Mehmet Turan Evi; Hakkari’nin Çukurca İlçesi’nin Kalenin Kale Mahallesi’nde, batı uçta yer almaktadır. Basamaklı dar bir yoldan eve ulaşılmaktadır. Günümüzde evde oturan bulunmamaktadır.
Kayalık yamaca uydurulmuş, doğu batı doğrultusunda, iki katlı olarak düzenlenmiştir. Kuzeyden ana kayaya yaslanmaktadır. Doğu cephe, 10.30 m uzunluğunda olup, kuzey tarafından sivri kemerli bir açıklıkla iç avluya girilmektedir.
Burası iki kademeli kayalık bir zeminden ibarettir. 15.30 m uzunluğunda ve yaklaşık 3.80 m genişliğinde, doğu ve batıdan duvarlarla sınırlandırılmıştır. Kuzeyi kayalık, güneyinde odalar sıralanmaktadır. Üzeri odalarla aynı seviyede ahşap hatılı düz toprak dam örtülüdür. Burada kayaya oyulmuş bir dibek dikkat çekmektedir.
Doğu cephedeki açıklık, dıştan ve içten iki kademeli sivri kemerli şeklindedir. Dış ve iç, 1.80 m genişliğinde arası 1.40 m ’dır. Düzgün kesme taşlarla yapılmıştır.
Altta üç bodrum ve üzerindeki üç oda- dan müteşekkildir. Odalara iç avludan düz atkı taşlı kapılarla girilmektedir. Doğudaki birinci oda, 4.70 m x 4.50 m ölçülerinde kareye yakın bir plan göstermektedir. Girişten sonra. 1.30 m ’lik bir ön bölüm yer almaktadır.
Burası ince dalların yatay sepet örgüsü şeklinde örülüp sıvanmasıyla oluşturulmuş, perde duvarla ayrılmıştır. Bu kısmın doğusunda 3 basamaklı bodruma inen merdivenler mevcuttur.
İkinci bir kapıyla asıl oda güneyindeki 1.30 m açıklıklı pencere ile aydınlatılmaktadır. Doğu duvarına yarım daire bir ocak nişi ile bunun iki yanında birer dolap nişi açılmıştır. Ayrıca güney duvarının batı köşesinde bir diğer dolap nişi yer almaktadır.
Ortadaki ikinci odaya da bir ön bölüntüden geçilmektedir. Aynı örgüyle bölünmüş, doğusunda bodruma inen merdivenler, kuzey duvarının batı tarafında iki dolap nişi yer al- maktadır. Ön bölümle birlikte 4.70 m x 3.50 m ölçülerinde dikdörtgen planlıdır.
Doğu duvarının ortasında yarım daire bir ocak ve iki yanında dolap nişleri yer almaktadır. Güney duvarının ortasında, 1.90 m genişliğinde büyükçe bir açıklık mevcuttur. Batı duvarının güney köşesine 0.80 m genişliğinde ve 0.50 m derinliğinde bir abdestlik açılmıştır. Ayrıca batı duvarına iki, güney duvarına da bir dolap nişi yerleştirilmiştir.
Batıdaki üçüncü odaya kapıdan itibaren boylamasına bir ön bölüntüden geçilmektedir. Bunun güney tarafı bölünerek banyoya dönüştürülmüştür. Yine aynı şekilde perde duvarla oluşturulmuştur.
Güneyden 6.00 m uzunluğunda, kuzeyden daralarak 5.50 m’ye düşen oda, 3.50 m derinliğinde tutulmuştur. Bu odanın dış cephesi diğerlerinden 1.70 m içeriye çekilmiştir. Odanın güney duvarına mazgal şeklinde iki pencere açılmıştır. Kuzey duvarının doğu tarafında büyükçe bir dolap nişi mevcuttur.
Bodrum kattaki odalardan doğudaki 4.60 m x 4.50 m ölçülerinde kare planlıdır. Üstten yedi basamaklı taş merdivenle inilmektedir. Kuzeyden duvar kayaya yaslanmıştır. Güney duvarına üç mazgal pencere açılmıştır. Ortadaki bodrum katına girilememiştir.
Batıdaki ise, dikdörtgene yakın planlı ve güneyden 5.90 m, kuzeyden 5.40 m genişliğinde, boylamasına 3.50 m ölçülerindendir. Güney duvarının ortasına bir ocak nişi iki yanında birer mazgal pencere, batı duvarına ise iki mazgal pencere açılmıştır.
Gerek bodrumun ve gerekse üst katın örtüleri düz ahşap hatılı ve toprak dam şeklindedir. Yapının güney duvarında düzgün kesme taş, diğer kısımlarında moloz taş kullanılmıştır. Herhangi bir süsleyici unsur bulunmamaktadır Tarihi ile ilgili bir bilgi mevcut olmayıp, ancak 18-19. yüzyıllardan kalma olabileceği tahmin edilmektedir.
