Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a IMF Yanıtı: Ülkeyi Dilenciye Çeviren…

Kendisini IMF ile gizli pazarlıklar yürütmek ve Londra’daki tefecilerle görüşmekle suçlayan Erdoğan’a sert yanıt veren Kılıçdaroğlu, “İktidarımızda IMF’ye de tefecilere de başvurma niyetimiz yok” diyen Kılıçdaroğlu, Erdoğan’ın “Türkiye’yi dilenciye çevirdiğini ve bütün bunları düzelteceklerini” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, gazeteci Murat Yetkin’e açıklamalarda bulundu.

Kılıçdaroğlu, “IMF ile görüşmüyoruz. İktidarımızda IMF’ye de tefecilere de başvurma niyetimiz yok. Türkiye’yi dilenciye çeviren Erdoğan. Bütün bunları düzelteceğiz” dedi ve ekledi:

“Dilin kemiği yok. Dertleri Türkiye’ye yatırım getirmek değil, doları nasıl tutacakları. Benim ABD’de, İngiltere’de ne yaptığım, kimlerle görüştüğüm belli. Büyükelçiler haberli, ayrıca mutlaka bizi takip edenler, peşime taktıkları derin devlet elemanları da biliyordur. Biz faizle para istemiyoruz, yatırım, temiz para gelsin diye çalışıyoruz.

“Uyuşturucu baronlarına, kaçakçılara kapıları açtılar”

Bizi de kendileri gibi sanıyorlar. Para gelsin de nereden gelirse gelsin anlayışındalar. Türkiye Mann Adası değil. Uyuşturucu baronlarına, kaçakçılara af çıkardılar, kapıları açtılar. Türkiye’yi kara para cenneti haline getirdiler. Günay Amerika’da uyuşturucu taşıyan gemiler yakalanıyor, dünyanın her yerinden mafyalar Türkiye’nin sokaklarında çatışıyor, iktidarsa seyirci, çünkü o paraya gebe. Bunlara son vereceğiz.

Öztrak: Kendisi IMF’nin kapısını çalmak zorunda kalabilir

Murat Yetkin, ayrıca Erdoğan’ın IMF ile gizli görüşme yaptığını isim vermeden söylediği CHP Genel Başkan Yardımcısı Faik Öztrak’ın açıklamasını da aktardı. Öztrak, şöyle dedi:

“O dönem hükümetle görüşmeye gelen IMF heyeti bizlerle de görüşmek istedi. IMF’nin çalışma usulleri içinde var; bu temaslar da hükümetin bilgisi içindedir. Partimize davet ettik. Vakitleri kalmamış. Durmuş Bey’le (Eski Merkez Bankası Başkanı ve İYİ Parti Milletvekili) birlikte temaslarını yürüttükleri Hilton otelinde [21 Eylül 2019’da] görüştük. Her şey ortadaydı, gizli filan değildi. Mesele hükümetin dışarıdan kimsenin kendilerinden başka kimseyle görüşmesini istememesi.

“Tefecilerle görüşenler kendileri. Elin sıcak parasıyla hovardalık yaptılar. Eğer 2018’de tek adam rejimiyle birlikte bu düşük faizle enflasyonu ve dövizi düşüreceği saplantısına kapılmasaydı. Biz bugün IMF filan konuşmazdık. Zaten IMF konusunu da açan bir değiliz, kendisi oldu. Kaldı ki IMF ile son stand-by anlaşmasına imza atan da kendisi.

“Bakın, yabancı yatırımcı kaçtı. Yerli yatırımcı da kaçmaya başladı. Biz yine de Türkiye’nin IMF reçetelerine ihtiyacı olmadığını, bizim kısa süre içinde Türkiye’nin kaynaklarını harekete geçirerek ekonomiyi toparlayacağımızı söylüyoruz. Ama Erdoğan başta kaldıkça ve bu ekonomi politikaları devam ederse, üzülerek söylüyorum, kendisi IMF’nin kapısını çalmak zorunda kalabilir.”

“IMF kaynakları yorum yapmadı”

Gazeteci Murat Yetkin, Erdoğan’ın sözleri üzerine temas kurduğunu söylediği IMF kaynaklarının, yorum yapmaktan kaçındığını da aktardı.

Yetkin, şöyle yazdı: “Ama IMF konularına hakim uluslararası mali çevrelerden kaynaklar, özellikle 2019 olayından sonra IMF’nin Erdoğan ve AK Parti hükümetinin tepkisiyle karşılaşmamak için Türkiye’de muhalefet ile görüşmekten özellikle kaçındığını, IMF adına bir temas olduğunu duymadıklarını söylediler. Seçim sonrası ekonomi senaryoları ise daha çok döviz kuru ve Merkez Bankası para politikaları tartışması çerçevesinde kurgulanıyor.”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan 17 Nisan’da İstanbul Finans Merkezinin bankacılık bölümünün açılışında yaptığı konuşmada, Kemal Kılıçdaroğlu’nun IMF ile gizli görüşmeler yaptığını ve seçimi kazanması durumunda Türkiye’yi IMF’ye muhtaç edeceğini söylemişti.

Paylaşın

Kılıçdaroğlu’ndan Erdoğan’a Yanıt: Tefecilerin Peşinde Koşmaya Alışmışlar

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisine yönelik söylediği “300 milyar dolar İngiltere’den getirecekmiş. Demek ki tefecilerle görüştü belli sözler aldı” ifadelerine tepki gösteren Kılıçdaroğlu, iktidarın son 20 yılda ödediği faizin 537 milyar dolar olduğunu belirterek, “Alışmışlar tefecilere para vermeye sanıyorlar biz tefecilerin peşinde koşuyoruz” dedi.

