34 Vekile Ait 65 Dokunulmazlık Fezlekesi TBMM’de

Aralarında Türkiye İşçi Partisi (TİP) Milletvekili Ahmet Şık, Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı Salihe Aydeniz, CHP grup başkanvekilleri ve çok sayıda HDP’li milletvekilinin yer aldığı 34 milletvekili hakkında 65 dokunulmazlık fezlekesi Anayasa ve Adalet Komisyonu üyelerinden kurulu Karma Komisyon’a havale edildi.

Yasama Dokunulmazlığının Kaldırılması Hakkında Cumhurbaşkanlığı Tezkereleri, Meclis Başkanlığı tarafından “gelen kağıtlar” listesinde yayımlanarak Anayasa ve Adalet Komisyonu üyelerinden kurulu Karma Komisyon’a gönderildi. Gelen fezlekeler arasında Salihe Aydeniz ve Remziye Tosun’un 6, Semra Güzel’in 5, Berdan Öztürk’ün 4, Dersim Dağ, Dirayet Dilan Taşdemir, Murat Sarısaç ve Ahmet Şık’ın 3, Engin Özkoç, Utku Çakırözer, Alican Önlü, Ayşe Acar Başaran, Ömer Öcalan ile İmam Taşçıer’in 2 dosyası bulunuyor.

TBMM’ye sunulan fezleke listesindeki milletvekillerinin isimleri şöyle:

“Demokratik Bölgeler Partisi (DBP) Eş Genel Başkanı ve Diyarbakır Milletvekili Salihe Aydeniz, CHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Özgür Özel, CHP Grup Başkanvekili ve Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, CHP Ankara Milletvekili Ahmet Haluk Koç, CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, HDP Diyarbakır Milletvekilleri Dersim Dağ, Remziye Tosun, Semra Güzel ve İmam Taşçıer, HDP Batman Milletvekilleri Feleknas Uca ve Ayşe Acar Başaran, HDP Şanlıurfa Milletvekili Ömer Öcalan, HDP Ağrı Milletvekili Dirayet Dilan Taşdemir, HDP Mardin Milletvekili Pero Dundar, HDP Van Milletvekilleri Tayip Temel, Murat Sarısaç ve Sezai Temelli, HDP Ağrı Milletvekili Berdan Öztürk, HDP Iğdır Milletvekili Habip Eksik, HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül, HDP Mersin Milletvekilleri Fatma Kurtulan ve Rıdvan Turan, HDP Hakkari Milletvekili Sait Dede, HDP Mardin Milletvekili Ebrü Günay, HDP Şanlıurfa Milletvekili Nusrettin Maçin, HDP Tunceli Milletvekili Alican Önlü, HDP Şırnak Milletvekili Hüseyin Kaçmaz, Bağımsız İstanbul Milletvekili Aykut Erdoğdu, TİP İstanbul Milletvekili Ahmet Şık, AKP Balıkesir Milletvekili İsmail Ok, AKP Van Milletvekili Abdulahat Arvas.”

Gelen fezlekeler arasında Salihe Aydeniz ve Remziye Tosun’un 6, Semra Güzel’in 5, Berdan Öztürk’ün 4, Dersim Dağ, Dirayet Dilan Taşdemir, Murat Sarısaç ve Ahmet Şık’ın 3, Engin Özkoç, Utku Çakırözer, Alican Önlü, Ayşe Acar Başaran, Ömer Öcalan ile İmam Taşçıer’in 2 dosyası bulunuyor.

Süreç nasıl işliyor?

Hakkında suç isnadı bulunan milletvekillerinin dokunulmazlığının kaldırılıp kaldırılmamasına ilişkin talepler, Adalet Bakanlığına sunuluyor. Bakanlık, talebi gerekçeli bir yazıyla Cumhurbaşkanlığına, Cumhurbaşkanlığı ise TBMM Başkanlığına iletiyor.

Meclis Başkanlığına gelen fezlekelerin gündeme alınmasındaki süreç, İçtüzüğe göre işliyor. Milletvekili dokunulmazlığı, İçtüzüğün “Yasama Dokunulmazlığı ve Üyeliğin Düşmesi” başlıklı dokuzuncu kısmının “yasama dokunulmazlığı” alt başlıklı birinci bölümünde düzenleniyor.

Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması hakkındaki istemler, TBMM Başkanlığınca “Gelen Kağıtlar” listesinde yayınlanarak Anayasa ve Adalet Komisyonu Üyelerinden Kurulu Karma Komisyona havale ediliyor.

