Cumhur İttifakı’nda “Ortak Liste” Yeniden Gündemde

AK Parti, MHP, BBP ve YRP’den oluşan Cumhur İttifakı’nda da bir süredir “ortak liste” çalışmaları sürüyor. Ancak MHP 7 Nisan’da 81 ilde listelerini YSK’ya sunacağını açıkladı. Bu noktada süreçte bir sürpriz olabileceği de konuşuluyor.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin yapacağı görüşme sonrası Bahçeli’nin bazı illerde ortak listeyi kabul edebileceği iddia ediliyor.

14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerine haftalar kaldı. Milletvekili aday listelerinin YSK’ya teslim edilmesi için son gün 9 Nisan pazar Saat 17:00. Bu sürenin bitmesine saatler kala ince hesaplar yapan partilerde dikkat çeken bir trafik yaşanıyor.

Millet İttifakı’nda 6 partinin kurmayları tarafından bir süredir devam eden çalışmalarda DEVA-Gelecek-Saadet partilerinin ittifak içinde ittifak yapmaları formülü gündeme gelmişti. Ancak bu formülün yeterli vekil katkısını sağlamayacağı tespit edildi.

Millet İttifakı’nda 5 parti tek listede uzlaşmak üzere

Bu gelişme üzerine “ortak liste” formülü devreye girerken hem yapılan anketler hem de illerden gelen verilere göre en doğru seçeneğin “tek liste” olacağı değerlendirildi. DEVA-Gelecek-Saadet partilerinin en az 41 ilde aday gösterip bazı illerde ise CHP listelerinden aday gösterilmesi formülü ile seçimlerde hiç girmeyip adayların tamamının CHP listelerinden gösterilmesi olmak üzere iki alternatif üzerinde çalışmalar yoğunlaştı.

DW Türkçe’den Kıvanç El’e bilgi veren DEVA ve Saadet Partili kaynaklar, “Seçimlere girmeyerek CHP listelerinden aday olunması formülüne dair eğilim oluştu. Henüz karar verilmiş değil ancak şu aşamada en yüksek vekile ulaşmak için doğru olanın CHP listelerinden seçime girmek olduğu değerlendiriliyor. Pazar günü son hali görülecek” değerlendirmesi yaptı. Uzlaşma sağlanması halinde Millet İttifakı adına seçimlerde sadece CHP ve İYİ Parti’nin logosu olacak.

Edinilen bilgiye göre 4 partinin CHP listesinden girmesi yönünde “ön uzlaşma” sağlansa da CHP’nin bu partilere hangi ilde kaç kontenjan vereceği konusunda henüz bir netlik yok. Kulislerdeki iddiaya göre CHP, DEVA ve Gelecek’e 10’u garanti seçilecek yerden olmak üzere 20’şer kontenjan verecek. Saadet ve DP’ye ise 5’i garanti seçilecek yerden olmak üzere 10 kontenjan ayrılacak. Ancak bu sayıları CHP kurmayları doğrulamazken görüşmelerin ve il il analizlerin sürdüğünü söyledi.

Üzerinde çalışılan eğilimin hayata geçirilmesi kararının CHP’nin cumartesi günü gerçekleştireceği Parti Meclisi toplantısında da ele alınacağı kaydediliyor. CHP’nin aday listelerini de etkileyecek formüle dair PM’de nasıl bir tepki verileceği de merak konusu.

Kılıçdaroğlu’nun 5 partinin tek liste ile girmesi formülü öncesi Demokrat, Gelecek ve Saadet partisi liderleriyle görüşmeler yaptığı belirtiliyor. DEVA Partisi’nin seçme kendi logosu ile girmeyi istediği ancak mevcut durumda milletvekili listelerinin etkilenmemesi için formüle sıcak baktığı kaydediliyor.

DEVA ve Gelecek Partisi’ndeki bazı kurmaylarda ise “muhafazakar seçmen CHP’ye oy vermez” endişesi bulunuyor. Ancak bu konuda seçim çalışmalarında “CHP listesi değil, bizim vekil adaylarımız” denilerek anlaşmazlığın aşılabileceği de değerlendiriliyor.

Kılıçdaroğlu’nun İYİ Parti lideri Meral Akşener ile de görüştüğü ve 5 partinin seçime tek listeden girme konusunu değerlendirdiği ifade ediliyor. Daha önce 4 partinin de logosu ile seçime girmesi durumunda CHP ve İYİ Parti 10 ilde “ortak liste” yapma konusunda uzlaşmıştı. Ancak son gelişme üzerine CHP ile İYİ Parti’nin 20’yi aşkın ilde ortak liste yapması formülü değerlendirmeye alındı.

DEVA, Gelecek ve Saadet Partisi’nin oy potansiyeli yüksek olan illerde CHP tek liste ile seçimlere girecek. CHP listelerinde DEVA, Gelecek, Saadet partisinden isimler olacak. İYİ Parti’nin güçlü olduğu bazı illerde ise CHP aday çıkarmayacak ve Millet İttifakı adına sadece İYİ Parti o ilde seçime girmiş olacak. Bu illerin belirlenmesine dair çalışmaların hala sürdüğü vurgulanırken, belirlenmesinde önümüzdeki 48 saatlik sürecin önemli olduğu vurgulanıyor.

Cumhur İttifakı ne yapacak?

AK Parti, MHP, BBP ve YRP’den oluşan Cumhur İttifakı’nda da bir süredir “ortak liste” çalışmaları sürüyor. Ancak MHP 7 Nisan’da 81 ilde listelerini YSK’ya sunacağını açıkladı. Bu noktada süreçte bir sürpriz olabileceği de konuşuluyor. Erdoğan ve Bahçeli’nin yapacağı görüşme sonrası Bahçeli’nin bazı illerde ortak listeyi kabul edebileceği iddia ediliyor. Kulislere göre AKP’de buna karşılık jest olarak Osmaniye, Kars ve Iğdır illerini MHP’ye bırakabilir.

BBP lideri Mustafa Destici, “ortak liste”nin doğru olduğunu bu konuda atılacak adımla 360’a kadar milletvekiline ulaşılabileceğini savunuyor. YRP ise seçimlere ayrı girmekten yana. Ancak 9 Nisan’a kadar bu konuda temasların süreceği vurgulanıyor.

Paylaşın

Cumhur İttifakı’nda “Ortak Liste” Çatlağı: Erdoğan Ve Bahçeli’den Ret

İttifaklar ve partiler 14 Mayıs’ta yapılacak olan cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerinde en iyi sonucu almak için çalışmalarını sürdürüyor. AK Parti’de Osmaniye, Iğdır, Çanakkale gibi illerde MHP ile “birliktelik sağlanabilir mi?” değerlendirmesi yapılıyordu.

AK Partili kurmayların çalıştığı formüle hem Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hem de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den “ret geldiği” belirtildi.

