DP Lideri Uysal: İktidar Muhalefeti HDP Üzerinden Kriminalize Etmek İstiyor

Demokrat Parti Lideri Gültekin Uysal, “Millet İttifakı’nın HDP’yi yok saydığı” eleştirileriyle ilgili, “HDP’nin açıklamaları ortada. Kendileri üçüncü ittifakı kuracaktır. HDP zaten özünde bir koalisyon. O açıdan onlarla ilgili bu veriler ortadayken değerlendirme yapmanın çok da anlamı yok” dedi. İktidarı Öcalan’la iş birliği yapıp, muhalefeti HDP üzerinden kriminalize etme stratejisi yürütmekle suçlayan Uysal, “Bu kara propaganda bilinmesine rağmen işletiliyor. Türkiye’de PKK ile iş birliği yapma imtiyazı da Sayın Erdoğan’dadır” ifadesini kullandı.

Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, altı muhalefet partisi liderinin bir araya geldiği çalışma yemeğinin ardından DW Türkçe’den Eray Görgülü’nün sorularını yanıtladı. Milletin endişelerini giderecek bir iradeyi kademe kademe büyütmek istediklerini belirten Uysal, Millet İttifakı’nın genişleyip genişlemeyeceğinden Cumhurbaşkanlığı adaylığına kadar birçok soruya yanıt verdi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Cumartesi günü düzenlenen çalışma yemeğinde bir araya gelmişti. Toplantının ana gündemi ise Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e ilişkin hazırlanan ortak metnin kamuoyuna sunulması için izlenecek yol haritasıydı. Söz konusu toplantıya ilişkin en çok merak edilen konuların başında da, Millet İttifakı’nın genişlemesine karşılık “koalisyon protokolü” istedikleri dile getirilen DEVA ve Gelecek partisi genel başkanlarının bu talebi masaya getirip getirmediğiydi.

“DEVA ve Gelecek partileri kendi değerlendirmelerini yapacaklardır”

Uysal, “Toplantıda ittifakla ilgili genişleme konusu gündeme geldi mi?” sorusunu, “Bu toplantının merkezi, parlamenter demokrasiyle ilgili 6 partinin hazırladığı çalışmanın kamuoyuna sunumuna ilişkindi” sözleriyle yanıtladı. İttifakla ilgili olarak dört siyasi partinin Millet İttifakı içerisinde geçmişten bugüne gelen bir siyasi iradesi olduğunu ifade eden Uysal, “DEVA ve Gelecek partileri de önümüzdeki süreçte kendi değerlendirmelerini yapacaklardır. Her siyasi parti, ittifak içerisinde başarı için mücadele edecektir” dedi.

“Kademe kademe büyüterek ilerleyeceğiz”

Bu zamana kadar partiler arasındaki görüşmelerin, hem niyet beyanı hem de ülkenin içinde bulunduğu durum değerlendirmesi olarak gerçekleştiğini ifade eden Uysal, şöyle devam etti: “Son üç ayda fakirleşme başta olmak üzere pek çok sorunla baş başa bırakılan milletin önünde yarını ile ilgili endişelerini giderecek bir varlığı, bir iradeyi kademe kademe büyüterek milletin önüne koymak niyetindeyiz. Bu süreç, yarınki Türkiye’yi yaratacak siyasi aklı, siyasi kadroyu ete kemiğe büründürme sürecidir. Daha fazla genel başkanlar düzeyinde ortak paydada yakalanacak birliktelikle bu sürecin yürüyeceğini düşünüyorum.”

“Seçim yasası, iktidar lehine bir şey yazmaz”

Uysal, yakın zamanda TBMM’ye gelmesi beklenen Seçim ve Siyasi Partiler Yasası’nın Millet İttifakı’nı etkileyip etkilemeyeceğiyle ilgili olarak ta, “Cin şişeden çıktı. İktidar, Siyasi Partiler ve Seçim yasası yoluyla, iktidar blokunun lehine yönelik düzenlemeler yapma gayreti içerisinde olabilir. Ancak, ben bu düzenlemelerin iktidar lehine bir şey yazacağı kanaatinde değilim” dedi.

Uysal, iktidarın, yüzde 10 barajını kalkan olarak kullandığını ve kitleleri inandığı siyasi partilere değil de karşıtlık üzerinden başka başka alanlara yönlendirdiğini öne sürdü. 2018 seçiminden sonra da yüzde 10 barajının anlamını yitirdiğini kaydeden Uysal, “Bu saatten sonra da partilerin iş birliğini engellemek için adımlar da atsalar, yüzde 50+1 dolayısıyla iş birliklerini hem seçim dönemlerinde hem de onun ötesinde ortak paydalarla mücadeleyi içselleştiren ittifaklar yoluna devam edecektir” diye konuştu.

“İktidar muhalefeti HDP üzerinden kriminalize etmek istiyor”

Uysal, “Millet İttifakı’nın HDP’yi yok saydığı” eleştirileri ile ilgili de, “HDP’nin açıklamaları ortada. Kendileri üçüncü ittifakı kuracaktır. HDP zaten özünde bir koalisyon. O açıdan onlarla ilgili bu veriler ortadayken değerlendirme yapmanın çok da anlamı yok” dedi. İktidarı Öcalan’la iş birliği yapıp, muhalefeti HDP üzerinden kriminalize etme stratejisi yürütmekle suçlayan Uysal, “Bu kara propaganda bilinmesine rağmen işletiliyor. Türkiye’de PKK ile iş birliği yapma imtiyazı da Sayın Erdoğan’dadır” ifadesini kullandı.

“Takvimlemede 28 Şubat’a denk geldi”

Uysal, ortak metnin açıklanacağı tarih olarak, 28 Şubat’ın seçilmesiyle ilgili ise, “Çok özel bir vurgulaması yok” dedi. Türkiye’nin yüksek gerilim hattında bir gündemi olduğuna dikkat çeken Uysal, şöyle devam etti: “Bir saat sonrası bile farklılaşabiliyor. Sadece biz Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem önerisini bir an evvel kamuoyuyla paylaşmak istedik. Salı ve Çarşamba partilerin Meclis’te grupları var. O yüzden hafta başı pazartesi olsun istedik. Önümüzdeki takvimlemede de o güne denk geldi.”

