UEFA Konferans Ligi: Fenerbahçe, Turu Rövanşa Bıraktı

UEFA Konferans Ligi çeyrek final ilk maçında Olympiakos ile Fenerbahçe, Georgios Karaiskakis Stadı’nda karşı karşıya geldi. Hakem Sandro Scharer’ın yönettiği karşılaşmadan Olympiakos, 3-2 galip ayrıldı.

Haber Merkezi / Olympiakos’un golleri, 8. dakikada Kostas Fortunis, 32. dakikada Stevan Jovetić ve 57. dakikada Chiquinho’dan geldi. Fenerbahçe’nin gollerini ise 68. dakikada Dušan Tadic ve 74. dakikada İrfan Can Kahveci kaydetti.

İstanbul’daki rövanş mücadelesi ise 18 Nisan Perşembe günü Ülker Stadyumu’nda oynanacak. Bu karşılaşmada ev sahibi taraftarlar statta yerini alabilecek. Fenerbahçe – Olympiakos eşleşmesinin galibi yarı finalde Aston Villa – Lille’in kazananıyla karşılaşacak.

Fenerbahçe tarihinde Yunanistan takımlarına karşı oynadığı 8 mücadelede 2 galibiyet, 2 beraberlik ve 4 mağlubiyet yaşadı.

Karşılaşmadan dakikalar

7. dakikada Tadic’in ortasında ceza sahası içi sağ çaprazında topla buluşan İrfan Can Kahveci, savunmanın arkasına sarkan Dzeko’yu gördü. Bu futbolcunun çaprazdan sert şutunda kaleci Tzolakis gole engel oldu.

8. dakikada Çağlar Söyüncü’nün uzaklaştırmak istediği top Masouras’a çarpıp ceza sahası dışındaki Fortounis’le buluştu. Bu futbolcunun yay üzerinden yerden şutunda meşin yuvarlak köşeden ağlarla buluştu: 1-0.

27. dakikada sağdan kazanılan korner atışını Fortounis kullandı. Savunmadan seken topa penaltı noktası üzerinde yükselen David Carmo kafayı vurdu, kaleci Livakovic uzanarak meşin yuvarlağı kornere gönderdi.

32. dakikada sol kanatta topla buluşan Fortounis, ceza sahası önüne gelip soldan savunmanın arkasına sarkan Jovetic’e pasını aktardı. Bu futbolcunun sol çaprazdan şutunda Livakovic’in müdahalesine rağmen top ağlara gitti: 2-0

45+3. dakikada ceza sahası dışı sağ çaprazından kazanılan serbest vuruşu İrfan Can Kahveci kullandı. Bu futbolcunun direkt kaleye gönderdiği meşin yuvarlak, direğin hemen yanından auta çıktı.

45+4. dakikada Ferdi’nin pasıyla sol kanatta topla buluşan Dzeko, ceza yayı üzerindeki Krunic’i topla buluşturdu. Bu futbolcunun sert şutunda kaleci Tzolakis’den dönen top Zajc’ta kaldı. Zajc’ın şutunda top üstten dışarı gitti.

51. dakikada Fenerbahçe savunmasının hatasında topla buluşan El Kaabi’nin kaleci Livakovic ile karşı karşıya kaldığı pozisyondaki vuruşunda Livakovic gole izin vermedi.

57. dakikada El Kaabi’nin pasında topla buluşan Chiquinho’nun ceza sahasına girerek yaptığı vuruşta meşin yuvarlak ağlara gitti: 3-0

61. dakikada Krunic’in pasında ceza sahası sağ çaprazdan Osayi’nin şutunda kaleci topu güçlükle çeldi. 63. dakikada sağ kanattan İrfan Can’ın ortasında ceza sahası içinde Dzeko’nun kafayla aşırttığı topa Szymanski’nin kafa vuruşunda kaleci Tzolakis topu güçlükle kornere çeldi.

67. dakikada Retsos’un ceza sahası içinde Osayi’ye yaptığı hareket sonrası hakem Scharer penaltı noktasını gösterdi. 68. dakikada beyaz noktanın başına geçen Tadic, kaleciyle topu ayrı köşelere gönderdi. 3-1

74. dakikada ceza sahası içi sol çizgisinde topla buluşan Ferdi Kadıoğlu’nun penaltı noktasına gönderdiği ortada Szymanski, boş pozisyondaki İrfan Can Kahveci’yi topla buluşturdu. Bu futbolcunun bekletmeden vuruşunda top ağlara gitti: 3-2.

Stat: Georgios Karaiskakis

Hakemler: Sandro Scharer, Stephane De Almeida, Bekim Zogaj

Olympiakos: Tzolakis, Rodinei, Retsos, Carmo, Ortega, Chiquinho (Iborra dk. 84), Hezze, Masouras (Quini dk. 87), Jovetic (Horta dk. 82), Fourtounis, El Kaabi (El-Arabi dk. 87)

Fenerbahçe: Livakovic, Osayi-Samuel, Becao (Bonucci dk. 84), Çağlar, Oosterwolde (Ferdi dk. 45), Zajc (Fred dk. 62), Krunic (İsmail dk. 62), Szymanski, İrfan Can Kahveci, Tadic, Dzeko

Goller: Fourtounis (dk. 8), Jovetic (dk. 32), Chiquinho (dk. 57) (Olympiakos), Tadic (dk. 68 pen.), İrfan Can Kahveci (dk. 74) (Fenerbahçe)

Paylaşın

Süper Kupa: Fenerbahçe, 3-0 Yenik Sayıldı

Galatasaray ile oynana Süper Kupa maçının ikinci dakikasında sahadan çekilen Fenerbahçe, 3-0 hükmen mağlup sayılırken, 4 milyon lira da para cezasına çaptırıldı.

Haber Merkezi / Fenerbahçe Kulübü Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Ketenci’ye de müsabakadan takımı çekmesi suretiyle gerçekleştirilen sportmenliğe aykırı hareketi nedeniyle 60 gün hak mahrumiyeti ve 520 bin lira para cezası verildi.

Galatasaray’a da aynı müsabakadaki saha olayları ile çirkin ve kötü tezahürat gerekçeleriyle 212 bin lira para cezası uygulandı.

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), olaylı Süper Kupa maçına ilişkin kararlarını açıkladı. TFF’den yapılan açıklama şu şekilde:

1- GALATASARAY A.Ş.’nin, 07.04.2024 tarihinde oynanan GALATASARAY A.Ş.–FENERBAHÇE A.Ş. Süper Kupa müsabakasında, taraftarlarının neden olduğu saha olayları nedeniyle 112.000.-TL PARA CEZASI ile cezalandırılmasına,

Aynı müsabakada GALATASARAY A.Ş.’nin, taraftarlarının neden olduğu çirkin ve kötü tezahürat nedeniyle 100.000-TL PARA CEZASI ile cezalandırılmasına,

2- FENERBAHÇE A.Ş.’nin, 07.04.2024 tarihinde oynanan GALATASARAY A.Ş.–FENERBAHÇE A.Ş. Turkcell Süper Kupa müsabakasında, başlamış müsabakanın terk edilmesinden dolayı Futbol Müsabaka Talimatı’nın 24/1-a ve 23/4. maddeleri uyarınca (3-0) HÜKMEN MAĞLUP SAYILMASINA ve (FDT’nin 24/1-a maddesi uyarınca TFF tarafından takdir edilecek tazminat dışında) FDT’nin 35/1. Maddesi uyarınca 4.000.000,00-TL PARA CEZASI ile cezalandırılmasına,

Aynı müsabakada FENERBAHÇE A.Ş. idarecisi AHMET KETENCİ’nin, başlamış müsabakadan takımı çekmesi suretiyle gerçekleştirilen sportmenliğe aykırı hareketi nedeniyle 60 GÜN HAK MAHRUMİYETİ CEZASI ve 520.000.-TL PARA CEZASI ile cezalandırılmasına.

Paylaşın

Fenerbahçe’den Yeni Açıklama: Dik Durmaya Devam Edeceğiz

Süper Kupa karşılaşmasında sahadan çekilerek gösterdikleri tepkiye dair kamuoyuna açıklama yapan Fenerbahçe, açıklamasında, “Dün olduğu gibi bugün ve yarınlarda da adaletsizliğe ve hukuksuzluğa karşı dik durmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Süper Kupa Finali’nde Galatasaray ile Fenerbahçe Şanlıurfa’da karşı karşıya geldi. Hakem Volkan Bayarslan’ın yönettiği karşılaşmanın 2. dakikasında Fenerbahçe, sahadan çekildi. Sahadan çekildikten sonra açıklama yapan Fenerbahçe, konuya ilişkin yeni bir açıklama yaptı.

Fenerbahçe’den yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Fenerbahçe Futbol A takımı 7 Nisan 2024 tarihinde Galatasaray ile oynayacağı Türkiye Süper Kupa Final müsabakasında sahadan çekildi. Fenerbahçe Spor Kulübü, ülkesinde son 20 yıldır adaletsiz futbol düzenine karşı mücadele veriyor. Sportif ve hukuki bir çok alanda mücadelesini sürdüren Fenerbahçe camiası verilen ve verilmeyen kararlar ile Türk futbolunda adaletsiz sisteme karşı bir duruş sergiliyor.

2000’li yılların başından bu zamana geçen 20 yıllık süreç içerisinde Fenerbahçe; 2006 yılında oyunun yabancı maddelerin sahaya atılması sebebiyle çok kez durduğu Denizlispor müsabakası başta olmak üzere, 7 sezon içerisinde 3 kez şampiyonluğu son maçlarda kaybetmiş,

2010-2011 sezonunda devletin içerisinde sızmış bir terör örgütü tarafından yapılan kumpas ile şike yaptıkları iftirasına uğramış, yargılanmış, 2011’den 2021 yılına kadar yargı süreci devam etmiş, 10 yıllık büyük bir hukuk mücadelesi sonrasında ancak haklılığını ispat edebilmiş,

Kulübe kurulan kumpas sebebiyle ticari olarak büyük zararlara uğramış kısa sürede şirket değeri yarı yarıya azalmış, Türkiye Futbol Federasyonu eliyle, yargı sonucu beklenmeden Şampiyonlar Ligi’ne katılma hakkı 2 sezon elinden alınmış,

Kulübe kumpas kuran illegal yapıyla “Fenerbahçe’ye Kumpas Davası” adlı yeni bir yargılama sürecine girişmiş ve halen bu dava ile hak arama mücadelesine devam eden, uğradığı maddi ve manevi zararlar sebebiyle başta Türkiye Futbol Federasyo’nu (TFF) olmak üzere, Türkiye’deki yetkili mercilere tazminat davaları açmış ve dava süreçleri halen devam eden,

4 Nisan 2015 tarihinde Dünya Futbol tarihinde eşi benzerine çok az rastlanabilecek şekilde otobüsü kurşunlanmış ancak aradan geçen 9 yıllık sürece rağmen olayın faillerinin halen meçhul kaldığı, bir kulüptür.

