“Donald Trump, Türkiye’yi F-35 Programına Geri Almayı Planlıyor” İddiası

ABD Başkanı Donald Trump’ın Türkiye’yi F-35 programına geri almayı düşündüğü iddia edildi. Türkiye, Rusya yapımı S-400 füze savunma sistemlerini satın alması ardından programından çıkarılmıştı.

Erdoğan’ın, Trump’la 16 Mart’ta yaptığı telefon görüşmesinde ‘iş birliğini geliştirmek için CAATSA yaptırımlarının sonlandırılması gerektiğini’ söylediği aktarılmıştı. Erdoğan’ın Nisan ayında ABD’yi ziyaret ederek, Trump ile görüşmek istediğini öne sürülmüştü.

ABD Başkanı Donald Trump, AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yaptığı telefon görüşmesinin ardından ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası (CAATSA) yaptırımlarını kaldırılmayı ve Türkiye’yi F-35 programına geri almayı düşündüğü iddia edildi.

Fox News tarafından aktarılan bilgiye göre, Trump’ın F-16 uçaklarının Türkiye’ye satışına olumlu yaklaştığı belirtildi. Türkiye’nin S-400 sistemini çalışamayacak bir duruma getirmesi halinde F-35 savaş uçaklarını satma fikrine açık olduğunu da belirtti.

Aynı zamanda Trump’ın ekibinden ‘Türkiye’nin CAATSA yaptırımlarından nasıl kaçınabileceğine’ ilişkin bir çalışma yapmasını istediği belirtildi. İki taraf arasında yapılacak anlaşma, savunma sistemlerinin sökülmesi veya Türkiye’de ABD’de kontrolündeki bir üsse taşınmasını da kapsayacak.

ABD Kongresi, geçen yıl Türkiye’ye 40 F-16 ve mevcut filosundaki 79 uçak için modernizasyon kitlerinin 23 milyar dolarlık satışını onayladı. Türkiye ile uçağı üreten Lockheed Martin arasında görüşmeler ise devam ediyor.

Türkiye’ye CAATSA yaptırımları, Ankara’nın Rus yapımı S-400 füze savunma sistemlerini satın alması ardından uygulanmaya başlanmıştı. Türkiye aynı sebeple, Türk savunma şirketlerinin pek çok parçasının üretiminde pay sahibi olduğu yeni nesil savaş F-35 savaş uçakları programından da çıkarılmıştı.

Programdan çıkarılışının ardından Türkiye, modernize edilmiş 40 adet F-16 ve mevcut 79 adet F-16’nın modernizasyonu için ABD’ye başvurmuştu.

Erdoğan’ın, Trump’la 16 Mart’ta yaptığı telefon görüşmesinde ‘iş birliğini geliştirmek için CAATSA yaptırımlarının sonlandırılması gerektiğini’ söylediği aktarılmıştı. Bloomberg, Erdoğan’ın Nisan ayında ABD’yi ziyaret ederek, Trump ile görüşmek istediğini aktarmıştı.

Türkiye – ABD ilişkileri

Son yıllarda Türkiye ve ABD arasındaki ilişkiler, Doğu Akdeniz, Suriye ve Gazze’deki politika farklılıklarından, Türkiye’nin Rusya’dan S-400 hava savunma sistemlerini satın almasına kadar çeşitli konular yüzünden gerildi. Bu durum, ABD yaptırımlarına ve Türkiye’nin 2019’da F-35 savaş uçağı programından çıkarılmasına yol açtı.

Daha sonra Ankara, Washington’dan 40 adet Block-70 F-16 savaş uçağı ve 79 modernizasyon kiti temin etmek istedi. Türkiye’nin İsveç’in NATO üyeliğine onay vermesinin ardından bu anlaşma onaylandı ve bu gelişmelerle birlikte ilişkilerde yumuşama oldu.

Erdoğan ayrıca, Türkiye’nin tedarik zincirleri açısından avantajlı olduğunu belirterek, Ukrayna-Rusya savaşında önemli bir mühimmat olan 155 mm’lik mühimmatın üretimi ve tedariki konusundaki iş birliğini örnek olarak gösterdi. Washington, Rusya’ya karşı yaptırımları ihlal eden bazı Türk bireyler ve şirketlere de yaptırımlar uyguladı.

ABD’nin CAATSA kapsamında Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) ve dönemin Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir’in de aralarında olduğu dört kurum yetkilisine “Rusya ile ilişkiler” nedeniyle yaptırımları 2021 yılında yürürlüğe girdi. Türkiye, Ukrayna’yı destekliyor ancak Moskova’ya yönelik yaptırımlara karşı çıkıyor.

