Açlık Sınırı 15 Bin 420 Yoksulluk Sınırı 43 Bin 859 Liraya Yükseldi

Son aylarda başta gıda, ulaşım ve barınma olmak üzere tüm alanlarda hızlanan fiyat artışları, ülkedeki açlık ve yoksulluk riskini her geçen gün daha da artırıyor. Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı ekim ayında 878 lira daha artarak 15 bin 420 liraya kadar tırmandı.

Haber Merkezi / Dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır şekilde yoksunluk hissi çekmeden yaşayabilmesi için yapması gereken gıda ile gıda dışı harcamaların toplam tutarını gösteren yoksulluk sınırı ise ekimde 2 bin 208 lira daha artarak 43 bin 859 liraya yükseldi. Yoksulluk sınırında, son bir yıllık dönemdeki artış 19 bin 346 lira oldu.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’nun Ar-Ge birimi KAMU-AR, 2023 Ekim ayı açlık ve yoksulluk sınırı raporunu açıkladı. Raporda, şu ifadelere yer verildi:

“Son aylarda başta gıda, ulaşım ve barınma olmak üzere tüm alanlarda hızlanan fiyat artışları, ülkedeki açlık ve yoksulluk riskini her geçen gün daha da artırıyor. Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı ekim ayında 878 lira daha artarak 15 bin 420 liraya kadar tırmanırken, yoksulluk sınırı da 44 bin liraya yaklaştı.

Açlık sınırı ekimde bir önceki aya göre 878 lira artarken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama bin 366 lira yükselerek 28 bin 475 liraya çıktı. Her ikisinin toplamından oluşan yoksulluk sınırı ise önceki aya göre 2 bin 208 lira arttı. Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 7 bin 179 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 12 bin 185 lira arttı. Yoksulluk sınırı ise son 12 ada toplam 19 bin 346 liralık artış gösterdi.

Ankara’da en fazla alış-veriş yapılan marketlerden derlenen fiyatlara göre, dengeli beslenebilmek için et- balık- yumurtaya aylık olarak harcanması gereken tutar ekimde bir önceki aya göre 206 lira arttı, 2022 yılının aynı ayına göre ise 2 bin 141 lira artarak 4 bin 254 lira oldu.

Kuru bakliyat için yapılması gereken harcama önceki aya göre 30 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 120 liralık artışla 333 liraya yükseldi.

Bir önceki aya göre 276 lira artarak 3 bin 518 liraya çıkan süt, yoğurt ve peynir için yapılması gereken harcamada son bir yıllık dönemde ise bin 349 liralık artış oldu. Meyve için harcanması gereken para ekimde 30 lira azaldı, geçen yılın aynı ayına göre ise 678 lira artarak bin 334 lira oldu. Sebze harcaması da önceki aya göre 251 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise bin 16 lira artarak 2 bin 99 liraya kadar çıktı.

Ekmek, un ve makarna gibi ürünler için yapılması gereken harcama ekimde 7 lira artarak bin 323 liraya, pirinç ve bulgur harcamaları da 94 lira artarak 725 lira oldu. Yağ için yapılması gereken harcama ise değişmedi ve 431 kirada kaldı.

Şeker, bal, pekmez, reçel gibi gıda maddelerine yapılması gereken harcama ekimde 32 lira artarak bin 48 lira oldu. Aynı ailenin zeytin için yapması gereken harcama ise 356 liraya yükseldi.

Yetişkin erkek için 2.800, yetişkin kadın için 2.200, genç için 3.000 ve çocuk için de 1.600 kalori esas alınarak yapılan hesaplamaya göre ekimde açlık sınırı yetişkin erkek için 4 bin 502 lira, yetişkin kadın için 3 bin 534 lira, çocuk için 2 bin 566 lira ve genç için de 4 bin 817 lira oldu.

Yoksulluk sınırının belirlenmesinde gıda dışı gereksinimlerin fiyat değişimleri de esas alınarak yapılan araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin gıda dışındaki gereksinimlerini “yoksunluk hissi duymadan” karşılayabilmesi için gereken harcama tutarı da ekimde 28 bin 475 liraya yükseldi.