Tüm bu yaşananların sonucunda son olarak; Fenerbahçe’nin 17 Mart 2024 tarihinde deplasmanda oynadığı Trabzonspor karşılaşmasında yetersiz güvenlik önlemleri sebebiyle, maç sonunda yüzlerce kişi sahaya girerek futbolcuları linç girişimi ile karşı karşı kalmıştır.

Trabzon’da organize şekilde saldıranlara karşı sadece kendini koruma refleksi ile hareket eden futbolcularımızın “savunması”, ülke futbolunu yöneten kurum TFF tarafından cezaya layık görülmüştür. Yaşanan tüm gelişmelerden sonra Fenerbahçe Spor Kulübü Yönetim Kurulu, 18 Mart 2024 tarihinde kulüp üyelerini toplama ve istişare etme kararı almıştır.

Bu doğrultuda Fenerbahçemiz, uğratıldığı tüm adaletsizliklere 2 Nisan 2024 tarihinde rekor sayıda (23 bini aşkın) kongre üyemizin katılımı ile Olağanüstü Genel Kurul düzenleyerek bir yol haritası belirlemiştir.

Bu Genel Kurul’da alınan kararlardan birisi; Fenerbahçemiz ve ülke futbolu açısından büyük önem taşıyan UEFA Konferans Ligi Çeyrek Final maçlarımız dolayısıyla Süper Kupa finalinin ileri bir tarihe ertelenmesi ve adaletsiz futbol iklimine karşı bu maçın yabancı bir hakem tarafından yönetilmesi, aksi durumda sahaya U19 Takımı ile çıkılması yada hiç çıkılmamasıdır.

Kulübümüzün ilgili başvurusu da Türkiye Futbol Federasyonu tarafından reddedilmiştir. Fenerbahçemiz bu kararların ardından TFF’nin son reddine ve tüm bu yaşananlara tepki olarak kupaya uzanmaya çok yakın olduğu Süper Kupa Finaline 19 Yaş Altı Futbol Takımımızla çıkmıştır.

İlgili maç takımımızın sahadan çekilmesiyle son bulmuştur. Kazanmak için değil doğruları savunmak için sahaya çıktığımız ve Türk futbolu için tarihi bir günde, tavrımızı özetlemek adına vurgulamak istediğimiz şey şudur ki;

“Sadece futbolda değil yarıştığımız her branşta 117 yıllık mazisiyle Türk sporuna hizmet eden, müzesinde alınterinin, emeğin izlerini taşıyan binlerce kupası olan, 30 milyon taraftarıyla ülkesinin milli değerlerini benliğinde hisseden Dünyanın En Büyük Spor Kulübü olarak Dün olduğu gibi bugün ve yarınlarda da adaletsizliğe ve hukuksuzluğa karşı dik durmaya devam edeceğiz.”

Paylaşın

Galatasaray Başkanı Özbek: Önümüzdeki Günler, Daha Da Gerginleşecek

Süper Kupa maçının ardından açıklamalarda bulunan Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, “Üzülerek söylüyorum, böyle bir durumu beklemiyorduk. Şanlıurfa’daki taraftarlara derbi izletmektense acayip saçmasapan şeyler yaşadık” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Çok önemli bir kupa bu, 100. yıl kupası. Bu derbiyi seyrettirmenin keyfi varken, hiç beklemediğimiz bir şeyle karşılaştık. Bu maçın geliri depremzedelere yardım olarak gidecekti. Bir taraf dolu, diğer taraf boş. Ben çok üzüldüm. Dünyaya rezil olduk. Galatasaray ve Fenerbahçe’nin misyonu bunların ötesinde. U19 takımındaki çocuklara yazık değil mi? Bu çocukları niye alet ediyorsunuz kendi amaçlarınıza?”

Özbek, açıklamasının devamında, “Tarihe kötü geçecek bir Süper Kupa finali. Bu şekle getirmenin kime faydası oldu? Önümüzdeki günler, daha da gerginleşecek. Ben bu gerginliğin bitmesi taraftarıyım. Ne onlara ne bize bu final yakışmadı. İnsanların bir sefer daha düşünmesini isterim. Hiç güzel olmadı” ifadelerini kullandı.

Süper Kupa Finali’nde Galatasaray ile Fenerbahçe Şanlıurfa’da karşı karşıya geldi. Hakem Volkan Bayarslan’ın yönettiği karşılaşmanın 2. dakikasında Fenerbahçe, sahadan çekildi.

Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, maçın ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Dursun Aydın Özbek’in açıklamaları şu şekilde:

“2023 senesi Türkiye Süper Kupası Finali oynadık. İki takım sahaya çıktı; fakat üzülerek söylüyorum böyle bir pozisyonu, böyle bir durumu beklemiyordum. Burada güzel Şanlıurfa’ya geldik. Urfa’nın güzel insanlarına Fenerbahçe – Galatasaray derbisini seyrettirmenin keyfini yaşamaktansa böyle acayip, saçma sapan, hiç aklımıza gelmeyecek bir durumla karşılaştık. Bir sürü şeyler söylediler… Bunların hepsi akıl tutulması. Neticede bu bir maç, bir final maçı. Türkiye’nin kupası ve çok önemli…

Şanlıurfa gibi güzel bir şehirde, buranın çocuklarına, buranın insanlarına bu derbiyi seyrettirmedik. Keyfini almak varken, şahit olduğunuz gibi hiç beklemediğimiz, ummadığımız bir şeyle karşılaştık. Ayrıca bildiğiniz gibi bu maçın geliri depremzede kardeşlerimize yardım olarak gidecek ve bunu böyle kararlaştırdık. Tribünlerin bir tarafı dolu bir taraf boştu. O zaman ne oldu, yani niye neden maçın ambiyansını bozuyorsunuz? Burada bir şenlik havasında geçmesi gereken bir derbiyi, böyle bir dakikada biten bir şekle getiriyorsun. Ben çok üzüldüm. Dünyaya mahcup olduk.

Galatasaray ve Fenerbahçe’nin misyonu futbolu bu insanlara sevdirmek. U19 takımını çıkarıyorsun. O takımındaki çocuklara yazık değil mi? Onlar bizim gençlerimiz. Onlar futbolun geleceği. Bu çocukları niye kendi amaçlarınıza alet ediyorsunuz?

Gerçekten tarihe kötü geçecek bir hafta sonu yaşadık. Cumhuriyet’in 100. Yılına yakışmayan bir Süper Kupa Finali oldu. Aklıselimi davet etmek istiyorum. Bu şekle getirmenin kime ne faydası oldu, kim bu işte sevindi, kim üzüldü belli değil. Onun için önümüzdeki günler daha da gerginleşecek. Ben özellikle Türk futbolundan bu gerginliğin gitmesi taraftarıyım. Bu gerginliği gidermemiz lazım. Herkese, her seviyede biraz daha Türk futboluna yakışacak hareketler içinde olunmasını diliyorum. Onun için üzgün bir akşam. Ne onlara ne bize bu final yakışmadı. Böyle bir final olmaması gerekirdi. Ben insanların bir sefer daha düşünmesini, akşam eve gittikleri zaman, biz ne yaptık ne yaptık diye kendi iç muhasebelerini yapmalarının faydalı olacağını düşünüyorum.”

Ben protokole geldim. Normalde onların da protokole gelmesi lazım. Sayın Bakan oradaydı, sayın federasyon başkanı oradaydı. Kimse gelmedi. Bir anlam veremiyorum. Bunun bir anlamı yok. Niye böyle yapıyorlar, neyi protesto ediyorlar anlamadım..

Kardeşlerimize bu maçı seyrettirelim, onlar da keyif alsınlar. Ben üç gündür buradayım. Böyle bir sevgi seli, böyle bir ilgi görmedim. Yani buradan da sayın valime sayın emniyet müdürümüze teşekkür ediyorum. Çok güzel bizi ağırladılar. Güvenliğimizi tam olarak sağladılar. Zaten sevgili Şanlıurfalılar bizi bağrına bastı. Ne vardı onlar da gelseydi. Aynı tavrı onlar da görürdü. Türkiye’nin en en çok ihtiyacı olan husus böyle birlikteliğimiz beraberliğimizi sergilemek. Bu fırsat bugün Şanlıurfa’da vardı; fakat bu fırsatı kullanamadık.”

“Herkes TFF’nin kararına saygı duymalı”

Dursun Özbek, 18 Temmuz’da yapılacağı açıklanan TFF seçimleriyle ilgili soruya ise şöyle yanıt verdi: “Kulüpler Birliği Vakfı’nda yapılan görüşmelerde federasyonun seçime gitmesi öngörülüyordu. Aşağı yukarı bütün kulüpler bunu istiyordu ve federasyon da gerekeni yaptı. Erken seçim kararını aldı. 18 Temmuz zannediyorum. Hayırlı olsun. Yeni yönetim seçilmesi için bir hazırlık dönemine ihtiyaç var; çünkü yüze yakın kişiyi seçeceğiz. Bu seçimin hazırlığı yapılması lazım. Türk futbolunu yönetecek başkanı iyi inceleyip iyi seçmek, iyi hizmet edecek kişileri seçmek zorundayız. Onun dışında bence aradaki zaman makuldür.”

Herkesin şunu anlaması lazım. Akıl tutulması içinde bunlar da var. Erken seçim kararını kim alabilir? Federasyon. Federasyon bu kararı almış ve açıklamış. Şimdi konuştukları tarih haziran. Arada 20 gün var. Bu federasyon seçimi için 20 gün mü çok önemli? Bir de federasyonun kararına da saygı duymak lazım. Epey bir zamanları varken bu erken seçimi Kulüpler Birliği’nden gelen söylemlerle gündemlerine aldılar. Bizim söylemlerimize kulaklarını kapamadılar ve erken seçim kararını aldılar. Nedir yani 20 gün evvel yapacaksın seçimi. Bunların altında başka maksat olduğunu düşünüyorum. Milli Takımın maçı var. Avrupa Kupası’nda oynayacak. Dolayısıyla federasyon hazırlıkları o yönde. Orada da başarıyı kovalamak için bence federasyonun kararına herkesin saygı duyması lazım.”

Kendimizi kontrol etmemiz lazım. Bu hareketler bu tip söylemleri engelliyor. Dolayısıyla ben Galatasaray Spor Kulübü Başkanı olarak bütün spor paydaşlarını aklıselim davranmaya çağırıyorum. Türk sporuna hizmet etmek istiyorsanız samimi ve iyi niyetli olmanız lazım. Kendilerinde samimiyete ve iyi niyete davet ediyorum.”

