Türk Tabipleri Birliği’nden Deprem Bölgeleri İçin “Salgın” Uyarısı

Türk Tabipleri Birliği (TTB), Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerin büyük yıkıma neden olduğu 11 il için salgın uyarısında bulundu. 

Türk Tabipleri Birliği (TTB), TTB Olağandışı Durumlarda Sağlık Hizmetleri (ODSH) Kolu ve sağlık emek-meslek örgütlerinin oluşturduğu Deprem Kriz Masası, Deprem Bültenlerinin 19. bugün açıkladı.

“Havalar Isınırken Salgın Riski” temalı çevrimiçi açıklamada, TTB Pandemi Çalışma Grubu üyesi Dr. Muzaffer Eskiocak deprem sonrası kalabalık, yıpratıcı yaşam koşulları sonucu sık görülebilecek hastalıklara ilişkin bir sunum yaptı.

İshal, kolera, kızamık ve sıtma hastalıklarının ortaya çıkma koşulları, türleri ve yaygınlığı hakkında bilgiler veren Eskiocak, “Yeterli miktarda güvenli içme ve kullanma suyu ile atıkların uzaklaştırılması şarttır” diyerek sunumunu noktaladı.

Sinek ve böcek yoğunluğu arttı

Saha aktarımları bölümünde Dr. Onur Erden ve Dr. Selçuk Atalay Malatya’dan, Dr. Mihriban Yıldırım Hatay’dan; Dr. Gamze Varol ise Adıyaman’dan bilgi aktardı.

Hekimlerin bölgeden tespitleri şöyle:

Kamuoyu ilgisinin azalması ve dezenformasyon ile birlikte sağlık hizmetlerinin organizasyonundaki eksiklikler artıyor.

Adıyaman’da koruyucu sağlık hizmetlerinde eksiklik dikkat çekiyor.

Sel sonrası içme ve kullanma suyuna erişimde büyük sorunlar gözleniyor. Su ve tuvalet ihtiyaçlarının karşılanamaması, salgın riskinin artmasına sebep oluyor.

Sinek ve böcek yoğunluğuna bağlı hastalıkların önlenmesi için ilaçlama yapılmıyor.

Uyuz vakalarının arttığı gözlemleniyor.

Geçici yerleşim alanlarında yangın tüplerinin dağıtılmaması olası bir yangına hızlı müdahale olanaklarını güçleştiriyor.

İdari yetkililer normalleşme ve tüm poliklinikleri açma yöneliminde olsa da, fiziki koşullar buna elverişli değil.

Acil servislere olan başvuru sayısında, nüfus azalmasına paralel bir azalma söz konusu değil.

Sağlık emekçilerinin barınma sorunu 50 gün geçmesine karşın halen çözülemedi.

Sağlık emekçilerinin ücret ve özlük haklarında sorunlar yaşanıyor. Aile hekimler ve hastanelerde çalışan hekimler teşviklerini alamadıkları gibi nöbet ücretlerini de alamadı.

Hekimlerin çok büyük çoğunluğu temel haklarının gasp edilmesine bağlı olarak tükeniyor ve atama istiyor.

(Kaynak: Bianet)

Paylaşın

Kahramanmaraş Merkezli Depremlerin Maliyeti 126,3 Milyar Dolar

11 ilde büyük yıkıma ve 50 binden fazla can kaybına neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerin maliyetinin 126,3 milyar dolar olduğu rapor edildi.

Raporda, bina kayıp ve hasarının 44,2 milyar dolar olduğu belirtildi. Buna kaybedilen ev eşyaları nedeniyle oluşan 6,6 milyar dolarlık zarar ile kaybedilen araç ve otomobiller nedeniyle oluşan 1,5 milyar dolarlık kayıplar da eklenince yurttaşın gördüğü doğrudan zararın 52 milyar doları aştığı kaydedildi.

Raporda, depremde yaşanan zararın bunlarla da sınırlı olmadığı ve toplam zarar tutarının 126,3 milyar dolar olduğu vurgulandı.

CHP’nin “Kahramanmaraş Depremlerinin Türkiye Ekonomisine Olası Maliyeti, Yansımaları ve Atılması Gereken Adımlar” başlıklı raporu açıklandı.

CHP’nin Ekonomi Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak tarafından kaleme alınan rapora göre, deprem nedeniyle altyapı, tarım, sanayi ve hizmet sektörleri kaynaklı fiziki hasar 24,3 milyar dolara, üretim faaliyetlerinin azalması sonucu oluşacak katma değer kaybı 13,3 milyar dolara ulaşıyor. Yıkım, hafriyat, konteyner, iaşe ve idame harcamaları 18,9 milyar dolar, Türkiye’nin beşeri sermaye kaybı ise 17,6 milyar dolar olarak hesaplanıyor.

