Başörtüsü Teklifi: Altılı Masa Yeni Metin Sunabilir

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti (DP), Gelecek Partisi ve Demokrasi Ve Atılım (DEVA) Partisi’nden oluşan Altılı Masa’nın, başörtüsü ve ailenin korunması başlıkları altına sunduğu anayasa değişikliği teklifi ile ilgili komisyon görüşmeleri sırasında iktidarın teklifine ilişkin çekincelerin düzeltildiği yeni bir metin sunmasının da ihtimal dahilinde olduğu belirtiliyor.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun başörtüsünün yasa değişikliği teklifi ile teminat altına alınmasını önermesinin ardından iktidar konuyu anayasa değişikliği ile yapmak için çalışmalara başlamıştı. Bu kapsamda “başörtüsüne anayasal güvence ve ailenin korunması” ile ilgili anayasa değişikliği önerisi, Cumhur İttifakı ortakları MHP ve BBP ile birlikte toplam 336 milletvekilinin imzasıyla TBMM Başkanlığı’na geçen Cuma günü sunulmuştu.

İYİ Partililerden Kılıçdaroğlu’na tepki

İktidarın teklifini sunmasının ardından Altılı Masa’yı oluşturan partiler içinde nasıl tutum izleneceğine dair toplantılar düzenlendi. CHP’nin Merkez Yönetim Kurulu ile İYİ Parti’nin ise Genel İdare Kurulu Pazartesi günü yaptıkları toplantılarda konuya ilişkin nasıl bir yol çizilmesi gerektiği ele alındı.

DW Türkçe’den Gülsen Solaker’in edindiği bilgilere göre İYİ Parti’nin GİK toplantısında hemen hemen her üye söz olarak böyle bir konunun gündeme gelmesinden duydukları rahatsızlığı dile getirdi ve halkın ekonomik sıkıntılarla mücadele ettiği bir dönemde aslında günümüzde sorun olmayan başörtüsü meselesinin yeniden gündemde olmasını doğru bulmadıklarını belirttiler.

Toplantıda söz alan İYİ Partililer Kılıçdaroğlu’nun böyle bir teklifi Altılı Masa ile istişare etmeden gündeme getirmesini eleştirerek “Şimdi ekonomide vatandaşın en canının yandığı böyle bir dönemde gündem ekonomi olması gerekirken Ocak sonu Şubat ayına kadar iktidar bunu gündeme taşıyabilir” endişesini paylaştılar.

Bu kapsamda toplantıda şu anda anketlere göre önemli bir oranda olduğu gözlemlenen arada kalan kararsız seçmenin bu tartışmalar nedeniyle AKP’ye doğru kayma riski de dile getirildi.

İYİ Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu da toplantının ardından yaptığı açıklamada iktidarın teklif metnine ilişkin bazı düzeltmeler yapılması gerektiği ifade edilmekle birlikte GİK’teki genel eğilimin “olumlu” olduğunu belirtmişti. Zorlu, “Burada iki önemli hususun altı çizildi. Bir; metin içerisinde riskli gördüğümüz, ileride problem yaratacağını düşündüğümüz bazı ifadeler var. Bunların değiştirilmesi gerekmektedir. Genel İdare Kurulumuzdan çıkan ortak görüş budur. Bununla birlikte Genel İdare Kurulumuzda çoğunluğun eğilimi, temayülü ise olumlu bir kanaat içerisinde olduğumuz yönündedir. Yani, evet yönündedir” demişti.

Altılı Masa’dan yeni bir teklif mi gelecek?

Kılıçdaroğlu ise dün gazetelerin Ankara temsilcileri ile düzenlenen toplantıda soru üzerine anayasa değişikliği ile ilgili anayasa hocalarından görüş alacaklarını belirterek “Bir bakacağız. Ondan sonra oturup karar vereceğiz. Büyük bir olasılıkla önümüzdeki süreçte, altılı masada da konuşulabilir. Oturur konuşuruz. Ona göre bir karar veririz, birlikte” ifadelerini kullandı.

Her ne kadar şu ana çeşitli açıklamalar yapılmış olsa da genel beklenti altılı masa liderlerinin 26 Aralık’taki toplantı öncesinde karşılıklı görüşmelerle bu konuda bir eşgüdüm sağlamaya çalışacakları yönünde.

İYİ Parti konuyu gündeme getiren parti CHP olduğu için çözümünü ya da eşgüdümü sağlaması gereken tarafın yine CHP olduğunu düşünüyor. Bu arada gerek CHP gerekse İYİ Parti bu aşamada teklifi toptancı bir şekilde reddetmeyi ise doğru bulmuyor.

Peki Altılı Masa bu konuda eşgüdümü sağlamaya yönelik nasıl bir çözüm bulabilir?

Edinilen bilgiye göre teklifin TBMM’deki komisyon görüşmeleri sırasında muhalefet üyeleri anayasa hukukçularının da katkılarının bulunacağı, çekince görülen ifadelerin düzetilmiş halinin yer alacağı yeni bir metin sunabilir.

Macaristan’dakine benzer referandum tuzağı endişesi 

Öte yandan gerek İYİ Parti gerekse CHP ailenin korunması başlığı altında eşcinsel evliliklerin yasaklanmasını getiren hükmün iktidar tarafından Macaristan’dakine benzer şekilde yeni bir kutuplaştırma yöntemi olarak kullanılacağını düşünüyor.

İktidarın teklifi ile Anayasa’nın 41’nci maddesin “Ailenin korunması” ile ilgili başlık altındaki birinci fıkraya, “Evlilik birliği ancak kadın ile erkeğin evlenmesiyle kurulabilir” hükmünün eklenmesi öngörülüyor.

Muhalefet ise Türkiye’de eşcinsel evliliklerin yasal olarak zaten mümkün olmadığına dikkat çekerek bunu Macaristan’daki referanduma benzer bir tuzak olarak görüyor.

AKP Grup Başkanvekili Özlem Zengin de teklifin sunulması ile ilgili düzenlediği basın toplantısında “Hem Nüfus Kanunu’na hem de Medeni Kanunu’na göre zaten evlilik birlikteliği bir kadın ve bir erkekten oluşur. Ama ailenin korunması ile ilgili toplumsal ihtiyaç vardı” demişti.

Oylama süreci nasıl işliyor?

Anayasa değişikliği tekliflerinde Genel Kurul’da, iki ayrı madde için iki tur oylama düzenleniyor. Milletvekillerinin oylarını gizli kullandığı oylamada maddeler ayrı ayrı oylanıyor.

Cumhur İttifakı’nın oy kullanamayan TBMM Başkanı Mustafa Şentop haricinde toplam 334 sandalyesi bulunuyor. Referanduma gidilebilmesi için 360 milletvekili gerekiyor ve bu sayıya ulaşmak için muhalefetten herhangi bir partinin teklife “evet” demesi ya da AKP’nin en az 26 milletvekili bulması gerekiyor. AKP ile MHP’nin 400 milletvekilini bulabilmesi durumunda ise referanduma gerek kalmadan anayasa değişikliği geçebiliyor.