Cumhuriyet’ten Selda Güneysu’nun kulis haberine göre, aralarında Osmaniye, Iğdır, Çanakkale gibi illerin de yer aldığı 19 ilde “MHP’nin aday çıkarmayarak, AK Partili isimleri, bazı illerde ise AK Parti’nin aday çıkarmayarak MHP’li isimleri destekleyebileceği” ileri sürülmüştü. Ancak AK Parti’nin, MHP ile yürüttüğü çalışma ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan ile MHP lideri Bahçeli’den “ret kararının” geldiği belirtiliyor.

Erdoğan’ın, “AK Parti’nin iktidar partisi olduğu, bazı illerde aday göstermemesi gibi bir durumun söz konusu olamayacağı” gerekçesiyle, Bahçeli’nin ise, “MHP’nin siyasi geçmişi ve birikimi ile partinin üç hilale oy veren seçmen yapısı” gerekçesiyle “bu çalışmaya ret kararı verdiği” ileri sürülüyor.

Erdoğan’dan bakanlara: Hepiniz milletvekili adayı olacaksınız

Öte yandan AK Parti’de, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplanan üst komisyon, milletvekili listelerini büyük ölçüde tamamladı. Bazı bakanların Erdoğan’dan milletvekili adayı olmamak için izin istediği, ancak Erdoğan’ın, “Hepiniz aday olacaksınız” dediği öğrenildi.

Hürriyet’te yer alan habere göre; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın önceki gün İstanbul, Ankara ve İzmir listelerine son şeklini verdiği, listelerde son ana kadar bir değişiklik olmazsa üç dönem kuralını istisnasız uyguladığı belirtildi.

Partide daha önce alınan kararla 24., 26. ve 27. dönemi kapsayan üç döneme takılan bazı milletvekilleri, 25. dönemde aday olmamalarını gerekçe göstererek üç dönem kuralına takılmadıklarını söyledi. Ancak Erdoğan’ın bunu esprili bir dille reddettiği ifade edildi.

Kulislere yansıyan bilgilere göre; Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın Ankara’dan, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın Kayseri, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun İstanbul ya da Karadeniz illerinden, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın Şanlıurfa’dan, Çevre Bakanı Murat Kurum ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu’nun İstanbul’dan, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın Hatay’dan, Mevlüt Çavuşoğlu’nun Antalya’dan, Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’in İzmir’den, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Ersoy’un Aydın’dan birinci sıradan aday yapılabileceği konuşuluyor.

Ayrıca, bazı bakanların Erdoğan’dan milletvekili adayı olmamak için izin istediği, ancak Erdoğan’ın, “Hepiniz aday olacaksınız” dediği öğrenildi.

Paylaşın

Erdoğan’ın “Ortak Liste” İçin Devreye Girmesi Bekleniyor

14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerine haftalar kaldı. Aday listelerinin Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) teslimi için geri sayım sürerken, Cumhur İttifakı, Millet İttifakı ve Emek ve Özgürlük İttifakı ve diğer siyasi partilerde liste çalışmalarına hız verildi.

Bu kapsamda Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, hafta başından itibaren iftar sonrası mesaisini milletvekili aday listelerine ayırdı. 6 bin 25 başvurunun yapıldığı AK Parti’de parti içinde adayları belirlemek için oluşturulan üst komisyon yaptığı değerlendirmelerde bu sayıyı 1200 dolayına indirdi.

AK Parti ile birlikte Cumhur İttifakı içinde yer alan YRP, BBP ve MHP daha önce 81 ilde kendi listeleriyle seçime gireceğini ilan etti.

AK Parti, YRP ve Hür Deva Partisi (HÜDA PAR) ile ittifak masasına oturmadan önce MHP ile ortak liste seçeneğini konuşuyordu. Ancak YRP’nin yanı sıra BBP’nin de kendi listeleriyle seçime gireceğini açıklaması üzerine MHP de kendi listeleriyle 81 ilde seçime girme kararını kamuoyuna açıkladı.

MHP Genel Başkanı Lideri Devlet Bahçeli aday listelerini, diğer partilerin aksine Cuma günü kamuoyuna açıklayıp YSK’ya sunma kararı aldıklarını duyurdu.

AK Parti yönetimi ise az milletvekili çıkaran illerde, Millet İttifakı’nın ortak liste ile seçime gitmesi halinde, bir çok yerde seçimin kaybedileceği değerlendirmesi yapıyor. Bu kapsamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, hem MHP lideri Devlet Bahçeli hem de diğer ittifak ortağı partilerin liderleri ile görüşerek ortak listeye ikna etmeye çalışacağı ifade ediliyor. AKP kulislerinde, Erdoğan’ın yarın Bahçeli ile görüşebileceği beklentisi dile getiriliyor.

AK Parti’de 19 seçim çevresinde “ortak liste” çıkarılması ve bunun en az 10’unun MHP ile ortak liste olması hesabı yapılıyor. BBP ve YRP ile yapılacak görüşmeler sonrasında da bu partilerin seçime girme hakkını sağlamak için 41 ilde seçime girmesi, seçilebilir yerlerden adayların, HÜDAPAR ile olduğu gibi AKP listelerinden aday gösterilebileceği belirtiliyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay dahil, bakanların tamamına yakınını milletvekili adayı göstermeyi planladığını açıklamıştı.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın edindiği bilgiye göre Erdoğan, bakanların aday gösterileceği seçim çevreleri üç kriteri dikkate alacak. Parti kulislerinde bu kriterler, “memleket”, “afet bölgesinin talepleri” ve “etki alanı” olarak ifade ediliyor. Bu çerçevede, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Derya Yanık’ın memleketi Osmaniye, yine Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın memleketi Kayseri’den aday gösterilmesi bekleniyor. Yozgatlı olan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay’ın, çok sayıda hemşehrisinin yaşadığı Ankara ikinci bölgeden aday gösterileceği belirtiliyor.

Aslen Gaziantepli olan eski Adalet Bakanı Abdulhamit Gül’ün, oy alma potansiyeli dikkate alınarak Diyarbakır, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın ise Şanlıurfa’dan aday gösterilebileceği konuşuluyor.

AK Parti kulislerinde Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ile Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un ise “affını” istediği kulislere yansımıştı.

Parti kaynakları iki bakanın adaylık başvurusunda da bulunmadığını söylüyor.

Erdoğan 3 dönem kuralını istisnasız uygulayacak mı?

AK Parti tüzüğü gereği iki dönem üst üste milletvekilliği dahil, partide görev yapanların üçüncü dönem yeniden aynı göreve aday olamayacağı kuralı getirilmişti. Ancak, daha önce bu kural Merkez Yürütme Kurulu’na yetki verilerek esnetilmişti.

14 Mayıs seçimleri için ise bazı parti yöneticileri, üç dönem kuralının ya istisnasız olarak uygulanması ya da esnetilmesi halinde, yararlılık, deneyim ilkeleri gözetilerek aday gösterilmesi görüşünü savunuyordu.

