Danimarka’da Seçimlerin Galibi Sosyal Demokratlar

Danimarka’da halkın dün yapılan genel seçimlerde Sosyal Demokratlar Partisi’ne yeniden hükümet kurma yetkisi verdiğini gösteriyor. Sosyal Demokratlar yüzde 27,5 oy oranıyla yine parlamentonun en büyük grubu olurken, bu, 20 yılı aşkın süredir Sosyal Demokratların aldığı en yüksek oy oranı.

Haber Merkezi / Danimarka’da dün yapılan genel seçimlerin resmi olmayan sonuçlarına göre Başbakan Mette Frederiksen’in Sosyal Demokratlar Partisi, oyların yüzde 27.5’ini kazanarak en yüksek oyu alan parti oldu.

Jakob Ellemann-Jensen liderliğindeki sağ görüşlü mavi blok ise parlamentoda en büyük ikinci grup olurken, Eski Başbakan Rasmussen’in 6 altı ay önce kurduğu Ilımlı Partisi ise parlamentonun en büyük üçüncü grubu oldu.

Haziran 2019’da göreve gelen Başbakan Frederiksen liderliğindeki azınlık Sosyal Demokrat hükümeti, salgında toplumu virüsün mutasyonundan korumak için milyonlarca sağlıklı vizonun öldürülmesi emrini verdiği gerekçesiyle eleştirilerin odağındaydı.

Kesinleşmeyen sonuçlara göre sol blok, 179 sandalyeli parlamentoda 87 sandalye elde ediyor; bu da Faroe Adası ve Danimarka’nın egemen bir toprağı olan ve genellikle sol adayları tercih eden Grönland’dan henüz belirlenmemiş iki sandalyenin desteğiyle çoğunluğu elde etmesini sağlayacak.

Sonuçlar, 14 partinin yarıştığı seçimlerde, merkez sol ve sağ partilerin, 179 sandalyeli parlamentoda hükümet kurmak için yeterli olan 90 sandalyeye tek başına sahip olmadığını gösteriyor. Bu, koalisyon anlamına geliyor.

Muhalefetteki Liberal Parti lideri Jakob Ellemann-Jensen ise çarşamba sabahı yaptığı açıklamada yenilgiyi kabul etti. Kesinleşmeyen sonuçlara göre Ellemann-Jensen’in partisi, Meclis’te sahip olduğu mevcut 43 sandalyeden 19’unu kaybetti.

Öte yandan Başbakan Frederiksen’in, eski Başbakan Lars Lokke Rasmussen’in yeni kurduğu ve çıkış anketlerine göre oyların yaklaşık yüzde 9’unu alan Moderaterne Partisi’nin desteğini alması halinde liderliğini koruyabileceğini gösteriyor.

Başbakan Frederiksen, iktidarda kalacağının belirginleşmesinin ardından yaptığı açıklamada Kraliçe’ye azınlık hükümetinin istifasını sunacağını ve geniş bir hükümet kurmaya çalışacağını dile getirdi.

Frederiksen yaptığı konuşmada, “Çok heyecanlı ve gururluyum. Son 20 yılın en iyi seçim sonucunu aldık. Oylarıyla bize güvenen tüm Danimarkalılara teşekkürler. Bu büyük bir güven oyu. Bu süreçte bazılarınızın şüpheleri olduğunu biliyorum. Şimdi zorluklarla karşı karşıyayız, Avrupa’daki savaş, enerji kıtlığı, enflasyon, iklim zorlukları ile krizler birleşiyor” diye konuştu. Frederiksen, hükümetinin istifasını yarın Kraliçe Margrethe’e sunacağını söyledi.

Tüm taraflar, koalisyon görüşmelerine kimin liderlik edeceğine karar vermek için Kraliçe Margrethe’i ziyaret edecek, ancak bu görevin Mette Frederiksen’e verilmesi bekleniyor. Frederiksen, görev verilmesi halinde geniş tabanlı bir hükümet kurmaya çalışacağını ifade etti.

Paylaşın

NATO Genel Sekreteri Stoltenberg’den ‘Türkiye’ açıklaması

Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü (NATO) Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, Danimarka Başbakanı Mette Frederiksen ile başkent Kopenhag’da bir araya geldi; ikili, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliği başvuruları ve Türkiye’nin itirazlarına da değinen Stoltenberg, “NATO’da anlaşmazlık olması yeni değil, sorunlar çözülür. Türk yetkililerle diyalog halindeyiz” dedi.

Türkiye için “önemli bir müttefik” ifadesini kullanan Stoltenberg, NATO’nun böyle bir müttefikinin “güvenlik endişelerini dile getirdiğinde bu konuda harekete geçmesi ve endişelerini gidermesi gerektiğini” söyledi:

“Tüm müttefiklerin güvenlik endişeleri dikkate alınmalıdır. İsveç ve Finlandiya’nın NATO katılmaları konusunda ortak bir karara kısa sürede varacağımıza inanıyorum.

“Türkiye’nin ifade ettiği endişeleri ele alıyoruz. Türkiye gibi önemli bir müttefik güvenlik endişelerini gündeme getirdiğinde bunu halletmenin tek yolu ortak bir zemin bulmak için oturup konuşmak.”

Stoltenberg, NATO’nun 30 müttefiki arasında bazen farklılıklar olabildiğini ancak bunların konuşularak aşılabileceğini belirtti.

Stoltenberg, iki ülkenin NATO’ya katılmaları durumunda Avrupa Birliği (AB) nüfusunun yüzde 96’sının NATO içinde olacağını belirterek, NATO ve AB’nin Batı Balkanlar, Ukrayna, siber güvenlik gibi konularda her zamankinden daha yakın iş birliği içinde olduğunu kaydetti:

“AB’nin savunma çabalarını memnuniyetle karşılıyorum. Doğru yönde yapılırsa bunlar hem NATO’yu hem de AB’yi güçlendirecektir.”

Tüm üyelerin onayı gerekiyor

Rusya-Ukrayna savaşının başlamasıyla birlikte NATO’ya üyelik başvurusu yapıp yapmayacakları merak konusu olan Finlandiya ve İsveç, “süreci el ele yürütmeye” karar vererek 18 Mayıs’ta NATO üyeliğine başvurdu.

30 üyeli Kuzey Atlantik Antlaşması Örgütü’nün (NATO) genişlemesiyle ilgili kararların üyelerin oybirliğiyle alınması gerekiyor.

Fakat Cumhurbaşkanı ve Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, konuyla ilgili ilk defa 13 Mayıs’ta bir açıklama yaparak İsveç ve Finlandiya’nın muhtemel NATO üyelik başvurusu konusunda “olumlu bir düşünce içinde” olmadıklarını açıklamış, iki ülke için “terör örgütlerinin adeta misafirhanesi gibi” ifadelerini kullanmıştı.

Paylaşın