Paris’e Mi Seyahat Ediyorsunuz? Mutlaka Ziyaret Etmeniz Gereken 5 Yer

Simgesel yapılardan büyüleyici Arnavut kaldırımlı sokaklara kadar, “Işık Şehri” olarak bilinen Paris’in dünyanın en romantik şehirlerinden biri olarak kabul edilmesinin bir nedeni var.

Haber Merkezi / İşte Paris’te mutlaka ziyaret edilmesi gereken beş yer:

Eyfel Kulesi: Paris’e yapılan hiçbir gezi Eyfel Kulesi’ni ziyaret etmeden tamamlanmış sayılmaz. Bu simgesel yapı, gözlem güvertelerinden şehrin nefes kesici manzaralarını sunar. Merdivenleri tırmanmayı veya asansörü kullanmayı tercih etseniz de, panoramik manzaralar bu çabaya değer. Kulenin aydınlatıldığı ve büyülü bir deneyim sunduğu gece ziyaret etmeyi unutmayın.

Louvre Müzesi: Mona Lisa da dahil olmak üzere binlerce sanat eserine ev sahipliği yapan Louvre Müzesi, sanatseverler için mutlaka görülmesi gereken bir yerdir. Antik medeniyetlerden 19. yüzyıla kadar uzanan geniş şaheser koleksiyonu keşfedin.

Notre Dame Katedrali: 2019’daki yangından sonra restorasyondan geçmesine rağmen Notre Dame Katedrali, Paris’in zengin tarihinin ve mimari ihtişamının bir sembolü olmaya devam ediyor.

Montmartre: Sanatsal mirasıyla bilinen ve tarihi bir bölge olan Montmartre, hareketli şehir merkezinden büyüleyici bir kaçış sunuyor. Arnavut kaldırımlı sokaklarında dolaşın, güzel Sacre – Cœur Bazilikası’nı ziyaret edin ve yerel sanatçıların eserlerini sergilediği Place du Tertre’nin canlı atmosferinin tadını çıkarın.

Şanzelize Caddesi ve Zafer Takı (Champs – Elysees ve Arc dae Triomphe): Dünyanın en ünlü caddelerinden biri olan ve mağazalar, kafeler ve tiyatrolarla çevrili Şanzelize Caddesi’nde yürüyüşe çıkın. Batı ucunda, Fransa için savaşan ve ölenleri onurlandıran bir anıt olan muhteşem Zafer Takı’nı bulacaksınız.
Paylaşın

EURO 2024: Fransa’yı Deviren İspanya Finalde

2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) Yarı Final maçında İspanya ile Fransa, Münih Futbol Arena’da karşı karşıya geldi. Sahadan 2-1 galip ayrılan İspanya, finale yükseldi.

Haber Merkezi / Hakem Slavko Vincic’in yönettiği karşılaşmada İspanya’nın gollerini 21. dakikada Lamine Yamal ve 25. . dakikada Dani Olmo, Fransa’nın tek golünü ise 9. dakikada Kolo Muani kaydetti.

Yamal, attığı golle Pepe’nin (17 yaş 239 gün) rekorunu kırarak büyük turnuvalar tarihinde gol atan genç oyuncu oldu. (16 yaş 362 gün)

Genç yıldız ayrıca, 19 yaşında gol atarak rekoru elinde bulunduran Arda Güler’i de geçerek Avrupa Şampiyonası tarihinde de gol atan en genç isim olmayı başardı.

Avrupa Şampiyonası tarihinde 5. kez finale çıkan İspanya, Hollanda – İngiltere eşleşmesini geçecek ekiple şampiyonluk maçına çıkacak. Final maçı 14 Temmuz günü Berlin’de oynanacak.

Tarihinde 3 Avrupa şampiyonluğu bulunan İspanya, bir kez de ikinci oldu.

İspanya ile Fransa, bu güne kadar 37. kez karşı karşıya geldiler. Karşılaşmaların 16’sını İspanya, 13’ünü ise Fransa kazandı. Yedi mücadele ise beraberlikle sonuçlandı. İspanya’nın attığı 66 gole, Fransa 40 golle karşılık verdi.