“Önümüzdeki seçimler bir referandum niteliğindedir”

Millet İttifakı’nın genişlemesi aşamasında ilkeler ve esasların belirleneceğine yönelik beklentilerle ilgili de, “Önümüzdeki seçimler bir referandum niteliğindedir” ifadesini kullanan Uysal, “Erdoğan’ın şahsında somutlaşan keyfi rejim devam mı etsin, yoksa demokratik bir ülke mi olalım? Bunun tercihini yapacağız” söyleminde bulundu. Bu süreçte ortaya bazı prensipler koyduklarını anlatan Uysal, “Hem 2018’de kamuoyuna açıklanmış ittifak protokolü hem de Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemle ilgili ortaya koyduğumuz çalışma aslında arka fonda inandığımız prensipleri içeriyor. Dolayısıyla ilkelerimiz ve prensiplerimiz iç içedir” diye konuştu.

“Adaylık için iki ölçü var”

Uysal, “Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusu yemekte gündeme geldi mi? sorusu üzerine de, yemekte bu konunun gündeme gelmediğini belirtti. “Demokrat Parti olarak aday belirlemedeki tutumunuz ne olacak?” sorusunu da Uysal, “Demokrat Parti olarak biz, birinci turu hedefleyen bir ortak aday çıkartılmasından yanayız. Burada da iki ölçü var. Birincisi seçilebilirlik, ikincisi de seçimin ardından siyasal süreci yönetebilecek, kurucu aklı ortaya koyacak şekilde bir liderlik vasfı” sözleriyle yanıtladı. İsimlendirmenin zamanı geldiğinde yapılacağını dile getiren Uysal, “Şu anda da iktidar istiyor diye kimse isim telaffuz etmez” dedi.

Paylaşın

Altı Parti İttifak İçin ‘Önce İlkeler’ Dedi

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçişte yol haritasını belirleyecek ortak metin için bir araya gelen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu ve Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal Millet İttifakı’nın geleceğini masaya yatırdı.

Edinilen bilgiye göre altı muhalefet liderinin toplantısında ittifakın genişleyip genişlemeyeceği kararının Siyasi Partiler Seçim Yasası sonrasına bırakılması yönünde görüş birliğine varıldı.

DW Türkçe’den Eray Görgülü’nün haberine göre; Ancak bu süreçte de ittifakın yol haritasının belirlenmesi için ilkelerin ortaya konulması ve bunun için de bir komisyon aracılığıyla çalışma yapılması konusunda karara varıldı. Muhalefet partilerinin temsilcileri de, yaptıkları değerlendirmelerde ittifak ilkelerinin belirlenmesinin önemine dikkat çekti.

“İttifak konusunda tam bir mutabakat gerekiyor”

DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Millet İttifakı’nın genişleyip genişlemeyeceği sorusu ile ilgili “Önce neyin ittifakı olduğu konusunda mutabakata varılması gerekir, Şimdiden ittifak diye bir başlık koyup da altını dolduramamak gerçekçi değil” ifadesini kullandı. Yeneroğlu, şunları söyledi:

“Altı parti arasında çok ciddi farklılıklar olan hususlar var. Millet İttifakı, bir seçim ittifakıydı. Biz her şeyden önce neyin ittifakını yapacağız, bunları belirlememiz gerekiyor. Seçim ittifakı mı yapacağız? Ortak adayda mı ittifak olacağız? Yoksa seçim sonrası ülkeyi yönetmek için mi ittifak yapacağız? Bunların detayına inilmesi gerekiyor. Seçim olduktan sonra ülke nasıl yönetilecek, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş süreci ne kadar uzayacak, bu zaman zarfında ülke nasıl yönetilecek? Bu konuda tam bir mutabakata varılması gerekiyor.”

“Liderler, kararları tam bir mutabakat içerisinde aldılar”

Toplantı sonrasında yapılan açıklamada da vurgulandığı gibi, sürecin yol haritasını belirleme gayretinde olduklarını ifade eden Yeneroğlu, Siyasi Partiler Yasası’nın da gündemdeki konulardan biri olduğunu belirterek, “Yasayı görmek gerekiyor ama bunun öncesinde de yol haritasında anlaşmak gerekiyor. Yol haritasının çalışılması konusunda da liderlerin ortak bir tutumu var” dedi.

Yeneroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in masadan mutsuz kalktığı iddiaları ile ilgili de şunları söyledi: “Gözlemlediğimiz kadarıyla masadan mutsuz kalkma gibi bir durum olmadı. Katılımcıların ana gündemi, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi olduğu ve ötesinde de ikinci madde olan yol haritası ile ilgili partilerin birlikte çalışmasına yönelik mutabakat söz konusu olduğu için herhangi bir partinin beklenenin dışında bir durum olduğuna dair bir kanaat olması mümkün değil. Liderler tam bir kararlılık ve tam bir mutabakat içerisinde bu kararları aldılar.”

“28 Şubat çok doğru bir tarih olmuştur”

İYİ Parti TBMM Grup Başkanı İsmail Tatlıoğlu da ortak metnin açıklanacağı 28 Şubat tarihine dikkat çekti. 28 Şubat’ın bir vesayet süreci olduğunu belirten Tatlıoğlu, “Bugün, 28 Şubat’ı çok daha aşmış bir vesayet sürecini yaşıyoruz. Atanmış bürokrat durumundaki bakanların TBMM’de seçilmişlere hakaretler yağdırdığı bir vesayet döneminde bunun 28 Şubat’ta açıklanacak olması milli iradeyi meclise taşıma anlamında çok önemli bir tarihtir” dedi.

