CHP’li 11 Büyükşehir Belediye Başkanından Ortak Bildiri

Cumhuriyet Halk Partili (CHP) büyükşehir belediye başkanı, teftiş ve denetimlerle ilgili, “Yapılan bir kısım manipülasyonlar veya uydurma gündemler üzerinden yaklaşımlarla, uygunsuz teftişlere karşı olduğumuzu vurgulamak zorundayız” açıklamasını yaptı.

CHP’li 11 büyükşehir belediye başkanı, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın çağrısıyla çevirmiçi toplandı. Telekonferans yöntemiyle düzenlenen toplantı; Ekrem İmamoğlu (İstanbul), Mansur Yavaş (Ankara), Tunç Soyer (İzmir), Muhittin Böcek (Antalya), Zeydan Karalar (Adana), Yılmaz Büyükerşen (Eskişehir), Özlem Çerçioğlu (Aydın), Osman Gürün (Muğla), Vahap Seçer (Mersin), Kadir Albayrak (Tekirdağ) ve Lütfi Savaş’ın (Hatay) katılımıyla yapıldı.

Yerel yönetimlere yönelik bazı vergi indirimlerine gidilmesi ve sübvansiyon desteği verilmesi yönünde taleplerin dile getirildiği bildiride, teftiş ve denetimlerle ilgili hiçbir rahatsızlık yaşanmadığının da altı çizilerek, “Belediyelerimiz ‘özelinde’ gösterilen bu ‘teftiş hassasiyetinin’, eski belediye yönetimleri hakkında yapılan şikayetlerde de gösterilmesini bekliyoruz ve bunu kamu adına talep ediyoruz” denildi.

Türkiye nüfusunun yüzde 50’ye yakınının yaşadığı kentleri yöneten 11 büyükşehir belediye başkanı, Türkiye’nin yaşadığı ekonomik krizin, yönetimsel yanlışlardan kaynaklandığı saptamasında bulundu.

Yaşanan ekonomik krizin, yurttaşın cebini yaktığı kadar, yönettikleri devlet kurumlarının bütçelerine de olumsuz yönde etki ettiğini vurgulayan başkanlar, yayımladıkları ortak bildiride şu noktalara dikkat çekti:

“Türkiye nüfusunun yarıya yakınını barındıran 11 kentin yöneticileri olarak, geçtiğimiz 2021 yılının Kasım ayında, bütçelerimizi belediye meclislerinde oylamaya sunduk. Meclisten onaylanarak geçen bütçelerimiz, döviz kurlarındaki aşırı dalgalanmalardan kaynaklı yaşanan ekonomik belirsizlik ortamında ‘geçersiz bütçeye’ dönüşmüştür. Bu, ‘belirsizlik ve ön görülemezlik’ ortamından, Büyükşehir Belediyelerimiz kadar, bütün yerel yönetimler ve hatta kamu kurumları ciddi anlamda olumsuz etkilenmektedir. Bu kapsamda hem belediyelerimizin hem de diğer kamu kurumlarının ‘yeni bütçe’ yapmaya ihtiyaç duydukları, önümüzde duran bir gerçektir.

Belediyelerimiz, vatandaşa sundukları hizmetleri aksatmama konusunda, çok ciddi mücadeleler vermektedir. Verilen hizmetlerin, devam eden ve devreye alınması planlanan projelerin sürdürülebilir hale dönüştürülmesi hususunda, hükümet yetkililerini Türkiye’deki bu ekonomik zorluklar sırasında, yerel yönetimleri desteklemeye davet ediyoruz. Mazot, elektrik, doğalgaz, un vesaire gibi maliyetlerin etkisiyle, tüm Türkiye’deki belediyeler, hizmetleri devam ettirme noktasında oldukça zorlanmaktadır. Kentlerimiz için hayati öneme sahip hizmetlerle ilgili ihaleler dahi yapılamayacak noktaya gelmiştir. Bu durum, ihalelere katılan firmaları da zora düşürmektedir.

