2024 Yılında Türkiye’de 421 Kadın Öldürüldü

2024 yılında Türkiye’de 421 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Kadınların 228’i ateşli silahla, 88’i kesici aletle, 61’i boğularak, 17’si yüksekten düşerek, 27’si ise diğer şekillerde öldürüldü.

Haber Merkezi / Kadınların, 159’u aile içinden kişiler, 101’i boşanma veya ayrılma aşamasındaki kişiler, 42’si birlikte ilişki yaşadığı kişiler, 8’i tanımadığı kişiler, 5’i kimliği bilinmeyen kişiler, 30’u diğer kişiler tarafından öldürülürken, 77 kadının ölümü ise kayıtlara şüpheli ölüm olarak geçti.

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu (TKDF), 1 Ocak – 31 kasım 2024 arasındaki kadın cinayeti raporunu yayımladı. Rapora göre; 2024 yılı içerisinde 421 kadın erkekler tarafından katledildi, 77 kadının ölümü ise şüpheli olarak kaydedildi.

Öldürülen kadınlardan, 201’i evli, 137’si bekar, 15’i dini nikahlı, 68’inin medeni durumu bilinmiyor.

Kadınların, 159’u aile içinden kişiler, 101’i boşanma veya ayrılma aşamasındaki kişiler, 42’si birlikte ilişki yaşadığı kişiler, 8’i tanımadığı kişiler, 5’i kimliği bilinmeyen kişiler, 30’u diğer kişiler tarafından öldürülürken, 77 kadının ölümü ise kayıtlara şüpheli ölüm olarak geçti.

Kadınların 228’i ateşli silahla, 88’i kesici aletle, 61’i boğularak, 17’si yüksekten düşerek, 27’si ise diğer şekillerde öldürüldü.

Kadınların 239’u kendi evinde veya yaşadığı alanlarda, 45’i kırsal ve sulak alanlarda, 38’i işyerlerinde, 86’sı kamusal alanlarda, 13’ü bilinmeyen veya diğer mekanlarda öldürüldü.

421 kadın 66 farklı şehirde öldürüldü. İstanbul: 65, İzmir: 26, Ankara: 25, Antalya: 20, Mersin: 18, Adana ve Antep: 17, Kocaeli, Sakarya ve Samsun: 10.

Paylaşın

“Akşener’e Yakın İYİ Partili Vekiller AK Parti’ye Geçebilir” İddiası

İYİ Parti’de milletvekiliği yapan Dr. Aytun Çıray, eski İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’e yakın 10 milletvekilinin istifa ederek AK Parti’ye katılacağını öne sürdü.

Eski İYİ Parti Sözcüsü ve Ankara Milletvekili Kürşad Zorlu bugün sosyal medya hesabından yaptığı açıklama ile partisinden istifa ettiğini duyurdu.

Kürşat Zorlu, açıklamasında “Almış olduğum bu kararın geçmişte ortaya koyduğumuz birliktelik ruhuna zarar vermemesi yahut polemiklere kapı aralamasına izin verilmemesi en büyük temennimdir. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkeme hizmet için azim ve kararlılıkla çalışmaya devam edeceğim” ifadelerini kullandı.

Zorlu’nun istifası üzerine üç dönem CHP’de bir dönem ise İYİ Parti’de milletvekiliği yapan Dr. Aytun Çıray, İYİ Parti’de istifaların süreceğini iddia etti.

Konuya dair Cumhuriyet TV’ye konuşan Aytun Çıray, “Ankara’da birlikte siyaset yaptığımız, kulis bilgisi konusunda güvenilebilir bir arkadaşım, iki gün önce bana durumu anlatmıştı. Acele etmeyip durumu görmek istedim. Bugünkü istifa haberi aldığım bilgilerin doğru olduğuna işaret. Arkadaşımın söylediğine göre 10’a yakın milletvekili istifa edebilir” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın bir dönem daha aday olmasının önünü açacak olası bir Anayasal düzenlemenin, Meclis aritmetiğinin önemini arttırdığını vurgulayan Çıray, “İstifa edenlerin kimler olacağını tahmin etmek zor değil ancak isim vermek istemem. Akşener’e çok yakın olanlara bakmak lazım. Bir de siyasette görünmeyen, birdenbire ortaya çıkan ve nasıl milletvekili adayı oldukları anlaşılmayan kişilere bakmak lazım. Meral hanıma yakın olanların çoğu AKP’ye katılır diye tahmin ediyorum” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