Birgün’den Hüseyin Şimşek’in aktardığına göre, raporda, depremin verdiği mevcut zararının yanında, gelecek dönemde ekonomiye vereceği zarar da hesaplandı. Raporda, konuyla ilgili şunlar yer aldı:

“Deprem, bölgedeki fabrika, üretim tesisi gibi yapıları ifade eden ‘sermaye stokunun’ beşte birini yerle bir etti. Bu kayıp, Türkiye’nin sahip olduğu toplam sermaye stokunun yüzde 2,6’sına tekabül ediyor. Bu durum, 2023’te Türkiye’nin büyümesini 1,4 puan geriye çekecek. Yılın ikinci yarısında artan inşa faaliyetleriyle büyümedeki kayıp ise 1 puan olacak.

Deprem etkisiyle vatandaşların gelirindeki artış da önümüzdeki yıllarda büyük ölçüde sınırlanacak. Örneğin, 2022 yılında doğan bir çocuk 20 yaşına geldiğinde her 100 liralık gelirinin 5 lirasını Kahramanmaraş depreminin ekonomiye verdiği zarar yüzünden kaybedecek. Aynı çocuk 50 yaşına geldiğinde her 100 liralık gelirinin 12 lirasını, 80 yaşına geldiğinde ise 18,5 lirasını deprem yüzünden kaybetmiş olacak.”

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı’nın geçen hafta yayınlanan raporunda ise 6 Şubat depremlerinin yarattığı yıkımın ekonomik maliyeti 103,6 milyar dolar olarak hesaplanmıştı.

Kılıçdaroğlu: Zihniyet değişimine ihtiyaç var

Raporun önsözünü yazan CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu, “Türkiye’miz elbette büyük bir ülkedir. Yaşanan maddi kayıpları telafi edecek güçtedir. Ancak bu topraklarda benzer acıları bir daha yaşamamak için büyük bir zihniyet değişimine ihtiyaç vardır. Bu doğrultuda ülkemizde demokrasiye, bilime, kurallara, liyakate, ortak akla ve işbirliğine dayalı yeni bir dönemi başlatmak zorundayız” dedi.

Paylaşın

Bakan Özer Açıkladı: Depremden Etkilenen Dört İlde Eğitim Başlıyor

Malatya’da Arapgir, Arguvan, Kale, Pütürge, Yazıhan, Darende, Doğalyol ve Hekimhan ilçeleri, Adıyaman’da Kahta, Gerger, Sincik, Çelikhan ve Samsat ilçeleri, Kahramanmaraş’ta Andırın ve Ekinözü ilçeleri, Hatay’da Yayladağı, Altınözü, Erzin, Reyhanlı, Payas, Dörtyol ve Arsus ilçelerinde eğitim öğretim başlıyor.

Haber Merkezi / Bu 4 ildeki diğer ilçelerde ise eğitim öğretime başlama kararını o ilin valilikleri incelemeleri sonucu belirleyecek.

Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer, “Malatya, Adıyaman, Kahramanmaraş ve Hatay’ın bazı ilçelerinde 27 Mart’tan itibaren kademeli şekilde eğitim öğretim başlayacak” dedi. Özer, eğitim öğretimin sadece Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nın sağlam raporu verdiği okullarda başlayacağını belirtti.

Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer, Hatay’da 27 Mart’ta başlaması planlanan eğitim öğretim süreçleri kapsamında yürütülen hazırlık çalışmalarına ilişkin düzenlenen değerlendirme toplantısına katıldı.

Bakan Özer başkanlığında Hatay Afet Koordinasyon Merkezi’nde gerçekleştirilen toplantıya Hatay Vali Vekili Oğuzhan Bingöl, Hatay Koordinatör Valisi olan Kütahya Valisi Ali Çelik, Hatay Milletvekilleri Hüseyin Yayman ve Sabahat Özgürsoy Çelik, Bakan Yardımcıları Petek Aşkar ve Sadri Şensoy, Temel Eğitim Genel Müdürü Tuncay Morkoç, Ortaöğretim Genel Müdürü Halil İbrahim Topçu, Talim ve Terbiye Kurulu Başkanı Cihad Demirli, Özel Öğretim Kurumları Genel Müdürü Mustafa Gelen, İl Milli Eğitim Müdürü Mustafa Öztürk ile ilçe milli eğitim müdürleri katıldı.

Toplantının ardından açıklamalarda bulunan Bakan Özer, afet bölgesinde çocukların eğitimlerini sürdürmesi için tüm imkanları seferber ettiklerini vurgulayarak şunları kaydetti: “Bildiğiniz gibi 6 Şubat depreminden sonra eğitim öğretimi 23 Şubat’a kadar 81 ilimizde ara vermiştik. 20 Şubat tarihinde Elazığ dahil 71 ilimizde eğitim öğretime başladık. Böylece yaklaşık 15 milyon 242 bin öğrencimizi eğitimle buluşturduk. Deprem bölgesindeki 10 ilimizde ise eğitim öğretimi başlatıp hayatı normalleştirmek için mevcut hasar durumlarını göz önüne alarak illerimizi üç kategoriye ayırdığımızı daha önce doyurmuştuk.