Kemal Kılıçdaroğlu ayrıca, “Herkese söz veriyoruz konut sorununu çözeceğiz ama önce deprem bölgesindeki vatandaşların sorununu çözeceğiz. Bunu söylediğim zaman parayı nerden bulacak sözleri geliyor. Kimse merak etmesin bu kardeşiniz 27,5 yılını Maliye Bakanlığı’na harcadı. Bütçe nasıl yapılır, paralar nasıl toplanır, israf nasıl engellenir bunları biliyorum” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara’da Büyükşehir Belediyesi Temel Atma ve Proje Tanıtım Töreni’ne İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’le birlikte katıldı. Kılıçdaroğlu, burada yaptığı açıklamada şunları kaydetti:

“Bu önemli adım umarım tüm Türkiye için örnek olur. Konut sorununu çözeceğiz ama önce deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın sorununu çözeceğiz. Konutunu evini dükkanını yapacağız kendisine teslim edeceğiz, bir kuruş almayacağız, sonra o vatandaşla oturup helalleşeceğiz. Bunu söylediğimde parayı nerden bulacaksınız diye laflar geliyor, hiç merak etmeyin bu kardeşiniz yıllarını maliyeye harcadı. Bir söz verdiysek o sözün arkasında duracağız ve bu vaadi yapacağız. Bütün deprem bölgesindekiler duysun sözümüzü tutacağız.

Şimdi Erdoğan konuşuyor ‘300 milyar dolar alacakmış, nasıl alacak?’, Nebati konuşuyor ‘Bu para nasıl buraya gelecek?’ diye. 300 milyar dolar tefecilerin parası değil, helal para, temiz para. Yatırım için gelecek, tefeciler gelmeyecek buraya. Gelecekler helalinden yatırım yapacaklar, üretim yapacaklar, istihdam yaratacaklar. İstedikleri demokrasi, istedikleri insan hakları, istedikleri mal ve can güvenliği ve onu da her halükarda mutlaka yapacağız. Alışmışlar tefecilere para vermeye sanıyorlar biz tefecilerin peşinden konuşuyoruz. Hayır efendim. Size bir rakam vereyim, son 20 yılda bunların ödedikleri faiz 537 milyar dolar.

Haram yemekten hoşlanıyorlar ben bunları da biliyorum. Rüşvet alandan büyükelçi olur mu? Olmaz, izin vermeyeceğiz bunlara. Bize pek çok iftiralar atıyorlar. Değerli Ankaralılar, bizim iki kırmızı çizgimiz var. Bayrak ve vatan bizim için kutsaldır. Gözümüzü kırpmadan ölüme gideriz. Süleymanşah türbesini kaçırdılar, bayrağımızı indirdiler. Süleymanşah türbesini kendi topraklarına getireceğiz. Görsünler bakalım milliyetçi kimmiş. Türkiye’nin kaderini değiştirecek sizlersiniz. Benden de size söz, göreceksiniz, gençliğin bu ülkenin caddelerinde nasıl özgürce dolaştığını. Yer geldiğinde cumhurbaşkanını nasıl eleştirdiklerini göreceksiniz.

Gaffar Okkan’ın katilleriyle işbirliği yapanlar bize hesap soramazlar. Ülkemizi seviyoruz ve ülkemize hizmeti kutsal sayıyoruz. Hiçbir ayrım yapmadan 85 milyona hizmet etmek görevimiz ve bunu yapacağız. Belediye başkanlarımızı seçimler sırasında da çok şey söylediler. Sosyal yardımlar kesilecek sakın oy vermeyin dediler. Sosyal yardımlar kesilmeyecek tam tersine artacak. Sosyal devlet o insanların yanında olacak. Kim ihtiyaç duyuyorsa sosyal devlet onun yanında olacak.”

Paylaşın

Bakan Dönmez Açıkladı: 274 Bin 809 Abonenin Elektriği Kesildi

Maliyetlerde yaşanan artışların elektrik tarifelerine yansıtılmasının sınırlı tutulduğunu öne süren Bakan Dönmez, Türkiye genelinde 2022 yılında dönem sonu itibarıyla borcu ödenmediği için elektriği kesik olan abone sayısının 274 bin 809 olduğunu açıkladı.

Bakan Dönmez, aynı dönem içinde borcunu ödememesi nedeniyle aboneliği feshedilen abone sayısının ise 120 bin 869 olduğunu belirtti ve bu sayının toplam abone sayısının yüzde 0,24’üne denk geldiği ifade etti.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde, elektriğe yapılan zamların en yüksek enflasyon oranının dahi üstnde olduğunu belirterek sorular yöneltti.

Gürer, Dönmez’e “Elektrik faturalarımızda gördüğümüz sayıların üretim, iletim ve dağıtım faaliyetlerinin maliyeti ile yasal kar marjları toplamı olması gerekirken, yapılan zamlar da bu kriterler neden dikkate alınmamaktadır? Yıllık enflasyon oranı 2022 Ekim ayı itibarıyla TÜİK’e göre yüzde 84,3, İstanbul Ticaret Odası’na göre yüzde 103, Enflasyon Araştırma Grubu’na göre de yüzde 170’dir. Ancak elektriğe yapılan ortalama zam oranı en yüksek enflasyon hesaplamasının bile üzerinde olmasına müdahale edilmemesinin nedenleri nedir? 2022 yılında borcundan dolayı elektriği kesilen, iptali yapılan abone sayısı kaçtır?” diye sordu.