Mücadelede ilk golü Fransızlar buldu. 9. dakikada ceza sahası sol çaprazında topla buluşan Kylian Mbappe’nin arka direğe ortasında Kolo Muani kafayla topu filelere gönderdi. İspanya’da Lamine Yamal, 21. dakikada ceza yayı önünden yaptığı plase vuruşla direğe de çarpan top filelere gitti ve takımı adına eşitliği sağladı.

İspanyollar 4 dakika sonra ise öne geçti. Jesus Navas’ın ortasında savunmadan seken topu kontrol eden Dani Olmo, rakibinden şık sıyrılarak yaptığı şutta çizgide Kounde’nin müdahalesi yeterli olmadı ve meşin yuvarlak ağlarla buluştu: 2-1.

Paylaşın

Fransa’da “Sol İttifak”ın Büyük Zaferi

Fransa’da Komünist Parti, Boyun Eğmeyen Fransa, Yeşiller ve Sosyalist Parti ittifakından oluşan Yeni Halk Cephesi, ülke tarihinin en önemli seçimi olarak ilan edilen seçimde birinci oldu.

Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un partisinin yer aldığı ittifakın da sürpriz yaparak ikinci sırayı aldı. Aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) ise üçüncü sırada kaldı.

Fransa’da erken genel seçimlerin ikinci turu yapıldı. Aşırı sağın yüzde 33’le birinci çıktığı 30 Haziran’daki ilk tur oylamanın ardından ikinci turda farklı bir tablo oluştu.

Sandık çıkış anketlerinin ilk sonuçlarına göre seçimleri Komünist Parti, Boyun Eğmeyen Fransa, Yeşiller ve Sosyalist Parti ittifakından oluşan Yeni Halk Cephesi (NFP) birincilikle bitirdi.

Ipsos’un sandık çıkış anketlerine göre Yeni Halk Cephesi (NFP) 172 – 192 milletvekili, Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un partisi ve ittifaka gittiği Horizons, UDI ve MODEM’den oluşan “Ensemble/Birlikte” hareketi 150 – 170 milletvekili, aşırı sağ Ulusal Bütünleşme 132 – 152 milletvekili çıkarıyor.

Araştırma şirketi Elabe anketine göreyse NFP 175-205, RN 115-150, “Ensemble/Birlikte” hareketi ise 150-175 milletvekili çıkarıyor.

Sol ittifak içindeki Boyun Eğmeyen Fransa partisinin lideri Jean-Luc Melenchon, sandıkların kapanmasının ardından yaptığı ilk değerlendirmede, sonuçların milyonlarca kişi için bir “rahatlama” anlamına geldiğini söyledi.

Melenchon, Macron’un merkez partisinden olan Başbakan Gabriel Attal liderliğindeki hükümetin derhal istifa etmesini ve yönetme sorumluluğunun kendilerine verilmesini de talep etti.

Sosyalist Parti’nin lideri Olivier Faure de, Parlamento’daki en büyük blok olan Yeni Halk Cephesi’nin hükümeti kurması gerektiğini söyledi.

Emmanuel Macron’un ofisinden ise “Fransızların tercihine saygı duyulacağı” açıklaması geldi. Cumhurbaşkanı’nın yeni hükümete dair bir adım atmadan önce resmin netleşmesini bekleyeceği ifade edildi.

Seçimlerden önce Fransa’nın yeni başbakanı olarak gösterilen, RN’nin 28 yaşındaki lideri Jordan Bardella, “Fransa aşırı solun eline itildi” dedi. Sandıkların kapanmasından kısa süre sonra yaptığı açıklama ile sonuçları kabullendi.

Ancak bazı seçim bölgelerinde Macron’un merkez partisi ve sol parti adaylarının kendilerine karşı hareket etmesine tepki gösterdi, bu durumu “Utanç ittifakı” olarak niteledi.

RN’nin önde gelen ismi ve 2027’de cumhurbaşkanı adayı olması beklenen Marine Le Pen de “Zaferimiz sadece ertelendi. Bugünkü sonuçla yarının zaferinin tohumlarının atıldığını düşünüyorum” dedi.

İkinci turda seçimlere katılım oranı da yüksek. Ipsos, yerel saatle 18:25 itibariyle katılım oranının yüzde 67,1 ile 1997’den bu yana görülen en yüksek oran olduğunu ve 2022’de seçimlerindeki yüzde 46,2’lik katılım oranından çok daha yüksek olduğunu açıkladı.