Birinci kategoride Kilis, Diyarbakır ve Şanlıurfa illerimiz bulunuyordu. Bu illerimizde eğitime 1 Mart tarihi itibarıyla başladık ve böylece bu illerimizde 1 milyon 236 bin 929 öğrencimiz ve öğretmenlerimiz eğitim öğretimle buluşmuş oldu. İkinci kategoride ise Gaziantep, Osmaniye ve Adana illerimiz bulunuyordu. Gaziantep, Osmaniye ve Adana illerimizde ikinci dönem için eğitim öğretimi 13 Mart tarihi itibarıyla başlattık. Burada yaklaşık 1 milyon 258 bin 719 öğrencimiz eğitime başladı. Dolayısıyla 71 ilimiz, birinci ve ikinci kategoride bulunan altı ilimiz ile toplam 77 ilimiz, eğitim öğretimine şu an itibarıyla devam ediyor. Bu illerimizde toplam 17 milyon 737 bin 648 öğrencimiz eğitim öğretimlerini sürdürüyor.”

Deprem bölgesindeki illerden diğer illere naklini aldıran yaklaşık 252 bin öğrencinin de akranlarıyla birlikte eğitime başladığını aktaran Bakan Özer, üçüncü ve son kategoride depremden en çok etkilenen Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya ve Hatay’ın bulunduğuna işaret etti.

“Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız, İçişleri Bakanlığımız, valilerimiz, kaymakamlarımız, tüm milletvekillerimiz, il millî eğitim müdürlerimiz, ilçe millî eğitim müdürlerimizle kapsamlı bir şekilde istişarelerde bulunduktan sonra üçüncü kategoride yer alan dört  ilimizde eğitimi kademeli olarak başlatma kararı aldık.” diyen Özer; Kahramanmaraş, Adıyaman, Malatya ve Hatay’da diğer altı ilde olduğu gibi tüm okullarda değil sağlam ilçe ve okullarda tedrici ve suhuletli bir şekilde eğitim öğretime başlanacağını ifade etti.

27 Mart tarihi itibarıyla Malatya’nın Arapgir, Arguvan, Kale, Pütürge, Doğanyol, Yazıhan, Darende ve Hekimhan ilçeleri ile Adıyaman’ın Kahta, Gerger, Sincik, Samsat ve Çelikhan ilçelerinde eğitim öğretime başlanacağını belirten Bakan Özer, “Kahramanmaraş ilimizde sadece Andırın ve Ekinözü ilçelerimizde 27 Mart itibarıyla eğitim öğretimi başlatıyoruz.” dedi.

Özer, Hatay’a ilişkin de çok kapsamlı bir değerlendirme yapıldığını kaydederek, “Valilerimiz, milletvekillerimiz AFAD başkanlarımız, il, ilçe millî eğitim müdürlerimiz ve tüm ilçelerimizin kaymakamlarıyla birlikte yaptığımız kapsamlı değerlendirme sonucunda, Hatay’ın Yayladağı, Altınözü, Erzin, Reyhanlı, Payas, Dörtyol ve Arsuz ilçelerinde 27 Mart tarihi itibarıyla eğitim öğretime başlayacağız.” diye konuştu.

Eğitim öğretim, sağlam raporu verilen okullarda verilecek

Deprem bölgesindeki illerde eğitim öğretimin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından sağlam raporu verilen okullarda gerçekleştirileceğini altını çizen Bakan Özer, sağlam okul sayısına göre gerekli durumda ikili ve taşımalı eğitim ile sürecin yönetilebileceğini bildirdi.

Bu dört ilde adı belirtilmeyen ilçelerdeki eğitimin başlama sürecinin ilgili valiliklere bırakıldığını belirten Bakan Özer, “Valiliklerimiz, AFAD merkezlerindeki değerlendirmeler kapsamında, hangi ilçeler 27 Mart’tan sonraki haftalarda hazırsa, hem öğretmenlerimizin kalma yerleri, ihtiyaçları, hem öğrencilerimizin durumlarıyla ilgili gerekli her türlü önlemi alarak inşallah kamuoyuyla paylaşacaklar.” bilgisini paylaştı.

