ABD’den Ukrayna’ya “Ağır Silah” Yardımı

ABD, Ukrayna’ya zırhlı araçlar ve hava savunma sistemlerini de içeren toplam 2,5 milyar dolarlık yeni paket açıkladı. ABD, Rusya’nın Ukrayna’yı geçen yıl Şubat ayında işgal etmesinden bu yana bu ülkeye toplamda 27 milyar 400 milyon dolar güvenlik desteği yaptı.

ABD Savunma Bakanlığı’nın açıklamasına göre Washington’un Ukrayna’ya son askeri yardım paketi içinde 59 Bradley Savaş Aracı ve 90 Stryker Zırhlı Personel Taşıyıcı yer alıyor.

Son yardıma ayrıca HIMARS roket sistemi için mühimmat, sekiz Avenger hava savunma sistemi, binlerce topçu mermisi ve yaklaşık 2 bin tanksavar roketi için ek mühimmat dahil.

Kış mevsiminin Rus güçlerine yeniden organize olma ve büyük bir saldırı başlatma fırsatı verebileceği kaygıları nedeniyle Ukrayna batıdan daha fazla silah talep ediyor.

Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski Aralık ayında Washington’da ABD Kongresi’ne hitaben yaptığı konuşmada Ukrayna’ya yapılan desteğin, “hayır işi” olmadığını, “demokrasiye yatırım” olduğunu söylemiş, ABD’den güvenlik alanındaki desteğini sürdürmesini istemişti.

Öte yandan Reuters haber ajansına konuşan Amerikalı bir yetkili CIA Başkanı William Burns’un yakın zamanda Ukrayna’ya gizli bir ziyaret yaptığını ve Ukrayna Cumhurbaşkanı Volodimir Zelenski’yle biraraya geldiğini belirtti.

Haberi ilk veren Washington Post gazetesine göre ziyaret geçen haftanın sonunda gerçekleşti. Haberde Burns’un, Zelenski’yi Rusya’nın gelecek askeri planlarıyla ilgili beklentileri konusunda bilgilendirdiği belirtildi. Ayrıca Burns’un, ABD’nin desteğinin ulaşmasının bir noktada zorlaşacağını belirttiği kaydedildi.

Washington Post’un kaynaklarına dayandırdığı habere göre Zelenski ve üst düzey istihbarat yetkilileri Cumhuriyetçiler’in ABD Temsilciler Meclisi’nde az farkla çoğunluğu elde etmesinin ardından Ukrayna’nın ABD ve Batı yardımının daha ne kadar devam etmesini bekleyebileceğini tartıştı.

Öte yandan aralarında İngiltere ve Hollanda’nın da olduğu bir dizi ülke de yeni yardım paketi sözü verdi. Açıklama, Almanya’da bugün gerçekleşecek ve 50 ülkenin silah yardımlarını koordine edeceği toplantı öncesinde yapıldı.

Estonya’daki bir askeri üste bir araya gelen 11 ülkenin temsilcileri, Ukrayna’nın yeni bölgelerde hakimiyet kurması ve Rusya’nın ilerlemesinin durdurulması hedefiyle silah yardımlarını artırmaya karar verdi.

İngiltere, Polonya, Letonya, Litvanya, Danimarka, Çek Cumhuriyeti, Estonya, Hollanda ve Slovakya, daha çok destek sözü verdi.

Ortak açıklamayla duyurulan yardım paketleri şunları içeriyor:

  • İngiltere: 600 Brimstone füzesi
  • Danimarka: 19 Fransız yapımı Caesar tipi obüs
  • Estonya: Havan topları, cephane, destek araçları ve tanksavar bomba atarlar
  • Letonya: Stinger hava savunma sistemleri, iki helikopter, İHA’lar
  • Litvanya: Uçaksavar ve iki helikopter
  • Polonya: : S-60 uçaksavar ve 70 bin mermi
  • Çek Cumhuriyeti: Cephanelik, havan topları ve zırhlı personel taşıyıcılar.
  • Hollanda: Yardım paketini Cuma günü duyuracak.

İngiltere Savunma Bakanı Ben Wallace, Estonya’daki ziyareti sırasında yaptığı konuşmada, “2023’te, Ukraynalıların Rusya’yı püskürtüp Ukrayna dışına çıkararak ülkede egemenliklerini yeniden tesis etmelerinin zamanı geldi” dedi.

