İYİ Parti’nin Yeni Grup Başkanvekilleri Belli Oldu: Buğra Kavuncu Ve Turhan Çömez

Kurultay’da genel başkanlığa Müsavat Dervişoğlu’nun seçildiği İYİ Parti’de yeni grup başkanvekilleri oy birliği ile Mehmet Satuk Buğra Kavuncu ve Turhan Çömez oldu.

Haber Merkezi / İYİ Parti’nin yeni genel başkanı Müsavat Dervişoğlu, başkanlık divanından sonra bu kez grup başkanvekillerini belirledi. İYİ Parti Milletvekili Hakan Şeref Olgun, İYİ Parti TBMM Grup Yönetimi için seçim yapıldığını bildirdi.

Olgun, İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu başkanlığında yapılan toplantıda, Turhan Çömez ve Mehmet Satuk Buğra Kavuncu’nun oy birliğiyle İYİ Parti TBMM Grup Başkanvekilliklerine seçildiğini kaydetti.

Mehmet Satuk Buğra Kavuncu kimdir?

1973 yılında Ankara’da dünyaya gelen Kavuncu, Edmenton İlkokulunda başladığı eğitim hayatına Ankara Çizmeci İlkokulu ve Ankara Atatürk Lisesini tamamlayarak devam etti. Buğra Kavuncu, 1997 yılında Ankara Üniversitesi Tarım Ekonomisi Bölümünden mezun olurken, profesyonel kariyerine büyük potansiyel gördüğü Kazakistan Almatı’da yapı kimyasalları alanında başladı.

Satış, pazarlama ve yatırım konularında kazandığı bilgi ve deneyimi sayesinde kısa süre içerisinde başarıya ulaşan Buğra Kavuncu, 1997 yılında USTA LLP’yi kuran isim, yapı kimyasallarına yaptığı yatırımlarla şirketinin Orta Asya’daki büyümesinde önemli bir rol oynadı.

2008 yılında şirketini başarılı bir şekilde sattıktan sonra, kurumsal dünyada BASF Yapı Kimyasalları Central Asia LLP’nin Genel Müdürü ve ardından 2010 yılına kadar BASF Orta Asya’nın Genel Müdürü olarak önemli görevler üstlenen Kavuncu, Orta Asya’da bulunduğu süre boyunca Rusça, İngilizce ve Kazakça dillerinde akıcı hâle geldi.

Buğra Kavuncu, 2010 yılında BASF Yapı Kimyasalları’nda BDT Ülkeleri Pazar Direktörü olarak İsviçre’ye, 2012-2016 yılları arasında ise BDT Ülkeleri & Türkiye Pazar Direktörü olarak Türkiye’ye yerleşen isim, Ocak 2016’dan 30 Mart 2018’e kadar BASF Türk Kimya’da CEO ünvanıyla yürüttüğü kariyerine devam etti. Kavuncu, buradaki kurumsal kariyerinin ardından 5 Nisan 2018 tarihinde İYİ Parti’deki siyasi hayatına başladı.

2018 yılında İyi Parti Genel Kurulu Üyeliğine seçilen Buğra Kavuncu, İstanbul İl Başkanlığı ve Parti Sözcüsü görevlerini üstlendi. 2022’de İyi Parti’deki İstanbul İl Başkanlığı görevinden ayrılan isim, 2023’te Seçim Kampanyasından Sorumlu Genel Başkan Başdanışmanı olarak göreve getirildi. Kavuncu, 31 Mart 2024 Türkiye Yerel Seçimlerinde İYİ Parti İstanbul Belediye Başkan adayı oldu.

Turhan Çömez kimdir?

1965 yılında Balıkesir’in Bandırma İlçesi’nde dünyaya gelen Turhan Çömez, Bandırma İmam Hatip Lisesi’ni 1983 yılında, İstanbul Tıp Fakültesi’ni 1989 yılında bitirdi. Erzurum ve Bandırma’da pratisyen hekimlik yapan Turhan Çömez, İstanbul Vakıf Gureba Hastanesinde Genel Cerrahi Uzmanı oldu.