Fransız anayasası, farklı partilerden bir cumhurbaşkanı ve başbakan ile “birlikte yaşama,” diğer adıyla “kohabitasyon,” kurmaya izin veriyor. Bu durum en son 1997-2002 yılları arasında Sosyalist Lionel Jospin’in merkez sağcı Cumhurbaşkanı Jacques Chirac ile birlikte yürüttüğü dönemde yaşanmıştı.

Öte yandan, hiçbir partinin koalisyonlar olmadan çoğunluğu kazanamaması daha önce görülmemiş bir durum. Bu yüzden Fransa, kendini alışılmadık bir çıkmazın içinde bulabilir.

Fransa’da iki turlu bir seçim sistemi bulunuyor. Sadece 30 Haziran’da yapılan oylamada yeterli oyu alanlar bugünkü ikinci turda yarışabildi. Ancak aşırı sağ karşıtı oyların bölünmemesi için, üç ya da daha fazla kişinin seçildiği seçim bölgelerinde hafta boyunca yaklaşık 215 milletvekili adayı istifa etti.

Güvenlik önlemleri artırıldı

Cumhurbaşkanı Macron, Fransa’da 9 Haziran’da yapılan Avrupa Parlamentosu seçimlerinde Ulusal Birlik’nin ilk sırada yer almasının ardından Ulusal Meclis’i feshetmiş ve erken seçim kararı almıştı.

Fransa’da genel seçimin ikinci turunda yoğun güvenlik önlemleri alındı, ülke çapında 30 bin polis konuşlandırıldı.

Ülkede şok etkisi yaratan erken seçim kararı ve aşırı sağın ilk kez iktidara bu kadar yaklaşması, seçim kampanyasının gergin bir atmosferde geçmesine neden oldu. Macron’un “iç savaş” riskinden söz etmesi dikkat çekiciydi.

Fransa İçişleri Bakanlığı, seçim gecesi için 5 bini başkent Paris’te olmak üzere 30 bin ek polis görevlendirdi.

İçişleri Bakanı Gerald Darmanin, ikinci tur öncesi adaylar ya da parti görevlilerine 50’den fazla saldırı düzenlediğini açıkladı. Darmanin, seçim sonuçları açıklanınca “aşırı sağ ya da aşırı solun” olay çıkarmasını önlemek için güvenlik önlemlerinin artırıldığını söyledi.

Fransa’da cumhurbaşkanlığı seçimi 2027’de yapılacak. Macron daha önce 2017 ve 2022’de, ikinci turda Ulusal Birlik (eski adıyla Ulusal Cephe) Partisi’nin adayı Marine Le Pen’i yenerek Fransa Cumhurbaşkanı seçilmişti.

Paylaşın

EURO 2024: Fransa Yarı Finalde

2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) Çeyrek Final maçında Fransa ile Portekiz, karşı karşıya geldi. Fransa normal süresi ve uzatma bölümleri golsüz sona eren maçta Portekiz’i penaltı atışları sonucu 5-3 mağlup ederek yarı finale yükseldi.

Haber Merkezi / Fransa, yarı finalde ev sahibi Almanya’yı deviren İspanya ile karşılaşacak. İspanya – Fransa mücadelesi, 9 Temmuz Salı günü Almanya’nın Münih kentinde oynanacak.

Almanya’nın Hamburg kentindeki Volkspark Stadı’nda oynanan ve  İngiliz hakem Michael Oliver’ın düdük çaldığı çeyrek final maçının ilk devresinde iki takım da pozisyona girmekte zorlandı.  İkinci yarıda da iki takımın atakları sonuçsuz kalınca uzatma bölümlerine geçildi. İki uzatma bölümünde de eşitlik bozulmayınca penaltı atışlarına geçildi. Fransa, penaltılarda rakibine 5-3 üstünlük sağladı.

EURO 1984 ve 2000’de şampiyon olan Fransa, 2016’da final oynadı. Fransızlar, 1992 ve 2008’de grup aşamasında elendi, 2020’de son 16 turu, 2004 ve 2012’de çeyrek final, 1960 ve 1996’da ise yarı final gördü.

Paylaşın

EURO 2024: Fransa Çeyrek Finalde

2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) Son 16 Turu’nda Fransa ile Belçika, Düsseldorf Arena’da karşı karşıya geldi. Sahadan 1 – 0 galip ayrılan Fransa, çeyrek finale yükseldi.