Söz konusu fezleke ile Meclis’teki mevcut fezlekeler, sevk edildikleri Karma Komisyonda bekletilebiliyor ya da komisyonda gündeme alınabiliyor. Fezlekelerin gündeme alınması halinde süreç başlıyor. Karma Komisyon toplanıyor ve hangi fezlekeye ait dosyayı değerlendireceğine karar veriyor.

Hazırlık Komisyonu kuruluyor

Hazırlık Komisyonu, kurulduğu andan itibaren en geç 1 ay içinde dosyayı inceleyerek raporunu hazırlıyor. Bu komisyon bütün kağıtları inceleyip gerekirse o milletvekilini dinliyor ancak tanık dinleyemiyor.

Hazırlık Komisyonu, yasama dokunulmazlığının kaldırılması yönünde karar alırsa dosya Karma Komisyona havale ediliyor. Karma Komisyon da 1 ay içinde Hazırlık Komisyonu raporunu ve eklerini görüşerek sonuçlandırıyor.

Karma Komisyon, dokunulmazlığın kaldırılmasına veya kovuşturmanın milletvekilliği sıfatının sona ermesine kadar ertelenmesine karar veriyor.

Karma Komisyon kovuşturmanın ertelenmesini kararlaştırmışsa bu yöndeki raporu Genel Kurulda okunarak bilgiye sunuluyor. Bu rapora milletvekilleri tarafından 10 gün içinde itiraz edilmezse kesinleşiyor, itiraz edilmesi halinde ise rapor Genel Kurul gündemine alınıyor. İtiraz edilmeyen dosyalar Cumhurbaşkanlığına gönderiliyor.

Dokunulmazlığın kaldırılması yönündeki Karma Komisyon raporları, doğrudan Genel Kurul gündemine giriyor. Genel Kurul, raporu kabul ederek dokunulmazlığın kaldırılmasını kararlaştırabileceği gibi, raporu reddederek yargılamanın dönem sonuna ertelenmesine de karar verebiliyor.

Kovuşturma ertelenmiş ve bu karar Genel Kurulca kaldırılmamış ise dönem yenilenmiş olsa bile milletvekilliği sıfatı devam ettiği sürece ilgili hakkında kovuşturma yapılamıyor.

Genel Kurul aşaması

Milletvekillerine dağıtılan Karma Komisyon raporu, Genel Kurulda okunarak görüşülüyor. Biri lehte diğeri de aleyhte olmak üzere, iki milletvekili rapor üzerinde konuşma yapıyor.

Fezlekesi olan milletvekili isterse Hazırlık Komisyonunda, Karma Komisyonda veya Genel Kurulda kendi savunmasını yapabiliyor ya da başka bir milletvekili arkadaşına savunma yapması için bu hakkını verebiliyor.

Söz ve savunma talebi yoksa görüşmeler tamamlanıyor. Daha sonra Karma Komisyonun yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına dair raporu oylamaya sunuluyor. Genel uygulamaya göre açık oylama yapılıyor. Genel Kurulda dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin oylamada, karar yeter sayısı (151) yeterli oluyor.

Her dosya için ayrı oylama yapılıyor

Genel Kuruldaki oylamada, her milletvekili ve fezleke için ayrı oylama yapılıyor. Bir milletvekili hakkında iki dosya varsa iki dosya ayrı ayrı oylanıp karara bağlanıyor. Dokunulmazlık hangi dosya hakkında kaldırıldıysa yalnızca o fezleke hakkında yargılama yapılabiliyor. Milletvekilinin dönem sonuna bırakılan dosyası hakkındaki dokunulmazlığı devam ediyor.

Genel Kurul kararından sonra milletvekilinin dokunulmazlığı, söz konusu dosya için kaldırılmış oluyor.

Meclis Başkanlığı, dosyayı Cumhurbaşkanlığı aracılığıyla Adalet Bakanlığına gönderiyor. Bakanlık da dokunulmazlığı kaldırılan milletvekili hakkında gereğinin yapılması için dosyası ilgili savcılığa havale ediyor.

Savcılık da dosyanın ulaşmasının ardından soruşturmaya kaldığı yerden devam ediyor, söz konusu milletvekilini tutuklanması talebiyle mahkemeye de sevk edebiliyor ya da tutuksuz olarak yargılanmasına da devam edebiliyor.

Dokunulmazlık kalkıyor, vekillik devam ediyor

Bir milletvekilinin dokunulmazlığının kalkmasıyla milletvekilliği düşmüyor, devam ediyor. Milletvekili maaşını alıyor ve diğer sosyal haklarından yararlanıyor. Tutuklanmamışsa Meclise gelerek yasama çalışmalarına da katılabiliyor.

Ancak milletvekili hakkındaki ceza kesinleştikten sonra Genel Kurulda okunuyor ve o zaman milletvekilliği düşürülüyor.