Partide, 7 Haziran-1 Kasım 2015 tarihleri arasına denk gelen 25. Dönemin hesaba katılmaması koşuluyla, parti yönetimi üç dönem kuralının uygulanması kararı aldı. Bu kararın istisnasız uygulanması halinde aralarında Genel Başkanvekili Binali Yıldırım, Genel Başkan Yardımcıları Ali İhsan Yavuz, Hamza Dağ, Nurettin Canikli, Grup Başkanı İsmet Yılmaz, grup başkanvekilleri Bülent Turan, Yılmaz Tunç’un da aralarında bulunduğu çok sayıda ismin aday gösterilmesi mümkün olmayacak.

AK Parti kulislerinde Erdoğan’ın, bu kez üç dönem kuralını istisnasız uygulayacağı konuşuluyor. Erdoğan’ın bütün milletvekillerine “Adaylık başvurusu yapın” talimatı verdiğini anımsatan üç dönemlik bazı AK Parti milletvekilleri, “AFAD’a yardımda bulunmuş olduk” diyerek durumlarını özetliyorlar.

Üç dönem kuralına takılan bazı milletvekilleri umudunu seçimin kazanılması halinde kabinede yer almaya bağlarken, bazıları da genel merkezde kendilerine görev verilebileceğini söylüyor.

Paylaşın

Bahçeli’den Kılıçdaroğlu Ve Akşener’e Sert Sözler

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nu hedef aldı.

MHP Lideri Bahçeli, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun bırakınız bir konut yapmasını, önünü görecek, adım atacak, ayakta duracak, sözünü geçirecek, irade gösterecek ne mecali ne de müktesebatı var” ifadelerini kullandı.

Türkgün’den Kadir Yıldız’ın sorularını yanıtlayan Bahçeli, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’i de eleştirerek, “İYİ Parti Başkanı şimdiden havaya girmiş, Sayın Kılıçdaroğlu’nu Sayın Cumhurbaşkanım diye karşılıyor. Çok komik, çok trajik” dedi.

Bahçeli’nin röportajından öne çıkanlar şöyle:

14 Mayıs 2023 tarihinde yapılacak Cumhurbaşkanlığı ve 28’inci Dönem Milletvekilliği Genel Seçimlerine 40 gün kaldı. Seçime doğru çalışmalarınız nasıl gidiyor? Seçimlere hazır mısınız?

Gerek Milliyetçi Hareket Partisi gerekse de Cumhur İttifakı 14 Mayıs seçimlerine tam manasıyla hazırdır.  Uzun bir süredir çalışmalarımıza ara vermeden devam ediyoruz.  Milliyetçi Hareket Partisi 14 Mayıs seçimlerini tarihi önemde değerlendiriyor. Hiçbir gevşemeye prim vermiyoruz. Çok şükür zaaf ve ihmal içinde değiliz. İnançlıyız, iradeliyiz, iyimseriz, umutluyuz, başarmaya kararlıyız. Şer ve şirret kuşatmayı yarmak için ihtiyaç olan kabiliyet ve karaktere sahibiz. Tehditlerin farkındayız. Yaygınlaşan tehlikeleri görüyoruz. Dikkat, temkin, tedbir ve teenniyle hareket ediyoruz. Sabırlıyız, samimiyiz, sağduyuluyuz.

Aslında 24 Haziran 2018 seçimlerinin hemen ardından sahayı hiç boş bırakmadık. 4 Eylül 2021 tarihinden itibaren de hem adım adım 2023 programlarımızla, hem de açık hava toplantılarımızla sürekli milletimizle iç içe olduk.  Yurdumuzun her yöresinde gönül kapılarını çalıyoruz, gönül köprüleri kuruyoruz, her eli tutuyoruz.

Durak tanımayan faaliyet içindeyiz.  Yetim ve öksüzlerimizin başını okşuyoruz. İhtiyaç sahibi insanlarımızın yardımına koşuyoruz. Soframıza bir tabak da mağdur insanlarımız için koyuyoruz. Hakkın ve halkın rızasını almak için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Milletimizin göz aydınlığı olan gençlerimizle görüşüyor, hedef ve gelecek birliği yapıyoruz.

Mazlum ve mağdur insanlarımızla can beraberiyiz. Vatandaşlarımızla istikbal hedeflerimizi paylaşıyoruz.  Türk ve Türkiye Yüzyılı vizyonuna vasıl olmak için elimizden gelen her çabayı gösteriyoruz. Buna da mutlaka devam edeceğiz. Biz milletimize inanıyor ve güveniyoruz.

Milletvekili aday adaylarının müracaat süresi bitti. Milletvekili aday listenizi ne zaman belirleyip YSK’ya sunacaksınız?

Evet, müracaatlar bitti. Milletvekili aday değerlendirme ve tespit komisyonumuz kılı kırk yaran çalışmalarını kuyumcu titizliğiyle sürdürüyor. Bu hafta içinde milletvekili listemiz netleşir. 7 Nisan’da da aday listemizi YSK’ya teslim edeceğiz. Bizim nezdimizde aday adaylığı müracaatında bulunan her kardeşimiz değerlidir. Aday olsunlar, olmasınlar birlikte çalışma kararındayız. Partimize yönelik ilgi sevindiricidir. Bakalım zillet ittifakı nasıl bir kargaşa yaşayacak. Çünkü Cumhurbaşkanı adayı üzerinde kavgaya tutuşanların liste savaşları mukadderdir.

“Geleceğimizi emniyete almalıyız”

14 Mayıs seçimleri bir bakıma depremin gölgesi altında yapılacak. Aynı şekilde projeler yarışacak, güven veren, tecrübe sahibi, sorunları çözme iradesi gösteren ve bunu da birikimiyle ispat eden her kimse milletin teveccühüne ve tercihine layık olacak. Bu kapsamda sizin düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

Türkiye çok kritik bir süreçte, aynı zamanda çok kırılgan bir dönemdedir. Deprem yeni bir siyasi muhasebeyi gerektirmiştir. Doğal olanı da budur. Acılarımız ortada duruyorken daha önceki seçim kampanya dönemlerinde olduğu gibi davranamazdık. Daha sakin, daha soğukkanlı bir siyasi süreci hep birlikte icra etmek zorundayız. Mesela seçim müziği kullanmıyoruz. Açık hava toplantıları yapmıyoruz. Birebir temas halindeyiz.

Depremden etkilenen illerimizle birlikte depremzede vatandaşlarımızın ağırlıklı olarak yaşadığı illerimizde “Bereket Sofrasında Gönül Birliği” temasıyla iftar programları düzenliyoruz. Başkanlık Divanı üyelerimiz bu iftar programlarına katılıyor ve partimizi temsil ediyorlar. Çalışmalarımızı Türkiye’nin yeniden inşa gayesine odaklandırdık. Geleceğimizi emniyete almalıyız. Vatandaşlarımız huzur ve güvenlik içinde hayatlarını sürdürmeli.

