BM Genel Sekreteri Guterres’ten Gazze İçin İnsani Ateşkes Çağrısı

Filistin – İsrail savaşını görüşmek üzere Mısır’ın ev sahipliğinde düzenlenen Kahire Barış Zirvesi’nde konuşan Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, “insani ateşkes” ilan edilmesi için çağrıda bulundu.

Haber Merkezi / BM Genel Sekreteri Guterres, acilen atılması gereken üç adımı; abluka altındaki Gazze Şeridi’nde yaşayan sivillere yönelik insani yardımın hiçbir engel olmaksızın ulaştırılması, İsrail’den kaçırılan kişilerin derhal koşulsuz şekilde serbest bırakılması ve çatışmaların şiddetlenmesinin engellenmesine yönelik çabalar için taahhütte bulunulması olarak sıraladı.

Sorunun sadece iki devletli çözümle aşılabileceğini belirten Antonio Guterres, “Harekete geçme, bu korkunç kâbusu sonlandırmak için harekete geçme vakti geldi” dedi.

BM Genel Sekreteri Guterres’in çağrısına, toplantıda konuşan Fransız ve İspanyol yetkililerden destek geldi. İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ve Fransa Dışişleri Bakanı Catherine Colonna da insani ateşkes çağrısında bulundu. Colonna, Gazze’deki sivillere yardım ulaştırılabilmesi için bir insani koridor oluşturulması gerektiğini söyledi.

Mahmud Abbas: Vatanımızı terk etmeyeceğiz

Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas ise zirvede, Filistinlilerin Gazze, Batı Şeria ve Kudüs’ten gönderilmesi girişimlerine karşı uyarıda bulunarak “Ne olursa olsun topraklarımızda kalacağız.” dedi.

Abbas konuşmasında, “Halkımızı Gazze’den başka yerlere yerleştirme girişimlerine karşı uyarıyoruz. Ayrıca Filistinlilerin evlerinden çıkarılmasına ya da Kudüs veya Batı Şeria’dan sürülmesine karşı da uyarıyoruz. Yerinden edilmeyi kabul etmeyeceğiz ve ne olursa olsun topraklarımızda kalmaya devam edeceğiz.” ifadelerine yer verdi.

Gazze’de yaklaşık 2 bini çocuk 4 bin 385 ölü

Savaşta yaşamını yitiren Filistinli sayısının 4 bin 385’e çıktığı açıklandı. Filistinli sağlık yetkilileri, 15. günde devam savaşta ölü ve yaralı sayısına ilişkin son verileri paylaştı. Buna göre İsrail bombardımanı altında bulunan Gazze’de 4 bin 385 Filistinli öldürüldü.

Ağır bombardımanda can verenlerin bin 756’sının çocuk ve 967’sinin kadın olduğu belirtildi. İsrail saldırılarında 13 bin 561 Filistinli de yaralandı. Öte yandan saldırılarda bin 400 İsrailli hayatını kaybederken, 205 kişi de Gazze’ye kaçırıldı.

Gazze’ye yardımlar başladı

Ayrıca tam ablukaya alınan Gazze’ye insani yardımlar ulaştırılmaya başladı. Mısır tarafında bulunan yardım konvoyları, abluka altındaki 2,3 milyon insana gıda ve tıbbi malzeme ulaştırmak üzere bu sabah Gazze’ye girdi.

Elektrik, su ve gıda erişimin tamamen kısıtlandığı Gazze’de ağır İsrail bombardımanı sonucu çok sayıda insanın ölmesi ve yaralanmasıyla tıbbi malzeme eksikliği de yaşanıyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Gazze’de 2 bin tır yardıma ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor. İsrail ile Hamas arasındaki son çatışmalardan önce Gazze’ye günde 450 tır yardım ulaştırılıyordu.

Geçmişteki çatışmalarda yardımlar, İsrail kontrolündeki Kerem Şalom kapısından Gazze’ye ulaştırılıyordu. Ancak İsrail, Hamas’ın elindeki tüm rehineler serbest bırakılmadan topraklarından Gazze’ye herhangi bir yardım geçmesine izin vermeyeceğini duyurdu.

Mısır, Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısının ardından sınırın Gazze tarafı İsrail ordusunca bombalandığı için Refah kapısını kapalı tutuyordu.

Mısır’ın Sina Yarımadası’na açılan Refah, Gazze’nin İsrail tarafından kontrol edilmeyen tek sınır kapısı olma özelliği taşıyor. İsrail’in Hamas saldırısı sonrası Gazze’ye uyguladığı abluka nedeniyle bölgede su, yiyecek ve yakıt sıkıntısı yaşanıyor.

Paylaşın

Filistin – İsrail Savaşı’nda Hayatını Kaybeden Gazeteci Sayısı 22’ye Yükseldi

Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugaylarının başlattığı Filistin – İsrail savaşında iki hafta geride kalırken, bölgedeki gelişmeleri takip ederken hayatını kaybeden gazetecilerin sayısı da 22’ye yükseldi.

CPJ MENA (Orta Doğu ve Kuzey Afrika) Birimi, 20 Ekim itibariyla hayatını kaybedenlerin sayısının 22’ye çıktığını açıkladı. 20 Ekim’de Gazze’ye yönelik İsrail saldırılarında Eş-Şebab Radyo’dan Muhammed Ali hayatını kaybetti.