Türkiye, 44,2 Saat İle Avrupa’da En Uzun Çalışma Süresine Sahip Ülke

Türkiye ortalama 44,2 saat ile Avrupa’da en uzun çalışma haftasına sahip ülke olurken, Türkiye’yi Sırbistan (41,7), Bosna-Hersek (41,4) ve Yunanistan (39,8) takip ediyor.

En uzun çalışma saatlerine sahip işler çoğunlukla kol gücüne dayalı sektörlerde olup tarım, ormancılık ve balıkçılık (41,5 saat), madencilik ve taş ocakçılığı (39,1 saat) ve inşaat (38,9 saat) bu sektörlerin başında geliyor.

Avrupa Birliği (AB) genelinde milyonlarca kişi için uzun saatler çalışmak bir norm fakat bazı ülkelerde süreler epey uzamış durumda.

AB İstatistik Ofisi Eurostat’ın haftada 49 ya da daha fazla saat olarak tanımladığı “uzun saatler,” bloktaki işgücünün yüzde 7.1’i için geçerli.

AB’de en yüksek oranlar yüzde 11.6 ile Yunanistan, yüzde 10.4 ile Kıbrıs ve yüzde 10.1 ile Fransa’da. Avrupa’nın tamamında ise Türkiye, analiz edilen tüm ülkeler arasında yüzde 27,2 ile en yüksek orana sahipken, onu yüzde 13,8 ile İzlanda takip ediyor.

Genel olarak, bu oran serbest meslek sahipleri arasında (yüzde 29.3) maaşlı çalışanlara (yüzde 3.6) kıyasla çok daha yüksek.

Türkiye ortalama 44,2 saat ile en uzun çalışma haftasına sahip ülke olurken, Türkiye’yi Sırbistan (41,7), Bosna-Hersek (41,4) ve Yunanistan (39,8) takip ediyor. AB ortalaması ise 36,1 saat.

En uzun çalışma saatlerine sahip işler çoğunlukla kol gücüne dayalı sektörlerde olup tarım, ormancılık ve balıkçılık (41,5 saat), madencilik ve taş ocakçılığı (39,1 saat) ve inşaat (38,9 saat) bu sektörlerin başında geliyor.

Öte yandan, ortalama olarak en kısa çalışma haftaları Hollanda (32,2 saat), Avusturya (33,6) ve Almanya’da (34,0).

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

DEM Parti Heyeti, MHP Lideri Devlet Bahçeli İle Görüştü: Açıklama Yapılmadı

28 Aralık’ta PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşen DEM Parti heyeti, TBMM temasları kapsamında MHP Lideri Devlet Bahçeli’yi ziyaret etti. Görüşme sonrası açıklama yapılmadı.

Haber Merkezi / DEM Partili TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder ve Van Milletvekili Pervin Buldan’ın İmralı’da PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmelerinin ardından duyurulan temas trafiği bugün başladı.

DEM Parti heyeti ilk olarak TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş tarafından kabul edildi. Kurtulmuş’un meclisteki makamında gerçekleşen görüşmede Önder ve Buldan’ın yanı sıra eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk de yer aldı.

DEM Parti heyeti, daha sonra MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi ziyaret etti. Devlet Bahçeli, DEM Parti heyetini kapıda karşıladı. Yaklaşık 40 dakika süren görüşme sonrası açıklama yapılmadı.

DEM Parti heyetinde yer alan Ahmet Türk’ün görüşmede Devlet Bahçeli’ye kehribar tespih hediye ettiği öğrenildi.