(Kaynak: Euronews Türkçe)

Paylaşın

Donald Trump “Fakirden Alıp Zengine Verecek”

ABD Başkanı Donald Trump’ın partisi olan Cumhuriyetçi Parti’nin hazırladığı bütçe planının, ülkedeki en fakir yüzde 40’ın servetini en zengin yüzde 1’e aktarmaya neden olacağı ifade ediliyor.

Independent Türkçe‘nin aktardığı Yale Üniversitesi’nin analizi, Cumhuriyetçi meclis üyelerinin değerlendirdiği bütçe planının nihai olarak Amerikalıların en yoksul yüzde 40’ından en zengin yüzde 1’ine servet transferi yapacağını ortaya koydu.

Yale Bütçe Laboratuvarı’ndan araştırmacılar Harris Eppsteiner ve John Ricco, geçen ay Temsilciler Meclisi’nde yapılan oylamada çerçevesi desteklenen Cumhuriyetçi Parti bütçe teklifinin, büyük ölçüde zenginlere fayda sağlayacak 4,5 trilyon dolarlık vergi kesintisinin yanı sıra, en yoksullara yapılanları da içeren kamu yardımları da dahil 1,5 trilyon dolarlık harcama kesintisi barındıracağını ortaya koydu.

Bu kesintilerin yaklaşık 230 milyar doları, yoksul ailelerin gıda almasına yardımcı olan Ek Beslenme Yardımı Programı’ndan (genellikle SNAP diye kısaltılıyor) yapılacak.

Bir diğer 880 milyar dolarlık kesintiyse sınırlı kaynaklara sahip bireylere sağlık hizmetleri için ödeme yardımı sağlayan Medicaid’den gelecek. Bu program aynı zamanda huzurevlerindeki yaşlı Amerikalıların yüzde 60’ının masraflarının çoğunu karşılıyor.

Her iki kesinti de 10 yılda gerçekleşecek.

Eppsteiner ve Ricco analizlerinde, “Bu politika değişikliklerinin genel etkisi, vergi sonrası ve transfer kaynaklarını dağılımın en altındaki hanelerden en üsttekilere doğru kaydırarak gerileyici olacaktır” diye yazdı.

Vergi ve transfer sonrası gelir, tüm vergiler düşüldükten ve Sosyal Güvenlik, Medicare, işsizlik yardımları gibi devlet “transferleri” eklendikten sonra kalan geliri ifade ediyor.

Eppsteiner ve Ricco, “gelir dağılımının en altındaki vergilendirilmiş haneler vergi ve transfer sonrası gelirde yüzde 5’lik bir azalma, dağılımın ortasındakiler yüzde 0,6’lık mütevazı bir artış ve vergi birimlerinin [hanehalkının] en üst yüzde 5’indekiler yüzde 3’lük bir artış görecek” diye yazdı.

Analizde, “Net mali faydanın yüzde 100’ünden fazlası en üst beşte birlik dilime eklenecek” dendi.

Donald Trump defalarca Medicaid’de kesinti yapmayacağında ısrar etti ancak bağımsız analistler Cumhuriyetçilerin programda ciddi kesintiler yapmadan bütçelerini kotaramayacağını bildiriyor.

Cumhuriyetçilerin Medicaid için önerdiği değişiklikler şimdiden ülkenin çeşitli yerlerinde protestolara neden oluyor.

Kesintilere ek olarak, önerilen Cumhuriyetçi bütçe, Trump’ın 2017 Vergi Kesintileri ve İstihdam Yasası’nın süresi dolan hükümlerini de yenileyecek, ki bu da ABD tarihinde yoksullardan ultra zenginlere yapılan en büyük servet transferi.

Rapor, analiz ettiği plan önerisinin, gelecekte ne zaman kabul edilirse edilsin, o zamana kadar değişebileceğini belirtiyor.

Yazarlar, “Yukarıda da belirtildiği üzere, 25 Şubat’ta Meclis tarafından kabul edilen karar, her bir komitenin belirlenen hedefe nasıl ulaşacağını belirtmiyor. Bu nedenle, komiteler nihayetinde bu blog yazısında analiz edilenlerden önemli ölçüde farklı politika değişikliklerini onaylayabilir” diye yazdı.

Paylaşın

Trump İle Putin Görüştü: Ukrayna’da “Sınırlı Ateşkes”

Vladimir Putin ile yaptığı görüşmenin verimli geçtiğini ifade eden Donald Trump, Ukrayna’da, enerji ve altyapı alanlarında derhal ateşkes sağlanması konusunda mutabık kaldıklarını belirtti.

Haber Merkezi / Beyaz Saray, Trump ile Putin arasındaki telefon görüşmesine ilişkin yazılı açıklamasında, iki ismin Rusya-Ukrayna Savaşı’nın “kalıcı bir barışla” sona ermesi gerektiği ve kapsamlı müzakerelerin sürdürülmesi konusunda mutabık kaldıklarını açıklamıştı.

ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin en az bir buçuk saat süren bir telefon görüşmesi yaptı.

Beyaz Saray, Donald Trump ve Vladimir Putin’in, Rusya-Ukrayna savaşında enerji ve altyapı hedeflerine yönelik sınırlı bir ateşkes sağlanması konusunda mutabakata vardığını bildirdi.

Beyaz Saray, bunun nihayetinde Karadeniz’de bir deniz ateşkesini ve çatışmaların kalıcı olarak sona erdirilmesini içermesi umulan bir ‘barışa yönelik hareketin’ ilk adımı olduğunu belirtti.

“Her iki lider de bu savaşın kalıcı bir barışla sona ermesi gerektiği konusunda hemfikir,” denilen Beyaz Saray açıklamasında, “Ukrayna ve Rusya’nın bu savaşta harcadığı kan ve servet, halklarının ihtiyaçları için daha iyi değerlendirilebilir,” ifadelerine yer verildi.

Beyaz Saray, bu adımlara yönelik müzakerelerin ‘derhal başlayacağını’ duyurdu. Ancak Ukrayna’nın bu aşamalı ateşkes planına dahil olup olmadığı henüz net değil.

Görüşmeye ilişkin Kremlin’den yapılan açıklamada Putin’in, Ukrayna ile Rusya’nın birbirlerinin enerji altyapısını 30 gün süreyle vurmamasını öngören Trump’ın ateşkes önerisini kabul ettiği belirtildi. Konuyla ilgili Putin’in Rus ordusuna emir verdiği ifade edildi.

Kremlin görüşmede, iki liderin Ukrayna konusunda “detaylı ve dürüst bir görüş alışverişinde bulunduğunu” kaydetti. Putin görüşmede çatışmaya getirilecek çözümün “kapsamlı, kalıcı ve uzun vadeli” olması, Rusya’nın kendi güvenlik çıkarlarının ve savaşı doğuran sebeplerin dikkate alınması gerektiğini belirtti.

İki lider Ukrayna’nın geçen hafta kabul ettiği ABD’nin 30 günlük ateşkes önerisini de ele aldı. Putin’in böyle bir ateşkesin gözlemlenmesi konusunda “önemli noktaları” gündeme getirdiği ve ateşkesin Ukrayna tarafından daha fazla asker seferber etme ve yeniden silahlanma amacıyla kullanılmaması gerektiğini ifade ettiği bildirildi.

Kremlin açıklamasında “Çatışmanın yeniden tırmanmasını önleme ve onu siyasi ve diplomatik yollarla çözüme kavuşturma yönünde çalışmak için temel koşulun, Kiev’e yabancı askeri desteğin ve istihbarat sağlanmasının tamamen kesilmesi olduğu vurgulandı” denildi.

Kremlin ayrıca Rusya ile Ukrayna arasında 175’er savaş mahkumunun takas edilmesinde mutabık kalındığını duyurdu. Açıklamada “Vladimir Putin 19 Mart’ta Rus ve Ukrayna taraflarının mahkum takası yapacağını söyledi- 175’e 175 kişi” denildi.

Trump, Truth Social hesabından yaptığı açıklamada, Rusya Devlet Başkanı Putin’le yaptığı telefon görüşmesinin çok iyi ve verimli geçtiğini kaydetti. Trump, açıklamasında, “Tüm enerji ve altyapı alanlarında derhal ateşkes sağlanması konusunda mutabık kaldık.” ifadesini kullandı.

Bu süreçte tam ve kapsamlı ateşkese giden yolda diğer müzakerelerin süreceğine işaret eden Trump, “Rusya ile Ukrayna arasında tam bir ateşkes ve sonunda da savaşın sona erdirilmesi için beraber çalışacağımız hususunda anlaştık.” değerlendirmesinde bulundu.

Barış anlaşmasının sağlanmasına yönelik pek çok detayı görüştüklerini aktaran Trump, “Şu anda bu süreç işliyor, umarım insanlık adına bu işi bitireceğiz.” yorumunu yaptı.

Trump hafta sonunda Moskova ile Washington’un “bazı varlıkları bölüşmek” üzerine görüşeceklerini belirterek Ukrayna’nın hangi işgal edilmiş parçalarını Rusya’nın elinde tutabileceğini müzakere etmek istediğini söylemişti.

Donald Trump Pazartesi günü de kendi sosyal medya platformu Truth Social üzerinden bir açıklama yaparak “nihai bir anlaşmanın pek çok unsuru üzerinde mutabık kalındığını ancak halledilmesi gereken çok şey olduğunu” ifade etmişti.