Haber Merkezi / İsveçli hakem Glenn Nyberg’in düdük çaldığı müsabakada Fransa’nın golünü 85. dakikada Vertonghen (K.K.) kaydetti.

Fransa, çeyrek finalde Portekiz – Slovenya maçının galibiyle karşı karşıya gelecek. Hamburg şehrindeki Volkspark Stadı’nda 5 Temmuz Cuma günü oynanacak çeyrek final müsabakası, TSİ 22.00’de başlayacak.

Avrupa Şampiyonası’nda final oynadığı 2016 yılının ardından Fransa, tarihinde 8. kez çeyrek finale yükseldi.

85. dakikada Kante’nin pasında sırtı dönük ceza sahası içinde topu alan Muani’nin topu sağına çekerek yaptığı vuruşta, savunmada Vertonghen’in ters vuruşunda, meşin yuvarlak kaleciyi yanılttı ve ağlara gitti: 1-0.

Paylaşın

Fransa’da “Aşırı Sağ” Kazandı

Marine Le Pen ve Jordan Bardella liderliğindeki aşırı sağcı Ulusal Birlik (RN) Partisi, Fransa’da düzenlenen erken genel seçimlerin ilk turunda birinci parti olarak çıktı. Seçimin ikinci turu 7 Temmuz’da yapılacak.

Haber Merkezi / Fransa’da Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, 7 Haziran’daki Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri sonrası sürpriz biçimde Ulusal Meclisi feshetmiş ve erken genel seçim kararı vermişti.

Fransa’da erken genel seçimlerin ilk turunda, aşırı sağcı Ulusal Bütünleşme (RN) partisi büyük zafer elde etti. Yüzde 34 oyla açık ara birinciliği alan aşırı sağ RN’i, yüzde 29 ile dört sol partinin birleştiği Yeni Halk Cephesi (NFP) takip etti. Seçimlerin ardından iktidar partisi ve sol muhalefet, “RN’e karşı baraj oluşturarak” aşırı sağ karşısındaki adayları destekleme çağrısı yaptı.

Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un iktidardaki partisi Rönesans ve ittifak ortakları yüzde 20 ile üçüncü sırada yer aldı. Merkez sağda bulunan Cumhuriyetçiler Partisi’nin oy oranı yüzde 10’da kaldı.

Aşırı sağcı Ulusal Birlik partisinin gerçek lideri Marine Le Pen, sonuçlar açıklandıktan sonra yaptığı konuşmada “Macron yanlısı bloğun tamamen silindiğini” savundu. Aday olduğu seçim bölgesinde oyların yüzde 57’sini alarak ilk turda milletvekili seçilen Le Pen, seçmenden ikinci turda mecliste mutlak çoğunluk istedi ve RN lideri Jordan Bardella’nın Başbakan olmaya hazır olduğunu söyledi.

28 yaşındaki Jordan Bardella ise sonuçlara ilişkin konuşmasında 7 Temmuz’da yapılacak ikinci turun “Beşinci Cumhuriyet tarihinin en belirleyicisi olacağını” ileri sürdü.

Fransa’da genel seçimler ne kadar önemli?

Mutlak çoğunluğa sahip bir parti başbakanı ve hükümeti atama hakkına sahip olacak. Her ne kadar Macron cumhurbaşkanlığından istifa etmeyeceğini söylemiş olsa da.

2022 genel seçimlerinde %18,7 oy oranıyla üçüncü olan Le Pen, 2. Dünya Savaşı’ndaki Nazi işgalinden bu yana Fransa’da ilk aşırı sağcı hükümeti kurmasını sağlayacak 289 sandalyeyi kazanmayı umuyor.

Bu gerçekleşirse, en son 1997-2002 yılları arasında muhafazakar Cumhurbaşkanı Jacques Chirac’ın Sosyalist Başbakan Lionel Jospin ile birlikte olduğu gibi, farklı partilerin liderleri arasında kohabitasyon dönemi yaşanabilir.

Fransa basını sonuçları nasıl değerlendirdi?