Paylaşın

Fenerbahçe’den Açıklama: Dik Durmaya Devam Edeceğiz

Süper Kupa karşılaşmasının 2. dakikasında sahadan çekilen Fenerbahçe, “Dün olduğu gibi bugün ve yarınlarda da dik durmaya devam edeceğiz” açıklamasında bulundu.

Haber Merkezi / Süper Kupa Finali’nde Galatasaray ile Fenerbahçe Şanlıurfa’da karşı karşıya geldi. Hakem Volkan Bayarslan’ın yönettiği karşılaşmanın 2. dakikasında Fenerbahçe, sahadan çekildi.

Sahadan çekildikten sonra açıklama yapan Fenerbahçe, açıklamasında şu ifadeleri kullandı: Kazanmak için değil doğruları savunmak için sahaya çıktığımız bugünde, tavrımızı özetlemek adına vurgulamak istediğimiz şey şudur ki;

‘Sadece futbolda değil yarıştığımız her branşta 117 yıllık mazisiyle Türk sporuna hizmet eden, müzesinde alınterinin, emeğin izlerini taşıyan binlerce kupası olan, 30 milyon taraftarıyla ülkesinin milli değerlerini benliğinde hisseden Dünyanın En Büyük Spor Kulübü olarak Dün olduğu gibi bugün ve yarınlarda da dik durmaya devam edeceğiz.’

Maçla ilgili son kararı TFF verecek

Maçla ilgili son kararı Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) verecek. Öncelikle TFF, müsabaka görevlilerinin raporlarını bekleyecek (Futbol Müsabaka Talimatı Madde 26-3).

Raporlar geldikten sonra Disiplin Kurulları’nın görev zamanı başlayacak (Madde 23-3). Disiplin Kurulları, Madde 22-a’ya göre hükmen mağlubiyet kararını verecek. Ardından, bu kararı madde 26-1’e göre TFF Yönetim Kurulu onaylayacak. Tüm bu süreçlerin 1 hafta içerisinde tamamlanması bekleniyor.

TFF Futbol Müsabaka Talimatnamesi İlgili Maddeleri

Madde 22 – Hükmen Yenik Sayılmalar

a) Müsabakanın ilan edildiği sahaya belirlenen saatte 9 (dokuz) kişiden az bir kadro ile çıkmak ya da müsabaka esnasında herhangi bir sebeple takımın sahadaki futbolcu sayısının 6 (altı) kişiye inmesi (Bu durumda müsabakaya devam edilmez.)

Madde 23 – Hükmen Mağlubiyet Sürecinde Uygulanacak usul ve sonuçlar

3) Bu talimatın 19. maddesi (Güvenlik nedeniyle müsabakaların tamamlanamaması maddesi) kapsamı dışında kalan hükmen mağlubiyet kararlarını vermeye Disiplin Kurulları yetkilidir.

4) Hükmen yenik sayılma halinde galip gelen takım lehine 3 gol verilir. Hükmen yenik sayılan takım, gol atmış olsa dahi hiçbir golü geçerli kabul edilmez. Hükmen galip gelen takımın üçten fazla attığı goller geçerli olarak kabul edilir.

Madde 26 – Müsabaka Sonuçlarının Tescili

1) TFF tarafından düzenlenen veya izin verilen müsabakaların sonuçları, TFF tarafından tescil edilmeden geçerli sayılmaz.

3) TFF, Uluslararası Futbol Oyun Kuralları’nın öngördüğü süreç içerisinde herhangi bir nedenle tamamlanamayan müsabakaların sonuçlarını, müsabaka görevlilerinin raporlarına ve gerektiğinde yapılacak araştırmaya göre karara bağlar ve ilan eder.

Paylaşın

Süper Kupa Maçı Yarıda Kaldı: Fenerbahçeli Oyuncular Sahayı Terketti

Süper Kupa Finali’nde Galatasaray ile Fenerbahçe Şanlıurfa’da karşı karşıya geldi. Hakem Volkan Bayarslan’ın yönettiği karşılaşmanın 2. dakikasında Fenerbahçe, sahadan çekildi.

Haber Merkezi / Volkan Bayarslan maçı tatil ederken, maçla ilgili son kararı Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) verecek. Öncelikle TFF, müsabaka görevlilerinin raporlarını bekleyecek (Futbol Müsabaka Talimatı Madde 26-3).

Raporlar geldikten sonra Disiplin Kurulları’nın görev zamanı başlayacak (Madde 23-3). Disiplin Kurulları, Madde 22-a’ya göre hükmen mağlubiyet kararını verecek. Ardından, bu kararı madde 26-1’e göre TFF Yönetim Kurulu onaylayacak. Tüm bu süreçlerin 1 hafta içerisinde tamamlanması bekleniyor.

TFF Futbol Müsabaka Talimatnamesi İlgili Maddeleri

Madde 22 – Hükmen Yenik Sayılmalar

a) Müsabakanın ilan edildiği sahaya belirlenen saatte 9 (dokuz) kişiden az bir kadro ile çıkmak ya da müsabaka esnasında herhangi bir sebeple takımın sahadaki futbolcu sayısının 6 (altı) kişiye inmesi (Bu durumda müsabakaya devam edilmez.)

Madde 23 – Hükmen Mağlubiyet Sürecinde Uygulanacak usul ve sonuçlar

3) Bu talimatın 19. maddesi (Güvenlik nedeniyle müsabakaların tamamlanamaması maddesi) kapsamı dışında kalan hükmen mağlubiyet kararlarını vermeye Disiplin Kurulları yetkilidir.

4) Hükmen yenik sayılma halinde galip gelen takım lehine 3 gol verilir. Hükmen yenik sayılan takım, gol atmış olsa dahi hiçbir golü geçerli kabul edilmez. Hükmen galip gelen takımın üçten fazla attığı goller geçerli olarak kabul edilir.

Madde 26 – Müsabaka Sonuçlarının Tescili

1) TFF tarafından düzenlenen veya izin verilen müsabakaların sonuçları, TFF tarafından tescil edilmeden geçerli sayılmaz.

3) TFF, Uluslararası Futbol Oyun Kuralları’nın öngördüğü süreç içerisinde herhangi bir nedenle tamamlanamayan müsabakaların sonuçlarını, müsabaka görevlilerinin raporlarına ve gerektiğinde yapılacak araştırmaya göre karara bağlar ve ilan eder.

Süper Kupa sürecinde neler oldu?

Daha önce 29 Aralık 2023 tarihinde Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da bulunan Al-Awwal Park’ta oynanması planlanan 2023 Süper Kupa maçı, Riyad’da maç öncesinde yaşanan krizden dolayı ertelendi.

Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), 21 Şubat 2024 tarihinde yaptığı açıklamayla Süper Kupa karşılaşmasının 7 Nisan 2024 tarihinde Şanlıurfa 11 Nisan Stadyumu’nda oynanacağını açıkladı.

Bu gelişmelerin ardından Fenerbahçe maçın tarihinin ertelenmediği ve maça yabancı hakem atanmadığı için finale U19 takımıyla çıkacağını duyurdu.

Süper Kupa

İlki 1966 yılında oynanan ve Türkiye 1. Ligi’nin şampiyonu ile  Türkiye Kupası şampiyonunun karşılaştığı Cumhurbaşkanlığı Kupası’nın adı 1981-1982 sezonu sonunda Devlet Başkanlığı Kupası adı altında oynandı. 1998 yılında ara verilen kupa mücadelesine, 2006 yılından itibaren Süper Kupa adıyla tekrar başlandı.

Beşiktaş, Süper Kupa’yı müzesine götüren takım oldu. Beşiktaş, 30 Temmuz 2006’da Almanya’da oynanan maçta Galatasaray’a 1-0 üstünlük kurarak kupayı aldı.

Süper Kupa’yı şimdiye dek en çok kazanan takım Galatasaray oldu. Galatasaray, ilk organizasyonda Beşiktaş’a boyun eğmesine rağmen sonraki süreçte 6 kez mutlu sona ulaştı. Galatasaray, 2008, 2012, 2013, 2015, 2016 ve 2019’da Süper Kupa’yı müzesine götürdü.

Fenerbahçe’nin 3 kez kazandığı kupayı, Beşiktaş ve Trabzonspor ikişer, Atiker Konyaspor ve Akhisarspor ise birer kez havaya kaldırdı.

Süper Kupa’nın ilk 3 organizasyonu Almanya’da gerçekleştirildi. Beşiktaş ile Galatasaray’ın karşılaştığı ilk kupa maçı Frankfurt kentinde oynanırken, daha sonra sırasıyla Köln ve Duisburg şehirlerinde karşılaşmalar yapıldı.

Almanya’daki maçlarda Beşiktaş, Fenerbahçe ve Galatasaray birer kez kupa sevinci yaşadı.

2020-2021 sezonunun Süper Kupa maçı ise Katar’da gerçekleştirildi. Doha’da bulunan Ahmed Bin Ali Stadı’nda oynanan maçta Beşiktaş, normal süresi ve uzatma bölümü 1-1 tamamlanan maçta Antalyaspor’a penaltılarda 4-2 üstünlük kurarak şampiyon oldu.

Almanya’daki kupa maçlarının ardından mücadele Türkiye’ye taşınırken, yurttaki ilk kupayı Fenerbahçe havaya kaldırdı. İstanbul’da 2009’da oynanan müsabakada Fenerbahçe, Beşiktaş’a üstünlük kurarak kupanın sahibi oldu.

Türkiye’de İstanbul (3), Konya (2), Ankara (2), Erzurum, Kayseri, Manisa ve Samsun’da yapılan 11 karşılaşmada Galatasaray 5 kez kupayı müzesine götürdü. Yurt içinde oynanan maçlarda Fenerbahçe ve Trabzonspor ikişer, Konyaspor ve Akhisarspor ise birer kez kupa sevinci yaşadı.

Paylaşın

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç: Türk Futbolunun Reset Zamanı Gelmiştir

Süper Kupa öncesi açıklamalarda bulunan Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, “Türk futbolunun reset zamanı gelmiştir. Bataklığı kurutup, Türk futbolunun kendini yeniden inşa etmesi gereken bir dönemdeyiz” dedi.

Ali Koç açıklamasında ayrıca, “Türk futbolunda hakemler üzerinden ligin gidişatını yıllardır dizayn eden bir çete, şebeke var. Bahis konusunu daha önce de dile getirdik. Acaba bunun bahisle bir ilgisi var mıdır? Bahis olayının dibine kadar inilmemesi ise sorgulanması gereken konulardan biridir” ifadelerini kullandı.