Paylaşın

Altılı Masa, HDP’yle Uzlaşırsa Yüzde 55-60 Potansiyeli Var

2023’te yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilliği seçimlerine sayılı günler kala, ‘millet’ ve ‘cumhur’ ittifaklarının oy oranları arasında uçurum olmadığı anketlere yansıyor. Birçok ankette partiler ve ittifakların oy oranı başa başa çıkıyor.

T24’ten Murat Sabuncu‘ya konuşan Bekir Ağırdır, oy oranları yüzde 31 ila 37-38 arasında değişse bile AKP’nin halen birinci olduğunu, CHP’nin araştırmalara bağlı olarak yüzde 22 ila 26-27 arasında değiştiğini kaydetti.

Ağırdır, AKP’ye oy verenlerin bir kısmının yaşam tarzları, dini inançları veya Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a duygusal bağları nedeniyle oy verdiğini, hataları gördüklerini ama güvenin ağır bastığını ifade etti. Ağırdır, AKP’ye oy veren diğer kesimlerin gerekçelerini sayarak oyların belirli bir seviyede tutulduğunu ancak daha fazla gerilemeyeceği anlamına gelmediğini kaydetti.

‘AKP – MHP yüzde 51 zor’

Ağırdır şöyle devam etti: “Öbür tarafın ne yapacağına bakıyorlar ama sonuçta MHP ile beraber baktığımız zaman AK Parti’ye işte 40-42 bandında bunu çok zorlasa bile 45 yapabilir ama 51 yapma ihtimali neredeyse yok. Çünkü o kopan insanlar yani AK Parti dediği 50’lerden hatta bir dönem tek başına 56’lara ulaştığı zamandan bugün 30’lara geldiyse kaybetmemiş değil yarı yarıya neredeyse kaybetmiş durumda. O kaybettiklerini de sadece fevri bir duyguyla kaybetmiş değil.”

‘Altılı masanın bir özelliği var’

Ağırdır, altılı masanın sosyal demokrat ve İslamcı gelenekten partilerin bulunduğunu ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “6’lı Masa’da bir sosyal demokrat parti var. İslamcı gelenekten gelen ama daha sonra dünyevileşmiş kesimleri temsil eden Deva, Gelecek gibiler var. Dindarları temsil eden ama dinin bu kadar siyasete araç edilmesine ya da yolsuzluğa itirazı olan Saadet Partisi gibi birisi var.

İyi Parti gibi daha geleneksel, daha milliyetçi ya da Atatürkçü değerlere yaslandığını iddia eden sol fikriyatla mesafeli olan ama kentli, metropollü başka bir sosyolojik kümenin partisi var. Dolayısıyla bir bakıma bu 6 partinin bir arada oluşu anlamlı ama eksik yani bakarsan 3 Türkiye analizine geri dönersek üçünü de temsil etmiyor. Kürtler yok orada. Problem orada.

‘HDP’yle uzlaşılırsa yüzde 55 – 60 potansiyeli var’

Dolayısıyla da bu itirazlardan ve gerçek hayatın sorunlarından iktidarın yorgunluklarından, hatalarından sonuç olarak 6’lı Masa’da işte 42-45 bandında ama AK Parti, MHP ortaklığının 51’e ulaşma şansı zor görünse de 6’lı Masa’nın eğer HDP ile ya da Kürtlerle bir uzlaşma dili yakalayabilirse, HDP ile konuşarak, uzlaşarak, ittifak yaparak, Kürtlerin ihtiyaç ve talepleri üzerinden yeni bir siyaset inşa ederek 55-60’a kadar çıkabilecek de bir potansiyeli var.

Çünkü bütün bu tartışmanın, bu sosyolojik analizlerin dışından baktığımızda gidişata memnuniyet ya da gidişattan rahatsızlık diye baktığımızda ama yönetim düzenine ama ekonomik gidişata ama ülkenin etrafındaki risklere, fırsatlara bakarak insanların kanaatlerine, toplumun kanaatlerine baktığımızda toplumun 3’te 2’si iktidarın karşısında ve gidişata itirazı var, 3’te 1’i de iktidarın yanında her şeye karşın.

‘AKP – MHP’nin oy potansiyeli…’

Demek ki 6’lı Masa’nın ve HDP’nin meselesi nasıl oy alırlar da da bu 3’te 2 potansiyeli bir araya getirecek doğru siyaseti örebilirler meselesi. Ama AK Parti, MHP açısından bakarsak onların böyle bir tercihi yok. Onlar zaten Kürtleri neredeyse gözden çıkarmış durumdalar. Gençleri zaten neredeyse gözden çıkarmış durumdalar.

Dolayısıyla diyelim maksimumda 50-51 gibi olan bir maksimum potansiyellerinin ne kadarını gerçek hayata sayıya çevirebilecekleri peşindeler. Halbuki muhalefet 65’lere yakın bir potansiyeli nasıl sayıya ve seçimde bir sonuca çevirebileceğinin yolunu bulmak durumunda. İkisi de aynı potansiyelden başlamıyor. O nedenle 6’lı Masa’ya daha çok odaklanıyoruz. HDP’nin söylediklerine daha yakından bakıyoruz. Çünkü oyunun gidişatını muhalefetin yaptıkları belirleyecek iktidarın yaptıkları değil.”

Paylaşın

DP Lideri Uysal, Erdoğan’dan Aldığı Teklifi İlk Kez Açıkladı

DP Lideri Gültekin Uysal, katıldığı bir televizyon programında, yerel seçimlerden önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisine teklif getirdiğini, Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde görüştüklerini ve ret cevabı verdiğini ilk kez açıkladı

tv100’de Gürkan Hacır’ın moderatörlüğünde Yüzler Kulübü programına katılan Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Gültekin Uysal, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan kendilerine teklif geldiğini söyledi.

Gültekin Uysal, şöyle devam etti: “3-4 yıl oldu. Bu kadarını söyleyeyim. Sayın Erdoğan ile bir kere görüştüm. Kendisinin beraber olmak istediğini söyledi. Biz, şahsi kariyer peşinde değiliz. Partinin bir ölçüsü var. Yakında da Sayın Bozdağ da Yalova’da bir İl Danışma Meclisi’nde, ‘Demokrat Parti’nin o Altılı Masa’da ne işi var?’ dedi. Biz de cevabımızı verdik.”

Uysal, Erdoğan’a hemen ret cevabı verdiğini belirtti.