274 bin 809 abonenin elektriği kesildi

Önergeye yanıt veren Dönmez, perakende elektrik satış tarifesinin belirlenmesinde tarife konusu faaliyetlerle ilgili tüm maliyetlerin mevzuat gereği dikkate alınması gerektiğini belirterek, bu maliyetlerde gerçekleşen artışların/azalışların doğal sonucu olarak perakende satış tarifelerinde artışlar/azalışlar olduğunu savundu.

Maliyetlerde yaşanan artışların elektrik tarifelerine yansıtılmasının sınırlı tutulduğunu öne süren Bakan, Türkiye genelinde 2022 yılında dönem sonu itibarıyla borcu ödenmediği için elektriği kesik olan abone sayısının 274 bin 809 olduğunu açıkladı.

Bakan Dönmez, aynı dönem içinde borcunu ödememesi nedeniyle aboneliği feshedilen abone sayısının ise 120 bin 869 olduğunu belirtti ve bu sayının toplam abone sayısının yüzde 0,24’üne denk geldiği ifade etti.

Sözcü’den Deniz Ayhan’ın haberine göre CHP’li Gürer, AKP iktidarları döneminde uygulanan yanlış ekonomi programlarının her alanda faturasının vatandaşa çıktığını belirtip, “Memleketin ışığını da söndürdüler” dedi.

Ekonomik kriz nedeni ile mağdur vatandaşın faturaları ödeyemediğini, banka kredileri ile ayakta kalmaya çalıştığını, icra dosyalarının 23 milyonu aştığını hatırlatan Gürer, “Vatandaşta gelir gider dengesi bozuldu. Sabit ve dar gelirlinin geliri yerinde sayarken gıdadan enerjiye her alanda fiyatlar katladı.

Ödeme güçlüğü çeken icralık oldu. Elektriği borçlarından dolayı kesildi. Seçim öncesi oy uğruna yapılan iyileştirmeye yönelik bazı düzenlemelerde de artık mızrak çuvala sığmadığı için fayda sağlamıyor. 14 Mayısta bu gidiş halkın oyu ile sonlanması var olan sorunların çözümünün başlangıcı olacaktır” diye konuştu.

Paylaşın

Millet İttifakı Adayı Kılıçdaroğlu: Milyonlarca Kürde Terörist Muamelesi Yapılıyor

Sosyal medya hesabından ‘Kürtler’ notunu düştüğü bir video paylaşan Kılıçdaroğlu, “Son yıllarda ne zaman seçim konuşsak, Saray ne zaman seçimi kaybedeceğini görse Kürtlere toplu bir yaftalama, terörist muamelesi yapma durumu başlıyor” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Utanç verici. Gerçekten de utanç verici. Şu anda milyonlarca Kürde terörist muamelesi yapılıyor. Her gün, durmadan. Her gün milyonlarca lirayı sosyal medya trollerine harcıyorlar. O troller bana hakaret edebilmek adına Kürtlere terörist muamelesi yapıyorlar.

İnsanımızı devlete yabancılaştırıyorlar. Ne için? 3-5 oy için. Utanmıyorlar. Gerçekten de utanmıyorlar. Bay Kemal’e iftira atacaklar diye milyonlarca insanın haysiyetiyle oynanır mı? Allah aşkına, söyleyin bana. Milyonlarca insanın haysiyetiyle oynanır mı?”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, bu akşam Twitter hesabından “Kürtler” notunu düştüğü bir video paylaştı. Kılıçdaroğlu, son yıllarda seçim sürecinde Kürtlere “terörist” muamelesi yapıldığını belirterek Türk-Kürt kardeşliğine değindi.

Kılıçdaroğlu şunları söyledi:

“Sevgili halkım. Son yıllarda ne zaman seçim konuşsak, Saray ne zaman seçimi kaybedeceğini görse Kürtlere toplu bir yaftalama, terörist muamelesi yapma durumu başlıyor. Utanç verici. Gerçekten de utanç verici. Şu anda milyonlarca Kürde terörist muamelesi yapılıyor. Her gün, durmadan.

Her gün milyonlarca lirayı sosyal medya trollerine harcıyorlar. O troller bana hakaret edebilmek adına Kürtlere terörist muamelesi yapıyorlar. İnsanımızı devlete yabancılaştırıyorlar. Ne için? 3-5 oy için. Utanmıyorlar. Gerçekten de utanmıyorlar. Bay Kemal’e iftira atacaklar diye milyonlarca insanın haysiyetiyle oynanır mı? Allah aşkına, söyleyin bana. Milyonlarca insanın haysiyetiyle oynanır mı?

Sevgili halkım. Siz bu yaptıkları propagandaya sakın ama sakın kanmayın. Kardeşlik hukukumuzu unutmayın. Kesinlikle unutmayın. Türk ile Kürdü kardeş yapan kader var. Kader bizi bir araya getirdi. Kader bize kardeş olun, dedi.

Kader bizi Çanakkale’de, Sakarya’da, Dumlupınar’da koyun koyuna yatırdı. Kardeş sevgisi gibi derin bir sevgi yoktur. Yüzyıllardır beraber kaldık, beraber yaşadık. Hiçbirimiz yolumuza yalnız gitmedik, gidemedik. 3-5 oy için kardeşliğe kimsenin zarar vermesine asla ve asla izin vermeyeceğim. Az kaldı.”

Paylaşın

Millet İttifakı Adayı Kılıçdaroğlu: Ya Demokrasi Ya Diktatörlük

İBB’nin Çatalca’da düzenlediği programda konuşan Kılıçdaroğlu, “İktidar için çalışacağız. ‘Nasıl olsa kazanıyoruz, oturalım’ dediğiniz anda bu iş olmaz. Çalışacağız. Hep beraber, birlikte çalışacağız. Çünkü gün, bir siyasi parti günü değil” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Gün, artık bir Türkiye günüdür. Ya demokrasi ya diktatörlük; arada tercihimiz olacak. Demokrasiden, insan haklarından yana, adaletten yana, hak ve hukuktan yana, kadın ve erkek eşitliğinden yana mücadele edeceğiz. Herkesin karnının doyduğu, her evde huzurun olduğu bir Türkiye için çalışacak ve mücadele edeceğiz.”

