Karbon monoksit zehirlenmelerinde ilkyardım nasıl olmalıdır? Detaylar

Zehirlenme, çeşitli ilaçların, kimyasalların, zehirlerin veya gazların yutulması, solunması, dokunulması veya enjekte edilmesinden kaynaklanan yaralanma veya ölüme varabilen durumdur. Olası zehirlenme konusunda endişeleriniz varsa ilk önce 112’yi arayın.

Bireyin yaşam faaliyetinin tehlikeye düştüğü bir durumda, sağlık görevlilerinin olay yerine varıp, müdahalede bulunacağı zaman aralığında yaralı veya yaralıların hayatlarının kurtarılması veya durumlarının kötüye gitmesini önlemek amacıyla, olay yerindeki mevcut araç ve gereçlerle yapılan ilaçsız uygulamaların tümüne ilk yardım denir.

İlk yardımcı; İlk yardım tanımında belirtilen amaç doğrultusunda hasta veya yaralıya tıbbi araç gereç aranmaksızın mevcut araç gereçlerle, ilaçsız uygulamaları yapan eğitim almış kişi ya da kişilerdir.

Zehirlenme hangi yollarla meydana gelir?

Zehirlenme yolları üç grupta toplanır.

  • Sindirim yoluyla; En sık rastlanan zehirlenme yoludur. Sindirim yoluyla alınan zehirler genellikle ev ya da bahçede kullanılan kimyasal maddeler, zehirli mantarlar, bozuk besinler, ilaç ve aşırı alkoldür
  • Solunum yoluyla; Zehirli maddenin solunum yolu ile alınmasıyla oluşur. Genellikle karbon monoksit (tüp kaçakları, şofben, bütan gaz sobaları), lağım çukuru veya kayalarda biriken karbondioksit, havuz hijyeninde kullanılan klor, yapıştırıcılar, boyalar ev temizleyicileri gibi maddeler ile oluşur
  • Cilt yoluyla; Zehirli madde vücuda direk deri aracılığı ile girer. Bu yolla olan zehirlenmeler böcek sokmaları, hayvan ısırıkları, ilaç enjeksiyonları, saç boyaları, zirai ilaçlar gibi zehirli maddelerin deriden emilmesi ile oluşur

Zehirlenmelerde genel belirtiler nelerdir?

  • Sindirim sistemi bozuklukları; Bulantı, kusma, karın ağrısı, gaz, şişkinlik, ishal
  • Sinir sistemi bozuklukları; Bilinç kaybı, havale, rahatsızlık hissi, kaslarda ağrı, kasılma, hareketlerde uyumsuzluk, şok belirtileri
  • Solunum sistemi bozuklukları; Nefes darlığı, solunum durması, baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, oksijen yetmezliği nedeni ile ciltte kızarıklık, morarma
  • Dolaşım sistemi bozuklukları; Nabız bozukluğu, baş ağrısı, soğuk terleme, kalp durması

Karbon monoksit zehirlenmesi belirtileri;

  • Aşırı yorgunluk, huzursuzluk
  • Grip belirtileri
  • Bulantı- kusma, baş dönmesi, karıncalanma
  • Cilt ve tırnaklarda kısa süreli kiraz kırmızısı renk değişimi
  • Göğüs ağrısı, çarpıntı hissi, tansiyon düşüklüğü
  • Solunum durması, kalp durması, koma

Karbon monoksit zehirlenmelerinde ilkyardım;

  • Kişi ortamdan uzaklaştırılır
  • Hareket ettirilmez
  • Yaşam bulguları değerlendirilir (ABC)
  • Hava yolu açıklığı sağlanır
  • Tıbbi yardım istenir (112)

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Cilt yolu ile zehirlenmelerde ilkyardım nasıl olmalıdır? Detaylar

Zehirlenme, çeşitli ilaçların, kimyasalların, zehirlerin veya gazların yutulması, solunması, dokunulması veya enjekte edilmesinden kaynaklanan yaralanma veya ölüme varabilen durumdur. Olası zehirlenme konusunda endişeleriniz varsa ilk önce 112’yi arayın.

Bireyin yaşam faaliyetinin tehlikeye düştüğü bir durumda, sağlık görevlilerinin olay yerine varıp, müdahalede bulunacağı zaman aralığında yaralı veya yaralıların hayatlarının kurtarılması veya durumlarının kötüye gitmesini önlemek amacıyla, olay yerindeki mevcut araç ve gereçlerle yapılan ilaçsız uygulamaların tümüne ilk yardım denir.

İlk yardımcı; İlk yardım tanımında belirtilen amaç doğrultusunda hasta veya yaralıya tıbbi araç gereç aranmaksızın mevcut araç gereçlerle, ilaçsız uygulamaları yapan eğitim almış kişi ya da kişilerdir.

Zehirlenme hangi yollarla meydana gelir?

Zehirlenme yolları üç grupta toplanır.