Fenerbahçe Yönetimi ve U19 Takımı, Galatasaray ile oynanacak 2023 Süper Kupa maçı için Şanlıurfa’ya geldi. Karşılaşma öncesinde Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, dikkat çeken açıklamalarda bulundu. Ali Koç’un açıklamalarından öne çıkan bölümler şöyle:

“Açıklayacak çok şey var. Öncelikle bugün ne yaşanacaksa bugüne kadar ne yaşandıysa tüm Fenerbahçe taraftarlarına şunu söylemek istiyorum. İslam Çupi’nin sözlerini hatırlamanın tam da günüdür. Geldiğimiz nokta itibarıyla Fenerbahçe Spor Kulübü, yüzde 50-50 şansı olan bir Süper Kupa müsabakasına A takımını getirmeyip, kupa şansını çok daha zayıflatmış, bunu da inandığı ilkeler, değerler ve uğradığı haksızlıklara isyan etme noktasına geldiği için yapmıştır.

Yaşadığımız haksızlıklar, terör örgütünün kurduğu kumpaslar, Futbol takımımıza yapılan suikast girişimi, son deplasman maçımızda futbolcularımıza yapılan linç teşebbüsü, zorbalıkla çalınan özellikle üç defa son haftada çalınan şampiyonluklarımız. Suikast girişiminin bizi en çok acıtan en çok içinde bulunduğumuz durumu sorgulatan unsurlardan bir tanesi suikast girişiminin halen faili meçhul kalması.

O zamanın yönetimi de bir müddet ligden çekilmeyi maçlara çıkmamayı maçların tehir edilmesini istemişti. Devletimizin en önemli kademelerinden teminatlar verilip, ‘merak etmeyin, biz suçluları bulacağız’ deyip maçlara devam edildi. Aradan 9 sene geçti. Hala bir ilerleme yok. 3 Temmuz Kumpası sürecinde sonra açılan davaların halen havada kalması, sonuçlanmaması. Bunlar sadece saydığım bazı olaylar. Bu listeyi çoğaltabiliriz.

Bütün bunların, bütün bu kötülüklerin, anormalliklerin bir kulübün başına gelmesi olayların sıradanlaştırılması artık Fenerbahçe Spor Kulübü’nü isyan edecek noktaya getirmiştir. İsyanımızın ilk adımını bugün istemeyerek, arzu etmeyerek, bu değerli şehrimiz Şanlıurfa’da atmak zorundayız.

Yalnız şunu da ifade etmek istiyorum. Kötülüklerin, kötülüğün tarihi hiçbir alanda futbol alanında olduğu kadar somut, delilli ve gerçek olmamıştır. Bu gidişata son verilmediği için kötülükler, kötülük, kötülük yapanlar arsızlaşmış, beden bulmuş ve de artarak devam etmektedir.

Fenerbahçe taraftarına özellikle bugünkü cümlelerimi dikkatle dinlemelerini rica ediyorum. Nedenini biraz sonra söyleyeceğim. Tabii son 20 yılı konuşuyoruz, özellikle de 3 Temmuz Kumpas sürecinden beriki dönemi konuşuyoruz. Bu garip, şaibeli pek çok soru işaretine mahal verecek sürecin kazananını da bellidir. Bizim bugünkü isyanımız, bugünkü tepkimiz Süper Kupa’daki duruşumuzu sadece maçın tarihi ile veya sadece son deplasmandaki yaşadıklarımızla ilgili, alakalı değildir.

Olağanüstü Genel Kurulumuzdaki paylaştığımız videoda yaşadıklarımızı gösterdik. Esas burada sorgulanması gereken, niye Fenerbahçe bunları yaşıyor? Niye bunlar hep Fenerbahçe’nin başına geliyor demektense isyanımız ve isyanımız doğrultusundaki ilk adımımızı atarken işi basitleştirmek, sanki hiçbir şey yaşanmamış gibi ‘ya ne olacak, maç tarihinde oynasanız. Başkaları da oynuyor’ demek bizim açımızdan kabul edilebilir bir durum hiç ama hiç değildir.

Son deplasmanda yaşadıklarımızdan sonra ne oldu! FIFA Başkanı çıktı, hiç kimsenin beklemediği bir şekilde dedi ki, futbolcuların güvenliği ve emniyetinden bahsetti. Bunun sağlanmasının olmazsa olmaz bir durum olduğunu söyledi. Kim sorumlu bunu sağlamakta? Her deplasman maçında olduğu gibi ev sahibi, TFF ve devlet, yani Valilik, Emniyet güçleri. Size soruyorum, size göre Trabzon maçında bu güven ortamı sağlandı mı, emniyetli bir ortam oluşturuldu mu? Güvenli ortam sağlansaydı futbolcularımıza yapılan linç girişiminde futbolcularımız kendilerini korumak zorunda kalmazlardı.

Sonra ne oldu? Tek bir geçmiş olsun mesajı paylaşılmadı. Ne devletten ne siyasetçilerden, herhangi bir siyasi partiden, futbolun paydaşlarından, buna TFF dahil olmak üzere. Bunu bir kere not ettik ama önemli olan kısım bu değil. Önemli olan kısım, bırakın geçmiş olsun mesajlarını, bazı rakiplerimiz Fenerbahçeli futbolcuların ceza alması için sıkı, alttan alttan, ince ince çalıştılar, bazıları açık açık. İnanabiliyor musunuz? Futbolcularımıza hapis cezası verilmesi gerekn diyenler bile oldu.

Bu Baskıya dayanamayan TFF, iki futbolcumuza ceza verilmesini sağladı. Futbolcularımızın, teknik kadromuzun güvenliğinden sorumlu ve sağlayamayanlar ne ceza verilecek? Hakem yüksek puan aldı, onu gördük. TFF yerinde duruyor. Valiye, Emniyet müdürüne herhangi bir işlem yok. Buradan ne mesaj çıkarmamız gerekiyor? Bakın arkadaşlar, Türk futbolunda şu döneme kadar az, şimdi daha sık dillendiriliyor ama eksik ve bize göre net olan bir tespit var. Türk futbolunda hakemler üzerinden ligin gidişatını dizayn eden bir şebeke mi, çete mi dersiniz bir sistem var. İstedikleri şekilde manevra edebiliyorlar.

Bahis konusun daha önce gündeme getirmiştik. Tam yeri değil ama değineceğim. Acaba bunların bahisle alakası var mıdır, inceleyen bir merci var mıdır? Sosyal medya fenomenlerine bahis çetesi soruşturması yapıldı. Bir de bunun esas baronları var. Bence bahis olayının dibine kadar inilmemesi sorgulanması gereken unsurlardan bir tanesi.

Trabzonspor deplasmanına dönersek; Trabzon’da yaşananlar basit bir holiganizm değildir. Bu işi böyle ele almak büyük hata olur. Nasıl Rize dönüşü kurşunlandığımız zaman o olay basit bir olay değilse ve hala faili meçhulse bu da basit bir olay değildir. Valiliğinin ve emniyet yetkililerinin, gergin geçeceği belli bir maçta gereken önlemleri almadılar. Hadi almadılar, onu bir kenara koyalım.

Buna rağmen maçın başından itibaren olayın gerginliği ve artarak devam etmesi… Hiç sezemediler mi? Sezmediler mi bari ikinci yarı gerekli önlemleri alalım diye. Olmadı, almadılar. Tecrübeli devlet görevlisi, emniyet görevlisi maçın nereye gidebileceğini çok rahat sezebilirdi. Sezemediler mi, sezmediler mi? Bunun cevaplanması lazım. Burada o şehirdeki devletimizin en üst temsilcilerinin bu olaya sebebiyet vermeleri hiçbir şekilde hafife alınacak bir olay değildir. Şu ana kadar da ciddi anlamda hafife alındığını görüyoruz.

Biz çok şey yaşadık, sabırlı davrandık, sakin olmaya çalıştık, haksızlıkları haykırdık, tüm kumpaslara, suikast girişimlerine, haksızlıklara, zorbalıklara rağmen spora ve sporcuya odaklandık. Milli takımlara nereden bakarsanız bakın olimpiyatlara net en çok sporcu veren kulüplerin başında bir veya ikinci sırada Fenerbahçe’dir. Ama artık bu haksızlıklara, adaletsizliklere, çifte standarda ve göz göre göre haksız rekabet tohumları ekenlere ve emeğimizin çalınmasına isyan etmemiz gereken bir döneme girdik. Onun için diyorum ki, bugün attığımız adım, bundan sonra atacağımız adımların ilk ve somut adımıdır.

Türk futbolunun artık ‘reset’ edilmesi lazım. Türk futbolunun artık bir ‘reset’ zamanı gelmiştir. Bataklığı kurutup Türk futbolunun kendisini yeniden inşa etmesi gereken bir dönemdeyiz. Tekerleği yeniden icat etmeye gerek yok. Niyet, arzu, cesaret olsun Türkiye’de bunu yapacak liyakatli kadrolar mevcuttur. Bu doğrultuda kulübümüzün haklı isyanları ve zorunluluktan yapmaya karar verdiğimiz eylemler süreci yapılması gereken temizliğin inşallah fitilini ateşler. Çünkü temiz bir Türk futbolu sadece Fenerbahçe için değil sadece futbolun paydaşları için, Türkiye Cumhuriyeti Devleti için artık olmazsa olmaz bir konu haline gelmiştir. Zaman tarafsızlık, adil rekabet ve sportif ahlakın öne çıkması gereken zamandır.

TFF. İsteseniz, planlasanız, kurgulasanız bu kadar çok olayı aynı sezona hiç kimse sığdıramazdı. Sihirbaz bile olsanız yapamazdınız. Daha ne olması gerekiyor aynaya bakıp yüzleşmek için? Yalpalayan, yolda giderken anlık refleksle kararlar alan, aldığı pek çok karardan dönen, bir maç planlamasını dahi yapmaktan uzak, hatta bile bile mi Türkiye’nin büyük camialarını karşı karşıya getiriyorlar onu da bilemiyorum ama pek çok uygulama ve adım buna sebebiyet veriyor. Normal bir federasyon, 15 Mart’a kadar bekler, Türkiye’yi temsil eden takımların tur atlayıp atlamamasına göre ondan sonraki takvimi yapar. Onlar ne yaptılar? Beklemeden tarih açıkladılar. Bir Süper Kupa için tüm ligleri tatil ettiler. Herhalde onun için yayıncı kuruluşa çok sempatik gözüküyorlar.

Yalnız bu maç planlaması üzerine konuşmak istiyorum çünkü bizim isyanımızı tarihte olmasını istemediğimiz ama yapmak zorunda bırakıldığımız konuları bir maç tarihine bağlayan arkadaşlara sesleniyorum. Gerçekten kötü niyetlisiniz. Veya bilerek, isteyerek süreci ajite etmek istiyorsunuz.

Maç planlamasına bakalım. Geçen yaz oynanmalıydı, Riyad’da olmadı falan hepsini geçiyorum. 15 Mart’ı da geçiyorum. Yunan federasyonunu örnek olarak gösterdiniz. ‘Yok efendim öyleymiş, böyleymiş, haftaya maçları erteliyorlarmış, biz de bunları Fenerbahçe’ye teklif ettik, Fenerbahçe kabul etmedi…’ Kendi beceriksizliklerini ve yarattıkları bu sıkıntılı ortama kılıf olarak Yunan federasyonunun aldığı kararları paylaşıyorlar. O zaman Yunan federasyonu yabancı hakem getiriyor, siz de getirin.