Milletvekilinin yasama dokunulmazlığının kaldırılmasına veya milletvekilliğinin düşmesine karar verilmesi halinde, Genel Kurul kararının alındığı tarihten itibaren 7 gün içinde ilgili milletvekili veya bir diğer milletvekili, kararın Anayasaya, kanuna veya İçtüzüğe aykırılığı iddiasıyla iptal için Anayasa Mahkemesine başvurabiliyor. Anayasa Mahkemesi, iptal istemini 15 gün içinde kesin karara bağlıyor.

Paylaşın

HDP’li Paylan, Suikast Planıyla İlgili Suç Duyurusunda Bulundu

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, avukat Mehmet Sinan İnce’nin Instagram hesabından yaptığı paylaşımlarda Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) silah sokularak öldürüleceği iddialarıyla ilgili suç duyurusunda bulundu.

Garo Paylan, İnce’nin iddialarıyla ilgili savcılığın harekete geçmediğini belirterek şunları söyledi:

“Avukat Mehmet Sinan İnce, Instagram üzerinden yaptığı paylaşımlarda, devlet içindeki bazı karanlık odakların, 2016 yılında bana yönelik bir suikast planladıklarını ve bu planın başka odaklarca bozulduğunu ifşa etti.

Bu ifşaatın üzerinden iki hafta geçmesine rağmen, resen soruşturma başlatması gereken Cumhuriyet Başsavcılıkları harekete geçmediler. Bu nedenle, hakkımdaki suikast planının aydınlatılması için Levent Göktaş, Mehmet Sinan İnce ve resen tespit edilecek diğer kişiler ile ilgili olarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundum.”

Paylan, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada ise “Şunu not düşeyim: Suçluları koruyanlar suçun ortağıdır,” dedi.

Ne olmuştu?

Avukat Mehmet Sinan İnce, kişisel Instagram hesabından Garo Paylan’a 2016 yılında suikast düzenleneceğini söyleyerek şunları yazmıştı:

“#MustafaLeventGöktaş: Sene 2016, TBMM’ye silah sokturup Garo Paylan’ı vurdurup azmettireni Alaattin Çakıcı, faili MHP gösterecektin. Bana planı yaptırdın, iş milletvekili danışmanından döndü. Ağzından köpükler çıktı sinirden. Sonra kimleri kullandın? Kılıçdaroğlu kimden, neden yumruk yedi? Anlat.”

Mehmet Sinan İnce kimdir?

Organize suç örgütü liderliğinden hüküm giymiş ve 15 Nisan 2020’de “infaz yasası” ile tahliye edilen Alaattin Çakıcı’nın eski avukatı. Çakıcı davasında sanık olarak da yer almıştı.

Paylaşın

Erkan Baş: Dış Politika, İçerideki Rezaletin Kılıfı Haline Getiriliyor

Türkiye’nin, Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliğini kabul etmesine ve Türkiye’nin dış politikasına ilişkin açıklamalarda bulunan TİP Başkanı Erkan Baş, “İktidar, ülke içinde sıkıştığı için dış politikayı kılıf olarak kullanıyor” dedi.

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı ve İstanbul Milletvekili Erkan Baş, FOX TV ekranlarında İlker Karagöz’ün sunduğu “Çalar Saat” programına konuk oldu. Baş, programda Karagöz’ün sorularına yanıtlar verirken, Türkiye gündemine ilişkin de değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) 226 kabul, 117 ret oyuyla kabul edilen ek bütçe kanun teklifine ilişkin değerlendirmelerde bulunan Baş, “Onlar bize ek bütçe kavramını kabul ettirmeye çalışıyorlar ama ortada bir ek bütçe yok. Daha önce öngörmediğiniz birtakım sorunları çözmek için ek bütçe çıkartılabilir. Ama Türkiye’de böyle değil” dedi.

Saray’ın 2022 yılının ilk altı ayında Cumhurbaşkanlığı bütçesini tükettiğine dikkat çeken Erkan Baş, “Şimdi para kalmadı, bunu yoksul halkın sırtına nasıl yükleyebiliriz diye bakıyorlar” ifadelerini kullandı.

Ek bütçe kanun teklifinde halk yararına hiçbir şeyin olmadığını belirten TİP Genel Başkanı, şunları söyledi: “Bugün Türkiye’deki iktidar şuna kara vermiş durumda: ‘Ben Türkiye’de nüfusun yüzde 99’unu oluşturan; alın teriyle yaşayan, onuruyla kazanan insanları değil, Türkiye’nin tepesindeki yüzde 1’lik kesimi mutlu ederek ekonomiyi kalkındırmak istiyorum.’