Millî Eğitim Bakanlığı olarak 6 Şubat tarihinden itibaren bölgedeki illerde 1 Mart, 13 Mart ve 27 Mart tarihlerinde kademeli bir şekilde okulların açıldığını anımsatan Bakan Özer, şöyle devam etti:

“Daha önceki tarihlerde çocuklarımızı yalnız bırakmamak ve bu travmayı hızlı bir şekilde atlatmalarına destek olmak üzere, çadırlarda konteynerlerde prefabrik okullarda öğrencilerimiz hiç yalnız bırakmadık. Şu an itibarıyla bölgemizde 1.793 çadır, konteyner ve prefabrik okulda eğitim öğretim kapalı olmasına rağmen çocuklarımız eğitim öğretime devam ediyor çünkü bölge için Bakanlık olarak yaklaşımımız şu:

Müfredata dayalı bir eğitimden ziyade çocuklarınızın hızlı bir şekilde bu travmayı atlatmaları ve normalleşmeleri ve özellikle psikolojik sağlamlıklarını desteklemek için çocuklarımızı hızlı bir şekilde çadırlarda, konteynerler ve prefabrik okullarda öğretmenleriyle buluşturmaya özen gösteriyoruz. Bu özenimizi devam ettireceğiz. Yani burada zikretmemiş olduğumuz ilçelerimizde de çadırlarla, konteynerlerle, prefabrik okullarla her ne kadar eğitim öğretim resmî olarak başlamamış olsa da öğrencilerimize eğitim desteği vermeyi sürdüreceğiz.”

YKS ve LGS destek noktası 734’ten 1.000’e çıkarılacak

YKS ve LGS’ye hazırlanan 8 ve 12. sınıf öğrencileri ile ilgili bir dizi karar aldıklarını hatırlatan Bakan Özer, her iki sınava da ikinci dönem konularının dâhil olmayacağını, ayrıca sınava hazırlık gruplarına destek vermek için afet bölgesinde 734 noktada destekleme ve yetiştirme kursu açtıklarını belirtti.

Özer, “Burada hem bölgedeki öğretmenlerimizle hem de Ölçme ve Değerlendirme Sınav Hizmetleri Genel Müdürlüğümüzün 81 ildeki merkezlerinde görev alan öğretmenlerimizle çocuklarımızın LGS ve YKS sınavlarına hazırlanmalarıyla ilgili her türlü desteği vermeye devam ediyoruz. Hiçbir çocuğumuzu mağdur etmeyeceğiz. Aileler de müsterih olsun. Çocuklarımıza bu kapsamdaki destek sayımızı da kapasiteyi de her geçen gün artıracağız. İnşallah, bu hafta sonuna kadar da 734 olan destek noktasını 1.000’e çıkaracağız. Yani çocuklarımıza sınav anına kadar sürekli destek olup aynı zamanda sadece akademik becerileriyle ilgili değil, aynı zamanda sağlamlıklarıyla ilgili de rehber öğretmenlerimiz, psikolojik danışmanlarımız başlangıçta olduğu gibi süreçte aktif olarak yer almaya devam edecekler.” dedi.

Bölgedeki büyük afetten dolayı yatırım programlarının da revize edildiğini kaydeden Özer, şunları söyledi: “Yaklaşık 40 milyar TL’lik bir yatırımı bölgeye ayırdık. İnşallah, hem mevcut yatırımlar hem de bu afetten dolayı revize edilmesi gereken yatırımları hızlı bir şekilde Bakanlığımız İnşaat Emlak Genel Müdürlüğü, valiliklerimiz ve il millî eğitim müdürlüklerimizle koordineli bir şekilde bir iki hafta içinde nihayetlendirmiş olacağız.”

Bölgeye çelik konstrüksiyonlu kalıcı 500 yeni prefabrik okul yapma kararı aldıklarını da hatırlatan Özer, bu okulların Nisan ayından başlayarak tedrici bir şekilde hizmete alınarak çocukların eğitim öğretim süreçlerinin destekleneceğini belirtti.

Bakanlığın bölgedeki çalışmalarına büyük katkı veren Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, AFAD, valiler, kaymakamlar, il ve ilçe millî eğitim müdürleri ile milletvekillerine teşekkür eden Bakan Özer, “İnşallah, el birliği yaparak bu süreci atlatacağız. Devletimiz her türlü imkânıyla sahada. Birlik beraberlikle bu zor günlerin üstesinden de inşallah geleceğiz.” dedi.

Paylaşın

Kahramanmaraş Merkezli Depremler: Can Kaybı 50 Bin 96’ya Yükseldi

11 ilde büyük yıkıma neden olan 6 Şubat tarihli Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerde can kaybının 50 bin 96, yaralananların sayısının ise 107 bin 204 olduğu açıklandı.

Haber Merkezi / Depremlerden etkilenen illerde yıkılan ya da imara aykırı değişiklik tespit edilen binalarla ilgili soruşturmalarda tutuklananların sayısı 298’e yükseldi. Deprem soruşturmalarında 104 müteahhit, 161 yapı sorumlusu, 15 yapı sahibi ve binada değişiklik yapan 18 kişi tutuklandı.

