Bakan Koca’dan “Kızamık” Açıklaması: Vakalarda Artış Var, Ölüm Yok

Türkiye genelinde artan kızamık vakalarına ilişkin açıklama yapan Bakan Koca, “Ülkemizde kızamık hastalığı tamamen kontrol altına alınmıştı. Ancak, son yıllarda birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de yurtdışından gelen vakalara bağlı olarak kızamık vakalarında bir artış olduğu gerçektir” dedi.

Haber Merkezi / Bakan Koca, açıklamasında ayrıca, “Kızamığa bağlı bir ölüm söz konusu değildir. Kızamığa bağlı olduğu veya olabileceği iddia edilen ölümün nedeni HIV/AIDS hastalığı kaynaklı multiorgan yetmezliğidir. Hasta 2015 doğumlu, yabancı uyrukludur” ifadelerini kullandı.

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, sosyal medya hesabından, son dönemlerde İstanbul, Ankara ve deprem bölgesi başta olmak üzere Türkiye genelinde artan kızamık vakalarına ilişkin açıklama yaptı.

Bakan Koca, kızamık vakalarında artış olduğunu kabul etti ancak kızamığa bağlı ölüm yaşanmadığını söyledi. “Kızamığın yurt dışından gelen vakalar ve aşı reddi nedeniyle arttığını” belirten Koca, aşılama ve filyasyon çalışmalarının başladığını duyurdu:

“Kızamığa bağlı bir ölüm söz konusu değildir. Kızamığa bağlı olduğu veya olabileceği iddia edilen ölümün nedeni HIV/AIDS hastalığı kaynaklı multiorgan yetmezliğidir. Hasta 2015 doğumlu, yabancı uyrukludur.

Ülkemizde kızamık hastalığı tamamen kontrol altına alınmıştı. Ancak, son yıllarda birçok ülkede olduğu gibi ülkemizde de yurtdışından gelen vakalara bağlı olarak kızamık vakalarında bir artış olduğu gerçektir.

COVID-19 Pandemisi döneminde maalesef artış gösteren aşı reddi kampanyalarına rağmen, sağlık çalışanlarımızın çabaları sonucunda çocuklarımızın KKK-I aşı kapsayıcılığının ülke genelinde yüzde 95’in üzerinde tutulması sağlanmıştır. Aşılarının, aşı reddi nedeniyle yapılamadığı İzlem/Aşı Durumu Bilgilendirme Onam Formu ile bildirilen çocuk sayısının gittikçe azalması sevindiricidir. Türkiye’de bulunan yabancılar içinse ayrı aşı kapsayıcılığı hesaplanmaktadır. Bu oran KKK aşısı için yüzde 87 ile 92 arasında seyretmektedir.

“Vatandaşlarımızı aşı konusunda titiz davranmaya davet ediyoruz”

Bağışıklama Danışma Kurulumuzun önerisiyle 2019 yılından itibaren çocuklarımıza bir yaşından önce başlayarak üç doz kızamık aşısı uygulamaktayız. Bilimsel veriler, kızamık vakalarının görüldüğü dönemlerde aşı takvimine titizlikle uyulmasının yararına işaret etmektedir. Bu vesileyle vatandaşlarımızı çocuklarının sağlığı için aşı konusunda titiz davranmaya davet ediyoruz.

Bağışıklama Danışma Kurulu ve Kızamık Doğrulama Komitesinin aldığı kararlar doğrultusunda, İstanbul’dan başlayarak tüm illerimizde 2023 yılının Ocak ayından itibaren yoğun kontrol stratejileri uygulamaya konmuştur.

Bu kontrol stratejileri çerçevesinde:  Tüm vakaların temaslıları (ev, okul, işyeri ve hastane) tespit edilmekte, temas sonrası profilaksi çalışmaları yürütülmekte ve temaslılar en uzun kuluçka süresi boyunca izlenmektedir.

Vaka görülen yerlerde saha çalışmaları ile aktif vaka aranmakta, tespit edilen eksik aşılı ve aşısız çocuklar saha ekiplerince aşılanmaktadır.

Özellikle toplu halde yaşanan yerlerde (geçici barınma merkezleri, geri gönderme merkezleri, yurtlar vb) güçlendirilmiş sürveyans çalışmaları ile gerekli taramalarla aktif vaka araştırması yapılmakta, aşısız ya da yaşına göre eksik aşılı kişilerin aşılanması sağlanmaktadır.

