Burdur: Höyücek Höyük

Höyücek Höyük; Burdur’un Bucak İlçesi, Mimar Sinan Mahallesi, Kahveler Mevkii’nde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Yaklaşık 120 m. çapında, 3,5 m. yükseklikteki bu ören yerinde 1989 / 92 yılları arasında, daha önce Kuruçay Höyük çalışmalarını yöneten Prof. Dr. R. Duru başkanlığında ve Prof. Dr. G. Umurtak’ın katıldığı bir kurul tarafından kazılar yapılmıştır. 4 yıl devam eden çalışmalar sonunda, ana toprak üzerinde başlayan yerleşim sürecinin bazı aralarla uzun süre devam ettiği saptanmıştır.

Ana Toprak üzerindeki en eski buluntular, MÖ 7000’ lerden, aynı binyılın ortalarına kadar olan döneme, Neolitik ’in erken evre yerleşmesine aittir. Bu dönemde Höyücek’te yaşayanların, hafif, ahşap malzemeden yaptıkları kulübelerde oturdukları düşünülmektedir.

Neolitik ‘in gelişmiş evrelerinde, höyükte kerpiçten örülmüş sağlam duvarlarıyla çok gelişkin bir mimariye sahip olan, farklı bir yerleşim süreci başlamıştır. MÖ yaklaşık 6500’lerde başlayarak birkaç yüzyıl sürmüş olduğu sanılan bu yeni dönemde, yapıların plan özellikleri ve içlerinde ele geçen buluntuların nitelikleri, bunların sıradan konut olarak değil, kutsal nitelikli işlevler için yapılmış oldukları şeklinde yorumlanmış, bu nedenle de Höyücek’in söz konusu yerleşmesi, ‘Tapınak Dönemi’ olarak adlandırılmıştır.

Tapınak ve ona bağlı yapıların yıkılmasından sonraki dönemlerde Höyücek’te anlaşılabilir durumda mimarlık kalıntılarına rastlanmamış, buna karşılık bazı yerlerde belli alanların özenle sıvanıp üzerlerine değişik şekillerde insan figürini, kap–kacak ve bazı özgün eşyanın konulmuş olduğu görülmüştür. Bu ‘Alanlar’ ve küçük buluntu yerlerinin kutsal törenlerde tanrılara adak / hediye sunmak için yapılmış oldukları düşünüldüğünden, Neolitik’in bu yerleşim tabakası ‘Kutsal Alanlar Dönemi’ olarak isimlendirilmiştir. Kutsal Alanlar Dönemi’nin tarihsel konumu hakkında kesin şeyler söylemek, zor olmakla birlikte, MÖ 6000’ler ve hemen sonrasına ait olmaları muhtemeldir.

Höyücek’in en üstte, yaklaşık 1 m. kalınlığındaki birikimi, Kutsal Alanlar Dönemi’nden modern çağlara kadar olan, karışık durumda çok sayıda buluntu içermektedir. Bu son dönemlerin yıkıntısı ‘Karışık Birikim’ olarak isimlendirilmiştir.

Paylaşın

Burdur: Sia (Taşdandam) Ören Yeri

Sia (Taşdandam) Ören Yeri; Burdur’un Bucak İlçesi, Karaot Köyü sınırları içinde çam ormanları arasındadır. Köy dolmuşları ile ulaşım mümkündür.

Bugün geçimini orman ürünlerinden ve hayvancılıktan sağlayan Karaot Köyü sınırları içinde çam ormanları arasında kalmış bir Psidia şehridir. Şehrin sur duvarı ve iki katlı kule ve giriş kapısı ayaktadır. Sur duvarlarının içerisinde ve dışarısında ev kalıntıları vardır.

Sia’da en çarpıcı mezar yapıları anıtsal mezarlardır. Roma dönemi öncesine ait tek yapı Bouleuterion’dur. Kentin nekropolüne ait mezarların çoğunluğunun anıtsal nitelikte oluşu özel bir durumdur. Adı kesin olarak bilinmeyen kent birçok bilimsel veriyi saklamaktadır.

Paylaşın

Burdur: Milias Ören Yeri

Milias Ören Yeri; Burdur’un Bucak İlçesi, Kocaaliler Kasabası sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Helenistik ve Roma dönemlerinde yerleşim gören kentin doğusu, batısı ve güneyi sarp, çıkılması zor kayalıklarla çevrilmiştir. Kayalıklar arasındaki boşluklara surlar yapılmıştır. Kentin nekropolü sur dışında ve kuzeydedir. Evlerin çoğu ana kayalar kesilerek yapılmıştır.