Bu nedenle 28 Şubat tarihini çok kıymetli bulduklarını ifade eden Tatlıoğlu, liderlerin buluşması ile ilgili de şunları söyledi: “Toplantının merkezi parlamenter sisteme geçişle ilgili bir odak oluşturmak. 2017’deki referandumun ardından ortaya çıkan ve daha sonra da devleti savrulmaya iten başkanlık sistemi, Türkiye’nin ayağına bir pranga gibi yapışmıştır. Öncelikle buradan çıkmak gerekiyor. Bu mutabakat da bunun ortak irade beyanıdır. Hukukun üstünlüğünü tesis etmemiz gerekiyor. Dolayısıyla söz konusu mutabakat, Türkiye’yi 21’nci yüzyıla taşımanın giriş kapısıdır.”

“Özenli bir diplomasi dili gerekiyor”

2017’deki referandum sürecinde Meral Akşener’in yürüttüğü “Hayır” kampanyasını hatırlatan Tatlıoğlu, şöyle devam etti: “Bu süreç, İYİ Parti’nin kurulmasında ve kurumsallaşmasında önemli rol oynamıştır. Bu sürecin şimdi tekrar bütün bir ana yapıda odak noktada olması gerçekten son derece memnuniyet vericidir. Şu anda bu süreç, Gelecek ve DEVA partilerinin de katıldığı bir çalışmadır. Henüz ittifak etrafında bir tanımlama yapmak mümkün değildir ama bir ittifak içerisine girme sürecidir. Önümüzdeki seçimlerde birinci önceliğimiz, ortak bir cumhurbaşkanı adayı. Bu zaman zarfında süreci çok dikkatli yürütmeliyiz ve özellikle burada özenli bir diplomasi dili de kullanmalıyız.”

Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya da, partiler arasındaki iş birliğinin önemli olduğunu vurguladı. Kaya, “Bu toplantı, ağırlıklı olarak Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi’nin nihayete erdirilmesi ile ilgili çalışmaydı. Olumlu şekilde sonuçlandığı bu iş birliğinin değişik alanlara genişletilmesi konusunda bir iyi niyet beyanında bulunuldu” dedi.

Birlikte çalışmanın hangi alanlarda olacağına yönelik önümüzdeki günlerde tekrar bir araya geleceklerini ifade eden Kaya, 28 Şubat’taki toplantıya yönelik de bir hazırlık komisyonu kurulduğunu belirtti. Kaya, toplantıda ayrıca ilkeler üzerinde çalışılması ve geçiş sürecini konuşmak üzere de bir araya gelinmesi konusunda kararlar alındığını ifade etti. Kaya, ittifak tartışmaları ile ilgili de, “İttifakın genişlemesinden ziyade Türkiye’nin sorunları ile ilgili birlikte nasıl hareket edilebileceği, bunun ilkelerinin neler olacağını değerlendireceğiz” dedi.

“HDP’yi yok sayan bir çalışma değil”

Kaya, “HDP’nin yok sayıldığı” iddiaları ile ilgili de, “Altılı çalışma ne Cumhur İttifakı’na karşı, ne de HPD ile başka partileri yok sayan bir çalışma. Bu çalışmadan sonra hem Cumhur İttifakı ile hem de HDP ile de ilişki kurulabilir” dedi. Kaya, cumhurbaşkanı adaylığının ise ilkeler belirlendikten sonra en son süreçte masaya geleceğini belirterek, “Belki de en kolay olacak iş adaylık. Çünkü, yol taşları döşendiği zaman adayın kendisi ortaya çıkmış olur” dedi.

Siyaset Bilimci Nezih Onur Kuru da, kamuoyunda oluşan beklentinin aksine bir süreç geliştiğini belirtti. Kuru, “DEVA ile Gelecek partilerinin beklentileri ve Millet İttifakı’na dahil olma süreçleri aslında İYİ Parti ve Saadet Partisi’nden farklılaşıyor. Çünkü, 2017 referandumunda 2018 cumhurbaşkanlığı seçimlerinde dahi bu partiler muhalefette değildi henüz. Sanki iktidar partisinin içinden kopmuş yapılar gibi düşünebiliriz” dedi.

“Her an seçim ilan edilebilir”

Kuru, gelinen durumda muhalefetin hep birlikte ortak aday konusunda hareket etmesi gerekliliği ortaya çıktığına işaret ederek, şöyle devam etti: “Ancak bu doğrudan Millet İttifakı’nda yer almalarını gerektirmiyor. Ali Babacan da bunu ifade etti. Nasıl ki 7 Haziran seçimlerinden sonra AK Parti ve CHP, Kılıçdaroğlu ve Davutoğlu’nun önderliğinde bir büyük koalisyon kurmak için toplanmıştı. Şu anki görüşmeleri de bu şekilde görüyorlar aslında. Fiili olarak biz bir koalisyon kuralım. Doğrudan ittifak için daha geniş görüşelim. Yani anlaşılmayan bir konu kalmasın istiyorlar.” Kuru, bu talebi anormal karşılamadığını belirterek, “Ancak maksimalist bir talep olarak görülebilir. Çünkü Türkiye’de her an seçim ilan edilebilir” dedi.

Paylaşın

GP Lideri Davutoğlu’nun Zirvede Sunduğu Öneri Ortaya Çıktı

CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Lideri Meral Akşener, Saadet Partisi Lideri Temel Karamollaoğlu, Gelecek Partisi Lideri Ahmet Davutoğlu, DEVA Partisi Lideri Ali Babacan ve Demokrat Parti Lideri Gültekin Uysal, önceki gün Kılıçdaroğlu’nun ev sahipliğinde, Ankara’da bir araya gelmişti.

Cumhuriyet’ten Selda Güneysu ve Sarp Sağkal’ın haberine göre, genel başkanların öncelikli konusunu güçlendirilmiş parlementer sistem çalışması oluşturdu. Genel başkanlar, kurmayları tarafından hazırlanan güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışmasını 28 Şubat’ta, hep birlikte kamuoyuna deklare etme kararı aldı.