  • Sindirim yoluyla; En sık rastlanan zehirlenme yoludur. Sindirim yoluyla alınan zehirler genellikle ev ya da bahçede kullanılan kimyasal maddeler, zehirli mantarlar, bozuk besinler, ilaç ve aşırı alkoldür
  • Solunum yoluyla; Zehirli maddenin solunum yolu ile alınmasıyla oluşur. Genellikle karbon monoksit (tüp kaçakları, şofben, bütan gaz sobaları), lağım çukuru veya kayalarda biriken karbondioksit, havuz hijyeninde kullanılan klor, yapıştırıcılar, boyalar ev temizleyicileri gibi maddeler ile oluşur
  • Cilt yoluyla; Zehirli madde vücuda direk deri aracılığı ile girer. Bu yolla olan zehirlenmeler böcek sokmaları, hayvan ısırıkları, ilaç enjeksiyonları, saç boyaları, zirai ilaçlar gibi zehirli maddelerin deriden emilmesi ile oluşur

Zehirlenmelerde genel belirtiler nelerdir?

  • Sindirim sistemi bozuklukları; Bulantı, kusma, karın ağrısı, gaz, şişkinlik, ishal
  • Sinir sistemi bozuklukları; Bilinç kaybı, havale, rahatsızlık hissi, kaslarda ağrı, kasılma, hareketlerde uyumsuzluk, şok belirtileri
  • Solunum sistemi bozuklukları; Nefes darlığı, solunum durması, baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, oksijen yetmezliği nedeni ile ciltte kızarıklık, morarma
  • Dolaşım sistemi bozuklukları; Nabız bozukluğu, baş ağrısı, soğuk terleme, kalp durması

Cilt yolu ile zehirlenmelerde ilkyardım nasıl olmalıdır?

  • Yaşam bulguları değerlendirilir
  • Ellerin zehirli madde ile teması önlenmelidir
  • Zehir bulaşmış giysiler çıkartılır
  • 15–20 dakika boyunca deri bol suyla yıkanmalıdır
  • Tıbbi yardım istenir (112)

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Solunum yolu ile zehirlenmelerde ilkyardım nasıl olmalıdır? Detaylar

Zehirlenme, çeşitli ilaçların, kimyasalların, zehirlerin veya gazların yutulması, solunması, dokunulması veya enjekte edilmesinden kaynaklanan yaralanma veya ölüme varabilen durumdur. Olası zehirlenme konusunda endişeleriniz varsa ilk önce 112’yi arayın.

Bireyin yaşam faaliyetinin tehlikeye düştüğü bir durumda, sağlık görevlilerinin olay yerine varıp, müdahalede bulunacağı zaman aralığında yaralı veya yaralıların hayatlarının kurtarılması veya durumlarının kötüye gitmesini önlemek amacıyla, olay yerindeki mevcut araç ve gereçlerle yapılan ilaçsız uygulamaların tümüne ilk yardım denir.

İlk yardımcı; İlk yardım tanımında belirtilen amaç doğrultusunda hasta veya yaralıya tıbbi araç gereç aranmaksızın mevcut araç gereçlerle, ilaçsız uygulamaları yapan eğitim almış kişi ya da kişilerdir.

Zehirlenme hangi yollarla meydana gelir?

Zehirlenme yolları üç grupta toplanır.

  • Sindirim yoluyla; En sık rastlanan zehirlenme yoludur. Sindirim yoluyla alınan zehirler genellikle ev ya da bahçede kullanılan kimyasal maddeler, zehirli mantarlar, bozuk besinler, ilaç ve aşırı alkoldür
  • Solunum yoluyla; Zehirli maddenin solunum yolu ile alınmasıyla oluşur. Genellikle karbon monoksit (tüp kaçakları, şofben, bütan gaz sobaları), lağım çukuru veya kayalarda biriken karbondioksit, havuz hijyeninde kullanılan klor, yapıştırıcılar, boyalar ev temizleyicileri gibi maddeler ile oluşur
  • Cilt yoluyla; Zehirli madde vücuda direk deri aracılığı ile girer. Bu yolla olan zehirlenmeler böcek sokmaları, hayvan ısırıkları, ilaç enjeksiyonları, saç boyaları, zirai ilaçlar gibi zehirli maddelerin deriden emilmesi ile oluşur

Zehirlenmelerde genel belirtiler nelerdir?

  • Sindirim sistemi bozuklukları; Bulantı, kusma, karın ağrısı, gaz, şişkinlik, ishal
  • Sinir sistemi bozuklukları; Bilinç kaybı, havale, rahatsızlık hissi, kaslarda ağrı, kasılma, hareketlerde uyumsuzluk, şok belirtileri
  • Solunum sistemi bozuklukları; Nefes darlığı, solunum durması, baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, oksijen yetmezliği nedeni ile ciltte kızarıklık, morarma
  • Dolaşım sistemi bozuklukları; Nabız bozukluğu, baş ağrısı, soğuk terleme, kalp durması

Solunum yolu ile zehirlenmelerde ilkyardım nasıl olmalıdır?