DEM Parti vekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’den oluşan iki kişilik heyet, İmralı’da PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüştü. İki ismin İmralı Adası’na nasıl gittiği ise güvenlik sebepleriyle açıklanmadı. Buldan ve Önder, çözüm sürecinin başlarına denk gelen 2013 yılının Mart ayında da İmralı’ya giden heyette yer alıyordu.

Görüşmeye katılan Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’in imzasıyla pazar günü yayımlanan açıklamada, “İmralı’da Sayın Abdullah Öcalan ile 28 Aralık 2024 tarihinde kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdik. Kendisinin sağlığı iyi, morali oldukça yüksekti. Kürt Sorununa kalıcı çözüm bulmaya yönelik yaptığı değerlendirmeler hayati önemdeydi” dendi.

Heyetin yazılı mesajında aktardığına göre Öcalan’ın mesajları şöyle: “Türk-Kürt kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihi bir sorumluluk olduğu kadar tüm halklar için de kader belirleyici bir önem ve aciliyet kazanmıştır.

Sürecin başarısı için Türkiye’deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır.

Gazze ve Suriye’de yaşanan hadiseler göstermiştir ki, dışarıdan müdahalelerle kangrenleştirilmeye çalışılan bu sorunun çözümü artık ertelenemez bir hal almıştır. Bunun ciddiyetiyle doğru orantılı bir çalışmayı başarıya ulaştırmak için muhalefetin de katkı ve önerileri değerlidir.

Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim.

Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım.

Bütün bu çabalarımız, ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacak ve aynı zamanda demokratik bir dönüşüm için de çok kıymetli bir kılavuz olacaktır.

Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir.”

İmralı’ya son ziyaret yaklaşık 10 yıl önce yapılmıştı

Kürt siyasi hareketi son İmralı ziyareti 2015’te gerçekleşmişti. DEM Parti heyetinin geçen hafta İmralı’ya gitmesiyle Kürt siyasi yaklaşık 9 yıl sonra Abdullah Öcalan’ı parti olarak ilk kez ziyaret etmiş oldu.

Nisan 2015’ten sonra siyasetçilerin adaya gitmesine izin verilmemişti. HDP’nin sık sık yaptığı çağrı ve başvurulara da olumlu yanıt çıkmamıştı.

Paylaşın

Merkez Bankası Rezervleri 155 Milyar Dolara Geriledi

27 aralık ile biten haftada Merkez Bankası’nın (TCMB) toplam rezervleri önceki haftaya göre 1,1 milyar dolar gerileyerek 155,1 milyar dolar seviyesine düştü. Toplam rezervler bir hafta önce 166,2 milyar dolar seviyesindeydi.

Haber Merkezi / Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), 27 aralık ile biten haftaya ilişkin para ve banka istatistiklerini yayınladı. Buna göre; Merkez Bankası’nın (TCMB) bir önceki hafta 156,2 milyar dolar olan brüt rezervleri 155,1 milyar dolara indi.

Bankanın net rezervleri geride kalan bir haftalık dönemde 1 milyar 805 milyon dolar artış gösterdi. 20 Aralık itibarıyla 61 milyar 811 milyon dolar olan net uluslararası rezervler, söz konusu haftada 63 milyar 616 milyon dolara çıktı.

Merkez Bankası’nın (TCMB) swap hariç net rezervi geçen hafta 43,7 milyar dolar oldu. Önceki veri 46,5 milyar dolar seviyesindeydi.

Öte yandan Takasbank Çek Takas Sistemine ibraz edilip karşılıksız kalan çek adedi Aralık ayında bir önceki aya göre artış gösterdi.

Merkez Bankası (TCMB) EVDS sisteminde yayımlanan Takasbank verilerine göre, bir önceki ay karşılıksız çek adedi 11 bin 480 adet seviyesinde bulunurken, Aralık ayında ayında bu rakam yüzde 115,4 artarak 24 bin 729 adede yükseldi.

Karşılıksız çek tutarı bir önceki aydaki 8,24 milyar TL’den 17,39 milyar TL’ye çıktı. Toplam ibraz edilen çek adedi bir önceki aydaki 632 bin 246 adetten 1 milyon 414 bin 862 adede, tutarı ise 384,4 milyar TL’den 648,3 milyar TL’ye geldi.