Konuşmasının devamında 418 milyar doları hatırlatan Kılıçdaroğlu, “Sanıyorlar, ‘götürdük ve bunu kimse alamaz’. Alacağım, alacağım. Bay Kemal, onların tamamını alacak. Tamamını alacağım. Onların gece yatmadığını, kabuslar gördüklerini de biliyorum. Ama kul hakkı yemek en büyük günahsa kul hakkı yiyenleri asla ve asla affetmeyeceğim” ifadelerini kullandı.

Sandık güvenliğine de değinen Kılıçdaroğlu, “Heyecanınızı 14’ünde kaybetmeyin, sandığa gidin, komşunuzu, yakınınızı alın. Aman ‘bugün hava güzel, biz pikniğe gidelim’ demeyeceksiniz. Sandığa gideceksiniz. Bütün sandıkların güvenliğini aldık, ondan emin olun. Bütün sandıkların güvencesi alınmış vaziyette. Hiç endişe etmeyin” dedi.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, bugün İBB’nin Çatalca’da düzenlediği sığır süt yemi ve mazot dağıtımı programına katıldı. ANKA’nın aktardığına göre Kılıçdaroğlu, burada yaptığı konuşmada şunları söyledi:

“Baharı beraber, birlikte getireceğiz. Göreceksiniz, güzel Türkiye’yi göreceksiniz. Güzel Türkiye’de hep birlikte yaşayacağız. Kadını, erkeği, yaşlısı, genci, hep birlikte huzur içinde yaşayacağız. Sözüm söz. Size gerçekten de mutlu bir yaşam vadediyorum. Huzurlu bir yaşam vadediyorum.

Gerginliklerden arınmış bir Türkiye vadediyorum. Kucaklaşan bir Türkiye vadediyorum. Az önce Büyükşehir Belediye Başkanı’mızı dinlediniz, Cumhurbaşkanı Yardımcımızı dinlediniz. Çatalca’nın köylerine yaptığı yardımları da ifade etti. O Çatalca’ya, biz bütün Türkiye’ye aynı yardımları yapacağız. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye inşa edeceğiz.

Sevgili anneler; evlatlarınızı okula gönderirken beslenme çantası uygulamasına artık son. Çünkü evlatlarımız, okulda arkadaşları ile beraber suyunu içecek, sütünü içecek, yemeğini yiyecek, karnı tok evine dönecek. Böylece hiçbir anne, ‘acaba beslenme çantasına bugün ne koyayım’ diye düşünmeyecek. Evlatlar, hepimizin evladı. En iyi beslenmeyi hak ediyorlar. 20 yıldır yapamadılar. Allah nasip eder, göreceksiniz, ilköğretim döneminde yapacağız. Bütün Türkiye duyacak. Bütün dünya duyacak.

“Ya demokrasi ya diktatörlük”

İktidar için çalışacağız. ‘Nasıl olsa kazanıyoruz, oturalım’ dediğiniz anda bu iş olmaz. Çalışacağız. Hep beraber, birlikte çalışacağız. Çünkü gün, bir siyasi parti günü değil. Gün, artık bir Türkiye günüdür. Ya demokrasi ya diktatörlük; arada tercihimiz olacak. Demokrasiden, insan haklarından yana, adaletten yana, hak ve hukuktan yana, kadın ve erkek eşitliğinden yana mücadele edeceğiz. Herkesin karnının doyduğu, her evde huzurun olduğu bir Türkiye için çalışacak ve mücadele edeceğiz.

Esnaf kardeşlerimiz var etrafta. Esnafın pandemi dönemindeki aldığı kredilerin faizlerini sileceğiz. Çiftçinin aldığı kredilerin faizlerini sileceğiz. Onların huzur içinde hizmet vermelerini ve kazanmalarını sağlayacağız. Beşli Çete kazanmayacak, çiftçi kazanacak. Beşli çete kazanmayacak, esnaf kazanacak. Esnaf için, çiftçi için, üreten için çalışacağız. Bazen diyorlar ki ‘Efendim beşli çetelerden bu parayı nasıl alacaksın?’. Adalet içinde, söke söke alacağım. Hiç endişe etmeyin. Söke söke alacağım. Her kuruşu alacağım.

Götürdüler ya dışarıya 418 milyar doları. Sanıyorlar, ‘götürdük ve bunu kimse alamaz’. Alacağım, alacağım. Bay Kemal, onların tamamını alacak. Tamamını alacağım. Onların gece yatmadığını, kabuslar gördüklerini de biliyorum. Ama kul hakkı yemek en büyük günahsa kul hakkı yiyenleri asla ve asla affetmeyeceğim.

Demokrasi için beraberiz, altı lider bir aradayız. Tek hedefimiz Türkiye. Türkiye huzur içinde yaşasın istiyorum. Az önce Ekrem Başkan’ımız söyledi, ‘Partizanlık yapamayacağız’ diye. Partizanlık yok. Kişinin kimliği başımın üstüne, inancı başımın üstüne.

Ben, şuna bakacağım; o evde herkeste huzur var mı, o evde çocukların karnı tok mu, o evde anne çocuklarını huzur içinde yatağa yatırıyor mu? O evde huzur varsa benim için de bütün dünyada ve Türkiye’de huzur var demektir. Ama bir çocuk açsa, artık diyeceğim ki ’85 milyon açız’. Çünkü o çocuğun önce karnının doyması lazım.