Karşılıklı saldırılar sürüyor

Rusya ve Ukrayna gece yarısı insansız hava araçlarıyla karşılıklı saldırılar düzenledi. Rusya Federasyonu Astrahan Bölgesi Valisi İgor Babuşkin, Ukrayna’nın bölgede enerji tesislerini hedef aldığını, bir kişinin yaralandığını ve yangın çıktığını söyledi. Babuşkin, “Durumun kontrol altında olduğunu” ekledi.

Rusya Savunma Bakanlığı da 36’sı Kursk bölgesinde olmak üzere 72 insansız hava aracının etkisiz hale getirildiğini kaydetti. Ukrayna Hava Kuvvetleri ise Rusya’nın gece yarısı insansız hava araçlarıyla 174 saldırı düzenlediğini, 160’ının etkisiz hale getirildiğini açıkladı.

Saldırılarda Kiev, Odessa, Harkov, Dnipro, Kirovohrad, Sumi, Çernihiv bölgelerinin hedef alındığı kaydedildi. Ukrayna geçtiğimiz Ağustos ayında Rusya’daki Kursk bölgesine şok bir kara saldırısı başlatarak geniş toprak parçalarını ve onlarca köyü ele geçirmişti.

Ancak geçtiğimiz iki hafta içinde Kiev, Moskova’nın yoğun karşı taarruzu nedeniyle Kursk’taki hakimiyetini kaybetti.

Paylaşın

Erdoğan İle Trump, İkili İlişkiler Ve Bölgesel Konuları Görüştü

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile Türkiye – ABD ilişkilerini, Suriye yaptırımlarını ve güvenlik iş birliği konularını telefonla görüştü.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD Başkanı Donald Trump ile telefonda görüştü. İletişim Başkanlığı’ndan yapılan açıklamaya göre görüşmede, Türkiye ile ABD ikili ilişkileri, bölgesel ve küresel konular ele alındı.

Erdoğan görüşmede, iki müttefik olarak Türkiye ve ABD’nin iş birliğini yeni dönemde dayanışma içerisinde, sonuç odaklı ve samimi bir şekilde ilerleteceklerine inancının tam olduğunu ifade etti.

Erdoğan, bölgesel ve küresel gelişmelerin Türkiye ile ABD arasındaki istişareleri her konuda artırmayı gerekli kıldığını, ABD Başkanı Trump’ın Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın sona erdirilmesi için kararlı ve doğrudan inisiyatif alan adımlarını desteklediklerini, Türkiye’nin savaşın en başından beri adil ve kalıcı barış için gayret gösterdiğini ve buna devam edeceğini belirtti.

Görüşmede Suriye ile ilgili de mesaj veren Erdoğan, Suriye’de istikrarın yeniden sağlanması, yeni yönetimin işlevsel kılınması ve normalleşme için Suriye’ye yönelik yaptırımların kaldırılmasına birlikte katkı sunmalarının önemli olduğunu, bunun Suriyelilerin yeniden yurtlarına geri dönmelerine imkan sağlayacağını söyledi.

Erdoğan, ABD’den yeni dönemde teröre mücadele konusunda, Türkiye’nin çıkarlarını gözeten bir anlayışla adımlar beklendiğini, savunma sanayii alanında iki ülkenin iş birliğini geliştirmek için CAATSA yaptırımlarının sonlandırılması, F-16 tedarik sürecinin neticelendirilmesi ve F-35 programına Türkiye’nin yeniden katılımı konularının sonuçlandırılmasının gerekli olduğunu belirtti.

Paylaşın

Putin’den Trump’ın “Ukraynalı Askerleri Bağışla” Çağrısına Yanıt: Teslim Olmaları Halinde…

ABD Başkanı Donald Trump’ın Kursk’taki Ukrayna askerlerinin bağışlanmasına yönelik çağrısına yanıt veren Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, “Teslim olurlarsa canları bağışlanacak” dedi.

Haber Merkezi / Trump’ın çağrısının uygulanabilmesi için Ukrayna’nın Kursk’taki askerlere teslim olma talimatı vermesi gerektiğini belirten Putin, Trump ve ekibinin Rusya – ABD ilişkilerini düzeltmek için elinden geleni yaptığını dile getirdi.

ABD Başkanı Donald Trump, Truth Social’da yaptığı paylaşımda, Rusya lideri Vladimir Putin ile “verimli görüşmeler yaptıklarını” ve Rusya-Ukrayna savaşını sona erdirmek için “iyi bir şans olduğunu” kaydetti. Trump, paylaşımında şu ifadeleri kullandı:

“Dün, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile çok iyi ve verimli görüşmeler yaptık; bu korkunç, kanlı savaşı nihayet bitirmek için büyük bir fırsat var. Ancak şu anda binlerce Ukrayna askeri, Rus birlikleri tarafından tamamen kuşatılmış durumda ve çok kötü, savunmasız bir konumdalar. Putin’den hayatlarını bağışlamasını güçlü bir şekilde talep ettim. Bu, İkinci Dünya Savaşı’ndan beri görülmemiş korkunç bir katliam olur. Tanrı hepsini korusun!”