Mahsuplaşmaya tabi çek adedi 601 bin 362 adetten 1 milyon 357 bin 248 adede, tutarı 354,2 milyar TL’den 648,3 milyar TL’ye çıktı. Aralık ayında karşılıksız çek tutarının toplam ibraz edilen çek tutarına oranı yüzde 2,7 oldu. Bu oran 2019 Eylül ayından bu yana en yüksek seviyeye çıktı.

Paylaşın

Gazze’de İsrail Saldırılarında Ölü Sayısı 45 Bin 581’e Çıktı

Gazze Şeridi’nde İsrail saldırılarında hayatını kaybedenlerin sayısı 28 artarak 45 bin 581’e yükseldi. Gazze’de İsrail saldırılarında yaralananların sayısı ise 59 artarak 108 bin 438’e çıktı.

Haber Merkezi / Gazze’de İsrail saldırılarında ölenlerin yüzde 70’ini çocuklar ve kadınların oluşturduğu aktarılırken, saldırılar sonucu oluşan yıkımdan dolayı çok sayıda kişinin hala enkaz altında olduğu vurgulandı. Sivil savunma ve acil sağlık ekiplerinin bu kişilere ulaşmakta zorluk yaşadığı kaydedildi.

Filistin Merkezi İstatistik Bürosu (PCBS), Gazze’nin nüfusunun yaklaşık 160.000 azalarak 2,1 milyona düştüğünü belirtiyor. İsrail Dışişleri Bakanlığı bu sayının uydurma olduğunu söylese de, BM İnsani İşler Koordinasyon Ofisi (OCHA) tarafından yapılan tahminle örtüşüyor. OCHA, Temmuz 2024 itibarıyla Gazze Şeridi’nde yaklaşık 2,1 milyon kişinin kaldığını tahmin ediyor.

PCBS açıklamada, “Feci insani ve maddi kayıplar var,” diye belirterek, “yine de İsrail’in Gazze Şeridi’nin tamamına yönelik acımasız saldırganlığı devam ediyor,” ifadelerine yer verdi.

Merkezi Lahey’de bulunan BM’nin en üst mahkemesi Uluslararası Adalet Divanı (ICJ) geçtiğimiz ocak ayında İsrail’in Filistinlilere yönelik soykırım eylemlerini engellemesi gerektiğine hükmetti. Çok sayıda insan hakları örgütü, ölüm ve yıkımın boyutları nedeniyle İsrail’i, Gazze’deki Filistinlilere karşı soykırım yapmakla suçladı.

Aralık ayında İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Gazze’nin su kaynaklarının sistematik olarak kısıtlanması ve hedef alınmasının “soykırım eylemleri” anlamına gelen bir kampanya oluşturduğunu söyledi. Bu, İsrail’i Gazze’deki savaşında soykırım yapmakla suçlayan ve sayıları giderek artan eleştirilerin sonuncusuydu. İsrail, bu iddiaları şiddetle reddediyor ve savaşının Gazze’deki sivillere değil Hamas militanlarına yönelik olduğunu söylüyor.

İsrail Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada, “İnsan Hakları İzleme Örgütü, İsrail karşıtı propagandasını desteklemek için bir kez daha kanlı iftiralarını yayıyor,” denildi. Bakanlık, İsrail’in savaş boyunca Gazze’ye su ve insani yardım akışını kolaylaştırmak için çalıştığını iddia etti.

HRW raporunda, İsrailli yetkililerin bir yılı aşkın savaş boyunca Gazze’ye su ve elektrik akışını kasıtlı olarak kesmesi, altyapıyı tahrip etmesi ve kritik malzemelerin dağıtımını engellemesi sonucunda sayısız bebek, çocuk ve yetişkinin yetersiz beslenme, susuzluk ve hastalıktan öldüğünü iddia etti. HRW raporunda, “Bir devlet politikası olarak bu eylemler sivil nüfusa yönelik yaygın veya sistematik bir saldırı teşkil etmektedir. Dolayısıyla İsrailli yetkililer insanlığa karşı imha suçu işlemektedir” dedi.