Aynı hastanede uzman hekim ve başhekim yardımcısı olarak çalışan Turhan Çömez, vatani görevini Elazığ Askeri Hastanesi’nde tamamladı. 3 Kasım 2002 seçimlerinde Balıkesir Milletvekili seçilen Turhan Çömez, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu Üyeliği yaptı.

Siyasete atıldıktan sonra bazı gazete ve dergilerde makaleler yazan Turhan Çömez, sivil toplum örgütleri ve üniversitelerde aydınlanma konferansları verdi. Yurt içi ve yurt dışı siyasi deneyimlerini bir kitap halinde yayınladı. Çömez, savaş ve deprem bölgelerinde sivil toplum örgütleri ile yaptığı yardım faaliyetleri nedeni ile Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı tarafından Nobel Barış Ödülü’ne aday gösterildi.

22 Temmuz 2007 genel seçimlerinde aday olmayarak siyasete ara veren Turhan Çömez, 2008 yılında dil öğrenmek için İngiltere’ye gitti. Turhan Çömez, ardından açılan Ergenekon Kumpas Davası’nda ömür boyu ağır hapis ve ek olarak 15 yıl ağır hapis istemi ile yargılandı. Çömez, 12 yıl sürgünde yaşadı.

İngiltere’de tüm sınavları başarı ile geçerek yeniden hekimlik diploması alan Çömez, Basildon Üniversite Hastanesi’nde Genel Cerrahi Uzmanı olarak çalıştı. Londra’nın ilk özel Türk Sağlık Merkezi’ni kuran Turhan Çömez, bu ülkede yaptığı başarılı çalışmalar nedeni ile Birleşik Krallık Lordlar Kamarası’nda özel ödüle layık görüldü.

Ergenekon Kumpas Davasının beraatle sonuçlanmasının ardından, Türkiye’ye geldi ve siyasi yolculuğuna yeniden başlayan Turhan Çömez, İYİ Parti’de, Genel Başkan Sayın Meral Akşener’in Başdanışmanı olarak göreve başladı. Çömez, 14 Mayıs 2023 Genel Seçimlerinde Balıkesir Milletvekili olarak seçildi. Turhan Çömez, T.B.M.M. Uluslararası Komisyonu’nda NATO Parlamenter Asamblesi (NATO PA) Üyesi oldu.

Turhan Çömez, 31 Mart 2024 Yerel Yönetim Seçimleri’nde Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayı oldu.

Paylaşın

İYİ Parti’de Peş Peşe İstifalar

31 Mart’ta yapılan yerel seçimlere “hür ve müstakil” girme kararı alan İYİ Parti’de Buğra Kavuncu, İYİ Parti Teşkilat Başkanlığı, Burak Akburak ise İYİ Parti Yerel Yönetimler Başkanlığı görevinden istifa ettiğini duyurdu.

Haber Merkezi / İYİ Parti İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Buğra Kavuncu, İYİ Parti Teşkilat Başkanlığı görevinden istifa etti. Kavuncu, “31 Mart yerel seçim sonuçları gösterdi ki; büyükşehirlerde yarış genelde iki parti arasında geçmiş ve seçmen istediği adaya oy vermekten çok, istemediği parti ya da aday kazanmasın diye karşındaki en güçlü adaya yönelmiştir. Bir diğer durum ise daha önce ittifak yapılan İstanbul, İzmir, Ankara ve Adana gibi büyükşehirlerin birçoğunda parti aidiyeti neredeyse yok olmuştur” dedi.