  • Hasta temiz havaya çıkarılır ya da cam ve kapı açılarak ortam havalandırılır
  • Yaşamsal belirtiler değerlendirilir (ABC)
  • Yarı oturur pozisyonda tutulur
  • Bilinç kapalı ise koma pozisyonu verilir
  • Tıbbi yardım istenir (112)
  • İlkyardımcı müdahale sırasında kendini ve çevresini korumak için gerekli önlemleri almalıdır
  • Solunumu korumak için maske veya ıslak bez kullanılır
  • Elektrik düğmeleri ve diğer elektrikli aletler ve ışıklandırma cihazları kullanılmaz
  • Yoğun duman varsa hastayı dışarı çıkarmak için ip kullanılmalıdır
  • Derhal itfaiyeye haber verilir (110)

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Sindirim yoluyla zehirlenmede ilkyardım nasıl olmalıdır? Detaylar

Zehirlenme, çeşitli ilaçların, kimyasalların, zehirlerin veya gazların yutulması, solunması, dokunulması veya enjekte edilmesinden kaynaklanan yaralanma veya ölüme varabilen durumdur. Olası zehirlenme konusunda endişeleriniz varsa ilk önce 112’yi arayın.

Bireyin yaşam faaliyetinin tehlikeye düştüğü bir durumda, sağlık görevlilerinin olay yerine varıp, müdahalede bulunacağı zaman aralığında yaralı veya yaralıların hayatlarının kurtarılması veya durumlarının kötüye gitmesini önlemek amacıyla, olay yerindeki mevcut araç ve gereçlerle yapılan ilaçsız uygulamaların tümüne ilk yardım denir.

İlk yardımcı; İlk yardım tanımında belirtilen amaç doğrultusunda hasta veya yaralıya tıbbi araç gereç aranmaksızın mevcut araç gereçlerle, ilaçsız uygulamaları yapan eğitim almış kişi ya da kişilerdir.

Zehirlenme hangi yollarla meydana gelir?

Zehirlenme yolları üç grupta toplanır.

  • Sindirim yoluyla; En sık rastlanan zehirlenme yoludur. Sindirim yoluyla alınan zehirler genellikle ev ya da bahçede kullanılan kimyasal maddeler, zehirli mantarlar, bozuk besinler, ilaç ve aşırı alkoldür
  • Solunum yoluyla; Zehirli maddenin solunum yolu ile alınmasıyla oluşur. Genellikle karbon monoksit (tüp kaçakları, şofben, bütan gaz sobaları), lağım çukuru veya kayalarda biriken karbondioksit, havuz hijyeninde kullanılan klor, yapıştırıcılar, boyalar ev temizleyicileri gibi maddeler ile oluşur
  • Cilt yoluyla; Zehirli madde vücuda direk deri aracılığı ile girer. Bu yolla olan zehirlenmeler böcek sokmaları, hayvan ısırıkları, ilaç enjeksiyonları, saç boyaları, zirai ilaçlar gibi zehirli maddelerin deriden emilmesi ile oluşur

Zehirlenmelerde genel belirtiler nelerdir?

  • Sindirim sistemi bozuklukları; Bulantı, kusma, karın ağrısı, gaz, şişkinlik, ishal
  • Sinir sistemi bozuklukları; Bilinç kaybı, havale, rahatsızlık hissi, kaslarda ağrı, kasılma, hareketlerde uyumsuzluk, şok belirtileri
  • Solunum sistemi bozuklukları; Nefes darlığı, solunum durması, baş ağrısı, baş dönmesi, kulak çınlaması, oksijen yetmezliği nedeni ile ciltte kızarıklık, morarma
  • Dolaşım sistemi bozuklukları; Nabız bozukluğu, baş ağrısı, soğuk terleme, kalp durması

Sindirim yoluyla zehirlenmede ilkyardım nasıl olmalıdır?

  • Bilinç kontrolü yapılır
  • Ağız zehirli madde ile temas etmişse su ile çalkalanır, zehirli madde ele temas etmişse el sabunlu su ile yıkanır
  • Yaşam bulguları değerlendirilir
  • Kusma, bulantı, ishal gibi belirtiler değerlendirilir
  • Kusturulmaya çalışılmaz, özellikle yakıcı maddelerin alındığı durumlarda hasta asla kusturulmaz
  • Bilinç kaybı varsa koma pozisyonu verilir
  • Üstü örtülür
  • Tıbbi yardım istenir (112)

olayla ilgili bilgiler toplanarak kaydedilir; Sindirim yolu ile olan zehirlenmelerde tıbbi müdahaleye yardımcı olmak için

  • Zehirli maddenin türü nedir?
  • İlaç ya da uyuşturucu alıyor mu?
  • Hasta saat kaçta bulundu?
  • Evde ne tip ilaçlar var?

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Sara Krizinde İlkyardım Nasıl Olmalıdır? Detaylar

Epilepsi (Sara Hastalığı), beyin aktivitesinin anormal hale geldiği, nöbetlere veya alışılmadık davranış dönemlerine, duyulara ve bazen bilinç kaybına neden olan bir merkezi sinir sistemi (nörolojik) bozukluğudur.