Kendi içinde kavgalı, hizip yumağına dönmüş, hiçbir hikayesi ve deneyimi olmayan acemilere ülkemizin geleceği emanet edilemez. Terör örgütleriyle yol yürüyenlere Türkiye bırakılamaz. Bir gözü Kandil’e, diğeriyle de Pensilvanya’ya bakanlar milletten Osmanlı şamarını yiyeceklerdir. Ülkemizin yaslı döneminde koltuk kavgasına tutuşanlara, oturdukları masayı kumar ve noter masası olarak tanımlayanlara güven duyulamaz. FETÖ ve PKK’nın aşısıyla siyaset yapanlara millet itibar eder mi? Bunların tek derdi yemek, içmek, safa sürmek. Acımızı bilmezler, derdimize ortak olmazlar, sevincimizi hazmedemezler, başarımızı çekemezler, rant paylaşımı için gözlerini karartırlar. Bunlara boşuna zillet demiyoruz.

“Çok komik, çok trajik”

Bir masa etrafında toplanıp kriz ve kaos çıkaranlar, birbirine tuzak kuranlar ülke falan yönetemez. Allah muhafaza böyle bir yetki alsalar Türkiye’yi bir ayda batırırlar. Sayın Kılıçdaroğlu’nun bırakınız bir konut yapmasını, önünü görecek, adım atacak, ayakta duracak, sözünü geçirecek, irade gösterecek ne mecali ne de müktesebatı var. İYİ Parti Başkanı şimdiden havaya girmiş, Sayın Kılıçdaroğlu’nu Sayın Cumhurbaşkanım diye karşılıyor. Çok komik, çok trajik. Kendisini darı ambarında görüyor, hayallere dalmış, şuur kaybına uğramış. Partisinin Ankara temayül yoklamasında şiddet ve kavga sahneleri iyi kostümü giymiş olanların gerçek içyüzünü deşifre ediyor.

Zillet ittifakı yamalı bohça gibi. 13 defa toplandılar, güç bela, masayı devirip tekrar toplayarak, birbirlerine demedikleri bırakmayarak sipariş edilmiş bir aday buldular. Bunlardan hiçbir yol olmaz. Kılıçdaroğlu basiretsiz, hazırlıksız, başarısız ve yetersiz. Ülkemizin yürüyüşü yarım bırakılmamalı. Kervan yağmacılarına fırsat verilmemeli.

Önümüzde; yeni yüzyılda, yeni Türkiye’nin ve yeni bir hayatın inşa sorumluluğu vardır ve bu sorumluluğu acizlerin, korkakların, beceriksizlerin, millete tepeden bakan sonradan görmelerin üstlenmesi söz konusu değildir. Hep söyledim, yaparsa Cumhur İttifakı yapar. Yaparsa Cumhurbaşkanımız ve Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan yapar ve başarır. Kılıçdaroğlu ve diğer adayların Türkiye’mize bir şey kazandıracağını bir an olsun düşünmek bile aklın ve izanın inkarı ve yok sayılmasıdır. Deneme yanılma vasıtasıyla ülke yönetilemez.

Birbirine oyun kuranlara, koltuk ve makam paylaşımı için birbirini yiyip bitirenlere, ikbal ve rant mücadelesiyle ilkesizliklerini tescilleyenlere umut bağlamak felakete ortak olmaktır. Kılıçdaroğlu bir sancıdır, bir safradır, zalimlerin hizmetkarıdır. Diğerleri için bir şey söylemek zaman israfıdır.

Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin ikinci beş yıllık döneminde, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın bir kez daha seçilmesiyle, Cumhur İttifakı’nın TBMM’de nitelikli çoğunluğa ulaşmasıyla Türkiye gücüne güç katacaktır. Türk ve Türkiye Yüzyılı Vizyonunun tertemiz sayfaları açılacaktır.

Maceraya atılacak halimiz yoktur. Tarihin gerisine düşmeye niyetimiz yoktur. Uyanan ve ayağa kalkan devin tekrar uyuşturulup uyutulmasına hiçbir şart altında tahammülümüz yoktur.

Paylaşın

MHP Ve AK Parti Seçimde Ortak Liste Çıkarabilir Mi?

14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimleri yaklaştıkça ittifaklarda seçimlerde en iyi sonucu almak için çalışmalarını devam ediyor. İttifaklar, cumhurbaşkanlığının yanı sıra Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde (TBMM) de çoğunluğu sağlayabilmeyi hedefliyor.

Hem CHP, İYİ Parti, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Saadet Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan Millet İttifakı hem de AK Parti, MHP, BBP ve YRP’den oluşan Cumhur İttifakı, Meclis’te çoğunluğa yani en az 301 milletvekiline ulaşma hedefiyle seçimlere hazırlanırken bu noktada yapılan ince hesaplar arasında seçimlere ortak liste ile gitmek de yer alıyor.

Cumhur İttifakı’nın iki ana partisi AK Parti ve MHP arasında da ortak liste konusu çeşitli toplantılarda ele alınırken ve AK Partili yöneticilerden çeşitli dönemlerde “ortak liste konusunda çalışmaların sürdüğü” yönünde açıklamalar gelirken, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin “ortak liste olmayacak” çıkışı yaptı.

Bahçeli Salı akşamı Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Yeniden Refah ve BBP’ye işaret ederek “Cumhur İttifakı’nı teşkil eden 2 partinin kendi adıyla, amblemiyle ve adaylarıyla seçime katılmaları söz konusu iken, Milliyetçi Hareket Partisi’nin ortak liste hazırlığına teşne olması ve buna tevessül etmesi doğru, mantıklı ve makul bir seçenek olamayacaktır” ifadelerini kullandı.

AK Parti’nin Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, Meclis’te gazetecilerin soruları üzerine, “Diğer 3 parti de kendi listesinden seçime girme hazırlığı yapıyor. Devlet Bahçeli’nin ortaya koyduğu tavır da bizim aktardığımız durumun aynısı. Yeni seçim yasasına göre; zorlayan birtakım şeyler var; hem Millet İttifakı’nı hem bizi. Çünkü ‘en demokratik bir tablo gerçekleşsin’ dediğimizde, en kolayı olmuş olmuyor. Bazı zorluklar da yaşanıyor. Kim, hangi partiyi kastetmiş, oyunu vermişse; o partiden milletvekili çıkacak. Çıkartamıyorsa da o oylar yok sayılacak. Bunu hem Cumhur İttifakı’nın bileşenleri olarak hepimiz biliyoruz hem de Millet İttifakı’nın bileşenleri bence biliyordur” değerlendirmesi yaptı.

AK Parti “umutlu”

Seçimlerde partilerin kendi logosu ile yer alması için en az 41 ilde aday çıkarması şart. AK Parti’de MHP ile en az 10-15 ilde “ortak liste” yapılması gerektiği savunuluyor. Ancak iktidar partisi olması nedeniyle 81 ilde milletvekili çıkarmak isteyen AK Parti’de, MHP’nin 10-15 ilde çıkarmayarak AK Parti listelerine destek vermesi gerektiği görüşü hakim.

Edinilen bilgiye göre, MHP ise bu çerçevede bir “ortak liste” yapılmasına mesafeli. Bu arada hiçbir formülde MHP’li isimlerin AK Parti listelerinden yazılması gibi bir seçenek olmadığı da vurgulanıyor. Eğer ortak liste yapılırsa, hangi illerde ortak liste olması gerektiğine ilişkin olarak da iki parti arasında görüş ayrılığı bulunuyor.

