CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu Hakkında ‘Kimyasal Silah’ Fezlekesi

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu hakkında “terör örgütü propagandası yapmak” suçundan fezleke hazırladı. Parlamenter Suçları Soruşturma Bürosunca hazırlanan fezlekede, Tanrıkulu’nun 20 Ekim’de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşıma yer verildi. 

Sezgin Tanrıkulu’nun paylaşımının “PKK’nin stratejik hedefleri ile bu hedefler bağlamında geliştirdiği söylem ve eylemleriyle aynı doğrultuda olduğu” iddia edilen fezlekede, Tanrıkulu’nun “terör örgütü propagandası yapmak” suçunu işlediği öne sürüldü.

Fezlekede, “27. Dönem Milletvekili Tanrıkulu hakkında Anayasa’nın 83. maddesine istinaden dokunulmazlığının kaldırılması talebinde bulunulması gerektiği kanaatine varılmıştır” ifadelerine yer verildi. Fezleke, TBMM’ye iletilmek üzere Adalet Bakanlığına gönderildi.

Sezgin Tanrıkulu ne demişti?

CHP İstanbul Sezgin Tanrıkulu, 20 Ekim’de sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, “Kimyasal silah kullanıldığı iddialarına ilişkin görüntüleri izledim. Kimyasal silah insanlığa karşı bir suçtur. Yarın itibariyle iddialara dayanak olan görüntülerin doğruluğu üzerine soru önergemi Meclis gündemine sunacağım. Bu iddialar karşısında açıklama yapılmamış olması ilginç” ifadelerini kullanmıştı.

Tanrıkulu’nun sözlerine CHP yönetiminden destek gelmemiş, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, “TSK, terörün en sıcak günlerinde bile kimyasal silaha asla tevessül etmemiştir. Böyle hassas ve istismara açık bir konuda ulu orta açıklama yapılması yanlış olmuştur. Doğru bulmuyoruz” demişti.

Ne olmuştu?

Medya Haber’e konuşan Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Şebnem Korur-Fincancı, TSK’nın askeri operasyonlarda kimyasal silah kullandığı iddialarına ilişkin görüntüleri incelediğini belirtti:

“Belli ki sinir sistemini doğrudan tutan toksik-zehirli kimyasal gazlardan biri kullanılmış durumda. Her ne kadar kullanılması yasak olsa da çatışmalarda kullanıldığını görüyoruz.”

Bağımsız heyetlerin bölgede inceleme yapmasının uluslararası sözleşmeler gereği zorunlu olduğunu belirten Korur-Fincancı, “Uluslararası sözleşmelerin uygulanması ve kimyasal silahların kullanımını yasaklayan Cenevre Sözleşmesi kapsamında böyle bir iddia ortaya çıktığında nasıl bir araştırma yapılacağı da Minnesota Protokolü’nün ilkelerinin ele alınması gerekiyor,” dedi.

Korur-Fincancı bu açıklamalarının ardından iktidara yakın medya kuruluşlarınca hedef gösterildi. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Savunma Bakanı Hulusi Akar da kimyasal silah iddialarını yalanlayan açıklamalar yaptı.

Ardından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı hakkında “Terör Örgütü Propagandası Yapmak”, “Türk Milletini, Türkiye Cumhuriyeti Devletini, Devletin kurum ve organlarını aşağılama” suçlamalarından soruşturma başlattığını açıkladı.

Korur-Fincancı’nın soruşturma kapsamında ifade vermesi beklenirken, 26 Ekim’da polisin evine yaptığı baskınla gözaltına alındı ve Ankara’ya götürüldü, 27 Ekim’de Sulh Ceza Hakimliğince  “örgüt propagandası” suçlamasıyla tutuklandı.

Paylaşın

CHP’den ‘Cumhurbaşkanı Adayı’ Açıklaması: Yüzde 100 Mutabakat Var

CHP, İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Demokrat Parti’den oluşan Altılı Masa’nın cumhurbaşkanı adayı merak edilirken, CHP’li Eren Erdem konuya ilişkin dikkat çeken açıklamalarda bulundu.

Haber Merkezi / Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Meclisi (PM) üyesi ve eski milletvekili Eren Erdem, CHP’nin altılı masaya cumhurbaşkanı adayı olarak sunacağı ismin CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu söyledi ve ekledi: Yüzde 100 mutabakat söz konusudur. Masadaki her parti aday önerebilir. Karar masanın.

Eren Erdem ayrıca, “Biz sürekli kamuoyu yoklaması yaptırıyoruz. Hiçbir algı operasyonu, bizim tutumumuzu değiştirmez. Biz, dostlarımızla bir masa kurduk. Ortak adayı masa belirleyecek. Lakin ben, parti yöneticisi adına partim namına şunu söyleyebilirim; partimizin önereceği isim Kılıçdaroğlu’dur” dedi.

CHP’li Eren Erdem, sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımlarda şu ifadeleri kullandı:

“Aday kim olacak? Buna altılı masa karar verecek. Elbette her parti masaya aday önerebilir. CHP’nin tüzel kişiliğinin masaya TEK önerisi, Kemal Kılıçdaroğlu’dur. CHP’nin önereceği isim konusunda, yüzde 100 mutabakat söz konusudur. Masadaki her parti aday önerebilir. Karar masanın.