Paylaşın

Dokuz Doğu Avrupa Ülkesi AB’den Mülteci Yardımı İstiyor

Rusya’nın Ukrayna topraklarında başlattığı işgalin yol açtığı büyük mülteci dalgasından öncelikle etkilenen 9 doğu Avrupa ülkesi ortak bir mektupla Avrupa Birliği’nden maddi yardım talep etti.

Polonya, Çek Cumhuriyeti, Slovakya, Macaristan, Romanya, Bulgaristan ve üç Baltık ülkesi (Estonya, Litvanya ve Letonya) temsilcileri mültecilere sunulan barınma, gıda, eğitim ve ulaşım hizmetleri gibi ek sosyal yardımlar nedeniyle ülkelerinde ortaya çıkan ek harcamaları gerekçe göstererek karşılaştıkları maddi zorlukların Avrupa Birliği tarafından karşılanmasını istediler.

14 maddeden oluşan ortak mektup toplumsal dayanışmanın Avrupa Birliği’nin temel ilkelerinden biri olduğunu vurguluyor ve bu nedenle de Brüksel yetkililerinin hızla alacakları tedbirlerle mülteci akımından bire bir etkilenen doğu Avrupa ülkelerine yardım programlarını uygulamaya koyması gerektiğinin altını çiziyor.

Doğu Avrupa ülkeleri hükümetleri tarafından hazırlanan mektup mali yardımın yanı sıra, mülteci akımı nedeniyle söz konusu ülkelerde ekonomik dengelerin de değiştiğine işaret ederek, yapısal bazı tedbirler de öneriyor.

2021- 2027 ortak AB bütçesine ait proje ve fonların bir an önce uygulanmaya konulması ve de doğu Avrupa ülkelerinin bazı ödeme yükümlülüklerinin göçlerin neden olduğu zorluklar dikkate alınarak ertelenmesi de önerilen tedbirler arasında yer alıyor.

Ukraynalı mültecilerin sayısı 5 milyonu aştı

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği tarafından geçtiğimiz hafta yapılan açıklamaya göre savaşın başladığı Şubat ayından 19 Nisana kadar 5 milyonu aşkın Ukraynalı göçmen ülkesini terk etti.

Ukraynalı göçmenlerin yaklaşık yarısının tercih ettiği hedef ülke Polonya. Birleşmiş Milletler Yüksek Komiserliği tarafından açıklanan rapora göre savaştan kaçan 2 milyon 825 463 göçmen bu süre içinde Polonya’ya sığınmış.

Aynı dönem içinde Romanya’ya (757 bin 047), Rusya’ya (549 bin 805), Macaristan’a (471 bin 80), Moldova’ya (426 bin 964), Slovakya’ya (342 bin 813) ve Belarus’a (23 bin 759) geçiş yapmış.

Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Örgütü de (IOM) de Ukrayna içinde 7,1 milyon sivilin yerinden yurdundan edildiğini açıklamıştı.

BM, savaş başladığında çatışmaların tırmanması halinde 4 milyon mültecinin ülkeyi terk edeceği öngörüsünde bulunmuştu. Bugün ulaşılan rakamlar görüldüğü gibi tahminleri de aşıyor.

Yükü komşu ülkeler taşıyor

Birleşmiş Milletler Uluslararası Göç Örgütü tarafından açıklanan bu rakamlar mültecilerin öncelikle komşu ülkelere sığındığını net bir şekilde ortaya koyuyor. Doğu Avrupa ülkeleri kaleme aldıkları mektupta Avrupa Birliği’ne bu yükün eşit bir şekilde dağıtılmasını talep ediyorlar.

AB’nin orta ve doğu Avrupa’da bulunan dokuz üyesinin bu ortak çıkışının gerisinde, Temmuz ayında AB dönem başkanlığının Prag’a devredilecek olmasının da payı olduğu biliniyor.

Bir Orta Avrupa ülkesinin dönem başkanlığı yapacağı Avrupa Birliği’nde savaş ve mülteci coğrafyasının yakınlığının neden olduğu mali sorunların daha rahat bir şekilde çözülebileceği düşünülüyor.

(Kaynak: BBC Türkçe)

Paylaşın