Bu kapsamda, merkezi hükümetten beklentimiz ve talebimiz; yerel yönetimlere yönelik bazı vergi indirimlerine gidilmesi ve hayati öneme sahip konularda sübvansiyon desteği verilmesidir. Örneğin; toplu ulaşımda, KDV ve ÖTV istisnası getirilmelidir. Artan enerji maliyetlerini, özellikle raylı sistemler, elektrik ve su gibi giderlerini düşürecek bazı vergi indirimlerine gidilmelidir. Bu ve benzeri seçeneklerin düşünülmesi, Türkiye’deki bütün yerel yönetimler için önemli olacaktır. Bu sayede, ekonomik sıkıntılar altında ezilen vatandaşlarımızın da bir nebze olsun rahatlaması sağlanacaktır. Zira, devletin her kurumunun yapacağı hizmet ya da hizmetler, vatandaşlarımız içindir. Tüm kamu kurumlarımızın varlık nedeni, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına ve ülkemizi ziyaret eden turistlere hizmettir.

Sosyal belediyecilik vurgusu

Hiçbir belediyemiz, daha önce de ifade ettiğimiz gibi, hukuki sistemde, hukuki zeminde teftişten veya denetimden çekinmemektedir. Hiçbir belediyemiz, usulüne uygun her türlü teftiş ve denetime tabi olmaktan asla rahatsızlık duymaz. Ama yapılan bir kısım manipülasyonlar veya uydurma gündemler üzerinden yaklaşımlarla, uygunsuz teftişlere de karşı olduğumuzu vurgulamak zorundayız. Belediyelerimiz ‘özelinde’ gösterilen bu ‘teftiş hassasiyetinin’, eski belediye yönetimleri hakkında yapılan şikayetlerde de gösterilmesini bekliyoruz ve bunu kamu adına talep ediyoruz. Biz, 11 büyükşehrin yöneticileri, her zaman olduğu gibi, yaşanan bütün sıkıntılara, zorluklara ve engellemelere rağmen, bu kara kışta da vatandaşlarımızın yanında olacağız. Sosyal belediyecilik yapmaya, kararlılıkla, sonuna kadar devam edeceğiz.”

Paylaşın

CHP’li 11 Başkandan Deklarasyon: Belediyelerimiz Üzerinden Sürekli Kirli Siyaset Üretiliyor

Ankara’da bir araya gelen CHP’li 11 büyükşehir belediye başkanı, görüşmenin ardından bir deklarasyon yayımladı. İstanbul Büyükşehir Belediyesi Başkanı Ekrem İmamoğlu’na destek veren belediye başkanları CHP’li belediyeler üzerinden kirli siyaset üretilmeye çalışıldığını söyledi.

Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın okuduğu deklarasyonda ekonomi, tarım, turizm, iklim değişikliği gibi konular ele alınırken İçişleri Bakanlığı’nın İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne başlattığı ‘özel terör teftişi’ de gündemdeydi.

Deklarasyonu okuyan Mansur Yavaş kurdaki ani yükseliş ve büyük değişimlerle ekonomik koşulların önümüzdeki sene için mali yükü arttığını söyledi. Kaynaklarının büyük kısmınının Cumhur İttifakı belediyelerine gittiğini belirten Yavaş bunun adaletsiz olduğuna vurgu yaptı. Yavaş şöyle konuştu:

“Bizler örnek belediyecilik uygulamalarımızı sürdürürken hükümet tarafından dile getirilen ‘Bütün belediyelere eşit mesafedeyiz’ söylemlerinin gerçeği yansıtmadığı ortadadır. Türkiye Belediyeler Birliği’nin gelirinin yarısından fazlasını Millet İttifakı belediyeleri sağlarken, kaynaklarının büyük kısmını Cumhur İttifakı belediyelerine ve diğer kamu kurumlarına aktarması adaletsiz bir vakıadır.