Biz sürekli kamuoyu yoklaması yaptırıyoruz. Hiçbir algı operasyonu, bizim tutumumuzu değiştirmez. Biz, dostlarımızla bir masa kurduk. Ortak adayı masa belirleyecek. Lakin ben, parti yöneticisi adına partim namına şunu söyleyebilirim; partimizin önereceği isim Kılıçdaroğlu’dur.

Kamuoyunda, masada ve CHP’de kafa karışıklığı varmış gibi bir algı üretiliyor. Kafası karışık olan Saray’dır. 2 yıla yakın süre önce, ilk dile getiren kişilerden biri olarak söylüyorum; CHP’de Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı konusunda yüzde 100 mutabakat vardır, heyecan vardır.

Elbette son kararı alacak yegane merci; değerli Genel Başkanların bir arada memleketin refahı için buluştuğu altılı masadır. Masa, CHP’nin önerisi dahil, her görüşü ele alabilecektir. Bu hususta, CHP olarak irademiz açık, güvenimiz sonsuz, enerjimiz yüksektir.”

Paylaşın

‘Kartellere’ seslenen Kılıçdaroğlu: Şehirlerimizi Terk Edin, Sizi Yok Edeceğiz

Interpol tarafından ‘kırmız bülten’le aranan Sırp çete lideri Zeljko Bojanic’in İstanbul’da gözaltına alınmasının ardından açıklama yapan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Kartellere sesleniyorum; şehirlerimizi terk edin. Sizi yok edeceğiz” dedi.

Haber Merkezi / Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, uluslararası polis teşkilatı Interpol’ün ‘kırmız bülten’le aradığı Sırp çete lideri Zeljko Bojanic’in İstanbul’un Sarıyer ilçesinde cinayet şüphelisi olarak gözaltına alınmasının ardından sosyal medya hesabından açıklamada bulundu.

Kılıçdaroğlu’nun konuya ilişkin sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklama şöyle:

“Kara para, sahibini getirir dedim. Dünyanın ne kadar mafya pisliği varsa, paraları ile birlikte şehirlerimize geldi. Şimdi bahçelerde ceset araması yapılıyor. Gördükleriniz denizde sadece bir kum tanesi.

Kartellere sesleniyorum; şehirlerimizi terk edin. Sizi yok edeceğiz. Kirli paranızı alın gidin. Size kurban vereceğimiz tek bir evladımız yoktur.”

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, 31 Ekim gecesi bir video yayınlayarak sokaklarda giderek yaygınlaştığını belirttiği uyuşturucuya karşı vatandaşları uyarmış, hükümeti eleştirmişti. Kılıçdaroğlu şunları söylemişti:

“Her türlü kara paranın ülkeye girmesine göz yumdular. ‘Getir, nereden getirirsen getir, kaynağını sormayacağım’ dediler ve bu kirli parayı yani milyar dolarları, yani uyuşturucu paralarını Türkiye’nin cari açığını finansmanında kullandılar… Gelelim ‘Okul önünde yakaladığınız uyuşturucu satıcısının bacağını kırın’ diyen namıdiğer Fotoroman Süleyman’a.

O da Fotoromancı ya, Saray da çok iyi biliyor ki bu uyuşturucuları kendileri davet ettiler bu ülkeye. ‘Paralarınızı getirin, her şeye göz yumacağız’ dediler ve göz yumdular. Bunlar onunla bununla poz veren, gençlerin diliyle söyleyeyim ‘Breaking Bad Süleyman’ ülkenin çocuklarının zehirlenmesine göz yummuştur. Yazıklar olsun onlara” demişti.

Paylaşın

Abdullah Gül’e Yakın Kaynak: Gül’ü Adaylık İçin Arayan Olmadı

Türkiye, yavaş yavaş seçim sürecine girerken, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Demokrat Parti’den oluşan Altılı Masa ortak cumhurbaşkanı adayı için özel bir ekip kurmayı planlıyor.

Ekip ortak aday için kamuoyu anketlerinin de içinde yer alacağı çalışmalar yapacak, adayın kim olacağına ilişkin çalışma yürütecek. Ortak aday konusunda ismi yeniden gündeme gelen Abdullah Gül’e yakın bir kaynaksa, “Kendisinin bu konuda herhangi bir teması, herhangi bir görüşmesi yok. Ama 2018’de sağlanamayan mutabakat sağlanabilirse, Abdullah Bey’in de birtakım şartları olur. Tek aday olmak ister” dedi.

Altılı masa 14 Kasım Pazartesi günü DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’ın ev sahipliğinde sekizinci kez toplanacak. Masanın gündeminde, ‘Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme Geçiş Sürecinin Yol Haritası’ ve ‘önemli temel politika alanları için kurulan ortak çalışma grubunun’ yaptıkları çalışmalar yer alacak. Toplantıdan bu alışmaların kamuoyu ile paylaşılmasına dair bir karar çıkması bekleniyor.