“Yıkımın maliyeti yaklaşık 104 milyar dolar”

Öte taraftan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Depremzedelerimizin barınma, gıda ve diğer ihtiyaçlarının giderilmesine kadar gereken her türlü gayreti gösteriyoruz. Hasar tespit çalışmalarımız tamamlanmak üzeredir. İlk hesaplarımıza göre depremin yol açtığı yıkımın maliyetinin yaklaşık 104 milyar doları bulacağı anlaşılıyor” açıklamasında bulundu.

Ayrıca, Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen, Türkiye’ye 1 milyar euro vereceklerini açıkladı. Von der Leyen bu paranın deprem sonrası yeniden inşa faaliyetlerine yardım etmek amacıyla verileceğini söyledi.

Depremlerin maliyeti 103,6 milyar dolar olarak açıklanmıştı

Hazine ve Maliye Bakanlığı, Kahramanmaraş merkezli depremler sonucu maddi hasarın boyutunun 2 trilyon TL (103,6 milyar dolar) düzeyinde olduğunun tahmin edildiğini açıklamıştı.

Bakanlık açıklamasında, maddi hasar karşılığının 1,6 trilyon TL olduğu belirtmişti.

Bakanlık açıklamasında, “yapılan acil destek ve harcamalar, enkaz kaldırma faaliyetleri, sigorta ödemeleri, gelir kaybı ödemeleri, diğer tüm destek ve harcamaların yanı sıra milli gelir azalması nedeniyle toplamda 351,4 milyar TL’lik bir kayıp oluşmuştur.” ifadesi de yer almıştı.

Yapılan değerlendirmede, “Bu büyüklüğün 2023 yılı milli gelirinin yaklaşık yüzde 9’una ulaşabileceği öngörülmektedir” denilmişti.

Paylaşın

Depremlerin Maddi Zararı 103,6 Milyar Dolar

11 ilde büyük yıkıma neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli depremler sonucu maddi hasarın boyutunun 2 trilyon TL (103,6 milyar dolar) düzeyinde olduğunun tahmin edildiği açıklandı.

Haber Merkezi / Hazine ve Maliye Bakanlığı açıklamasında, “yapılan acil destek ve harcamalar, enkaz kaldırma faaliyetleri, sigorta ödemeleri, gelir kaybı ödemeleri, diğer tüm destek ve harcamaların yanı sıra milli gelir azalması nedeniyle toplamda 351,4 milyar TL’lik bir kayıp oluşmuştur.” ifadelerine yer verdi.

Hazine ve Maliye Bakanlığı, 11 ili vuran depremlerle ilgili yaptığı incelemelerin sonuçlarını açıkladı. Bakanlıktan yapılan açıklamada, Kahramanmaraş ve Hatay depremlerinin maliyetinin, 1999 Marmara depreminden 6 kat fazla olduğu belirtilerek, 2 trilyon lira olduğu kaydedildi.

Bakanlığın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada şöyle denildi:

“Oluşan tüm hasar, kayıp ve ihtiyaçları tespit etmek üzere, Strateji ve Bütçe Başkanlığımız, diğer Bakanlıklarımız ve kamu kuruluşlarımızla birlikte çalışarak Deprem Değerlendirme Raporu’nu hazırladık.

Uluslararası standartlarla uyumlu şekilde hazırlanan Türkiye Deprem Toparlanma ve Yeniden İmar Değerlendirmesi Raporu; Acil Müdahale Sürecinde Alınan Tedbirler, Hasarlar, Makroekonomik ve Sosyal Etki, Depremin Toplam Maliyeti ve Risk Azaltım Önerileri bölümlerinden oluşmaktadır.

Afetin büyüklüğü, verilerin toplanmasını güçleştirmişse de titiz bir çalışmayla bina, konut, işyeri, fabrika, makine ve teçhizat bilgileri tam sayım niteliğine yaklaşmıştır. Sahadan gelen güncel verilere göre, toplamda 1,6 trilyon TL maddi hasar tespit edilmiştir.

Öte yandan, deprem bölgesine yapılan acil destek ve harcamalar, enkaz kaldırma faaliyetleri, sigorta ödemeleri, gelir kaybı ödemeleri, diğer tüm destek ve harcamaların yanı sıra milli gelir azalması nedeniyle toplamda 351,4 milyar TL’lik bir kayıp oluşmuştur.

Asrın felaketinin ülkemize maliyeti yaklaşık 2 trilyon TL (103,6 milyar dolar) olup bu rakam, 2023 yılı milli gelir beklentimizin takriben yüzde 9’una denk gelmekte ve 1999 Marmara Depremi’nden yaklaşık 6 kat daha fazla maddi hasar ve kayıplarımızın olduğunu göstermektedir.”

Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın depremlere ilişkin hazırladığı rapor için TIKLAYIN

Paylaşın

Bakan Soylu Açıkladı: Depremlerde Can Kaybı 48 Bin 448’e Yükseldi

11 ilde büyük yıkıma neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerde can kaybı 48 bin 448’e yükseldi. Depremlerde hayatını kaybeden yabancı uyruklu sayısı ise 6 bin 660.

Haber Merkezi / İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Malatya’da AFAD İl Koordinasyon Merkezindeki koordinasyon toplantısı sonrası Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli merkezli depremler hakkında açıklamalarda bulundu.

Bakan Soylu, “Yabancı uyruklu sayısı ise 6 bin 660, büyük bölümü Suriyeli kardeşlerimiz. Kimliklendirilmesi devam eden vatandaşımızın sayısı ise 1615” dedi.

Deprem bölgesine çay ve şeker istedi

Soylu, AFAD Kahramanmaraş Lojistik Merkezi’ne 11 Mart’ta yaptığı ziyarette, afet sonrası bölgeden ayrılanların geri dönüşlerinin başladığını, çadır talepleri ve yemek ihtiyacının arttığını açıklamış, bölgede ihtiyaç duyulan malzemeleri sıralamıştı:

“Koli kuru gıda en çok ihtiyaç olanlardan bir tanesidir, ikincisi kişisel hijyen ve temizlik ürünleri, şampuanından ıslak mendiline kadar ihtiyaç var. Üçüncüsü çay, şeker, kahvaltılık. Mümkün olduğunca geçici barınma merkezlerinin, gerek çadır olsun gerek konteynerler olsun standartlarını yükselmeye çalışıyoruz.

Önümüz ramazan, iftarı var, sahuru var. Bunların da planlamalarını, hazırlıklarını yapmaya çalışıyoruz. Buradaki dördüncü ihtiyaç, burada yaşayan insanlarımızın eşofmana ihtiyacı var, terliğe, spor ayakkabı gibi ayakkabılara ihtiyacı var, kadın, erkek ve çocuk giysisine ihtiyaç var.”

6 Şubat depremleri sonrasında televizyonlarda ortak yayınlanan programda, 115 milyar 146 milyon 528 bin TL yardım toplandı. Kampanyaya nakit bağış yapanların yanı sıra SMS ile katılanlar da oldu, kampanya süresince yardım amaçlı gönderilen SMS’lerin sayısı 9 milyon 10 bine ulaştı.

Paylaşın

Depremlerin Sigorta Şirketlerine Maliyeti 4 Milyar Dolar

11 ilde büyük yıkıma ve 45 binin üzerinde can kaybına neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerin depremlerin sigorta şirketlerine maliyeti 3,5 ila 4 milyar doları bulacak.

DW Türkçe’de yer alan habere göre, Talanx Sigorta Grubu’ndan yapılan açıklamada Türkiye ve Suriye’de meydana gelen depremlerin holdinge 250 milyon euroluk ek maliyet getirmesinin hesaplandığı belirtildi.

Dünyanın en büyük üçüncü reasürans şirketi, Talanx iştiraki Hannover Rück’ün Yönetim Kurulu Üyesi Michael Pickel Perşembe günü Hannover’de şirketin yıllık bilançosunu sunarken yaptığı açıklamada söz konusu meblağın yaklaşık 200 milyon euroluk kısmını kendilerinin karşılayacağını belirtti.

Reasürans terimi, sigorta şirketleri tarafından teminat altına alınarak sigortalanmış bir riskin tekrar sigortalanarak başka sigorta şirketlerine devredilmesini ifade ediyor.

Ana şirketin, HDI sigorta iştiraki tarafından gerçekleştirilen birincil sigortalardan kaynaklanan zararları da üsteleneceği kaydedildi. Bir şirket sözcüsünün tahminine göre söz konusu zarar 50 milyon euro civarında hesaplanıyor.

Bu meblağlara iki şirketin diğer reasürans şirketlerine devrettiği ya da sermaye piyasasındaki yatırımcılara aktardığı zararlar ise dahil değil.

Sigorta sektörüne maliyeti 3,5 – 4 milyar euro

Hannover Rück’ün tahminlerine göre, depremin yol açtığı yıkımın sigorta sektörüne yaklaşık 3,5 ila 4 milyar dolara mal olması muhtemel. Ancak makroekonomik kayıpların bundan çok daha büyük olması da ihtimal dahilinde görülüyor.

BM Kalkınma Programı (UNDP) Türkiye temsilcisi Louisa Vinton ise Salı günü yaptığı açıklamada sadece Türkiye’deki hasarın 100 milyar ABD dolarının (yaklaşık 95 milyar euro) üzerinde olduğununun tehmin edildiğini belirtmişti.

Dünya Bankası da kısa bir süre önce Türkiye’deki maddi hasarı 34 milyar dolar, Suriye’deki hasarı ise 5 milyar dolar olarak tahmin etmişti.