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski ise ulusa hitaben yaptığı konuşmasında, Putin’in yorumlarının “çok manipülatif” olduğunu kaydetti. Zelenski, Putin’in ABD planına verdiği nitelikli desteğin, planı reddetmek için zemin hazırlama çabası olduğunu düşündüğünü söyledi.

Zelenski, “Aslında Putin şu anda bir ret hazırlığı yapıyor çünkü elbette Başkan Trump’a bu savaşı sürdürmek, Ukraynalılar’ı öldürmek istediğini söylemekten korkuyor” dedi. Ukrayna’nın ABD’nin önerisini kabul ettiğini ve izleme ve doğrulamayı organize etmeye hazır olduğunu belirten Zelenski, “Süreci zorlaştıran koşulları biz koymuyoruz, Rusya koyuyor” ifadesini kullandı.

Paylaşın

Trump, Putin’den Ukraynalı Askerleri Bağışlamasını İstedi

ABD Başkanı Donald Trump, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’den, Rus askerleri tarafından kuşatılan Ukraynalı askerlerin hayatlarının bağışlanmasını istediğini söyledi.

Haber Merkezi / ABD Başkanı Donald Trump, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile çok iyi ve verimli bir görüşme gerçekleştirdiğini açıkladı. Donald Trump, Truth Social platformunda yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

“Bu korkunç, kanlı savaşın sonunda sona erme ihtimali çok yüksek, ama, tam şu anda, binlerce Ukrayna askeri, Rus askeri tarafından tamamen kuşatılmış durumda ve çok kötü ve savunmasız bir durumda. Başkan Putin’den hayatlarının bağışlanmasını şiddetle rica ettim. Bu korkunç bir katliam olurdu, II. Dünya Savaşı’ndan beri görülmemiş bir katliam. Tanrı hepsini korusun!!!”

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna’da ateşkes için ABD önerilere katıldıklarını; ancak herhangi bir ateşkesin çatışmanın temel nedenleriyle ilgilenmesi gerektiğini ve pek çok ayrıntının çözülmesi gerektiğini söyledi.

Putin, Belarus Devlet Başkanı Aleksander Lukaşenko ile yaptığı görüşmenin ardından Kremlin’de düzenlediği basın toplantısında gazetecilere “Düşmanlıkların durdurulması önerilerine katılıyoruz. Ancak bu ateşkesin uzun vadeli barışa yol açacak ve bu krizin asıl nedenlerini ortadan kaldıracak şekilde olması gerektiği gerçeğinden hareket ediyoruz” dedi.

Savaşı sona erdirme çabaları için ABD Başkanı Donald Trump’a teşekkür eden Putin, “Fikrin kendisi doğru ve biz de kesinlikle destekliyoruz. Ancak tartışmamız gereken konular var. Amerikalı meslektaşlarımızla da konuşmamız gerektiğini düşünüyorum” diye konuştu. Konuyu görüşmek için Trump’ı arayabileceğini söyleyen Putin, “Biz bu çatışmanın barışçı yollarla sona erdirilmesi fikrini destekliyoruz” dedi.

Ukrayna’ya askeri sevkiyat yeniden başladı

ABD, ateşkes başlığındaki mutabakat sonrası Ukrayna ile istihbarat paylaşımını da yeniden başlatıyor. Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski, ABD’nin Ukrayna’ya askeri malzeme sevkiyatının ülkesi üzerinden yeniden başladığını ve Ukrayna ordusu tarafından kullanılan Starlink uydu sisteminin çalıştığını belirtti.

Sikorski, Ukraynalı mevkidaşı Andrii Sybiha ile başkent Varşova’daki görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, Polonya’nın güneydoğusunda, Ukrayna sınırına yakın Rzeszow – Jasionka havalimanındaki uluslararası askeri ve insani yardım merkezinden silah sevkiyatının yeniden başladığını duyurdu.

Bu gelişme Ukrayna ve ABD’li yetkililerin 11 Mart’ta Suudi Arabistan’da yaptıkları görüşmenin hemen ardından geldi. Polonya Dışişleri Bakanlığı önünde gazetecilere konuşan Sikorski, “Jasionka üzerinden silah sevkiyatları önceki seviyelere döndü. Anladığım kadarıyla Starlink de çalışıyor” dedi.