Felsefem, inancım, dünyaya bakışım da bu. Saraylarda oturmayacağız. Çankaya Köşkü’ne, Gazi Mustafa Kemal’in oturduğu ve Türkiye’yi yönettiği yere gideceğiz. Onlar, sarayın meraklısı. Onlar, para meraklısı. Onlar, dolar meraklısı. Onlar, haram yeme meraklısı. Ama bizde öyle bir merak yok. Çok şükür mütevazı yaşıyoruz. Güzel yaşıyoruz. Herkese hizmet etmekten de onur duyuyoruz. Herkes ile beraber ve birlikte olacağız.

Geçen seçimlerde AK Parti ve MHP’ye oy veren vatandaşlarıma da seslenmek isterim. Bakınız, Türkiye’ye bakınız. Her yerde bir huzursuzluk var. Her yerde bir sorun var. Esnaf hayatından memnun değil, çiftçi hayatından memnun değil.

Evladını üniversiteye gönderen anne ve baba hayatından memnun değil. Herkeste bir endişe, ‘Ne olacak bu memleketin hali’ diye. Onlara sesleniyorum. 22 yıldır ülkeyi yönetenler, bugün Türkiye’yi nereye getirdiler? Herkese el avuç açar duruma geldik. Bakınız, Suriye’de 34 askerimiz şehit oldu. Beyefendi, koşa koşa Putin’in kapısına gitti, dakikalarca bekledi Putin’in kapısında. Kronometreyi açtı Putin, bütün dünyaya onu gösterdi.

O, Türkiye Cumhuriyeti için bizim kabul edebileceğimiz bir olay değildir. Bir ülkenin Cumhurbaşkanı, bir başka ülkenin başkanının kapısı önünde saatlerce, dakikalarca beklemez. Bekletmeyeceğiz ve olmayacak böyle bir tablo. Oysa ne olması gerekirdi? Şehit olan bizim askerimiz, onların bizden özür dilemesi gerekirdi, değil mi? Şehit olan bizim askerimiz. Ne diyor? ‘Dünya lideriyim’ diyor. Sen geç onları, kapıda dakikalarca beklendin mi? Kronometre açıldı mı? Geç onları geç.

“Bütün sandıkların güvenliğini aldık”

Heyecanınızı 14’ünde kaybetmeyin, sandığa gidin, komşunuzu, yakınınızı alın. Aman ‘bugün hava güzel, biz pikniğe gidelim’ demeyeceksiniz. Sandığa gideceksiniz. Bütün sandıkların güvenliğini aldık, ondan emin olun. Bütün sandıkların güvencesi alınmış vaziyette. Hiç endişe etmeyin.

Dolayısıyla kadın kardeşlerime seslenmek isterim. Acı ve sorunu yaşayan sizsiniz. Sizin huzur içinde yaşayabileceğiniz güzel bir Türkiye’yi inşa etmek istiyorum. Aile Destekleri Sigortası’nı, Allah nasip ederse uygulamaya koyacağız. Göreceksiniz, hiçbir kadını bir erkeğe muhtaç ettirmeyeceğim. Sağ elin verdiğini sol el görmeyecek, hiç kimsenin yoksulluğunu afişe etmeyeceğiz. Herkesin sorunu ile ilgileneceğiz. Her sorunu çözmeye çalışacağız. Bizi şimdi suçluyorlar.

Hangi gerekçe ile suçladıklarını da biliyorum. Gaffar Okan’ın katilleri ile iş tutanlar, bizi suçlayamazlar. Gaffar Okan’ın katilleri ile iş tutanlar, bizi suçlamaya kalkanlar; çatalca meydanından söylüyorum. Bizim, CHP’nin iki kırmızı çizgisi var. Bir; vatan. İki; bayrak. Bunu her yerde söyleyin. Deyin ki ‘Gittik, Bay Kemal’e sorduk, senin kırmızı çizgin nedir diye. Bay Kemal dedi ki benim iki kırmızı çizgim var. Bayrağım ve vatanım.’

Katillerle, teröristlerle iş tutanlar, bize ders vermeye kalkamazlar. Biz, Kuvayi Milliyeciyiz. Onlar Kuvayi Milliye’nin ne olduğunu da bilmezler. Biz her şeyi biliriz. Tarihimizi biliriz, geleceğimizi inşa etmek isteriz.

Fidan gibi evlatlarımız geleceklerini yurt dışında bekliyorlar. ‘Almanya’ya mı, Fransa’ya mı, Kanada’ya mı gideyim’ diye bekliyorlar. O evlatlarımıza öyle güzel bir Türkiye inşa edeceğiz ki, gidenler de Türkiye’ye gelecek. Burada çalışacaklar, burada üretecek ve kazanacaklar. Burada evlenecek, burada anne ve babalarına güzel torunlar verecekler.

(Her şey çok güzel olacak sloganı üzerine) Her şey gerçekten de her şey çok güzel olacak. Her şeyi çok güzel yapacağız. İnanın. Bizim mala ve mülke ihtiyacımız yok. Plato’nun söylediği, 2 bin 400 yıl önce söylediği güzel bir söz var; ‘İktidar sahipleri, iktidardayken zenginleşiyorlarsa sizin haklarınızı değil kendi mallarını korumaya başlarlar’. İktidar sahiplerinin zenginleşmesini asla kabul etmiyoruz. Size hizmet, hakka hizmettir. Bunu unutmayın.”