Uysal, “Altılı Masa’nın toplantılarında aday konuşuluyor mu?” sorusu üzerine, “Türkiye pek çok riski depo etmiş vaziyette. Ben geç kalındığı kanaatinde değilim. Adayın öyle göktaşı gibi gökten düşecek hali yok. Bir geçmişte olduğu gibi iddiasız bir aday değil, siyasi alanda icracı iddiası olan politik figürlerden oluşacak” dedi.

Uysal, “Gönlünüzden geçen bir aday var mı?” sorusuna ise şu yanıtı verdi:

“Aday adayı başvurularını da alıyoruz. Ana muhalefetin lider bir partinin genel başkanının cumhurbaşkanı adayı olmasından daha tabii ne olabilir ki. İsmini de ifade ettiğiniz Sayın Ekrem İmamoğlu ve Sayın Mansur Yavaş da olmak üzere özellikle 2019 yerel seçimleriyle beraber Sayın Erdoğan’ın siyasi serüvenine baktığımızda İBB Başkanlığı’ndan başlayarak Türk siyasetinde böyle bir beklenti de oluştu.

Ben bunları tabii karşılıyorum. Her siyasi partinin kendi cephesinden tüm ölçütleri kullanarak; bütün bu süreci yönetecek politik bir figürdür. O açıdan bahsettiğiniz isimlere karşı peşin peşin bir yargım açıkçası yok.”

Paylaşın

Altılı Masa, Anayasa Önerilerini Açıkladı; Vaatler Seçmenin Beklentisini Karşılar Mı?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti (DP), Gelecek Partisi ve Demokrasi Ve Atılım (DEVA) Partisi’nden oluşan Altılı masa, Şubat ayından bu yana üzerinde çalıştığı Anayasa değişikliği önerisini “Şimdi Demokrasi Zamanı” sloganıyla açıkladı.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş vaadi sunan altılı masanın değişiklik önerisine göre seçimin kazanılması halinde partili cumhurbaşkanlığı dönemi kapanacak. 84 maddeden oluşan teklif metninde güçlü meclis, bağımsız yargı ve istikrarlı yürütme vurgusu dikkat çekti. Teklife göre, parti kapatma zorlaştırılırken, hayvan hakları da yeni anayasaya giriyor. Cumhurbaşkanının ise mevcut sistemde olduğu gibi halk tarafından seçilmesi öngörülüyor.

Seçmenin beklentilerini karşılayabilecek mi?

Peki, bu vaatler, seçmenin altılı masadan beklentilerini karşılayabilecek mi? Siyaset bilimcilere göre, adayını açıklamakta geç kalan altılı masanın aynı zamanda somut ekonomik vaatlere odaklanması gerekiyor.

DW Türkçe’den Eray Görgülü’nün sorularını yanıtlayan Sabancı Üniversitesi Öğretim Üyesi Siyaset Bilimci Dr. Berk Esen, altılı masanın 84 maddede uzlaşıya varmış olmasının demokrasi tarihi açısından büyük önem taşıdığına dikkat çekti.

Ancak Esen, altılı masa ortak hükümet programı konusunda da uyarılarda bulundu. Altılı masanın Şubat ayından beri anayasa çalışması yürüttüğünü hatırlatan Esen, “Dokuz aylık sürede bence altılı masa seçim kazanma ve seçim kazandıktan sonra ülkeyi beraber şekilde yönetebileceğine dair seçmenler nezdinde yeterince bir beklenti yaratamamış durumda” dedi.

“Ortak hükümet programının ilan edilmesi gerekiyor”

Türkiye’nin giderek otoriterleştiğini belirten Esen, “Seçmenin büyük bölümünü çok olumsuz bir şekilde etkileyen ekonomik kriz devam ederken ben seçmenlerin yaklaşık 150 sayfalık bir metni inceleyerek bu teknik maddeler üstünden seçimlerde karar vereceklerini düşünmüyorum” değerlendirmesinde bulundu.

Altılı masanın en geç iki ay içerisinde ortak bir hükümet programı açıklaması gerektiğini de kaydeden Esen, altılı masanın seçimlere birlikte girilip girilmeyeceğini ve ortak adayı netleştirmesi gerektiğinin de altını çizdi.

Anayasa değişiklik teklifinin bu şartlarda anlam kazanacağını kaydeden Esen, “Ama altılı masa, daha acil ve önemli konularda herhangi bir adım atmış durumda değil. Açıkçası seçim kazanmak açısından bu altı partinin sadece bu somut belgenin de ötesine geçecek şekilde bir işbirliğine girebildiklerini de mesajını vermeleri gerekiyor” diye konuştu.

“İktidar, ülkeyi seçim ekonomisine sokacak”

Altılı masanın ocak ayı başına kadar ortak hükümet programı ile ortak adayını açıklamaması halinde seçmeni ikna etmekte zorlanacağını dile getiren Esen, iktidarın da bu süreçte yapacağı hamlelere dikkat çekti. Esen, “İktidarın ülkeyi seçim ekonomisine sokarak seçimleri kazanmak için çok daha somut hamleler atacağını düşünüyorum. O hamleler karşısında da altılı masanın açıkçası hızlı bir şekilde yanıt vermesi açısından acilen bu ortak programın ve tabii ortak adayın artık ortaya çıkması gerekiyor” ifadelerini de kullandı.

“Ekonomik sorunların çözümü iyi anlatılmalı”

Siyaset Bilimci Prof. Dr. Tanju Tosun da vatandaşın ekonomik sorunları öncelik haline getirdiğini belirterek, “Bugün altılı masa tarafından açıklanan anayasa değişiklikleriyle vatandaşın çok fazla ilgilenmesi doğal olarak kolay değil” dedi.

Vatandaşın altılı masa nezdinde daha çok ekonomiye ilişkin politikalara ve ortak adaya odaklandığını kaydeden Tosun, “Söz konusu anayasa değişikliği, vatandaşın günlük hayatını nasıl etkileyeceği iyi şekilde anlatılırsa o zaman seçmen üzerinde etkili olabilir” diye konuştu.

İyi bir iletişim stratejisiyle bu hedefin başarılması durumunda altılı masaya yönelik desteğin yeniden artabileceğini dile getiren Tosun, “Altılı masanın önceliği, ister ekonomi planı, ister ortak program bağlamında düşünelim. Çok somut, net anlaşılabilir özlü ifadelerle Türkiye’nin ekonomik sorunlarının nasıl aşılabileceğini vatandaşa anlatmak olmalı” ifadesini de kullandı.

Paylaşın

‘Altılı Masa’dan İktidarın İç Ve Dış Politikalarına Eleştiri

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan ve Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu bu toplantının ardından, Gültekin Uysal’ın ev sahipliğinde Demokrat Parti’de buluştu.