“İttifak sisteminin, büyük partileri güçlendirirken oy oranı biraz daha az partileri erittiği aşikârdır” diyen Kavuncu, “Katı bir ideolojik görüşü olmayan, makul ve hayatın gerçekleriyle yüzleşerek ona göre politika belirleyen, merkeze konumlanacak bir partinin varlığını devam ettirmesi için yerel yönetimlerde iddia ortaya koyması önemlidir. Aksi halde başka bir partinin aparatı haline gelme riskini taşımaktadır. Seçim sonuçları bunu bir kez daha tescil etmiştir” ifadelerini kullandı.

İYİ Parti’nin 31 Mart yerel seçimine ittifak yapmadan girme kararı aldığını hatırlatan Kavuncu, şöyle devam etti: “Bilindiği üzere, partimiz genel seçimler sonrası 31 Mart yerel seçimlerine ittifaksız girme kararı almış ve tüm ülkede aday belirleme süreci başlamıştır. Bu süreçte, kamuoyuna da yansıyan bazı isimler haricinde İstanbul için adaylık talebinde bulunan olmamıştır. Parti içerisinde de bu doğrultuda bir gelişme olmayınca görev bana düşmüştür. Ben de partim için bu sorumluluğu seve seve üstlendim.

Alınan karar sonrası çalışmalarıma başladım ve daha iyi bir belediye başkanı olacağım iddiasıyla seviyeyi düşürmeden, projelerimi anlattım. Eleştirilerimi sıraladım. Hatta eleştirilerimi beğenmeyen ve yetersiz bulan da oldu, kamuoyundan dozu çok kaçırdığımı dile getiren de oldu. Kimisi boşuna çok çalışarak kendimi hırpaladığımı kimisi ise kasıtlı olarak çalışmadığımı iddia etti. Bütün bunlara rağmen, ben partimin adını en onurlu şekilde inandığım ve doğru bulduğum şekilde ayakta tutmaya çalıştım ve mücadele ettim. Ancak seçimleri beklediğimizin çok altında bir sonuçla tamamladığımızı kabul etmek zorundayız.”

İYİ Parti Teşkilat Başkanlığı görevinden istifa ettiğini duyuran Buğra Kavuncu, açıklamasında “Tüm bu şartlar altında, ben de üzerime düşen sorumluluğu yerine getirerek, gerek yapılacak olan olağanüstü kongremizin daha sağlıklı ve demokratik bir ortamda yapılabilmesi, gerekse İstanbul’da aldığımız sonuçla doğrudan ilişkili olarak, 8 aydır yürütmekte olduğum Teşkilat Başkanlığı görevimden istifa ediyorum” ifadelerine yer verdi.

İstifa kararını seçim akşamı aldığını belirten Kavuncu, açıklamasında “Özellikle parti içinde şahsıma yönelen bazı eleştirileri de cevaplamam gerekirse; seçim akşamı almış olduğum istifa kararımın, Genel Başkanımızın pazartesi günü yapacağını duyurduğu açıklamanın ardından duyurulması hususunda çalışma arkadaşlarımızla görüş birliği oluştu. Bundan ötürü de bu açıklamayı bugüne bıraktığımı ifade etmeliyim” dedi.

Kavuncu, İYİ Parti İstanbul İl Başkanı Yücel Coşkun, il ve ilçe teşkilatı, İstanbul Gençlik Kolları Başkanımız Muhammet Akyüz ve kendisini destek veren herkese teşekkür etti.

“Her daim Liderimizin yanındayım!”

İYİ Parti İstanbul Milletvekili Burak Akburak, sosyal medya hesabı üzerinden İYİ Parti Yerel Yönetimler Başkanlığı görevinden istifa ettiğini duyurdu. Akburak, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Büyük bir onurla yapmış olduğum Yerel Yönetimler Başkanlığı görevimden istifa ediyorum.Büyük Kongremizin,Türkiye’nin umudunun İYİ Parti olduğunun tescillendiği bir kongre olacağının bilinmesini istiyorum. Her daim Liderimizin yanındayım!” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

Akşener, Partisinin İstanbul Adayını Duyurdu: Buğra Kavuncu

Partisinin grup toplantısında konuşan İYİ Parti Lideri Meral Akşener, 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerde İstanbul Büyükşehir Belediye başkan adaylarının Buğra Kavuncu olduğunu açıkladı.