CPJ’ye göre hayatını kaybeden gazetecilerin 18’i Filistinli, 3’ü İsrailli ve 1’i Lübnanlıydı. Çatışmalarda 8 gazeteci yaralandı. Ayrıca bugüne kadar 3 gazetecinin kayıp olduğu veya gözaltına alındığı bildirildi.

Gazze’ye yardımlar başladı

Öte yandan tam ablukaya alınan Gazze’ye insani yardımlar ulaştırılmaya başladı. Mısır tarafında bulunan yardım konvoyları, abluka altındaki 2,3 milyon insana gıda ve tıbbi malzeme ulaştırmak üzere bu sabah Gazze’ye girdi.

Elektrik, su ve gıda erişimin tamamen kısıtlandığı Gazze’de ağır İsrail bombardımanı sonucu çok sayıda insanın ölmesi ve yaralanmasıyla tıbbi malzeme eksikliği de yaşanıyor.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Gazze’de 2 bin tır yardıma ihtiyaç duyulduğunu belirtiyor. İsrail ile Hamas arasındaki son çatışmalardan önce Gazze’ye günde 450 tır yardım ulaştırılıyordu.

Geçmişteki çatışmalarda yardımlar, İsrail kontrolündeki Kerem Şalom kapısından Gazze’ye ulaştırılıyordu. Ancak İsrail, Hamas’ın elindeki tüm rehineler serbest bırakılmadan topraklarından Gazze’ye herhangi bir yardım geçmesine izin vermeyeceğini duyurdu.

Mısır, Hamas’ın 7 Ekim’deki saldırısının ardından sınırın Gazze tarafı İsrail ordusunca bombalandığı için Refah kapısını kapalı tutuyordu.

Mısır’ın Sina Yarımadası’na açılan Refah, Gazze’nin İsrail tarafından kontrol edilmeyen tek sınır kapısı olma özelliği taşıyor. İsrail’in Hamas saldırısı sonrası Gazze’ye uyguladığı abluka nedeniyle bölgede su, yiyecek ve yakıt sıkıntısı yaşanıyor.

Paylaşın

Erdoğan’dan İsrail’e Operasyonları Durdur Çağrısı

Hamas’ın askeri kanadı Kassam Tugaylarının başlattığı Filistin – İsrail savaşında 14. gün geride kalırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İsrail yönetimi, hatadan geri dönmek, devlet aklıyla hareket etmek yerine, bölge dışı aktörlerin de kışkırtmasıyla örgüt gibi davranmaktadır” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Batılı ülkelerin teşvik ettiği, Batılı medya kuruluşlarının âdeta meşrulaştırma yarışına girdiği bu cinnet furyasından bölgemizin bir an önce kurtarılması gerekmektedir.”

Erdoğan açıklamasının devamında, Tüm devletleri ve uluslararası kuruluşları bir an önce Gazze’de insani ateşkesin tesisine yönelik girişimlere, samimiyetle destek olmaya davet ediyorum. İsrail yönetimine sivillere yönelik saldırılarının kapsamını asla genişletmemesi ve soykırıma varan operasyonlarını derhâl durdurması çağrımızı yineliyorum” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sosyal medya hesabından İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarına ilişkin açıklamada bulundu. Erdoğan, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“İsrail yönetimi, hatadan geri dönmek, devlet aklıyla hareket etmek yerine, bölge dışı aktörlerin de kışkırtmasıyla örgüt gibi davranmaktadır. Batılı ülkelerin teşvik ettiği, Batılı medya kuruluşlarının âdeta meşrulaştırma yarışına girdiği bu cinnet furyasından bölgemizin bir an önce kurtarılması gerekmektedir.

Tüm devletleri ve uluslararası kuruluşları bir an önce Gazze’de insani ateşkesin tesisine yönelik girişimlere, samimiyetle destek olmaya davet ediyorum. İsrail yönetimine sivillere yönelik saldırılarının kapsamını asla genişletmemesi ve soykırıma varan operasyonlarını derhâl durdurması çağrımızı yineliyorum.

Müslümanların, Yahudilerin, Hıristiyanların ve bu topraklarda yaşayan herkesin emniyetini garanti edecek yeni mekanizmaların kurulmasıyla bölgemizin kalıcı istikrara kavuşacağına inanıyoruz. Türkiye, daha fazla masum kanının akmaması, daha fazla insani trajedinin yaşanmaması ve Filistin’deki çatışmaların geri dönülmez noktaya varmadan çözümü için üzerine düşeni yapmaya devam edecektir.

Gazze’ye yönelik saldırıların genişlemesi daha fazla acı, ölüm ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmeyecektir. Çocukları, kadınları, sivilleri katlederek; hastaneleri, okulları, camileri, kiliseleri bombalayarak güvenliğin sağlanamayacağı açıktır. Zulümle âbâd olunmaz.…”

Paylaşın

İsrail’in Gazze’ye Yönelik Olası Kara Harekatı: Listenin Başında İki İsim Var

Hamas’ın askeri kanadı Kassam Tugaylarının “Aksa Tufanı” operasyonuyla başlattığı Filistin – İsrail savaşında 14. gün geride kalırken, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik olası kara harekatının hazırlıkları sürüyor.

Haber Merkezi / Bir süredir Gazze sınırına askeri yığınak yapan İsrail güçlerinin, kara harekatındaki en önemli hedeflerinden birinin de Hamas liderleri olması bekleniyor.