Ekimde dört kişinin giyim ve ayakkabı harcamaları bin 413 liraya çıkarken, barınma (kira dâhil) harcamaları 5 bin 500 liraya yükseldi, ev eşyası harcamaları 3 bin 764 lira, sağlık harcamaları bin 209 lira oldu. Ulaştırma harcamaları 9 bin 435 liraya çıktı, haberleşme harcamaları bin lira, eğlence ve kültür harcamaları 920 lira, eğitim harcamaları 677 lira, tatil-otel harcamaları 2 bin 916 lira ve çeşitli mal ve hizmetlerle ilgili harcamalar bin 641 lira oldu.

Dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır şekilde yoksunluk hissi çekmeden yaşayabilmesi için yapması gereken gıda ile gıda dışı harcamaların toplam tutarını gösteren yoksulluk sınırı ise ekimde 2 bin 208 lira daha artarak 43 bin 859 liraya yükseldi. Yoksulluk sınırında, son bir yıllık dönemdeki artış ise 19 bin 346 lira olarak gerçekleşti.”

Paylaşın

Açlık Sınırı 14 Bin 542 Liraya, Yoksulluk Sınırı 41 Bin 651 Liraya Yükseldi

Eylül ayında dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir şekilde yaşayabilmesi için yapması gereken harcama yani yoksulluk sınırı 41 bin 651 liraya yükseldi. Aynı ay dört kişilik bir ailenin açlık sınırı ise 14 bin 542 liraya yükseldi.

Açlık sınırı Eylül’de bir önceki aya kıyasla 841 lira artarken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 5 bin 537 lira yükselerek 27 bin 109 liraya çıktı. Her ikisinin toplamından oluşan yoksulluk sınırı ise önceki aya kıyasla 3 bin 378 lira arttı. Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 6 bin 875 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 12 bin 399 lira arttı. Böylece yoksulluk sınırı da son bir yılda 19 bin 274 liralık artış göstermiş oldu.

Birleşik Kamu İş Konfederasyonu, Ankara’da dört kişilik bir ailenin, dengeli ve sağlıklı beslenebilmesi için tüketmesi gereken gıda ve gıda dışı harcamalarını dikkate alarak hazırladığı Eylül ayı Açlık-Yoksulluk Araştırması’nın sonuçlarını açıkladı.

Araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin açlık sınırı Eylül’de 13 bin 701 liradan 14 bin 542 liraya kadar yükselirken yoksulluk sınırı da 41 bin 651 liraya çıktı.

Açlık sınırı Eylül’de bir önceki aya kıyasla 841 lira artarken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 5 bin 537 lira yükselerek 27 bin 109 liraya çıktı. Her ikisinin toplamından oluşan yoksulluk sınırı ise önceki aya kıyasla 3 bin 378 lira arttı. Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 6 bin 875 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 12 bin 399 lira arttı. Böylece yoksulluk sınırı da son bir yılda 19 bin 274 liralık artış göstermiş oldu.

Ankara’da en fazla alışveriş yapılan marketlerden derlenen fiyatlara göre, dengeli beslenebilmek için et, balık ve yumurtaya aylık olarak harcanması gereken tutar Eylül’de bir önceki aya kıyasla 390 lira arttı, 2022 yılının aynı ayına göre ise 2 bin 225 lira artarak 4 bin 48 lira oldu. Kuru bakliyat için yapılması gereken harcama önceki aya kıyasla 19 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 94 liralık artışla 303 liraya yükseldi.

Süt, yoğurt ve peynir için yapılması gereken harcama bir önceki aya göre 114 lira artarak 3 bin 242 liraya çıkarken, son bir yıllık dönemde ise bin 223 liralık artış oldu. Meyve için harcanması gereken para Eylül’de 125 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 761 lira artarak bin 364 lira oldu. Sebze harcaması da önceki aya kıyasla 22 lira azalırken geçen yılın aynı ayına göre ise 972 lira artarak bin 848 liraya kadar çıktı.

Ekmek, un ve makarna gibi ürünler için yapılması gereken harcama Eylül’de 28 lira artarak bin 316 liraya, pirinç ve bulgur harcamaları da 17 lira artarak 631 lira oldu. Yağ için yapılması gereken harcama ise 38 lira artarak 432,1 liraya çıktı. Şeker, bal, pekmez, reçel gibi gıda maddelerine yapılması gereken harcama da Eylül’de 130 lira artarak bin 16 lira oldu. Aynı ailenin zeytin için yapması gereken harcama ise 342 liraya yükseldi.