Haber Merkezi / Yaklaşık 6 saat süren toplantının ardından ortak bir açıklama yapıldı. İç ve dış politikaya ilişkin gelişmelerin değerlendirildiği belirtilen açıklamada, ulusal güvenlik konularının “iç politikada istismar edilmemesi” istendi:

“Sınırlarımızın korunması ve ulusal güvenliğimizin sağlanması dış politikada temel önceliğimizdir. Bu bağlamda, Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ve Emniyet güçlerimizin canları pahasına terörle mücadele etmelerini takdir ve minnet duygularıyla karşılıyoruz. Ancak, konuyu iç politikada istismar eden ve farklı toplumsal kesimleri düşmanlaştıran söylemlerin ve politikaların ulusal menfaatlerimize aykırı olduğuna inanıyoruz.

Biz Altı Siyasi Parti Genel Başkanı olarak, iktidarın, ülkemizi ve milletimizi savurduğu bu derin ekonomik ve siyasi kriz içinde sorumluluklarımızın farkındayız. Milletimizi demokrasiye, refaha ve huzura kavuşturma kararlılığındayız. Öncelikli hedefimiz bütün vatandaşlarımızı insan onuruna yaraşır bir yaşam ve refah standardına kavuşturmaktır.”

Ortak açıklamada, anayasa değişikliği önerisini tanıtmak amacıyla tüm ülkede sivil toplum buluşmaları tertip edileceği belirtildi, “Tüm vatandaşlarımızın da Anayasa değişikliği önerimizi www.altilimasa.biz isimli web sitesinden incelemelerini ve görüşlerini bizlerle paylaşmalarını bekliyoruz” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada ayrıca ekonomik ve siyasi krize değinilerek “Ekonomi, dış politika ve güvenlik konularında dar bir zümrenin ihtiyaçları öncelenerek milletimizin mağduriyetleri iktidar tarafından sıradanlaştırılmış, hatta buna alışılması gerektiği iktidarın temel politikası haline getirilmiştir” denildi.

Açıklama şöyle: 

“Milletimizi en geniş yelpazede temsil eden Altı Siyasi Parti Genel Başkanı olarak bugün Demokrat Parti ev sahipliğinde bir araya geldik. Altılı Masa’nın bu toplantısı öncesinde, Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği önerimizi büyük bir heyecan ile kamuoyuna tanıttık.

Bizler Türkiye’nin yıllardır görmeyi umut ettiği tarihi bir çalışmaya imza attık. Anayasa’nın 84 maddesinde değişiklik yaparak Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi adı altında uygulanan keyfi ve otoriter sistem yerine geçmişin sorunlarını da dikkate alarak yeni bir sistem öneriyoruz. Bizler ‘Yarının Türkiye’sinde etkin ve katılımcı bir yasama, istikrarlı ve hesap verebilir bir yürütme, bağımsız ve tarafsız bir yargı, kurumsal kültürün hakim olduğu bir kamu yönetimi ile kuvvetler ayrılığının tesis edildiği özgürlükçü, demokratik ve adil bir sistem inşa etme kararlılığımızı ortaya koyuyoruz.

Anayasa Değişikliği Önerisi çalışmasını hazırlayan Anayasal ve Yasal Reformlar Komisyonumuz Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemle ilgili Anayasa değişikliği önerisine uygun olarak Meclis İçtüzüğü ve Siyasi Etik Kanunu hazırlıklarını sürdürmektedir. Ayrıca Anayasa değişikliği önerimizi tanıtmak, kamuoyunu bilgilendirmek ve müzakere kültürü ile tüm toplumsal kesimlerin önerilerini almak üzere ilgili komisyonumuz ziyaretler gerçekleştirip tüm ülkede sivil toplum buluşmaları tertip edecektir. Tüm vatandaşlarımızın da Anayasa değişikliği önerimizi www.altilimasa.biz isimli web sitesinden incelemelerini ve görüşlerini bizlerle paylaşmalarını bekliyoruz.

Bugün ayrıca, Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş Süreci Yol Haritasını da ayrıntılı bir biçimde değerlendirerek hazırlıklarımızın büyük bölümünü tamamladık.

Toplantımızda Ortak Çalışma Grubu’nun ara raporunu da müzakere ettik. Ortak Çalışma Grubu hazırlıklarını 9 ana başlık ve 72 alt başlıkta yoğun bir biçimde sürdürmektedir. Grup, 36 alt başlıkta çalışmalarını bitirmiş, 5 alt başlıktaki çalışmaları tamamlama aşamasına getirmiştir. Kalan alt başlıklardaki çalışmalar devam ettirilmektedir. Bu çalışmaların sonuçlarını önümüzdeki günlerde ortak taahhütlerimiz olarak kamuoyuyla paylaşacağız.

Bugün ayrıca iç ve dış politikadaki gelişmeleri de değerlendirdik.

Hukukun yerine keyfiliğin hâkim olduğu iç ve dış politika uygulamaları ile ülkemizin ve milletimizin menfaatlerinin yerini iktidar ve ortaklarının şahsi çıkarları almıştır. Ekonomi, dış politika ve güvenlik konularında dar bir zümrenin ihtiyaçları öncelenerek milletimizin mağduriyetleri iktidar tarafından sıradanlaştırılmış, hatta buna alışılması gerektiği iktidarın temel politikası haline getirilmiştir.

Öte yandan, sınırlarımızın korunması ve ulusal güvenliğimizin sağlanması dış politikada temel önceliğimizdir. Bu bağlamda, Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ve Emniyet güçlerimizin canları pahasına terörle mücadele etmelerini takdir ve minnet duygularıyla karşılıyoruz. Ancak, konuyu iç politikada istismar eden ve farklı toplumsal kesimleri düşmanlaştıran söylemlerin ve politikaların ulusal menfaatlerimize aykırı olduğuna inanıyoruz.

Biz Altı Siyasi Parti Genel Başkanı olarak, iktidarın, ülkemizi ve milletimizi savurduğu bu derin ekonomik ve siyasi kriz içinde sorumluluklarımızın farkındayız. Milletimizi demokrasiye, refaha ve huzura kavuşturma kararlılığındayız. Öncelikli hedefimiz bütün vatandaşlarımızı insan onuruna yaraşır bir yaşam ve refah standardına kavuşturmaktır.

Kamuoyunun bilgisine saygıyla sunarız.”

Paylaşın

‘Altılı Masa’ Anayasa Taslağını Açıkladı: Özgürlükçü Anayasa

‘Altılı Masa’nın 84 maddeden oluşan Anayasa değişikliği önerisinde, kuvvetler ayrılığı ilkesi vurgulanıyor. Yeni sistemde yasamanın etkin ve katılımcı, yürütmenin istikrarlı, şeffaf ve hesap verebilir, yargının ise bağımsız ve tarafsız olması hedefleniyor.