Ukrayna Dışişleri Bakanı ise Suudi Arabistan’da ABD ile yapılan görüşmelerin sonuçlarının “çok önemli, neredeyse tarihi” olduğunu belirtti. Sybiha, “Ukrayna, bu savaşı sona erdirmek ve adil, kalıcı bir barış sağlamak isteyen en önde gelen ülkedir” diye ekledi.

Paylaşın

Putin’den Trump’ın Ukrayna’da Ateşkes Çağrısına Şartlı Onay

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, düzenlediği bir basın toplantısında, ülkesinin ABD’nin ateşkes önerisine prensipte katıldığını ancak bazı şartların hala müzakere edilmesi gerektiğini Söyledi.

Haber Merkezi / Ateşkesin olası ihlallerini izlemek için bir mekanizma kurulmasının gerekliliğini vurgulayan Vladimir Putin, Ukrayna’nın 30 günlük ateşkesi asker seferber etmek ve yeniden silahlanmak için kullanıp kullanamayacağı konusundaki endişelerini dile getirdi.

Putin, “Çatışmaların durdurulması yönündeki önerilere katılıyoruz, ancak ateşkesin kalıcı barışa yol açması ve krizin temel nedenlerini ortadan kaldırması gerektiği varsayımından hareket ediyoruz” dedi. Putin, ABD’nin Ukrayna’yı ateşkesi kabul etmeye ikna etmiş gibi gözükse de Kiev’in motivasyonunun muhtemelen savaş alanındaki durumdan kaynaklandığını belirtti.

Kursk bölgesine giren Ukrayna güçlerinin önümüzdeki günlerde tamamen kuşatılış olacağına dikkat çekti. Putin, “Bu şartlar altında Ukrayna’nın en az 30 gün süreyle ateşkes sağlamasının faydalı olacağına inanıyorum” dedi.

Putin, bu açıklamayı, Trump’ın Ukrayna’nın kabul ettiği 30 günlük ateşkesi görüşmek üzere Moskova’ya giden elçisinin varışından birkaç saat sonra yaptı. Putin ayrıca, Trump’a “Ukrayna’daki anlaşmaya bu kadar önem verdiği için” teşekkür etti.

Rusya Devlet Başkanı Putin, Rusya, olası bir ateşkesi gözlemlemek üzere NATO üyelerinden herhangi birinin barış gücünü kabul etmeyeceğini açıkladı.

NATO Genel Sekreteri Mark Rutte ile görüşmesi öncesinde gazetecilere açıklama yapan ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’nın Ukrayna ile 30 günlük ateşkesi kabul etmesi çağrısını yineledi. Rusya’nın ABD müttefiklerine saldıracağını düşünmediğini söyleyen Trump, “Böyle bir şey olmayacak. Bunun olmamasını sağlayacağız” dedi.

Trump, Beyaz Saray’da yaptığı açıklamada Kremlin’in ABD’nin Ukrayna’nın destekleyeceğini söylediği 30 günlük ateşkes önerisini kabul etmesini umduğunu söylemişti.

ABD’nin Ortadoğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un Moskova’daki görüşmelerde sunduğu ateşkes önerisi, bu hafta başında Suudi Arabistan’da yapılan görüşmelerde Ukrayna tarafından kabul edilmişti.

Putin’in üst düzey dış politika yardımcısı Yuri Uşakov ise, ABD’nin Ukrayna’daki savaşı durdurmak için önerdiği 30 günlük ateşkesin Moskova’ya “hiçbir şey” sunmadığını, ancak Kiev güçlerine çok ihtiyaç duydukları bir savaş molası vereceğini söyledi.

Şubat 2022’de on binlerce askerle Ukrayna’ya giren Rus güçleri, 2024 ortalarından bu yana ilerleyişini sürdürüyor ve Ukrayna topraklarının neredeyse beşte birini kontrol ediyor.

Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in ateşkes önerisine dair açıklamalarını değerlendirdi. Zelenski, “Putin (ateşkesi) reddetmeye hazırlanıyor.” derken, Putin’in bu fikrini ABD Başkanı Donald Trump’a doğrudan söylemekten korktuğunu ifade etti.

Ukrayna’ya askeri sevkiyat yeniden başladı

ABD, ateşkes başlığındaki mutabakat sonrası Ukrayna ile istihbarat paylaşımını da yeniden başlatıyor. Polonya Dışişleri Bakanı Radoslaw Sikorski, ABD’nin Ukrayna’ya askeri malzeme sevkiyatının ülkesi üzerinden yeniden başladığını ve Ukrayna ordusu tarafından kullanılan Starlink uydu sisteminin çalıştığını belirtti.