Arab News’te yer alan habere göre İsrail güçlerinin elindeki listenin başındaysa iki isim var: Askeri stratejist Muhammed Deif ve siyasi lider Yahya Sinvar. Daha önce İsrail hapishanelerinde kalan ve birkaç suikast girişiminden kurtulan Deif ve Sinvar, Hamas’ın Gazze’deki en önemli liderleri olarak görülüyor.

Yahya Sinvar kimdir?

Hamas’ın Gazze Şeridi’ndeki lideri Yahya Sinvar 1962 yılında doğdu. Sinvar, Hamas’ın iç güvenlik servisi olan Mecid’i kurdu. Bu servis, İsrail ajanı olduğu düşünülen kişilerin ortaya çıkarılması hedefini taşıyor.

61 yaşındaki Sinvar üç kez tutuklandı. 1988 yılındaki son tutuklanması sonrası dört kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı. Hamas tarafından kaçırılan ve dört yıl esir tutulan İsrail askeri Gilad Şalid karşılığında serbest bırakılan 1027 mahkum arasında o da yer alıyordu.

Sinvar hapis sonrası Hamas’ın lider kadrosunda yeniden yerini aldı ve 2017’de de Gazze içindeki en yüksek siyasi yönetici konumunda getirildi. ABD 2015 yılında Sinvar’ın ismini ‘uluslararası teröristler’ listesine ekledi.

Muhammed Deyif kimdir?

Muhammed Deyif, İzzeddin el-Kassam Tugayları olarak bilinen Hamas’ın askeri kanadının lideri. Filistinler onu “Deha” olarak tanımlıyor, İsrailliler için ise Deyif, “dokuz canlı bir kedi” olarak görülüyor.

İsrail askerlerinin yakalanması hedefleri arasında olan İzzeddin el-Kassam Tugayları’nın kurulması sonrası 1989 yılında tutuklandı. Salıverilmesi sonrası İsrail ve Gazze arasında Hamas savaşçılarının geçişine imkan veren tünellerin inşasına önayak oldu.

Deyif, İsrail’in en çok arananlar listesinin başındaki isimlerden biri. 1996 yılındaki otobüs bombalamalarının planlanması ve İsrail askerlerinin infaz emrinin verilmesi ile suçlanıyor.

2000 yılında cezaevine giren Deyif, ikinci Filistin ayaklanmasında hapisten kaçmayı başardı. O kaçış sonrası arkasında çok az iz bıraktı. Bilinen üç fotoğrafı bulunuyor. Bunlardan biri çok eski, ikincisi maskeli üçüncüsü ise gölgesine ait.

Onu hedef alan suikastların en önemlisi 2002’de gerçekleşti ve bu olayda bir gözünü kaybetti. İsrail’e göre bir elini ve ayağını bu saldırıda kaybetti ve konuşma güçlüğü de yaşıyor. 2014’te yapılan bir suikast girişiminde ise Deyif kurtuldu ama eşi ve iki çocuğu öldürüldü.

4 bin 137 kişi hayatını kaybetti

Öte yandan Gazze Sağlık Bakanlığı sözcüsü Eşref el-Kudra gazetecilere yaptığı açıklamada şu ana kadar İsrail saldırıları nedeniyle bin 661’i çocuk olmak üzere 4 bin 137 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti. 13 bin 260 kişi yaralanırken 4 binden fazla kişiden ise haber alınamıyor.

Yedi büyük hastane ve 21 sağlık merkezinin şu anda kullanılamadığını belirten Kudra 46 sağlık çalışanının hayatını kaybettiğini 23 ambulansında tamamen imha edildiğini açıkladı.

Paylaşın

Birleşmiş Milletler, Hastane Saldırısı İçin Uluslararası Soruşturma İstedi

Birleşmiş Milletler (BM), geçtiğimiz çarşamba günü İsrail tarafından düzenlenen ve 471 kişi hayatını kaybettiği hastane saldırısı için uluslararası uzmanlardan oluşan bir heyetin inceleme yapmasını istedi.

Haber Merkezi / Öte yandan Gazze Sağlık Bakanlığı sözcüsü Eşref el-Kudra gazetecilere yaptığı açıklamada şu ana kadar İsrail saldırıları nedeniyle bin 661’i çocuk olmak üzere 4 bin 137 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti. 13 bin 260 kişi yaralanırken 4 binden fazla kişiden ise haber alınamıyor.

Yedi büyük hastane ve 21 sağlık merkezinin şu anda kullanılamadığını belirten Kudra 46 sağlık çalışanının hayatını kaybettiğini 23 ambulansında tamamen imha edildiğini açıkladı.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği, Gazze Şeridi’nde düzenlenen ve çok sayıda sivilin hayatını kaybettiği saldırıya ilişkin bağımsız, uluslararası uzmanlardan oluşan bir heyetin inceleme yapmasını istedi.

“Hastaneye saldırı kabul edilemez” diyen BM İnsan Hakları Yüksek Komiserliği Sözcüsü Ravina Shamdasani, uluslararası katılımla bir araştırmanın gerekli olduğunu vurguladı. Sözcü, BM görevlilerinin de olay yerinde delil toplamaya çalıştığını, ancak devam eden bombardıman ve yakıt eksikliğinin çalışmaları zorlaştırdığını söyledi.

