’ü kendini ne mutlu ne de mutsuz hissediyor. Her 10 kişiden 3’ü ise kendini mutsuz hissediyor. Mutlu hissedenlerin oranı ise ne yazık ki azınlıkta. Yine her 10 kişiden 6’sı kendini stresli hissediyor. 

NG Araştırma bu sorunun cevabını öğrenmek için 29 Aralık 2021 – 10 Ocak 2022 tarihleri arasında, benderimki.com aracılığıyla 15 yaş üzeri Türkiye geneli 1938 kişinin katıldığı bir kamuoyu araştırması yaptı. Araştırmada katılımcıların yüzde 52’si şu an bir işte çalışmadıklarını, yüzde 48’i ise çalıştıklarını belirtti.

Ne kadar mutluyuz?

Katılımcılara sorulan sorulardan biri ne kadar mutlu olduklarıydı.

Her 10 kişiden 4’ü kendini ne mutlu ne de mutsuz hissediyor. Her 10 kişiden 3’ü ise kendini mutsuz hissediyor. Mutlu hissedenlerin oranı ise ne yazık ki azınlıkta. Yani araştırmaya katılanları yüzde 28’i kendisini mutlu, yüzde 30’u mutsuz, yüzde 42’si ne mutlu ne de mutsuz hissediyor.

Her 10 çalışandan 3’ü kendini mutlu hissederken her 10 çalışmayandan 2’si kendini mutlu hissediyor. NG Araştırma, aradaki farkın az olmasının iş hayatında da olası sorunlara işaret ediyor olabileceğini söylüyor ve Türkiye’de çalışma durumunun mutluluğa etkisinin oldukça az olduğunu vurguluyor.

Stresli miyiz?

Katılımcılara yöneltilen bir diğer soru günlük hayatta ne kadar stresli oldukları üzerineydi.

Buna göre, her 10 kişiden 6’sı kendini stresli hissediyor.

Araştırmada stresle, eğitim düzeyi arasındaki bağlantıda inceleniyor ve buna göre, üniversite mezunlarının yüzde 65’i kendini stresli hissederken, ilkokul mezunlarında bu oran yüzde 56.

Stresle mutluluk arasındaki ilişkiyi incelendiğinde arada kuvvetli bir bağ olduğu ortaya çıkıyor. Stresli olduğunu söyleyenler arasında mutlu olanların oranı sadece yüzde 13.

Strese sokan nedenler ne?

Peki, bizi en fazla strese sokan sebepler neler?

Sonuçlara göre, her 3 kişiden 1’inin en büyük stres kaynağı ekonomik sebepler. 5 kişiden 1’inin ise gelecek kaygısı.

Koronavirüs tüm dünyada en önemli gündem maddesiyken Türkiye’de ancak 4. sırada kendine yer ediniyor. Ekonomik sebepler ve gelecek kaygısı, sağlıktan bile daha fazla stres kaynağı haline gelmiş durumda.

En büyük stres nedenleri ve oranları şöyle sıralanıyor:

  • Ekonomik nedenler – Yüzde 35,69
  • Gelecek kaygısı –  Yüzde 22,42
  • İş / Okul – Yüzde 10,43
  • Koronavirüs salgını – Yüzde 6,71
  • Aile – Yüzde 6,66
  • Duygusal sebepler – Yüzde 6,66
  • Geçmişte yaşadıklarım – Yüzde 4,13
  • Genel sağlığım – Yüzde 4,03
  • Trafik – Yüzde 1,96
  • Hiçbiri – Yüzde 1,29

Gelecekten beklentimiz ne?

İnsanların gelecekten beklentileri neler? Gelecekte daha mutlu olacaklarını düşünüyorlar mı?

Katılımcıların yüzde 45’i gelecekte daha mutlu olacağını düşünüyor. Kalanların yarısı şimdiki kadar, diğer yarısı da daha az mutlu olacağını düşünüyor.

Bu soruya gelen yanıtlar detaylı analiz edildiğinde kadınların geleceğe daha pozitif baktıklarını görülüyor. Her 10 kadından 5’i gelecekte daha mutlu olacağını düşünürken, erkeklerde bu sayı 10 kişiden 4’e düşüyor.

(Kaynak: bianet)

Paylaşın