Milliyet’ten Mehtap Gökdemir’in haberine göre, Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Hüseyin Baş’ın altılı masaya ve Millet İttifakı’na katılma talebinin de masada olacağı 14 Kasım toplantısına ilişkin parti kurmayları, “Ortak aday konusundan önce geçiş sürecinin yol haritası, temel konulardaki ortak söylemin kararlaştırılması benimsenmişti. Bu iki başlıkta anlaşma sağlandıktan sonra aday konusu gündeme gelecek. Adayın kim olacağına ilişkin çalışma yürütülecek. 14’ünde geçiş sürecinin yol haritasıyla ilişkin somut bir açıklama yapılırsa, ‘şu şartlarda anlaştık’ denilirse bilin ki bir ay sonra adayın kim olduğu da açıklanabilir” ifadelerini kullandılar.

Kaynaklar, liderlerin sekizinci toplantısında 14 Kasım’daki toplantıda geçiş sürecinin yol haritası ve ortak söylem konusunda uzlaşma sağlanması durumunda, ortak aday çıkarma konusunun da ele alınabileceğini belirtiyor.

Ortak aday kararının netleşmesinin akabinde de bu konuda özel bir çalışma ekibinin kurulabileceğine işaret eden kaynaklar, kurulacak ekibin gerekirse kamuoyu anketlerinin de içinde yer alacağı bir ön çalışma yürüteceğini, ekipte mevcut altı partiden temsilcilerin yer alacağını aktarırken, “Ekip doğrudan adayın kim olacağı için çalışma yürütecek. Bütün partilerin en güvendiği anket firmaları belirlendikten sonra, bu firmaların yaptıkları anketlerden çıkan isimlerin ortalamasına bakılacak. Ancak sadece anket sonuçlarına bakılarak aday belirlenmez. Anketlerin bu konudaki etkisi yüzde 20 olur. Anket sonuçlarının yanısıra adı geçen isimlerin geçmişte ne yaptığı, diğer partilerden oy alıp alamayacağına da bakılır” görüşünü dile getirdiler.

‘Herhangi bir teması, herhangi bir görüşmesi yok’

Ortak aday konusunda son dönemde kulislerde ismi yeniden gündeme gelen 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün durumuna ilişkin ise altılı masa kurmayları, kendisiyle bu anlamda bir görüşme ve temas yapılmadığını söyleyerek, “Öncelik altılı masadan bir ismin aday olarak çıkması. Çıkmazsa, dışarıdan bir isim konuşulur ama altılı masada uygun isimler var” değerlendirmesini yaptılar.

Gül’e yakın bir kaynak ise “Kendisinin bu konuda herhangi bir teması, herhangi bir görüşmesi yok. Kendisinin dışında gelişen bir durum söz konusu. Abdullah Bey’den bağımsız gelişiyor” ifadesini kullandı. Gül’ün altılı masanın ortak adayı olma ihtimali için ‘o biraz zayıf bir ihtimal gibi duruyor’ görüşünü dile getiren aynı kaynak, “Ama 2018’de sağlanamayan mutabakat sağlanabilirse, Abdullah Bey’in de birtakım şartları olur. Tek aday olmak ister” dedi.

Paylaşın

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, ‘Türkiye’den Kara Para Kaçıran Ailelere’ Seslendi

Türkiye’de kara para aklayan bazı ailelerin Londra’da gayrimenkuller aldığını iddia eden CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Bugün Londra’da Chelsea’yi size tanıtmaya geldim. Türkiye’den kara parasını kaçıran bazı sözüm ona aileler, gayrimenkullerini bu semte dizdiler. Diyorlar ki, ‘Bay Kemal’ler iktidara gelince kaçacak yerimiz olsun’. Bakın ey çeteler, kaçmayı düşündüğünüz sokaktayım şu anda” dedi.

Haber Merkezi / Kılıçdaroğlu, açıklamasının devamında, “Ne yaptığınızı, ne yapacağınızı gayet iyi biliyorum. Önce kara parayı Türkiye’ye sokuyorsunuz, yıkayıp paklayıp aklıyorsunuz, sonra dışarı geri çıkarıp aileleriniz için yatırıma çeviriyorsunuz. Ne ala dünya değil mi? Hazinemizin 1 kuruşunu dahi yanınıza bırakırsam namerdim. Bu kadar net, bu kadar açık söylüyorum. Göreceksiniz siz aileyi!” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Saat 22.00 görüşürüz” demişti. Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından “Kara paradan evlatlarımızın payına uyuşturucu düştü. Peki ya onların çocuklarına?” başlığıyla video yayınladı.

Kılıçdaroğlu, videoda şu ifadeleri kullandı:

“Sevgili halkım, bu aralar ortamı bulandırmak için, aile, anayasa konuşanlar var. Ne tesadüftür ki dünyanın neresine gitsem birilerinin ailesiyle karşılaşıyoruz. Bazen New York’taki gökdelenlerde, bazen Man Adası’ndaki banka hesaplarında. Ama aile demişken bugün Londra’da Chelsea’yi size tanıtmaya geldim. Türkiye’den kara parasını kaçıran, bazı sözüm ona aileler, ama gerçekte çeteler; gayrimenkullerini tek tek bu semte dizdiler. Diyorlar ki Bay Kemaller iktidara gelince kaçacak yerimiz olsun.