Sözcü Ravina Shamdasani, İsrail’in devam eden ağır bombardımanı ve militan Filistinli grupların da füze saldırıları nedeniyle endişeli olduğunu belirterek çatışmaların Batı Şeria’ya sıçrama tehlikesine de dikkat çekti. İşgal altındaki Batı Şeria’da insan haklarındaki durumun hızla kötüleştiğini gözlemlediklerini kaydeden sözcü, bölgede “hukuku aykırı ölümcül şiddetin” arttığını ifade etti.

“Gazze’ye insani yardım sevkiyatı kısa süre içerisinde başlayacak”

Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyoon Ofisi, çatışmadaki tüm taraflarla görüşmelerin ileri aşamaya geldiğini ve Gazze’ye insani yardım sevkiyatının kısa süre içerisinde başlayacağını duyurdu.

BM sözcüsü Jens Laerke “Tarafların yöntemler konusunda uzlaşma noktasına yaklaştığı ve ilk teslimatların yarın ya da ertesi gün başlayacağı haberleri ümit verici,” ifadelerini kullandı.

Mısır’da Refah sınır kapısını ziyaret eden Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres, yardım tırlarının İsrail’in kuşatmasından mağdur olankar için “ölüm kalım meselesi” olduğunu söyledi.

Guterres yardım tırlarının Filistin topraklarına geçişine izin verilmesi çağrısında bulunmak üzere ziyaret ettiği Refah sınır kapısında ” su, yakıt, ilaç ve gıdayla” yüklü çok sayıda yardım tırı gördüğünü belirtti ve bunların Gazze’deki birçok insan için “can simidi” öneminde olduğunu vurguladı.

BM, Refah sınır kapısı üzerinden Gazze’ye ilk yardım teslimatının “ertesi gün içinde” gerçekleşmesinin beklendiğini açıklamıştı.

“600 bin insan temiz susuz bırakıldı”

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), İsrail’in 11 Ekim’de Gazze’nin suyunu keserek 600 bin insanı temiz sudan yoksun bıraktığını duyurdu. HRW’nin, X sosyal platform hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail’in Gazze Şeridi’ne uyguladığı ablukasıyla Filistinli çocukları ve diğer sivilleri büyük bir risk altında bıraktığı kaydedildi.

İsrail’in 11 Ekim’de Gazze’nin suyunu keserek 600 bin insanı temiz sudan yoksun bıraktığı aktarılan açıklamada, su, yakıt ve elektrik girişine izin vermemenin insanların hayatlarını tehlikeye attığı ifade edildi. Açıklamada, İsrail’in hukuksuz Gazze ablukasının çocuklar için ölümcül olduğu kaydedildi.

Paylaşın

Gazze’de İsrail Saldırılarında En Az 4 Bin 137 Kişi Hayatını Kaybetti

Hamas’ın askeri kanadı Kassam Tugaylarının başlattığı Filistin – İsrail savaşının 14. gününde, Gazze Sağlık Bakanlığı sözcüsü Eşref el-Kudra gazetecilere yaptığı açıklamada şu ana kadar İsrail saldırıları nedeniyle bin 661’i çocuk olmak üzere 4 bin 137 kişinin hayatını kaybettiğini belirtti.

Haber Merkezi / 13 bin 260 kişi yaralanırken 4 binden fazla kişiden ise haber alınamıyor. Yedi büyük hastane ve 21 sağlık merkezinin şu anda kullanılamadığını belirten Kudra 46 sağlık çalışanının hayatını kaybettiğini 23 ambulansında tamamen imha edildiğini açıkladı.

Filistin Sağlık Bakanlığı, Batı Şeria’nın Tulkerim kentindeki Nur Şems Mülteci Kampı’nda İsrail güçleriyle yaşanan çatışmalarda 5’i çocuk 13 kişinin öldüğünü duyurdu. Bu da, İsrail ile Hamas arasında 7 Ekim’de başlayan savaşın ardından, Batı Şeria’da ölen Filistinlilerin sayısını 81’e çıkardı. Çatışma, aynı zamanda bir İsrail askerinin ölümüne ve birinin de yaralanmasına neden oldu.

“Filistinli çocukları ve diğer sivilleri büyük bir risk altında”

Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Kordinasyoon Ofisi çatışmadaki tüm taraflarla görüşmelerin ileri aşamaya geldiğini ve Gazze’ye insani yardım sevkiyatının kısa süre içerisinde başlayacağını duyurdu. BM sözcüsü Jens Laerke “Tarafların yöntemler konusunda uzlaşma noktasına yaklaştığı ve ilk teslimatların yarın ya da ertesi gün başlayacağı haberleri ümit verici” ifadelerini kullandı.

İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), İsrail’in 11 Ekim’de Gazze’nin suyunu keserek 600 bin insanı temiz sudan yoksun bıraktığını duyurdu. HRW’nin, X sosyal platform hesabından yaptığı paylaşımda, İsrail’in Gazze Şeridi’ne uyguladığı ablukasıyla Filistinli çocukları ve diğer sivilleri büyük bir risk altında bıraktığı kaydedildi.

İsrail’in 11 Ekim’de Gazze’nin suyunu keserek 600 bin insanı temiz sudan yoksun bıraktığı aktarılan açıklamada, su, yakıt ve elektrik girişine izin vermemenin insanların hayatlarını tehlikeye attığı ifade edildi. Açıklamada, İsrail’in hukuksuz Gazze ablukasının çocuklar için ölümcül olduğu kaydedildi.