Haber Merkezi / İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin TBMM’deki grup toplantısında konuştu. Akşener’in konuşmasının satırbaşları şöyle:

“Sözlerimin başında; Dün, Gazi Meclisimizde gerçekleşen, çok önemli bir oylamaya, değinmek istiyorum. Biliyorsunuz; İsveç’in, NATO’ya katılım protokolü; İYİ Partimizin, “hayır” oyuna rağmen; Cumhur İttifakı ve CHP oylarıyla, maalesef kabul edildi.

Ve böylece; Milli güvenliğimiz için, talep ettiğimiz hususlar; henüz yerine getirilmemiş; muhataplarımız tarafından, kabul edilebilir adımlar, henüz atılmamış olduğu halde; ülkemizin elindeki, çok önemli bir koz; adeta bir muammayla, elimizden uçup, gitmiş oldu…

Ancak, öyle bir oylama yaşadık ki; Adeta, bir turnusol kağıdı niteliğindeydi… Bir tarafta; madde madde şartlar açıklayıp, bol keseden atanların; içerde efelenip, dışarda sus pus olanların; daha önce, nicesine şahit olduğumuz, tornistanlarını izledik.

Diğer taraftaysa; “İktidar ile hizalanmayacağız.” diyenlerin; “Ak Parti’yle, aynı bildiriye imza atmayız.” diyenlerin; iktidarla birlikte, aynı vahim yanlışa, şaşırtıcı bir uyum içerisinde, el kaldırışlarına şahit olduk.

TÜİK’in “hissedilen enflasyon” açıklaması

“Gerçeklerin, bir gün mutlaka, ortaya çıkmak gibi; çok güzel bir huyu vardır…” Nitekim; bunun yeni bir örneğine de, birkaç gün önce; milletimize yıllardır, utanmadan yalan söyleyen TÜİK’in; basına yansıyan, itiraf niteliğindeki, fevkalade çarpıcı bir tespitiyle, şahit olduk.  Neymiş? Vatandaş, açıklanan enflasyonun, 2 katını “hissediyormuş”… Yani; TÜİK’in, yüzde 64,7 olarak açıkladığı, 2023 yılı, tüketici enflasyonu; Yine TÜİK’in yaptığı, hesaplamalara göre; vatandaşlarımızca, yüzde 129,4 olarak “hissediliyormuş”… Güler misin, ağlar mısın?… İstatistik kurumu değil; meteoroloji enstitüsü mübarek…

Üstelik, aradaki farkın sebebi de; böyle ciddiyetsiz bir tespitten beklenenin aksine; balkanlardan gelen, yüksek enflasyon dalgası; veya, döviz kurlarındaki, yüksek nem oranı değil; Tüketim alışkanlıkları ve harcama kalıplarıymış…

Yani sorun, TÜİK’te değil; 85 milyon olarak, bizzat bizlerdeymiş… Sorun, TÜİK’in, uydurma rakamlarında değil; bizim, tüketim alışkanlıklarımızdaymış… Sorun, iktidarın, yanlış ekonomi politikalarında değil; bizim, harcama kalıplarımızdaymış…

Allah aşkına; siz bu milletle, dalga mı geçiyorsunuz?

Kardeşim; İnsanlarımız, demir mi yiyor? Çimento, tuğla mı yiyor?

Et, süt, yumurta yiyor. Ekmek yiyor, peynir yiyor, sebze yiyor. Tutup da, “Milletin tüketim alışkanlıkları yanlış.” demek; Millete, “Ekmek bulamazsan, git tuğla ye.” demekle aynı şeydir. Bir büyük ciddiyetsizliktir, bir büyük saygısızlıktır.