Epilepsi nöbetleri 30 saniye ile 2 dakika arasında sürer. Ardından kendiliğinden sona erer. Fakat bazı epilepsi nöbetleri 5 dakikadan daha uzun sürebilir. Bu gibi durumda kişinin acil tıbbi yardım alması gerekir. Epilepsi nöbetleri çok geniş bir yelpazede yer alsa da temel olarak parsiyel ve jeneralize olmak üzere iki farklı türde görülür. Parsiyel nöbetler, beynin bir bölümüyle sınırlı olarak başlarken jeneralize nöbetler, beyinde yaygın olarak başlar.

Dolayısıyla epilepsi nöbetlerine bağlı olarak oluşan semptomlar farklılık gösterir. Sık rastlanan epilepsi belirtileri arasında hafıza kaybı, baygınlık, titreme, bilinç kaybı, hareketlerin kontrol edilememesi ve idrar kaçırma gibi semptomlar bulunur. Ayrıca nöbet sonrasında kişide hâlsizlik, bitkinlik, kokulara karşı hassasiyet ve şaşkınlık gibi belirtiler de görülebilir.

Peki sara krizinde ilkyardım nasıl olmalıdır?

Öncelikle, olayla ilgili güvenlik önlemleri alınır (Örneğin kişi yol ortasında kriz geçiriyorsa olay yerindeki trafik akışı kesilmelidir).

  • Kriz, kendi sürecini tamamlamaya bırakılır
  • Hasta bağlanmaya çalışılmaz
  • Kilitlenmiş çene açılmaya çalışılmaz
  • Genel olarak yabancı herhangi bir madde kullanılmaz, koklatılmaz ya da ağızdan herhangi bir yiyecek içecek verilmez
  • Kendisini yaralamamasına dikkat edilir
  • Başını çarpmasını engellemek için başın altına yumuşak bir malzeme konur
  • Yaralanmaya neden olabilecek gereçler etraftan kaldırılır
  • Sıkan giysiler gevşetilir
  • Kusmaya karşı tedbirli olunur
  • Düşme sonucu yaralanma varsa gerekli işlemler yapılır
  • Tıbbi yardım istenir

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Sıcak çarpmasında ilkyardım nasıl olmalıdır? Detaylar

Sıcak çarpması, vücut kendi sıcaklığını ayarlayamadığında ve vücut ısısı genellikle 40 °C veya daha yükseğe yükselmeye devam ettiğinde ortaya çıkar. Yüksek derece ısı ve nem sonucu vücut ısısının ayarlanamaması sonucu ortaya bazı bozukluklar çıkar.

İlk yardımcı; İlk yardım tanımında belirtilen amaç doğrultusunda hasta veya yaralıya tıbbi araç gereç aranmaksızın mevcut araç gereçlerle, ilaçsız uygulamaları yapan eğitim almış kişi ya da kişilerdir.

Sıcak çarpmasının belirtileri şunlardır:

  • Adale krampları
  • Güçsüzlük, yorgunluk
  • Baş dönmesi
  • Davranış bozukluğu, sinirlilik
  • Solgun ve sıcak deri
  • Bol terleme (daha sonra azalır)
  • Mide krampları, kusma, bulantı
  • Bilinç kaybı, hayal görme
  • Hızlı nabız

Sıcak çarpmasında ilkyardım nasıl olmalıdır?

  • Hasta serin ve havadar bir yere alınır
  • Giysiler çıkarılır
  • Sırt üstü yatırılarak, kol ve bacaklar yükseltilir
  • Bulantısı yoksa ve bilinci açıksa su ve tuz kaybını gidermek için 1 litre su -1 çay kaşığı karbonat -1 çay kaşığı tuz karışımı sıvı ya da soda içirilir

Sıcak çarpmasında risk grupları var mıdır?

Sıcak çarpması için özel bir risk grubu bulunmamakla beraber, diğer hastalık ya da yaralanmalar için hassas olan kişiler, sıcaktan da diğer kişilere göre daha çok etkilenirler. Bu kişiler;

  • Kalp hastaları
  • Tansiyon hastaları
  • Diyabet hastaları
  • Kanser hastaları
  • Normal kilosunun çok altında ve çok üzerinde olanlar
  • Psikolojik ya da psikiyatrik rahatsızlığı olanlar
  • Böbrek hastaları
  • 65 yaş üzeri kişiler
  • 5 yaş altı çocuklar
  • Hamileler
  • Sürekli ve bilinçsiz diyet uygulayanlar
  • Yeterli miktarda su içmeyenler

Sıcak yaz günlerinde sıcak çarpmasından korunmak için alınması gereken önlemler nelerdir?

  • Özellikle şapka, güneş gözlüğü ve şemsiye gibi güneş ışığından koruyacak aksesuarlar kullanılmalıdır
  • Mevsim şartlarına uygun, terletmeyen, açık renkli ve hafif giysiler giyilmelidir
  • Bol miktarda sıvı tüketilmelidir
  • Vücut temiz tutulmalıdır
  • Her öğünde yeteri miktarda gıda alınmalıdır
  • Gereksiz ve bilinçsiz ilaç kullanılmamalıdır
  • Direk güneş ışığında kalınmamalıdır
  • Kapalı mekanların düzenli aralıklarla havalandırılmasına özen gösterilmelidir
Paylaşın

Kimyasal yanık nedir? İlkyardım

Kostik yanıklar olarak da bilinen kimyasal yanıklar, cildin veya gözlerin asit veya baz gibi tahriş edici bir maddeyle temas ettiğinde oluşan durumdur. Bazı kimyasallar, cildinizde veya vücudunuzda reaksiyona neden olabilirler. Kimyasallar yutulursa daha ciddi sonuçlar doğurabilirler.

