İzmir, gezilecek yerleri ve tarihi yapılarıyla dikkat çekiyor. Doğal Yaşam Parkı (Hayvanat Bahçesi); İzmir’in Çiğli İlçesi, Sasalı Ve Tuzla Kuş Cenneti Yolu üzerine yer alır.
İzmir Kültürpark Fuar’ında 18 dönüme kurulan Hayvanat Bahçesi, 1937 yılında Türkiye’nin ilk hayvanat bahçesidir. 2008 yılında Çiğli Sasalı’daki 425 dönümlük alanda Türkiye’nin ilk Doğal Yaşam Parkı’na dönüştürülmüştür.
2006 yılında başlanılan proje 2 yılda tamamlanmıştır. Hayvanların kendileri için özel olarak doğal ortamlarındakine benzer hazırlanan barınaklarda özgürce yaşadığı, binlerce ağaç ve bitki çeşitliliği ile kentin ve kentlinin nefes aldığı Doğal Yaşam Parkı, kısa sürede İzmir’in cazibe merkezlerinden biri haline gelmiştir. Çiğli’de kuşkusuz ki görülmesi gereken yerlerden biridir.
İzmir Doğal Yaşam Parkı 425 bin metrekare alan üzerinde 120’den fazla türde 1200’ü aşkın hayvanı bünyesinde barındırmaktadır. Avrupa’nın en büyük doğal yaşam alanı olan İzmir Kuş Cenneti’nde 500 bin civarında kuş türü yaşamaktadır.
İzmir Doğal Yaşam Parkı Avrupa Hayvanat Bahçeleri Akvaryumları Birliği’ne (EAZA) tam üye olmuştur. 35 ülkeden 300’ü aşkın üyesi bulunan EAZA, biyoçeşitliliğin tehlike altında olduğuna ve her geçen gün canlı türlerinin tükendiğine dikkat çeken hayvan türlerinin korunması konusunda kampanyalar yürütmektedir. EAZA üyeleri ekosistem ve habitat korumalarında aktif görevler almaktadırlar.
İzmir
Türkiye’nin üçüncü büyük kenti olan İzmir; çağdaş ve gelişmiş bir kent olmasının yanı sıra önemli bir kültür, sanat, turizm ve ticaret merkezidir. Ege Denizi, lacivertten turkuaza mavinin tüm renklerine hakim koyları ve plajlarıyla bir dantel zarafetinde ilin batı kıyısı boyunca uzanır.
“Güzel İzmir” olarak da adlandırılan İzmir; 8500 yıllık tarihi ile Anadolu yarımadasının batısında uzun ve dar bir körfezin başlangıcında yer alır. Antik Dönem’in ünlü tarihçisi Herodot, tipik Akdeniz ikliminin yaşandığı kenti binlerce yıl öncesinde; “Onlar kentlerini bizim yeryüzünde bildiğimiz en güzel gökyüzü ve en güzel iklimlerinde kurdular…” ifadesiyle tanımlamıştır.
Şehrin güneyinde yer alan Efes ve kuzeyinde yer alan Bergama, Antik Çağ’ın en büyük ve en ünlü kentleri arasında yer almaktaydı. Tüm İyon kültürünün zenginliklerini bünyesinde barındıran bu kentler yoğun sanatsal, kültürel, ticari ve dini etkinliklerle de adını duyuruyordu. Günümüzde de dünyaca bilinen Efes ve Bergama Antik Kentleri tarih meraklıları için büyüleyici birer çekim merkezidir. Şairlerin ustası Homeros’un doğduğu yer olan İzmir, Anadolu’nun hızla değişen tarihi ile Ege’nin renkli tarihinin bir harmanıdır. Kent, modern Türkiye’nin batıya açılan çağdaş yüzü olarak kültür, sanat, turizm, ticaret ve sanayi alanlarındaki gelişimini hızla sürdürmektedir.
İzmir; Tepekule(Bayraklı), Symrna, Efes, Pergamon(Bergama), Teos (Sığacık), Lebedos (Ürkmez), Kyme (Aliağa), Allianoi (Yortanlı), Thyrea (Tire), Phokaia (Foça), Kolophon (Değirmendere), Erythrai (Çeşme), Klazomenai (Urla), Metropolis (Torbalı), Claros (Ahmetbeyli) ve Myrina (Aliağa) gibi tarihte hüküm sürmüş olan uygarlıkların yaşadığı topraklara ve hâlâ gün yüzüne çıkmamış pek çok uygarlık merkezinin miraslarına sahip binlerce yıllık yerleşim yeridir.
İzmir tarihin her döneminde insan sağlığına hizmet etmiş dünyaca bilinen Agamemnon, Asklepion, Allianoi, Karakoç ve Çeşme-Şifne, Ilıca vb. şifa merkezleri ile günümüzde de özellikle İskandinav ülkelerinden ve dünyanın her yerinden gelen ziyaretçilerine sağlıklı yaşam alternatiflerini sunan ve potansiyeli çok yüksek olan sağlık ve termal turizm merkezidir.