Fransız sağının önde gelen gazetelerinden Le Figaro, seçim sonuçlarına ilişkin “Fransız trajedisi” başlıklı değerlendirmesinde Fransa’nın önünde “siyasi serüven ya da kurumsal blokaj olmak üzere çifte perspektif bulunduğu”, bunun da “bir rejim krizinin çifte yüzü olduğu” görüşünü savundu.

Merkez sol eğilimli Liberation gazetesi ise “Şok sonrası blok yapmak” manşetli haberinde, RN’nin iktidarın eşiğinde olduğunu, birleşen solun direndiğini, Macron cephesinin diz çöktüğünü ve ancak cumhuriyetçi bir cephenin en beter senaryoyu engelleyebileceğini” yazdı.

İlk tahminler ikinci tur sonunda mecliste RN’nin 240-270, sol ittifakın 180-200, merkez partilerin 60-90, Cumhuriyetçilerin ise 30-50 arası milletvekiline sahip olacağını gösteriyor.

Sol parti militan ve sempatizanları, seçim sonuçları açıklandıktan sonra başta başkent Paris olmak üzere ülkenin birçok kentinde aşırı sağa karşı spontane mitingler düzenledi.

Aşırı sağ güçlü yükselişini teyit etti

Cumhuriyet tarihinde ender görülen bir oranla yüzde 70’e yakın katılımın yaşandığı seçimlerde Jordan Bardella’nın liderliğini yaptığı RN, üç hafta önce Avrupa seçimlerinde gözlemlenen güçlü yükselişini doğruladı.

Sandık çıkış anketlerine göre, merkez sağdan koparak aşırı sağı destekleme kararı alan Cumhuriyetçiler (LR) Genel Başkanı Eric Ciotti ile işbirliği yapan RN, oyların yüzde yaklaşık 34’ünü alarak ilk turu açık ara önde bitirdi. Bu rakam, RN’nin 2022’deki son parlamento seçimlerine kıyasla yaklaşık 16 puanlık bir artış elde ettiği anlamına geliyor.

Ifop’un tahminlerine göre, bu artış sayesinde, RN’in, 7 Temmuz’da yapılması planlanan ikinci turda Meclis’teki 577 sandalyeden 240 ila 270’ini alabilecek orana yükseliyor.

Oyların yaklaşık yüzde 29’unu alan dört sol partinin bir araya gelerek oluşturduğu Yeni Halk Cephesi’nin (NFP), bu oy oranıyla gelecek hafta yapılan ikinci turun ardından 180 ila 200 arası sandalye sahibi olması bekleniyor.

Cumhurbaşkanı Macron’un partisi Rönesans ile onu destekleyen merkez partileri UDI ve MODEM’in oluşturduğu “Ensemble/Birlikte” hareketi de oyların yüzde 22’sini alarak, üçüncü sıraya yerleşti.

Seçimlere 250 milletvekiliyle katılan merkez bloğun, bu oy oranıyla önümüzdeki hafta büyük kayıplar vermesi ve yalnızca 60 ile 90 arasında sandalyeye sahip olacağı öngörülüyor.

Liderleri Eric Ciotti aşrı sağ ile ittifaka gitmesine rağmen, kendi parti isimleri altında seçimlere giden ülkenin köklü merkez sağ partisi Cumhuriyetçiler ise anketlerde öngörüldüğü kadar oy kaybetmeyerek küçük bir sürpriz yarattı.

Son anketlerde yüzde 6-7 civarında oy alacağı tahmin edilen Cumhuriyetçiler (LR) oyların yüzde 9,7’sini almayı başardı. Eski cumhurbaşkanları Jacques Chirac ve Nicolas Sarkozy’nin geleneğinden gelen LR, bu oy oranı ile parlamentoda 30 ila 50 milletvekili çıkarabiliyor.

Fransa’daki iki turlu seçim sistemi nasıl işliyor?

Fransa’da milletvekili seçimleri tek isim usulü iki turlu çoğunluk sistemine göre yapılıyor. Meclisteki 577 milletvekili için 577 ayrı seçim bölgesi bulunuyor. Her parti istediği kadar seçim bölgesinde tek bir adayla seçime katılıyor. Oy vermek için en az 18 yaşında ve seçmen kütüğüne kayıtlı olmak gerekiyor.