Birçok belediyemiz kamu bankalarından ve İller Bankası’ndan kredi alabilmek bir yana, teminat mektubu dahi alamamaktadır. Gelir kalemlerinin büyük bir kısmını belediyelerimizin oluşturmasına rağmen, bütçesi valilikler tarafından yönetilen Kalkınma Ajanslarının gider kalemlerinden kurumlarımız etkin olarak faydalanamamaktadır. Birçok kredi onayı ise uzun süredir Cumhurbaşkanlığı makamının onayını beklemektedir. ‘Eşit mesafe’ değil, sadece ‘mesafe’ ile sürecin yürütüldüğü ve mesafenin Millet İttifakı belediyeleri olmamız sebebiyle gittikçe açıldığı yadsınamaz bir gerçektir.

“Bizlere devlet olanaklarıyla zorluk çıkartılıyor”

İki buçuk yıl boyunca belediyelerimizin yaptığı ve büyük takdir toplayan çalışmaların bir kesime rahatsızlık verdiğini görmekteyiz. Bu durumu anlayışla karşılıyoruz. Kabul etmediğimiz durum ise hukukun dışına çıkılarak, baskı ortamının oluşturulması, haksız ve mesnetsiz ithamlarla kurumlarımızın zan altında bırakılması ve devlet kurumu olan belediyelerimiz üzerinden sürekli olarak kirli siyaset üretilmesidir.

Gelinen noktada, vatandaşlarımızı ayırt etmeden hizmet eden belediyelerimize ayrımcılık yapıldığı, millet iradesi ile seçilen bizlere devlet olanaklarıyla zorluk çıkarıldığı, demokrasi ve hukuk kurallarıyla işlemesi gereken bir düzenden baskı ve engel düzenine geçiş yapıldığı açıktır.

İstanbul Büyükşehir Belediyemize yapılan haksızlığın, tüm belediyelerimize yapıldığını düşünüyor ve bu haksızlığı reddediyoruz. Bir belediyemiz için uygulanması düşünülen hukuksuzluk, karşısında tüm belediyelerimizi ve milletimizi bulacaktır.

Millet İttifakı Belediye Başkanları olarak bundan sonraki süreçte de haksızlığa, hukuksuzluğa, baskılara ve ithamlara karşı tek yürek olacağımızın bir kez daha altını çiziyoruz. Bu güçlü irade baskılardan bırakın yılmayı, aksine her zorlukta daha da güçlenecek ve vatandaşlarımıza daha çok hizmet etme azmimizi perçinleyecektir.”

Deklarasyon, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Gürün, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak ve Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfi Savaş’ın imzasını taşıyor.

Paylaşın

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, İktidara Muğla’dan Yüklendi

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Muğla Büyükşehir Belediyesi Toplu Açılış ve Temel Atma Töreni ile Muhtarlar, STK Temsilcileri ve Kanaat Önderleri buluşmasına katıldı. CHP Lideri Kılıçdaroğlu her iki etkinlikte de yaptığı konuşmada gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu.

Haber Merkezi / Kılıçdaroğlu, STK Temsilcileri ve Kanaat Önderleri buluşmasında yaptığı konuşmada, ”Eğer bir bankanın yönetim kurulu üyeliğine bir güreşçiyi atarsanız ne olur? Bu şuna benzer: ben üniversiteyi bitirdim, iyi de okudun gel bu apandisit ameliyatını yap. Liyakat budur; işi ehline teslim etmek. Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri budur” ifadelerini kullandı.

Muğla Büyükşehir Belediyesi Toplu Açılış ve Temel Atma Töreni’nde konuşmada ise Kılıçdaroğlu, ”Terörle mücadele edilecekse bu ülkenin askerleri yapacak. Yabancı askerler değil. Diyorlar ki evet de. Demeyeceğiz. Bu ülkenin topraklarına yabancı askerlerin postalları değmeyecek” dedi.