Bakın ey çeteler, kaçmayı düşündüğünüz sokaktayım şuan. Ne yaptığınızı, ne yapacağınız gayet iyi biliyorum. Önce kara parayı Türkiye’ye sokuyorsunuz, yıkayıp paklayıp günlerce aklıyorsunuz, sonra dışarı geri çıkarıp aileleriniz için yatırıma çeviriyorsunuz. Ne ala dünya değil mi?

Hazinemizin bir kuruşu dahi yanınıza bırakırsam namerdim. Bu kadar net, bu kadar açık söylüyorum. Göreceksiniz siz aileyi. Bakın sevgili halkım, bu seçimde iki Türkiye var önünüzde. Birini seçeceksiniz. İlki, kara para ile beşli çetelerin daha da zengin edildiği, bizim çocuklarımıza ise methin, uyuşturucunun kaldığı bir Türkiye.

Diğer Türkiye ise, temiz, teknolojik, iklim dostu yatırımları olan, gençlerimizi sokaklardan kurtaran, girişimci evlerine yerleştiren, yepyeni, pırıl pırıl, çok güzel bir Türkiye. O Türkiye’de baronlara, mafyaya, çetelere yer yok. Orada fotoromanlara da yer yok. Olmayacak da zaten. İşte ben bu parlak Türkiye için dört gündür yatırımcılarla konuşuyorum.

Önce dünyada toplam 5 trilyon dolarlık fon yöneten yatırım bankalarıyla görüştük. Bugün toplamda 100 milyar sterlin yatırım yapmış 14 devasa fonla görüştük. Akşam ise 342 milyar dolarlık büyüklüğü ile dünyanın en büyük teknoloji yatırımlarını yapan bir yatırım grubu ile görüşeceğim.

Sevgili gençler, sizin ihtiyacınız olan parayı buldum. Tüm dünyaya ilham vereceksiniz, emin olun! Ve göreceksiniz güzel Türkiye’yi nasıl birlikte inşa edeceğimizi.”

Kılıçdaroğlu’nun ABD ziyareti

Kılıçdaroğlu, ABD ziyareti sırasında TÜRKEN Vakfı’nın New York’taki gökdelen inşaatı önünde açıklama yapmış, vakıf üzerinden yurt dışına para kaçırıldığını iddia etmişti.

İktidara yakın medyada, ziyaret sırasında Kılıçdaroğlu’nun “8 saat ortadan kaybolduğunu” öne sürülmüş ve çeşitli iddialarda bulunulmuştu. Kılıçdaroğlu ise açıklama için otomobille gökdelen inşaatına gittiklerini söylemişti.

Kılıçdaroğlu, “Hemen bindik araca Washington’a doğru geldik. Benzin istasyonuna uğradık hamburger almak üzere. Burada kimse beni tanımaz diye geziyorum. Birisi ‘Sizinle fotoğraf çektirebilir miyiz?’ dedi. ‘Türk müsün?’ dedim. ‘Türkmenistandanım’ dedi. ‘İyi gel bakalım’ dedim” ifadelerini kullanmıştı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise Kılıçdaroğlu’nun “FETÖ’cülerle hamburger yediğini” iddia etmişti. Erdoğan, 22 Ekim günü Malatya’da yaptığı konuşmada, “Milletimiz FETÖ’cülerle benzin istasyonunda hamburger yemek için on bin kilometre yol gidenlere yüz vermez” demişti.

Paylaşın

‘Altılı Masa’ 14 Kasım’da Genişleme Stratejisini Netleştirecek

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), İYİ Parti, Saadet Partisi, Gelecek Partisi, Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi ve Demokrat Parti’den oluşan Altılı Masa toplantısına ikinci kez ev sahipliği yapacak olan DEVA Partisi Lideri Babacan, Pazartesi günü liderleri ziyaret ederek toplantı gündemine ilişkin önerileri alacak.

Toplantının ana gündem maddelerinin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş sürecinin yol haritası ile ortak politikaları belirlemek üzere oluşturulan komisyonların çalışmalarının olması bekleniyor.

Ancak Akşener’in, Baş’ın masaya dahil olma talebini de masa gündemine getirmesi nedeniyle, bundan sonra muhalefet bloğuna katılacak siyasi partilerle ilgili izlenecek tutumun da netleştirilmesi bekleniyor.

Masa bileşenlerinde ağırlıklı görüş, “Altılı Masa’nın olduğu gibi kalması”, ancak seçim ittifakı içinde yer almak isteyen siyasi partilerle işbirliği konusunun ilerleyen süreçte ele alınması yönünde.

Türkiye, yavaş yavaş seçim sürecine girerken özellikle oy oranı düşük olan siyasi partilerde de ittifak arayışları başladı. Bu konuda somut adım atan partilerden birisi ise BTP oldu.

Partinin kurucu lideri Haydar Baş’ın yaşamını yitirmesinin ardından genel başkanlık görevini üstlenen oğlu Hüseyin Baş, önce katıldığı bir televizyon programında Millet İttifakı içinde yer almak istediğini duyurdu.

Bu çağrıya İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener olumlu yanıt verdi ve ziyaret ettiği Baş’ın bu talebini “Altılı Masa’ya götüreceğini” açıkladı.