İnsan hakları grubu, raporunda özetlenen “davranış örüntüsünün” ve İsrailli yetkililerin açıklamalarının soykırım niyetine “işaret edebileceğini” söyledi, ancak kesin bir taraf belirtmedi. Uluslararası hukuka göre, soykırım suçunun işlenip işlenmediği sonucuna varmak için niyetin kanıtlanması kilit önem taşıyor.

HRW, Uluslararası Adalet Divanı’nın İsrail’in Filistinlilere temel hizmet ve yardım sağlaması yönündeki emirlerini yetkililerin görmezden geldiğini iddia etti. Bulgularının 60’tan fazla Filistinliyle yapılan görüşmelere, kamu hizmeti çalışanlarının, doktorların ve diğer sağlık çalışanları ile yardım görevlilerinin ifadelerine ve uydu görüntüleri, fotoğraflar ve videoların analizine dayandığını söyledi.

Grup, “Doktorlar ve hemşireler İnsan Hakları İzleme Örgütü’ne çok sayıda bebeğin, çocuğun ve yetişkinin yetersiz beslenme, susuzluk ve hastalık nedeniyle öldüğünü gördüklerini söylediler,” dedi.

HRW’nin raporu, Uluslararası Af Örgütü’nün İsrail’i Gazze’de soykırım yapmakla suçlamasından iki hafta sonra geldi. İsrail bu iddiayı “tamamen yanlış ve yalanlara dayalı” olarak reddetti. İsrail daha önce de Güney Afrika’nın Uluslararası Adalet Divanı’na yaptığı, güçlerinin Gazze’de insanlık dışı eylemlerde bulunduğuna dair suçlamaları reddetmişti.

Harabeye dönüşen Gazze’nin pek çok bölgesinde gıdaya, temiz suya ve ilaca ulaşmak hala çok zor. Güney Afrika’nın açtığı bir dava kapsamında İsrail, Uluslararası Adalet Divanı’nda (International Court of Justice – ICJ) soykırımla suçlanıyor.

Güney Afrika’nın İsrail’e karşı açtığı davaya müdahillik beyanını sunan ülkeler arasında, Türkiye ile birlikte Kolombiya, Libya, Meksika, Filistin ve İspanya yer alıyor. Güney Afrika’nın İsrail’e karşı açtığı davaya müdahillik beyanını sunan ülkeler arasında, Türkiye ile birlikte Kolombiya, Libya, Meksika, Filistin ve İspanya yer alıyor.

Mahkeme, Başbakan Netanyahu yönetiminin, 6 Mayıs tarihinde işgal edilmeden önce bir milyondan fazla Filistinlinin sığındığı güneydeki Refah kentindeki faaliyetlerini derhal durdurmasına hükmetmişti.

Son olarak geçtiğimiz haftalarda, UCM, Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında tutuklama emri çıkardı. UCM’nin 124 üye devleti var ve bunların hepsi mahkeme tarafından verilen tutuklama emirlerini yerine getirmekle yükümlü. Bu da Netanyahu ve Gallant’ı bu ülkelerden herhangi birine seyahat etmeleri halinde tutuklanma riskiyle karşı karşıya bırakıyor ve diplomatik özgürlüklerini önemli ölçüde kısıtlıyor.

Paylaşın

DEM Parti Heyeti İle TBMM Başkanı Kurtulmuş Görüştü: Umutluyuz

28 Aralık’ta PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüşen DEM Parti heyeti, TBMM temasları kapsamında Meclis Başkanı Numan Kurtulmuş ile buluştu. DEM Partili Sırrı Süreyya Önder, görüşme sonrası yaptığı açıklamada “umutluyuz” dedi.

Haber Merkezi / DEM Partili TBMM Başkanvekili Sırrı Süreyya Önder ve Van Milletvekili Pervin Buldan’ın İmralı’da PKK lideri Abdullah Öcalan ile görüşmelerinin ardından duyurulan temas trafiği bugün başladı.