Kılıçdaroğlu, Muhtarlar, STK Temsilcileri ve Kanaat Önderleri buluşmasında yaptığı açıklamalardan satırbaşları şöyle;

”CHP halkın partisi olma konusunda önemli adımlar attı. Bir siyasi parti ben devletim diyorsa orada demokrasi yoktur. Gelip de devletin bütün kurumları partili yapacağım derse, devlet geriye gider. Liyakat diye bir kavram var. İşi ehline vereceksin. Bu bizim inancımızın da gereğidir.

Eğer bir bankanın yönetim kurulu üyeliğine bir güreşçiyi atarsanız ne olur? Bu şuna benzer: ben üniversiteyi bitirdim, iyi de okudun gel bu apandisit ameliyatını yap. Liyakat budur; işi ehline teslim etmek. Türkiye’nin en büyük sorunlarından biri budur.

İşi ehline vermezsiniz, devlette çürüme yaşarsınız. Çürümeden çıkmanın yolu işinin ehline teslim etmektir. Kilolarca uyuşturucu geliyor, Derince Limanı’na. Yakalanıyor, kim sorumlusu, belli değil. Bir tek savcı cesaret edip dava açamıyor. Ama fırından biri ekmek çalsın, 50 polis yakalar savcıya götürür.

Zindaşti’yi yakaladılar. Bir gün sonra bir savcı çıktı, serbest bıraktı adam kaçtı gitti. Bir savcı kendi isteğiyle bırakır mı? Bunun ana omurgası, çürüyen siyasettir.

“Vergilerin büyük kısmı Londra’daki bir tefeciye gidecek”

Devleti yönetirken iktidar vatandaştan vergi toplar. Vergisiz tek bir alan var soluduğumuz hava. Musluğu açtığında vergi var. Elektrik düğmesine bastığınızda 5 çeşit vergi ödüyorsunuz. Soru: Benim vergimi nerede kullanıyorsun sen? Neden yoksulluk var? Bu soruların sorulması lazım.

Kaynaklar sınırlıdır ama ihtiyaçlar sınırsızdır. Ne olması lazım: Sınırlı kaynaklarla, sınırsız ihtiyaçlar arasında denge kurmanız lazım. Bunu nerede kurarız, bütçede. Bütçe görüşmeleri yapılıyor. Vergilerin büyük kısmı Londra’daki bir tefeciye gidecek.

Cumhuriyetin 100. yılını bitirmek üzereyiz. Yüz yıl devirdik. Önümüzdeki yüz yıl ne yapacağız? Osmanlı sanayi devrini kaçırdığı için battı. Türkiye böyle bir süreci kaçırırsa o da batacak. Gençler diyorlar ki ben gidiyorum yurt dışına. İyi de memleketi kim büyütecek? En iyi yetişen çocuklarımızı batılılar kaparsa biz nasıl büyüyeceğiz.

İktidarı eleştiriyorum doğru. Ama tavsiyede de bulunuyorum. Kara kış fonunu önerdik. Fransızı, Almanı kuruyor, sen de kursana kardeşim.

Fakirin faturasını bari düşük tut. Bu da olmaz. Niye olmaz? Bütün hizmeti 5’li çeteye yapacaksa ben isyan etmeyip de kim isyan etsin. Çözülmesi lazım bunun. Bu nedenle hepimizin sorumluluğu var. Muhtarlık kurumuna hiç önem verilmedi. Tarihi bir önemi var muhtarlığın. Muhtarları toplarlar, aslansınız kaplansınız dersiniz. O kadar.

Muhtarlarla toplantı yaparken dedim ki, her muhtara bir yardımcı vereceğim. Sonra kıyameti kopardılar. Allah akıl fikir versin. Bizim belediylerimiz muhtarların yanına bir kişiyi veriyor, ama bu doğru değil. Böyle olursa muhtar belediye başkanını eleştiremez. Kamu tahsis etmeli oraya. İsraf yolsuzluk almış başını gidiyor. Türkiye’yi buradan çıkarmamız lazım.”