Yoksa bu an için mi Yunan federasyonu sizin açınızdan geçerli? Yunan federasyonunun kararlarını paylaşarak ‘onun için biz de böyle davrandık’ savunmaları son derece futbol fakiri değerlendirmelerdir. Yunan rakibimizin oynayacağı maçın ağırlığı, seyahat edeceği mesafeler vs vs. bugün oynanması gereken Süper Kupa finalinin Şanlıurfa’daki mesafesi vs. karşılaştırmak abesle iştigaldir. Bu herhangi bir lig maçı değildir. Bu maçın uzamaya gitme ihtimali de söz konusudur. Tek maçlık bir kupadan bahsediyoruz.

Peki size şunu soracağım: Galatasaray da turu atlasaydı bugün bu maç oynanacak mıydı? İstanbul – Şanlıurfa arası mesafesi, bizim gideceğimiz bir sürü Avrupa deplasmanıyla aynı mesafededir. Atina’dan iki misli neredeyse. İki olayı birbiriyle eş değer tutmak aslında samimiyetsizdir. Biz ‘Karagümrük maçını ertelemeyin, onu oynayalım ama bu maçı erteleyin’ dedik. Takvime sığdıramadınız, sezon başına erteleyelim.

Rakibimizi mazeret kullanarak ‘onlar istemiyor’ diyorlar. ‘Karagümrük de istemiyor, onları ne yapacaksınız?’ diyoruz, ‘hallederiz’ diyorlar. Karagümrük’e gücün yetiyor, Galatasaray’a yetmiyor, öyle mi? Biraz evvel ‘bütün bu sıkıntılı dönemde aslında kazananın adresi belli’ dedik. Şimdi keşke gelselerdi, şöyle yapsalardı, depremzedeler, onlara yaratacağımız kaynak, zavallı çocuklar vs. vs. adı altında algı yapmaya devam ediyorlar.

“Yıllarca tohumları ektiler ve bu ortamı sağladılar”

Gelelim rakibimize. ‘Adres belli’ dedik. Öncelikle kendilerini canıgönülden kutluyorum. Kutluyorum çünkü adım adım, ilmek ilmek, tuğla tuğla futbolun tüm unsurlarını kendi lehine hizmet eder haline getirmeleri bu süreçte olağanüstü başarı. Gerçekten başarı. Demin saydıklarımdan birini söyleyin onların başına gelen. Eski rekabet ortamı olsaydı bu maçın tarihini zaten Galatasaraylı yöneticiler değiştirmek için başvururdu.

Yıllarca tohumları ektiler ve bu ortamı sağladılar. Kazanmak için her yol mubahtır anlayışının sonucudur bu geldiğimiz nokta. Hedeflerine ulaşmakta o kadar mahirler ki, öylesine becerikliler ki. Ellerindeki algı yaratma gücüyle TFF’sinden, kurullarından hakemine kadar aslında tüm paydaşları hoşlarına gitmeyen pek çoğunu baskı altına alarak, tehditler oluşturarak bir sistem kurmuşlar. Ama en küçük bir rahatsızlıkta öyle bir isyan ederler ki, öyle bir isyan bayrağı açarlar ki bu kendi kurdukları sisteme, zannedersin dünyanın en mağdur takımı. Onun için onların Şanlıurfa’yla vs. ile ilgili söylediklerini hiç samimi bulmuyorum.

İtidal çağrıları, kardeşlik, dostluk barış… Bunları hiç samimi bulmuyorum. Daha evvel de defalarca samimi olmadığını söylemiştim. Ama benim en beğendiğim, hakikaten ‘bravo’ dediğim olay, bütün her şeyi kendi lehlerine çevirecek ortamı yaratıp ondan sonra bu ortamın mağduru olduklarını gösterecekleri strateji ve taktiklere hakikaten helal olsun. Şampiyonlar Ligi. Vallahi bravo. Bu zihin yapısına laf atmak, ölmüş bir hastaya ilaç verip canlanmasını beklemek gibi bir şeydir. Kendi maçlarından çok bizim maçlarımızla ilgileniyorlar. Dolayısıyla onlarla ilgili söyleyecek fazla bir şeyim yok.

Gelelim Şanlıurfa’ya. Biz Şanlıurfa’ya borçluyuz. Hiçbir şekilde bunun farklı bir durumu yok. Şanlıurfa’daki Fenerbahçe taraftarlarına borçluyuz, buranın esnafına, güzel insanlarına borçluyuz. Borcumuzu telafi edeceğimizi daha evvel söyledik. Öncelikle biletlerin hepsini Fenerbahçe Spor Kulübü satın almıştır. Dolayısıyla biletlerden kaybedilen herhangi bir kaynak yoktur.

Biliyorsunuz 2011 Süper Kupa’sı hala oynanmadı. Fenerbahçe’nin, Beşiktaş’ın başvurusu olmasına rağmen hala oynanmadı. TFF gereken cevabı henüz vermedi, ben değerlendirdiğini de hiç sanmıyorum. Aslında TFF’nin bu konuda bu kadar temkinli davranmasını, neredeyse hiç adım atmamasını, gündeme almamasını biz son derece manidar buluyoruz ve başka yerlere çağrışım yapan bir durum olarak değerlendiriyoruz.

Artık nereye çekerseniz çekin. ‘Sadakat’ mi dersiniz, ‘vefa’ mı dersiniz, ne dersiniz bilmiyorum. Hepimizden kaynak yaratmak istiyor, Türk futbolunun marka değeri, önemli maçlar, kupalar vs. hepimizden çok en önde koşar adımla bu maçların organizasyonunu sağlıyor olması gerekirdi, imtina ediyorlar. Beşiktaş başkanıyla konuştum, o kupa öyle de böyle de oynanacak. Onların da kabulüyle bu kupayı Şanlıurfa’da oynamayı teklif edeceğiz federasyona.

Şunun da bilinmesini isteriz, Riyad’da oynanmayan Süper Kupa’nın Şanlıurfa’da oynanmasını öneren, dile getiren, kamuoyuna açıklayan Fenerbahçe Spor Kulübü’dür. Depremzedelere olan önemi, hassasiyeti unutmayalım, unutturmayalım çünkü zaman içinde çabuk unutulabiliyor bu tip şeyler. Hep gündemde tuttuk. Onun için maçın burada yapılmasını önerdik. Kabul ettiler. 11 şehirden Şanlıurfa’yı seçtiler. Biz de burada bu maçı oynamak isterdik ama bizim birinci önceliğimiz Fenerbahçe’nin menfaatleri ve çıkarlarıdır. O yüzden verdiğimiz kararın da arkasında duruyoruz.

Şanlıurfa halkının anlayışına sığınıyoruz. Şanlıurfa’daki Fenerbahçeliler sizler de bizim gibi düşünüyorsunuzdur. Yaşadıklarımız ortada. Süreç, çok uzun bir zamana yayıldığı için bazılarını insanlar unutabiliyor. Hepsi 20 dakikalık bir videoda seyredildiği zaman ‘neler olmuş, hakikaten bunlar yaşanmış mı’ dedirten bir şeyler yaşadık biz. Bizi yönetenler, bizden sorumlular gerek futbol tarafında gerek ülke tarafında bu konuya kulaklarını kapadıkları için, göz ardı ettikleri için biz artık isyan etmek durumuna geldik. Ama Şanlıurfa rahat olsun, bizim sözümüz var. İnşallah önümüzdeki sezon başlamadan TFF takvimi becerebilirse burada bir Süper Kupa maçı daha oynanacak.

Gelelim yayıncı kuruluşa. Birkaç gündür sizi izliyorum. Konuyu ne kadar bilerek ajite ettiğinizin, neler yapmaya çalıştığınızın farkındayım. Yayıncı kuruluş kendi menfaat ve çıkarları çerçevesinde Fenerbahçe’nin niye mağdur olduğunu, niye bu kararı aldığını dürüst ve adil bir şekilde anlatacağına okları yönetime ve özellikle bana ve Fenerbahçe camiasını ayrıştıracak söylemler içinde günlerdir program yapıyorsunuz. Türkiye Kupası artık sizin olsun. Türkiye Kupası’nın ihaleye çıkarılmasını başkanlar istediği zaman baskı yaptınız, bir sürü başkana geri adım attırdınız.

Dünyada hiçbir şekilde olmayan bir format önümüzdeki sezon Türkiye Kupası’na geliyor. Grup formatı. Biz de garip bir ülkeyiz. Dünyada kendi ülke kupasını grup formatında oynayan tek ülke olduğumuz söylendi. Haydi o da iyi bir şey, marka değerini arttırır ama bizim 4 yıldır bu kupadan aldığımız gelirle bir kuruş artmadı, bu kadar enflasyonun olduğu ortamda. Sizin sponsorluktan ne aldığınızı bilmek istiyoruz.

Onu da söyleyen kimse yok veya söylemeye cesaret eden kimse yok. Futbolun en önemli paydaşlarından olan Fenerbahçe’yi hedef aldınız –Süper Kupa özelinde söylüyorum- hem kendi camiamızı ayrıştırmak hem Şanlıurfa vatandaşlarını ajite etmek hem de büyük kulüpleri birbirine düşürmek için garip bir yayın yaptınız son 3 gündür. Bizim için sizin krediniz bitmiştir. Bizim için sizin kredinizin bitmiş olmasının sizin hiçbir kıymeti harbiyesi olmayabilir. Bunda sonrasını zaman gösterecektir.

Fenerbahçe taraftarları, Fenerbahçe camiası. Olağanüstü Genel Kurul’da da anlattığım gibi camiamız kırılgan, ayrıştırmaya müsait, böl ve yönetmeye açık. Sizlere dedim ki, ‘Bütün bu yaşananlar içinde isyanımız ve bundan sonraki süreçte başarılı olabilmemiz için Türk futbolunu bataklıktan kurtarıp temizlik sürecine girebilmek için omuz omuza yek vücut olmamız lazım.’ Ama üç günde ne kadar ayrıştırıldığınızı üzülerek görüyorum. Gücü de buradan alıyorlar.

Bu şekilde yayın yapma gücü de buradan alınıyor, Fenerbahçe’ye haksızlık, çifte standart yapma gücü de buradan alınıyor. Size bir şey söyleyeyim, bugün U19 maçımız vardı. Biliyor musunuz bütün U19 maçları cumartesi günü oynandı ve bizimki de cumartesi günü oynanacaktı. Federasyon tuttu bir danışmanlık şirketi cuma-cumartesi kulübümüzde olacağı için maç pazara alındı ancak toplantılar Çarşamba-Perşembe yapıldığı için hem Giresunspor hem Fenerbahçe Spor Kulübü U19 maçını cumartesi oynamak için başvuru yaptı, kabul etmediniz.

