Birleşik Krallık’ta Yaklaşık Yarım Milyon Kişi İş Bıraktı

İngiltere, İskoçya, Galler ve Kuzey İrlanda’dan oluşan Birleşik Krallık’ta kamu işçilerinin de aralarında bulunduğu yarım milyon kişi, iyileştirilmiş çalışma şartları için greve gitti. Grev en az son 10 yılın en büyük ve kapsamlı grevi olma özelliği taşıyor.

Öğretmen, devlet memuru, demiryolu ve otobüs görevlisi ve üniversite çalışanı yüzbinlerce kişi seslerini duyurmak için Parlamento meydanına yürüdü. Ülkede, birçok sendika grev hareketlerini birleştirme kararı almıştı.

azı sendikaların tarihlerinde ilk defa ya da onlarca yıldır ilk kez iş bırakma kararı aldığı ülkede, 300 bin öğretmen, 100 bin devlet memuru, 70 bin üniversite çalışanı ve 100 bin makinist bugün iş bıraktı. Bugün greve katılanlar şu şekilde:

– İngiltere ve Galler’de yaklaşık 100 bin öğretmenin ve okullardaki yardımcı personelin bugün greve çıkması bekleniyor. Grevin 26 bin okuldan 23 binini etkilemesi öngörülüyor.

– İskoçya’da çok sayıda öğretmen işi bırakıyor

– Birleşik Krallık çapında 150 üniversitede binlerce kişinin greve katılması bekleniyor.

– Toplamda 124 bakanlık ve hükümet departmanında çalışan yaklaşık 100 bin devlet memuru da ücret ve çalışma koşulları sebebiyle grevde.

– İngiltere’de çok sayıda makinist işi bırakıyor.

– Başkent Londra’da bazı otobüs şoförleri de grevde.

Yetersiz ücret artışları, artan fiyatlar

Yıllık tüketici enflasyonunun Eylül 2022’de yüzde 11,1 ile son 41 yılın en yüksek seviyesini gördüğü ülkede son aylarda devam eden grevlerin en önemli nedenlerinden biri, ücret artışı tekliflerinin tüketici fiyatlarında görülen bu artışın gerisinde kalması olarak gösteriliyor.

Mali Çalışmalar Enstitüsüne’ne göre öğretmenlerin maaşları 2010-2022 yılları arasında reel olarak ortalama yüzde 11 azaldı. Sendikaların hesaplamalarına göre ise bu oran gerçekte yüzde 23.

İngiltere ve Galler’de 2022 yılında öğretmenler yalnızca yüzde 5 zam alırken Kuzey İrlanda’da bu oran yüzde 3,2’de kalmıştı.

İngiltere’de, demiryolu çalışanlarının ücret, iş güvenliği ve çalışma koşulları sebebiyle katıldığı grev, ülke genelinde büyük ulaşım sıkıntılarına neden olmaya devam ediyor.

İngiltere’nin başkenti Londra’da grev sonucunda raylı sistem ulaşım servislerinin bir kısmı askıya alınırken bir kısmı aralıklı olarak hizmet veriyor.

İngiltere’nin başkenti Londra’nın simgelerinden olan Big Ben saat kulesinin önünde toplanan Kamu ve Ticari Hizmetler Sendikası (PCS) üyeleri de ücretler, emekli maaşı ödemeleri, iş güvenliği ve işten çıkarma süreçlerinde yaşanan mağduriyetleri protesto etti.

Hükümet, grev hakkını kısıtlamaya hazırlanıyor

Öte yandan, Birleşik Krallık’ta grevleri kısıtlayan yasa tasarısı dün (31 Ocak) Avam Kamarası’ndan geçmişti.

Bazı sektörlerdeki grevler sırasında minimum düzeyde hizmet sağlanmasını öngören ve Avam Kamarası’nda 246’ya karşı 315 oyla kabul edilen tasarı, Lordlar Kamarası’nın da onayı halinde yasalaşacak.

Tasarı, aralarında demiryolları ve acil durum hizmetleri gibi alanlarda grevler sırasında bazı çalışanların işbaşı yapmalarını, bunu reddedenlerin işten atılabilmelerini öngörüyor. İngiltere, İskoçya ve Galler’de geçerli olması öngörülen tasarıda, bakanlara itfaiye, ambulans ve demiryolu hizmetlerinde minimum düzeyde hizmet verilmesini zorunlu kılma yetkisi veriliyor.