Haber Merkezi / Partili cumhurbaşkanlığı döneminin kapanacağı teklifte, Cumhurbaşkanı 7 yıllığına halk tarafından seçilecek ve seçimle beraber partisiyle ilişkisi sona erecek. Görevi sona eren bir cumhurbaşkanı, seçimle gelinen siyasi bir görev üstlenemeyecek. Cumhurbaşkanına, TBMM Başkanı vekalet edecek. Cumhurbaşkanının kanunlar üzerindeki zorlaştırıcı veto etkisi sona erdirilip geri gönderme hakkı veriliyor.

Cumhuriyet Halk Partisi, DEVA Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi, İYİ Parti ve Saadet Partisi Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş için üzerinde uzlaştıkları Anayasa değişikliği önerilerini açıkladı.

Ankara’da Bilkent Otel’deki toplantıya partilerin liderleri Kemal Kılıçdaroğlu, Ali Babacan, Gültekin Uysal, Ahmet Davutoğlu, Meral Akşener ve Temel Karamollaoğlu katıldı.

Altı siyasi partinin genel merkez, il ve ilçe yöneticileri ile milletvekilleri de toplantıya katılanlar arasında yer alıyor.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Muharrem Erkek, DEVA Partisi Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Yeneroğlu, Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Serhan Yücel, Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Serap Yazıcı, İyi Parti Genel Başkan Yardımcısı Uğur Poyraz ve Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya, anayasa taslağını açıklıyor.

Muharrem Erkek, “Bu önerimiz bir toplumsal sözleşme taslağıdır. Seçimlerin hemen ardından TBMM’ye sunacağız… Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemle Gazi Meclisi bugün yaşadığı ağır vesayetten kurtaracağız. Yargıyı vesayetten kurtaracağız. Yargının üzerindeki siyasi tahakküme son vereceğiz. Basını, sivil toplum örgütlerini, düzenleyici ve denetleyici kurumları vesayetten kurtaracağız” diye konuştu.

Yeneroğlu, yasama bölümünde hazırlanan değişiklik önerilerinin 5 başlıkta toplandığını belirtti. Seçim barajının yüzde 3’e düşürüleceğini, yasama bağışıklığının güçlendirilerek, dokunulmazlıkların kaldırılması için üye tamsayının salt çoğunluğunu gerekli kılacaklarını, kanun yapım süreçlerinin demokratikleştirilerek Cumhurbaşkanının kanunları veto etme yetkisine son verileceğini, Meclis’in denetim yetkisinin güçlendirileceğini, parlamentoların tarihsel bir kazanımı olan bütçe hakkının devredilmezliği ilkesini tesis edeceklerini söyledi.

Demokrat Parti Genel Başkan Yardımcısı Serhan Yücel, yürütme ile ilgili değişiklik önerileri arasında, cumhurbaşkanlarının bir dönem ve 7 yıl için seçilebilmesini, varsa partisi ile ilişiğinin kesilmesi, kanunları veto yetkisinin kaldırılmasını sıraladı ve “Cumhurbaşkanlığı Kabinesi yerine, Meclise karşı siyasi sorumluluğu ve Yüce Divan’da aklanma hakkı olan Başbakanlık ve Bakanlar Kurulu’nu Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem Anayasa Değişikliği önerimiz ile yeniden kuruyoruz” dedi.

Gelecek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Serap Yazıcı, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin en ağır hasarı yargı organına verdiğini söyledi ve anayasa teklifinin, yargı mensuplarına bireysel bağımsızlıklarını, yargı kuruluşlarına da kurumsal bağımsızlıklarını sağlayan yenilikler içerdiğini kaydetti.

İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Poyraz, “Temel hak ve hürriyetler açısından değişiklik önerisiyle… Anayasanın ikinci kısmının başlığını “Temel Hak ve Hürriyetler” olarak değiştirerek otoriter anayasacılık anlayışına karşı demokratik ve özgürlükçü anayasa inşasını” esas aldıklarını söyledi.

Son konuşmacı Saadet Partisi Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kaya da teklifle mahalli idarelerin yetkisini artıracaklarını, üniversitelerin bilimsel özerkliklerinin yanında, idari ve mali özerkliklerini de anayasal güvence altına alıp Yüksek Öretim Kurulu’nu (YÖK) kaldıracaklarını, RTÜK’ün çoğulculuk, özerklik ve tarafsızlık ilkelerine bağlı olarak çalışmasını amaçladıklarını kaydetti.

Tasarıyı hazırlayan komisyon üyeleri önümüzdeki günlerde medya organlarını, baroları, sivil toplum kuruluşlarını, meslek örgütlerini, iş dünyasını, sendikaları, kadın ve gençlik örgütlerini ziyaret edecek.

84 maddeden oluşan Anayasa değişikliği önerisinde, kuvvetler ayrılığı vurgulanıyor. Yeni sistemde yasamanın etkin ve katılımcı, yürütmenin istikrarlı, şeffaf ve hesap verebilir, yargının ise bağımsız ve tarafsız olması hedefleniyor.

Uzlaşılan metinde öne çıkan noktalar şöyle:

Partili cumhurbaşkanlığı dönemi kapanacak

“Cumhurbaşkanı 7 yıllığına halk tarafından seçilecek ve seçimle beraber partisiyle ilişkisi sona erecek. Görevi sona eren bir cumhurbaşkanı, seçimle gelinen siyasi bir görev üstlenemeyecek. Cumhurbaşkanına, TBMM Başkanı vekalet edecek. Cumhurbaşkanının kanunlar üzerindeki zorlaştırıcı veto etkisi sona erdirilip geri gönderme hakkı veriliyor.

‘Ödev’ yerine ‘hürriyet’ kavramı

Teklif, Anayasayı temel hakları ‘ödev’ olarak vurgulayan ve hürriyetleri ödev kavramıyla sınırlayan anlayıştan arındırıyor. Anayasaya özgürlükçü bir anlayış kazandırılıyor. Anayasadan otoriter anlayışın izleri siliniyor. Anayasada ‘temel hak ve ödevler’ yerine ‘temel hak ve hürriyetler’ düzenleniyor.

Devletin temel işlevi: İnsan onurunu korumak

Anayasanın temel hakları düzenleyen ilk maddesine ‘İnsan onuru dokunulmazdır ve anayasal düzenin temelidir’ ifadesi ekleniyor. Bu vurguyla beraber Anayasanın insan onurunu esas alan bir bakış açısı kazanması sağlanıyor. Devletin temel işlevinin insan onurunu korumak ve ona saygı göstermek olduğu vurgulanıyor.

Hayvan hakları ilk kez Anayasaya girecek

Anayasanın 56. maddesinde yapılan değişiklikle Anayasada sağlık hakkı ve çevre hakkı yeniden düzenlenirken hayvan hakları ilk kez anayasal güvenceye kavuşturuluyor.

Kadına yönelik şiddet: Suçlular milletvekili olamayacak

Affa uğramış olsalar bile cinsel saldırı, çocukların cinsel istismarı, kadına yönelik kasten yaralama ve edimi ifasını fesat karıştırma suçlarından hüküm giymiş olanların milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olamayacağı hükmü getiriliyor.