Tam 3 yıldır; iktidara bu soruyu soruyoruz! Tam 3 yıldır; bu garabete, bir an önce, son verilmesini istiyoruz! Tam 3 yıldır; “Emekli maaşlarını, asgari ücretle eşitleyin.” çağrısını yapıyoruz. Ama bu 3 yılın sonunda; Bırakın, iktidar tarafından bir adım atılmasını; emeklilerimiz için, her geçen gün, daha da kötüleşen bir tabloyla, karşı karşıyayız.

2002 yılında, en düşük emekli maaşı, asgari ücretin, 1.3 katıyken; bugün, yüzde 60’ına düştü…10 yıl önce, asgari ücret, 850 lirayken; en düşük emekli maaşı, 1050 liraydı. Bugün ise; asgari ücret, 17 bin liraya çıktı; ama en düşük emekli maaşı, 10 bin lirada kaldı.

Daha 10 yıl önce; asgari ücretin, yüzde 24 üzerinde maaş alan emeklilerimiz; bugün, asgari ücretlinin, neredeyse yarısı kadar maaş alıyor.

Memlekette açlık sınırı, 14 bin 431 lirayı bulmuş; Yoksulluk sınırı, 47 bin 9 lira olmuş;

İktidar ise; en düşük emekli maaşını, 10 bin lira yapmakla övünüyor… Gerçekten ibretlik…

Sayın Erdoğan; Emeklilerimizin üzerindeki ağır yükü, derhâl kaldırın. En düşük emekli maaşını, bir an önce, asgari ücret seviyesine çıkartın. En düşük emekli maaşında yapılan artışlardan, tüm emeklilerimizin, faydalanmasını sağlayın. Kök maaş işinden, derhal vazgeçin. Yüksek ücret üzerinden ve yüksek günle prim ödeyenleri, daha fazla cezalandırmayın.

İstanbul adayı Buğra Kavuncu

Meral Akşener İstanbul Büyükşehir adayını Buğra Kavuncu’yu Balıkesir’de Turhan Çömez’i ve Sincan’da da Fatih Koca’yı aday gösterdiklerini söyledi.

Bir cami imamının, hutbede; şehitlerimizle ilgili bölümü, okumaması rezaleti üzerinden; yine bir kavga çıktı. Üstelik, o kadar vahim bir kavga ki… Bir yanda imam, kendisine baskı yapıldığını söylüyor. Diğer yanda ise, imama görevini hatırlatan kaymakamla ilgili; sözde iddialar havada uçuşuyor. Kaymakamın bıyığının şekli bile; şehitlerimizin, aziz hatırasına yapılan saygısızlığın, önüne geçiyor.

Allah aşkına, böyle bir rezalet olabilir mi? Bu devletin imamına kim, neden ve nasıl baskı yapıyor? Hayırdır? Türkiye’de bölgelere göre, çok hukuklu bir düzene mi geçtik? Yerine göre, camisine göre, baskısına göre; farklı hutbeler okutmaya mı başladık? Devleti yönetenler, bunları neden açığa çıkarmıyor? Diyanet neden sessiz kalıyor?

Biliyorsunuz, 19 Ocak gecesi; Cumhuriyet tarihimizde, bir ilk yaşandı. Astronotumuz, Alper Gezeravcı; uzaya çıkan, ilk Türk oldu. Cumhuriyetimizin, 100’üncü yılında yaşanan, bu güzel gelişme; aslında her Türk’ün, mutlu olacağı bir gelişmeydi. Şanlı bayrağımızın, uluslararası uzay istasyonuna çıkması, her Türk’ün, gururlanacağı bir tabloydu. Ama maalesef; bu konuda bile, utanmazca ayrıştırıldık…

İlk başta; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni, iktidardan ibaret görenlerle, onları küçümseyenler arasında; bir garip tartışma başladı. Sonrasında ise, astronotumuzun, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ümüzü anarak; “İstikbal göklerdedir!” demesi üzerinden; bu sefer de, tersine bir meydan okuma alanı oluşturuldu. Atatürk’ümüze düşman olanlarla; kendi tapulu mülkü zannedenlerin; bol gürültülü, horoz dövüşünün ortasında; millet olarak, yine bir sevincimizde, bir gururumuzda, ortaklaşamadık.