Paylaşın

Millet İttifakı Adayı Kılıçdaroğlu Ekonomi Politikalarını Paylaştı

İktidara geldiğinde uygulayacağı ekonomi politikalarının detayları açıklayan Millet İttifakı adayı Kılıçdaroğlu, “Türkiye’yi şahlandırmaya her şeyimizle hazırız. Vizyonumuz, şampiyonlar ligi ekonomistler, dürüst bürokratlar, çalışkan insanlar, bolca temiz yatırım parasıyla” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Erdoğan şimdi bunu da yazar beyannameye, sonra da bir lansman patlatır. Koş Erdoğan koş da, sende bunların hiçbiri yok”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından “Bay Kemal’in Tahtası” şeklinde bir video paylaştı.

“Türkiye’yi şahlandırmaya her şeyimizle hazırız. Vizyonumuz, şampiyonlar ligi ekonomistler, dürüst bürokratlar, çalışkan insanlar, bolca temiz yatırım parasıyla. Erdoğan şimdi bunu da yazar beyannameye, sonra da bir lansman patlatır. Koş Erdoğan koş da, sende bunların hiçbiri yok” notunu düştüğü videoda Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:

“Bakın bu benim çalışma tahtam. Bu aralar bende çokça yeni proje duyacaksınız. Bir kere, net bir gerçeği ortaya koyalım. Türkiye’nin zenginleşebilmesi için nitelikli üretim yapması gerek. Türkiye, katma değeri yüksek ürünler üretmeden zenginleşemez, büyüyemez. Verimliliği yüksek üretim için, üretim makinalarını da ara malını da yedek parçayı da nihai ürünü de kendimiz üretmeliyiz, nasıl mı?

Öncelikle tüm Türkiye’yi kapsayacak özel ekonomi bölgeleri oluşturacağız. Global bir üretim. Ticaret, finans ağımız olacak. 81 ilimizi dolaylı olarak etkileyen, 9 özel ekonomi bölgesi, 17 tarım ve hayvancılık merkezi ve 50 üretim üssü kuracağız. Türkiye genelinde büyük bir üretim hareketi başlatacağız.

Bu bölgeler, 6 temel prensip yani 6 temel ilke ile çalışacak:

1. Maliyet: Toplam maliyet liderliği. Rekabet gücümüz kur farkı ve ucuz iş gücünden kaynaklanmayacak. Yani Türkiye bir ucuz iş gücü pazarı asla olmayacak. Stratejik üretimden katma değerli ürünlerden uygun lojistikten kaynaklanacak.

2. Odaklanma: Belirli alanlara odaklanarak uzmanlaşacağız. Bütün gelişmiş ülkeler böyle yapıyor. Biz de aynısını yapacağız.

3. Farklılaşma: Farklılaşma, pazarda ayrışan ürünler üreterek farklılaşacağız.

4. İnovasyon: Yani yenilikçilik. Anlattığım bu bölgeler, ÜR-GE, yani üretim geliştirme, AR-GE, yani araştırma geliştirme, inovasyon odaklı olacak.

5. Sermaye güvenliği: Bölgelerde güçlü, güvenli ve ulaşılabilir sermaye alt yapısı hazır olacak.

6. Hukuk: Yani, hukuki güvence. Çalışanlar, yatırımcılar ve işletmeler hukuki güvence altına alınacak. Herkesin can ve mal güvenliği olacak. İktidarımızın ilk 3 ayında gerekli yasal düzenlemeler yaparak hemen temelleri atacağız.

İlk 5 yılda, 123 milyar dolar; 10 yılın sonunda da 300 milyar dolarlık yatırım yapılacak. Bu yatırımların yüzde 20’sini kamu kaynaklarıyla yapacağız. Temiz yatırım hedefleyen fonları ülkemize getireceğim. Hem yerli üreticilerimizi hem ülkemize yatırım yapmak isteyen yabancı finansmanı özel ekonomi bölgelerinde birlikte çalıştıracağız.

Kişi başına düşen milli gelirimiz, kademeli bir biçimde 20 bin doların üzerine çıkacak. İşte bu hacim, Türkiye’yi 2 kat büyütecek. Tüm ülke için, kalkınma planlarımız hazır. Bu projelerin de katkısıyla Türkiye ilk 4 yıl en az yüzde 5,5 sonraki 6 yılda ise en az yüzde 6,2 istikrarlı, gerçek büyümeyi sağlayacak.

Büyük şehirlerden Anadolu’ya, tersine göç başlayacak. Anadolu, tekrar canlanacak. Gençlerimiz geleceğini yurt dışında aramayacak. Bu kalkınma hareketiyle 2,5 milyon yeni istihdam yaratacağız. İşsizlik oranı ilk 5 yılda yüzde 5’in altına düşecek. Genç işsizlik sorunu çözülecek.

Türkiye’yi kalıcı refaha ulaştıracak projelerimizi detaylarıyla anlatmaya devam edeceğim. Çünkü Türkiye bunu hak ediyor. Halkımız refahı hak ediyor. Gençlerimiz zenginliği hak ediyor. Merak etmeyin, geliyoruz. Sana söz, kalın sağlıcakla…”

Paylaşın

5 Yılda Doğalgaza Yüzde 456 Zam

2018’den bu yana elektrik tarifesinin 10, doğal gaz tarifesinin ise 17 defa zamlandığını vurgulayan CHP’li Akın, “Elektrik faturası konutlarda 2018’den bugüne kadar yüzde 360, doğal gaz faturası ise yüzde 456 oranında arttı” bilgisini paylaştı.

Ahmet Akın, “2021 yazında ülke genelinde elektrik kesintisi yaşandı. Şubat 2022 tarihinde sanayi tesislerinde elektrik ve doğal gaz kesintisi uygulandığı için üretim durdu” hatırlatmasında da bulundu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, AK Parti iktidarının 2018 yılındaki seçim beyannamesini hatırlattı ve enerji vaatlerinin gerçekleştirilmediğini belirtti.