Akşener’in telefonla görüşerek bu niyetine ilişkin bilgi verdiği CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Baş’ın talebinin 14 Kasım’da görüşüleceği mesajını verdi.

Genişleme stratejisi belirlenecek

Altılı Masa toplantısına ikinci kez ev sahipliği yapacak olan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Pazartesi günü liderleri ziyaret ederek toplantı gündemine ilişkin önerileri alacak.

Toplantının ana gündem maddelerinin Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş sürecinin yol haritası ile ortak politikaları belirlemek üzere oluşturulan komisyonların çalışmalarının olması bekleniyor.

Ancak Akşener’in, Baş’ın masaya dahil olma talebini de masa gündemine getirmesi nedeniyle, bundan sonra muhalefet bloğuna katılacak siyasi partilerle ilgili izlenecek tutumun da netleştirilmesi bekleniyor.

Masa bileşenlerinde ağırlıklı görüş, “Altılı Masa’nın olduğu gibi kalması”, ancak seçim ittifakı içinde yer almak isteyen siyasi partilerle işbirliği konusunun ilerleyen süreçte ele alınması yönünde.

Sarıgül de dahil olmak istiyor

Seçim ittifakı içinde yer almak isteyen başka partilerin de olabileceği, bunların bu aşamadan sonra masaya dahil edilmesinin, çalışmalarda zafiyet yaratacağı belirtiliyor.

Bu arada bazı küçük siyasi partilerin de muhalefet ittifakı için temaslara başladığı ifade ediliyor.

Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül’ün muhalefet bloğu içinde yer almak istediği ve bu konuda nabız yokladığı siyasi kulislere yansıyan bilgilerden.

DEVA Partisi Sözcüsü Şahin: Başka talepler de var, genişleme ihtimali zayıf

14 Kasım’daki toplantıya ev sahipliği yapacak olan DEVA Partisi de masanın genişlemesine soğuk bakıyor.

BBC Türkçe’den Ayşe Sayın’ın haberine göre, Parti Sözcüsü İdris Şahin, Altılı Masa’nın çalışma usullerinin liderlerin mutabakatıyla belirlendiğini ve kararların “istişare, müzakere, mutabakat” esasına dayandığına dikkat çekti. Şahin, “Eğer bir karar alınacaksa, bu ilkeler doğrultusunda alınacak” dedi.

Altılı Masa’nın çalışmalarını artık neredeyse son aşamaya getirdiğine dikkat çeken Şahin, masada yer almak isteyen başka siyasi partilerin de olduğunu, her talep üzerine masanın genişlemesinin sıkıntı yaratacağına etti.

Şahin, “Şu aşamadan sonra genişleme ihtimalini son derece zayıf görüyoruz” dedi. BTP’nin bir seçim ittifakı içinde yer alması konusunda ise şu görüşleri dile getirdi:

“Sayın Baş’ın Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e dair ortak mutabakat metnine destek olması son derece kıymetlidir. Bunu önemsiyoruz. Altılı Masa’nın oluşturacağı ve ortaklaşa vereceği kararda ittifaklar ne şekilde şekillenir, seçimlere hangi şartlarda girilir; bu husus netleştiğinde sistem değişikliğine yönelik her desteği de kıymetli bulduğumuzu ifade etmek isteriz.”

BTP’li Çetin: Meral Hanım masada yer almamızı canı gönülden istiyor

BTP ise Altılı Masa’nın “Yedili Masa” olması olmasını istiyor.

BTP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Çetin, Altılı Masa’nın Yedili Masa’ya dönüşüp dönüşmeyeceğine 14 Kasım’da liderlerin karar vereceğine işarete ederken, “Biz Millet İttifakı’na girmek istiyoruz. masanın da yedinci partisi olmak istiyoruz” dedi.

BTP’nin oy oranının yüzde 2 bandında olduğunu ve katılırlarsa masanın üç veya dördüncü büyük partisi olacakları iddiasında bulunan Çetin, eğer masadan kabul görmezlerse Cumhur İttifakı’na da gitmeyeceklerini, kendi yollarında yürüyeceklerini ifade etti.

Akşener’le yapılan görüşmenin son derece olumlu olduğunu, ittifak veya Altılı Masa’da yer almalarına destek verdiğini belirten Çetin, “Meral Hanım, bizim orada olmamızı canı gönülden istiyor. Listelerde veya Altılı Masa’da, her şartta olmamız istiyor. Çünkü şayet bu seçimde Cumhur İttifakı kazanırsa, Millet İttifakı diye bir şey kalmaz. Onun için bu seçimde bunu söküp atmak istiyor Meral Hanım” diye konuştu.