“Acilen gıda, su, yakıt ve ilaca ihtiyacımız var”

Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Gazze’ye “hızlı ve engelsiz insani erişim” talebinde bulundu; İsrail ile Hamas arasındaki savaşın 13. gününde “acil insani ateşkes” çağrısı yaptı. Guterres, “Uluslararası insani hukuka saygı gösterilmelidir. Acilen gıda, su, yakıt ve ilaca ihtiyacımız var, hem de çok fazla ve sürdürülebilir bir şekilde ihtiyacımız var” dedi.

İsrail ordusu ve Hamas’ın sorumluluğunu reddettiği Gazze’deki hastaneye yönelik saldırıya değinen Guterres, “Sivillerin korunması esastır. Hastanelere, okullara ya da BM altyapısına yönelik saldırılar uluslararası hukuka aykırıdır” şeklinde konuştu.

Hamas’ın saldırılarına atıfta bulunan Guterres, “Bu saldırılar ne kadar dehşet verici olursa olsun, Hamas kontrolündeki bölgede yaşayan 2.4 milyon Filistinlinin toplu olarak cezalandırılmasını haklı gösteremez” ifadelerini kullandı.

BM Genel Sekreteri, “Hamas rehineleri koşulsuz olarak serbest bırakmalı ve İsrail Filistinlilere hızlı ve engelsiz insani yardım erişimini garanti etmelidir” dedi.

Avrupa Parlamentosu Gazze’deki hastane saldırısı sonrası “insani duraklama” çağrısında bulunan bir karar tasarısını kabul etti.

Avrupa Komisyonu bu hafta başında Gazze’ye insani yardım malzemesi taşıyan iki uçağın Mısır sınırına doğru yola çıkacağını duyurdu. Salı günü AB liderlerinin olağanüstü toplantısının ardından konuşan Ursula von der Leyen, Komisyon’un “(AB) yardımlarımızın Gazze’ye girmesini sağlamak için Mısırlı yetkililerle temas halinde olduğunu” kaydetti. .

Hamas’tan “bölgesel savaş” uyarısı

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, İsrail’in Gazze’ye yönelik süren saldırıların bölgesel bir savaşa dönüşebileceği uyarısında bulundu. Heniyye, yayımladığı video kaydında, Gazze, Batı Şeria ve Lübnan cephesinde İsrail’le yaşanan çatışmalar ile siyasi gelişmeleri değerlendirdi.

ABD ile bazı Avrupa ülkelerinin, manevi destek için İsrail’e ziyaretlerde bulunduğunu anımsatan Heniyye, Washington yönetiminin tüm bu çabalarına rağmen “Gazze’ye saldırılar konusunda İsrail’e bölgesel ve uluslararası destek sağlama ve Araplara, tehciri kabul ettirme”de başarılı olamadığını belirtti.

Tüm baskılara rağmen Arap ve İslam ülkelerinin Filistinlilerin tehcir edilmesi konusundaki tavrının çok net olduğunu kaydeden Heniyye, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK), İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Birliğinin toplantılarında da bunun vurgulandığını ifade etti.

Başta Mısır olmak üzere Arapların ve İslam ülkelerinin tehcire karşı duruşunu öven Heniyye, bu duruşun desteklenmesi çağrısı yaptı. Heniyye, ABD yönetiminin, diğer cepheleri saf dışı bırakma ve insanları İsrail’in yalanlarına inandırma konusunda da başarılı olamadığını aktardı.

Hamas lideri, “Gazze’ye yönelik bu vahşi saldırıların, yıkımın ve kan dökmenin devam etmesi durumunda, bunun, bölgesel bir savaşa dönüşebileceği uyarısı yaptıklarını” kaydetti.

Geçen günlerde Arap ve İslam dünyasından pek çok yetkiliyle bir araya geldiklerini söyleyen Heniyye, bu görüşmelerde, “çözümün ancak işgalin son bulması ve başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulmasıyla mümkün olduğunu dile getirdiklerini ve işgalci komutanların işledikleri suçlardan ötürü yargılanmasını ve Gazze’ye bir an evvel yardımların ulaştırılmasını talep ettiklerini” dile getirdi.

Heniyye son olarak, Filistin halkı ile Arap ve İslam dünyasını cuma günü “Gazze’ye saldırılar dursun, tehcir ve alternatif vatana hayır” sloganıyla sokağa inmeye çağırdı.

Paylaşın

İnsan Hakları İzleme Örgütü’nden Batı’ya İkiyüzlülük Suçlaması

Hamas’ın askeri kanadı Kassam Tugaylarının başlattığı Filistin – İsrail savaşının 14. gününde, İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), ABD ve müttefiklerini İsrail’in Gazze’deki eylemlerini eleştirmemekle suçladı.

DW Türkçe’nin aktardığına göre; New York merkezli HRW’nin program direktör yardımcısı Tom Porteous, Washington ve birkaç istisna hariç Avrupa başkentlerinin İsrail’in 7 Ekim’den sonra Gazze’de gerçekleştirdiği eylemlere karşı sessiz kaldığını belirtti.

Porteous, “Nerede Gazze’ye 16 yıldır uygulanan ve savaş suçu niteliğindeki toplu cezalandırmaya varan ablukanın acımasızca sertleştirilmesine yönelik açık bir kınama?” diye sordu. HRW yetkilisi, “Bırakın hesap verme çağrısını, İsrail’in Gazze’ye saldırılarında uluslararası normlara saygı göstermesine yönelik açık ve dolambaçsız bir çağrı dahi yok” diye ekledi.