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Muğla Büyükşehir Belediyesi Toplu Açılış ve Temel Atma Töreni’nde ise özetle şunları söyledi;

”Yoksul mahallelere pozitif ayrımcılık yapacaksınız. Kreş yapacaksınız. Bir kara kış hepimizi bekliyor. Kara kış için hükümete bir çağrıda bulundum. Vatandaş faturalarını ödeyemeyecek. Hükümete çağrı yaptım: Her şeyden önce bir kara kış fonu kurun. Dünya kadar fonunuz var. Vatandaş en azından bu kışı rahat geçirsin. Bu onların oylarını arttırabilir. Umrumda değil.

“Bana yönelik tehdiler var, hiç umrumda değil”

Muhalefet partisi olarak şunu demek istemiyorum: Batsınlar, vatandaş da oy vermekten vazgeçsin. Böyle bir kolaycılığı kabul etmedim. Cumhuriyetin 98. yıldönümü, hepimize kutlu olsun. Cumhuriyetin ikinci yüz yılına hazırlanacağız. Geçen bir yüzyılda darbeler oldu, gencecek fidanlar, başbakanlar idam edildi. Biz ikinci yüz yıla güçlü bir demokrasi ile girmek istiyoruz.

İkinci yüz yıla kadın erkek eşitliği ile girmek istiyoruz. Gençlerimiz işsiz kalmasın, Türkiye’nin itibari olsun, hiçbir ülkenin devlet başkanı bu ülkenin devlet başkanına ‘aptal olma’ dememeli, bunu istiyoruz. Bana yönelik tehdiler var, hiç umrumda değil.

Bize diyorlar ki sizin dostların kim? Bizim dostlarımız, esnaflar, gençler, çiftçiler… Bütün dostlarıma diyorum ki yarın sandık gelecek, sandığa gideceksiniz. Feriştahları gelse beni yolumdan döndüremezler. Bugün sarayda oturan kişinin büyük sıkıntılar var, biliyorum az kaldı. Çok yakında yolcu edeceğiz.”

Paylaşın

Marmaris Açıklarında 3.9 Büyüklüğünde Deprem

Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), sosyal medya hesabı üzerinden, Muğla’nın Marmaris ilçesi açıklarında 3.9 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu.

Haber Merkezi / AFAD’ın açıkladığı verilere göre, saat 10.45’de meydana gelen depremin derinliği 24.85 kilometre olarak ölçüldü.

Deprem, Marmaris’e 162.22 kilometre, Yunanistan’ın Dodecanese kentine ise 65 kilometre mesafede meydana geldi.

Düşük ölçekli olan depremin etkilediği bölgelerde herhangi bir zarar rapor edilmedi.

Paylaşın

Datça Açıklarında 4,1 Büyüklüğünde Deprem

AFAD, Muğla’nın Datça İlçesi açıklarında 4,1 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu. Deprem merkezinin Datça’ya 40,06 kilometre mesafede olduğu belirtildi.

Haber Merkezi / Muğla’nın Datça İlçesi açıklarında 4,1 büyüklüğünde deprem meydana geldiği duyuruldu. Afet ve Acil Durum Başkanlığının (AFAD) internet sitesinde yer alan bilgiye göre, deprem Ege Denizi’nde saat 18.04’te meydana geldi.

Deniz yüzeyinin 7,08 kilometre derinliğindeki depremin merkez üssünün Datça ilçesine 40,06 kilometre mesafede olduğu belirtildi.

Paylaşın

Datça Açıklarında 4,2 Büyüklüğünde Deprem!

AFAD, Muğla’nın Datça İlçesi açıklarında 4,2 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu. AFAD açıklamasında deprem 5,25 kilometre derinlikte gerçekleştiği bilgisine de yer verdi.

Haber Merkezi / Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığının (AFAD) internet sitesinden, Muğla’nın Datça İlçesi açıklarında 4,2 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu.

İnternet sitesinde yer alan bilgiye göre, deprem saat 16.21’de 5,25 kilometre derinlikte gerçekleşti. Açıklamada, depremin merkez üssünün Datça’ya uzaklığı 35,21 kilometre olarak ölçüldüğü bilgisine de yer verildi.