Paylaşın

CHP Lideri Kılıçdaroğlu: Çok Güçlü Geliyoruz

İngiltere’deki temaslarını sürdüren CHP Lideri Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Temiz, teknolojik, iklim dostu parayı büyük yatırımlarla Türkiye’ye getireceğiz. Kara para ekonomisini, mafyayı, çeteleri hızla temizleyeceğiz” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Ülkemize temiz yatırımları çekerek halkımıza nefes aldıracağız. Çok ama gerçekten de çok güçlü geliyoruz. Birazdan dünyada 342 milyar dolardan fazla yatırımı olan bir fonla görüşeceğim. Gençler sözüm var size. Temiz parayı size mutlaka ama mutlaka getireceğim. Size getireceğim. Görüştüklerim arasında tefeci yok, borç yok. Hepsi yatırımcı. Uyuşturucu baronları hiç yok. Yatırımlar size, sizin için yapılacak”

Yurt dışı temasları kapsamında İngiltere’ye giden Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medyadan, “Bay kemal Londra’da ne mi yapıyor? başlıklı bir video yayınladı. Kılıçdaroğlu, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“Bu sabah Londra’da halihazırda dünyanın farklı bölgelerine 100 milyar sterlin yatırım yapmış 14 devasa fon ile toplantı yaptık. Dijital sağlık teknolojisi, veri analizi, yapay zeka, makine öğrenimi ve finansal teknolojiler gibi önemli sektörlere büyük yatırımlar yapıyor ve bu alandaki girişimcileri destekliyorlar. Temiz, teknolojik, iklim dostu parayı büyük yatırımlarla Türkiye’ye getireceğiz.

Kara para ekonomisini, mafyayı, çeteleri hızla temizleyeceğiz. Ülkemize temiz yatırımları çekerek halkımıza nefes aldıracağız. Çok ama gerçekten de çok güçlü geliyoruz. Birazdan dünyada 342 milyar dolardan fazla yatırımı olan bir fonla görüşeceğim. Gençler sözüm var size. Temiz parayı size mutlaka ama mutlaka getireceğim. Size getireceğim. Görüştüklerim arasında tefeci yok, borç yok. Hepsi yatırımcı. Uyuşturucu baronları hiç yok. Yatırımlar size, sizin için yapılacak”

Paylaşın

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Uyuşturucu Baronlarına Seslendi: Şehirlerimizi Terk Edin

İngiltere’nin başkenti Londra’da bulunan CHP Lideri Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabı üzerinden yaptığı açıklamada, “Kara para ile şehirlerimize mafya geldi. Uluslararası uyuşturucu baronlarına sesleniyorum, şehirlerimizi terk edin. Seçimi aldıktan sonra peşinize düşeceğiz” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi / Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, ‘uyuşturucu baronları’na seslendi.

Paylaşımında, “Türkiye’yi önce maddi açıdan batırdılar. Sonra da kara paraya izin verdiler ve manevi olarak batırma süreci başladı” diyen Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı:

Erdoğan güya sigaraya karşı. Ama kara parada sorun yok. Ülkeyi gri listeye soktular. Kara para pisliğinin bulaştığı ülkeler listesi bu.

Kara para ile şehirlerimize mafya geldi. Uluslararası uyuşturucu baronlarına sesleniyorum, şehirlerimizi terk edin. Seçimi aldıktan sonra peşinize düşeceğiz.

Peki çözüm nerede. Çözüm temiz parayı, temiz yatırımcıyı ülkeye getirmektedir. O paralarla, o yatırımlarla gençleri sokaklardaki bu bataklıktan çekip alacağız.

Temiz paranın girdiği sokaktan, kirli para hemen kaçar. Ben bu parayı bulup getireceğim. Bunun için Londra’dayım. Burada görüşeceğim bazı yatırım bankaları ve girişim sermayesi fonları dünyada 5 Trilyon Dolar parayı yönetiyor. Halkımdan ricam, sabırla Kasım sonunu bekleyin.

“Erdoğan güya, sigaraya karşı ama ona göre uyuşturucu parasında sorun yok”

Ayrıca, KRT TV Ana Haber’de Savaş Kerimoğlu’nun sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu “İngiltere’ye Türkiye’yi içinde bulunduğu krizden nasıl çıkarırız, bilgi ekonomisini ülkemizde nasıl egemen hale getiririz, temiz parayı nasıl getiririz, ülkeyi kirli paradan nasıl arındırırız bunları görüşmek için geldim,” ifadelerini kullandı

“Erdoğan güya, sigaraya karşı ama ona göre uyuşturucu parasında sorun yok,” diyen Kılıçdaroğlu “Ülkeyi gri listeye soktular. Bu ne demek? İş yapmamak demek. Sürekli kontrol altında tutulmamız demek,” sözlerini kullandı.

“Hala hayattayken kaçın, kafanızı koparacağım”

Kara para ile gelen mafyaların daha büyük bir sorun olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu ” Sırpların ne işi var İstanbul’da. Uluslararası uyuşturucu pislikleri İstanbul’u doldurdu. Daha ağır bir şey söyleyeceğim ama dilim varmıyor. O pisliklere sesleniyorum. Hala hayattayken kaçın. Seçimi aldıktan sonra peşinize düşeceğim. Kafalarını koparacağım. Evlatlarımızı zehirleyenlere karşı asla ve asla acımayacağım. Bu işe göz yumanlar hapse girecek,” dedi.

 “Kasım sonu çok güzel şeyler açıklayacağım”

Kılıçdaroğlu “Yalandan, ‘bacak kırma’ algısı; yok torbacı operasyonu algısı…Boş şeyler bunlar. Bunlar toplumu kandırmak. Çözüm: Temiz parayı, temiz yatırımcıyı Türkiye’ye getirmek. O yatırımlarla gençleri sokaklardan toplayacağız. Ben bu parayı bulup getireceğim. Bunun için Londra’dayım. Halkımızdan ricam, sabırla Bay Kemal’i beklesinler. Kasım sonunu beklesinler. Çok ama çok güzel şeyler açıklayacağım,” sözleriyle devam etti.