Birleşik Krallık’ta enflasyon ve grevler

İngiltere’de enflasyon, enerji ve gıda fiyatları öncülüğünde yükselişini sürdürerek Eylül 2022’de yıllık yüzde 11,1 ile son 41 yılın zirvesine ulaşmıştı. Birleşik Krallık Ulusal İstatistik Ofisi (ONS) verilerine göre, yıllık tüketici enflasyonu Aralık 2022’de gerileyerek yüzde 9,2 oranında ölçüldü.

Enflasyonun son yılların en yüksek seviyelerde izlediği ülkede, enflasyon altında teklif edilen maaş zamları nedeniyle son aylarda farklı sektörlerde çok sayıda işçi sendikası toplu grev kararları aldı.

Grev kararı alanlar arasında metro çalışanları, otobüs şoförleri ve UBER sürücüleri, öğretmenler, liman işçileri, ceza avukatları, sağlık çalışanları, temizlik işçileri, havacılık ve posta servisi çalışanları yer alıyor.

Ülkede hemşireler 15 Aralık 2022’de sendika tarihinde ilk kez greve giderken, grev kararlarının yanı sıra hayat pahalılığı ve kemer sıkma politikalarını protesto eden binlerce kişi de başkent Londra başta olmak üzere ülke genelinde sıklıkla gösteriler düzenliyor.

Paylaşın

Birleşik Metal-İş’ten Grev Kararı

Birleşik Metal-İş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ertelemesine rağmen greve gideceklerini açıkladı. Kocaeli’nde Bekaert şirketine ait İzmit ilçesindeki fabrikada Birleşik Metal-İş, yine aynı şirkete ait Kartepe ilçesindeki fabrikada ise Özçelik-İş Sendikası tarafından grev planlanıyordu.

Haber Merkezi / Sendikanın sosyal medya hesabından yapılan açıklamada, “Cumhurbaşkanı yine tercihini sermayeden yana kullandı. Kocaeli’deki Bekaert işçisinin grevini yasakladı. İşçiler bu hukuksuz grev yasağını tanımayacak Anayasanın ve uluslararası kabul edilen yasaların kendisine verdiği hakkı kullanarak saat 13.00’de yasal grevini başlatacaktır” denildi.

Resmi gazetede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan imzasıyla yayımlanan kararda Birleşik Metal-İş Sendikası ve Özçelik-İş Sendikası tarafından iki fabrikada alınan grev kararının, “milli güvenliği bozucu nitelikte görülmesi nedeniyle” 60 gün ertelendiği belirtildi.

Sendikanın resmi sitesi üzerinden yapılan açıklamada ise şu ifadeler kullanıldı:

“1 Eylül 2022-31 Ağustos 2024 dönemini kapsayacak toplu sözleşme görüşmeleri 26 Temmuz 2022 tarihinde başlamıştı. O tarihten bu güne yapılan çeşitli toplantılarda ve daha sonra da arabulucu aşamasında bir anlaşma sağlanamaması nedeniyle, Bekaert işçileri yarın greve çıkıyor. Aylardır süren görüşmelerde, işverenin işçilerin haklı talep ve beklentilerine uygun bir ücret teklifinde bulunmaması nedeniyle grev kaçınılmaz oldu.

Tüm yurttaşlar gibi, işçiler de son bir yılda şiddetli bir yoksulluk içine girdiler. Ardı ardına yapılan zamlar işçilerin alım gücünü alabildiğine düşürdü ve reel ücretler eridi. İşçiler yoksulluk sınırının çok altında bir ücretle yaşamaya zorlanmaktadır. Enflasyonun da gerçeğin çok altında açıklanması ve ücret artışlarında enflasyonun baz alınması işçilerin ücretlerinde gerçek bir artışa yol açmamaktadır. İşçilerin bu ücretlerle yaşaması mümkün değildir.

Bu nedenle, 400 Bekaert işçisi 13 Aralık Salı günü, saat 13.00’de greve çıkıyor.

Tüm emek dostlarını grev halayımıza bekliyoruz.”