Federasyona soruyorum, niye kabul etmediniz? İki kulüp başvuruyor, bütün maçlar cumartesi oynanıyor. Kötü olduğunuz için. Kötülükle bezendiğiniz için. Fenerbahçe’ye zorluk çıkartmak istediğiniz için. Ve bunu yapacak gücü de camiamızın kırılganlığından aldıkları için yaptılar Fenerbahçeliler. Dolayısıyla camiamıza çok dikkatli olmalarını, uyanık olmalarını, birlik ve beraberliği bırakmamalarını önemle rica ediyorum. Bıraktığınız zaman neler olabileceğini, 3 günde ne kadar ayrıştırıldığımızı görüyorsunuz.”

Süper Kupa sürecinde neler oldu?

Daha önce 29 Aralık 2023 tarihinde Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da bulunan Al-Awwal Park’ta oynanması planlanan 2023 Süper Kupa maçı, Riyad’da maç öncesinde yaşanan krizden dolayı ertelendi. Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), 21 Şubat 2024 tarihinde yaptığı açıklamayla Süper Kupa karşılaşmasının 7 Nisan 2024 tarihinde Şanlıurfa 11 Nisan Stadyumu’nda oynanacağını açıkladı.

Bu gelişmelerin ardından Fenerbahçe maçın tarihinin ertelenmediği ve maça yabancı hakem atanmadığı için finale U19 takımıyla çıkacağını duyurdu.

TFF Futbol Müsabaka Talimatnamesi’ne bakıldığında bir futbol takımı esame listesinde en az 9 futbolcu ismi yazıp sahaya çıkabiliyor. Müsabakanın devam edebilmesi için ise sahada mücadele eden oyuncu sayısının en az 7 olması şart. Buna göre; Fenerbahçe sahaya U19’dan 9 futbolcusuyla çıkacak. 3 oyuncunun peşpeşe sakatlık yaşamasıyla ise sahadaki oyuncu sayısı 7’nin altına düşecek. Bu durumda ve talimat gereği hakem maçı oynatamayacak. Bu eyleme yönelik bir cezai işlem olmayacağı düşünülüyor.

2. Fenerbahçe U19 Takımı oyuncuları karşılaşmanın hakemini alkışlama veya benzeri tepkilerle kart görerek maçın ilerlemesine izin vermeyecekler. Fenerbahçe U19 takımı sahaya çıkacak ve başlama vuruşundan sonra sahayı terk ederek 3-0 hükmen mağlup sayılacak. Fenerbahçe U19 takımı maça hiç çıkmayacak. Talimatnameye göre bunun cezası ise “Bir sonraki sezon Türkiye Kupası ve Süper Kupa’dan men edilmek” olacak.

Paylaşın

Fenerbahçe, Galibiyet Serisini Sürdürdü

Süper Lig’in 31. hafta karşılaşmasında Fenerbahçe ile Adana Demirspor, Şükrü Saraçoğlu Stadyumu’nda karşı karşıya geldi. Hakem Arda Kardeşler’in yönettiği karşılaşmadan Fenerbahçe, 4-2 galip ayrıldı.

Haber Merkezi /  Fenerbahçe’ye galibiyeti getiren golleri, 17. dakika Djiku, 51. dakikada Edin Dzeko, 70. dakikada Dusan Tadic ve 85. dakikada Serdar Dursun kaydetti. Adana Demirspor’un gollerini ise 25. dakikada Mario Balotelli ve 80. dakikada Yusuf Barasi attı.

Fenerbahçe, bu galibiyet ile puanını 82’ye çıkardı ve lider Galatasaray’ı takibini sürdürdü. Adana Demirspor ise 39 puanda kaldı.

Karşılaşmadan dakikalar

3. dakikada orta alanda topla hareketlenen Zajc, pasını Szymanski’ye aktardı. Ceza yayının solundan topla beraber ceza sahası içine giren Szymanski’nin sert vuruşunda meşin yuvarlak üst direkten oyun alanına döndü.

6. dakikada İrfan Can Kahveci’nin ceza yayı gerisinden yaptığı vuruşta Adana Demirspor savunmasından seken top Tadic’in önüne düştü. Tadic’in ceza sahası içi sol çaprazından şutunda meşin yuvarlak direğin yanından dışarıya çıktı.

12. dakikada İrfan Can Kahveci, sağ tarafta buluştuğu topla ceza sahasına kadar ilerledi. Bu oyuncunun sağ çaprazdan yaptığı vuruşta meşin yuvarlak dışarıya gitti. 15. dakikada Szymanski’nin rakibinden kaptığı top sonrası ceza yayı gerisinden çektiği şutta meşin yuvarlak dışarıya çıktı.

17. dakikada hücum yönünün solundan Zajc’ın kullandığı köşe vuruşunda altıpasta Mert Müldür’ün arkaya aşırdığı meşin yuvarlağı arka direkte Djiku boş kaleye ağlara gönderdi (1-0). 25. dakikada kaleci İrfan Can Eğribayat’ın pas hatasında ceza sahası içinde araya giren Balotelli, meşin yuvarlağı ağlarla buluşturdu (1-1).

27. dakikada soldan Ferdi Kadıoğlu’nun ortasında ön direkte Szymanski’nin arkaya aşırdığı topun gelişine penaltı noktası civarında Dzeko’nun sol ayağıyla şutunda, meşin yuvarlak üstten dışarı gitti.

37. dakikada Fenerbahçe gole çok yaklaştı. Sağdan İrfan Can’ın geliştirdiği atakta Szymanski’nin dokunamadığı top son olarak solda Tadic’in önünde kaldı. Bu oyuncunun ceza sahasına çıkardığı topu Zajc, penaltı noktasındaki Dzeko ile buluşturdu. Tecrübeli santrforun dönerek şutunda meşin yuvarlak ikinci kez direkten oyun alanına geldi.

44. dakikada Yusuf Sarı’nın ceza yayından sert vuruşunda, kaleci İrfan Can topu kontrol etti. 48. dakikada ceza sahası dışı sol çaprazında topla buluşan Tadic, pasını sağ çaprazdaki İrfan Can Kahveci’ye aktardı. Ceza yayının solundan İrfan Can’ın şutunda meşin yuvarlak kalenin üzerinden dışarıya çıktı.

51. dakikada sağ taraftan İrfan Can Kahveci’nin savunma arkasına gönderdiği taç atışında Dzeko, topla beraber ceza sahasına kadar ilerledi. Topu soluna çekip rakibinden sıyrılan Dzeko’nun şutunda meşin yuvarlak ağlara gitti (2-1).

53. dakikada sol taraftan ceza sahası içine giren Mohammadi, pasını ceza yayındaki Yusuf Sarı’ya aktardı. Yusuf’un ceza yayı üzerinden sert şutunda kaleci İrfan Can meşin yuvarlağı çeldi. 55. dakikada sol taraftan Ferdi Kadıoğlu pasını ceza sahası içi sol çaprazındaki Szymanski’ye aktardı. Szymanski’nin uzak direğe vuruşunda meşin yuvarlak dışarıya çıktı.

59. dakikada soldan Oosterwolde’nin ortasına kaleciden hemen önce altıpas üzerinde Zajc’ın dokunuşunda, top yandan dışarı çıktı. 66. dakikada Balotelli’nin ceza sahası hemen dışından kullandığı serbest vuruşta kaleci İrfan Can meşin yuvarlağı tam köşeden kornere çeldi.

70. dakikada savunmadan rakip yarı sahaya atılan uzun topa yapılan pres sonucunda savunmanın da hatasıyla orta alanda topu kazanan Tadic’in uzak mesafeden kalecinin üstünden şutunda top ağlara gitti (3-1). 80. dakikada hızlı gelişen atakta Emre Akbaba’nın pasında sağda topla buluşan Yusuf Sarı’nın yerden sert ortasında, arka direkte Barasi topu boş kaleye gönderdi (3-2).

85. dakikada ceza sahası dışı sağ çaprazdan kazanılan serbest vuruşta topun başına geçen Szymanski’nin arka direğe sert ortasına altıpasın solunda iyi yükselen Serdar Dursun’un kafa vuruşunda, meşin yuvarlak ağlarla buluştu: 4-2.

Stat: Şükrü Saraçoğlu

Hakemeler: Arda Kardeşler, Mehmet Emin Tuğral, Deniz Caner Özaral

Fenerbahçe: İrfan Can Eğribayat – Mert Müldür, Djiku, Oosterwolde, Ferdi Kadıoğlu, Krunic, Zajc, İrfan Can Kahveci (Dk. 81 Serdar Dursun), Szymanski, Tadic, Dzeko (Dk. 90 Çağlar Söyüncü)

Adana Demirspor: Magomedaliyev (Dk. 46 Vedat Karakuş) – Mohammadi, Gravillon, Semih Güler, Yusuf Erdoğan (Dk. 56 Nani), Yusuf Sarı, Michut, Maestro, Mendoza (Dk. 56 Yusuf Barasi), Emre Akbaba, Balotelli (Dk. 81 Aymbetov)

Goller: Dk. 17 Djiku, Dk. 51 Dzeko, Dk. 70 Tadic, Dk. 85 Serdar Dursun (Fenerbahçe)- Dk. 24 Balotelli, Dk. 80 Yusuf Barasi (Adana Demirspor)

Paylaşın

Trabzonspor’a Altı Maç Seyircisiz Oynama Cezası

Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), Fenerbahçe maçında çıkan olaylar nedeniyle Trabzonspor’a iç sahada 6 maç seyircisiz oynama ve 3 milyon lira para cezası verdi.

Haber Merkezi / Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu (PFDK), Süper Lig’in 30. haftasında Trabzonspor ile Fenerbahçe arasında oynanan olaylı karşılaşmaya ilişkin cezaları açıkladı.

Buna göre, Trabzonspor’a iç sahada 6 maç seyircisiz oynama ve 3 milyon lira para cezası, Fenerbahçeli Jayden Oosterwolde ve İrfan Can Eğribayat’a birer maç men cezası, Trabzonspor antrenörü Egemen Korkmaz’a da 1 maç men cezası verildi.

Maç sonrası yaşanan olaylarda ceza alıp almayacağı en çok konuşulan sarı-lacivertli Bright Osayi-Samuel ise herhangi bir ceza almadı.

Trabzonspor – Fenerbahçe maçında neler yaşandı?

Süper Lig’in 30. haftasında Trabzonspor, Fenerbahçe’yi konuk etti. 5 golün atıldığı maçı Fenerbahçe 3-2 kazandı. Trabzonspor 2-0 geriye düştüğü maçta 2-2’yi bulsa da, Fenerbahçe karşılaşmadan galip ayrıldı.