“Erdoğan’ın aklı ermez”

Kılıçdaroğlu “Erdoğan’ın aklı ermez. Katma değeri yüksek ürün ne demektir, üstün yetenek inşası ne demektir, bilgi ekonomisi ne demektir bunları bilmez. Erdoğan, benim muhatabım değil aslında. Erdoğan’a çağrı yaptım:  İstiyorsa gelsin, tartışalım. Cesaretli olsun, korkmasın. Öyle uzaktan laf atmanın hiçbir mantığı yok,” dedi.

AKP’nin anayasa değişikliği teklifi ile ilgili o konuda grup başkanvekillerinin gerekli açıklamayı yaptığını söyleyen Kılıçdaroğlu bir kanun teklifileri olduğunu belirterek ” Sağa sola sapmaya gerek yok. Olayı sulandırmaya gerek yok. Kanun teklifimiz gelir, Meclis Genel Kurulu’na, kabul ederler, mesele de çözülür. Kadının kılık kıyafeti ile siyasetçiler ilgilenmesin, temel hedefimiz de buydu zaten,” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

AK Parti, Başörtüsü Teklifi İçin TBMM’de Grubu Bulunan Partileri Ziyaret Etti

AK Parti, başörtüsü düzenlemesine ilişkin Anayasa değişikliği teklifi için TBMM’de grubu bulunan partileri ziyaret etti. AK Parti heyetinde, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, AK Parti Grup Başkan Vekili Mustafa Elitaş ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz yer aldı.

Adalet Bakanı Bozdağ, “Bu istişareler sonucunda ortaya çıkacak görüşleri tekrar değerlendirip teklife son halini vereceğiz. Çünkü hazır bir teklif götürmüyoruz” dedi.

MHP grubunu ziyareti sonrası açıklama yapan Bakan Bozdağ, “İlk görüşmemizi MHP ile yaptık. Kamuoyunun da yakından takip ettiği gibi anayasada değişiklik çalışmalarını esasında Cumhur İttifakı ile birlikte daha önce değerlendirdik” dedi.

Daha sonra CHP grubunu ziyaret edip Grup Başkan Vekili Engin Altay ve Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan ile bir araya geldiklerini aktaran Bozdağ, “Kendilerine anayasa değişikliği konusunda yaptığımız hazırlıklar konusunda bilgi aktarımında bulunduk. Anayasanın hangi maddelerinde değişiklik düşündüğümüzü paylaştık, bir de genel çerçeve üzerinde durduk ve kendilerinden bu hazırlık sürecine katkı vermelerini istedik” dedi.

CHP’den ‘başörtüsü’ için anayasa değişikliği teklifine ret

“AK Parti’nin hazırladığı anayasa değişikliği önerisinin içinde olmayacağımızı söyledik. Teklifi de gördükten sonra da değerlendireceğiz” diyen CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, ziyarete ilişkin açıklamada şunları kaydetti:

“Bir anayasa değişikliği teklifi ile demeyeyim de önerisi ile geldiler. Bir hazırlanmış teklifle gelmediler. AK Parti’nin bu konudaki çerçevesini ortaya koydular. Anayasanın 24 ve 41. maddelerinde bir değişiklik düşündüklerini, bunu Meclis’te grubu bulunan bütün siyasi partilerle paylaşacaklarını ve mümkünse çalışmanın birlikte yapılmasını istediklerini söylediler. Bu konu; Sayın Genel Başkanımızın kadına özgürlük, kadının kılık kıyafetine özgürlük, kamuda özgürlük noktasında verdiği kanun teklifi sonrası gelişen bir konudur. Biz prensip olarak, Türkiye’de başörtüsü meselesinin bir mesele olmaktan çıktığını, öteden beri söyleyegeldik. CHP bakımından Anadolu’da karşılaştığımız kimi eleştirilere karşı bu konudaki samimiyetimizi ve dürüstlüğü ortaya koymak için Sayın Genel Başkanımız böyle bir kanun teklifini Meclis’e verdi, bizlerin de imzasıyla. AK Parti buna karşılık bir anayasa değişikliği önerdi.

Biz; temel hakların referandum konusu, anayasa konusu olmaması gerektiğini söyledik. Sadece bununla sınırlı olmayan bir anayasa değişikliğinin de seçime yedi ay kalmışken parlamentoda yapılmasının doğru olmadığını düşünüyoruz. Yeni bir anayasa, yeni parlamentonun işi olmalıdır diye düşünüyoruz. AK Parti’nin çalışmaları birlikte olgunlaştıralım, son şeklini verelim önerisinin içinde olmayacağımızı da kendilerine belirttik. Kendileri daha sonra net bir taslak ortaya koyduklarında, o taslağı görerek de bir değerlendirme ayrıca yaparız. Özetle; AK Parti’nin gerçekleştirmek istediği bir anayasa değişikliği çalışmasının içinde olmayacağımızı sayın bakana ve heyete söyledik.”