Porteous, sivillerin korunmasına yönelik uluslararası insani hukukun gereklerinin herkese uygulanmak üzere belirlendiğini hatırlattı. Porteous, İsrailli liderleri de “bu yoğun nüfuslu bölgedeki mahalleleri enkaza çeviren bombardımanı yoğunlaştırma talimatı verirken bile Gazze’de sivil ve savaşçı arasındaki hayati önemi bulandırmaya çalışmakla” suçladı.

Yaşananları Batı’nın Rusya’nın Ukrayna’yı işgali karşısındaki tutumuyla da karşılaştıran Porteous, “Batılı devletlerin ikiyüzlülüğü ve çifte standardı açıkça ortada” dedi.

HRW yetkilisi, bu durumun insan hakları gruplarının ve bazı devletlerin “dünyanın dört bir yanında çatışmaların ortasında kalan sivillerin korunmasına yönelik normları standardize etmek ve güçlendirmek” için yıllardır itinayla sürdürdüğü çalışmalara da zarar verdiğini belirtti.

İsrail, AB ve ABD’nin terör örgütleri listesindeki Hamas’ın 7 Ekim’de gerçekleştirdiği ve yüzlerce İsrailli’nin öldürülüp onlarcasının da rehin alındığı saldırıların ardından Gazze’yi havadan vurmaya başlamıştı. Gazze’ye su, gıda, elektrik ve yakıt tedarikine izin vermeyen ve bölgeye yönelik ablukayı tüm rehineler serbest bırakılana dek sürdüreceğini duyuran İsrail, olası bir kara harekâtı için hazırlıklarını da sürdürüyor.

Hamas’ın kontrolündeki Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığının verdiği bilgilere göre, İsrail saldırılarında şu ana kadar en az 3 bin 785 kişi hayatını kaybetti. İsrail ise Hamas saldırıları sonucunda bin 400’ü aşkın vatandaşının yaşamını yitirdiğini açıkladı.

Paylaşın

Filistin – İsrail Savaşı: Hamas’tan “Çözüm” Açıklaması

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, Arap ve İslam dünyasından pek çok yetkiliyle bir araya geldiklerini belirterek, bu görüşmelerde, çözümün ancak işgalin son bulması ve başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulmasıyla mümkün olduğunu dile getirdiklerini söyledi.

İşgalci komutanların işledikleri suçlardan ötürü yargılanmasını ve Gazze’ye bir an evvel yardımların ulaştırılmasını talep ettiklerini” dile getiren Heniyye, Filistin halkı ile Arap ve İslam dünyasını, “Gazze’ye saldırılar dursun, tehcir ve alternatif vatana hayır” sloganıyla sokağa inmeye çağırdı.

Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, yayımladığı video kaydında, Gazze, Batı Şeria ve Lübnan’da İsrail’le çatışmalar ile siyasi gelişmeleri değerlendirdi.

Bianet’tin aktardığına göre; ABD ile bazı Avrupa ülkelerinin, manevi destek için İsrail’e ziyaretlerde bulunduğunu anımsatan Heniyye, “Washington yönetiminin tüm bu çabalarına rağmen Gazze’ye saldırılar konusunda İsrail’e bölgesel ve uluslararası destek sağlama ve Araplara, tehciri kabul ettirmekte başarılı olamadığını” belirtti.

Tüm baskılara rağmen Arap ve İslam ülkelerinin Filistinlilerin tehcir edilmesi konusundaki tavrının çok net olduğunu kaydeden Heniyye, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK), İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) ve Arap Birliğinin toplantılarında da bunun vurgulandığını ifade etti.

Başta Mısır olmak üzere Arapların ve İslam ülkelerinin tehcire karşı duruşunu öven Heniyye, bu duruşun desteklenmesi çağrısı yaptı. Heniyye, “ABD yönetiminin, diğer cepheleri saf dışı bırakma ve insanları İsrail’in yalanlarına inandırma konusunda da başarılı olamadığını” söyledi.

Hamas lideri, “Gazze’ye yönelik bu vahşi saldırıların, yıkımın ve kan dökmenin devam etmesi durumunda, bunun, bölgesel bir savaşa dönüşebileceği uyarısı yaptıklarını” kaydetti.

Geçen günlerde Arap ve İslam dünyasından pek çok yetkiliyle bir araya geldiklerini söyleyen Heniyye, “bu görüşmelerde, çözümün ancak işgalin son bulması ve başkenti Kudüs olan bağımsız Filistin devletinin kurulmasıyla mümkün olduğunu dile getirdiklerini ve işgalci komutanların işledikleri suçlardan ötürü yargılanmasını ve Gazze’ye bir an evvel yardımların ulaştırılmasını talep ettiklerini” dile getirdi.

Heniyye son olarak, Filistin halkı ile Arap ve İslam dünyasını bugün “Gazze’ye saldırılar dursun, tehcir ve alternatif vatana hayır” sloganıyla sokağa inmeye çağırdı.

İsmail Haniye kimdir?

1980’lerden bu yana hareketin bir parçası olan İsmail Haniye, Hamas’ın lideri olarak kabul görüyor. İsrail, Haniye’ye 1989 yılındaki ilk Filistin ayaklanması sırasında üç yıl hapis cezası verdi.

1992 yılında hapisten çıkarıldı ve İsrail ile Lübnan arasındaki sahipsiz topraklara sürüldü. Beraberinde birçok Hamas lideri de bulunuyordu.

