150’den Fazla Bilim İnsanından “Gıda Krizi” Uyarısı

150’den fazla “Nobel ve Dünya Gıda Ödülü” sahibi bilim insanı, yaklaşan küresel açlık krizini önlemek için acilen eylem yapılması çağrısında bulundu. Çağrıya pek çok tanınmış isim de destek verdi.

Nobel veya Dünya Gıda Ödülü almış 150’den fazla bilim insanı bugün bir açık mektup yayımladı. Gelecek yıllarda daha çok mahsul alınması ve küresel açlık krizinin önlenmesi için daha fazla çaba sarf edilmesi çağrısı yapıldı.

153 imzalı mektupta bu doğrultudaki araştırmaların yoğunlaştırılması ve gıda dağıtımının geliştirilmesi için yetkililere seslenildi. Daha farklı çeşitlerde ve daha fazla gıda üretilmeden iklim değişikliği ve nüfus artışının yarattığı tehlikelere karşı koyulamayacağı savunuldu.

Toprak bozulması ve su kıtlığı gibi olumsuz faktörlerin daha da etkili olacağı bildirildi. Halihazırdaki tahminlere göre 700 milyon kişinin gıda güvencesizliği içinde ve yoksulluktan muzdarip olduğu hatırlatıldı.

2050 itibarıyla dünya nüfusuna 1,5 milyar kişinin daha ekleneceği düşünüldüğünde, gerekli adımlar atılmazsa yeterli gıdaya ulaşamayacak kesimin de büyüyeceği vurgulandı: Gelecekteki gıda ihtiyaçlarını karşılama yolunda değiliz, buna hiç yakın değiliz.

Buğday ve pirinç gibi temel gıdalarda fotosentez hızını artırmak, kimyasal gübrelere ihtiyaç duymayan mahsuller üretmek ve meyvelerle sebzelerin raf ömrünü artırmak gibi yöntemlerin geliştirilebileceği ifade edildi.

Bilim insanları sonbaharda düzenlenen bir gıda erişimi zirvesi sonrasında bu mektup için çalışmalara başladı.

2011’de Nobel Fizik Ödülü’nü kazanan Brian Schmidt, imzacısı olduğu mektupla ilgili şu ifadeleri kullandı: Bu hızlıca çözülebilir bir sorun. 25 yıl içinde milyarlarca insanı etkileyecek bir problem. Çözülmesi halinde kaybeden kimsenin olmayacağı bir mesele. Tek yapmamız gereken şey, bunu çözmek.

Schmidt, ABD gibi büyük devletlerin yanı sıra Gates Vakfı gibi dev sivil toplum kuruluşlarının bu konuda önayak olabileceğini söyledi.

2022’de Dünya Gıda Ödülü’nü kazanan NASA iklim etkileri araştırmacısı Cynthia Rosenzweig, bilim insanlarının gerekli araştırmaları yaptığını ancak daha fazla fonla daha hızlı mesafe kat edilebileceğini vurguladı.

Büyük patlama fizikçisi Robert Woodrow Wilson, Nobel ödüllü kimyager Jennifer Doudna, Dalai Lama, ekonomist Joseph E Stiglitz, NASA bilim insanı Cynthia Rosenzweig, Etiyopya asıllı Amerikalı genetikçi Gebisa Ejeta, Afrika Kalkınma Bankası Başkanı Akinwumi Adesina,

Nobel edebiyat ödülü sahibi Wole Soyinka ve kara delikler Nobel fizikçisi Sir Roger Penrose, 2024 Dünya Gıda Ödülü ortak sahibi ve ABD’nin küresel gıda güvenliği özel temsilcisi Cary Fowler tarafından koordine edilen çağrıya imza atanlar arasındaydı.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın

WFP: Dünyada Gıda Güvensizliği Çekenlerin Sayısı İkiye Katlandı

Dünya Gıda Programı (WFP), dünyada 2019 yılından bu yana akut gıda güvensizliği çekenlerin sayısının iki misli artarak 345 milyona çıktığı uyarısında bulundu. Kovid 19 salgını, küresel ısınma ve çatışmalar, akut gıda güvensizliğinin artmasının en önemli nedenleri arasında gösteriliyor.

Euronews Türkçe’de yer alan habere göre, WFP Bölge Müdürü Corinne Fleischer, Reuters’e yaptığı açıklamada, salgın öncesi 135 milyon kişinin akut gıda güvensizliğinin kurbanı olduğunu belirterek, bu rakamın küresel ısınma ve çatışmalarla birlikte hızla yükseldiğini ve daha fazla artmasından endişe duyulduğu uyarısında bulundu.

Çevre faktörleri ve bunun getirdiği kuraklık sonucu ortaya çıkan gıda krizinin, çatışmaları körüklediği ve kitlesel göçü de tetiklediği biliniyor.

Durumun giderek kötüleştiği ve ‘dünyanın buna artık dayanma gücü kalmadığını” ifade eden Fleischer, “Şimdi iklim değişikliği ve çatışmalar nedeniyle dünya genelinde 10 misli daha fazla yer değiştirme görüyoruz ve elbette bunlar birbiriyle doğrudan bağlantılı. Bu nedenle, Kovid’in, iklim değişikliğinin ve Ukrayna’daki savaşın bileşik etkisi konusunda biz gerçekten endişeliyiz.” dedi.

Orta Doğu ve Kuzey Afrika’nın Ukrayna savaşının olumsuz etkilerini çok fazla hissettiğini hatırlatan Fleischer, bu bölgelerini tahıl ithalatına olan bağımlılıklarına dikkati çekti.

Bu konuda Yemen’den örnek veren Fleischer, Yemen’in ithal ettiği yüzde 90 oranındaki gıdanın yüzde 30’unu Karadeniz bölgesinden geldiğini hatırlatarak, savaşın bu ülke üzerindeki etkisini vurguladı.

Fleischer, WFP olarak acil gıdaya gereksinim duyan 16 milyon kişiden sadece 13 milyonuna gıda desteği verebildiklerini, bu kişilere gerekli mali kaynak olmaması yüzünden sadece yarım günlük yemek tedarik edebildiklerini söyledi.

Batılı bağış yapan ülkelerin yaşadıkları ekonomik krizler ve salgın dışında gıda fiyatlarındaki yüzde 45 oranındaki artışın, acil gıda yardımına ihtiyacı olanların bu gereksinimlerini karşılanmasında en önemli engel olarak görülüyor.

Petrol fiyatlarındaki artışla birlikte gelirlerini artıran Irak’ta yaşayanların bile akut gıda güvensizliği yaşadığını kaydeden Fleischer, “Irak’ın 5,2 milyon ton buğdaya ihtiyacı var. Ancak bu ülke 2,3 milyon buğday üretiyor ve gerisini ithal etmek zorunda. Devletin yardımlarına rağmen, kuraklık ve su sıkıntısı Irak’ın dört bir yanındaki küçük toprak sahiplerinin geçimini tehlikeye atıyor.” dedi.

Paylaşın