‘Referandumu doğru bulmuyoruz’

AK Parti heyeti daha sonra HDP ve İYİ Parti gruplarını ziyaret etti; HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş, Saruhan Oluç ve Parti Sözcüsü Ebru Günay’la görüştü.

HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ile Saruhan Oluç ve Parti Sözcüsü Ebru Günay, AK Partili kurmaylarla yaptıkları görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı. “Anayasa değişiklik teklifiyle ilgili bir ziyaretti. Henüz yazılı bir metin yok” ifadelerini kullanan Beştaş, AK Parti’nin teklifinin Anayasa’daki 24 ve 41’inci maddelere dönük olduğunu belirterek şunları söyledi:

“Sadece anayasanın 24 ve 41’inci maddelerinde yapılacak bir değişiklik olacağını, bunun kapsamını genel olarak paylaştılar. Biz de buna ilişkin tutumumuzu, Eş genel başkanlarımız ve MYK’la yaptığımız değerlendirme sonucunda kamuoyuyla paylaşıyor olacağız. Bugün sohbet ettik, uzun süredir tartışılan bir mesele neticesinde. Kıyafet özgürlüğüne dair, türbana dair, kadın haklarına dair bizim tutumumuz net. Buna ilişkin negatif tutumumuz olmadı ama böyle bir dönemde nasıl karar alacağımızı ilgili kurullarımızda karar vereceğiz.”

AK Partili kurmaylara doğrudan “evet” ya da “hayır” gibi bir yanıt vermediklerini, iktidar yetkililerinin pazartesi teklifin Meclis’e sunulacağını belirttiğini aktaran Beştaş, “Ondan önce bir görüşmemiz olur ve iletmiş oluruz görüşümüzü” dedi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

“İçeriğini kamuoyuna açıkladılar. 24’üncü maddede giyim kuşam ve türbanla ilgili değişiklik, diğerinde aile kurumunu düzenleyen 41’inci maddede kadın ve erkek arasında evlilik birliğinin kurulacağına dair bir düzenleme düşünüldüğünü gelmeden de biliyorduk. Aynı sözleri bizimle de paylaştılar. HDP olarak bu konudaki tutumumuz hukuktan, evrensel hukuktan yanadır. Biz konusu hak ve özgürlükler olan bir olguda referandumu doğru bulmayız. İnsanların nasıl giyileceğine dair bir hakkı nasıl halka soralım? Zaten bu vazgeçilemez bir hak. Biz de hukuktan yana tutum alırız.”

Paylaşın

CHP Lideri Kılıçdaroğlu: Temiz Para Gelirse Kirli Para Gider

Bir dizi temas ve ziyaretlerde bulunmak üzere İngiltere’nin başkenti Londra’ya giden CHP Lideri Kılıçdaroğlu, geziye ilişkin yaptığı açıklamada, “Türkiye’ye hızla nefes aldırmak ve içinde bulunduğumuz bu derin krizden çıkmak için kendi özgücümüzün yanı sıra ‘temiz’ yabancı yatırıma ihtiyaç var” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Dünyadaki güçlü teknolojik yatırımcıları ve fonları Türkiye’nin potansiyeliyle buluşturmak amacıyla bu akşam Londra’ya gidiyorum. Temiz para gelirse kirli para gider. Bu para hem halka iner, hem işsizliği bitirir, hem uyuşturucuyu sokaklarımızdan söküp atar. Sürüklendiğimiz kriz girdabının tek çözümü budur: Temiz yatırım, güçlü üretim. Bay Kemal’in Türkiye için çok büyük planları var, kasım sonunu bekleyin.”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bir dizi temas ve ziyaretlerde bulunmak üzere İngiltere’nin başkenti Londra’ya gitti.

Türk Hava Yolları’nın tarifeli seferiyle Ankara’dan 17.50 sıralarında İstanbul’a gelen Kılıçdaroğlu, İstanbul Havalimanı VIP Salonu’nda bir süre dinlendikten sonra yine Türk Hava Yolları’nın TK1983 sefer sayılı uçağıyla saat 20.00’da Londra’ya gitti.

Kılıçdaroğlu’na Londra seyahatinde CHP Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, İstanbul Milletvekili Yunus Emre, CHP Bartın Milletvekili Aysu Bankoğlu, CHP Gençlik Kolları Başkanı Gençosman Killik, CHP Denizli gençlik kolları üyesi Gamze Kaya eşlik etti.

Kemal Kılıçdaroğlu, geziye ilişkin yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Türkiye’ye hızla nefes aldırmak ve içinde bulunduğumuz bu derin krizden çıkmak için kendi özgücümüzün yanı sıra ‘temiz’ yabancı yatırıma ihtiyaç var. Dünyadaki güçlü teknolojik yatırımcıları ve fonları Türkiye’nin potansiyeliyle buluşturmak amacıyla bu akşam Londra’ya gidiyorum.

Temiz para gelirse kirli para gider. Bu para hem halka iner, hem işsizliği bitirir, hem uyuşturucuyu sokaklarımızdan söküp atar. Sürüklendiğimiz kriz girdabının tek çözümü budur: Temiz yatırım, güçlü üretim. Bay Kemal’in Türkiye için çok büyük planları var, kasım sonunu bekleyin.”

Paylaşın