DEM Parti heyeti ilk olarak TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş tarafından kabul edildi. Kurtulmuş’un meclisteki makamında gerçekleşen görüşmede Önder ve Buldan’ın yanı sıra eski Mardin Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Türk de yer aldı.

Yaklaşık 1 saat süren görüşme sonrası gazetecilere açıklama yapan Sırrı Süreyya Önder, “Yaptığımız görüşme hakkında bilgilendirdik. Önerilerini dinledik. Şimdi Sayın Bahçeli ile devam edecek bu görüşmeler. Sanırım pazartesi CHP, AK Parti ve Meclis’te temsil edilen bütün partileri ziyaret edeceğiz. Bütün bu ziyaretleri yaptıktan sonra heyet olarak kapsamlı bir açıklama yapacağız” dedi.

Kurtulmuş ile görüşmenin ‘olumlu’ geçtiğini dile getiren ancak görüşmenin içeriğine ilişkin bilgi vermeyeceklerini söyleyen Önder, bir gazetecinin “Umutlu musunuz?” sorusunda “Tabii ki” yanıtını verdi.

DEM Parti vekilleri Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’den oluşan iki kişilik heyet, İmralı’da PKK Lideri Abdullah Öcalan ile görüştü. İki ismin İmralı Adası’na nasıl gittiği ise güvenlik sebepleriyle açıklanmadı. Buldan ve Önder, çözüm sürecinin başlarına denk gelen 2013 yılının Mart ayında da İmralı’ya giden heyette yer alıyordu.

Görüşmeye katılan Pervin Buldan ve Sırrı Süreyya Önder’in imzasıyla pazar günü yayımlanan açıklamada, “İmralı’da Sayın Abdullah Öcalan ile 28 Aralık 2024 tarihinde kapsamlı bir görüşme gerçekleştirdik. Kendisinin sağlığı iyi, morali oldukça yüksekti. Kürt Sorununa kalıcı çözüm bulmaya yönelik yaptığı değerlendirmeler hayati önemdeydi” dendi.

Heyetin yazılı mesajında aktardığına göre Öcalan’ın mesajları şöyle: “Türk-Kürt kardeşliğini yeniden güçlendirmek tarihi bir sorumluluk olduğu kadar tüm halklar için de kader belirleyici bir önem ve aciliyet kazanmıştır.

Sürecin başarısı için Türkiye’deki tüm siyasi çevrelerin dar ve dönemsel hesaplara takılmadan inisiyatif alması, yapıcı davranması ve pozitif katkı sunması elzemdir. Bu katkıların en önemli zeminlerinden biri de şüphesiz TBMM olacaktır.

Gazze ve Suriye’de yaşanan hadiseler göstermiştir ki, dışarıdan müdahalelerle kangrenleştirilmeye çalışılan bu sorunun çözümü artık ertelenemez bir hal almıştır. Bunun ciddiyetiyle doğru orantılı bir çalışmayı başarıya ulaştırmak için muhalefetin de katkı ve önerileri değerlidir.

Sayın Bahçeli’nin ve Sayın Erdoğan’ın güç verdiği yeni paradigmaya, ben de pozitif anlamda gerekli katkıyı sunacak ehil ve kararlılığa sahibim.

Heyet bu yaklaşımımı gerek devletle gerekse siyasi çevrelerle paylaşacaktır. Bunlar ışığında gereken pozitif adımı atmaya ve çağrıyı yapmaya hazırım.

Bütün bu çabalarımız, ülkeyi hak ettiği düzeye taşıyacak ve aynı zamanda demokratik bir dönüşüm için de çok kıymetli bir kılavuz olacaktır.

Devir Türkiye ve bölge için barış, demokrasi ve kardeşlik devridir.”

İmralı’ya son ziyaret yaklaşık 10 yıl önce yapılmıştı

Kürt siyasi hareketi son İmralı ziyareti 2015’te gerçekleşmişti. DEM Parti heyetinin geçen hafta İmralı’ya gitmesiyle Kürt siyasi yaklaşık 9 yıl sonra Abdullah Öcalan’ı parti olarak ilk kez ziyaret etmiş oldu.

Nisan 2015’ten sonra siyasetçilerin adaya gitmesine izin verilmemişti. HDP’nin sık sık yaptığı çağrı ve başvurulara da olumlu yanıt çıkmamıştı.

Paylaşın

İYİ Parti’de İstifa Depremi: Milletvekili Sayısı 29’a Düştü

İYİ Parti’de Ankara Milletvekili Kürşad Zorlu, partisinden istifa ettiğini açıkladı. Kürşad Zorlu’nun istifasının ardından İYİ Parti’nin TBMM’deki milletvekili sayısı 29’a düşütü.

Haber Merkezi / İYİ Parti Sözcüsü ve Ankara Milletvekili Prof. Dr. Kürşad Zorlu, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama ile partisinden istifa ettiğini duyurdu. Kürşad Zorlu, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Veda Vakti… Aziz Milletimin yüksek dikkatine; Kadim değerlerimize olan sadakatimle ve ‘Söz konusu vatansa, gerisi teferruattır’ düsturuyla bugüne kadar siyaseti yalnızca bir görev değil, milletimizin aydınlık geleceği için bir sorumluluk ve hizmet alanı olarak gördüm. Bu hedef ve şuurla, davete icabet ederek, 19 Kasım 2022 tarihinde İYİ Parti ailesine katıldım. Partimin bana verdiği görevleri, zorlu bir siyasi atmosferde yüksek bir gayretle ve kıvançla yürüttüm.

Bilindiği üzere, 27 Nisan 2024 tarihinde gerçekleştirdiğimiz 5. Olağanüstü Kurultayla partimiz, rotasının aydınlık olmasını umduğumuz bir değişim yolculuğuna çıkmıştır. Aradan geçen 8 aydan fazla zamanda, milletimin yakama taktığı şerefli vekillik nişanına yakışır bir çaba ortaya koymak adına var gücümle çalıştım. Ancak gelinen noktada, bu umudu geleceğe taşıyacak ortak bir hedef doğrultusunda ilerleme imkanının kaybedildiğini üzülerek görmüş bulunmaktayım. Bu zorunlu halde vakit, bu ülkenin pusulası daima milletini gösteren bir evladı olarak benim için, yeniden yola revan olma vaktidir.

Bugün itibarıyla mensubu olduğum İYİ PARTİ ile olan resmi bağımı noktalıyorum. Bu çatı altında birlikte mücadele verdiğim dava arkadaşlarıma ve desteğini benden esirgemeyen teşkilatımızın emektar fertlerine yürekten teşekkür ediyorum. Almış olduğum bu kararın geçmişte ortaya koyduğumuz birliktelik ruhuna zarar vermemesi yahut polemiklere kapı aralamasına izin verilmemesi en büyük temennimdir. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da ülkeme hizmet için azim ve kararlılıkla çalışmaya devam edeceğim. Sevgi ve saygılarımla.”

Paylaşın

Özel’den “Asgari Ücret” Tepkisi: Çalışanın Cebinden Para Alındı

CHP Lideri Özgür Özel, 2025 yılı asgari ücret rakamının 22 bin 104 lira olarak belirlenmesine tepki göstererek, “İlk kez bir yeni yılda çalışanın cebine para konulmadı, cebinden para alındı” dedi.

Emekli maaşlarına yapılacak zam için ise “en az 1 asgari ücret” çağrısı yapan Özel, bir kez daha erken seçim çağrısı yaparak “Geçim yoksa seçim var” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Manisa’da Spil Çocuk Evi’nin açılış törenine katıldı.

Manisa Şehzadeler Belediyesi tarafından Çarşı Mahallesi’nde inşa edilen Spil Çocuk Evi’nin açılış törenine Özgür Özel’in yanı sıra Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek ve CHP Manisa Milletvekilleri de katıldı.