MHP kurmayları, “Cumhur İttifakı’nın 4 partisinin de birlikte karar almasına dikkat çekerken bir partinin ortak listeye ‘hayır’ bir partinin ‘evet’ demesinin doğru olmayacağını” savunuyor. Kurmaylar, MHP’nin 50 yılı aşkın bir tarihi olduğuna ve “küçük bir parti” gibi değerlendirilemeyeceğini de ifade ediyor.

Milletvekili aday listelerinin Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) teslimi için son gün 9 Nisan Pazar. AK Parti yetkilileri 9 Nisan’a kadar yapılacak görüşmelere göre MHP, BBP ve Yeniden Refah ile ortak liste konusunda uzlaşmaya varılabileceği değerlendiriliyor. Bir kurmay, “9 Nisan’a kadar çok uzun süre var. O günü beklemek lazım” değerlendirmesi yaptı.

Liste tartışmaları yaşanırken, Cumhurbaşkanı ve Cumhur İttifakı’nın Cumhurbaşkanı Adayı Recep Tayyip Erdoğan partilere ziyaretlerini sürdürüyor. Salı günü Yeniden Refah’ı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Çarşamba günü de BBP’ye bir ziyaret gerçekleştirerek BBP lideri Mustafa Destici ile görüştü. BBP de, seçimlere kendi parti logosu ile 81 ilde girileceğini açıklamıştı. Ancak BBP’de bazı kritik yerlerde ortak liste ile seçime girilebileceği görüşü de hakim.

Sencar: Ortak girmeleri mantıklı

Peki, AK Parti ve MHP’nin ortak liste ile seçime girmemesinin sonuçlara nasıl bir etkisi olur?

DW Türkçe’den Kıvanç El‘e konuşan Metropoll Araştırma’nın Kurucusu Özer Sencar “AK Parti ve MHP ortak liste ile girerlerse açık ve net daha fazla milletvekili çıkarırlar. MHP’nin şu anda yüzde 7-8 civarında oyu var ve İttifak olarak girdiği için baraj tehlikesi yok. Bazı illerde ortak girmeleri mantıklı olacaktır” tahmini dile getirdi. Sencar, MHP’nin seçime kendi logosuyla girmek istemesini de “MHP, 50 yıllık bir parti. ‘Küçük bir parti’ gibi başka listeden girmek itibar kaybettirici. Bahçeli’nin endişe ettiği de budur diye düşünüyorum” sözleriyle değerlendirdi.

“AK Parti tavizi göze almalı”

Sencar, AKP’nin 81 ilde girip MHP’nin bazı illerde aday çıkarmama fikrine ilişkin de, “Eski AK Parti yok, yüzde 50 alan bir AK Parti bugün yok, oyları yüzde 35’lerde. AK Parti bence bu tavizi göze almalı. Örneğin Osmaniye’den ve bazı illerden aday çıkarmamalı. Taviz vermek AK Parti için çok incitici olmaz. Ben AK Parti olsam bunu yaparım” görüşünü kaydetti.

MHP’nin bazı illerde vekil adayı çıkarmayarak AKP’ye destek verebileceğini kaydeden Sencar, “Burada sadece şöyle bir riskleri var. A ilinde MHP girmedi AK Parti girdi diyelim. MHP seçmeni kendini serbest hisseder. Başka partiye oy verebilir. MHP’li seçmen milliyetçi bir partiye oy verebilir. Parti tüm seçmenini bu şekilde kontrol edemez, bu nedenle kendi listesinden aday çıkarmak isteyebilir. İYİ Parti veya Memleket Partisi’ne kaymaları durdurmuş olurlar” değerlendirmesini yaptı.

Paylaşın

Bahçeli Duyurdu: MHP Seçime Kendi Logosu Ve Adaylarıyla Girecek

“AK Parti ile ortak liste” iddialarına ilişkin açıklama yapan MHP Lideri Bahçeli, “Son günlerde bilhassa MHP ile AK Parti arasında ortak liste yapılacağı, bu kapsamda yerli yersiz, maksatlı maksatsız pek çok iddia ve ifade kamuoyunda tartışma konusu, hatta polemik malzemesi haline getirilmiştir” dedi.

Haber Merkezi / Devlet Bahçeli, “Cumhur İttifakı’nı teşkil eden 2 partinin kendi adıyla, amblemiyle ve adaylarıyla seçime katılmaları söz konusu iken, Milliyetçi Hareket Partisi’nin ortak liste hazırlığına teşne olması ve buna tevessül etmesi doğru, mantıklı ve makul bir seçenek olamayacaktır” ifadelerini kullanırken, partisinin milletvekili Genel Seçiminde, “tüm seçim çevrelerinde olmak suretiyle üç hilal amblemiyle ve değerli milletvekili adaylarıyla demokratik mücadelesini yapacağını” belirtti.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, sosyal medya hesabından ‘AK Parti ile ortak liste’ iddialarına ilişkin açıklama yaptı. Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:

“Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekili Genel Seçimlerine 47 gün kalmıştır. Yüksek Seçim Kurulu Resmi Gazete’nin bugünkü sayısında Cumhurbaşkanlığı Seçimine katılacak dört adaydan oluşan geçici listeyi yayımlamıştır. Süreç ilan edilmiş seçim takvimine uygun şekilde ilerlemektedir.

Seçime katılacak partiler belli olmakla birlikte hazırlanmış ittifak protokolleri de sırasıyla YSK’ya sunulmuştur. Bilindiği gibi Cumhur İttifakı çatısı altında 4 parti yer almıştır. Bu kapsamda üzerinde uzlaşılan ittifak protokolü 24 Mart 2023’te YSK’ya teslim edilmiştir.

Milliyetçi Hareket Partisi’nin Cumhurbaşkanlığı Seçiminde adayı belli, kararı nettir. Nitekim Cumhurbaşkanı adayımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’dır. Bütün imkan ve inancımızla Sayın Cumhurbaşkanımızın tekrar seçilmesi hususunda kesintisiz sürdürülen mücadele devam edecektir.

Son günlerde bilhassa MHP ile AK Parti arasında ortak liste yapılacağı, bu kapsamda yerli yersiz, maksatlı maksatsız pek çok iddia ve ifade kamuoyunda tartışma konusu, hatta polemik malzemesi haline getirilmiştir. Üstelik kara kampanya üretim ve servisi cesamet kazanmıştır.

Cumhur İttifakı’nı oluşturan 4 partiden 2’si olan; Yeniden Refah Partisi ile Büyük Birlik Partisi’nin kendi parti logoları ve adaylarıyla seçimlere katılacağı da yakın bir tarihte ilgililerin beyanıyla tescillenmiştir. Elbette bu takdir ve tercih mezkur partilerin kendi bileceği bir şeydir.

Milliyetçi Hareket Partisi’ni zor durumda bırakmak, heyecanıyla birlikte 54 yıllık dev mazisini ve müktesebatını yok saymak amacıyla bazı çevrelerin algı çalışmaları yaptığı, fitne ve tezvirat yaydığı objektif değerlendirme yapabilen ve vicdan sahibi herkesin malumudur.