Ana kayaya oturtulmuş küçük tiyatrosu vardır. Kent sınırları içinde bulunmuş mask ve heykel başı kentin özel olduğunu gösterir. Ayrıca kayaya oyulmuş kutsal alanları ile Frig kültüne atıfta bulunur durumdadır. Milias olarak bilinen bu yöredeki kentin orijinal ismine henüz rastlanılmamıştır.

Paylaşın

Burdur: Susuz Han

Susuz Han; Burdur’un Bucak İlçesi, Susuz Köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Bucak İlçe Merkezi’ne 10 km mesafededir. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Anadolu Selçuklu Sultanı II. Gıyaseddin Keyhusrev döneminde (1237-1246) yapılmıştır. Susuz Han’ın sadece kapalı mekanı günümüze kadar korunarak gelebilmiştir. Taç kapının bulunduğu batı cephesi üzerinde kalan duvar ve tonoz izlerinden batı kesiminde bir avlusu olduğu anlaşılmaktadır.

Hanın kapalı kısmı doğu-batı yönlü bir orta sahın ile bu sahnı enine dik kesen beş sahınlı bir yapı olarak planlanmıştır. Binanın merkezinde, orta sahnın tonozu üzerinde bir kubbe yer almaktadır. Yapının beden duvarları yuvarlak ve çokgen kesitli payandalarla desteklenmiştir. Kapalı kısmın batısında kalan avlunun bulunması gereken bölümde 2008 yılında Burdur Müze Müdürlüğü ve Ege Üniversitesi beraber bir kazı çalışması yapılmıştır.

Açık avlu yapısına ait verilerin ortaya çıkartılması amacıyla yapılan bu kısa süreli kazıda, çeşitli dönemlere ait seramik parçaları, Bizans dönemi seramik kap parçaları, 17. 18. Yüzyıllara tarihlenen lüleler, Roma Bizans dönemine ait ağırşaklar, II. Gıyaseddin Keyhusrev (1237-1246), II. İzzettin Keykavus ve III. Gıyaseddin Keyhusrev dönemlerine tarihlenen bakır sikkeler bulunmuştur.

Ayrıca kazılarda bulunan, 3 adet Osmanlı sultanlarına ait gümüş akçede, yapının Selçuklu döneminden sonrada kullanıldığının göstergesidir. Kazı çalışmaları sırasında, bol miktarda nal, nal çivisi, dövme mıh, halka ve zincir gibi metal objelerin bulunması yapının fonksiyonu ile yakından ilgili oldukları için önemli belgelerdir.

Paylaşın

Burdur: İncir Han

İncir Han; Burdur’un Bucak İlçesi, İncirdere Köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Bucak İlçe Merkezi’ne 5 km mesafededir. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Anadolu Selçuklu sultanlarından  Keykubat Bin Keyhusrev tarafından (1339-1340) yıllarında yaptırılmıştır. Avlusu ile birlikte dikdörtgen bir plana sahiptir. Avlu kısmı tamamen tahrip olmuş, kışlık bölümü çatı kısımlarından tahrip olmasına rağmen sağlam ve ayaktadır.

Hanın, ilk bakışta dikkati çeken kısmı,  kışlık bölüme giren taç kapısıdır. Büyük kesme taş bloklarla yapılmış beden duvarlarından, öne doğru çıkıntılı yapılan anıtsal taç kapının üst kısmında, içe doğru küçülen istiridye kabuğu formunda yuvarlak kemerli bir kapı nişi bulunur.

Bu kapı nişi dış cepheden iki yalancı sütun üzerine oturtulmuştur. Basık kemerli giriş kapısının üzerinde dört satırlık kitabesi vardır. Kervansarayın mülkiyeti Vakıflar Genel Müdürlüğüne aittir.

İncir Han, Gayrimenkul Eski Eserler Anıtsal Yüksek Kurulunun 10/07/1982 tarih ve A-3741 sayılı karırı ile Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlığı olarak tescil edilmiştir.

Paylaşın

Burdur: Kremna Antik Kenti

Kremna Antik Kenti; Burdur’un Bucak İlçesi, Çamlık Köyü sınırları içerisinde yer almaktadır. Şehir içi ulaşım araçlarıyla ulaşım mümkündür.

Aksu Vadisi’ne hâkim bir tepe üzerine Psidia’lılar tarafından kurulmuştur. Önemli bir Psidia şehridir. Ayakta kalan yapılar Roma dönemi’ne aittir. Şehrin etrafı surlarla çevrilidir.

Izgara planlı olarak kurulan kentin güney ve batıdan olmak üzere iki girişi vardır. Yapılan kazılarda çıkarılan büyük ve küçük Atena, Leto, Hygeia, Nemesis giyimli kadın, Apollon, Asklepios ve Herakles heykelleri Burdur Müzesi Kremna Salonu’nda sergilenmektedir.

Paylaşın