Fenerbahçe’ye galibiyeti getiren golleri 13 ve 45+4’te Fred, 87. dakikada Batshuayi kaydetti. Trabzonspor’un golleri ise 63’te Enis Bardhi, 78’de Trezeguet’den (pen.) geldi. Fenerbahçe bu galibiyetle puanını 79’da çıkardı. Trabzonspor ise 49 puanda kaldı.

Ancak maça, karşılaşma sırasında ve sonrasında yaşanan olaylar damga vurdu. Fenerbahçe’nin ilk golünden sonra tribünden atılan cisimlerden biri Sarı Lacivertlilerin teknik direktörü İsmail Kartal’a isabet etti. Kartal’a buz torbası ile müdahale edildi. Fenerbahçe Teknik Direktörü yedek kulübesine oturtuldu.

Trabzonsporlu taraftarların sahaya attığı patlayıcı madde ve su bardakları nedeniyle zaman zaman maç durdu. Karşılaşmanın orta hakemi Halil Umut Meler, sahaya atılan maddeler nedeniyle yardımcı hakemleri de orta sahaya çağırarak taraftarların sakinleşmesini bekledi.

Maçın bitiş düdüğü sonrası Fenerbahçeli oyuncular ve teknik ekip, saha ortasında toplanarak galibiyeti kutlamak istedi. Kutlama sırasında bazı Trabzonspor taraftarları, güvenlik güçlerinin engellemek istemesine rağmen sahaya indi.

Fenerbahçeli futbolcular ile Trabzonspor taraftarları arasında arbede çıktı. Bazı taraftarlar ve Fenerbahçeli futbolcular karşılıklı olarak birbirlerine tekme ve yumruk attı. Güvenlik güçlerinin müdahalesi sonrası Fenerbahçeli oyuncular, tünelden geçerek soyunma odasına gitmişti.

Paylaşın

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’tan Tarihi Konuşma

Fenerbahçe Başkanı Ali Koç, Şükrü Saracoğlu Spor Kompleksi’nde gerçekleştirilen ve yaklaşık 30 bin kongre üyesinin katıldığı Fenerbahçe Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı’nda açıklamalarda bulundu.

Haber Merkezi / Konuşmasına kendisi için açılan pankarta teşekkür ederek başlayan Ali Koç, şunları söyledi:

“İşimiz çok, anlatacağımız çok, konuşacaklar çok, videolarımız var. ‘Olağanüstü’ diyorum, Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı olduğu için değil, böylesine bir günde hafta içi, mübarek Ramazan ayı olmasına rağmen çok kısa sürede bir çağrı yapmış olmamıza rağmen bu şekilde tribünleri doldurmanız olağanüstü. Onun için ‘olağanüstü’ diyorum.

Burada bu sayıyı yakalamamızı istemeyen, dua eden düşmanlarımız yanında dost bildiklerimiz de vardı. Ama siz bugün bu katılımla düşmanı, trolleri boşa çıkardınız. Dosta güven, düşmana korku salan bir tepki verdiniz. Helal olsun size.

Hepimizin bildiği gibi camia olarak uzun yıllardır sadece sportif alanda değil, hukuki, ekonomik, siyasi, sosyal birçok alanda ağır bir mücadeleyi sürdürmek zorunda bırakıldık. Mücadelenin ne kadar ağır olduğunu biraz sonra sizlerle paylaşacağımız videoda göreceksiniz. Zaten bugün burada bu şekilde bulunmamızın sebebi de yine göz göre göre pervasızca ve namertçe emeğimizin ve hakkımızın gasp edilmesine karşı sürdüreceğimiz mücadelenin yöntemini ve olası sonuçlarını değerlendirmek ve kararlaştırmak için hep beraber buradayız.

Hepinizin bildiği gibi son maçımızda Trabzonspor ile dünyanın hiçbir normal ülkesinde tamamlanmasına izin verilmeyecek bir müsabakayı bir kez daha oynamak zorunda bırakıldık. Daha evvel birçok kez yaşadığımız gibi bir kez daha planlı ve organize bir zorbalıkla şampiyonluğumuz elimizden alınmaya, emeklerimiz çalınmaya teşebbüs edilmiştir. Korkarım ki bu teşebbüsler sezon sonuna kadar da devam edecektir. Bu yaşananlar sadece bu camianın fertlerini değil, birazcık vicdanı olan herkesi rahatsız edecek boyuttadır. Ama bugün burada olağanüstü bir şekilde toplanmamızın sebebi sadece o maçta yaşananlar değildir, çok ama çok daha fazlasıdır.

7 sezonda son maçta kaybettiğimiz 3 şampiyonluk, sözde şike kumpasları, otobüsümüzün kurşunlanması, kirli ittifaklarla şampiyonluğumuzun çalınması, saha içinde hakemlerin eliyle insanları çıldırtıp isyan ettiren kararlar, standart dışı hakem yönetimleri, TFF ve kurullarının çifte standart yaptırımları, başarı için her yol mubahtır anlayışıyla kin ve nefret kusan bazı rakipler ama daha da önemlisi buna müsamaha gösterenler ve saymakla bitmeyecek pek çok olay ve içinde bulunduğumuz kısır döngü bizlere artık ‘yeter’ dedirtti. Hem de gerçek anlamda yeter. O bildiğiniz yeterlerden değil.

Aslında biz camia olarak –bana göre- akıl almaz bir sabır gösterdik. Sağduyuyla yıllarca bize yapılan haksızlıkları haykırdık. Hani birileri duyar, dikkat eder diye. ‘Ülkemizi planlı bir şekilde daha evvel de yaptıkları gibi bugün de futbol üzerinden kaosa sürüklemeye çalışanlar var’ dedik ve diyoruz. Ancak ne sesimizi duyan var ne utanan ne de sıkılan. Kısacası dünyanın hiçbir ülkesinde yaşanmamış, yaşanmayacak ve de yaşanmasına kesinlikle izin verilmeyecek anormalliklere ve haksızlıklara 20 yıldır maruz bırakıldık. Bu duruma tepki göstermemek, isyan etmemek insan doğasına, fıtratına, hayatın olağan akışına aykırıdır. Onun için hep beraber buradayız.

Ancak şu Trabzonspor maçında yaşadıklarımıza değinmek istiyorum çünkü bizler için bardağı taşıran son damla oldu. ‘Niye son damla oldu?’ diye soranlar olabilir. Çünkü bu maçta, maç sonrasında yaşananlar organize ve planlı bir şekilde gerçekleşmiştir. Bu, herhangi bir futbol maçında yaşanan olaylardan ibaret değildir. Açık ve net söylüyorum. Kim üstüne alınırsa alınsın. Bu duruma göz yumulmuş, müsaade edilmiştir.

Böyle düşünüyoruz, çünkü gergin geçeceği apaçık belli bir maçta Valilik ve Emniyet Müdürlüğü gereken güvenliği sağlayamamıştır. Bugün bir maç yok, bir derbi yok. Genel Kurul Toplantısındayız ve İstanbul Emniyet Müdürlüğü çok daha iyi bir güvenlik tedbiri almıştır. Sabahtan beri stadın etrafında gezenlerin didik didik üstleri aranmıştır ki olması gerektiği gibi. Onlara da teşekkür ediyorum.

Ancak Trabzon’da yaşanan güvenlik zafiyeti hiçbir şekilde hafife alınacak bir konu değildir. Görevlerini yerine getirmeyen kamu görevlilerinden devletimiz hesap soracak mıdır? İçişleri Bakanlığı’mızın gerekli soruşturmaları yapıp yapmadığının takipçisi olacağız. Maça gelen taraftarlar aranmamıştır. Hiçbir üst araması yapılmamıştır. Passolig kartları bizim İstanbul’daki derbilerde alışık olduğumuz gibi değil, tüm takım taraftarlarına açılmıştır.

Tribünlerin en görünür yerinde oturan maskeli taraftarlar nasıl oluyorsa bir şekilde göz ardı edilmiştir. Daha evvel de söyledim, tekrar ifade ediyorum; Karadeniz insanına pek çok sıfat atfedebilirsiniz, bunlardan biri de ‘mert’tir. Mert olan insanlar tribünde maskeyle durmazlar. Zaten onlardan biri sahaya atladı. Yüzlerce kişi futbolcularımıza saldırmak için sahaya girmiş ve sadece 12 kişi tutuklanmış ve sadece 5 kişi gözaltındadır. Buna mukabil meşru müdafaa yapan 3 futbolcumuz ve 2 çalışanımız Disiplin Kurulu’na sevk edilmişlerdir.

Evet, Trabzonspor maçları çoğu zaman gergin geçer ama bu maçta hiç görmediğimiz kadar su, patlayıcı ve yanıcı maddeler olmak üzere bilumum cisimler sahaya atılmıştır. Maçta her dakika gerginlik artmıştır. Biz bunu İstanbul’dan görüp 2-0 öndeyken hocamıza ‘hocam güvenliğimiz tehlikeye giriyor, istediğin an takımı sahadan çekebilirsin’ derken Trabzon emniyeti burnunun dibindeki stattaki maça müdahale edememiştir.

Net bir şekilde maçı iptal etmesi gereken hakem ve TFF buna cesaret edememişlerdir. Biliyor musunuz, biz bu maçtan beri yurt dışıyla temas halindeyiz. Uzmanlar, hukukçular, futbol dünyasındakiler… Niye temas halindeyiz? Başımıza gelecekleri bildiğimiz için. Neredeyse gözlemciler, hatta yabancı gözlemci hakeme tam puan vermiştir. ‘Yabancı gözlemci’ diyorum çünkü bizim temasta olduğumuz yabancı uzmanlar ‘Bu Avrupa’da olsa bu hakemin lisansı derhal iptal edilirdi’ diyenler. Ama TFF’nin getirdiği yurt dışı gözlemcisi neredeyse tam puan vermiş; 91 puan.

Gerekli güvenliği sağlamakla yükümlü kişiler, maçı iptal etmesi gereken hakem, federasyon hayatlarına hiçbir şey olmamış gibi devam ederken, bazı rakiplerimizin de yaratmaya çalıştığı kamuoyu baskısı sayesinde kendilerini linçten savunmaya çalışan futbolcularımız TFF tarafından PFDK’ya sevk edilmiştir. İşte böyle bir Türkiye’de rekabet etmeye çalışıyoruz.

Yaşanan olayları son derece hafife alarak, tek önceliği futbolcularımıza ceza verdirtmeye çalışan bazı rakiplerimizi de not ettik. Ancak bir tanesi var, lügatteki kelimelerin insan versiyonları olsa bu yalanın insan versiyonu olurdu, yanında bir de suç makinası, terbiyesiz, utanmadan televizyona çıkıyor, Trabzon’da yaşanan olaylar için sadece ‘olmamalıydı’ deyip 15 dakika bizim futbolcularımıza nasıl ceza verilmesi gerektiğini o yarım aklıyla, satır arası mesajlarla vermeye çalışıyor. Koskoca camianı yaptığın kontratlarla, verdiğin bilgilerle zaten yalanı dibine kadar soktun. Bakalım nereye kadar? Ama Fenerbahçe seni de not etti. Sen 3-5 gün camianda popüler olabilirsin bu söylediklerinden dolayı ama her gece yatarken bizi düşün. Özellikle de benim başkanlığım bitince.