Münih merkezli reasürans şirketi Munich Re’nin tahminine göre ise depremin şirketlerine getireceği ek yük üç haneli milyon euro aralığında olacak.

Öte yandan Hannover Rück geçen yılı rekor bir kâr ile kapatmıştı. Perşembe günü verilen bilgiye göre, geçen yıl elde edilen kâr nedeniyle temettü hisseleri 5.75 eurodan 6 euroya yükselecek.

Hannover Rück’ün, 2022 yılında Almanya’da etkili olan İan Kasırgası, Ukrayna savaşı ve korona salgını gibi olumsuzlukların yükünü, yatırımlardan elde ettiği yüksek kâr ile hayat ve sağlık reasüransındaki kâr artışı ile dengelemişti. Grup, bir önceki yıla göre yüzde 14 artışla 2022 yılında 1,4 milyar Euro kazanç elde etmişti.

Paylaşın

“Depremlerin Yol Açtığı Maddi Hasar 100 Milyar Doları Aşacak” Tahmini

11 ilde büyük yıkıma ve on binlerce insanın hayatını kaybetmesine neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerin yol açtığı maddi hasarın 100 milyar doları aşacağı tahmininde bulunuldu.

Depremlerin yol açtığı maddi hasarın üstüne toparlanma maliyetlerinin de ekleneceği belirtildi.

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) yetkilisi Louisa Vinton, Kahramanmaraş merkezli depremlerin Türkiye’de yol açtığı hasarın 100 milyar doları aşacağı yönündeki öngörüyü kamuoyuyla paylaştı.

Gaziantep’ten video konferans aracılığıyla gazetecilere açıklamada bulunan Vinton, “Yapılan hesaplamalardan hasarın 100 milyar doları aşacağı açık şekilde görülüyor” dedi. BM yetkilisi, bu meblağın üstüne toparlanma maliyetlerinin de ekleneceğini belirtti.

Vinton, Türkiye ve Suriye’deki depremzedeler için bağış toplanması amacıyla 16 Mart’ta Belçika’nın başkenti Brüksel’de düzenlenecek uluslararası konferans için de 100 milyar dolar olarak hesaplanan geçici verinin esas alındığını söyledi.

Türkiye’ye yurt dışından yapılan ayni yardımlar

Türkiye Dışişleri Bakanlığı ise 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerin ardından dış temsilcilikler eşgüdümüyle Türkiye’ye ulaştırılan ayni yardımlara ilişkin son verileri paylaştı.

Dışişleri Bakanlığının Twitter hesabından yapılan grafikli paylaşıma göre, deprem bölgelerinde 16 ülke 34 sahra hastanesi kurdu. Ayrıca şu ana kadar 179 bin 655 çadır, 2 bin 76 yaşam konteyneri ve 2 bin 75 mobil hijyen ünitesi Türkiye’ye getirildi.

Ayni yardımlar kapsamında 1 milyon 879 bin 145 battaniye, 269 bin 747 uyku tulumu, 96 bin 462 yatak, 33 bin 810 jeneratör, 7 bin 488 ton giyecek, 4 bin 109 ton hijyen tıbbi malzeme ve 6 bin 908 ton gıda da Türkiye’ye ulaştı.

(Kaynak: DW Türkçe)

Paylaşın

Depremin Etkilediği İllerde Kiralar Yüzde 17 Arttı

Depremin etkilediği illerde satılık konut fiyatları deprem sonrasında ortalama yüzde 14, konut kiraları ise ortalama yüzde 17 artış gösterdi. Çevre illerde ise satılık konut fiyatları yüzde 7, konut kiraları yüzde 4 artış kaydetti.

Ocak ayında deprem illerinde satılık konut fiyatları yüzde 9, kiralar yüzde 5 artmış; çevre illerde satış fiyatı yüzde 9, kiralar ise yüzde 7 artmıştı.

Depremler sonrası büyükşehirlerde ise satılık konut fiyatları yüzde 11, konut kiraları ise yüzde 14 arttı. Ocak ayında büyükşehirlerde ise satış fiyatı yüzde 13, kiralar yüzde 11 artmıştı.

Yapay zeka ve büyük veri analizi kullanarak gayrimenkul değer hesabı yapan Endeksa’nın raporuna göre depremin yıkıma yol açtığı iller ve çevre illerde konut stoku depremin ardından önemli ölçüde düştü. Bunun sonucu olarak şubat ayında konut fiyatlarındaki artış beklentinin üzerinde gerçekleşirken, depremin etkilediği illerdeki konut fiyat artışı çevre iller ve büyükşehirlerdeki fiyat artışından yüksek oldu.

Kiralık konut stoku yüzde 59 düştü

Endeksa verilerine göre depremin etkilediği illerde satılmayı bekleyen konut stoku ortalama yüzde 53, kiralanmayı bekleyen stok adedi ise ortalama yüzde 59 düşüş gösterdi. Stoklardaki düşüşe bağlı olarak, depremin etkilediği illerde satılık konut fiyatları dehrem sonrasında ortalama yüzde 14, konut kiraları ise ortalama yüzde 17 artış gösterdi. Çevre illerde ise satılık konut fiyatları yüzde 7, konut kiraları yüzde 4 artış kaydedetti. Büyükşehirlerde ise satılık konut fiyatları yüzde 11, konut kiraları ise yüzde 14 arttı.

Ekonomim’in aktardığı Endeksa verilerine göre depremden önce ocak ayında deprem illerinde satılık konut fiyatları yüzde 9, kiralar yüzde 5 artmış; çevre illerde satış fiyatı yüzde 9, kiralar ise yüzde 7 artmıştı. Ocak ayında büyükşehirlerde ise satış fiyatı yüzde 13, kiralar yüzde 11 artmıştı.

Öte yandan, rapora göre deprem sonrası çevre iller arasında gayrimenkul fiyatlarının en fazla etkilendiği iller Dersim ve Kayseri oldu. Dersim’de satılık konut fiyatları yüzde 16 artarken, kiralar yüzde bir arttı; Kayseri’de ise satılık konut fiyatları yüzde 13, kiralar yüzde 29 artış gösterdi.

Çevredeki neredeyse tüm illerde stok düşerken Mersin’de satılık konut stokunun yüzde 36, kiralık konut stokunun ise yüzde 31 arttığına dikkat çeken Endeksa Genel Müdürü Görkem Öğüt, “Özellikle Adana’daki depremzedeler başta olmak üzere Mersin’de yazlık konutu bulunan kişilerin bu konutları kiraya veya satışa çıkarttığı bu nedenle stokların yüzde 30 üzerinde arttığı, artan stok ve acil ihtiyaç durumu ile birlikte kiraların düştüğü, satış fiyatının ise diğer illere göre daha az arttığı görülüyor” dedi.

Kiraların en fazla artığı büyükşehir Ankara

Endeksa’nın analizinde, depremin büyükşehirlerdeki gayrimenkul piyasasına etkisinin çok düşük olduğu, fiyat artışının beklenti ile aşağı yukarı paralel olduğu belirtildi. Buna göre, deprem öncesi ve sonrasında büyükşehirler içerisinde konut satış fiyatlarının en fazla arttığı il Muğla olurken, kiraların en fazla arttığı il Ankara oldu.

Muğla’da satılık konut fiyatları yüzde 13 artarken, kiralar yüzde 20 artış gösterdi. Ankara’da ise kiralar yüzde 26, satılık konut fiyatları ise yüzde 11 artış gösterdi. Deprem sonrasında kiralar İstanbul’da yüzde 13, İzmir’de yüzde 16 artarken, satılık konut fiyatları İstanbul’da yüzde 12, İzmir’de yüzde 10 artış kaydetti.

Paylaşın

Deprem Bölgelerinin Yeniden İnşa Maliyeti 100 Milyar Doları Bulabilir

11 ilde büyük yıkıma neden olan Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremler sonrası bölgenin yeniden inşasının 100 milyar dolar bulabileceği öne sürüldü.

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, depremlerde yaşanan can kayıplarına ilişkin son resmi rakamları paylaştı. Soylu’nun açılamasına göre depremlerde can kaybı 45 bin 968’e yükseldi.

Avrupa İmar ve Kalkınma Bankası (EBRD) Türkiye Direktörü Arvid Tuerkner, Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından yıkımın ekonomik boyutuna ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Deprem bölgelerinde işsizlik oranları ve gelir eşitsizliğinin yüksek olduğunu söyleyen Tuerkner, belediyeler ile çalışacaklarını söyledi.

Bloomberg HT yayınında konuşan Tuerkner, “Bölgede tekrar altyapıyı kurmak için belediyelerle ortak çalışacağız. Çalışmak için önceliğimiz deprem bölgesi olacak. Orada işleri yeniden hayata geçirebilmek için yardımcı olacağız, mentor desteği vereceğiz. 2 milyar dolar portföy o bölgeye aktarılmış durumda” dedi.

Yıkımın maliyeti

Bazı finans kurumları ile birkaç program yürüttüklerini söyleyen Tuerkner, deprem bölgelerindeki finans sektörünün de çok zor durumda olduğunu savundu.

Dünya Bankası’nın yıkımıın maliyetini 34 milyar dolar olarak açıklamasına ilişkin de konuşan Tuerkner, “Buraları yeniden inşa etmek çok daha maliyetli olacaktır. Yeniden inşanın 100 milyar dolara kadar yükselebileceği söyleniyor” ifadelerini kullandı.

Paylaşın