Seçimin ilk turunda geçerli oyların mutlak çoğunluğunu (yüzde 50 + 1 oy) elde eden aday doğrudan milletvekili seçiliyor. Bir seçim bölgesinde hiçbir aday ilk turda yüzde 50 barajını aşamaz ise ikinci tur yapılıyor. Bir seçim bölgesinde ikinci turda yarışabilmek için, ilk turda kayıtlı seçmenlerin en az yüzde 12,5’inin oyunu almış olmak gerekiyor.

Siyasi partiler ikinci turda genel olarak ideolojik duruşlarına göre aralarında ittifaklar kuruyor. Merkez, merkez sağ, merkez sol ve sol partilerin geçmişte ittifak kurmaya yanaşmadığı aşırı sağcılar son yıllarda bu tür seçimlerin ikinci turunda geleneksel sağcı ve muhafazakar seçmenden oy toplayabiliyor.

Paylaşın

EURO 2024: Fransa İle Polonya Yenişemedi

2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) D Grubu üçüncü maçında Fransa ile Polonya, BVB Dortmund Stadyumu’nda karşı karşıya geldi. Karşılaşma 1-1 berabere sona erdi.

Haber Merkezi / İtalyan hakem Marco Guida’nın yönettiği müsabakada Fransa’nın golünü 56. dakikada penaltıdan Kylian Mbappe, Polonya’nın golünü ise 79. dakikada penaltıdan Lewandowski kaydetti.

Bu sonuçla birlikte Fransa, puanını 5 yaptı ve gruptan ikinci çıktı. Polonya ise Avrupa Şampiyonası’nı aldığı tek puanla dördüncü sırada tamamladı.

Müsabakanın ilk yarısında gol sesi çıkmadı. İkinci yarıda ise Fransa’nın kazandığı penaltıda topun başına Kylian Mbappe geçti. 25 yaşındaki futbolcu 56. dakikada kullandığı penaltıyı gole çevirerek takımını 1-0 öne geçirdi.

Beraberlik golünü arayan Polonya 76. dakikada penaltı kazandı. Lewandowski, 77. dakika kullandığı penaltı vuruşunda kaleci Maignan’ı geçemedi. Ancak hakem, Maignan’ın ayaklarının çizgide olmaması nedeniyle penaltı atışını tekrarladı. Topun başına tekrar geçen Lewandowski, bu kez golü atmayı başardı ve skorda eşitliği sağladı.

Paylaşın

EURO 2024: Hollanda İle Fransa Maçında Gol Sesi Çıkmadı

2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) D Grubu ikinci maçında Hollanda ile Fransa, Leipzig Stadyumu’nda karşı karşıya geldi. Karşılaşma başladığı gibi sona erdi.

Haber Merkezi / Bu sonuçla birlikte iki takım da 4 puana yükselirken, gruptaki kaderlerini son maça bırakmış oldu. Grupta puanı bulunmayan Polonya, turnuvaya veda etti.

Grubun bir sonraki maçında Fransa grup sonuncusu Polonya ile karşılaşırken, Hollanda zorlu rakibi Avusturya ile mücadele edecek.

Stat: Leipzig

Hakemler: Anthony Taylor, Gary Beswick, Adam Nunn (İngiltere)

Hollanda: Verbruggen, Dumfries, De Vrij, Van Dijk, Ake, Schouten (Dk. 73 Veerman), Simons (Dk. 73 Wijnaldum), Reijnders, Frimpong (Dk. 73 Geertruida), Gakpo, Depay (Dk. 79 Weghorst)

Fransa: Maignan, Kounde, Upamecano, Saliba, Hernandez, Tchouameni, Kante, Rabiot, Dembele (Dk. 75 Coman), Griezmann, Thuram (Dk. 75 Giroud)

Paylaşın

EURO 2024: Fransa Tek Golle Kazandı

2024 Avrupa Futbol Şampiyonası (EURO 2024) D Grubu maçında Fransa ile Avusturya, Düsseldorf Arena’da karşı karşıya geldi. Fransa, karşılaşmadan 1-0 galip ayrıldı.

Haber Merkezi / İspanyol hakem Gil Manzano’nun düdük çaldığı müsabakada Fransa’ya galibiyeti getiren golü 38. dakikada Maximilian Wöber (K.K.) kaydetti.

Fransa, gruptaki bir sonraki maçında 21 Haziran Cuma günü Hollanda ile karşı karşıya gelecek. Avusturya, aynı tarihte Polonya ile puan mücadelesi verecek.