Sikorski, Ukraynalı mevkidaşı Andrii Sybiha ile başkent Varşova’daki görüşmesinin ardından yaptığı açıklamada, Polonya’nın güneydoğusunda, Ukrayna sınırına yakın Rzeszow – Jasionka havalimanındaki uluslararası askeri ve insani yardım merkezinden silah sevkiyatının yeniden başladığını duyurdu.

Bu gelişme Ukrayna ve ABD’li yetkililerin 11 Mart’ta Suudi Arabistan’da yaptıkları görüşmenin hemen ardından geldi. Polonya Dışişleri Bakanlığı önünde gazetecilere konuşan Sikorski, “Jasionka üzerinden silah sevkiyatları önceki seviyelere döndü. Anladığım kadarıyla Starlink de çalışıyor” dedi.

Ukrayna Dışişleri Bakanı ise Suudi Arabistan’da ABD ile yapılan görüşmelerin sonuçlarının “çok önemli, neredeyse tarihi” olduğunu belirtti. Sybiha, “Ukrayna, bu savaşı sona erdirmek ve adil, kalıcı bir barış sağlamak isteyen en önde gelen ülkedir” diye ekledi.

Paylaşın

Pezeşkiyan’dan Trump’ın Tehdidine Sert Yanıt: Ne Yapmak İstiyorsan Onu Yap

İran Cumhurbaşkanı Mesud Pezeshkian, ABD Başkanı Donald Trump’ın tehditlerinin müzakereleri engellediğini söyledi. Pezeshkian, “Onların [ABD’nin] emir vermesi ve tehditler savurması bizim için kabul edilemez” dedi.

Mesud Pezeshkian ayrıca, Donald Trump’a doğrudan hitap ederek, şu ifadeleri kullandı: “Seninle müzakere etmeye gelmeyeceğim. Ne yapmak istiyorsan onu yap!”

Trump, geçtiğimiz hafta, İran’ın nükleer anlaşma müzakeresi çağrısını reddetmesine yanıt olarak, Tahran’la ya askeri olarak ya da bir anlaşma yaparak başa çıkılabileceğini söylemişti. “Askeri seçeneğe gitmek zorunda kalırsak, bu onlar için çok, çok kötü olur” diyen Trump, İran ile askeri çatışma yerine diplomatik bir anlaşmayı “tercih ettiğini” belirtmişti.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, ABD Başkanı Donald Trump’ın İran’ın dini liderliğine gönderdiği mektubun “yakında bir Arap ülkesi tarafından Tahran’a ulaştırılacağını” söyledi.

Trump’ın geçen hafta İran’ı yeni bir nükleer anlaşma için görüşmelere katılmaya çağıran bir mektup gönderdiğini açıklamasının ardından İran’ın dini lideri Ayetullah Ali Hamaney, Tahran’ın müzakerelere zorlanmayacağını kaydetmişti.

BM Güvenlik Konseyi’nin Çarşamba günü İran’ın nükleer programına ilişkin kapalı kapılar ardında yapacağı toplantıya tepki gösteren Arakçi, toplantının “talep eden devletlerin iyi niyetini sorgulatan yeni ve tuhaf bir süreç” olduğunu söyledi.

Toplantı, konseyin 15 üyesinden altısı (Fransa, Yunanistan, Panama, Güney Kore, İngiltere ve ABD) tarafından İran’ın silah düzeyine yakın uranyum stoğunu arttırması üzerine talep edildi.

Arakçi, İran’ın nükleer anlaşmanın bir parçası olan Avrupalı güçler Fransa, İngiltere ve Almanya ile yakında beşinci tur görüşmeleri yapacağını kaydederek, diğer üyeler Rusya ve Çin ile Cuma günü Pekin’de bir toplantı düzenleyeceklerini doğruladı.

Paylaşın

Zelenski, Trump’tan Oval Ofis’te Yaşananlar İçin Özür Diledi

ABD Başkanı Donald Trump’ın özel temsilcisi Steve Witkoff, Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’nin Oval Ofis’teki görüşmede yaşanan tartışma için Trump’tan özür dilediğini söyledi.

Haber Merkezi / Steve Witkoff, Fox News’e verdiği demeçte, “Zelenski başkana bir mektup gönderdi. Oval Ofis’te yaşanan tüm olay için özür diledi” dedi.

Donald Trump, geçen hafta kongrede yaptığı yıllık başkanlık konuşmasında, Volodimir Zelenski’den bir mektup aldığını açıklamıştı. Donald Trump bir özür aldığından bahsetmemişti.

Zelenski’nin yardımcı Mykhailo Podolyak, daha önce Zelenski’nin özür dilemeyeceğini söylemişti.