Muhalefetin cumhurbaşkanı adayının 2023 seçimlerini kazanması halinde nasıl güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçileceğine yönelik stratejiler de belirlendi.

“Tarihi bir görev”

Toplantıda, genel başkanların, “Türkiye’yi bu kutuplaşma girdabından çıkartacağız. Bunun için de güven veren bir sistem, bir hukuk devleti inşa edeceğiz” görüşünde mutabık kaldığının altı çizilirken, genel başkanlar, 2023 seçimleri öncesinde ekonomi, hukuk, dış politika ve eğitim gibi önemli alanlarda da birlikte çalışma yürütülmesi kararı aldı.

Daha önceki görüşmelerde, “ittifak yerine koalisyon protokolü istediği” belirtilen Davutoğlu’nun da bu isteğinden vazgeçtiği öğrenildi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, görüşmeye ilişkin  yaptığı açıklamada, “Çok verimli bir toplantı oldu. Liderler düşüncelerini bütün açıklığıyla dile getirdiler. Altı lider tarihi bir görev üstlendik” ifadelerini kullandı.

“En yakın aday”

CHP Genel Başkan Koordinatör Başdanışmanı Erdoğan Toprak, “Ben, seçime yönelik bir kaygı duymuyorum. Millet İttifakı, toplumdaki ayrışmayı ortadan kaldıran bir yapıya doğru gidiyor. Tüm kesimleri içinde barındıran bir süreç yaşıyoruz. Seçim sonrasında ise çok dikkatli adımlar atılması gerektiğini düşünüyorum” dedi.

Toprak’tan dikkat çeken “adaylık” açıklaması da geldi. “Altı muhalefet partisi genel başkanının Kılıçdaroğlu’nun ev sahipliğinde bir araya gelmesi Kılıçdaroğlu’nun adaylığına giden bir adım mı” sorusuna ise Toprak, “Sayın Kılıçdaroğlu’nun ittifak içinde bir kabul gördüğünü görüyorum. Masadan onay çıkmadan bir şey söylemek doğru olmaz. Ancak en yakın aday o gibi duruyor” yanıtını verdi.

Paylaşın

Altı Muhalefet Partisinden Ortak Açıklama: Mutabakat Metni 28 Şubat’ta Paylaşılacak

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun daveti üzerine İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Çankaya Belediyesi Ahlatlıbel Tesisleri’nde çalışma yemeğinde bir araya geldi.

Haber Merkezi / CHP Lideri Kılıçdaroğlu, toplantıya gelen genel başkanları ev sahibi olarak dışarıda karşıladı. Toplantının ardından yapılan yazılı açıklamada, “Birbirinden farklı altı siyasi parti olarak, bizler, Türkiye’nin yıllardır görmeyi umut ettiği tarihi bir çalışma için bir araya geldik” diyerek üzerinde uzlaşıya varılan yeni sistemle ilgili mutabakat metninin kamuoyuna 28 Şubat’ta paylaşacağı ifadeleri yer aldı.

Toplantı sonrası yapılan ortak açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Bugün, Türkiye için tarihi bir gündür. Birbirinden farklı altı siyasi parti olarak, bizler, Türkiye’nin yıllardır görmeyi umut ettiği tarihi bir çalışma için bir araya geldik.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni’ni hazırlayan partiler olarak bizler, etkin ve katılımcı bir yasama, şeffaf ve hesap verebilir bir yönetim, tarafsız ve bağımsız bir yargı ile kuvvetler ayrılığının tesis edildiği güçlü, özgürlükçü, demokratik, adil bir sistem inşa etme kararlığı içindeyiz.

Ülkemiz, Cumhuriyet tarihinin en derin siyasi ve ekonomik krizlerinden birini yaşamaktadır. Toplumsal, siyasal ve ekonomik sorunlar her geçen gün artarak etkisini ağır bir biçimde göstermektedir. Bu krizin en önemli sebebi kuşkusuz, ‘Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ adı altında uygulanan keyfi ve kural tanımaz yönetimdir.

Altı siyasi parti olarak hepimizin ortak sorumluluğu, uzlaşarak ve birlik içinde bu krizi aşmak, derin sorunlarımızı demokratik siyasetin alanını genişleterek, çoğulculuk temelinde çözebilmektir.

Tam da bu inanç ve kararlılıkla, yasama, yürütme ve yargı organlarının güçlendirilmesinin yanında, demokratik hukuk devletini güçlendirmek amacıyla Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Mutabakat Metni üzerinde yoğun bir çalışma gerçekleştirdik. Kutuplaşmayı değil, istişare ve uzlaşmayı esas aldık.

“Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem öncelikli hedefimizdir”

Bugün de parti genel başkanları olarak bir araya gelerek, üzerinde uzlaşıya vardığımız yeni sistemle ilgili mutabakat metninin kamuoyuna takdimi üzerine görüştük ve 28 Şubat 2022 tarihinde milletimizle paylaşılmasında mutabık kaldık.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçmek ortak ve öncelikli hedefimizdir. Bu hedefe ulaşabilmemiz için sürecin nasıl işleyeceğinin ve bu süreçte ülkemizin nasıl yönetileceğinin yapıcı bir şekilde planlanması gerekmektedir. Bu nedenle geçiş sürecinin yol haritasının çalışılarak üzerinde mutabık kalınması ve vatandaşlarımızla paylaşılması konularında da uzlaşıya vardık.

Ayrıca bu toplantıda güncel ekonomik ve sosyal gelişmeleri değerlendirdik ve seçimlerden sonra uygulanmaya başlanacak politikalar konusunda ortak çalışma yapılabilecek alanlara ilişkin görüş alışverişinde bulunduk. Hedefimiz milletimizin rahat bir nefes almasını sağlamak ve refah düzeyini, kapsayıcı bir anlayışla ivedilikle yükseltmektir.