Hakkari’nin Kısa Tarihi
Hakkari ismi aslında doğuda Elbak, kuzeyde Westan-Miks, güneyde Amediye ve batıda da Hezil Çayı’yla sınırlı olan bölgenin adıdır. Colemerg de bölge merkezinin adıdır. Tarihi geçmişi ve kültürel mirasıyla farklı bir çehreye sahip olan Hakkari – Colemerg bu zengin yapısıyla bölgenin en eski illerindendir. Bu köklü ve kadim kent aynı zamanda tarihin evrelerinden günümüze kadar birçok ulus ve halk topluluklarının ilk yerleşim yeri olmuştur.
Tarih boyunca kendi iradesini hiçe sayan güçlere karşı dimdik ayakta kalarak mücadele eden, Makendonyalı İskender gibi dünyaya hükmeden otoritelere geçit vermeyen Colemerg, aynı zamanda bir insanlık mücadelesinin yürütüldüğü merkezlerden biri olmuştur. 1960´lı yıllarda yapılan araştırmalarda M.Ö 100.000´li yıllardan M.Ö. 7000´li yıllara kadar devam eden insan yaşamına dair kalıntılara rastlanmıştır.
M.Ö. 7000´li yıllardan itibaren de neolitik yaşamın başladığı ve kesintisiz olmasa da geçmiş dönemlere dair birçok kalıntı hala varlığını sürdürmektedir. Tarihi mirasıyla beraber kültürel miras yönüyle de çok derin ve detaylı bir geçmişe sahiptir. Kendine özgü bir giyim-kuşam ve sözlü edebiyata sahip olan Hakkari yazılı kürtçe edebiyatına önemli isimler de kazandırmıştır. Klasik Kürtçe edebiyatının temel direkleri olan Eli Heriri, Ehmede Xani, Melaye Bateyi ve Pertew Bege Hekari gibi önemli şahsiyetleri bağrından çıkardığı gibi Modern Kürtçe Edebiyatı´na da yeni isimlerle güç vermeye devam etmektedir. Colemerg doğası ve yüksek dağlarıyla Türkiye coğrafyasının en ünlü yerlerinden bir tanesidir.
Hakkari, Türkiye coğrafyasının illerinden olup bugünkü sınırları itibariyle kuzeyde Van, güneyde Musul, doğuda Urmiye, batıda Şırnak ile komşudur. Tarihi geçmişi en eski olan illerden biridir. Hakkari yöresi tarihin ilk dönemlerinden bu yana birçok medeniyete ve millete yerleşim yeri olmuştur. Bölgede prehistorik dönemlerde bazı yerleşmeler olduğu il sınırları içinde değişik yerlerde bulunan kaya resimlerinden anlaşılmaktadır. Kaya resimleri M.Ö. 7000´li yıllara aittir. Bu resimlerin önemli bir kısmı 2600m yükseklikteki Geverok vadisinde yer almaktadır.
Bunların çoğu yöredeki bir tür dağ keçisini belirtmektedir. İlkel ve simgesel olan av tuzakları ile hayvanlara sopalarla saldıran insan resimleri de vardır. Bir başka kaya resimleri kümesi de Şiye Hendeveda tepesinin eteklerinde ortaya çıkarılmıştır. Kayalar üzerindeki çok sayıdaki resim kompozisyonu yöre halkının yerleşik hayata geçtiğini, avcılığın yanı sıra hayvancılık ve tarımla uğraştığını ortaya koymaktadır. İÖ.7000´den bu yana sürekli bir yerleşme yeri olan Hakkari yöresinin adına ilişkin ilk bilgilere, X.yy Arap tarih ve coğrafya kaynaklarında rastlanmaktadır.
Ünlü Arap tarihçisi İbni Havsal, Hakkari isminin Akar – Akariden geldiğini söylemiştir. Araştırmacı Yazar İhsan Colemergi ise Hakkari isminin Her – Kariyan Hakkari yani Her-kariyan (Güçlü, savaşçı, edebilen) anlamına gelen ve o coğrafyada yaşayan boyların adıdır. Hakkari’yi de içine lan Kürtlerin yüksek yaylalarında yaşayan insan topluluklarına ait ilk yazılı bilgiler M.Ö. 13 yüzyıldan başlayarak Asur yazıtlarından elde edilmiştir.
Hakkari yöresinde günümüze kadar pek çok krallık hüküm sürdüğü görülmektedir. Hakkâri ilinin asıl ismi Colemerg’tir. Ermeniler buna İlmar, Süryaniler Gülarmak, Memluklar ise Colemerg adını vermişlerdir. Yörede Urartular, Medler, Akadlar, Asurlular, Persler, Makedonyalı İskender, İskender´in komutanlarından Selevkos´un yönetimindeki Selökidler, Sasaniler, Romalılar, Selçuklular, Osmanlılar, Safeviler belirli aralıklarla hüküm sürmüşlerdir.
Cumhuriyet tarihinde ilk başlarda il kategorisine bile alınmayan Hakkari, 1926´da il olur. Sonra 1932´de lağvedilir ve Van iline bağlanır. 1936´da bu karar değiştirilir ve Hakkari yine il olur. Başta Hakkari merkez olmak üzere hem şu anda Hakkari’ye bağlı olan ilçeler hem de Hakkari’ye bağlı olmayan ilçelerin Cumhuriyetin ilanı sonrasında isimleri değiştirilmiştir.