Cumhur İttifakı’nın ahlakı, ilkeleri ve gelecek hedefleri siyasi namusumuza emanettir. Bu emanet mutlaka korunacaktır. Ancak fırsatçılar, partimizi küçük görme yanlışına düşen sözde yazar, çeyrek aydın ve zillet siyasetçiler ciddiye alınmayacak, hiç de itibar edilmeyecektir.

Cumhur İttifakı’nı teşkil eden 2 partinin kendi adıyla, amblemiyle ve adaylarıyla seçime katılmaları söz konusu iken, Milliyetçi Hareket Partisi’nin ortak liste hazırlığına teşne olması ve buna tevessül etmesi doğru, mantıklı ve makul bir seçenek olamayacaktır.

Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili Genel Seçiminde, tüm seçim çevrelerinde olmak suretiyle üç hilal amblemiyle ve değerli milletvekili adaylarıyla demokratik mücadelesini yapacak, nihayetinde hak ettiği, layık olduğu, hasretle beklediği başarıya kesinlikle ulaşacaktır.

Gayret bizden Tevfik Allah’tandır. Çalışma bizden mükafat millettendir. Türk ve Türkiye Yüzyılına kutlu bir adım atılacak, Cumhuriyet’in 100’üncü yıl dönümü cumhurun muazzam zaferiyle taçlanacaktır. TBMM’de güçlü MHP, güçlü Cumhur İttifakı milli iradeyle tecelli edecektir.”

Paylaşın

MHP, HÜDA PAR’la Örtülü İttifaka Nasıl Bakıyor?

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) cumhurbaşkanı adayı çıkarmayarak, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na dolaylı destek verme kararı iktidara yakın kesimler tarafından eleştiriliyor.

Buna karşın, başta CHP olmak üzere muhalefet ise MHP’yi, “Hizbullah’a yakın olduğu, üniter yapı yerine federasyonu savunduğu” ifade edilen HÜDA PAR ile ittifak ortaklığına sessiz kalmakla eleştiriyor.

Peki MHP’de bu yorumlar nasıl karşılanıyor?

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’a konuşan MHP kurmayları, HÜDA PAR’ın isminin ittifak protokolünde yer almadığına dikkat çekerek, seçim işbirliğinin Erdoğan’ın kendisine destek verecek kitleyi genişletme çabası olduğunu savunuyor.

HÜDA PAR’ın bölgede PKK ve HDP’ye karşı tutum aldığı, parti yöneticilerinin “terörle bağlantılarının bulunmadığı” açıklamaları yaptıkları anımsatılarak, “Biz o beyanları esas almak durumundayız” görüşünü dile getiriyorlar.

HDP’nin Millet İttifakı’na verdiği destek ile HÜDA PAR’ın Cumhur İttifakı’na verdiği desteğin ise karşılaştırılamayacağı savunuluyor:

“HÜDA PAR, 150 bin dolayında oyu olan bir parti. Etki alanı son derece sınırlı. Siyaseten bizim ortak hareket edebilecek bir bakış açımız yok. Fakat cumhurbaşkanı seçilmek için yüzde 50 artı 1 zorunluluğunun olduğu bir süreçte, kendi destekçi kitlesini genişletme çabasının neresi kötü? Oy vermeyin mi diyelim?”

Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), Büyük Birlik Partisi (BBP) ve Yeniden Refah Partisi (YRP) dün Cumhur İttifakı protokolünü Yüksek Seçim Kurulu’na (YSK) sundu.

Hizbullah’a yakınlığı ve parti programında federasyonu savunduğu için eleştirilen Hür Dava Partisi’nin (HÜDA PAR) ismi açıkça ittifak listesinde yer almasa da partinin adayları seçime AK Parti listelerinden girecek. Şimdi gözler milletvekili listelerinin nasıl şekilleneceğine çevrildi.

Türkiye’nin en kritik seçimlerinden biri olarak görülen 14 Mayıs seçimlerinde, AK Parti ve MHP’nin parlamentoda da çoğunluğu sağlamak için bazı yerlerde ortak listeyle seçime gidip gitmeyeceği merak konusu.

AK Parti ve MHP’de Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yeniden cumhurbaşkanı seçileceği konusunda kuşku duyulmuyor. Ancak parlamento seçimi kritik görülüyor.

Erdoğan’ın, bakanlarını milletvekili adayı gösterme gerekçesi olarak da AK Parti Meclis Grubu’nu güçlendirme hedefinin olduğu konuşuluyor.

MHP kurmaylarına göre “Piyasa Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığını satın aldı.”

Ancak muhalefetin sistemi tıkayıp, “yeniden seçim” kartını çekmemesi için “Meclis çoğunluğunu garantiye almanın gerekli olduğu” ifade ediliyor.

İlk kez ittifak sisteminin yasal olarak uygulandığı 2018 seçimlerinde MHP, partili seçmenin “üç hilali” görmek istediğini belirterek parlamento seçimlerine kendi isim ve logosuyla girmişti.

Hatta ittifaka ilişkin yasal düzenleme de MHP’nin bu talebini dikkate alacak şekilde siyasi partilerin kendi isimleriyle seçime girmelerine olanak tanınması yönünde düzenlenmişti.

MHP’de seçmenin parti logosu ve ismini görmek istediğine ilişkin görüş geçerliliği korunuyor.

Ancak geçmişte başarılı sonuçlar veren ittfaklar da anımsatılıyor.

12 Eylül darbesi sonrası MHP’nin yasaklı olduğu dönemde kurulan Milliyetçi Çalışma Partisi’nin (MÇP), 1991’de Refah Partisi (RP) ve Islahatçı Demokrasi Partisi (IDP) ile “kutsal ittifak” olarak da adlandırılan seçim işbirliği yaptığı, o dönem ittifakın özellikle muhafazakar seçmenin çoğunlukta olduğu yerlerde başarılı sonuçlar verdiği anımsatılıyor.

Milletvekili aday listelerinin YSK’ya teslimi için henüz süre bulunduğuna dikkat çekilerek Meclis çoğunluğunda sıkıntı ve ülkeyi yeniden seçime götürecek bir tablo çıkma olasılığının görülmesi halinde “Cumhur İttifakı’nın da elinin armut toplamayacağı ve gerekli görülen her adımın atılabileceği” ifade ediliyor.

Millet İttifakı’nın bu konuda nasıl adım atacağı ve listelerinin nasıl şekilleneceğinin de bir süre izlenerek, özellikle az milletvekili çıkaran illerde, AK Parti veya MHP listelerinden seçime girilmesi seçeneğinin değerlendirileceği ifade ediliyor.

MHP, hükümette temsil edilir mi?

AK Parti kulislerinde, “güçlü iktidar” görüntüsü verilebilmesi için MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin de Cumhurbaşkanı Yardımcısı olarak hükümete girmesi formülü tartışılmıştı.

MHP kulislerinde, gerek Bahçeli gerekse partinin bakan vermesi yoluyla iktidara resmen ortak olmasına şu an fazla ihtimal verilmiyor.