Yanıklar herhangi bir ısıya maruz kalma sonucu oluşan doku bozulmasıdır. Yanık, genellikle sıcak su veya buhar teması sonucu meydana geldiği gibi, sıcak katı maddelerle temas, asit/alkali gibi kimyasal maddelerle temas, elektrik akımı etkisi ya da radyasyon nedeni ile de oluşabilir.

Kimyasal yanıkların sebepleri;

Asitler ve bazların çoğu kimyasal yanığa neden olur. Kimyasalların neden olduğu yanıklar okulda, işte veya kimyasal maddelerle çalıştığınız herhangi bir yerde olabilir. Kimyasal yanıklara neden olan en yaygın ürünlerden bazıları şunlardır:

  • Araba aküsü asidi
  • Çamaşır suyu
  • Amonyak
  • Protez temizleyiciler
  • Diş beyazlatma ürünleri
  • Havuz klorlama ürünleri

Kimyasal yanıkların belirtileri;

Kimyasal yanık semptomları, yanığın nasıl oluştuğuna bağlı olarak değişebilir. Yuttuğunuz bir kimyasalın neden olduğu yanık, cildinizde meydana gelen yanıklardan farklı semptomlara neden olur.

  • Cildinizin kimyasalla temas halinde olduğu süre
  • Kimyasalın solunup yutulmadığı
  • Cildinizde açık kesikler veya yaralar olup olmadığı veya temas sırasında sağlam olup olmadığı
    temas yeri
  • Kullanılan kimyasalın miktarı ve gücü
  • Kimyasalın gaz, sıvı veya katı olup olmadığı
  • Örneğin alkali bir kimyasalı yutarsanız midenizin içinde yanıklara neden olur. Bu, cildinizdeki kimyasal bir yanıktan farklı belirtiler oluşturabilir.

Genel olarak, kimyasal yanıklarla ilişkili yaygın semptomlar şunları içerir:

  • Asit kaynaklı kimyasal yanıklarda görülen kararmış veya ölü cilt
  • Etkilenen bölgede tahriş, kızarıklık veya yanma
  • Etkilenen bölgede uyuşma veya ağrı
  • Bir görme kaybı veya görmede değişiklik kimyasallar gözleriniz ile temas varsa

Bir kimyasalı yutarsanız, aşağıdaki belirtilerden bazıları da ortaya çıkabilir:

  • Düzensiz kalp atışı
  • Baş ağrısı
  • Düşük kan basıncı
  • Kalp durması veya kalp krizi
  • Nefes darlığı
  • Öksürme
  • Nöbetler
  • Baş dönmesi
  • Kas seğirmeleri

Teşhisi;

Birkaç faktöre bağlı olarak teşhis koyacaktır. Bunlar şunları içerebilir:

  • Etkilenen bölgedeki ağrı seviyesi
  • Bölgeye verilen hasar miktarı
  • Yanığın derinliği
  • Olası enfeksiyon belirtileri
  • Mevcut şişme miktarı

Kimyasal yanık türleri nelerdir?

Doktorunuz, yanığı yaralanmanın derecesine ve yanığın derinliğine göre sınıflandıracaktır:

  • Derinin üst tabakasının veya epidermisin yaralanmasına yüzeysel yanık denir. Buna eskiden birinci derece yanık deniyordu
  • İkinci deri tabakasının veya dermişin yaralanmasına kısmi kalınlıkta yaralanma veya deri yaralanması denir. Buna eskiden ikinci derece yanık deniyordu
  • Üçüncü deri tabakasının veya deri altı dokusunun yaralanması, tam kalınlıkta yaralanma olarak adlandırılır. Buna eskiden üçüncü derece yanık deniyordu

Kimyasal yanıklar nasıl tedavi edilir?

Mümkünse kimyasal yanıklara ilk yardım verilmelidir. Bu, yanığa neden olan kimyasalın giderilmesini ve cildin 10 ila 20 dakika akan su altında durulanmasını içerir. Gözlerinizle bir kimyasal temas ederse, acil yardım istemeden önce gözlerinizi en az 20 dakika sürekli yıkayın.

Kimyasalın bulaştığı tüm giysileri veya takıları çıkarın. Mümkünse yanmış alanı kuru, steril bir pansuman veya temiz bir bezle gevşek bir şekilde sarın. Yanık yüzeysel ise ibuprofen veya asetaminofen gibi reçetesiz satılan (OTC) bir ağrı kesici alabilirsin. Yanık daha ciddiyse hemen acil servise gitmelisiniz.