Sürgün sonrası Gazze’ye geri döndü. 1997 yılında Hamas’ın ruhani liderinin ofisinin yönetimine getirildi ve örgüt içindeki pozisyonunu güçlendirdi.

Haniye 2006 yılında, Hamas’ın seçim zaferi sonrasında, Filistin yönetimi lideri Mahmud Abbas tarafından başbakanlığa getirildi. Ancak bir yıl sonra, El Fetih ile Hamas arasında Gazze’de yaşanan ve bir hafta süren kanlı güç savaşının sonunda görevden alındı.

Haniye görevden almayı “anayasaya aykırı olduğunu” savunarak kabul etmedi. Hükümetinin “Filistin halkına karşı olan ulusal sorumluluklarından vazgeçmeyeceğini” söyleyerek Gazze’yi yönetmeye devam etti.

2017 yılında Hamas’ın siyasi liderliğine getirildi. 2018 yılında ABD Dışişleri Bakanlığı Haniye’yi terörist olarak tanımladı. 61 yaşındaki Haniye son birkaç yıldır Katar’da yaşıyor.

Paylaşın

Birleşmiş Milletler’den Gazze’de Acil Ateşkes Çağrısı

Hamas’ın silahlı kanadı Kassam Tugaylarının başlattığı Filistin – İsrail savaşında 13. gün geride kalırken, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres, Gazze’ye “hızlı ve engelsiz insani erişim” talebinde bulundu ve “acil insani ateşkes” çağrısı yaptı.

Haber Merkezi / Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şukri ile Kahire’de düzenlenen basın toplantısında konuşan Guterres, “Uluslararası insani hukuka saygı gösterilmelidir. Acilen gıda, su, yakıt ve ilaca ihtiyacımız var, hem de çok fazla ve sürdürülebilir bir şekilde ihtiyacımız var” dedi.

İsrail ordusu ve Hamas’ın sorumluluğunu reddettiği Gazze’deki hastaneye yönelik saldırıya değinen Guterres, “Sivillerin korunması esastır. Hastanelere, okullara ya da BM altyapısına yönelik saldırılar uluslararası hukuka aykırıdır” şeklinde konuştu.

Hamas’ın saldırılarına atıfta bulunan Guterres, “Bu saldırılar ne kadar dehşet verici olursa olsun, Hamas kontrolündeki bölgede yaşayan 2.4 milyon Filistinlinin toplu olarak cezalandırılmasını haklı gösteremez” ifadelerini kullandı.

BM Genel Sekreteri, “Hamas rehineleri koşulsuz olarak serbest bırakmalı ve İsrail Filistinlilere hızlı ve engelsiz insani yardım erişimini garanti etmelidir” dedi.

Refah sınır kapısı yardım için açılacak

Mısır’da devlet medyası, Gazze’ye ulaştırılacak yardımların beklediği Refah sınır kapısının Cuma günü “birkaç saatliğine” açılacağını aktardı. Mısır ile Gazze arasındaki sınır kapısının açılmasıyla yardım kamyonlarının Filistin tarafına geçmesi bekleniyor.

Sınır kapısında 100’den fazla yardım kamyonu bekliyor ancak dün 20 kadar kamyonun geçişiyle ilgili anlaşma sağlandığı belirtilmişti.

Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Tedros Adhanom Ghebreyesus Cenevre’de yaptığı açıklamada, tırların insani yardım malzemeleri ile yüklü olduklarını ve hareket etmeye hazır vaziyette beklediklerini belirtti. Tedros, “Mısır ve Filistin’deki Kızılay kuruluşları ile birlikte, sınır geçişi açıldığında, umarız ki yarın, yardım malzemelerini Gazze Şeridi’ne götürmeye hazırız” diye konuştu.

“Malzemelerin kısa sürede geçişine izin verilmezse Gazze’de bir trajedi yaşanmasından endişe ediyoruz” diye konuşan Tedros yardım malzemelerinin altı gün önce sınır bölgesine gittiğini vurgulayarak, geçişin olup olmayacağıyla ilgili tedirginliğini de dile getirdi. Tedros, “Ancak son günlerdeki tecrübelerimiz nedeniyle geçişin olup olmayacağı konusunda aynı zamanda endişeliyiz” dedi.

Birleşmiş Milletler İnsani Yardım Koordinasyon Ofisi’nden (OCHA) yapılan açıklamaya göre, DSÖ’nün beş yardım tırı hazır durumda. DSÖ Genel Direktörü Tedros, 40 ton malzemenin de önümüzdeki haftaya kadar bölgeye erişeceğini söyledi.

Tedros bu malzemeler arasında, aralarında hamilelerin de olduğu toplam 300 bin kişi için ilaçlar, kronik hastalar için ilaçlar, ağır yaralıların tedavisinde kullanılan malzemeler ve diğer tıbbi gereçler olduğunu belirtti.

Tedros aynı zamanda İsrail’e çağrıda bulunarak, Gazze’ye gönderilecek acil insani yardım malzemeleri listesine akaryakıtın da alınmasına izin vermesini istedi. “İsrail’in, Mısır’dan Gazze’ye su, gıda ve ilaç girişine engel olmayacağını açıklamasını memnuniyetle karşılıyoruz” diyen Tedros, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Akaryakıt aynı zamanda hastane jeneratörleri, ambülanslar ve su arıtma tesisleri için gerekiyor. Ve İsrail’e akaryakıtı, Gazze’ye girişine izin verilen hayati malzemelere eklemesi çağrısında bulunuyoruz.”