14 Mayıs seçimleri için Bahçeli’nin milletvekili adaylığı başvurusunu ilk yapan isim olduğunu anımsatan bir parti yöneticisi, şimdilik iktidar ortaklığının gündemlerinde olmadığını ifade ediyor:

“Genel başkanımız mevki makamla ilgili masa kurduracak olsaydı bu masa çoktan kurulmuş olurdu. Israrla biz bu işe girmiyoruz. Bu tavrımız milletin takdirini alıyor. Hiçbir zaman bakanlık konusunu konuşmadık. Zaten, belli taleplerle bu ittifakın kurulmadığını ispat etmişizdir.”

Paylaşın

YPR, Cumhur İttifakı’na Katıldı; Erbakan Adaylıktan Çekildi

Fatih Erbakan’ın lideri olduğu Yeniden Refah Partisi (YRP), Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti), Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) ve Büyük Birlik Partisi’nden (BBP) oluşan Cumhur İttifakı’na katılma kararı aldı.

Haber Merkezi / Seçim takvimine göre ittifak protokolünün sunulmasına bir saat kala parti temsilcileri, ittifak protokülünü teslim etmek üzere Yüksek Seçim Kurulu’na götürdü.

Cumhur İttifakı’nın protokol metnini AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, BBP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Yelis ve YRP Genel Başkan Yardımcısı Bayram Sakartepe, Yüksek Seçim Kurulu (YSK) Başkanı Ahmet Yener’e teslim etti.

Erbakan, hafta başında bir miting düzenleyerek Cumhurbaşkanlığı seçimlere partisinin adayı olarak girme kararı aldığını ilan etmiş ve ardından Yüksek Seçim Kurulu’na adaylık için başvuruda bulunmuştu.

Erbakan cumhurbaşkanı adayı olmak için gereken 100 bin imzadan en az 60 binini üç güç içinde toplamayı başarmıştı. YPR Lideri Erbakan, cumhurbaşkanı adaylığından çekildiğini duyurdu.

Erbakan konuyla ilgili açıklamasında, “Bugün sayın Cumhurbaşkanı ile kendilerinin daveti üzerine saat 12.00’de Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde bir araya geldik. Yeniden Refah Partimizin bu ittifak sürecinde başından beri prensipler konusunda kendisiyle anlaşmaya, uzlaşmaya vardık” dedi.

“Yeniden Refah Partimizin talep ettiği prensiplerimizin yazılı olduğu mutabakat metni AK Parti’nin ve Yeniden Refah Partimizin genel sekreterleri tarafından imza altına alındı” diyen Erbakan, “Cumhur İttifakı’nın seçimi kazanması halinde bu prensiplerin uygulanmasının takipçisi olunacağı yönünde bir mutabakat sağlanmış oldu” diye konuştu.

Erbakan, mutabakat sağlandığı için Yeniden Refah Partisi’nin tüm seçim bölgelerinde kendi amblemi, kendi adaylarıyla ancak Cumhur İttifakı çatısı altında seçimlere girme kararı aldığını ifade etti.

Cumhurbaşkanı adaylığından çekildiğini duyuran Erbakan, “Sayın Cumhurbaşakımız da önümüzdeki hafta salı ya da çarşamba günü genel merkezimize bir ziyarette bulunacak. Tabii ki bu kararımız doğrultusunda cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecini sonlandırmış bulunuyoruz” dedi.

Cumhur İttifakı’nın protokolünü YSK’ya sunduğu saatlerde Hür ve Dava Partisi (HÜDA PAR) Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu ise İstanbul’da basın toplantısı düzenleyerek tutumlarını açıkladı.

Cumhurbaşkanlığı seçiminde Erdoğan’ın seçilmesi için çalışacaklarını belirten Yapıcıoğlu, milletvekili adaylarını ise AK Parti listelerinden göstereceklerini açıkladı.

Paylaşın

AK Parti’de Hedef Hem Milliyetçi Oylar Hem De Kürt Oyları

14 Mayıs’ta yapılacak cumhurbaşkanı ve milletvekili seçimi yaklaştıkça, partilerinde stratejileri netleşmeye başladı. Cumhur İttifakı’nı genişletme çalışmalarını sürdüren AK Parti’nin hedefinde ise İYİ Parti’den kopması beklenen milliyetçi oylar ile HDP’den kopması beklenen Kürt oyları var. 

Öte yandan AK Parti’de Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ile birlikte İmamoğlu ve Yavaş’ın da “yardımcı” olarak açıklanmasının ardından nasıl bir hamle yapılacağı merak konusuydu. AK Parti kurmayları, “Kılıçdaroğlu’nun kazanacak aday olmadığını Millet İttifakı da itiraf etti ve kazanması için yanına iki isim daha görevlendirildi” yorumu yaparken bu durumun seçim stratejisinde değişikliğe yol açmayacağı savunuluyor.

DW Türkçe’den Kıvanç El’in haberine göre, AK Parti, 14 Mayıs seçimleri için milletvekili listelerini belirleme ve beyanname çalışmalarının yanı sıra attığı adımlarla da en geniş seçmen kitlesine ulaşmaya çalışıyor. Hedefte ise İYİ Parti’den kopması beklenen milliyetçi oylar ile HDP’den kopması beklenen Kürt oyları var.

Cumhur İttifakı’nı genişletme çalışmalarını sürdüren AK Parti’de Yeniden Refah Partisi ve HÜDAPAR ile ittifak görüşmelerinde yol alınırken ANAP ve DSP ile yapılan temaslarda ise henüz net bir gelişme yok. AK Parti yönetiminde, Meclis dağılımında Cumhur İttifakı’nın çoğunluğu yakalama noktasında sıkıntılar olduğu değerlendirilirken bu nedenle bir kişinin bile önemli olduğu ve listeler yapılırken detaylı ve ince hesap yapılması gerektiği fikri hakim.

HÜDAPAR tartışılıyor  

HÜDAPAR ile masaya oturulması, AK Parti içerisinde özellikle bölge milletvekillerinde bir rahatsızlığa yol açtı. AK Parti yönetiminde de HÜDAPAR ile iş birliği tüm boyutlarıyla ele alınıyor. HÜDAPAR’ın getireceği oy ve bu birliktelik nedeniyle kaybedilecek olası oylar da değerlendiriliyor. HÜDAPAR’ın özellikle Diyarbakır, Batman, Mardin, Bitlis gibi illerdeki örgütlülüğünün seçim çalışmalarında destek olacağı, ayrıca seçim günü sandık güvenliği noktasında da Cumhur İttifakı’na katkı sağlayacağı, AK Parti’de “iş birliğinin artıları” olarak savunuluyor.

HÜDAPAR ile birlikteliğin Kürt oylara olumsuz etki etmesinden endişe eden AK Parti kurmayları da oldukça çoğunlukta. Ancak AK Parti yönetiminde “AK Parti HDP’den daha fazla Kürt oyu alan bir parti. Bu ciddi bir kopuş getirmeyecektir” görüşü hakim. Bu konuda da yapılacak listelerde yer alacak isimlerle Kürt seçmene mesaj verilebileceği değerlendiriliyor.