Yetişkin erkek için 2 bin 800, yetişkin kadın için 2 bin 200, genç için 3 bin ve çocuk için de bin 600 kalori esas alınarak yapılan hesaplamaya göre Eylül’de açlık sınırı yetişkin erkek için 4 bin 246 lira, yetişkin kadın için 3 bin 333 lira, çocuk için 2 bin 420 lira ve genç için de 4 bin 543 lira oldu.

Dört kişilik bir ailenin gıda dışındaki gereksinimlerini “yoksunluk hissi duymadan” karşılayabilmesi için gereken harcama tutarı da Eylül’de 27 bin 109 liraya yükseldi. Eylül’de dört kişinin giyim ve ayakkabı harcamaları bin 377 liraya, barınma (kira dâhil) harcamaları 5 bin 199 liraya, ev eşyası harcamaları 3 bin 577 liraya, sağlık harcamaları bin 170 liraya yükseldi.

Ulaştırma harcamaları 9 bin 42 liraya çıktı, haberleşme harcamaları 967 lira, eğlence ve kültür harcamaları 879 lira, eğitim harcamaları 520 lira, tatil-otel harcamaları 2 bin 799 lira ve çeşitli mal ve hizmetlerle ilgili harcamalar bin 578 lira oldu. Dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir şekilde yoksunluk hissi duymadan yaşayabilmesi için yapması gereken gıda ile gıda dışı harcamaların toplam tutarını gösteren yoksulluk sınırı ise eylülde 3 bin 378 lira daha artarak 41 bin 651 liraya yükseldi.

Paylaşın

Açlık Sınırı 13 Bin 700 Lirayı Aştı; Asgari Ücret 11 Bin 402 Lira

En düşük emekli aylığının 7 bin 500 lira, asgari ücretin 11 bin 402 lira, en düşük memur maaşının 20 bin 350 lira ve gerçek işsiz sayısının 9 milyonu aştığı Türkiye’de açlık ve yoksulluk riski her geçen gün daha da artıyor.

Haber Merkezi / Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı ağustos ayında bin liraya yakın artarak 13 bin 701 liraya kadar yükselirken, yoksulluk sınırı da 38 bin lirayı aştı. Bir yıl öncesine göre açlık sınırı 6 bin 149 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 10 bin 106 lira, yoksulluk sınırıysa son yılda toplam 16 bin 525 lira arttı.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’nun, Ar-Ge birimi KAMU-AR’ın, dört kişilik bir ailenin, dengeli ve sağlıklı beslenebilmesi için tüketmesi gereken gıda ile beslenmenin yanı sıra diğer ihtiyaçlarını da insan onuruna yaraşır bir şekilde yoksunluk hissi çekmeden karşılayabilmesi için yapması gereken harcamaları dikkate alarak hesapladığı açlık-yoksulluk sınırı araştırmasının Ağustos 2023 sonuçları açıklandı.

Seçimlerin geride kalmasıyla birlikte başta gıda, ulaşım ve barınma olmak üzere tüm alanlarda hızlanan fiyat artışları; en düşük emekli aylığının 7 bin 500 lira, asgari ücretin 11 bin 402 lira, en düşük memur maaşının 20 bin 350 lira ve gerçek işsiz sayısının 9 milyonu aştığı Türkiye’deki açlık ve yoksulluk riskini her geçen gün daha da artırıyor. Dört kişilik bir ailenin açlık sınırı ağustos ayında bin liraya yakın artarak 13 bin 701 liraya kadar yükselirken, yoksulluk sınırı da 38 bin lirayı aştı.

Açlık sınırı son bir yılda 6 bin 149 lira arttı

Açlık sınırı ağustosta bir önceki aya göre 981 lira artarken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 3 bin 308 lira yükselerek 24 bin 572 liraya çıktı. Her ikisinin toplamından oluşan yoksulluk sınırı ise önceki aya göre 4 bin 289 lira arttı. Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 6 bin 149 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 10 bin 106 lira arttı. Yoksulluk sınırı ise son yılda toplam 16 bin 525 liralık artış gösterdi.

Ankara’da en fazla alış-veriş yapılan marketlerden derlenen fiyatlara göre, dengeli beslenebilmek için et- balık- yumurtaya aylık olarak harcanması gereken tutar ağustosta bir önceki aya göre 112 lira arttı, 2022 yılının aynı ayına göre ise bin 842 lira artarak 3 bin 658 lira oldu.