Fransa’nın yıldız ismi Kylian Mbappe’nin maçın son anlarında girdiği ikili mücadelenin ardından burnunda kanama meydana geldi. Tedavi için kenara gelen Mbappe, kanama durmadan sahaya girdiği gerekçesiyle sarı kart gördü.

Mbappe, daha sonra oyundan çıktı ve yerini Olivier Giroud’a bıraktı. Yıldız futbolcunun pozisyonda burnunun kırıldığı öne sürüldü.

Avusturya’yı 1-0 mağlup eden Fransa’da Didier Deschamps’tan dalya geldi. Fransız teknik adam, 2012 yılından bu yana görev aldığı Fransa Milli Takımı’nda 154’ncü maçında 100. galibiyetini aldı.

Tecrübeli hoca bu maçlarda ayrıca 30 beraberlik ve 24 yenilgi yaşarken, 2.13 puan ortalaması yakaladı. Fransa ile 2020 yılında Avrupa Şampiyonluğu yaşayan Deschamps’ın sözleşmesi 2026 yılına dek devam ediyor.

Paylaşın

Nükleer Silahlara Yapılan Harcamalarda Rekor Artış

Küresel askeri harcamalarda çarpıcı bir artış yaşanırken, yeni yayınlanan iki rapor, nükleer kapasiteye sahip dokuz ülkenin, son beş yılda nükleer silah yatırımlarını yüzde 33 artırdığını ortaya koydu.

Haber Merkezi / Nükleer Silahların Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Kampanya (ICAN) tarafından yayınlanan rapora göre, bu ülkeler sadece son bir yılda nükleer silahlara toplam 91 milyar dolar harcadı.

Artış, ABD, Çin ve Rusya gibi ülkelerin nükleer silahları modernize etme ve konuşlandırma çabalarını yansıtırken, Stockholm Uluslararası Barış Araştırma Enstitüsü’nün (SIPRI) yayınladığı raporda bu verileri doğruladı.

Harcamalarını en fazla artıran ABD’nin nükleer faturası 2023’te 51,5 milyar dolar ile diğer tüm ülkelerin toplamından fazla oldu. Çin 2023’te nükleer cephaneliğine 11,8 milyar dolar harcadı, onu 8,3 milyar dolar ile Rusya izledi. İngiltere de 8,1 milyar dolarlık kaynağı nükleer silahlara ayırdı.

Aralarında Fransa, Hindistan, İsrail, Pakistan ve Kuzey Kore’nin de olduğu dokuz nükleer devletin geçen yılki harcamaları, ICAN’ın bu veriyi toplamaya başladığı 2018’e göre yüzde 33’lük artışa karşılık geliyor. Geçen 5 yılda ise nükleer cephaneliğe ayrılan kaynak toplam 387 milyar dolarlık büyüklüğe ulaştı.

Araştırmada ortaya çıkan bir diğer dikkat çeken sonuç ise nükleer silahların geliştirilmesi ve bakımı konusunda çalışan yirmi şirketin 2023 yılında 31 milyar dolarlık gelir elde etmesi. Bu şirketler tarafından 2023 yılında en az 7,9 milyar dolarlık yeni nükleer silah sözleşmesi imzalandı.

Araştırmaya göre nükleer silah üreten şirketler, ABD ve Fransa’da hükümetler nezdinde lobi faaliyetleri için 118 milyon dolar harcadı. Bu miktar, 2022 yılına kıyasla 11 milyon dolar artış gösterdi.

2023 yılında birkaç şirket İngiliz yetkililerle 10’dan fazla toplantı yaparken, iki şirket ise 40’tan fazla kez İngiltere hükümet yetkilileriyle görüştü. Beş şirket ise doğrudan İngiltere Başbakanı ile görüşmeler gerçekleştirdi.

Şirketler, nükleer silahlar hakkında araştırma yapan düşünce kuruluşlarına 6 milyon dolardan fazla bağışta bulundu. Bu şirketlerin mevcut ve eski çalışanları düşünce kuruluşlarının yönetim kurullarında ve danışma kurullarında da kendilerine yer buldu.

