İçişleri Bakanlığı’na bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerde, 42 bin 310 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.
Haber Merkezi / Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ’dan toplam 448 bin 18 vatandaşın tahliye edildiği bildirildi.
Bölgede AFAD, PAK, JAK, JÖAK, DİSAK, Sahil Güvenlik, DAK, Güven, İtfaiye, Tahlisiye, MEB, STK’lar ve uluslararası arama kurtarma personelinden oluşan toplam 14 bin 740 personelin görevini sürdürdüğü kaydedildi.
Ayrıca afet bölgesinde toplam 13 bin 700 aracın kullanıldığı belirtildi.
Açıklamada bölgede 301 bin 289 çadır ile 6 bin 375 konteynerin kurulumunun yapıldığı, toplamda 3 milyon 354 bin 316 battaniyenin sevk edildiği, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 78 bin 500 kişiye ayrıca geçici barınma hizmeti sağlandığı söylendi.
Bölgede toplam 375 mobil mutfak, 86 ikram aracı, 40 mobil fırın ve 361 hizmet aracının görev yaptığı, 55 milyon 785 bin 367 sıcak yemek, 9 milyon 487 bin 845 çorba, 13 milyon 465 bin 878 kumanya ve paketli gıda, 27 milyon 59 bin 350 su, 60 milyon 377 bin 166 ekmek, 3 milyon 189 bin 954 içecek dağıtımı yapıldığı belirtildi.
Ayrıca deprem bölgesinde 497 bin 93, deprem bölgesi dışında 201 bin 151 olmak üzere toplam 698 bin 244 kişiye psikososyal destek verildiği de bildirildi.
AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar bugün yaptığı açıklamada, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından 41’i 5-6 arası, 450’si 4-5 arası büyüklükte 7 bin 242 artçı deprem yaşandığını söylemişti.
Deprem bölgesinde 500 bin aboneye hâlâ elektrik verilemiyor
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın deprem bölgesindeki 11 ilde 500 bin aboneye elektrik verilemediğini söyledi.
Akın, bugün yaptığı yazılı açıklamada en az 2 milyon yurttaşın elektrik kesintisinden etkilendiğini belirtti. Akın ayrıca abonelerinin fatura borçlarının ertelenmesini eleştirerek, borçlarının silinmesi çağrısı yaptı:
Depremde evi yıkılan ya da hasar alan vatandaşlar barınma başta olmak üzere pek çok temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. 20 Şubat itibarıyla deprem bölgesinde 500 binden fazla aboneye hâlâ elektrik verilemiyor. Başka bir deyişle deprem bölgesinde en az 2 milyon vatandaşımız günlerdir karanlıkta. İktidar, deprem bölgesinde elektrik ve doğalgaz faturalarının tahsilatının erteleneceğini açıkladı. İktidarın tek çözümü faturaların ertelenmesi.
Depremzedeler zaten barınma başta olmak üzere pek çok dertle boğuşuyor. Fatura tahsilatının ertelenmesi evsiz kalan vatandaşların yükünü hafifletmez. Faturaların tahsilatını ertelemek, evi yıkılan ya da hasar alan vatandaşların derdine derman olmaz. Depremzede vatandaşlarımızın doğalgaz ve elektrik faturaları ertelenmek yerine derhal silinmeli.
10 maddelik plan
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, deprem bölgesinden yeniden inşa sürecine ilişkin 10 maddelik bir plan açıkladı.
Kurum, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Afet risk durumu, zemin kalitesi çalışmalarıyla sosyolojik, demografik, kültürel yapıyı koruyarak, il yöneticileri, STK, akademisyenlerle istişare ederek, vatandaşımızı mağdur etmeden yeni yerleşim yerlerimizi belirliyoruz. İhya ve inşa sürecinde yol haritamız netleşiyor.” dedi.
Kurum’un paylaşımında sıralanan 10 madde şöyle:
– Yerleşime açılacak alanlarda tüm afet risklerinin tespiti yapılacak. Morfolojik, jeolojik, jeofizik, jeoteknik, hidrojeolojik, sismotektonik arazi kullanımı incelenecek.
– Zeminin depreme dayanıklılığını ortaya koyan mikro-bölgeleme ve jeolojik etüt çalışmaları devam edecek.
– Eski yerleşim alanlarının zemin incelemelerine göre, imar kısıtlaması, bina yoğunluğunda azaltım dahil seçenekler değerlendirilecek.
– Sağlam zemin için sıvılaşmanın olmayacağı yerler belirlenecek.
– Fay hatlarına mesafe hesaplanacak.
– Dirençli şehirler için ‘ovadan dağlara doğru yerleşim modeli’ üzerinde durulacak.
– Radye temel tünel kalıp sistemi tüm yapılarda uygulanacak.
– Şehrin kültürüne, sanatına, doğal ve tarihi dokusuna, sosyolojisine, demografik yapısına uygun şekilde tasarlanacak.
– İki ay içerisinde TOKİ eliyle 200 bin konutun inşasına başlanacak. Konutların hiçbiri zemin artı 3-4 katı geçmeyecek.
– Sürecin her aşamasında üniversiteler, bilim insanları, mühendis, mimar, şehir planlamacıları olacak.
Provokatif paylaşım yapan 131 şüpheliden 25’i tutuklandı
Emniyet Genel Müdürlüğü (EGM), sosyal medyada depremle ilgili “provokasyon yaptığı” şüphesiyle 874 hesap yöneticisinden 541’i hakkında adli işlem başlatıldığını açıkladı. Buna göre 131 şüpheliden 25’i tutuklandı.
Açıklamaya göre depremzedelere yardım yapmak isteyenlerin iyi niyetlerini suistimal etmek amacıyla oluşturulduğu belirlenen ve “oltalama” dolandırıcılığına yönelik hazırlanan 76 internet sitesinin kapatılması sağlandı.
Resmi kurumların adını kullanarak veya taklit ederek vatandaşlardan para talep eden 15 sosyal medya hesabıyla ilgili gerekli işlemler yapıldı.
“Deprem yardımı” teması kullanılarak para yatırılması talep edilen 6 kripto varlık cüzdanı da donduruldu.
61 avukattan Erdoğan ve bakanlar hakkında suç duyurusu
Halkçı Hukukçular’ın çağrısıyla bir araya gelen hukukçular, depremle ilgili olarak AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İletişim Başkanı Fahrettin Altun, bakanlar, depremin yaşandığı kentlerin valileri ile belediye başkanları, GSM operatörleri, müteahhitler ve yapı denetim bürolarının sorumluları hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.
Hukukçular, cumhurbaşkanı, bakanlar, valiler, belediye başkanları ve diğer isimler hakkında soruşturma yürütülerek kamu davası açılmasını talep etti.
11 suçlama
Hukukçular dilekçede şu suçlamalara yer verdi:
“Olası kastla birden fazla insanın öldürülmesine ve yaralanmasına neden olma”, “bilinçli taksirle öldürme”, “denetim görevinin ihmali, “görevi kötüye kullanma”, “tehdit”, “hakaret”, “haberleşmenin engellenmesi”, “yardım veya bildirim yükümlüğünün yerine getirilmemesi”, “ihaleye fesat karıştırma”, “edimin ifasına fesat karıştırma” ve “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme.”
Erdoğan’ın “Bunlar kader planının içerisinde olan şeyler” açıklaması hatırlatılan dilekçede, “Ülkemizin yüzleştiği her acıda halk, devletin yerine getiremediği sorumlulukları kendi yetersiz imkanları ile yerine getirmek zorunda bırakılırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise kaderciliğe sığınmaktadır” denildi.