Sağlık çalışanlarının kızamığa karşı bağışık oldukları kanıtlanamıyorsa aşılanmaları sağlanmaktadır. İl Sağlık Müdürlükleri tarafından belirlenen riskli bölgelerde evlere giderek aşılama çalışmaları yürütülmektedir.

Benzer şekilde asker aşılaması, turizm sektörü çalışanlarının ve havalimanlarında görev yapan personelin aşılaması çalışmaları yürütülmektedir.

Aile hekimlerimiz, kendilerine kayıtlı olan çocukların aşılanma durumlarını gözden geçirerek yaşına göre eksik aşılı olan tüm çocukların ivedilikle aşılanması konusunda uyarılmıştır.

Göçmen sağlığı merkezleri ve yabancı uyruklular polikliniğinden hizmet alan kişiler acilen değerlendirilip, yaşına göre eksik aşılı olan tüm çocukların ivedilikle aşılaması yapılmaktadır.

Bağışıklama Danışma Kurulu’nun bu ay içinde yaptığı son toplantıda mevcut durum değerlendirilmiş, durumun stabil olduğu tespit edilmiş, buna rağmen çalışmaların aynı ciddiyet ile devam etmesi yönünde karar alınmıştır.”

Paylaşın

Kızamık Vakalarında Yüzde 80’lik Artış

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ), 2022’nin ilk iki ayında küresel çapta kızamık vakalarının, geçen yılın aynı dönemine oranla yaklaşık yüzde 80 arttığını bildirdi. Birleşmiş Milletler’e (BM) bağlı DSÖ‘nün, bir başka BM örgütü olan UNICEF (Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu) ile Cenevre’de yaptığı ortak açıklamada, bu yıl Ocak ve Şubat aylarında 17 bin 338 kızamık vakasının tespit edildiği, geçen senenin ilk iki ayında ise bu rakamın 9 bin 665 olduğu duyuruldu.

Yetkililer, kızamık vakalarının daha da artabileceğini ve koronavirüs pandemisinin bu olumsuz gidişatı tetiklediğini dile getirdi. Çok sayıda ülkede koronavirüsle mücadele öncelendiği için kızamığa karşı aşılamaların iptal edildiği ifade edilirken, pandeminin gücünü yitimeye başlamasıyla beraber sosyal temasların arttığı ve bu durumun da kızamık ve benzeri hastalıkların daha hızlı yayılmasına olanak sağladığı vurgulandı.

Şiddet olayları da kızamığın yayılmasında etkili

DSÖ ve UNICEF yetkilileri, Ukrayna, Etiyopya, Somali ve Afganistan gibi ülkelerde yaşanan şiddet, çatışma ve tehcir olaylarının da kızamığın yayılmasına uygun bir ortam oluşturduğunu belirtti. Ayrıca temiz suya ulaşma sıkıntısı ile asgari hijyen standartlarında banyo/tuvalet ve benzeri sıhhi mekanların eksikliğinin de hastalıkla mücadeleyi zorlaştırdığı kaydedildi.

Özellikle çocukların kızamığa yakalanma riskinin çok daha yüksek olduğunu belirten DSÖ, son 20 yılda bu hastalıktan hayatını kaybedenlerin sayısının ise büyük oranda düştüğünü, bunun da aşılamalar sayesinde başarıldığını bildirdi. Buna göre 2000 senesinde dünya çapında bir milyondan fazla insan kızamıktan yaşamını yitirirken, bu rakam 2020’de 60 bin 700 olarak kayıtlara geçti.

Bir yılda 21 kızamık salgını

DSÖ ile UNICEF’in açıklamasına göre 2021 yılının Nisan ayından bugüne dek geçen bir yılda, dünya üzerinde 21 büyük kızamık salgını yaşandı. Bunların büyük bölümünün Afrika ve Doğu Akdeniz ülkelerinde görüldüğü kaydedilirken, tespit edilen rakamların, söz konusu ülkelerdeki iletişim sistemlerinin zaman zaman kesintiye uğraması nedeniyle bilinenden çok daha yüksek olabileceği vurgulandı.

Gerekli hijyen koşullarının olmadığı ortamlarda süratle yayılabilen kızamık hapşırma, öksürme ve konuşma esnasında ağızdan çıkan damlacıklarla bulaşıyor. Hastalığa yakalananlarda önce grip hastalığına benzer semptomlar görülürken, daha sonra ciltteki tipik döküntüler ve artan ateş, kızamığın başlıca belirtileri olarak biliniyor. Orta kulak ve akciğer iltihabına yol açabilen kızamık, nadir durumlarda beyin iltihaplanmasına da neden olabiliyor.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın

Kızamık nedir? Belirtileri, Teşhisi, Tedavisi

Solunum sisteminde başlayan viral bir enfeksiyon olan kızamık veya rubeola, paramiksovirüs ailesinden bir virüs bulaşması neden olur. Kızamık virüsü önce solunum yolunu enfekte eder. Bununla birlikte, sonunda kan dolaşımı yoluyla vücudun diğer bölgelerine yayılır.

Kızamık oldukça bulaşıcıdır ve sadece insanlarda görülür. Bu, enfeksiyonun kişiden kişiye çok kolay yayılabileceği anlamına gelir. Güvenli ve etkili bir aşı olmasına rağmen kızamık, dünya çapında hala önemli bir ölüm nedeni olmaya devam etmektedir.

Kızamık nasıl bulaşır?

Kızamık, solunum sisteminin viral bir enfeksiyondur ve çok bulaşıcı bir hastalıktır. Kızamık, enfekte olmuş mukus ve tükürük ile temas yoluyla yayılabilen çok bulaşıcı bir hastalıktır. Kızamık virüsü ile enfekte bir kişi, öksürdüğü veya hapşırdığı sırada enfeksiyonu havaya bırakabilir. Birkaç saat boyunca yüzeylerde yaşayabilen kızamık virüsü yakın çevredeki herkesi etkileyebilir. Kızamık çok bulaşıcı bir hastalıktır. Çok bulaşışı bir hastalık olan kızamık, aynı oda içinde bulunan ve aşı olmayan 10 kişiden 9’una bulaşabilir. Kızamık olan bir kişi virüsü yaklaşık bir hafta boyunca başkalarına bulaştırabilir.

Kızamık ciddi bir hastalık mıdır?

Kızamık çocuk sağlığı açısından önemli bir hastalıktır. Özellikle 1 yaşın altındaki çocuklarda ciddi hatta ölümcül olabilmektedir. Aşılama ile birlikte kızamık kaynaklı ölüm oranları dünya çapında azalmış olsa da hastalık halen 5 yaşın altında yılda 100 bin çocuğun ölümüne neden olmaktadır. Gelişmiş Avrupa Birliği Ülkelerinde bile geçen yıl toplam 12 bin kızamık vakası tespit edilmiştir ve bunlardan 33 vaka hayatını kaybetmiştir.

Kızamığın neden olduğu yaygın rahatsızlıklar;

  • İshal ve kusma
  • Kulak ağrısı ve orta kulak enfeksiyonu (otitis media)
  • Göz enfeksiyonu (konjonktivit) veya gözlerde kızarıklık
  • Larenjit
  • Zatürre, bronşit, krup gibi solunum yolları ve akciğer enfeksiyonları
  • Ateşli nöbetler

Ancak kızamık bazı hastalarda ve ilerleyen evrelerde çok daha ciddi hatta ölümcül sorunlara yol açabilir.

  • Beyni ve omuriliği çevreleyen zarlarda enfeksiyon(menenjit) yaşanabilir. Nadir olmakla birlikte beyin inflamasyonu olarak bilinen subakut sklerozan panensefalit (SSPE). Sağırlığa ve beyinde kalıcı hasarlara neden olabilen bu rahatsızlık kızamıktan birkaç yıl sonra bile ortaya çıkabilir.
  • Karaciğer enfeksiyonu (hepatit)
  • Virüs gözün sinir kaslarını etkilediği durumlarda şaşılık, göz bozuklukları veya görme kaybı.
  • Kalp ve sinir sistemi problemleri

Belirtileri;

 

  • 1-3. günler arası: Hafif veya yüksek ateş, kuru öksürük, burun akıntısı, gözlerde kızarıklık. Üst azı dişlerinin yanındaki dişetlerinde ve yanak içinde beliren, küçük beyaz noktalar (Koplik lekeleri) kızamık için tanı koydurucudur
  • 4-8. günler arası: Yüksek ateş (39o -40oC), karakteristik döküntü. Döküntü, kulak arkasından başlayarak yüze, oradan gövdeye ve daha sonra da kol ve bacaklara yayılır. Bir süre sonra aynı sırayı izleyerek solar ve yerinde geçici bir renk değişikliği bırakabilir
  • Göz konjunktivası iltihabı (konjunktivit) görülebilir. Gözler ışığa karşı hassaslaşır

Teşhisi;

Kızamık tanısı genellikle doktor muayenesi ile konulabilmektedir. Kızamık hastalığının karakteristik deri döküntüsü ve ağız içinde çıkan lekelerden (koplik lekeleri) teşhis edilebilir. Belirtilerin farklı hastalıklarla karıştırılma olasılığına karşı kan testi ile kızamık teşhisi netleştirilebilir.

Tedavisi;

Yerleşik kızamık enfeksiyonu için spesifik bir tedavi yoktur. Bununla birlikte, virüse maruz kalmış kişileri korumak için bazı önlemler alınabilir.

  • Bebekler dahil, aşılanmamış insanlar virüs bulaşmasından 72 saat sonra kızamık aşısı yapılabilir
  • Hamile kadınlar, bebekler ve hastalığa maruz kalmış bağışıklık sistemi zayıf kişilerde bağışıklık serum globülini adı verilen bir protein enjeksiyonu kullanılabilir. Virüse maruz kaldıktan sonraki altı gün içinde verildiğinde, bu antikorlar kızamık oluşumunu önleyebilir veya şikayetleri azaltabilir
  • Siz veya çocuğunuz da kızamığa eşlik eden ateşi hafifletmek için asetaminofen, ibuprofen veya naproksen gibi reçetesiz satılan ilaçlar kullanabilirsiniz. Kızamık semptomları olan çocuklara veya gençlere aspirin asla vermeyin. Aspirin 3 yaşından büyük çocuklarda kullanım için onaylanmış olsa da; suçiçeği veya grip benzeri semptomlardan kurtulan çocuklar ve gençler asla aspirin almamalıdır. Bu gibi durumlarda aspirin kullanılması reye sendromu gibi çok daha ciddi sorunlara yol açabilmektedir
  • Sizde veya çocuğunuzda kızamık varken pnömoni veya kulak enfeksiyonu gibi bir bakteriyel enfeksiyon gelişirse, doktorunuz antibiyotik ilaç reçete edebilir
  • Düşük A vitamini seviyesine sahip çocukların daha şiddetli kızamık geçirme olasılığı yüksektir. A vitamini vermek kızamığın şiddetini azaltabilir. Genellikle bir yıldan büyük çocuklar için 200.000 uluslararası birim (IU) büyük bir doz olarak verilir
  • Çocuğunuzun süreç boyunca bol su tüketmesine özen gösterin
  • Öksürük veya boğaz ağrısı için hava yollarını rahatlatacak nemlendiriciler kullanılabilir

Kızamık aşısı ne zaman yapılmalıdır?

Çocuklara rutin olarak 2 doz kızamık aşısı yapılmaktadır. İlk doz kızamık aşısı çocuk 1 yaşına geldiğinde yapılmalıdır. İkinci doz kızamık aşısı 4-6 yaş aralığında yapılmalıdır. İkinci doz aşının daha erken yapılması tavsiye edilmemektedir. Ancak, 4 yaşından küçük çocuk kızamık salgınının olduğu bir bölgeye gitmek zorundaysa ikinci doz aşı önerilebilir. Bağışıklığı olmayan daha büyük çocuklar ve gençler de iki doz kızamık aşısı yaptırmalıdır. Daha önce aşılanıp aşılanmadığından emin olmayan kişilerin kızamık aşısı olmasının bir zararı bulunmamaktadır.

Kızamık aşısı ne zaman yapılmalıdır?

Çocuklara rutin olarak 2 doz kızamık aşısı yapılmaktadır. İlk doz kızamık aşısı çocuk 1 yaşına geldiğinde yapılmalıdır. İkinci doz kızamık aşısı 4-6 yaş aralığında yapılmalıdır. İkinci doz aşının daha erken yapılması tavsiye edilmemektedir. Ancak, 4 yaşından küçük çocuk kızamık salgınının olduğu bir bölgeye gitmek zorundaysa ikinci doz aşı önerilebilir. Bağışıklığı olmayan daha büyük çocuklar ve gençler de iki doz kızamık aşısı yaptırmalıdır. Daha önce aşılanıp aşılanmadığından emin olmayan kişilerin kızamık aşısı olmasının bir zararı bulunmamaktadır.

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

 

Paylaşın