“Ülkücü oylar” hedef 

AK Parti’de İYİ Parti’de son dönem altılı masada yaşanan krizin ardından kopan ülkücü ve milliyetçi bir seçmen olduğu ve bu kitlenin ikna edilmesi için MHP ile birlikte “dinamizm içinde” yoğun ve aktif çalışma yapılması gerektiği ifade ediliyor.

AK Parti kurmayları, HDP’nin Kılıçdaroğlu’na desteğini açıklaması sonrası AK Parti, MHP ve BBP’den daha önce kopan bazı milliyetçi seçmenin Cumhur İttifakı’na geri döneceğini savunuyor.  Bu noktada seçim kampanyasında Erdoğan’ın da bu seçmen kitlesine mesajlarını artıracağına dikkat çekiliyor.

AK Parti’de bazı yöneticilerin “milliyetçi oyların kazanılması” stratejisi çerçevesinde Devlet Bahçeli ismini “cumhurbaşkanı yardımcısı” olarak önerdikleri ifade ediliyor. Ancak hem Erdoğan’a yakın kurmaylar hem de MHP cephesinde bu formüle sıcak bakılmıyor. Millet İttifakı’nda eleştirilen “çoklu cumhurbaşkanı yardımcısı” modelinin uygulanmayacağına da dikkat çekiliyor.

Devlet Bahçeli’nin de “cumhurbaşkanı yardımcılığı” görevini istemediği kaydediliyor. Erdoğan’ın seçilmesi halinde yine bir ya da en fazla iki cumhurbaşkanı yardımcısı ile çalışmalarını sürdürmesi bekleniyor.

Kılıçdaroğlu-İmamoğlu-Yavaş ne kadar etkiledi? 

AK Parti’de Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ile birlikte İmamoğlu ve Yavaş’ın da “yardımcı” olarak açıklanmasının ardından nasıl bir hamle yapılacağı merak konusuydu. AK Parti kurmayları, “Kılıçdaroğlu’nun kazanacak aday olmadığını Millet İttifakı da itiraf etti ve kazanması için yanına iki isim daha görevlendirildi” yorumu yaparken bu durumun seçim stratejisinde değişikliğe yol açmayacağı savunuluyor.

Listeler nasıl yapılacak? 

14 Mayıs seçimini “en kritik seçim” olarak değerlendiren AK Parti’de milletvekili listeleri için de komisyon kuruldu. Komisyon, bölgedeki kanaat önderleri ile değerlendirmeler yaparak listeleri oluşturmaya çalışacak. AK Parti, 25 Mart’ta da mahalle temsilcisinden il başkanına, belediye meclis üyelerinden eski-yeni milletvekillerine kadar tüm üyelerinin katılımı ile temayül yoklaması yapacak. Buradan çıkacak adaylar Genel Merkez’deki komisyon tarafından değerlendirilecek ve son olarak nisan ayının ilk haftasında Erdoğan başkanlığında toplanacak “üst komisyon” toplantısında son şekli verilip YSK’ya sunulacak.

Listeler yapılırken MHP ile de görüşmelerin olduğu vurgulanırken bazı illerde ortak liste çıkarılıp çıkarılmaması konusu da hala masada. Bazı illerde AKP ve MHP’nin ayrı ayrı girmesi durumunda vekil kaybı olması ihtimali de değerlendiriliyor. Temel ilkenin ayrı listeler ile girmek olduğu ifade edilse de kritik hesapların olması durumunda bunun yeniden gözden geçirileceği vurgulanıyor.

Seçime ayrı liste ile gireceğini açıklayan BBP ile de yine bu kritik dengelere göre 9 Nisan’da listeler açıklanmadan bir görüşme daha yapılarak olası tablonun da yeniden değerlendirilebileceği ifade ediliyor.

9 Nisan’da listelerin YSK’ya verilmesinin ardından AK Parti’nin Ankara’da aday tanıtım ve seçim beyannamesinin açıklanacağı bir program gerçekleştirmesi bekleniyor. AK Parti’nin seçim beyannamesinde de revizyona gidildi. Ekonomi ve afet yönetimi beyannamenin ana çerçevesini oluşturacak.

Üç dönemlikler ne olacak? 

AK Parti’nin şu an 27’nci dönemde görev yapan mevcut 285 milletvekilinden 84’ü üç dönemlik milletvekili. Ancak bu 84 vekilin 42’si ise “25. Dönem”de de görev yapan vekil. 2015 yılı Haziran ayında yapılan ve 4 ay süren 25. dönemin bu kuralda sayılmaması yönünde daha önce alınan karar uygulanırsa, AK Parti’de üç dönemlik kuralına takılan 84 değil 42 isim kalıyor. Bu isimler arasında Meclis Başkanı Mustafa Şentop, AK Parti Grup Başkanı İsmet Yılmaz, genel başkan yardımcıları Ali İhsan Yavuz, Hamza Dağ, Vedat Demiröz gibi isimler de yer alıyor. 42 isimden çok az sayıda ismin yeniden aday yapılacağı ifade ediliyor.

Bakanların aday gösterilmesi konusunda bir netlik bulunmazken Süleyman Soylu’nun bakanlığı bırakacağı ve bu nedenle milletvekili adayı olabileceği de ifade ediliyor. Ancak bu noktada bakanların vekil olması yönünde henüz verilmiş net bir karar yok.

Paylaşın

MHP, Cumhurbaşkanı Adayı Olarak Erdoğan’ı Gösterme Kararı Aldı

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), TBMM’de basına kapalı yaptığı grup toplantısında, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 13. cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmesine kadar verdi.

Haber Merkezi / 14 Mayıs 2023 Pazar günü yapılacak olan cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri için Meclis’te cumhurbaşkanı aday gösterme süreci devam ediyor.

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP), AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 13. cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmesine kadar verdi.

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) grubu, İsmet Yılmaz başkanlığında TBMM’de yaptığı toplantıda Recep Tayyip Erdoğan’ın 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçiminde aday olarak gösterilmesine karar vermişti.

AK Parti’de Recep Tayyip Erdoğan’ın cumhurbaşkanı adaylığı için milletvekillerinden imza toplanmıştı.

Erdoğan, iki dönemdir cumhurbaşkanlığı görevini sürdürmektedir. 10 Ağustos 2014 Pazar günü yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminde ilk turda 12. Cumhurbaşkanı seçildi. 24 Haziran 2018 Pazar günü yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminde yeniden Cumhurbaşkanı seçildi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) grubu da pazartesi günü toplanarak, daha önceden Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı olarak açıklanan Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun 13. Cumhurbaşkanı adayı olarak gösterilmesi için grup kararı alacak.

İtiraz için 2 gün

Resmi Gazete’de yayımlanan seçim takvimine göre 28 Mart’ta Cumhurbaşkanı geçici aday listesi Resmi Gazete’de yayımlanacak ve saat 08.00 itibarıyla itiraz süreci başlayacak.

İtirazlar 29 Mart çarşamba günü saat 17.00’de sona erecek ve itirazlar Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından incelenmeye başlanacak.

Paylaşın