“AK Parti’nin zam yapmak dışında başka bir politikası yok” diyen Akın, “AK Parti iktidarı vatandaşı adeta müşteri olarak görüyor. Biz vatandaşı müşteri olarak görmeyeceğiz” dedi.

Akın, 2018’den bu yana elektrik tarifesinin 10, doğal gaz tarifesinin ise 17 defa zamlandığını vurguladı.

“Elektrik faturası konutlarda 2018’den bugüne kadar yüzde 360, doğal gaz faturası ise yüzde 456 oranında arttı” bilgisini paylaşan Akın, “2021 yazında ülke genelinde elektrik kesintisi yaşandı. Şubat 2022 tarihinde sanayi tesislerinde elektrik ve doğal gaz kesintisi uygulandığı için üretim durdu” hatırlatmasında da bulundu.

Sözcü’den Başak Kaya’nın haberine göre enerji verimliliği konusunda da adım atılmadığını söyleyen Akın, “2018 seçim beyannamesinde enerji ihtisas endüstri bölgelerinin kurulacağı vaadine yer verildi. Ancak 2018’den bugüne kadar vaat edilen ihtisas bölgeleriyle ilgili pek çok kentte somut bir ilerleme sağlanmadı” diye konuştu.

AK Parti’nin geçmiş dönem vaatlerini de hatırlatan Akın, “2018’de seçim kampanyasında enerjiyle ilgili vaatler havada kaldı. ‘Ucuz enerji’ dediler; zam üstüne zam yaptılar. ‘Arz güvenliğini sağlayacağız’ dediler, sanayide elektrik ve doğal gaz kesintisi nedeniyle üretim durdu. ‘Altyapı güçlendireceğiz’ dediler, Isparta günlerce karanlıkta kaldı” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

5 Yılda 583 Bin 314 Esnaf İflas Etti

Esnaf iflaslarına ilişkin yazılı basın açıklaması yapan CHP’li Ağbaba, “Başkanlık sistemi ile dünyanın en büyük 3 ekonomisi arasına gireceğimiz iddia edilmişti. 5 yıllık toplam iflas nüfusu 583 binin altında alan 44 ilin nüfusundan daha fazladır” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Lakin Türkiye son 5 yılda tarihinin en büyük ekonomik krizin yaşarken, küçük esnafımızda bu krizden payını almış oldu. Öve öve bitirilemeyen başkanlık sisteminde aradan geçen 5 yıldan bugüne tam 583 bin 314 esnaf iflas ederek ekmek teknesini kaybetmiş oldu.”

Ağbaba, açıklamasının devamında, “14 Mayıs seçimlerinden hemen sonra esnaflarımız nefes alabilmesi için, ekmek teknelerini kaybetmemeleri için yapacağımız ilk iş bankalara ve kredi kefalet kooperatiflerine olan borçlarının faizleri silinecek. Ayrıca işyeri kira ödemelerinde stopaj oranını sıfırlayacağız.

Esnafımızın emekli olabilmesi için en son 2000-2008 arası için uygulanan geriye doğru borçlanma hakkını, ticari sicil kayıtlarına ve esnaf odalarına bağlı kalınan süreleri göz önünde bulundurarak tanıyacak, 9 bin gün prim eşitsizliğine de son vereceğiz.” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, toplu esnaf iflaslarına ilişkin yazılı basın açıklaması yaptı. Ağbaba’nın açıklaması şöyle:

“Bu yılın ilk üç ayında meslekten ve sicilden terkinini yaparak iflas eden esnaf sayısı en az 35 bin 774 olarak kayıtlara geçti. Yılın ilk üç ayında meslekten terkinini yapan esnaf sayısı 7 bin 67 olurken, sicilden terkinini yapan esnaf sayısı ise 28 bin 707 oldu. Bu yılın ilk üç ayında 35 bin 774 esnaf iflası, 2019’dan bu yana en yüksek üç aylık esnaf iflası oldu.

AKP Genel Başkanı Erdoğan 2018 seçimlerin öncesinde ‘Siz bu kardeşinize yetkiyi verin, ondan sonra bu faizle, şunla bunla nasıl uğraşılır göreceksiniz’ demişti. Başkanlık sistemi ile dünyanın en büyük 3 ekonomisi arasına gireceğimiz iddia edilmişti. 5 yıllık toplam iflas nüfusu 583 binin altında alan 44 ilin nüfusundan daha fazladır.

Lakin Türkiye son 5 yılda tarihinin en büyük ekonomik krizin yaşarken, küçük esnafımızda bu krizden payını almış oldu. Öve öve bitirilemeyen başkanlık sisteminde aradan geçen 5 yıldan bugüne tam 583 bin 314 esnaf iflas ederek ekmek teknesini kaybetmiş oldu.

14 Mayıs seçimlerinden hemen sonra esnaflarımız nefes alabilmesi için, ekmek teknelerini kaybetmemeleri için yapacağımız ilk iş bankalara ve kredi kefalet kooperatiflerine olan borçlarının faizleri silinecek. Ayrıca işyeri kira ödemelerinde stopaj oranını sıfırlayacağız.

Esnafımızın emekli olabilmesi için en son 2000-2008 arası için uygulanan geriye doğru borçlanma hakkını, ticari sicil kayıtlarına ve esnaf odalarına bağlı kalınan süreleri göz önünde bulundurarak tanıyacak, 9 bin gün prim eşitsizliğine de son vereceğiz.”