Oysa; Bir yandan gururlanırken; Bir yandan da, tartışılması gereken şeyler yok muydu?Elbette vardı. Ama tartışmamız gereken şey; Atatürk değildi. Tartışmamız gereken şey; Astronotumuzun, siyasi tercihleri değildi. Tartışmamız gereken şey; milletimize verilen sözlerdi.

Hatırlayın; Daha 2021 yılında, Sayın Erdoğan, bir söz vermişti. Demişti ki; “İlk aşamada, 2023 yılı sonunda, yakın dünya yörüngesinde ateşleyeceğimiz, kendi millî ve özgün, hibrit roketimizle, aya ulaşarak, sert iniş gerçekleştireceğiz.” 2023 bitti, ama aya sert iniş yapılamadı. Asıl sorgulanması, asıl tartışılması gereken, işte buydu.

Yıl oldu 2024… Ama biz, bir başka ülkenin, ticari bir şirketi aracılıyla; bir vatandaşımızı, uzaya gönderebildik. İşte bizim asıl tartışmamız gereken; Bunu, kendi imkân ve kabiliyetlerimizle; kendi teknolojimizle; neden hâlâ yapamadığımızdı!

Bizim asıl tartışmamız gereken; Küresel rekabetin, en önemli merkezlerinden birinde olup da; uluslararası rekabet gücümüzü, neden hâlâ artıramadığımızdı. Ve her şeyden önce, bizim asıl tartışmamız gereken şey; Tüm bunları yapabilecek güçte bir ekonomiye, neden hâlâ sahip olamadığımızdı.

“Millete tepeden bakan, bu kibirli siyaseti reddediyoruz!”

Ortada, Türkiye için, bir vizyon, bir proje, bir iddia yok! Sadece, “Ben gelmezsem o gelir.” diyerek, korku salıp; kendini milletimize dayatmak var! Ortada, memleket için, bir fikir, bir amaç, bir hedef yok! Her fikri, her ideolojiyi, her hedefi, kendi çıkarına göre, eğip bükmek; sonra da kullanıp atmak var!

İşte biz, İYİ Parti olarak; Millete tepeden bakan, bu kibirli siyaseti reddediyoruz! Memlekete hiçbir faydası olmayan, bu çıkarcı siyaseti reddediyoruz! Milletimizin iradesini, ipotek altına alan, bu mecburiyet siyasetini reddediyoruz!

Bu sebeple, buradan milletimizin her bir ferdine, tek tek seslenmek istiyorum. Her bir vatandaşımıza, bir şeyi hatırlatmak istiyorum: Ey Türk Milleti’nin asil evladı! Seni anlamayana, görmeyene, bilmeyene, artık mecbur değilsin. Hayat tarzın üzerinden yargılayana, artık mecbur değilsin. Sandıktaki keklik olmaya, cepteki seçmen kalmaya, içine sinmeden, oy kullanmaya; artık mecbur değilsin.

Şeyh Sait’i övenlere, katile selam duranlara, demokrasi diye, Türksüz Türkiye pazarlayanlara, artık mecbur değilsin.  Yani artık; cumhuriyete savaş açana da teröre alan açana da mecbur değilsin.”