Paylaşın

Datça Açıklarında 4.2 Büyüklüğünde Deprem!

AFAD, Muğla’nın Datça ilçesi açıklarında 4.2 büyüklüğünde deprem meydana geldiğini duyurdu. Açıklamada depremin saat 13.24’te ve 4.03 kilometre derinlikte gerçekleştiği bilgisine yer verildi.

Haber Merkezi / Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı’nın (AFAD) internet sitesinden yapılan bilgilendirmeye göre, Muğla’nın Datça ilçesi açıklarında 4.2 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

AFAD tarafından yapılan bilgilendirmede depremin saat 13.24’te ve 4.03 kilometre derinlikte gerçekleştiği bilgisine yer verildi. Bilgilendirmede ayrıca depremin merkez üssünün Datça’ya uzaklığı 46.42 kilometre olarak ölçüldüğü ifade edildi.

Paylaşın

Muğla: Hüsamettin Efendi Camii ve Türbesi

Hüsamettin Efendi Camii ve Türbesi; Muğla’nın Ula İlçesi, Ayazkıyı Mahallesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Hüsamettin Efendi tarafından 1622 yılında yapıldığı anlaşılan camii, 1892, 1899, 1947, 1950 ve 1962 yıllarında onarım görmüştür. Minaresi 61 basamaklıdır.

Müslümanlığın sevilmesinde ve geniş kitlelere yayılmasında önemli bir misyonu üstlenen din ulularından biri de Hüsamettin Efendidir. Muğla’da türbesi olan Şahidi efendinin oğludur.

Uzun zaman dini merkez olma özelliği taşıyan Ula’da Hüsamettin Efendinin büyük tesiri olmuştur. Yine türbesinin  hemen yanında halk arasında kara selvi denilen çapı en az 3 metre olan kimlerin tarafından dikildiği bilinmeyen 2 tane tarihi ağaç vardır.

Paylaşın

Muğla: İlyas Bey Camii

İlyas Bey Camii; Muğla’nın Yatağan İlçesi, Turgut Beldesi sınırları içerisinde yer almaktadır.

Belde merkezindeki camii, yürüme mesafesindedir.

Banisi bilinmemektedir. Yapılan onarımlar sonucu cami orijinalliğinden uzaklaşmış olup, mimari yönden herhangi bir özellik taşımamaktadır.

Cami 1311 yılında yaptırılmıştır.  Moloz taş ve tuğladan dikdörtgen planlı olan caminin üzeri çatı ile örtülüdür.

Paylaşın

Muğla: Pazaryeri Camii

Pazaryeri Camii; Muğla’nın Menteşe İlçesi sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Pazaryeri Camisi’nin giriş kapsının üzerinde bulunan kitabesinde ”Sahib’ül Hayrat Vel Hasenad Muammiri Batıkzade Hacı Ahmet Ağa” yazılıdır. Minare kapısının üzerinde bulunan kitabede ise1866 yılına ait ” Sahib’ül Hayrat Vel Hasenat Muammiri Köse Ahmet Oğlu Yenik Mehmet” yazısı bulunmaktadır.

Muğla’nın tam merkezinde mevcut olan eski Pazaryeri Camisi Batıkoğlu Hacı Ahmet Ağa adı ile anılan ve Muğla’da yaşayan biri tarafından 1843 senesinde minaresiz bir şekilde inşa ettirilmiş.

Pazaryeri Camisi’ne 1866 yılında ise Köseoğlu Hacı Mehmet Ağa denilen bir vatandaş tarafından camiye tek şerefeli bir minare eklemesi yaptırılmıştır. Bunun ardından ise zaman geçtikçe gerekli olan ve onarımı ilk mimarisinden ödün vermeden Kara Hafızoğlu Hakkı Efendi tarafından 1925 yılında yapılmıştır.

Paylaşın