Türkiye’nin istişare ve uzlaşı ile çözülemeyecek hiçbir sorunu yoktur. Önemli olan, tüm farklılıklarımızla beraber ‘biz’ düşüncesini, Avrupa Konseyi ve Avrupa Birliği normları çerçevesinde temel hak ve özgürlüklerin güvence altına alındığı, herkesin kendini eşit ve özgür vatandaş olarak gördüğü, düşüncelerini özgürce ifade edebildiği, inandığı gibi yaşayabildiği demokratik bir Türkiye’yi inşa etmektir.

Öte yandan hedefimiz; kamu yönetiminde şeffaflık, eşitlik, tarafsızlık ve liyakatin sağlanması, yolsuzlukla etkin mücadele edilmesi, Siyasi Etik Kanunu ile siyasi makamların millete hizmetten başka bir amacının olmamasının garanti altına alınmasıdır.

Bugün burada milletimiz adına ‘Yarının Türkiyesi’ni inşa etmek için önemli bir adım attık. Bundan sonra da işbirliği alanlarını genişleterek sürdürmekte kararlıyız. Hep birlikte inşa edeceğimiz Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’i milletimize ve gelecek nesillere adalet, barış, refah ve huzur getirmesi inancıyla hayata geçirmeyi taahhüt ettiğimizi kamuoyunun bilgisine sunarız.”

Paylaşın

Altı Muhalefet Partisinin Lideri Bir Araya Geldi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ile Liderler Buluşmasında bir araya geldi.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın haberine göre; Liderlerin “yuvarlak masa” toplantısında ana gündem maddelerinin “güçlendirilmiş parlamenter sistem” çalışması, seçimlere yönelik iş birliği olanakları, seçimin kazanılması halinde “parlamenter sisteme geçiş” süreci planlaması ve cumhurbaşkanı adayının nasıl belirleneceği olması bekleniyor.

Uzun süredir ikili görüşmeler yapan 6 muhalefet partisinin lideri ilk kez birlikte masaya oturdu. Çankaya Belediyesi’ne ait Ahlatlıbel Tesisleri’nde “akşam yemeği” olarak organize edilen buluşma yerel saatle 19.00’da başladı.

Liderler, geçen Aralık ayı sonunda tamamlanan “güçlendirilmiş parlamenter sistem” çalışması konusunda da ilk kez birlikte değerlendirme fırsatı bulacak. Bu önerinin kamuoyuna nasıl açıklanacağı konusunun da bu toplantıda netleştirilmesi bekleniyor.

Ön şart, kırmızı çizgi yok

Altı siyasi parti liderinin aynı masa etrafında bir araya gelmesi, Türkiye siyasetinde sık tanık olunan bir durum değil. O nedenle de bu buluşma, tüm katılımcılar tarafından “çok kıymetli” sözleriyle ifade ediliyor.

Kulislere yansıyan bilgilere göre buluşma masasına, seçim öncesi ve sonrası sürecinin nasıl planlanacağı, ittifakın genişleyip genişlemeyeceği dahil, seçim iş birliğine ilişkin hemen her konu gündeme gelebilir.

Bu kapsamda Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun bir süre önce Kılıçdaroğlu ve Akşener’le ikili görüşmeler yaparak “Millet İttifakı’nın adının ve yapısının değiştirilmesi” önerisinin de gündeme gelmesi olası görülüyor.

İYİ Parti’nin “marka değeri” olduğunu belirttiği Millet İttifakı’nın isminin değiştirilmesine sıcak bakmadığı biliniyor.

CHP kurmayları ise liderler buluşmasında her şeyin konuşulabileceğine dikkat çekerek “Kategorik olarak ‘şunu konuşmayız, şu konuları ele alabiliriz’ gibi bir ön şartımız, kırmızı çizgimiz yok. Farklı siyasi geleneklerden gelen partilerin bir araya gelmesi son derece kıymetli. Sayın Davutoğlu da önerisini gündeme getirebilir, kabul görür, görmez o ayrı bir şey” görüşünü dile getiriyor.

Ancak ittifakın yapısının nasıl olacağının konuşulması için öncelikle tarafların “ittifaka katılma konusunda irade beyanı” ortaya koyması gerektiği vurgulanarak “Aynı masada oturduğumuza göre yarın öbür gün beraber yol yürüyebiliriz, fikir kafalarda oluştuysa bunlar konuşulabilir. Kabul görür, görmez, onu bilemeyiz ama konuşulur. Siyasi perspektifimize uygun her konu o masada konuşulur” değerlendirmesi yapılıyor.

Görüşmelerin devamı gelebilir

Liderlerin bu ilk buluşmasının ardından devamının da geleceği ifade ediliyor. İttifakın nasıl genişleyeceği, seçim öncesi ve sonrası sürecin planlanmasının yanı sıra en kritik konulardan olan muhalefetin cumhurbaşkanı adayının nasıl belirleneceği konusunda görüş alışverişinde bulunulabileceği ifade ediliyor.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun muhalefetin cumhurbaşkanı adayı olma konusunda istekli olduğu uzun süredir konuşuluyor. Ancak ilk toplantıda kimin aday olacağı gibi kritik bir konuya girilmesi beklenmiyor, adayın kim olacağının ancak seçim sürecine girildiğinde netleşeceğine dikkat çekiliyor.

Paylaşın

Gözler Muhalefet Liderlerinin Bir Araya Geleceği Çalışma Yemeğine Çevrildi

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçişin yol haritasını belirlemek üzere bir süredir ortak metin çalışması yürüten CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA Partisi ve Gelecek Partisi’nin genel başkanları, Cumartesi günü düzenlenecek çalışma yemeğinde ilk kez bir araya geliyor.

Toplantıda ortak metnin yanı sıra Millet İttifakı’nın genişleyip genişlemeyeceği konusunun da gündeme gelmesi beklenirken, Ankara kulislerinde toplantı için “İttifakın ilk provası” yorumları yapılıyor.