28 Şubat’taki görüşmede Başkan Yardımcısı JD Vance, Zelenski’ye Ukrayna’nın savaşmaya devam etmek için yeterli sayıda insana sahip olmadığını söylemesiyle tansiyon yükselmişti. Zelenski ise Vance’in Ukrayna’ya gelmediğini ve bunu söyleyemeyeceğini savunarak, “Gel ve gör” demişti.

Zelenski, Kiev’in ısrar ettiği güvenlik garantilerine duyulan ihtiyacı vurguladı. Trump ise Zelenski’nin sözünü keserek ABD’nin Ukrayna’ya için halihazırda yaptıklarına “minnettar olmasını” söylemişti.

Tartışmanın ardından Zelenski ve heyeti başka bir odaya alınmış, sonrasında ise Beyaz Saray’dan ayrılmaları söylenmişti. Zelenski, Ukrayna’nın nadir toprak mineralleriyle ilgili ticari bir anlaşmayı imzalamak üzere Washington’a gitmişti. Ancak yaşananların ardından anlaşma imzalanmamıştı.

ABD ve Ukrayna yetkililerinin, Rusya ile savaşı sona erdirmek amacıyla yürütülen barış görüşmelerini yeniden ele almak üzere bu hafta Suudi Arabistan’da bir araya gelmeleri bekleniyor.

Paylaşın

Trump’tan Rusya’ya: Barış Mı, Yaptırımlar Mı?

Ukrayna’ya askeri desteğini askıya alan ABD Başkanı Donald Trump, Rusya’ya Ukrayna ile bir barış anlaşması yapmaması halinde geniş kapsamlı yaptırımlar uygulanacağı uyarısında bulundu.

Donald Trump’ın bu uyarısı, Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenski’nin geçen hafta Beyaz Saray’a yaptığı ziyaretin ardından gerginleşen ABD – Ukrayna ilişkilerinin ortasında geldi.

Donald Trump ayrıca, İran’la bir nükleer anlaşma müzakere etmek istediğini belirterek Tahran’a bir mektup gönderdi. Trump, Batı’nın nükleer silah üretme kapasitesine hızla yaklaştığından endişe duyduğu İran’a görüşme çağrısında bulundu.

Ukrayna’ya askeri desteğini askıya alan ABD Başkanı Donald Trump, bu kez de Ukrayna’yı bombalayan Rusya’ya tepki göstererek Moskova’ya yönelik yeni yaptırımları ve tarifleri devreye sokmakla tehdit etti.

Trump, kendi sahibi olduğu Truth Social adlı sosyal medya platformu üzerinden yaptığı paylaşımda, “Rusya’nın şu anda Ukrayna’yı tam anlamıyla ‘vurduğu’ gerçeğine dayanarak ateşkes ve nihai barış anlaşması sağlanana kadar Rusya’ya büyük çaplı banka yaptırımları, yaptırımlar ve tarifiler uygulamayı ciddi anlamda düşünüyorum” diye yazdı.

ABD Başkanı, Ukrayna ve Rusya’ya seslenerek, “Çok geç olmadan hemen masaya oturun” ifadelerini kullandı.

Trump ‘nükleer müzakere’ için İran’a mektup gönderdi

Donald Trump, İran’la bir nükleer anlaşma müzakere etmek istediğini belirterek bu hafta Tahran’a bir mektup gönderdi. Trump, Batı’nın nükleer silah üretme kapasitesine hızla yaklaştığından endişe duyduğu İran’a görüşme çağrısında bulundu.

“Umarım müzakere edersiniz, çünkü bu İran için çok daha iyi olur” diyen Trump, Fox Business Network’e verdiği röportajda, “Bence bu mektubu almak isteyecekler. Diğer seçenek ise bir şeyler yapmak zorunda kalmamız, çünkü bir nükleer silaha daha izin veremeyiz” dedi.

İran’ın New York’taki Birleşmiş Milletler misyonu söz konusu mektubun henüz kendilerine ulaşmadığını açıkladı. İran Dışişleri Bakanlığı’ndan ise Trump’ın açıklamalarına ilişkin resmi bir yanıt gelmedi. İran’ın üst düzey güvenlik birimleriyle bağlantılı olan Nour News ise Trump’ın mektubunu ‘Washington’un tekrar eden bir gösterisi’ olarak nitelendirdi.

Trump’a mektubu İran’ın Batı karşıtı dini lideri Ayetullah Ali Hamaney’e gönderip göndermediği sorulduğunda, “Evet” yanıtını verdi. “İran’ı iki şekilde ele alabilirsiniz: Ya askeri yollarla ya da bir anlaşma yaparak. Ben bir anlaşma yapmayı tercih ederim çünkü İran’a zarar vermek istemiyorum. Onlar harika insanlar” dedi.

Trump, perşembe günü gerçekleştirilen röportajda, mektubu çarşamba günü gönderdiğini belirtti.

Paylaşın