Paylaşın

Millet İttifakı Adayı Kılıçdaroğlu’ndan ‘Sandık Güvenliği’ Çağrısı

Sosyal medya hesabından seçim güvenliğine ilişkin bir video yayımlayan Kılıçdaroğlu, “14 Mayıs’ta gerçekleşecek seçimlerde her bir oy çok değerli. Halkın iradesinin sandığa güvenli ve şeffaf bir biçimde yansıması için herkesi Türkiye Gönüllüleri’ne katılmaya davet ediyorum” dedi.

Haber Merkezi / Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu sosyal medya hesabından seçim güvenliğine ilişkin bir video yayımladı.

“14 Mayıs’ta gerçekleşecek seçimlerde her bir oy çok değerli. Halkın iradesinin sandığa güvenli ve şeffaf bir biçimde yansıması için herkesi Türkiye Gönüllüleri’ne katılmaya davet ediyorum” notuyla paylaştığı videoda şu ifadeleri kullandı:

Sevgili halkım, Millet İttifakı olarak 85 milyona bereket, huzur ve zenginlik sağlamak için geliyoruz. 14 Mayıs’ta sandığa gideceksiniz. Bizim için her yol değerlidir.

Verilen oyun doğru kayda alınması ve sonuçların kamuoyu ile şeffaf şekilde paylaşılması demokrasimiz için ekmek gibi su gibi gereklidir. Seçme ve seçilme hakkını korumak, huzurlu ve güvenli bir seçim iklimi oluşturmak için her bir vatandaşımıza önemli görevler düşüyor.

Bu anlamda değerli halkımızın sandık güvenliği için görev alacağına ve değerli oylarının korunmasına özen göstereceğine güvenim tam. Hemen bugün turkiyegonulleri.org adresine kaydınızı yaptırın ve Türkiye gönüllüsü olun. Türkiyemizi el birliği ile feraha, refaha yani güzel bir geleceğe taşıyalım.”

Paylaşın

Millet İttifakı Adayı Kılıçdaroğlu, İlk 100 Günün Yol Haritasını Açıkladı

14 Mayıs’ta yapılacak olan cumhurbaşkanlığı ve milletvekilliği seçimlerine haftalar kaldı. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seçimi kazanması durumunda ilk 100 günde yapacakları bir broşürle yayımlandı.

Haber Merkezi / Kılıçdaroğlu’nun seçim sloganı olan “Sana söz yine baharlar gelecek, Bay Kemal sözünden dönmeyecek” ifadelerinin yer aldığı “İktidarımızın İlk 100 Gününde Yapacaklarımız” başlıklı broşürde, ilk 100 günde yapılacaklara ilişkin şu maddeler sıralandı:

“Kızılay ticarethane olmayacak.

Tarımda çalışan kadın ve gençlerin sosyal güvenlik primlerini devlet karşılayacak.

Kamu Özel İşbirliği projelerinde “Dolar, Avro” bazlı soyguna son verilecek. Yükümlülükler TL’ye çevrilecek. Devletin ve milletimizin soyulmasına izin verilmeyecek. 418 milyar dolar bu milletin cebine konulacak. Milliyetçilik demek Türk Lirasının değerini korumaktır.

Uyuşturucu baronları, devletten beslenen mafya ve 5’li çeteler temizlenecek.

TBMM’de “Yolsuzlukları Araştırma Komisyonu” kurulacak.

Kadının güvencesi devlet olacak. Aile Destekleri Sigortası Kanunu yürürlüğe konacak.

Savurganlığa son vereceğiz, israf olmayacak. İsrafı önleme Saray’dan başlayacak. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı Çankaya Köşkü’ne taşınacak. 16 uçaklı bir Cumhurbaşkanı olmayacak. Devleti yöneten, israfı itibar olarak görmeyecek. Cumhurbaşkanı yaşayış tarzı itibariyle topluma örnek olacak. Hiç kimse unutmasın kişiler-partiler geçicidir, devlet bakidir.

Kamuda adam kayırma olmayacak.

Akçeli işlere bulaşan, rüşvet alan büyükelçiler, bürokratlar görevden alınacak.

4-5 yerden maaş alma dönemi bitecek.

Ekonomik ve sosyal konsey ilk toplantısını yapacak.

Tank palet fabrikası ordumuza teslim edilecek.

Şehircilik ve afet yönetimi bakanlığı kurulacak.

Esnaf bakanlığı kurulacak.

Esnafın faiz borçları silinecek. Esnafın kira stopaj vergisi sıfırlanacak.

Tarım ve Gıda Güvenliği Bakanlığı kurulacak, pahalılığın önüne geçmek için acil eylem planı hazırlanacak.

Piyasadaki yangına son vereceğiz.

Çiftçilerin ve balıkçıların kredi faizleri silinecek.

Şehit yakınları ve gaziler için toplanan yardımlar hak sahiplerine teslim edilecek.

Süleyman Şah Türbesi vatan toprağına geri getirilerek, orada şanlı bayrağımız dalgalanacak.

Siyasi Ahlak Kanunu çıkarılacak.

Kalıcı yaz saati uygulamasına son verilecek.

Cumhuriyetin yüzüncü yılında 100 bin öğretmen ataması yapılacak, köylerimiz yeniden okullara kavuşacak.

Devlet okullarındaki evlatlarımıza beslenme desteği başlatılacak.

KHK ile kamudan çıkarılan ancak haklarında adli bir süreç işletilmeyen, soruşturmalarda takipsizlik kararı verilen ya da haklarında beraat kararı verilenler için iade süreci başlatılacak.

GATA ve askeri hastaneler yeniden açılacak, ordumuz hastanesiz kalmayacak.

Yolsuzluktan elde edilen ve yurtdışına kaçırılan gelirleri ülkemize geri getireceğiz. “Malvarlıklarının Geri Alınması Ofisi” kurulacak.”

Paylaşın