Yoksulluk sınırının belirlenmesinde gıda dışı gereksinimlerin fiyat değişimleri de esas alınarak yapılan araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin gıda dışındaki gereksinimlerini “yoksunluk hissi duymadan” karşılayabilmesi için gereken harcama tutarı da ağustosta 24 bin 572 liraya yükseldi.

Ağustosta dört kişinin giyim ve ayakkabı harcamaları bin 272 liraya çıkarken, barınma (kira dâhil) harcamaları 4 bin 864 liraya yükseldi, ev eşyası harcamaları 3 bin 271 lira, sağlık harcamaları bin 83 lira oldu. Ulaştırma harcamaları 7 bin 754 liraya çıktı, haberleşme harcamaları 927 lira, eğlence ve kültür harcamaları 815 lira, eğitim harcamaları 504 lira, tatil-otel harcamaları 2 bin 614 lira ve çeşitli mal ve hizmetlerle ilgili harcamalar bin 468 lira oldu.

Dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir şekilde yoksunluk hissi çekmeden yaşayabilmesi için yapması gereken gıda ile gıda dışı harcamaların toplam tutarını gösteren yoksulluk sınırı ise ağustosta 4 bin 289 lira daha artarak 38 bin 273 liraya yükseldi. Yoksulluk sınırında, son bir yıllık dönemdeki artış ise 16 bin 525 lira olarak gerçekleşti.

Paylaşın

Gıda Fiyatları, Üç Yılda Yüzde 402 Arttı

Yanlış ekonomik politikaların gıda fiyatlarında yol açtığı yükseliş, açlık ve yoksulluk riskini giderek büyütüyor. Gıda fiyatları Eylül 2021’den bu yana yüzde 402 oranında arttı. Diğer bir ifadeyle Eylül 2021’de 100 liraya satın alınan bir gıda sepeti için bu yıl temmuz ayında 502 lira ödemek gerekiyor.

Haber Merkezi / Gıda fiyatları 2023 yılının ilk yedi aylık döneminde ise yüzde 50 oranında artış kaydetti. Böylece seyyanen zam nedeniyle değişik maaş ve ücret seviyesine değişik oranlarda yansımış olan temmuz ayındaki ücret ve maaş zamları, birçok ücretli için yılın ilk yedi aylık dönemindeki gıda fiyat artışına yetişemedi.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu Ar-Ge birimi KAMUAR, fiyatlarını Ankara’daki marketlerden düzenli olarak derlediği ve halkın en fazla tükettiği 64 temel gıda maddesinden oluşan bir sepeti esas alarak hazırladığı gıda fiyatları endeksinin Temmuz 2023 sonuçlarını açıkladı. Açıklama şu şekilde:

“TÜİK’in en son açıkladığı tüketim harcamalarıyla ilgili istatistikler en zengin yüzde 20’lik kesimin tüketiminin yüzde 16,6’sını gıda için ayırırken, en yoksul yüzde 20’lik kesimde gıdaya ayrılan oran yüzde 35,8’e kadar çıkıyor. İkinci yüzde 20’lik grupta yer alanlar ise harcamalarının yüzde 29,8’ini gıdaya yüzde 25,6’sını ise konut ve kiraya ayırıyor. Dolayısıyla da gıda fiyatlarında Türkiye’de son 38 aydır yaşanan kesintisiz artış en fazla toplumun en yoksul kesimini olumsuz etkiliyor.

Araştırmayla, gelirinin büyük bölümünü gıdaya ayırmak zorunda olan ve enflasyona karşı herhangi bir koruması bulunmayan, dar ve sabit gelirlilerin, ücretlilerin ve yoksulların yaşadığı gerçek enflasyonun boyutunun tahmin edilmesi amaçlanıyor.

Yanlış ekonomik politikaların gıda fiyatlarında yol açtığı artış, ülkedeki açlık ve yoksulluk riskini giderek daha da büyütüyor. Türkiye’nin, yıllarca sürecek bugünkü enflasyon sarmalına sürüklendiği Eylül 2021’den bu yana gıda fiyatları yüzde 402 oranında arttı. Diğer bir ifadeyle Eylül 2021’de 100 liraya satın alınan bir gıda sepeti için bu yıl temmuz ayında 502 lira ödemek gerekti.