Edinilen bilgiye göre genel başkanlar Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Temel Karamollaoğlu, Gültekin Uysal, Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan, ortak metin üzerine son bir kez görüş ve önerilerini dile getirecek. Karşılıklı görüş alışverişinin ardından yönetici özetinin yer alacağı ortak metnin imzalanmasına yönelik bir yol haritası belirlenecek.

‘Ön şart, kırmızı çizgi yok’

Altı siyasi parti liderinin aynı masa etrafında bir araya gelmesi, Türkiye siyasetinde sık tanık olunan bir durum değil. O nedenle de bu buluşma, tüm katılımcılar tarafından “çok kıymetli” sözleriyle ifade ediliyor.

Kulislere yansıyan bilgilere göre buluşma masasına, seçim öncesi ve sonrası sürecinin nasıl planlanacağı, ittifakın genişleyip genişlemeyeceği dahil, seçim iş birliğine ilişkin hemen her konu gündeme gelebilir.

Bu kapsamda Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun bir süre önce Kılıçdaroğlu ve Akşener’le ikili görüşmeler yaparak “Millet İttifakı’nın adının ve yapısının değiştirilmesi” önerisinin de gündeme gelmesi olası görülüyor.

İYİ Parti’nin “marka değeri” olduğunu belirttiği Millet İttifakı’nın isminin değiştirilmesine sıcak bakmadığı biliniyor.

CHP kurmayları ise liderler buluşmasında her şeyin konuşulabileceğine dikkat çekerek “Kategorik olarak ‘şunu konuşmayız, şu konuları ele alabiliriz’ gibi bir ön şartımız, kırmızı çizgimiz yok. Farklı siyasi geleneklerden gelen partilerin bir araya gelmesi son derece kıymetli. Sayın Davutoğlu da önerisini gündeme getirebilir, kabul görür, görmez o ayrı bir şey” görüşünü dile getiriyor.

Ancak ittifakın yapısının nasıl olacağının konuşulması için öncelikle tarafların “ittifaka katılma konusunda irade beyanı” ortaya koyması gerektiği vurgulanarak “Aynı masada oturduğumuza göre yarın öbür gün beraber yol yürüyebiliriz, fikir kafalarda oluştuysa bunlar konuşulabilir. Kabul görür, görmez, onu bilemeyiz ama konuşulur. Siyasi perspektifimize uygun her konu o masada konuşulur” değerlendirmesi yapılıyor.

Görüşmelerin devamı gelebilir

Liderlerin bu ilk buluşmasının ardından devamının da geleceği ifade ediliyor. İttifakın nasıl genişleyeceği, seçim öncesi ve sonrası sürecin planlanmasının yanı sıra en kritik konulardan olan muhalefetin cumhurbaşkanı adayının nasıl belirleneceği konusunda görüş alışverişinde bulunulabileceği ifade ediliyor.

CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun muhalefetin cumhurbaşkanı adayı olma konusunda istekli olduğu uzun süredir konuşuluyor. Ancak ilk toplantıda kimin aday olacağı gibi kritik bir konuya girilmesi beklenmiyor, adayın kim olacağının ancak seçim sürecine girildiğinde netleşeceğine dikkat çekiliyor.

(Kaynak: DW Türkçe, BBC Türkçe)

Paylaşın

Muhalefette ‘İttifak Mı, İş Birliği Mi?’ Tartışması

Altı liderin 12 Şubat’ta ilk kez bir araya gelerek parlamenter sistem modeliyle ilgili üzerinde uzlaştıkları çalışmayı nasıl açıklayacakları merak edilirken, partiler arasında “İttifak mı, iş birliği mi?’ tartışmasının yaşandığı belirtildi.

Kulislerde yaklaşan 2023 seçimleri için de ittifakların nasıl yol izleyeceği konuşulurken, muhalefette ittifak konusuna ilişkin iki görüşün olduğu iddia edildi.

6 muhalefet lideri 12 Şubat’ta ilk kez bir araya gelerek parlamenter sistem modeliyle ilgili üzerinde uzlaştıkları çalışmayı nasıl açıklayacaklarını konuşurken ittifak konusunu da ele alacak.

Gazete Duvar’da yer alan kulis haberine göre, ittifaka ilişkin muhalefette iki tartışma yaşanıyor. Haberde şu ifadeler kullanıldı:

“2018 seçimlerinde CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi ve Demokrat Parti’nin oluşturduğu ittifakın yeni kurulan DEVA ve Gelecek partilerinin katılımı ile genişlemesi bekleniyordu. Ancak Gelecek Partisi “esnek seçim iş birliği” şeklinde yürüyen ittifakın, seçim sonrasının planlarının da bugünden belirlendiği yapısal bir ittifaka dönüşmesi önerisi getirdi.

Yeni kurulan DEVA Partisi de ittifaka katılım için seçim sonrasına dair yol haritasında yüzde 100 anlaşma şartı getirdi. 6 muhalefet lideri 12 Şubat’ta ilk kez bir araya gelerek parlamenter sistem modeliyle ilgili üzerinde uzlaştıkları çalışmayı nasıl açıklayacaklarını konuşurken ittifak konusunu da ele alacak.

Kulislere göre ittifakın itici güçleri CHP ve İYİ Parti’de yeni öneriye mesafeli çok sayıda kişi var. Millet İttifakı’nın mevcut esnek yapısı ile devam etmesi gerektiğini savunanlar ittifakın aslında bir seçim iş birliği olduğuna/olması gerektiğine dikkat çekiyor.

Kulislerde, “Biz farklı partileriz. Seçim geldiğinde iş birliği yaparız. Bu iş birliği de ortak cumhurbaşkanı adayı ve önceki seçimde olduğu gibi bir protokolle olabilir. Ama seçim öncesi, seçim dönemi, seçim sonrası işleri planlamak, bunlar için komisyonlar kurmak, ayrıntılı çalışmalar yapmaya çalışmak ihtilaf alanlarını çoğaltır. 2 partiyle bile anlaşmanın zor olduğu konuları 6 partiyle ortaklaştırmaya çalışmak birlik değil, ayrışma getirir.

