Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “Son dönemde ülkemize yönelik yabancı yatırımcı ilgisi artmıştır. Yurt dışından önemli bir finansman imkanı sağlanacaktır. Uluslararası rezervlerde iyileşme sürmektedir. Para ve maliye politikasındaki uygulamalar önümüzdeki dönemde kapsamlı yapısal reformlarla desteklenecektir” dedi ve ekledi:
“Türkiye, uluslararası ticarete elverişli merkezi konumu, büyük iç pazarı, genç ve dinamik nüfusu, nitelikli ve rekabetçi iş gücü, liberal yatırım ortamı ve tamamlanmış lojistik altyapısıyla yatırımcılar açısından oldukça cazip bir ülkedir. Türkiye’nin sahip olduğu bu potansiyel önemli fırsatlar yaratmaktadır.”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Gaziantep’in ev sahipliğinde düzenlenen Horasis Global Toplantısı’na katıldı. Bakan Şimşek, toplantıda, Türkiye ekonomisinin görünümüne ilişkin bir sunum yaptı. Şimşek, sunumunda özetle şu ifadeleri kullandı:
“Ticaret ortaklarımızın zayıf büyümesi, uzun süre yüksek seviyede kalacak küresel faizler, artan enerji fiyatları ile güçlü dolar karşılaştığımız küresel zorluklardır. Enflasyonla mücadele en önemli önceliktir. Dezenflasyon için sıkı para politikası ile seçici kredi ve miktarsal sıkılaştırma adımları devreye alınmıştır.
Deprem harcamaları bütçe dengesinde geçici bozulmaya yol açtı. Mali disiplinin tesis edilerek kamu mali dengesinin iyileştirilmesi önemlidir. Mali disiplini yeniden sağlayacak gelir ve harcama politikaları uygulamaya alındı. Program dönemi sonunda bütçe açığının yüzde 3 olan Maastricht Kriterinin altına gerçekleşmesi hedeflenmektedir.
Ülkemizin borçluluk seviyesi düşük olmakla birlikte kamu borçluluğunun düşük seviyesi deprem kaynaklı büyük bir harcamayı karşılayabilecek imkan oluşturmaktadır. Türkiye’nin yüzyıllık büyüme ortalaması yüzde 4,8, son 20 yıllık ortalaması yüzde 5,4 seviyesindedir. Ancak, son dönemde büyümenin kompozisyonunda yeniden dengelenme ihtiyacı oluşmuştur.
“Yabancı yatırımcı ilgisi artmıştır”
Artan turizm gelirlerine rağmen son dönemde güçlü iç talep ve yüksek altın ithalatı cari işlemler açığını olumsuz etkilemiştir. Yeniden dengelenme ve normalleşmesi beklenen altın ithalatı ile cari açıkta iyileşme gözlenmiştir.
Ayrıca, doğal gaz ve petrol üretim potansiyelimiz önümüzdeki dönemde enerji ihtiyacımızın önemli bir kısmını karşılar hale gelecektir. Son dönemde ülkemize yönelik yabancı yatırımcı ilgisi artmıştır. Yurt dışından sağlanan finansman uluslararası rezervlere olumlu yansımıştır. Para ve maliye politikasındaki uygulamalar önümüzdeki dönemde kapsamlı yapısal reformlarla desteklenecektir.
Türkiye, uluslararası ticarete elverişli merkezi konumu, büyük iç pazarı, genç ve dinamik nüfusu, nitelikli ve rekabetçi iş gücü, liberal yatırım ortamı ve tamamlanmış lojistik altyapısı ile yatırımcılar açısından oldukça cazip bir ülkedir. Türkiye’nin sahip olduğu bu potansiyel önemli fırsatlar oluşturmaktadır.”