İhsan Deniz Kimdir? Hayatı, Eserleri

8 Nisan 1960 yılında Bursa’nın İnegöl İlçesinde dünyaya gelen İhsan Deniz, İstanbul/Küçükyalı’da ilkokulu, Bursa’da ortaokul ve liseyi okudu. Lisenin ardından İzmir/Ödemiş’te memurluk yaptı, İnegöl’de çeşitli işlerde çalıştı.

Haber Merkezi / Kırıkkale Meslek Yüksekokulu Elektrik Bölümü’ne kayıt yaptırdıysa da bir yıl okuyarak bıraktı. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’nü bitirdi. 1985’te Felsefe Bölümü’nde başladığı yüksek lisans öğrenimini tez aşamasında bıraktı. Askerliğini Bilecik ve Zonguldak/Devrek’te tamamladı.

1980’li yıllardan günümüze çeşitli dergilerde şiir ve yazıları yayımlandı. İlk şiirleri Yönelişler dergisinde yayımlandı. Yönelişler ve Bürde dergilerinin kurucuları arasında yer aldı. Nisan 1995’ten Ekim 1999’a kadar (15 sayı) İpek Dili şiir seçkisini çıkardı. Yeni Şafak gazetesi kültür/sanat sayfasında “Hurûfât” başlığı altında çeşitli yazılar kaleme aldı. TRT 2’de 39 bölüm halinde gösterilen “Sesler Kalır” adlı programın yayın danışmanlığını yaptı.

2001’de Mehmet Ali Deniz Kültür Vakfı bünyesinde kurulan Bursa Araştırma Kütüphanesi’nde yöneticilik yapmaya başlayan ve halen bu görevine devam eden İhsan Deniz, evli ve iki çocuk babasıdır. Şair, 2011’de Kosova’da düzenlenen Türkçenin Uluslararası Şiir Şöleni’nde Ahmet Hamdi Tanpınar Büyük Ödülüne lâyık görüldü.

“Asıl şiirlerim” dediği çalışmaları Yönelişler dergisinde yayımlanan İhsan Deniz’in şiirinin şekillenmesinde, derginin atmosferi etkili olmuştur. İhsan Deniz’e göre şiirin ve şairin en çok ihtiyaç duyduğu şey “metafizik algı”dır. Yönelişler dergisinde yayımlanan “Metafiziksiz Şiir” başlıklı yazısında Türk şairinin metafizikten yoksun olduğu görüşünü dile getiren Deniz, 1980’lerden beri bu anlayış doğrultusunda yadığı şiirlerle mistik-metafizik algıyla şiir yazanların yolunu açmıştır.

İhsan Deniz’in şiire bakışı estetik ve ruhsal algı dairesi içindedir ve şiirin şairin ruhuyla bağlantısı olduğuna, bu ruha ve geçmiş şiirin ruhuna yönelerek, ona sahip çıkarak iyi şiir yazılabileceğini savunur.

Şiirin imkânını “derin bir içgörü sayesinde irreel ve irrasyonel bir şair dünyası tasarımı”nda aradığını dile getiren Deniz, 1980’lerin şiir dünyasının aksine, politik bir kimlikle şiir yazmak yerine dünyayı ve hayatı salt şair gözüyle kavrayan bir tutumu benimsemiştir. İhsan Deniz, ilk kitabından itibaren gündelik dilin söyleyiş rahatlığını, ironiyi ve imgesel havayı kendine has bir şiir dili ve atmosferiyle birleştirmiştir.

Paylaşın