Yapılması gereken her konuda oy birliği isteyen bir ittifak değil; sistem değişikliği, demokrasi ve hukuk alanında vaatlerle iş birliği yapmak” görüşü savunuluyor. İttifakın seçim sonrası iktidar olunması durumunda büyük bir sorumluluk getirdiğine dikkat çekip hazırlıkların bugünden yapılması gerektiğini savunanlar ise her konuda detaylı çalışmanın şart olduğunu söylüyor.”

Paylaşın

Muhalefetten Davutoğlu’na ‘İsim Değişikliği’ Tepkisi

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu’nun “Millet İttifakı’nın adını değiştirmek için konuşuyoruz’ sözleri sonrası güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışmasında yer alan diğer muhalefet partilerinden bu sözlere tepki geldi.

Başkent kulislerine göre, parti temsilcileri “Davutoğlu’nun Millet İttifakı üzerindeki hamlesinin anlamı nedir? İttifaka ne fayda getirecek? Nereye varmak istediğini anlayamıyoruz” yorumunu yaptı.

Ayrıca parti temsilcileri, “kamuoyuna daha önce aralık ayı sonu, ocak ayı başında açıklanacağı ilan edilen güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışmasının da Davutoğlu’nun Millet İttifakı’na yönelik bu tutumundan dolayı açıklanamadığına” dikkat çekiyor.

Cumhuriyet’ten Selda Güneysu’nun haberine göre muhalefet temsilcileri, “Davutoğlu’nun uzun süredir Millet İttifakı’nın yeniden kurulmasını, bu kapsamda yeni kurulan ittifakta ‘her partinin eşit şekilde yer almasını ve eşit sayıda milletvekili çıkaracak şekilde seçimlere hazırlanılmasını istediği’ vurgulandı. Ancak diğer partilerin “Millet İttifakı’nda değişikliğe yönelik bir talebinin bulunmadığı” da ifade edildi. Parti temsilcileri, “Davutoğlu’nun Millet İttifakı üzerindeki hamlesinin anlamı nedir? İttifaka ne fayda getirecek? Nereye varmak istediğini anlayamıyoruz” yorumunu yaptı.

Muhalefet partileri, “2023’e giden süreçte, güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışmasıyla kamuoyuna birlik, beraberlik mesajı verilmişken, Davutoğlu neden şimdi Millet İttifakı’nı kamuoyu önünde tartıştırıyor” değerlendirmesinde bulunuyor.

Parti temsilcileri, “kamuoyuna daha önce aralık ayı sonu, ocak ayı başında açıklanacağı ilan edilen güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışmasının da Davutoğlu’nun Millet İttifakı’na yönelik bu tutumundan dolayı açıklanamadığına” dikkat çekiyor.

‘İttifakın ana çatısının CHP olması gerekiyor’

Siyasi parti temsilcileri, “bir ittifak kurulacaksa, bu ittifakın ana çatısının CHP olması gerektiğini” de ifade ediyor. “Çünkü CHP, ana muhalefet partisidir ve mazisi diğer bileşenlerden daha eskidir. Oy oranı da diğer muhalefet partilerinden yüzde olarak daha yüksektir” değerlendirmeleri yapılırken, şu görüşler dile getiriliyor:

“Diyelim ki yeni bir ittifak kuruldu ve ittifakın adı değişti. Peki ittifak bileşenleri partiler nasıl eşit sayıda milletvekili çıkaracak? Vekil sayısı sandıkta belirlenir, millet karar verir. Ne olacak mesela? CHP parti amblemiyle 2023 seçimlerinin oy pusulasında yer almayacak mı? CHP ya da İYİ Parti seçmeni bunu kabul eder mi? Sayın Davutoğlu’nun partisi 2023’te ilk kez seçimlere katılacak. Ne kadar oy alacak? CHP ve İYİ Parti’nin ise alacağı asgari oy oranları belli. Şimdi CHP ve İYİ Parti bileşiminden oluşan Millet İttifakı’na katılmak yerine başka bir ittifak kurup adına ne diyeceğiz? ‘Büyük Millet İttifakı’ mı?”

Paylaşın

Altı Muhalefet Partisinin Genel Başkanı Bir Araya Geliyor

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun daveti üzerine altı muhalefet partisinin lideri 12 Şubat Cumartesi günü çalışma yemeğinde bir araya gelecek.

“Güçlendirilmiş parlamenter sistem” çalışmasını Aralık ayı sonu itibariyle tamamlayan altı siyasi partinin lideri ikili buluşmaların ardından, ilk kez ortak bir platformda buluşacak.

CHP Genel Merkezi’nden yapılan açıklamaya göre İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal, Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ve DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Kılıçdaroğlu’nun daveti üzerine çalışma yemeğinde bir araya gelecek.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın haberine göre; CHP kaynaklarının verdiği bilgiye göre bu buluşma, hem “güçlendirilmiş parlamenter sistem çalışması”nın kamuoyuna duyurulma takvimi hem de seçimlere dönük bundan sonra izlenecek yol haritasının ele alınacağı ilk toplantı olacak.

Kılıçdaroğlu ve CHP’yi hedef alan 10-12 bin hesap var

Öte yandan CHP, Twitter’dan Kılıçdaroğlu ve partiyi hedef alan trol hesaplarla ilgili raporunu da açıkladı. Trol hesaplardan üretilen 754 bin 975 gönderi üzerinden yapılan incelemeye göre CHP ve Kılıçdaroğlu aleyhine aylık bazda “faaliyet gösteren” ortalama 10-12 bin trol hesap bulunuyor ve bu hesaplar yine aylık bazda ortalama 250-300 etiket üretiyor.