DSÖ Acil Yardımlar Direktörü Michael Ryan ise Cenevre’de yaptığı açıklamada, Gazze Şeridi’ne “her gün insani yardımın gitmesi” gerektiğini söyledi. Ryan, 20 tırın şu anda Gazze’deki acil durum için son derece yetersiz olduğunu ifade etti.

Birleşmiş Milletler (BM) İnsani Yardım Direktörü Martin Griffiths, günde yaklaşık 100 kamyona ihtiyaç duyulduğunu belirtti. Kahire’deki Dünya Gıda Programı’ndan Abeer Etefa, 20 kamyonun “iyi bir başlangıç” olacağını ancak “hiçbir şekilde yeterli olmadığını” söyledi.

Gazze’deki durumun “korkunç” olduğunu ve iki milyonluk nüfusun “çaresiz, yardıma muhtaç” olduğunu söyleyen Etefa, bu ilk planın “sistemi test etmenin bir yolu” olduğuna inanıyor.

AP’den “insani duraklama” çağrısı

Avrupa Parlamentosu (AP), Gazze’deki hastane saldırısı sonrası “insani duraklama” çağrısında bulunan bir karar tasarısını kabul etti.

Avrupa Komisyonu bu hafta başında Gazze’ye insani yardım malzemesi taşıyan iki uçağın Mısır sınırına doğru yola çıkacağını duyurdu. Salı günü AB liderlerinin olağanüstü toplantısının ardından konuşan Ursula von der Leyen, Komisyon’un “(AB) yardımlarımızın Gazze’ye girmesini sağlamak için Mısırlı yetkililerle temas halinde olduğunu” kaydetti.

Gazze’de en az 3,785 Filistinli öldürüldü

Gazze’deki Sağlık Bakanlığı, İsrail ile Hamas arasında 7 Ekim’de başlayan savaştan bu yana Gazze Şeridi’nde en az 3,785 Filistinlinin öldürüldüğünü duyurdu. Ölenler arasında en az 1.524 çocuğun da bulunduğunu belirten bakanlık, 12 bin 493 yaralının olduğunu açıkladı.
Paylaşın

“Hamas Politbürosunun İlk Kadın Üyesi Öldürüldü” İddiası

Hamas’ın silahlı kanadı Kassam Tugaylarının başlattığı Filistin – İsrail savaşının 13. gününe girerken, İsrail basını, Hamas politbüro üyesi Cemile Abdallah Taha el-Şanti’nin öldürüldüğünü ileri sürdü.

Haber Merkezi / Hamas Kadın Hareketi’nin kurucularından olan 68 yaşındaki Shanti, geçtiğimiz yıllarda Hamas politbürosuna atanmıştı.

Hamas ve silahlı kanadı Kassam Tugayları tarafından dün yapılan açıklamada, İsrail’in Gazze’ye yönelik hava saldırılarında Hamas’ın üst düzey komutanlarından Ayman Nofal’in öldüğünü açıklanmıştı. Nofal’ın yanı sıra, Fouad Abu Btihan, Teysir İbrahim ve Vaiz Vail ez-Zerid’in de İsrail’in hava saldırılarında öldüğü duyurulmuştu.

Can kaybı binlerle ifade ediliyor…

Öte yandan El-Ehli Baptist Hastanesine düzenlenen ve 471 kişinin hayatını kaybettiği saldırının ardından İsrail, Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına devam ediyor.

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 3 bin 478 kişinin öldüğü, yaralı sayısının ise 12 bini aştığı bildirildi.

Gazze’deki Sağlık Bakanlığından yapılan açıklamada, İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik saldırıları sonucu hastanelere ulaşan bilgilere yer verildi.

İsrail’in saldırılarında Gazze’de ölenlerin sayısının 3 bin 478’e yükseldiği belirtilen açıklamada, yaralı sayısının ise 12 bini aştığı kaydedildi.

İsrail güçlerinin bu süre zarfında işgal altındaki Batı Şeria’da da 62 Filistinliyi öldürdüğü aktarılan açıklamada, Batı Şeria’da yaralananların ise 1300 olduğu paylaşıldı.

İsrail resmi devlet televizyonu KAN, İsrail ordusunun Gazze Şeridi’ne kara operasyonu yapmak için hazırlıklarını tamamladığını duyurdu. KAN’ın haberinde, Gazze sınırı bölgesinde üç günden bu yana İsrail ordusu ile Filistinli gruplar arasında herhangi bir çatışma yaşanmadığı belirtildi.

İsrail, 7 Ekim’deki saldırının ardından, Gazze Şeridi etrafına yığdığı güçlerin bir askeri güç olarak Hamas’ı tamamen bitirmek amacıyla bölgeye gireceği işaretini veriyor.

300 binden fazla yedek asker silah altına alındı. Gazze sınırının İsrail tarafındaki “Kibbutz” denilen çiftlikler Merkava tankları, toplar ve savaş giysilerini kuşanmış, ağır silahlı binlerce piyadeyle dolduruldu.

İsrail istihbaratı kötü bir ay geçirdi. İsrail iç istihbarat servisi Şin Bet, Hamas saldırısının gelişini öngöremeninin sorumluluğunu üstlendi. Gazze’de Hamas ve İslami Cihat komutanlarını takip eden bir muhbir ve casus ağına sahip olmaları gerekiyordu.

Paylaşın