Çorum’da halka seslenen Erdoğan, Yeniden Refah Partisi’ni hedef alarak, “Bir dönem yanımızda, yöremizde durup da beklentileri karşılanmayınca başka yere dümen kıran cambazlara karşı dostlarımızı uyaracağız” dedi.
En büyük baş ağrısı olan enflasyon ve hayat pahalılığı konusunda gerekli adımları attıklarını belirten Erdoğan, “Yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonda hızlı bir düşüşün yaşandığını inşallah hep birlikte göreceğiz. Enflasyonun düşmesi demek, pastanın büyümesi demektir. Pastanın büyümesiyle imkanlarımız da genişleyecek. Bundan da 85 milyonun tamamı istifade edecek” dedi ve ekledi:
“Biz işte bunun çabasındayız, işte bunun derdindeyiz. ‘Kelebek ömürlü’ geçici rahatlamalardan ziyade milletimizin tüm fertlerinin refahını kalıcı olarak artırmayı hedefliyoruz. Daha önce nasıl enflasyonu tek haneli rakamlara biz indirdiysek, inşallah aynısını yine biz başaracağız… Çok iyi çalışılmış ekonomi programımız ve güçlü kadromuzla, hükümet olarak ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Milletimden de bize ve ekonomi ekibimize güvenmesini istiyorum.”
AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçimler kapsamında partisinin Çorum mitinginde dikkat çeken mesajlar verdi. Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle;
“Çorum’un güzelliğini, siz değerli Çorumlu kardeşlerimizin güzelliğini satın almaya dünyanın gücü yetmez. Şu anda 40 bin katılım var. Bugün yine Çorum bir başka muhteşem. Çorum’la bizim aramıza kimse giremez. Çorumlu olan yol ve dava arkadaşlığımız bizdeki yeri ayrıdır. Çorum hareketimizi bağrımıza basmıştır. 17 seçimin hepsinde sizlerin desteğini, duasını, sevdasını hep yanımızda gördük. 14-28 Mayıs seçimlerinde de hamdolsun bu gelenek değişmedi. Türkiye’nin en kritik seçimlerinden birinde Çorumlu kardeşlerimiz bize ve Cumhur İttifakı’na sahip çıktı.
Cumhur İttifakı’na, milletvekilliğinde yüzde 64,5, Cumhurbaşkanlığında yüzde 65’i bulan oy oranlarıyla destek veren Çorum’a şükranlarımı sunuyorum. Çorum’un her meselesi, her sıkıntısı, her talebi bizim meselemizdir. Bugüne kadar el ele, omuz omuza verdik. Çorum’u bölgesinin en gözde, en güzel şehirlerinden birine dönüştürdük. Artan ihracat, üretim, sanayi, dinamik ekonomisiyle Çorum bir başarı örneği olarak Türkiye’de kendinden söz ettiriyor.
Hepimiz şu gerçeği çok iyi biliyoruz. Çorum’un elde ettiği başarılarda hükümetimizin icraatlarının yanı sıra belediyemizin çalışmalarının da önemli payı var. Rahmetli Arif Ersoy hocamızla başlayan hizmet ve eser siyaseti sonraki arkadaşlarımızla devam ettirildi. Rabbim hepsinden razı olsun diyorum. Çorum’un başarı hikayesini hep beraber yazdık. Sizler çalıştınız, didindiniz, kabuğunuzu kırmak için mücadele ettiniz. Biz de her alanda sizleri destekledik, önünüzü açtık. İnşallah 31 Mart’ta bu birlikteliğimizi daha da perçinleyeceğiz.
Çorum’un yeni başarılara imza atması için ne gerekiyorsa yapacağız. Tabii bunun için öncelikle 31 Mart imtihanını vermemiz gerekiyor. Çorum’un yine destan yazacağından şüphe duymuyorum. Karşımdaki şu meydanda 31 Mart zaferinin ayak seslerini duyuyorum. Öyle bir ses verin ki yankısı ta Ankara’ya ulaşsın.
İşte benim yol ve dava arkadaşım Çorum budur. Sadece Çorum’u tekrar rekor oylarla kazanmak yetmez. Ankara ve İstanbul başta olmak üzere diğer vilayetlerdeki tüm hemşehrilerimizi telefonla aramaya var mıyız? Nazımızın geçtiği ne kadar tanıdık varsa mutlaka bir şekilde ulaşacağız. Onları da AK Parti ve Cumhur İttifakı’nın adaylarına oy vermeleri için ikna edeceğiz. Bir dönem yanımızda, yöremizde durup da beklentileri karşılanmayınca başka yere dümen kıran cambazlara karşı dostlarımızı uyaracağız. Rabbim emeklerinizi zayi etmesin, muhabbetimizi, dayanışmamızı daim eylesin.
Bugün bölgesinin parlayan yıldızı olan Çorum, geçmişte çok acı olaylar yaşadı. Milletimizin birliği, dirliği, huzurunu hedef alan karanlık çevreler Çorum, Sivas, Maraş’ta provokasyonlar düzenlediler. Alevi Sünni, laik anti laik diyerek sosyal barışımızı zedelemeye çalıştılar. Maalesef bunları bir kısmında başarılı oldular.
28 Şubat müdahalesinin ortamı, ne idüğü belirsiz tiplerin sağa sola arzı endam etmesiyle hazırlandı. Cumhuriyet mitingleri kılıfı altında darbe çağrılarını çok iyi biliyoruz. Gezi hadisesinden, FETÖ’cü alçakların ihanetine kadar bu saldırıların ardı arkası hiç kesilmedi. Bu sefer Suriye’de terör koridoru kurarak bizi kuşatmak istediler. Ardından DEAŞ’ı üzerimize saldılar. Suriye’ye düzenlediğimiz harekatlarla tüm bu saldırıları püskürttük. Ülkemizin üzerinde ameliyat yapılmasına müsaade etmedik. Terörü kaynağında yok etme stratejisini uygulayarak teröristlerin inlerini başlarına geçirdik. Şu anda terör örgütlerinin kaçacak delik aradıklarını görüyoruz. Artık SİHA ile sınırımızdan 300-350 km. ötede hainleri tespit ediyor ve dünyayı başlarına yıkıyoruz.
Türkiye’yi bölücü terör belasından kurtarıncaya kadar bu mücadelemizi devam ettireceğiz. Bizim sadece şu son 10 yılda yaşadıklarımızı bir başka ülke yaşasa bırakın bizim gibi istikrar, barış, büyümesini sürdürmeyi yerle yeksan olmaktan kendini kurtaramazdı. Avrupa, Amerika dahil hiç kimse bu kadar kısa sürede bu zorlu mücadeleleri başarıyla veremezdi. Tüm sıkıntıları göğüsledik, hedeflerimize doğru emin adımlarla yürüdük. Yani milletçe hem şeytan taşladık hem de tavafımızı yaptık.
Milletimizin birlik ve beraberliğine halel getirmedik. Memurun, işçinin, emeklinin aylıklarında yüzde 50’ye varan oranlarda artışa gittik. Şimdi bu ara çıkardılar bir şey, emeklinin maaşlarını artıralım. Yüzde 50’ye varan artışları yaptık. Emeklimizin sıkıntılarını hafifletmek amacıyla 5 bin lira ödenmesi, bayram ikramiyelerin artırılması, banka promosyonların yükseltilmesi gibi çeşitli çözüm yollarını devreye aldık.
Promosyon ödemeleri için kamu bankalarımız başvuruları almaya başladı. Ramazan bayramı ikramiyesini hesaplara gelecek hafta yatırıyoruz. Depremin 104 milyar dolarlık ilave faturaya rağmen bu adımları attık. 6 Şubat depreminin ardından inşa çalışmalarına süratle başlayarak vatandaşlarımızı çaresiz bırakmadık. Geçen hafta yaklaşık 80 bin konutu ve köy evini depremzede kardeşlerimize teslim ettik. Her ay 16-20 bin konutu tamamlayarak yıl sonunda 200 bin konut rakamına ulaşmayı amaçlıyoruz.
“Yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonda…”
Depremin yıktığı şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmadan hiçbirimiz rahat edemeyiz. En büyük başarımız olan enflasyon ve hayat pahalılığı konusunda gerekli adımları atıyoruz. Fahiş fiyat artışlarla milletimizin lokmasına göz diken fırsatçılarla ilgili bakanlıklarımız gereken denetimi sürdürüyor. Yılın ikinci yarısından itibaren enflasyonda ciddi bir düşüşün yaşandığını inşallah hep birlikte göreceğiz.
Enflasyonun düşmesi demek pastanın büyümesi demektir. Biz işte bunu çabasındayız. Kelebek ömürlü geçici rahatlamalardan ziyade milletimizin refahını kalıcı olarak artırmayı hedefliyoruz. Ekonomi programımız, güçlü kadromuzla hükümet olarak ne yaptığımızı çok iyi biliyoruz. Şunu lütfen unutmayın; muhalefetin sırtında yumurta küfesi yok. Ama bizim var.
Onlar meydanlarda atıp tutmayı, sonra da hatırlamıyorum diyerek verdikleri sözlerin üstüne yatmayı çok sever. Ankara’dan İstanbul’a kadar yönettikleri belediyelerde hep bunu yaptılar. Bol keseden vaat dağıttılar. Verdikleri sözlerin nerede ise hiçbirini hayata geçirmediler. Bunların becerebildikleri tek iş kara paradan kule inşa etmek.
Nereden geldiğini ve nereye gittiğini açıklayamadıkları dolar balyalarını, avro balyalarını 6-7 kişi bir araya gelip kule yapıyorlar. Bunun dışında hiçbir icraatları, eserleri yok. Bu ülkenin ana muhalefet partisi mi yoksa gayri meşru işler yapan bir kartel mi oldukları belli değil. Biz asla böyle olmadık. Hep söz namustur, ağızdan çıkan her söz senettir düsturu ile hareket ettik. Ülkemize ve milletimize zarar verecek, Türkiye’ye bedel ödetecek taahhütlerden uzak durduk. Her zaman ülkemiz ve milletimiz için en hayırlısını yapmaya çalıştık. İnsanın aynası işidir lafına bakılmaz. Bizim de referansımız yatırımlarımız ve eserlerimizdir.”