YÖK kaldırılacak

Yükseköğretim Kurulu kaldırılıyor. Üniversitelerin akademik, idari ve mali özerklikleri ihlal edilmemek kaydıyla planlama ve koordinasyon kurulu olacak Yükseköğretim Üst Kurulu düzenleniyor.

OHAL KHK’larına son verilecek

OHAL KHK’ları (Olağanüstü Hal Dönemi Kanun Hükmünde Kararnameleri) kaldırılıyor. Olağanüstü Hallere ilişkin tedbirlerin Olağanüstü Hal Kanunu ile düzenleneceği ve Olağanüstü Hal Kanunu ile bu kanundan kaynaklı idari eylem ve işlemlere karşı yargı yolunun kapatılamayacağı düzenleniyor.

Uluslararası anlaşmalardan çekilme 

Türkiye’nin taraf olduğu bir uluslararası anlaşmadan çekilme için TBMM’nin uygun bulması şartı Anayasada açıkça düzenleniyor.”

Paylaşın

Altılı Masa’dan ‘Yeni Anayasa’ Çıkarması

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi, Demokrat Parti (DP), Gelecek Partisi ve Demokrasi Ve Atılım (DEVA) Partisi bugün yeni anayasa önerisini kamuoyuna açıklayacak. Açıklama sonrası Anadolu çıkarması yapılarak, yeni anayasayı halka anlatılacak.

Liderler Bilkent Otelde bugün hazırlanan yeni anayasa teklifinin kamuoyuna açıklanmasının ardından saat 14.00’de DP’nin ev sahipliğinde bir araya gelerek gündemdeki konuları görüşmeye devam edecekler.

Kısa Dalga’dan Mahmut Aydın’ın aktardığına göre, liderlerin talimatıyla 6’lı masayı oluşturan partilerin yetkili kurulları da hazırlığı tamamlanan anayasa değişikliği teklifini ele alarak, Anadolu ziyaretlerinin 2023 yılı merkezi yönetim bütçesinin TBMM’de kabul edilmesinden sonra yapılmasında mutabık kaldı.

Partilerin anayasayı anlatırken kullanacakları argümanlar da yine 6’lı masa kararıyla kurulan İletişim Komisyonu tarafından belirlendi. Buna göre, başta ekonomik kriz olmak olmak üzere yaşanan pek çok sıkıntının anayasadan kaynaklandığı belirtilerek, “demokratik, kapsayıcı, kuvvetler ayrılığını pekiştiren, yargı bağımsızlığını güvence altına alan, Merkez Bankasının bağımsızlığını sağlayan yeni bir anayasanın ekonomik krizin de çözümü olacağı” anlatılacak. Yeni anayasa ile yabancı yatırımcıların Türkiye’ye gelmesinin önündeki engellerin kaldırılacağı, ayrıca ifade ve inanç özgürlüğü ile temel insan hakları alanındaki eksiklerin de giderileceği vurgusu yapılacak.

Sivil toplum kuruluşları, siyasi partiler, üniversiteler ve meslek örgütlerinin de yeni anayasa konusunda görüşleri alınacak.

Liderlerin gündemi

6’lı masayı oluşturan partilerin Genel Başkanları bugün saat 10.30’da Bilkent Otel’de “Şimdi Demokrasi Zamanı” başlığı ile güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçişi düzenleyen anayasa değişikliği önerisinin tanıtımına katıldıktan sonra saat 14.00’de DP Genel Merkezinde bir araya gelecek.

Toplantıda, Temel Politikalar Komisyonu’nun hazırlıklarını görüşecek. 6’lı masanın “yol haritası” olarak bilinen çalışmalar aynı zamanda Hükümet Programının altyapısını oluşturuyor. Toplantıda cumhurbaşkanı adaylığı süreci ile seçimden sonra oluşacak Meclisin olası sandalye dağılımı senaryoları da ele alınacak.

Ayrıca yol haritası kapsamında belirlenecek cumhurbaşkanı adayının ülkeyi nasıl yöneteceğine ilişkin “protokol”ün içeriği de liderlerin görüşüne sunulacak. Liderler, il il milletvekili sayıları ile çeşitli olasılıkları da tartışacak. Hangi illerde işbirliği yapılacağı ve tek liste ile seçime gidileceği konusunun da karara bağlanması bekleniyor.

Liderlerin toplantısında, terör saldırıları, göçmenler ve başta Suriye’ye yapılması olası kara harekatı olmak üzere sıcak dış politika konuları da gündeme gelecek.

Kılıçdaroğlu aday

Ankara kulislerine göre 6’lı masanın cumhurbaşkanı adayı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olacak. İYİ Parti’li Yavuz Ağıralioğlu’nun çıkışları “bireysel” ve “İYİ Parti’den ayrılmak için gerekçe yaratmak” olarak niteleniyor. İYİ Parti’nin seçimden sonra olası yeni hükümette “daha fazla bakanlık ve bürokratik kadro” talep etmek için el yükselttiğini ifade eden kaynaklar, “bu durumda anormallik yok. Sonuçta 6’lı masanın iki büyük partisinden birisi” yorumunu yaptı.

Gelecek ve DEVA Partisi

Gelecek Partisi ile DEVA Partisi’nin 2023 seçimlerinde CHP listelerinde yer almayacakları kesinleşirken iki partinin kendi logoları ile seçime katılacakları bildirildi. Saadet Partisi ile DP’nin ise CHP listelerinden seçime gireceklerine kesin gözüyle bakılıyor.

Adayla birlikte kabine de açıklanacak

6’lı masanın cumhurbaşkanı adayı ile birlikte cumhurbaşkanı yardımcıları bakanlar ve bazı üst düzey bürokratik atamaları açıklayacağı, liderlerin bugünkü toplantısında konunun gündemde olduğu ifade edildi.

CHP Kurultayı

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu’nun cumhurbaşkanı adayı olması halinde partiden istifa etmeyeceği yerine bir vekil tayin edeceği bildirildi. Buna göre, genel beklenti, parti içinde liderlik yarışının önlenmesi için “hukukçu yeni bir ismin” genel başkan yardımcısı olarak atanması ve genel başkanın vekaleti ona bırakması.

Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı seçilmesi halinde CHP’den istifa edecek, parti 2023 kurultayında yeni bir genel başkan belirleyecek.

Paylaşın

Altılı Masa, ‘Cumhurbaşkanı Adayı’ İçin HDP İle Görüşecek Mi?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), Demokrat Parti, Saadet Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan Altılı Masa, geçiş süreci ve temel politikalarda anlaşmanın sağlanması durumunda gelecek yılın ilk aylarında ortak cumhurbaşkanı adayını belirleme sürecini başlatacak.