CHP’nin tespitine göre bu hesapların ürettikleri paylaşımlar ağırlıklı olarak küfür, hakaret, küçük düşürücü ve aşağılayıcı-alaycı içeriklerden oluşuyor. En önemli trol hesapların isimlerinin yer aldığı raporda, trol hesapların “karakteristik özellikleri” şöyle ifade edildi:

“CHP’yi ve Kılıçdaroğlu’nu hedef alan organize trol hesaplar çoğunlukla gerçek bir kimliğe sahip bulunmamaktadır. Bazı trol hesapların adlarında genellikle dört ve daha fazla rakam bulunmaktadır. Bu durum trol hesapların rastgele oluşturulduklarına işaret etmektedir.

“Trol hesapların bir diğer karakteristik özelliği de kullanıcı adlarının belirli bir siyasal partiye, ideolojiye ya da kişiye atıfta bulunması ya da bunlarla özdeşleşmesidir. Dikkat çekici bir başka özellik ise bu hesapların profilleri ya belirli bir siyasal partinin Genel Başkanının fotoğrafını, ya dini veya milli bir sembolü ya da ‘güzel’ veya ‘yakışıklı’ olarak tanımlanacak kadın/erkek görsellerini içeriyor olmasıdır.”

Paylaşın

Muhalefet ‘Yeni Yol Haritası’ İçin Masaya Oturacak

Olağanüstü bir gelişme veya aksaklık olmazsa CHP, İYİ Parti, DEVA Partisi, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve Demokrat Parti’nin bu ay içinde parlamenter sistem çalışmasını kamuoyuna açıklamaları bekleniyor. Ardından altı partinin lideri “yeni yol haritası” için masaya oturacak.

Seçim öncesi ve sonrasına ilişkin işbirliği alanlarını genişletme hesabı yapan 6 siyasi parti arasındaki görüşme trafiğinin önümüzdeki günlerde de devam etmesi planlanırken; CHP Yerel Yönetim Yasası taslağı konusunda da ortak çalışma yapılması için öneri götürmeye hazırlanıyor.

CHP, İYİ Parti, DEVA Partisi, Saadet Partisi, Gelecek Partisi ve Demokrat Parti temsilcilerinden oluşan komisyon, yılbaşı öncesinde parlamenter sistem çalışmasını tamamladı ve liderlere de sunuldu.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın haberine göre; Ortak belirlenecek takvim çerçevesinde bu çalışmanın 6 partinin genel başkanları tarafından kamuoyuna açıklanması planlanıyor. Çalışmanın ocak ayı içinde kamuoyuna açıklanması bekleniyordu. Ancak, önce Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, daha sonra İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in covid-19’a yakalanması, programın da aksamasına neden oldu.

Kulislere yansıyan bilgilere göre, olağanüstü bir gelişme veya aksaklık olmazsa bu ay içinde 6 liderin bir araya gelerek, parlamenter sistem çalışmasını kamuoyuna açıklamaları bekleniyor. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun önerisi kabul görürse, liderler “alfabetik sıraya” göre söz alarak, parlamenter sistem önerisi konusundaki görüşlerini açıklayacak.

Yeni yol haritası için masaya oturulacak

6 muhalefet partisi arasında güçlendirilmiş parlamenter sistem konusunda “tam mutabakat” olduğu belirtilirken, kulislerde, “Aslında bu işin en kolay kısmıydı, asıl zorlayıcı konular, parlamenter sistem çalışmasının açıklanmasından sonra gündeme gelecek” yorumu yapılıyor.

Muhalefetin önünde bundan sonraki süreçte seçim ittifakının nasıl şekilleneceği, seçim sonrasında “başkanlık sisteminden parlamenter sisteme geçiş süreci” planlaması, yeni işbirliği alanlarının ne olacağı, cumhurbaşkanı adayının kim olacağı gibi önemli konular bulunuyor.

Bu çerçevede, bir anlamda “iktidara hazırlık” için yol haritası belirleyeceğine dikkat çekilerek, parlamenter sistem çalışmasının açıklanmasının ardından yeniden masaya oturulacağı ve hangi alanlarda nasıl çalışma yürütüleceğinin netleştirileceğine dikkat çekiliyor.

‘Millet ittifakının marka değeri var’

Muhalefet partileri arasında önümüzdeki süreçteki en önemli gündem maddelerinden birisi de muhalefet ittifakının nasıl şekilleneceği oluşturacak. Son iki seçime “Millet İttifakı” adı altında giren CHP ve İYİ Parti; Saadet ve Demokrat Parti’nin yanısıra, seçimlerden sonra kurulan DEVA ve Gelecek Partisi ile ittifakı genişletme hesabı yapıyor.

Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu ise , Millet İttifakı’nın “genişlemesi” yerine “yeni bir ittifak” kurulmasını öneriyor. Ancak gerek CHP, gerekse İYİ Parti’de “yeni isimle yeni bir ittifak” önerisine sıcak bakılmıyor.

2018 seçimlerinde Saadet ve Demokrat Parti’nin de içinde yer aldığı Millet İttifakı’nın 2019 yerel seçimlerinde, başta 3 metropol kent olmak üzere bir çok büyükşehir belediyesini iktidar partisinden alması ile önemli bir başarı sağladığına dikkat çekiliyor ve bu nedenle “Millet ittifakının bir marka değeri olduğu” bu nedenle isim değişikliğine gidilmesinin doğru olmayacağı ifade ediliyor.

Yerel yönetimler için ortak çalışma önerisi

CHP, muhalefet partileri arasında parlamenter sistem çalışmasına katılan 5 muhalefet partisi ile işbirliğini, farklı alanlarda genişletmeyi istiyor.

Daha önce ortak “ekonomi masası” önerisini gündeme getiren CHP, yerel yönetimler konusunda ortak çalışma yapılması için harekete geçmeye hazırlanıyor. CHP’nin yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, bu konuda ilk olarak geçtiğimiz günlerde İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Metin Ergun ile bir ön görüşme gerçekleştirdi. İki ismin önümüzdeki günlerde çalışmanın çerçevesini görüşmek üzere bir araya gelmesi ve diğer 4 partiye de yeni bir yerel yönetimler yasası taslağı üzerinde ortak çalışma yapılması önerisi götürmesi planlanıyor.

Paylaşın