Ayrıca şu durumlarda hemen hastaneye gitmelisiniz:

  • Yanık genişliği veya uzunluğu 3 inçten daha büyük
  • Yanık yüzünüzde, ellerinizde, ayaklarınızda, kasıklarınızda veya kalçalarınızda
  • Yanık diziniz gibi büyük bir eklemde meydana geldi
  • Ağrı OTC ağrı kesici ilaçlarla kontrol edilemez
  • Sığ nefes alma, baş dönmesi ve düşük tansiyonu içeren şok belirti ve semptomlarına sahipsiniz

Durumunuzun ciddiyetine bağlı olarak, sağlık uzmanınız yanığınızı tedavi etmek için aşağıdaki yöntemleri kullanabilir:

  • Antibiyotikler
  • Kaşıntı önleyici ilaçlar
  • Kir ve ölü dokunun temizlenmesini veya çıkarılmasını içeren debridman
  • Vücudun başka bir bölümünden sağlıklı cildin yanık yarasına bağlanmasını içeren cilt grefti
    intravenöz (IV) sıvılar

Ciddi yanıklar için;

Ciddi şekilde yandıysanız yanık rehabilitasyonuna ihtiyacınız olacak. Bu tür bir rehabilitasyon, aşağıdaki tedavilerden bazılarını sağlayabilir:

  • Cilt değişimi
  • Acı yönetimi
  • Kozmetik cerrahi
  • Günlük becerilerinizi yeniden geliştirmenize yardımcı olabilecek mesleki terapi
  • Danışmanlık
  • Hasta eğitimi

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Yara nedir, kaç çeşit yara vardır? İlkyardım

Yara, içten veya dıştan vücut bütünlüğünün bozulması durumudur. En önemli ayrım, açık ve kapalı yaralar arasındadır.  Açık yara, vücudu saran deri bütünlüğünün dışarıdan gelen bir şiddet sonucu bozulmasıdır. Kapalı yaralarda ise tam tersi durumudur.

Farklı bir tanımla; Bir travma sonucu deri yada mukozanın bütünlüğünün bozulmasıdır. Aynı zamanda kan damarları, adale ve sinir gibi yapılar etkilenebilir. Derinin koruma özelliği bozulacağından enfeksiyon riski artar.

Kaç çeşit yara vardır?

Kesik yaralar; Bıçak, çakı, cam gibi kesici aletlerle oluşur. Genellikle basit yaralardır. Derinlikleri kolay belirlenir.

Ezikli yaralar; Taş yumruk ya da sopa gibi etkenlerin şiddetli olarak çarpması ile oluşan yaralardır. Yara kenarları eziktir. Çok fazla kanama olmaz, ancak doku zedelenmesi ve hassasiyet vardır.

Delici yaralar; Uzun ve sivri aletlerle oluşan yaralardır. Yüzey üzerinde derinlik hakimdir. Aldatıcı olabilir tetanos tehlikesi vardır.

Parçalı yaralar; Dokular üzerinde bir çekme etkisi ile meydana gelir. Doku ile ilgili tüm organ, saçlı deride zarar görebilir.

Kirli (enfekte) yaralar:

Mikrop kapma ihtimali olan yaralardır. Enfeksiyon riski yüksek yaralar şunlardır:

  • Gecikmiş yaralar (6 saatten fazla)
  • Dikişleri ayrılmış yaralar
  • Kenarları muntazam olmayan yaralar
  • Çok kirli ve derin yaralar
  • Ateşli silah yaraları
  • Isırma ve sokma ile oluşan yaralar

Yaraların ortak belirtileri nelerdir?

  • Ağrı
  • Kanama
  • Yara kenarının ayrılması

Ciddi yaralanmalar nelerdir?

  • Kenarları birleşmeyen veya 2-3 cm olan yaralar
  • Kanaması durdurulamayan yaralar
  • Kas veya kemiğin göründüğü yaralar
  • Delici aletlerle oluşan yaralar
  • Yabancı cisim saplanmış olan yaralar
  • İnsan veya hayvan ısırıkları
  • Görünürde iz bırakma ihtimali olan yaralar

Ciddi yaralanmalarda ilkyardım;

  • Yaraya saplanan yabancı cisimler çıkarılmaz
  • Yarada kanama varsa durdurulur
  • Yara içi kurcalanmamalıdır
  • Yara temiz bir bezle örtülür (nemli bir bez)
  • Yara üzerine bandaj uygulanır
  • Tıbbi yardım istenir (112)

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Şok nedir, kaç çeşit şok vardır? İlkyardım

“Şok” terimi, psikolojik veya fizyolojik tipte bir durumu ifade edebilir. Psikolojik şok, travmatik bir olaydan kaynaklanır ve aynı zamanda akut stres bozukluğu olarak da bilinir . Bu tür bir şok, güçlü bir duygusal tepkiye neden olur ve fiziksel tepkilerinde kaynağını oluşturabilir.

Fizyolojik şok ise, organların ve dokuların düzgün çalışmasını sağlayacak kanın vücut sisteminizde yeterince dolaşmadığında ortaya çıkan durumdur. Vücudunuzdaki kan akışını etkileyen herhangi bir yaralanma veya durumdan kaynaklanabilir. Şok, birden fazla organ yetmezliğine ve yaşamı tehdit eden komplikasyonlara yol açabilir.