Belirlenecek adayın Altılı Masa’da olmayan diğer siyasi partilerden de destek arayışına girmesi bekleniyor. Bu süreçte ortak Cumhurbaşkanı adayını müzakere etmek istediğini söyleyen HDP ile görüşme, oy oranı düşünüldüğünde ayrıca önem taşıyor. Cumhurbaşkanı adayı şubat ya da mart ayında belli olursa diğer partilerle temas trafiği de başlayacak.

Peki “ortak yönetim” vaadinde bulunan, bunun nasıl olacağıyla ilgili “Geçiş Süreci Yol Haritası” çalışması yürüten Altılı Masa, belirleyecekleri Cumhurbaşkanı adayının HDP’nin desteğini alması durumunda ortak yönetime HDP’yi de dahil edecek mi? Altılı Masa’daki partilerin temsilcileri bu soruya “hayır” yanıtını veriyor.

Gazete Duvar‘ın aktardığına göre, HDP’nin, ortak cumhurbaşkanı adayını desteklemek için şartlarını içeren Tutum Belgesi’ndeki taleplerin karşılanmasının önem taşıdığına dikkat çeken bir yetkili, “HDP’nin Tutum Belgesi büyük oranda desteklenebilir bir belge. Onlar da bu talepler kapsamında adımlar atılmasını istiyor. Cumhurbaşkanı adayı bunları değerlendirecektir. Eğer HDP ortak adayı destekleme kararı verirse seçimin kazanılması durumunda oluşturulacak ortak yönetimde yer almaz. Bakanlık verilmez. Cumhur İttifakı’ndaki MHP gibi olur. MHP’nin bakanı yok, yürütme organında bir mekanizma içinde bulunmuyor ama siyasi karar alma süreçlerinde görüşlerine başvuruluyor” değerlendirmesi yaptı.

Kapatma davasında hazine yardımı

Öte yandan Meclis’in üçüncü büyük partisi HDP hakkında açılan kapatma davasında 17 ay geride kaldı. Geçtiğimiz hafta ek savunmasını Anayasa Mahkemesi’ne sunan HDP’de şimdi sözlü savunma için hazırlıklar başladı. Yüksek Mahkeme sözlü savunmayı da aldıktan sonra raportörün raporunu bekleyecek. Bu raporun ardından dava Anayasa Mahkemesi gündemine alınacak.

Üyeler toplanıp bir karara varacak. Hukukçular tüm bu sürecin şubat ayını bulabileceğini söylüyor. HDP’nin kapatılması yönünde çağrılarını sürdüren MHP yetkilileri mahkemeyi daha fazla gecikmeye meydan bırakmadan kapatma kararı vermeye çağırıyor. MHP’nin arka arkaya sürecin hızlandırılması çağrısında bir etken de partilere yapılacak Hazine yardımı. 2023 yılı bütçesi kapsamında yapılacak bu yardım, ocak ayının 10’unda hesaplara yatırılmış olacak.

MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız bu durumu bütçe görüşmelerinde gündeme getirdi, davada Hazine yardımından yoksun bırakma ya da kapatma gibi bir karar çıkarsa 540 milyon TL’lik Hazine yardımı iadesinin nasıl olacağını sordu. Yıldız, “Bunu bir kasıtla falan söylemiyorum. Mahkeme öyle ya da böyle hukuka, akla, vicdani kanaatine göre bir an önce karar vermelidir” dedi.

Paylaşın

Altılı Masa ’28 Kasım’da Ne Açıklayacak?

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), Demokrat Parti, Saadet Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan Altılı Masa, 28 Kasım Pazartesi günü Anayasa taslağını açıklayacak.

Taslak, temel hak ve özgürlüklere sahip olan, bunları cezalandırılma korkusu olmadan kullanabilen ve insanca yaşayacak düzeyde ekonomik olanaklara sahip yurttaşlığı kurumsallaştıran bir model vadediyor.

Birgün’den Nurcan Gökdemir’in haberine göre, Altılı Masa’nın genel başkanlarının Demokrat Parti Genel Başkanı Gültekin Uysal’ın ev sahipliğinde yapacağı toplantıdan önce Bilkent Otel’de bir toplantı düzenlenecek. İlk toplantıdan farklı olarak daha dar bir kadro ile yapılacak toplantıya siyasi partilerin üst düzey yöneticileri, medya mensupları ve Anayasa hukukçuları katılacak.

Tüm siyasi partilerin temsilcilerinin sırasıyla bir bölümünü açıklayacakları Anayasa değişikliği teklifinde 12 Eylül Anayasası’nın izlerini ortadan kaldıran ve çağdaş, demokratik bir yönetim inşa etmeyi sağlayacak düzenlemelerin yer alacağı bildirildi. Özellikle 12 Eylül yönetimi ile kurulan antidemokratik kurumların kaldırılması ya da yeniden düzenlenmesine ilişkin hükümlerin yer aldığı çalışmada, Cumhurbaşkanı’nın görev ve yetkileri net olarak tanımlanacak.

Cumhurbaşkanı’nın halk tarafından seçilmesine ilişkin bir değişiklik önerisine taslakta yer verilmedi. Ancak temel görüşün Cumhurbaşkanı’nın seçiminin geçmişte olduğu gibi parlamento tarafından yapılması ancak buna ilk seçimden sonra karar verilmesi olduğu öğrenildi. Yetkileri sınırlandırılan Cumhurbaşkanı’nın halk yerine parlamento tarafından seçilmesini önermenin iktidar partileri tarafından halka yönelik “Size güvenmiyorlar” gibi bir siyasi propagandaya malzeme olması kaygısıyla bunun düzenlemesinin seçim sonrasına bırakıldığı bildirildi.

BirGün’ün edindiği bilgiye göre, Anayasa değişiklik paketinde özetle şu düzenlemeler yer alacak:

Cumhurbaşkanı yetkisi düşürülecek: 7 yıllığına bir dönem için seçilecek Cumhurbaşkanı partisi ile ilişkisini kesecek. Görev süresi biten cumhurbaşkanı partisine geri dönemeyecek. Meclis tarafından belirlenen Başbakanı atamak zorunda olacak Cumhurbaşkanı, olağanüstü hal ilan edemeyecek, OHAL KHK’si çıkartamayacak. Parlamento tarafından kabul edilen yasaları veto edemeyecek. Cumhurbaşkanı tarafından hazırlanan bütçenin reddedilmesi halinde bir önceki yılın bütçesinin yeniden değerleme oranı ile yürürlüğe gireceği uygulaması kaldırılacak. Üst düzey kamu görevlilerini atama ve görevden alma yetkileri sınırlanacak.