Gazete Duvar’ın aktardığına göre; Burada konuşma yapan Özel, iktidarın kreşleri kapatmayı hedefleyen genelgesini hatırlatarak hizmetlerini engellemeye yönelik uygulamalara tepki gösterdi.

31 Mart 2024 yerel seçimlerinde Manisa’da rekor kırdıklarını söyleyen Özel, kentte önümüzdeki dönem de halkın yaşamını kolaylaştıran hizmetlere imza atacaklarını vurguladı. Özel, CHP’li belediyelere ait 680’inci kreşi açtıklarını söyledi.

Özel, 2025 yılı asgari ücret rakamının 22 bin 104 lira olarak belirlenmesine tepki göstererek alım gücünün düştüğüne dikkat çekti. Özgür Özel, “İlk kez bir yeni yılda çalışanın cebine para konulmadı, cebinden para alındı. Asgari ücretlinin gerçek enflasyonu yüzde 80” diye konuştu.

Emekli maaşlarına yapılacak zam için ise “en az 1 asgari ücret” çağrısı yapan CHP Lideri Özgür Özel, bir kez daha erken seçim çağrısı yaparak “Geçim yoksa seçim var” dedi.

Paylaşın

“ABD, Kobani’de Askeri Üs Kuruyor” İddiası

Kobani’de (Ayn el Arab), ABD’nin askeri üs kurma hazırlığında olduğu ileri sürüldü. ABD’nin askeri üs kurmak üzere bölgeye çok sayıda inşaat malzemesi ve lojistik destek gönderdiği iddia edildi.

Heyet Tahrir Şam (HTŞ) liderliğindeki silahlı grupların Şam’ı ele geçirmesiyle eş zamanlı olarak Suriye Demokratik Güçleri’nin (SDG) kontrolündeki bölgelerde patlak veren çatışmalar devam ediyor. ABD arabuluculuğunda, Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu (SMO) ile SDG arasında ateşkes sağlandığı belirtilse de Menbic başta olmak üzere bölgedeki hareketlilik sürüyor.

SDG Genel Komutanı Mazlum Abdi’nin ‘silahtan arındırılmış bölge’ kurulmasını teklif ettiği Kobani’de (Ayn el Arab), ABD’nin askeri üs kurma hazırlığında olduğu ileri sürüldü. Sosyal medyada yapılan paylaşımlarda, ABD’nin bir askeri üs kurmak üzere bölgeye çok sayıda inşaat malzemesi ve lojistik destek gönderdiği iddia edildi.

Geçtiğimiz günlerde ABD öncülüğündeki IŞİD’le mücadele koalisyonunun bölgeye askeri takviye yaptığı iddialarına değinen ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon) Sözcü Yardımcısı Sabrina Singh, “Suriye’de halihazırda sahip olduğumuz personelin dışında ABD personelinde herhangi bir artış yok” demişti.

Pentagon’dan yapılan açıklamadan önce, koalisyonun IKBY üzerinden Suriye’nin kuzeyine askeri takviye yaptığı yönündeki haberler kamuoyuna yansımıştı.

El Arabiya’nın haberinde, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile olan El Velid Sınır Kapısı’ndan Suriye’nin kuzeyine askeri takviyeler gerçekleştirildiği belirtilmişti. Haberde zırhlı araçlar, askeri araçlar ve lojistik malzemelerle yüklü yaklaşık 60 tırın, Suriye’nin kuzey ve doğu bölgelerinde bulunan uluslararası koalisyon üslerine doğru yola çıktığı bildirilmişti.

Mazlum Abdi ne demişti?

Geçtiğimiz haftalarda açıklamalarda bulunan Mazlum Abdi, Kobani’de ‘silahlardan arındırılmış bölge’ kurulması yönünde öneri sunmaya hazır olduklarını bildirmişti. Sosyal medya platformu X’te bir açıklama yapan Abdi, bu girişimin amacının Türkiye’nin güvenlik endişelerini gidermek ve bölgenin istikrarını sağlamaya devam etmek olduğunu dile getirmişti.

(Kaynak: Gazete Duvar)

Paylaşın