TFF’miz. ‘TFF’miz’ diyoruz çünkü bizim TFF’miz. Onların anlayışına göre oyuncularımız kaçmalıymış. Kaçsalarmış fazla güç kullanmak zorunda olmazlarmış ve bütün bunlar da yaşanmazmış. Yani kısacası herhalde futbolcularımızın uslu uslu dayak yemelerini bekliyorlardı. Kahramanca armamızı temsil ettiler orada.

“İtidalli davranacağız, açmayacağız eski defterleri”

Bir de şöyle demezler mi, ‘Biz iki camia da itidalli davranmaya çalıştık. Ama perde arkasında futbolcularımıza ceza verilmesi için yapılan baskıların da farkındayız. Geçmişe dönmedik, eski defterleri açmadık. Sadece bizim maçımızda değil, başka maçlarda yaşananları da telaffuz etmedik. Hatta federasyonu aradık ve dedik ki, ‘Emniyet gerekli güvenliği sağlayamıyorsa ev sahibi takım ne yapsın? Bir de bu gözle değerlendirin’ dedik. Ama yine de itidalli davranacağız, açmayacağız eski defterleri.

Ancak iki şey söyleyeceğim: Yok efendim o sahibi olduğunuz spor medyasıyla beraber hepiniz burayı almayalım dediniz ama biz öyle yapmıyoruz. En kabul edemediğim, bu kanallarda ve benzerlerinde işlenen, Fenerbahçeli futbolcular saha ortasında sevinmemeliymiş. Onların bir futbolcusuna açıklama yaptırtıyorlar, adam diyor ki, ‘Ben hayatımda böyle bir şey görmedim, böyle kışkırtma mı olur’ mealinde bir şeyler söylüyor. Daha 3 ay evvel burada kendiniz galibiyeti kutladınız, kalecinizi havaya attınız. Geçmişi bu kadar mı çabuk unutuyorsunuz. Yok, efendim Mert Hakan eli cebinde gelmiş. Neresinde gelseydi? Bunları işleyen güya spor adamları ve spor kanalları var. Aynı takımın oyuncusu maçtan önce Fenerbahçe’yle alay eden sosyal medya paylaşımı yaptı. Onun farkında mısınız? Koskoca adamlar neleri konuşuyoruz.

Tribünlerde yoğun küfürler edildi ama hiçbir sevk yapılmadı. Bu hengâmede herkesin dikkatinden kaçtı. Tünel videolarına ulaşmak istiyoruz ama onlara da ulaşamıyoruz? ‘Yok’ diyorlar. Oysa bütün statlarda kameralar aynı şirket tarafından monte edilmiş ve hepsi federasyona bağlı.

Hem bu maçta hem de daha evvel bu şehirde oynanan maçlarda yaşananlar ve verilen/verilmeyen cezalar bize gösteriyor ki sanki orası özerk bir bölge. Özerk bir cumhuriyet. Acaba biz şiddeti normalleştirmeye çalışan bir ülke haline mi geldik? Orada yaşananlar, linç teşebbüsleri tamamen göz ardı edilip futbolcularımızın meşru müdafaası günlerce konuşuluyor. Hayatında kavgaya girmemiş adam kavga hakkında ders veriyor. Yazıklar olsun size.

Esas işin vahim tarafına geliyorum. Fenerbahçe’nin ülkesi ve vatanı için duruşu ve kurulduğundan beri apaçık ortadayken, bu maçtan sonra tek bir siyasi partiden, üst makamda görev alan tek bir siyasetçiden, devlet erkânından, TFF’den veya herhangi bir futbol paydaşından kamuoyunda bir geçmiş olsun mesajı gelmemesi son derece manidar ama bir o kadar da derin anlam taşımaktadır.

Şampiyonluk hedefimize ilk taş koymayı Pendikspor maçında denediler. 2006’daki zorbalıkla kaybedilen şampiyonlukta maç 25 dakika durmuştu, bu maç çok daha fazla durdu. Belki sahaya bir şey atılmadı ama videoda göreceksiniz, orada hedefe ulaşamadılar.

Michy Batshuayi’nin son dakikalardaki golü sayesinde Trabzonspor maçında da şampiyonluk yolculuğumuza engel koyamadılar. Ama sakın sanmayın ki, teşebbüs etmeye devam etmeyecekler. Biz oraya gidiyoruz, yönetimler arasında bir sıkıntı yok, sahadaki oyuncular arasında bir sıkıntı yok. Bir takımın iddiası var, diğerinin yok. Maç 2-0 gidiyor. Böyle gerginlik, böyle olaylar… Yakın zaman evvel başka bir İstanbul takımına 5-1 yenildiği zaman tribündeki görüntüler hayret verici…

Şimdi Acun Ilıcalı dostumuzun da büyük emek ve destekleriyle hazırladığı videoyu sizlerle paylaşıyoruz. Camiamızın önemli isimlerinden Yüksek Divan Kurulu Üyemiz Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi ve Türkiye Spor Yazarları Derneği Eski Başkanı, çocukluğumdan beri Fenerbahçe balolarında gördüğümüz Togay Bayatlı beyefendiyi kaybetmişiz. Başımız sağ olsun. Ailesinin başı sağ olsun. Nurlar içinde yatsın. Ailesine sabır, kuvvet metanet diliyorum.

Biraz evvel Sn. Acun Ilıcalı’nın desteğiyle hazırlanan videomuz eminim benim gibi hepinizin duygulanmasına hatta bir adım öteye gideyim, yeniden öfkelenmesine neden olmuştur. Üstelik bu videoda gördükleriniz sadece yaşadıklarımızın kısa bir özeti. Daha neler neler yaşadık ama hepsini burada göstermeye ne vaktimiz yeter, ne de sabrımız.

Son bir istatistik paylaşacağım. Oradan da ana konumuza geleceğiz. Bu istatistikte sizi öfkelendirecek, ilk tablomuz son 5 sene. 5’inci sene bu sene olmak kaydıyla 30. hafta itibarıyla puan durumumuz. İkinci tablomuz ise son 10 sene, 10’uncu sene bu sezonun 30. haftası olması itibarıyla. Son 5 senede şampiyon olan takımların hepsi 178 maç yapmış. Fenerbahçe 367 puan almış, Galatasaray 361, Beşiktaş 329, Trabzonspor 323, Başakşehir 286. Bu tablodaki 5 takımdan sadece bu süreçte Fenerbahçe’nin şampiyonluğu yok.

Son 10 senede Fenerbahçe ile Galatasaray aynı puan sahip. (697) Beşiktaş 690, Başakşehir 616, Trabzonspor 589. Bu 10 senede Galatasaray 4, Beşiktaş 3, Başakşehir ve Trabzonspor 1 olmak üzere 9 şampiyonluk bu 4 takım arasında paylaşılmış. Ve Fenerbahçe yine şampiyon olamamış. Son 5 yılda 6 puan öndeyiz, son 10 yılda Galatasaray ile kafa kafayayız. Bu tabloda şampiyonluğu olmayan tek takım Fenerbahçe. Bu istatistikle gösterdiğimiz haftalardır, aylardır dinlendirdiğimiz Fenerbahçe’nin 3 Temmuz kumpasından beri 13 senede sadece 1 kere şampiyon olmasının hiçbir şekilde sadece ve sadece sportif argümanlarla açıklanması söz konusu değildir.

Bu hayatın olağan akışına aykırıdır. Yaşadığımız olayları bırakın Türkiye’de dünyada kimse yaşamamış. Rekabet ettiğimiz bu seneki rakibimiz bana söyleyin size şu anlattıklarımızdan herhangi bir saldırıyı veya herhangi bir haksızlığı aynı dönemde bir kez dahi olsun yaşamış mı? Veya niye hep Fenerbahçe yaşamış. Onun için bugün biz hep beraber buradayız.

“Tarihten de hiç ders almamışsınız”

Bugün burada tepkimizi haksızlığa, adaletsizliğe isyanımızı göstermek için toplandık. Şahsım için söyleyebilirim ama eminim ki Yönetim Kurulundaki tüm arkadaşlarımız bunu söyleyebilir. Bugün burada en azından şahsım için söyleyeyim. Hayatımın en büyük gururunu yaşattınız. Buraya gelip, haksızlığa karşı isyanınızı göstermek için… Allah hepinizden razı olsun. Bunu görünce Fenerbahçe’nin hiçbir zaman sırtının yere gelmeyeceğini görüyorum. Şartlar ve operasyonlar ne olursa olsun, kumpaslar ne olursa olsun, devletimiz bu ne kadar buna göz ardı ederse etsin. Kulağını kaparsa kapasın. Tek başına da olsun dimdik ayakta duracağının en güzel ifadesi bugün burada bu topluluktur. Sizlerin başkanı olmaktan iftihar ediyorum.

Neden hep Fenerbahçe, neden hep sadece Fenerbahçe. Bize neyin diyeti ödetilmek isteniyor. Hangi kirli eller sürekli ve hangi amaçla Fenerbahçe’nin üzerine mütemadiyen operasyonlar yapıyorlar. Bu sladırılar ve haksızlıklar ne zaman ve hangi şartlarda son bulacak. Yüz yıllık kulüpleri birbirleriyle çatıştırarak futbol üzerinden yeni bir toplumsal kaos mu çıkarmaya çalışıyor, birileri. Bu saldırıyı yapıp planlayanlar siz Fenerbahçe’nin tarihine hiç baktınız mı? Henüz 11 yıllık bir kulüpken bile işgal kuvvetlerine boyun eğmeyen bugün asırlık çınar olan Fenerbahçe’yi bu zorbalıklarla teslim alabileceğinizi, boyun eğdirtebileceğinizi sanıyorsanız çok ama çok yanılıyorsunuz. Tarihten de hiç ders almamışsınız.

Bu organize kötülüklerin sahibi, birileri geçen gün sormuş? Kimi hedefliyor, kimi diyor? Burada birden çok grup, parti, kurum. Ne derseniz deyin var. Bize yapılanlar bir konsorsiyum. Yeri geldi mi, aktörleri ve kurumları değişebilir ama hedef hiçbir zaman değişmiyor. Hep Fenerbahçe. Ligden çekilelim, çekilmeyelim. Onu yapalım, bunu yapalım. Acaba biz ligden çekilsek kimin otobüsüne kurşun atacaklar! Kimin kulübüne, başkanına kumpas kurup cezaevine atacaklar! Hangi takımı linç etmeye çalışacaklar!”

Paylaşın