Başbakanı Meclis seçecek: Milletvekili seçimleri beş yılda bir yapılacak. Parlamento Başbakan ve Bakanlar Kurulu’nu belirleyecek. Yasamanın yürütme üzerindeki denetim fonksiyonları arttırılacak. Gensoru ve bakanlara sözlü soru sorma yetkisi geri getirilecek, bakan düşürme ile sonuçlanan meclis soruşturması yeniden kullanılabilir olacak. Yapıcı güvensizlik oyu mekanizması getirilecek. Parlamento bir hükümeti düşürmeden önce alternatifini oluşturacak.

Yeni seçim barajı: Seçim barajı yüzde 3’e düşürülecek. Yüzde 1 oy alan siyasi partilere de Hazine yardımı yapılacak. Bağış ve yardımlar kamuoyuna açıklanacak. Yurt dışında yaşayan yurttaşlardan bir seçim çevresi oluşturulacak. Seçim sistemi, nispi temsil sistemi olarak uygulanacak.

Temel hak ve özgürlüklere garanti: Yurttaşların temel hak ve özgürlükleri çağdaş bir anlayışla yeniden tanımlanacak, hiçbir yurttaş bu hakları kullandığı için cezalandırılamayacak. İnsan hak ve özgürlükleri kanun hükmünde kararnamelerle düzenlenemeyecek. KHK’ler, Meclis’in siyasi denetimine ve Anayasa Mahkemesi’nin hukukilik denetimine tabi tutulacak. Toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı ile ilgili bildirim uygulaması idare tarafından keyfi şekilde kullanılmayacak. Basın özgürlüğü güvence altına alınacak, basının özgür bir şekilde görev yapacağı güvenli, çoğulcu ve elverişli bir ortam sağlanacak.

Yargının bağımsızlığı sağlanacak: Hâkimler ve Savcılar Kurulu kaldırılacak, Hâkimler Kurulu ve Savcılar Kurulu ismi ile iki ayrı kurul oluşacak. Adalet Bakanı ve müsteşarının üyesi olamayacağı bu kurulların üyelerini meslek mensupları belirleyecek. İkili baro uygulamasından vazgeçilecek. Hesap yargılaması yapan Sayıştay’ın yetkileri genişletilecek. Yüksek yargı organlarında üyelerin en az yarısı kadınlardan oluşacak ve “Çevre Mahkemeleri” kurulacak.

Bireysel başvuru hakkı genişleyecek: Anayasa Mahkemesi’nin görev ve yetkileri genişletilecek. Bireysel başvurunun kapsamı, konu ve başvurulabilecek haklar bakımından genişletilecek, kamu tüzel kişilerinin de bireysel başvuru hakkı kabul edilecek. Yarısı kadınlardan oluşacak üyeleri, TBMM, Danıştay, Yargıtay, Sayıştay, Türkiye Barolar Birliği ve Üniversitelerarası Kurul tarafından belirlenen üç katı aday içerisinden üçte iki nitelikli çoğunlukla seçilecek. Üyelerin en az dörtte üçü hukukçu olacak.

YSK güçlendirilecek: Yüksek Seçim Kurulu bir yüksek mahkeme olarak düzenlenecek. İdari ve yargısal görevleri bakımından iki daireye ayrılacak. Yargısal kurul idari kurulun kararlarına itirazları karara bağlayacak.

Paylaşın

Altılı Masa, Parlamenter Sisteme Dönüşü 28 Kasım’da Açıklayacak

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Demokrasi ve Atılım Partisi (DEVA), Demokrat Parti, Saadet Partisi ve Gelecek Partisi’nden oluşan altılı masa, 28 Kasım’da parlamenter sisteme dönüş için anayasa değişiklik önerisini açıklayacak.

Güçlendirilmiş Parlamenter Sistemi hedefleyen altı partinin ortak anayasa değişik teklifi 28 Kasım’da Ankara Bilkent Otel’de gerçekleşecek toplantı ile kamuoyuna açıklanacak. Genel başkanlar tarafından görevlendirilen komisyonun gerçekleştirdiği çalışma sonucu ortaya çıkan metin altı partinin ortak anayasa değişiklik teklifi olacak. Altı partinin adayının kazanması ve altılı masanın mecliste çoğunluğu alması durumunda bu anayasa değişiklik teklifi kanunlaştırılacak.

Sputnik’ten Osman Nuri Cerit’in aktardığına göre, çalışmalarda yer alan komisyon üyelerinden elde edilen bilgiye göre 28 Kasım’da hazırlanacak metin, daha önce açıklanan güçlendirilmiş parlamenter sistem ortak metnin anayasa değişik teklifine dönüştürülmesi şekli olacak.

Cumhurbaşkanı’nın yetkileri düzenlenecek

Altılı partinin Anayasa değişiklik teklifinden cumhurbaşkanının görev ve yetkileri ele alınıyor. 28 Kasım’da açıklanacak teklif metnine göre;

  • Cumhurbaşkanının görev süresi 7 yıl olacak.
  • Cumhurbaşkanı bir sefer seçilebilecek.
  • Cumhurbaşkanı sadece temsil yetkisine sahip olacak.
  • Yasalar konusunda Cumhurbaşkanı uyarı anlamında yasayı tek sefer geri gönderebilecek.
  • Cumhurbaşkanının parti üyesi olması da yeniden düzenlenecek.
  • Cumhurbaşkanının hukuki ve cezai sorumluluğu, yargılama makamı ve usulü de belirlenecek.

Başbakan ve Bakanlar Kurulu Anayasa’ya eklenecek

Parlamenter sisteme dönüşün Anayasa teklifi olacak metinde, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile Anayasa’dan çıkartılan başbakan ibaresi yeniden eklenecek.

Başbakan ve bakanların yetki ve sorumluluk alanlarına ilişkin düzenleme de 28 Kasım’da açıklanacak metinde yer alacak.

Metinde; “Başbakan, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri arasından parlamenter sistem gelenek ve ilkelerine uygun olarak belirlenecek. Bakanlar, Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri veya ihtiyaç halinde milletvekili seçilme yeterliliğine sahip olanlar arasından Başbakan tarafından atanacak. Başbakan ve Bakanlar Kurulu Meclis’e karşı sorumlu olacak. Hükümetin kurulmasını kolaylaştırmak amacıyla hükümetin kurulmasında basit çoğunluk, düşürülmesinde ise Türkiye Büyük Millet Meclisi üye tamsayısının salt çoğunluğu esas alınacak” ifadeleri yer alıyor.

Yargı yeniden yapılandırılacak

  • Altılı masanın ortak Anayasa değişiklik metnin bir diğer başlığı ise yargı olacak. Metinde öngörülen Anayasa değişikliğine göre
  • Hakimler ve Savcılar Kurulu kaldırılacak.
  • Hakimler Kurulu ve Savcılar Kurulu olmak üzere iki kurul oluşturulacak.
  • Adalet Bakanı ve Adalet Bakanlığı Müsteşarı’nın Hakimler Kurulu’nda yer almayacak.
  • Çoklu baro uygulaması sona erecek.
Paylaşın