Paylaşın

İYİ Parti’den İstifalara İlişkin Açıklama: Hem İktidara Hem De Muhalefete Eleştiri

İYİ Parti Teşkilat Başkanı Buğra Kavuncu, partisinde yaşanan istifalara ilişkin sosyal medya hesabından açıklamalarda bulundu. Açıklamasında hem partiden ayrılanları hem iktidarı hem de ana muhalefeti eleştiren Buğra Kavuncu, şu ifadeleri kullandı:

Haber Merkezi / “İktidar, iftira ve yalanlarla muhalefeti karalayarak hata ve kusurlarını örtbas ediyor ve kendini meşrulaştırıyor. Maalesef bu söyleme kanan ve kendini buna kaptıran, iktidarın basit propaganda diliyle benzerlik gösterecek şekilde konuşarak ayrılan arkadaşlarımız oldu. Aynı şekilde ana muhalefet de iktidarın ülkeyi uçuruma götüren kararlarının arkasına sığınarak dayatmacı ve tek alternatif olma gücünü muhafaza etmeye çalışıyor, üstelik bu şekilde hiçbir şeyin değişmeyeceğini bilmesine rağmen…

Yine maalesef ana muhalefetin bu söylemlerine itibar edip ayrılan arkadaşlarımız oldu. Bu harekette emeği olup aynı zamanda sahip olduğu saygınlığı koruyabilen, bize saygı duyan herkese, yollarımız ayrılsa da her zaman minnet ve saygı duyacağız. Farkındayız, birçok farklı kesimden eleştiri ve haksız ithamlarla karşılayacağız. Biz önümüze bakıyoruz. Bu bir inat değil milletin makûs talihini değiştirmek için zoru seçen cesurların kararıdır. Sonucu belirleyecek olan yüce Türk Milleti’dir.

Bugün Türkiye’de parti kurmak zor, onu yaşatmak çok daha zordur. Ölçeği itibariyle son 25 yılda, bunu AKP’den sonra başarabilen tek parti İYİ Parti’dir. Partimiz ucube Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ve dayatılan iki kutuplu yapı arasında ayakta kalmayı becermiştir. Gücümüz birlik ve beraberliğimizden gelecektir. Elbette gidene üzülürüz ancak bu durum bizim kalanlarla birbirimize daha fazla kenetlenmemizi de sağlayacaktır. Allah iyilerle beraberdir!”

Bahadır Erdem ve Durmuş Yılmaz istifa etmişti

İYİ Parti Genel İdare Kurulu Üyesi Bahadır Erdem ve 27’nci dönemde İYİ Parti’den milletvekili seçilen Durmuş Yılmaz, partiden istifa ettiklerini duyurmuşlardı.

Bahadır Erdem, istifa açıklamasında şu ifadeleri kullanmıştı: “‘2024 yerel seçimlerinde’ aday çıkarma kapsamına tüm illerin alınması ısrarı maalesef İstanbul ve Ankara’nın muhalefette kalmasını riske atmakta ve son dönemde Anayasa hususunda bilinçli olarak yaratılan büyük devlet krizini de göz önüne bulundurduğumuzda hukuk tanımaz AKP rejimi için yeni fırsatlar doğurmaktadır.

Bu çerçevede, İYİ Parti’ye katıldığım günden bu yana hedefi yirmi bir yıldır devam eden bu iktidarı değiştirmek olan, ülkemizde yeniden demokrasi ve hukuk devletinin sağlanmasını amaçlayan bir siyasetçi, bir hoca ve bir hukukçu olarak mevcut kazanımların riske atılmasını kabul etmem mümkün değildir.

İfade etmek isterim ki bütün olanlara rağmen dürüstlüğün, şeffaflığın, vatan ve millet sevgisinin hala siyasette geçer akçe olduğuna ve olması gerektiğine inancımı sürdürmekteyim.”

Durmuş Yılmaz, istifası sonrası yaptığı açıklamada, geniş çaplı açıklama yapmak için bir süre bekleyeceğini ifade ederek Durmuş Yılmaz “Partide taşı elimin altına koymamı gerektiren bütün hayallerim yıkıldı” demişti.

Yılmaz, “İYİ Parti kurulurken varmak istediğimiz amaçlarla ilgili tüm beklentilerim sıfırlandı. Türkiye’de yeni bir sayfa açacaktık. Hesap verebilir, şeffaf olacaktık. Hukukun dışına çıkmayacaktık. Türkiye’deki herkesin, dağdaki çobanın da hakkını hukukunu koruyacaktık, olmadı. Tam tersi oldu, her şey çöktü” ifadelerini kullanmıştı.