Şokun evreleri;

  • Evre 1, Kompanse; Kompansatuar mekanizmalar devreye girer. Kalp daha hızlı çalışır, vazokonstrüksiyon olur, böbrekler su tutar ve idrar çıkışı azalır. Bu dönem çok az bulgu verir. Tansiyon, nörolojik ve genel durum iyidir. Tedavi ile hızlıca düzelir
  • Evre 2, Dekompanse; Kompansasyon mekanizmaları yetersiz kalır. Hastada bazı belirti ve bulgular ortaya çıkar. Hipotansiyon, anksiyete, konfüzyon, taşipne belirgindir. Tedavi ile geri döndürülebilir
  • Evre 3, İrrversibl; Hipoperfüzyon kalıcı organ hasarına neden olmuştur. Böbrekler tamamen kapanır, hasta hiç idrar çıkarmaz. Kalp fonksiyonları sürekli bozulur, ilaçla bile tansiyon yükseltilemez. Bu evre mortalite ile sonlanır

Kaç çeşit şok vardır?

Nedenlerine göre 4 çeşit şok vardır:

  • Kardiyojenik şok (Kalp kökenli); Adından da anlaşılacağı üzere kalp temeli üzerinde kan basıncının yeterli gelmemesi durumu ile yaşanılan bir şok türüdür
  • Hipovolemik şok (Sıvı eksikliği); Sıvı eksikliğinden kaynaklı olarak kişiler şok yaşayabilmektedirler. Bu şok türüne hipovolemik şok adı verilir. Hasta vücudunun uzun süre yeterli sıvı alınmamasından kaynaklı ortaya çıkmaktadır
  • Toksik şok (Zehirlenme ile ilgili); Zehirlenmenin etkisi ile toksik maddeler kişi vücudunda şok yaşamasına neden olabilmektedir
  • Anaflaktik şok (Alerjik); Özellikle insanların, bazı maddelere karşı farklı duyarlılığı bulunabilmektedir. Buna allerji denilir. Allerjen bir madde ile temas edilmesi, bu maddenin gıda yolu ile insan vücuduna girmesi vb. etkenler ile birleştiğinde insan vücudu üzerinde alerjik nedene bağlı bulunarak anaflaktik şok ile karşılaşılması mümkün olmaktadır

Şok belirtileri nelerdir?

  • Kan basıncında düşme
  • Hızlı ve zayıf nabız
  • Hızlı ve yüzeysel solunum
  • Ciltte soğukluk, solukluk ve nemlilik
  • Endişe, huzursuzluk
  • Baş dönmesi,
  • Dudak çevresinde solukluk ya da morarma
  • Susuzluk hissi
  • Bilinç seviyesinde azalma

Şokta ilk yardım uygulamaları nelerdir?

  • Kendinin ve çevrenin güvenliği sağlanır
  • Hasta/yaralı sırt üstü yatırılır
  • Hava yolunun açıklığı sağlanır
  • Hasta/yaralının mümkün olduğunca temiz hava soluması sağlanır
  • Varsa kanama hemen durdurulur
  • Şok pozisyonu verilir
  • Hasta/yaralı sıcak tutulur
  • Hareket ettirilmez
  • Hızlı bir şekilde sağlık kuruluşuna sevki sağlanır (112)
  • Hasta/yaralının endişe ve korkuları giderilerek psikolojik destek sağlanır

Şok pozisyonu nasıl verilir?

  • Hasta/yaralı düz olarak sırt üstü yatırılır
  • Hasta/yaralının bacakları 30cm kadar yukarı kaldırılarak, bacakların altına destek konulur (Çarşaf, battaniye yastık, kıvrılmış giysi vb.)
  • Üzeri örtülerek ısıtılır
  • Yardım gelinceye kadar hasta / yaralının yanında kalınır
  • Belli aralıklarla (2–3 dakikada bir) yaşam bulguları değerlendirilir

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın

Kanama nedir? İlkyardım

Vücudumuzdaki kan miktarı beden ağırlığımıza göre değişir. Kaba bir hesapla 7 kg başına 0,5 litre kana sahibizdir. Yetişkinin bir insanın boyutuna bağlı olarak 5 ile 8 litre arasında kanı vardır. Çocukların beden büyüklüğüne bağlı olarak yetişkinlerden daha az kanı varken, bir bebekte ise ortalama 1 litre kan vardır.

Damar bütünlüğünün bozulması sonucu kanın damar dışına (vücudun içine veya dışına doğru) doğru akmasıdır. Kanamanın ciddiyeti aşağıdaki durumlara bağlıdır:

  • Kanamanın hızı
  • Vücutta kanın aktığı bölge
  • Kanama miktarı
  • Kişinin fiziksel durumu ve yaşı

Kaç çeşit kanama vardır?