ICAN Başkanı Melissa Parke, nükleer silahlanma yarışından bahsetmenin yanlış olmayacağını söyledi. Parke, nükleer silahlar için harcanan milyarlarca dolar parayı eleştirdi ve Dünya Gıda Programı’nın dünyadaki açlığı sona erdirmek için gerekli olduğunu tahmin ettiği miktardan daha fazla olduğunu vurguladı.

Melissa Parke, “Nükleer silah harcamalarının her dakikası için bir milyon ağaç dikebilirsiniz” diye devam etti. Nükleer caydırıcılık doktrinine işaret eden Parke, “Bu rakamlar şok edici. Devletlerin söylediğine göre bu para asla kullanılmayacak silahlara gidiyor” dedi.

Bu yatırımların sadece müsriflik olmadığını, aynı zamanda son derece tehlikeli olduğu uyarısında bulunan Parke, “Peki ya caydırıcılık başarısız olursa, o zaman ne olacak?” diye sordu.

Stockholm Barış Araştırmaları Enstitüsünün (SIPRI) raporu, dünya üzerindeki toplam nükleer silah sayısının bir yılda 12 bin 512’den 12 bin 121 adete gerilediğini gösteriyor, ancak bu düşüş Soğuk Savaş döneminden kalma eski silahların planlı imhasını yansıtıyor.

Rapora göre potansiyel kullanıma hazır nükleer başlık sayısında ise artış var. Nükleer savaş başlıklarının 3 bin 904 adedi halihazırda bir füze veya uçağa yüklü halde bekliyor. Bu Ocak 2023’e göre fazladan 60 nükleer bomba anlamına geliyor. Bu silahların 2 bin 100 adedi ise “yüksek operasyonel hazırlık” durumunda, yani savaşa hazır.

Yüksek hazırlık seviyesindeki silahların tamamına yakını ABD ve Rusya ordularının kontrolündeyken, ilk kez Çin de nükleer cephaneliğinin bir kısmını savaşa hazır hale getirdi.

SIRPI yöneticisi Dan Smith, “Soğuk Savaş dönemi silahların kademeli olarak imha edilmesiyle küresel ölçekte nükleer başlık sayısı azalıyor olsa da maalesef operasyonel durumdakilerin sayısı yıldan yıla artıyor” dedi. Smith, bu trendin gelecek yıllarda hızlanarak sürmesini beklediğini, durumun “oldukça endişe verici” olduğunu da söyledi.

SIPRI’nin Kitle İmha Silahları Programı Başkanı Wilfred Wan ise, “Soğuk Savaştan beri nükleer silahların uluslararası ilişkilerde bu derece önemli rol oynadığını görmemiştik” dedi.

NATO’nun açıklamasına Moskova’dan tepki

Bu arada, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, İngiltere’nin Telegraph gazetesine bugün yaptığı açıklamada, “NATO’nun Rusya ve Çin’den artarak gelen tehdit karşısında daha fazla nükleer silah konuşlandırmak, depolardan çıkarmak ve beklemeye almak için görüşmelerde bulunduğunu” söyledi.

Stoltenberg, “NATO’nun amacı elbette nükleer silahsız bir dünyadır, ancak nükleer silahlar var olduğu sürece nükleer bir ittifak olarak kalacağız çünkü Rusya, Çin ve Kuzey Kore’nin nükleer silaha sahip olduğu ve NATO’nun olmadığı bir dünya daha tehlikeli bir dünyadır” dedi.

Kremlin’den ise bu açıklamaya yanıt gecikmedi. Kremlin Sözcüsü Dimitri Peskov, Stoltenberg’in yorumlarının, Ukrayna bağlamında herhangi bir nükleer silah tehdidinin veya kullanımının kabul edilemez olduğunu söyleyen Ukrayna Konferansı tebliğiyle çeliştiğini söyledi. Peskov, “Bu, gerilimin tırmandırılmasına işaret eder” dedi.

Rusya, ABD ve Avrupalı müttefiklerinin, Ukrayna’ya bazıları Rus topraklarına karşı kullanılan milyarlarca dolar değerinde silah vererek dünyayı nükleer çatışmanın eşiğine ittiğini söylüyor. Amerikan Bilim İnsanları Federasyonu’na göre, Rusya ve ABD, dünyanın nükleer silahlarının yaklaşık yüzde 88’ini elinde tutan, açık ara dünyanın en büyük nükleer güçleri.

Paylaşın