Paylaşın

Yerel Seçimler: İYİ Parti’den İstanbul Ve Ankara’da Aday Çıkartma Kararı

31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimlere ittifaksız katılma kararı alan İYİ Parti’de Teşkilatlandırma Başkanı Buğra Kavuncu, “Partimizin kararı net. Bunu uygulama konusunda da kararlıyız” dedi ve ekledi:

“Bazılarının blöf yaptığımız, pazarlık konusu yaptığımız şeklindeki iddialarının da gerçekçi olmadığını bu uygulamalarımız da ortaya koyuyor. Genel Başkanımız Meral Akşener’in de açıkladığı gibi kendi adaylarımızla seçime katılacağız. Buna Ankara ve İstanbul da dahil.”

14 ve 28 Mayıs tarihlerinde gerçekleşen seçimlerde Millet İttifakı’nda yer alan İYİ Parti, 31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimlere 81 ilde kendi adaylarıyla girme kararı aldıklarını duyurmuş ancak İstanbul için Ekrem İmamoğlu’na açık kapı bırakmıştı.

İYİ Parti’nin kararının ardından İYİ Parti ve Cumhuriyet Halk Partili (CHP) isimler tarafından konuya ilişkin açıklamalar yapılmış ve zaman zaman gerilimler yaşanmıştı. Seçim kararına ilişkin gerilimler İYİ Parti içinde de ortaya çıkmıştı.

Seçim iş birliğinden yana olan il başkanlarına, “Partinin almış olduğu kararı uygulayamayacaksanız genel başkanımızın da bilgisi dahilinde bu şartlar altında çalışmamız mümkün değil” dediğini söyleyen İYİ Parti Teşkilatlandırma Başkanı Buğra Kavuncu, “Kararımız net, yerel seçime tek başımıza gireceğiz. Buna Ankara ve İstanbul da dahil” açıklamasında bulundu.

Ankara İl Başkanı Faruk Köylüoğlu, partisinin kararını doğru bulmadığını söyledi. İstifa etmemesi halinde genel merkez tarafından görevden alınacağının kendisine söylendiğini belirten Köylüoğlu, partisinin, örneğin Ankara Büyükşehir Belediyesini kazanma ihtimali olmamasına rağmen, aday çıkarmasını doğru bulmadıklarını söyledi.

Seçim iş birliği halinde bazı ilçe belediyelerini alabileceklerini kaydeden Köylüoğlu, “İş birliği yapılmamasının AKP’nin işine yarayacağını” belirterek, “Yanlış yapılıyor. Bu yanlışa ortak olmak istemedim” dedi.

“Kendi adaylarımızla seçime katılacağız”

Sözcü’nün haberine göre; Ankara İl Başkanı Köylüoğlu’nu aradığını belirten Kavuncu ise şöyle konuştu: İl Başkanımız Faruk Köylüoğlu’nu aradım. Partimizin aldığı kararla alakalı farklı bir düşünceniz varsa bunu da eğer bu şekilde dile getirecekseniz, yani partinin almış olduğu kararı uygulayamayacaksanız o zaman genel başkanımızın da bilgisi dahilinde bu şartlar altında çalışmamızın mümkün olmayacağını söyledim.

Partimizin seçimlere kendi adaylarımızla katılacağımız yönündeki netliğimizi, kararlılığımızı da göstermiş olduk. Partimizin kararı net. Bunu uygulama konusunda da kararlıyız. Bazılarının blöf yaptığımız, pazarlık konusu yaptığımız şeklindeki iddialarının da gerçekçi olmadığını bu uygulamalarımız da ortaya koyuyor. Genel Başkanımız Meral Akşener’in de açıkladığı gibi kendi adaylarımızla seçime katılacağız. Buna Ankara ve İstanbul da dahil.

Paylaşın