İYİ Parti’de son dönemde yaşanan istifalara ilişkin açıklamalarda bulunan Mehmet Tolgay Akalın, “Bu istifaların eski genel başkandan habersiz yapılması siyasetin doğasına ve hayatın akışına aykırıdır” dedi ve ekledi:
“Bu istifalar şüphesiz ki saraydaki meşhur fotoğraftan bağımsız olarak okunmamalıdır. Seçmen sadakati, parti aidiyeti, siyasi namus gibi kavramlardan bihaber mevcut ve müstakbel bazı acizler, elbette ki milletvekili oluşlarının ilave bedelini ödemek ihtiyacı hissedebilirler.”
İYİ Parti Kurucular Kurulu Üyesi, Mehmet Tolgay Akalın, sosyal medya hesabından, partide son dönemde yaşanan istifalara ilişkin açıklamalarda bulundu. İstifalardan İYİ Parti eski Genel Başkanı Meral Akşener’i sorumlu tutan Akalın, şu ifadeleri kullandı:
“Şöyle ki; Türkiye’de bir seçim atmosferi olmamasına, partilerin geleneksel çizgilerinde bir kırılma yaşanmamasına, halk yeni bir siyasi parti ihtiyacı hissetmemesine rağmen, meydana gelen sistemli istifalar, bu rüzgarsız havada dönen fırıldağın bir üfleyeni olduğunu göstermektedir.
İstifa eden milletvekili sıfatlı şahısların gerek milletvekili adayı oluş süreçleri, gerekse politik kariyerleri göz önüne alındığında bu istifaların eski genel başkandan habersiz yapılması siyasetin doğasına ve hayatın akışına aykırıdır.
Bu istifalar şüphesiz ki saraydaki meşhur fotoğraftan bağımsız olarak okunmamalıdır. Seçmen sadakati, parti aidiyeti, siyasi namus gibi kavramlardan bihaber mevcut ve müstakbel bazı acizler, elbette ki milletvekili oluşlarının ilave bedelini ödemek ihtiyacı hissedebilirler.
Ancak Türk siyasi tarihinin gördüğü en muazzam politik mücadelelerinden biri sonucu kurulmuş İYİ Parti, bu acizlerin tırmanma duvarı, beceriksiz siyasetçilerin de kendini Beştepe’ye ispat alanı değildir, olmasına da müsaade edilmemelidir.
Bu emel sahipleri ve talimat bekleyen milletvekili sıfatlı acizler, derhal ait oldukları yere, sarayın kapısına, cümle azmettirenleriyle beraber bırakılmalıdırlar. Böylelikle, İYİ Parti yaklaşık bir buçuk yıldır içine düşürüldüğü girdaptan çıkarak, kuruluş ayarlarına uygun milliyetçi-demokrat ve kalkınmacı bir Türkiye inşası idealine uygun mücadele sürecine ve iktidar yürüyüşüne başlayabilecektir.”