AKP’liler sürekli zenginleşmeden bahsediyor. Geride kalan altı ayda zenginleşen bir tane işçi tanıyor musunuz? ‘Ben artık daha mutluyum’ diyen bir tane genç tanıyor musunuz? Bir tane kadın ‘Ben altı ay öncesine göre daha rahatım’ diyor mu?

Türkiye’nin toplamına baktığımızda kasadaki para artıyor, büyüme dediğimiz şey bu. Fakat en tepedeki yüzde 1’lik kesim çok zengin olurken, sanki rakamlar büyümüş gibi gözüküyor. Ama aşağıdaki emeğiyle yaşayan milyonlarca insan çok daha yoksullaşıyor.”

Türkiye’nin dış politikası

Erkan Baş programında devamında İspanya’nın başkenti Madrid’de düzenlenen NATO liderleri zirvesinde Türkiye’nin, Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliğini kabul etmesine ve Türkiye’nin dış politikasına ilişkin açıklamalarda bulundu. Baş, “İktidar, ülke içinde sıkıştığı için dış politikayı kılıf olarak kullanıyor” dedi.

Erkan Baş, AKP’nin “kazanım” çıkışlarına ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu: “Ekonomi iyi diye de yalanlar söylüyorlar ama sokağa çıktığınızda bunu yaşıyorsunuz. Türkiye’nin dünyanın en saygıdeğer ülkelerinden bir tanesi haline gelmesi sokaktaki vatandaş için ölçülebilir bir şey değil. İçeride yüksek perdeden ‘efelenmeler’ görüyoruz ama Erdoğan’ın Edirne sınırını geçtiği andan itibaren ne olduğunu hep beraber izliyoruz.

Ben mutabakat metnini Türkiye’de yorumlanış biçimiyle dünyada yorumlanış biçimine ayrı bakıyorum. Örneğin İsveç ‘Erdoğan’a teslim olmadık, istediğimizi aldık’ diyor. İktidar artık yalancı çobana döndüğü için kırk yılda bir doğru söylese de inandırıcılığını yitirmiş durumda. O yüzden iktidarın söylediklerine mesafeyle yaklaşmak lazım. Biz, Türkiye’nin uluslararası alanda çaresiz hale getirilmesi nedeniyle de iktidara karşı çıkıyoruz. Biz dünyada en fazla olanaklara sahip ülkelerden bir tanesiyiz, bu hallere düşürülmemizi kabul etmiyoruz.”

“Vatandaşın tek derdi ekonomi”

Türkiye’de milyonlarca yurttaşın tek gündeminin açlık ve yoksulluk olduğunu belirten Erkan Baş, “Vatandaş sadece ekonomiyi konuşuyor. İnsanlar dostlarıyla oturup keyif üzerine sohbet edemez hale geldi” dedi. Baş, şunları söyledi:

“Bir avuç tuzu kuru ‘abartıyorsunuz’ diyor. Yoksulluk sınırı 20 bin lirayı geçmiş… 20 bin lira maaş alan var mı? Türkiye’deki esas yıkımlardan bir tanesi bu olacak. Kendisinin rahat yaşadığını düşünen kesimler, eğitimli iş gücü olarak nitelendirebileceğimiz kesimler artık yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Asgari ücret, açlık sınırının dörtte üçü. Böyle bir ülkede başka ne konuşulabilir ki?”

“Nebati, gözlerindeki ışıltıyı sadece kendisi görüyor”

TİP Genel Başkanı Erkan Baş, dün gece saatlerinde Erdoğan’ın ek bütçe teklifinin görüşüldüğü Meclis Genel Kurulunda yaptığı konuşmaya ilişkin de açıklamalarda bulunurken, şu ifadeleri kullandı:

“Bütçe dediğimiz şey bir tercihtir. Ya halk için kullanırsınız ya da yandaşlara kaynak aktarmak için kullanırsınız. Bu hükümetin en temel özelliği hepsi patron. Bakan Nebati göreve geldiği ilk günlerde ‘Senin kaybedecek neyin var? Ben babadan zenginim, kaybedersem babamdan kalanları kaybederim’ diyordu. Zihniyet bu. Hayatında hiç enflasyon altında ezilmemiş Bakan Nebati, ekmek alamama derdi yaşamamış. Dün kendisine de sordum: ‘Siz hayatınızda fatura ve kira ödeyememek ne demektir yaşadınız mı?’ Yaşamadığı için onlara dünya rahat. Ben bu soruları sorarken Nebati selfie çekiyordu. Gözlerindeki ışıltıyı sadece kendisi görebiliyor.”

Paylaşın