Paylaşın

İç Çamaşırlı Genel Grev: Elimizde Kalan Tek Şey Bu

Sri Lanka’da işçiler ekonomik krize karşı genel greve giderek hükümetin istifasını istedi. Bugün ülke genelinde düzenlenen protestolarda binlerce dükkan, işyeri ve okul kapanırken toplu taşıma neredeyse durma noktasına geldi.

Ülkedeki sendikalar adına açıklama yapan Ravi Kumudesh, krizden hükümetin suçlu olduğunu söyleyerek “Devlet Başkanı Gotabaya Rajapaksa’nın ekonomimizi soktuğu bu inanılmaz acı duruma neden olan politik hatalarını tek tek gösterebiliriz. İstifa etmek zorunda” dedi.

Fransız haber ajansı AFP’nin milyonlarca işçinin katıldığını belirttiği protestolarda göstericiler, başkent Kolombo’daki parlamento binası civarında kurulan barikatlara iç çamaşırlarını astı ve “Elimizde kalan tek şey bu” diyerek hükümete tepki gösterdi.

Bazı iç çamaşırlarında Rajapaksa karşıtı “Evine dön Gota” yazıları da dikkat çekti.

Yüzlerce üniversite öğrencisiyse perşembe günü parlamentoya giden anayolda başlattıkları oturma eylemini bugün de sürdürerek greve katıldı.

Perşembe günkü protestolarda öğrenciler parlamentoya girmeye çalışmış fakat polisler gözyaşartıcı kullanarak göstericileri engellemişti.

Üniversitelerarası Öğrenci Federasyonu’ndan Wasantha Mudalige, gösterilere devam edeceklerini söyleyerek “Böyle bir durumda üniversite öğrencileri seslerini çıkarmak zorunda. Polis bize gözyaşartıcıyla saldırdı ama parlamentoya bizi ya da dertlerimizi temsil etmediklerini göstermek için burada protestoyu sürdüreceğiz” dedi.

Protestolara katılan 42 yaşındaki Purnima Muhandiram ise “Siyasetçilerin bize yalan söylemesinden bıktığımız için buradayız. Devlet Başkanı ve bu hükümetin istifa etmesini istiyoruz” dedi.

Sri Lanka, Birleşik Krallık’tan (BK) bağımsızlığını kazandığı 1948’den bu yana en büyük ekonomik ve toplumsal krizini yaşıyor.

Göstericiler yaklaşık bir aydır Devlet Başkanı’nın çalışma ofisinin önünde protesto düzenliyor.

Protestocular, Devlet Başkanı’nın kardeşi Başbakan Mahinda Rajapaska ve hükümetteki diğer Rajapaska üyelerinin istifasını istiyor. Devlet Başkanı ve Başbakan istifa çağrılarına karşılık vermezken, şimdiye dek Rajapaska ailesi üyelerinden farklı bakanlıklarda görev yapan 3 kişi istifa etti.

22 Şubat’tan bu yana günde 7,5 saati bulan elektrik kesintilerine gidilen ülkenin toplamda 51 milyar dolar dış borcu var.

Sri Lanka’nın bu borcun 25 milyar dolarını 2026’ya kadar ödemesi gerekli. Hint Okyanusu’ndaki ada ülkesi, bu miktarın 7 milyar dolarınıysa bu yıl sonuna kadar ödemek durumunda.

Ekonomik kriz neticesinde moratoryum ilan edilen ülkenin Maliye Bakanı Ali Sabri, finansal yardım için 20 Nisan’da IMF’le görüşmüştü. IMF Sri Lanka Direktörü Masahiro Nozaki ise ülkeye finansal destek sağlanabilmesi için “yeterli güvenceleri görmeleri gerektiğini” söylemiş ve öncelikle borçların yapılandırılmasını talep etmişti.

Merkez Bankası Başkanı Nandalal Weerasinghe ise 13 Nisan’da yaptığı açıklamada yurtdışında yaşayan vatandaşlara “kritik durumdaki ülkeye döviz göndererek destek olmaları” çağrısı yapmıştı.

Weerasinghe, bağışlar için ABD, BK ve Almanya’da banka hesabı açıldığını belirtmiş ve hesapların IBAN numaralarını paylaşmıştı.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın