Yatırımcı, Borsa İstanbul’da 17 Saatte 870 Milyar Lira Kaybetti

Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremler Türkiye’nin güneyinde yer alan 10 ilde büyük yıkıma neden oldu. Depremlerde on binlerle ifade edilen insan hayatını kaybetti.

Depremlerde yüz bine yakın kişi yaralanırken, çok sayıda ev depremlerde yıkıldı ve hasar gördü.

Öte yandan depremzedelerin yatırımlarının bulunduğu Borsa İstanbul 6 ve 7 Şubat’ta açık kalmış, 8 Şubat’tan itibaren işlemler 15 Şubat’a kadar durdurulmuştu. Bu kararda geç kalınması nedeniyle insanların yatırımlarında da mağdur olduğu kaydedilmişti.

Kısa Dalga yazarı Mehmet Çetingüleç, Borsa İstanbul’daki ilk iki günlük kaybın 520 milyar lira olduğunu ifade etti.

Üçüncü günde 1 saatte 350 milyar lira daha kaybedildiğini aktaran Kısa Dalga yazarı, “Elinde hisse senedi bulunan 381 bini depremzede olmak üzere 4 milyon yatırımcı, Borsa İstanbul’daki 17 saatlik sarsıntıda 870 milyar lira kaybetti” ifadelerini kullandı.

1999’da ne olmuştu?

Türkiye’nin en büyük depremlerinden 1999 depreminde borsa açılmamış, 7 iş günü de kapalı tutulmuştu.

Çetingüleç, o dönem yatırımcının durumunu şu sözlerle anlattı: “Bu arada panik azalmış, yatırımcılar daha rasyonel hareket etme imkanına kavuşmuştu.

İlk işlemler 26 Ağustos’ta başladı ve kredili hisselerle depreme yakalananlar satışa yöneldiği için ilk günü yüzde 10 kayıpla kapadı. Ancak 6 gün sonra endeks tüm kayıplarını giderdi. Ve o kötü yılı dolar cinsinden yüzde 200’ün üzerinde bir kazançla kapadı.”

Kısa Dalga’ya konuşan dönemin İstanbul Menkul Kıymetler Borsası Başkanı Osman Birsen, borsada işlemleri neden durdurduklarını şöyle anlattı:

“Ekonomik açıdan büyük etkileri olabilecek bir depremdi. O sabah hızlı bir şekilde borsa yönetim kurulunu topladık, şirketler ve yatırımcılar açısından durum tespiti yaptık.

Bazı konuların netleşmesini beklemenin işlemler açısından faydalı olacağını düşündüğümüz için kapatma kararı verdik. Eleştirenler de oldu ama bu kararın faydaları görüldü.”

Paylaşın

CHP Lideri Kılıçdaroğlu’ndan “Yanlarına Bırakmayız” Mesajı

Borsa İstanbul’da BİST 100 Endeksinin yüzde 7’nin üzerinde değer kaybetmesi üzerine CHP Lideri Kılıçdaroğlu, “Küçük yatırımcıyı uyardım, göz göre göre soyacaklar sizi dedim. Adalet yok, ahlak yok! Unutulmasın ki bir gün devran döner, herkes yaptıklarının bedelini öder” ifadesini kullandı.

Haber Merkezi / Borsa İstanbul’da BİST 100 Endeksi, yüzde 7’nin üzerinde değer kaybetmiş, endeksteki sert düşüş nedeniyle işlemler iki kez durdurulmuştu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, sosyal medya hesabından, küçük yatırımcıyı yönelik borsa uyarısını hatırlatarak, “Küçük yatırımcıyı uyardım, göz göre göre soyacaklar sizi dedim. Adalet yok, ahlak yok! Unutulmasın ki bir gün devran döner, herkes yaptıklarının bedelini öder” ifadesini kullandı.

Kılıçdaroğlu, mesajının devamında, “Küçük yatırımcıyı korumayan kurumları da haksız zenginleşen çeteler de bedelini öder. Asla yanlarına bırakmayız!” görüşünü paylaştı.

O gün “Küçük yatırımcıyı da uyarıyorum” ifadeleriyle başlayan mesajda CHP lideri şunları kaydetmişti:

“Tasarrufunuz enflasyona ezilmesin diye borsaya giriyorsunuz ama asıl yem, bu gördüğünüz şişirilmiş değerlerde. Maalesef avlanan siz olacaksınız. Sizlere şişirilmiş fiyatlarla hisse satılıyor, yabancılar da bu fiyatlardan sürekli hisse satıp payını azaltarak kaçıyor.

Uyarıyorum, küçük yatırımcı büyük zarar görecek. Küçük yatırımcıyı soymaya hazırlanıyorlar. SPK ve Borsa yönetimi olup biteni görmüyor mu peki? Görüyor. Zamanı gelince onlar da hesap verecekler, bilerek müdahale etmedikleri için… İzliyorum, biliyorum.”

Paylaşın

Borsa İstanbul’da Yatırımcı Sayısı 3 Milyonu Aştı; ‘Balon’ Tehlikesi Var Mı?

Piyasa faizlerinin enflasyonun çok altında kalması nedeni ile hem vatandaşların hem de şirketlerin borsaya koştuğunu dile getiren Ekonomist Mahfi Eğilmez, kendi internet sitesinde yayınladığı “Paradan Kaçış” başlıklı makalesinde, “balon” tehlikesine şu sözlerle dikkat çekti:

“Bu zorlama ekonomi politikası şimdilik tüketim ağırlıklı büyümeye ve istihdama destek oluyor gibi görünse de başta gayrimenkul ve borsa olmak üzere çeşitli alanlarda balonlar oluşmasına yol açıyor. Böyle bir ortamda ‘borsa rekorlara doymuyor, demek ki ekonomi iyi gidiyor’ demek gerçekçi değil. Günü gelip de faiz enflasyon düzeyine çıkarılmak zorunda kalınınca o rekorlara doymayan borsadaki hisse değerleri ve gayrimenkul fiyatları bu kez çöküşlere doymaz hale gelecek.”

Son iki ayda Borsa İstanbul’a 650 bin yeni yatırımcı katılırken son bir yılda ise yatırımcı sayısı 1 milyon kişi artarak toplamda 3 milyonu aştı. Borsaya olan bu yoğun ilginin temelinde, vatandaşların ve şirketlerin Türkiye’deki yüksek enflasyona karşı birikimlerini korumak istemeleri yatıyor. BİST-100 Endeksi her gün yeni bir rekora koşarken, uzmanlara göre normal olmayan değer artışları, borsada “balon” tehlikesi yaratabilir.

Merkezi Kayıt Kuruluşu (MKK) verilerine göre, Ekim ve Kasım aylarında 650 bin yeni yatırımcı borsaya geldi. Son bir yılda ise yatırımcı sayısı 1 milyon kişi arttı. Böylelikle toplam yatırımcı sayısı 3 milyon 327 bine yükseldi. Borsaya olan bu yoğun ilgi, BIST 100 endeksini her gün yeni bir zirveye taşıyor.

Son bir yılda yüzde 150’ye varan kazanç sağlayan Borsa İstanbul, son aylarda dünyada en çok yükseliş gösteren borsalardan biri oldu.

Peki borsadaki yükseliş sürecek mi?

“Borsa İstanbul’da talep oldukça yükseliş sürecek”

Kurumsal yatırımcılara likidite ve risk yönetimi konusunda danışmanlık hizmeti veren STRFS (Stratejistanbul Financial Solutions) Baş Stratejisti Dr. Atahan Çelebi, yaptığı değerlendirmede “Ortalama olarak borsadaki kişi 35’li yaşlarında, 20-25 bin TL birikimle borsada işlem yapan kişi. Yani bir tür ek gelir arayışında olan bir insan grubundan bahsediyoruz. Bu insanların piyasaya girişi devam ettikçe, piyasadaki fiyatlar güçlü kalmayı sürdürecek” diyor.

Borsadaki büyük yatırımcıların, yani 1 milyon TL’nin üzerinde bakiyesi olanların payının hâlâ yüzde 3-4 aralığında seyrettiğine dikkat çeken Çelebi, “Piyasadaki katılımcıların yaklaşık yüzde 30’unun 1000 TL ve altında bakiyesi olduğunu gözlüyoruz. En ortadaki medyan yatırımcının yaklaşık 25 bin TL civarında bir bakiyesi var Borsa İstanbul’da. Dolayısıyla piyasadaki katılımcıların kurumsal olduğunu söylemek oldukça zor” analizini yapıyor.

“Zorlama politikalar balonlara yol açıyor”

Kimi uzmanlara göre borsadaki bu hızlı yükseliş, hisse senetlerinde bir “balon” tehlikesi yaratabilir.

Piyasa faizlerinin enflasyonun çok altında kalması nedeni ile hem vatandaşların hem de şirketlerin borsaya koştuğunu dile getiren Ekonomist Mahfi Eğilmez, kendi internet sitesinde yayınladığı “Paradan Kaçış” başlıklı makalesinde, “balon” tehlikesine şu sözlerle dikkat çekti:

“Bu zorlama ekonomi politikası şimdilik tüketim ağırlıklı büyümeye ve istihdama destek oluyor gibi görünse de başta gayrimenkul ve borsa olmak üzere çeşitli alanlarda balonlar oluşmasına yol açıyor. Böyle bir ortamda ‘borsa rekorlara doymuyor, demek ki ekonomi iyi gidiyor’ demek gerçekçi değil. Günü gelip de faiz enflasyon düzeyine çıkarılmak zorunda kalınınca o rekorlara doymayan borsadaki hisse değerleri ve gayrimenkul fiyatları bu kez çöküşlere doymaz hale gelecek.”

“Riskleri öngörme yeteneğimizi kaybettik”

Piyasa uzmanlarına göre, Borsa İstanbul’daki fiyat hareketlerinin normalin dışında bir seyir izlemesi, yakın gelecek açısından belirsizlik yaratıyor.

DW Türkçe’den Aram Ekin Duran’a konuşan Forseti Danışmanlık Kurucu Ortağı Tuncay Yıldıran, Türkiye ekonomisindeki mevcut sorunlar düşünüldüğünde, borsada işlem gören şirketlerin bu kadar değerlenmesinin normal olmadığını dile getiriyor.

Yıldıran, “Yani evet borsaya ilgi inanılmaz. Ancak borsadaki değer artışı şirketlerin performansından değil, bu ilgiden kaynaklanıyor” diyor.

Borsadaki yükselişin risk algısını bozduğuna işaret eden Yıldıran, “Bilinen ekonomik parametreler ile anlamlandırılamayan bir değer artışı sonucunda, yaşanabilecek muhtemel riskleri öngörme yeteneğimizi kaybettik” diyor.

Şu anda borsadaki işlemlerin büyük kısmının kredi ile gerçekleştirildiğine işaret eden Yıldıran, “Şu anda sistemde 54 milyar TL’lik bir kredi hacmi var. Kredi mekanizması yükselen piyasada çok ciddi kar sağlar. Ancak düşen piyasada normal düşüşü ikiye üçe katlayabilecek bir risk içerir” uyarısında bulunuyor.

“Balon demek için henüz erken”

Ancak borsadaki yükselişi “balon” olarak değerlendirmek için henüz erken olduğu görüşünde olanlar da var. STRFS Baş Stratejisti Dr. Atahan Çelebi’ye göre enflasyonla ya da kurla kıyaslandığında borsadaki fiyatlar hala 5-6 yıl öncesinin altında seyrediyor.

Bu nedenle borsada halihazırda bir balon olduğunu söylemenin doğru olmayacağını kaydeden Çelebi, “Fakat bu piyasada da her piyasada olduğu gibi düzeltmeler olacaktır. Bazen hisse bazında sert hareketler, manipülatif hareketler oluyor. Fakat bunu genele yaymak için biraz erken” şeklinde konuşuyor.

Yerli geliyor, yabancı gidiyor

Borsa İstanbul’a yerli yatırımcılardan yoğun bir ilgi varken yabancı yatırımcılar ise borsadan çıkış eğilimini sürdürüyor. STRFS Baş Stratejisti Dr. Atahan Çelebi, “2018 yılından bu yana yabancıların borsamızdaki payı yüzde 65’lerden günümüzde yüzde 30’un altına kadar düzenli olarak geri çekildi” diyor.

Bunun altında yatan sebeplerin başında kur riskinin geldiğini ifade eden Çelebi, şöyle konuşuyor:

“Kredi notunun düşük olması dolayısıyla, özellikle kurumsal yatırım şirketlerin Türk borsasına girmesi teknik olarak çok mümkün gözükmüyor. Öncelikle bu sürecin tersine dönmesi lazım. Fakat henüz bu konuda bir emare yok. Kredi notu iyileşmeden, Türkiye’ye gelecek yabancı sermayenin portföy yatırımı anlamında çok büyümesini beklemiyoruz. Bunun dışında diğer faktörlere baktığımızda, kur riski, ekonomi yönetimindeki belirsizlikler ve bir de tabi ki artık Türkiye’deki seçim atmosferinin yarattığı belirsizlik… Bunlar yabancı sermaye açısından negatif faktörler.”

“Yabancı bu koşullarda yatırım yapmaz”

Uluslararası finansal yatırımcılar için kar etmenin bir borsaya girişteki tek neden olmadığına işaret eden Forseti Danışmanlık Kurucu Ortağı Tuncay Yıldıran da şu görüşleri dile getiriyor:

“Özellikle kurumsal yatırımcılar açısından baktığınızda, bunların yatırım yapabilme kriterleri var. Biz ‘kredi derecelendirme kurumlarının notları bizim için yok hükmündedir’ diyoruz ama işin gerçeği yok hükmünde değil. Eğer sizin ülke olarak kredi derecelendirmeniz çöp noktasındaysa, uluslararası kurumsal yatırımcılar, uymakla yükümlü oldukları kriterler nedeniyle size istese dahi, yatıracağı paranın beş katı kar elde edeceğini görse dahi yatırım yapamaz.”

Paylaşın

AK Partililer Ve MHP’liler De Borsada Batanlar Arasında!

Borsa İstanbul’da aracı kurumlar ve manipülatörleri batma noktasına getiren kriz öncesinde Takasbank’ın VİOP “Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasası’nda Sicil bazında pozisyon limitlerinde artışı öngören prosedür değişikliğine gitmesi, kriz sonrasında ise eski halinden daha da aşağıya çekmesi sorgulanıyor. Borsa İstanbul’un risk iştahını artıran bu değişikliğe gitme nedeni ve talimatın kim tarafından verildiğine cevap aranıyor.

Cumhuriyet’ten Miyase İlknur’un haberine göre; bankacılık hisselerinde sıradışı yükselişe neden olan alışlar başlamadan önce 31 Mayıs 2022 tarihinde Takasbank aniden bir prosedür değişikliğine imza atıyor. Bankalar ve aracı kurumlara yönelik yapılan açıklamada Takasbank’ın Merkezi Risk Yönetimi Ekibi, VİOP’ta “Sicil bazında pozisyon limiti”ni düzenleyen Madde 24’te yapılan değişikliği şöyle duyuruyor:

“Sicil bazında pozisyon limitleri, piyasada yaşanan gelişmeler ve Borsa’nın görüşü alınarak Genel müdür tarafından beş olan limit artışı, 10 katına kadar çıkarılabilir.”

Bunun anlamı bir kişi ya da kurum 1 liralık yatırımına karşılık on kat alım ya da satım yapabilir. Bir diğer anlatımla eskiden 5 olan riskli pozisyonunu 10 kat yükseltme hakkına sahip olur.

Ağustos ayından başlayarak hızla yükselen son bir haftada ise 12 kat tavan yapan banka hisseleri, Takasbank’ta ekrandan kimlerin hangi hisselerde ne kadar hacimlik işlem yaptığını gören bankacılık ve emeklilik fonlarını yönetenler, manipülatörlerin pozisyonun neredeyse 10 kat hacminde hisse satışı yaparak hem manipülatörleri hem bu kişilere teminat artırmadan pozisyon açan aracı kurumları açığa düşürdüler. VİOP’ta teminat tamamlama krizi nedeniyle Takasbank fonu kilitlendi.

Önce yükselt, sonra düşür

Sorunun çözümü için teminat oranları artırılırken zor duruma düşen aracı kurumlardan Ahlatçı ve Alnus Yatırım’a kredi açıldı. Büyük zarara uğrayan Gedik Menkul Değerler ise sermaye artışına gitmek zorunda kaldı.

Borsa İstanbul yönetimi daha önce beş kat tavan yapan hisselerde yatırımcıların aşırı volatilitenin getirdiği risklerden korunması için Volatilite Bazlı Tedbir Sistemini devreye sokarken 12 kez tavan yapan bankacılık hisselerinde ne teminat yükseltilmesi ne hisselerin brüt takasa alınması ne de devre kesicilerin devreye sokulması gibi önlemlere başvurdu. Ancak balon patladığında ve hem yatırımcılar hem manipülatörler hem de aracı kurumlar büyük zararlara uğradıktan sonra bazı tedbir kararları aldı. Bu tedbirlerden birisi de VİOP’ta kriz öncesinde 5’ten 10’a çıkardığı limit bazındaki artış oranını bu kez, prosedür değişikliğine gittiği 31 Mayıs 20022 tarihinden öncekinin bile altına indirdi. 30 Mayıs’ta 5 olan sicil bazlı limit yükseltme oranı 31 Mayıs’ta 10’a çıkaran Takasbank, 6 Ekim’de bu kez 3’e düşürdü.

Siyasiler de battı

Borsada bir koyup on kazanma iştahı nedeniyle bankacılık hisselerine çok sayıda siyasinin ve üst düzey bürokratın da yatırım yaptığı ve büyük zarara uğradığı hem siyasi hem de borsa kulislerinde dillendiriliyor. Eski bakan olan bir AKP yöneticisinin 4 liradan 5 milyon lot TSKB hissesi aldığı, 7 MHP milletvekilinin 100 milyona yakın para kaybettiği ve iktidara yakın Ahlatçı Yatırım’la birlikte paralarını kurtarmak için manipülatörlere operasyon yaptırıldığı iddiaları havada uçuşuyor.

Kişisel servetlerinin neredeyse tamamını yitirmiş manüpilatörlerin tutuklandığı davada gizlilik kararı alınması ilk kez karşılaşılan bir durum. Daha önce manipülasyon yapan kişiler hakkında ya işlem yasağı getirilir ya da tutuksuz yargılanırdı. Bir başka iddia ise dava kapsamında ikinci bir operasyon yapılacağı.

Paylaşın

“Bürokratlar Bakan Nebati’nin İstifasını İstedi” İddiası

Sözcü gazetesi yazarı Serpil Yılmaz, Borsa İstanbul bankacılık endeksinde yaşanan yüzde 170’lik yükselişin ardından yüzde 35 düşüşün bürokrasiyi hareketlendirdiğini ve Hazine Bakanı Nureddin Nebati’nin istifasını istediklerini yazdı.

Yılmaz ayrıca Borsa çevrelerinde SPK’nın bankacılık hisseleriyle ilgili yayımlayacağı bir uyarı yazısının Bakan Nebati’nin borsa ile ilgili yaptığı açıklamalar nedeniyle işleme koyamadığını öne sürdü.

“Bürokrasi Nebati’nin kellesini istiyor” başlık bugünkü yazısında Yılmaz şunları kaydetti:

“Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati ile BİST ve Sermaye Piyasaları Kurulu (SPK) yönetimi arasında derin bir hesaplaşma yaşanıyor.

Borsaya yatırımcı çağırırken bülbül kesilen Nebati’nin koltuğu sağlam görünmüyor.

Sorumluluğu ekibinin üzerine mi atacak, affı mı istenecek ‘yakın zamanda’ öğreniriz

Borsa çevrelerinde, SPK’nın 8 Eylül’de söz konusu bankacılık hisseleriyle ile ilgi uyarı yazısı hazırladığı, ancak 11 Eylül’de bakanın yaptığı açıklama nedeniyle işleme koy(a)madığı iddia ediliyor.”

Bakan Nebati ne demişti?

Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati 2 Eylül’de Borsa İstanbul’a ilişkin olarak “Borsa İstanbul, yerli ve yabancı yatırımcının güvenle yatırım yaptığı bir mecra haline geldi.” demişti.

11 Eylül’de ise sosyal medya hesabından “Borsa İstanbul, halka açık şirketlerimiz ve yatırımcılarımız açısından her geçen gün daha da cazip hale geliyor” ifadelerini kullanmıştı.

Paylaşın

Ekonomistlerden Küçük Yatırımcıya Dikkat Çeken Uyarı

Borsadaki yükselişte başta kamu bankaları olmak üzere bankacılık hisselerindeki anormal artışların etkili olduğunu söyleyen Doç Dr. Evren Bolgün, faizler ve döviz kurunun ardından kamunun borsada da etkin olmaya başladığını belirtti.

Borsadaki yükselişi seçimden sonra beklediklerini söyleyen Prof. Dr. Cem Başlevent ise şunları söylüyor: “Birden bire bir güç veya büyük oyuncu ucuz fiyattan bankaları alıp yukarı götürmeye karar vermiş gibi duruyor” dedi.

Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu ise, “Enflasyon ortamında şirketlerin değeri paralel bir artış gösterir. Şu anda diğer yatırım araçları cazip değil. Bu da borsayı çekici kılıyor” ifadelerini kullandı.

Cumhuriyet’ten Ali Can Polat’ın haberine göre, yüksek enflasyonun yarattığı ekonomik tahribat her geçen gün artarken ekonomi dünyasında da yatırım eğilimleri değişiyor. Son günlerde borsadaki hareketlilik de bunun bir göstergesi. Borsa İstanbul, son bir ayda yüzde 27 değer kazandı.

BİST BANKA’da ise bu artış aylık yüzde 91 oldu. Banka hisseleri içinde ise en yüksek artış kamu bankalarında oldu. Halkbankası hisselerindeki son bir aylık yüseliş yüzde 173 olurken VakıfBank’ta bu artış yüzde 215’i buldu.

Ekonomistler bu artışları şüpheli bulurken piyasalarda Varlık Fonu aracılığıyla banka hissesi alımı yapıldığı ve borsanın yükseltildiği iddia edildi. Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati de Hazine’nin kendi ihracı olan bono ve tahvil dururken borsadaki artış ile övünerek yatırımcıları borsaya yönlendirdi.

Borsadaki yükselişte başta kamu bankaları olmak üzere bankacılık hisselerindeki anormal artışların etkili olduğunu söyleyen Doç Dr. Evren Bolgün, faizler ve döviz kurunun ardından kamunun borsada da etkin olmaya başladığını belirtti.

“İstanbul Kontrollü Finans Merkezi” benzetmesini yapan Bolgün, “Bankacılık hisselerinin çoğunda günlerdir satıcı yok, açılıştan sonra yüzde 10 yükselişle tavan oluyorlar burada bir anomali var. Banka hisseleri emsal ülkelerin bankalarına göre aşağıdaydı yıllardır ama son gelişmelerle dengesini bulmuştu. Buna rağmen hâlâ satıcısız tavan bir şekilde ilerlemesi garip” dedi.

Son bir aydır 800 milyon dolara yakın yabancı girişi olduğunu da belirten Bolgün, “Tabii bu kesin yabancıdır diyemeyiz. Yerli bir büyük kurumsal alıcı ve/veya yabancı kurum hesabı üzerinden alım işlemleri yapan yerli kurumsal yatırımcı olma ihtimalini hissettiriyor” dedi.

Varlık Fonu iddiası

Uzmanların borsadaki yükselişi seçimden sonra beklediklerini söyleyen Prof. Dr. Cem Başlevent ise şunları söylüyor:

“Birden bire bir güç veya büyük oyuncu ucuz fiyattan bankaları alıp yukarı götürmeye karar vermiş gibi duruyor. Ekonomi politikaları değişmeden böylesi bir yükselme beklenmiyordu. Ben de burada Ankara’nın payı olduğuna, Varlık Fonu gibi bir gücün devreye girdiğine inananlardanım. Borsanın yükselişi seçim öncesi bir propaganda malzemesi olarak kullanılacaktır. Ama bu sonsuza kadar gidemez; büyük oyuncular seçim öncesi bazı riskleri görüp satışa geçebilirler.”

Prof. Dr. Hayri Kozanoğlu ise borsadaki hareketliliği şöyle değerlendirdi: “Enflasyon ortamında şirketlerin değeri paralel bir artış gösterir. Şu anda diğer yatırım araçları cazip değil. Bu da borsayı çekici kılıyor.

Bankacılık sektörünün kârları özellikle Merkez Bankası’nın düşük faiz pompalamasıyla sıçradı. Bu da bankacılık hisselerine talebi artırdı. Bu güdümlü paranın özellikle kamu bankalarında alıma geçtiği tahmin edilebilir. Hükümet borsa üzerinden ögünme payı çıkarıyor. Temmuz net hata noksan kalemine 4 milyar dolar yansıyan meçhul paranın bir kısmı da borsaya yönelmiş olabilir.

Büyük yabancı çıkışının ardından son hafta 97 milyon dolar olan sınırlı bir giriş var. Amatör yatırımcılar borsa yükselince geç de olsa trene atlama telaşına kapılır, momentumu güçlendirir. Genellikle de ilk düşüşle zarara uğrarlar.”

Paylaşın

Bazı Banka Hisselerinde Kazançlar Yüzde 200’e Yaklaştı

Son 1 ayda resmen ‘uyuyan dev’ uyandı. Uzun zamandır borsadaki yükselişi kenardan izleyen bankacılık sektörü tam anlamıyla uçtu. Bankacılık Endeksi 1 ayda yüzde 87 artarken bazı bankalarda kazançlar yüzde 200’e yaklaştı.

Dünya gazetesinden Ufuk Korcan’ın aktardığına göre hisse senetleriyle ilgilenenlerin son günlerde en fazla konuştuğu konu kesinlikle bankacılık hisselerinde yaşanan sert yükseliş. . Sanayi sektörü hisselerinde tarihi zirveler görülürken banka hisseleri borsadaki tarihi yükselişi kenardan izliyordu. Habere göre bir ay önce banka hisseleri bir anda ‘bir daha bulunamayacakmış’ gibi talep akınına uğradı. Sanki küçük tahtalar gibi dev banka hisseleri peş peşe tavan oldu. Haberde şu bilgiler verildi:

“Son 1 aylık süreçte BİST 100 Endeksi yüzde 29 artarken Bankacılık Endeksi’ndeki yükseliş yüzde 87’ye ulaştı. Hisse bazında bakıldığında ise 1 ayda yüzde 200’e varan değer artışları yaşandı.

Akbank hisseleri 1 ayda yüzde 66, İş Bankası C hisseleri yüzde 105, Vakıfb ank hisseleri yüzde 198, Halkbank hisseleri yüzde 158 prim yaptı. Peki bu yükselişin altında yatan nedenler neler?

Piyasa değeri/Defter Değeri 0.40-0.50, Fiyat/Kazanç oranları 1-1.5 civarı olan banka hisseleri hem Borsa İstanbul’daki rallinin oldukça gerisinde kalmış hem de yurtdışındaki rakiplerine göre ‘ucuz’ fiyatlanıyordu.

Gelişmekte olan ülkelerdeki banka hisselerinin PD/DD rasyosu ortalama 0.90 seviyelerindeydi. Banka hisselerindeki yükselişin fitilini ilk yabancı alımları ateşledi diyebiliriz. Ancak yabancı alımları son 1 ayında tamamında hakim değildi. Piyasada konuştuğum uzmanlar son haftalarda banka tahtalarında yabancı işlemlerinin oldukça azaldığını, yerli yatırımcıların ağırlıkta olduğunu söylüyor.

BİST 100 Endeksi 4 Ekim 2021 haftasında 1.371 puan seviyesinden bir yükseliş trendi başlattı. Ancak şu an etkin olan ve daha agresif olan trend, 18 Temmuz 2022 haftasında başlayan yükseliş trendi. Bu trendin destek noktası bu hafta için 3.191 dolar seviyesine denk geliyor.

Yani inişli çıkışlı bir seyir de olsa bu trendin destek noktasının altına gelinmedikçe ana trendin yukarı olduğu söylenebilir. Olumsuz senaryoda bu destek noktasının altına gelinmesi endekste kademeli olarak 2.849 puan seviyesine kadar bir geri çekilme riskini ortaya çıkarabilir. Olası yukarı hareketlerin devamı durumunda ise bu hafta için kanalın direnç noktası olması açısından 3.636 puan seviyesine dikkat edilmeli.”

Yazının tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

Dolar ve Euro kurunda son durum!

Dolar ve Euro kurlarında yatay hareketler gözlemlenirken dolar/TL, 7,50’nin hemen altında; euro/TL ise 8,98-8,99 bandında işlem görüyor. Dolar endeksi 91.5 altına inerken, ABD borsalarında yeni zirveler görüldü.

Haber Merkezi / Dolar ve Euro kurlarında yatay hareketler gözlemlenirken Dolar/TL, 7,50’nin hemen altında; Euro/TL ise 8,98-8,99 bandında işlem görüyor. Dolar endeksi 91.5 altına inerken, ABD borsalarında yeni zirveler görüldü.

HDP’nin kapatılmasına yönelik dava açıldığı haberiyle kurda bir dalgalanma yaşanmış, Fed’in 2023 sonuna kadar faiz artışına gitmeyeceği yönündeki mesajlarının ardından risk iştahındaki toparlanmanın etkisiyle kur yönünü aşağı çevirmişti. Yeni işlem gününde risk primi 325 baz puandan işlem görürken, gösterge tahvil faizi ise yüzde 16,36 seviyesinde.

Borsa İstanbul

Borsa İstanbul BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 5,68 puan ve yüzde 0,36 değer kazanarak 1.567,79 puana kadar yükseldi.

BIST 100 endeksi dün gün içinde 1.589,47 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesini görmesinin ardından gelen satışlarla düşüşe geçerek, günü önceki kapanışa göre yüzde 0,53 değer kaybıyla 1.562,11 puandan tamamlamıştı.

Altın

Altın talebi, Amerikan Merkez Bankası Fed’in 2023 sonuna kadar faiz artışı olmayacağı yönündeki mesajını vurgulaması sonunda yükseliş kaydederken, fiyatlarda da yukarı yönlü bir seyir görüldü. Gram altın 420,1 TL, çeyrek altın 686 TL, Cumhuriyet altını da 2.790 TL’den satılıyor.

Petrol

ABD’de petrol stoklarının artması ve Uluslararası Enerji Ajansı’nın fazla stok olduğunu belirtmesi petrol fiyatlarında 2021’deki yükselişi duraklattı.

Petrol, bugün bir önceki kapanışa göre yüzde 0,69 azalışla 67,53 dolar civarında işlem görürken, Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varil fiyatı ise ise 64,20 dolar civarında alıcı buluyor.

Nisan vadeli Batı Teksas tipi ham petrolün varil fiyatı yüzde 0.6 düşüşle 64.22 dolardan işlem gördü. Fiyatlar bu hafta yüzde 2.2 gerileyerek Ekim’den beri en büyük haftalık kayba yöneldi.

Mayıs vadeli Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 0.7 düşüşle 67.54 dolardan işlem görerek 9 Mart’tan beri en düşük kapanışa ilerledi.

Paylaşın

Altın fiyatları yönünü yukarı çevirdi

Altın talebi, Amerikan Merkez Bankası Fed’in 2023 sonuna kadar faiz artışı olmayacağı yönündeki mesajını vurgulaması sonunda yükseliş kaydederken, fiyatlarda da yukarı yönlü bir seyir görüldü. Gram altın 420,1 TL, çeyrek altın 686 TL, Cumhuriyet altını da 2.790 TL’den satılıyor.

Haber Merkezi / Amerikan Merkez Bankası Fed’in faiz kararı sonrası Altın talebi yükseliş kaydederken, fiyatlarda da yukarı yönlü bir seyir görüldü. Gram altın 420,1 TL, çeyrek altın 686 TL, Cumhuriyet altını da 2.790 TL’den satılıyor. Altın ile birlikte gümüş, platin ve paladyum gibi emtialarda da yükseliş izlendi.

Borsa İstanbul

Borsa İstanbul BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 5,68 puan ve yüzde 0,36 değer kazanarak 1.567,79 puana kadar yükseldi.

BIST 100 endeksi dün gün içinde 1.589,47 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesini görmesinin ardından gelen satışlarla düşüşe geçerek, günü önceki kapanışa göre yüzde 0,53 değer kaybıyla 1.562,11 puandan tamamlamıştı.

Dolar ve Euro

Dolar ve Euro kurlarında yatay hareketler gözlemlenirken dolar/TL, 7,50’nin hemen altında; euro/TL ise 8,98-8,99 bandında işlem görüyor. Dolar endeksi 91.5 altına inerken, ABD borsalarında yeni zirveler görüldü.

Petrol

ABD’de petrol stoklarının artması ve Uluslararası Enerji Ajansı’nın fazla stok olduğunu belirtmesi petrol fiyatlarında 2021’deki yükselişi duraklattı.

Petrol, bugün bir önceki kapanışa göre yüzde 0,69 azalışla 67,53 dolar civarında işlem görürken, Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varil fiyatı ise ise 64,20 dolar civarında alıcı buluyor.

Nisan vadeli Batı Teksas tipi ham petrolün varil fiyatı yüzde 0.6 düşüşle 64.22 dolardan işlem gördü. Fiyatlar bu hafta yüzde 2.2 gerileyerek Ekim’den beri en büyük haftalık kayba yöneldi.

Mayıs vadeli Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 0.7 düşüşle 67.54 dolardan işlem görerek 9 Mart’tan beri en düşük kapanışa ilerledi.

Paylaşın

Petrol fiyatları düşüş trendinde

Petrol, bugün bir önceki kapanışa göre yüzde 0,69 azalışla 67,53 dolar civarında işlem görürken, Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varil fiyatı ise ise 64,20 dolar civarında alıcı buluyor. ABD’de petrol stoklarının artması ve Uluslararası Enerji Ajansı’nın fazla stok olduğunu belirtmesi petrol fiyatlarındaki yükselişi duraklatmış gibi görünüyor.

Haber Merkezi / ABD’de petrol stoklarının artması ve Uluslararası Enerji Ajansı’nın fazla stok olduğunu belirtmesi petrol fiyatlarında 2021’deki yükselişi duraklattı.

Petrol, bugün bir önceki kapanışa göre yüzde 0,69 azalışla 67,53 dolar civarında işlem görürken, Batı Teksas türü (WTI) ham petrolün varil fiyatı ise ise 64,20 dolar civarında alıcı buluyor.

Nisan vadeli Batı Teksas tipi ham petrolün varil fiyatı yüzde 0.6 düşüşle 64.22 dolardan işlem gördü. Fiyatlar bu hafta yüzde 2.2 gerileyerek Ekim’den beri en büyük haftalık kayba yöneldi.

Mayıs vadeli Brent petrolün varil fiyatı ise yüzde 0.7 düşüşle 67.54 dolardan işlem görerek 9 Mart’tan beri en düşük kapanışa ilerledi.

Borsa İstanbul

Borsa İstanbul BIST 100 endeksi, önceki kapanışa göre 5,68 puan ve yüzde 0,36 değer kazanarak 1.567,79 puana kadar yükseldi.

BIST 100 endeksi dün gün içinde 1.589,47 puanla tüm zamanların en yüksek seviyesini görmesinin ardından gelen satışlarla düşüşe geçerek, günü önceki kapanışa göre yüzde 0,53 değer kaybıyla 1.562,11 puandan tamamlamıştı.

Dolar ve Euro

Dolar ve Euro kurlarında yatay hareketler gözlemlenirken dolar/TL, 7,50’nin hemen altında; euro/TL ise 8,98-8,99 bandında işlem görüyor. Dolar endeksi 91.5 altına inerken, ABD borsalarında yeni zirveler görüldü.

Altın

Altın talebi, Amerikan Merkez Bankası Fed’in 2023 sonuna kadar faiz artışı olmayacağı yönündeki mesajını vurgulaması sonunda yükseliş kaydederken, fiyatlarda da yukarı yönlü bir seyir görüldü. Gram altın 420,1 TL, çeyrek altın 686 TL, Cumhuriyet altını da 2.790 TL’den satılıyor.

Paylaşın