Vücutta kanın aktığı bölgeye göre 3 çeşit kanama vardır:

  • Dış kanamalar: Kanama yaradan vücut dışına doğru olur
  • İç kanamalar: Kanama vücut içine olduğu için gözle görülemez
  • Doğal deliklerden olan kanamalar: Kulak, burun, ağız, anüs, üreme organlarından olan kanamalardır

Damar tipine göre kanamalar;

Kanama arter (atardamar), ven (toplardamar) ya da kılcal damar kanaması olabilir. Atar damar kanamaları kalp atımları ile uyumlu olarak kesik kesik akar ve açık renklidir. Toplardamar kanamaları ise koyu renkli ve sızıntı şeklindedir. Kılcal damar kanaması küçük kabarcıklar şeklindedir. Kanamanın değerlendirilmesinde, şok belirtilerinin izlenmesi çok önemlidir.

Kanamalarda ilkyardım;

Kanaması olan hastaya hayati tehlike oluşmaması için ya da mevcut hayati tehlikeden uzaklaştırılabilmesi için ivedilikle ilkyardım uygulaması yapılması gerekmektedir.

Dış kanamalarda ilk yardım;

Dış kanama geçiren bir hastayla karşılaşıldığı durumda öncelikle kanama geçiren yaralının bilinç ve solunum durumu değerlendirilmelidir. Bu esnada etrafta bulunan kişilerden 112 acilin aranması istenmelidir ki ilkyardım uygulamaları yapılırken bir an önce olay yerine ulaşmaları sağlanabilsin. Sonrasında yara ve kanama bölgesi değerlendirilip kanamanın olduğu bölgeye temiz bir bez ile baskı uygulanır. Kanama durmadığı taktirde ikinci bir bez yerleştirilerek baskı miktarı arttırılır. Baskı yapılan bölgede kanamanın durmaması durumunda bölgeye bandaj uygulaması yapılmalıdır( turnike değil). Kanamanın hala durmaması durumunda kanayan bölge kalp seviyesinden yukarı kaldırılıp en yakın bası noktasından damardan gelen kanı azaltmak için baskıyla ilkyardım uygulanabilir.

İlkyardımda kanamayı durdurmak için bası noktaları;

  • Boyun (boyun atardamarı (şah damarı) baskı yeri)
  • Kolun üst bölümü (üst kol iç kısmı)
  • Uyluk (üst bacak arka iç kısmı)
  • Kasık bölgesi
  • Köprücük kemiği üzeri
  • Koltukaltı

Kanama kontrol altına alınırken hastaya verilmesi şok pozisyonu verilmesi ve üşümenin engellenmesi için üzerinin örtülmesi gerekmektedir. Şok pozisyonu ayakların yerden en az 30 cm kadar kaldırılması anlamına gelmektedir. Şok pozisyonuyla, vücuttan kanın kaybedilmesiyle hayati organlara gidemeyen kanın artırılması hedeflenmektedir. 112 acil servisin olay yerine ulaşana kadar yapılan ilkyardım uygulamaları sağlık personeline bildirilmelidir.

Turnike (boğucu sargı);

Kanamalarda ilkyardımda turnike sonraki aşamalarda, kaybedilen kanın %20 ye yaklaşması ya da üzerine çıktığı durumda kan durdurulamıyorsa uygulanmalıdır. İlkyardımda turnike uygulanabilecek durumlar;

  • Hasta/yaralıda uzuv kopması olması durumunda
  • Olay yerinde birden çok kanamalı yaralı ve tek ilkyardımcı varsa
  • İlkyardımcının hasta/yaralıyı olay yerinden sevk etmesi gerekiyorsa
  • İlkyardım uygulamasıyla kanama bir türlü durdurulamıyorsa yapılır.

İç kanamalarda ilkyardım;

İç kanama; nereden, ne sebeple ve ne kadar kanadığı bilinmediği için dış kanamaya göre daha tehlikeli bir durumdur. İç kanama durumunda ilkyardım yapılırken mümkün olduğunda hasta hareket ettirilmemeli, üzeri örtülerek şok pozisyonunda bekletilmeli ve hastaya ağızdan yiyecek içecek verilmeyerek durumu takip edilmelidir.

Doğal delik kanamalarında ilkyardım;

Burun kanamalarında ilkyardımda, hastanın panikle koşuşturması engellenip oturtulmalı, başı öne doğru eğilip burun kanatları 5 dakika boyunca sıkılmalıdır. Yapılan ilkyardım uygulamasının yeterli olmadığı, kanamanın durmadığı durumda hemen bir sağlık kuruluşuna sevki sağlanmalıdır.

Kulak kanamalarında ilkyardımda, kanayan kulak yumuşak bir bezle temizlenmeli ve kanama devam ediyorsa kulağı tıkamadan temiz bez tutulmalıdır ki ne kadar kanama olduğu tutulan bezden daha hızlıca tespit edilebilsin.

Diğer doğal delik kanamalarında bölgeye temiz bezle baskı uygulayıp hızlıca acil sağlık kuruluşuna sevki sağlanmalıdır.

Dikkat: Sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır. Tanı ve tedavi için mutlaka doktorunuza başvurunuz.

Paylaşın