Haziranda yüzde 80,5 olan gıda fiyatlarındaki yıllık artış oranı temmuzda yeniden yüzde 92,2 olarak gerçekleşti.  Yıllık enflasyon haziran ayına kadar baz etkisiyle, diğer bir ifadeyle geçen yılın aynı aylarında gıda fiyatlarında yaşanan artışın bu yılın aynı ayındaki artıştan yüksek olması nedeniyle düşüş eğilimindeydi. Önceki yılın aynı ayındaki yüksek oranlı artış son bir yılın hesabından çıktığı için yıllık artış azalıyordu.

Ancak temmuz ayında aylık artış yüzde 12,8’le geçen yıl temmuz ayındaki yüzde 5,9’luk artışın üzerine çıkması nedeniyle yıllık artış da yükselmeye başladı. Bu arada yıllık enflasyonun baz etkisiyle önceki aylara ve geçen yıla göre geriliyor olması fiyatların da gerilediğini göstermiyor. Aksine fiyatlar artmaya devam ediyor. Zira haziranda 445 lira ödenen aynı miktar ve türde gıdalardan oluşan bir sepetin bedeli Temmuzda 502 liraya yükselmiş gözüküyor.

Meyve ve sebze fiyatlarındaki yüksek artışlar dikkat çekti

Haziranda, tüm harcama gruplarında fiyatlar bir önceki yıla göre oldukça yüksek oranlarda arttı. Yaz ayı olmasına rağmen özellikle meyve ve sebze fiyatlarındaki yüksek artışlar dikkat çekti.

Ekmek, pirinç, un, bulgur fiyatları temmuzda bir önceki aya göre ortalama yüzde 5 oranında artarken, et ve balık grubu fiyatlarında yüzde 7,7 oranında artış yaşandı. Et ve balık fiyatlarında yılbaşından bu yana yaşanan artış yüzde 84’ü geçti.  Temmuzda önceki aya göre süt ve süt ürünleri ile yumurta grubu fiyatları yüzde 1,2 oranında artarken, yağ fiyatlarındaki artış yüzde 9,7 olarak gerçekleşti.

Meyve fiyatlarının yüzde 33,3 oranında arttığı temmuzda sebze fiyatlarında, bir önceki aya göre ortalama yüzde 45,7 oranında artış yaşandı. Temmuzda bakliyat fiyatlarının yüzde 4,2, salça, zeytin, bal, çay, tuz ve benzeri gıda maddelerinden oluşan diğer işlenmiş gıda fiyatlarındaki artış eğilimi ise yüzde 7,5’le ile devam etti.

Böylece, vatandaşlar mevcut gıda tüketim alışkanlıklarına göre seçilen 64 gıda maddesinden oluşturulan gıda sepetini satın alabilmek için haziranda, bir önceki aya göre yüzde 1,6 oranında daha fazla para ödemek zorunda kaldı.

Gıda fiyatları yılın ilk yedi aylık döneminde ise yüzde 50 oranında artış kaydetti. Böylece seyyanen zam nedeniyle değişik maaş ve ücret seviyesine değişik oranlarda yansımış olan temmuz ayındaki ücret ve maaş zamları, birçok ücretli için yılın ilk yedi aylık dönemindeki gıda fiyat artışına yetişemedi. Yüzde 25 zamla yetinmek zorunda kalan emeklilerin satınalma gücündeki erime de devam etti.

Bu yıl temmuzda geçen yılın aynı ayına göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatlarında yüzde 51, et-balık fiyatlarında 109,3, süt ve süt ürünleri ile yumurta fiyatlarında yüzde 51,5 oranında artış oldu. Bir yıl öncesine göre yağ fiyatları yüzde 39,3 oranında arttı. Meyve fiyatları yüzde 97,6, sebze fiyatları ise yüzde 286,2 oranında artış gösterdi. Bakliyat fiyatları son bir yılda yüzde 34, diğer gıda fiyatları ise yüzde 62,8 oranında zamlandı.

Tarımsal girdi maliyetleri ve tarım ürünü üretici fiyatlarındaki artışlar gıda fiyatlarındaki yıllık artışın önümüzdeki aylarda da üç haneli oranlara doğru tırmanmaya devam edeceğine işaret ediyor. Ağustos 2022- Temmuz 2023 aylarını kapsayan son bir yıllık dönemdeki ortalama gıda fiyatları, Ağustos 2021-Temmuz 2022 dönemindeki ortalama fiyatlara göre yüzde 120,1 oranında artış gösterdi.”

Paylaşın

Birleşik Kamu-İş: Cumhur İttifakı’nın Doğalgaz Jestini İşçi Cebinden Ödedi

TÜİK’in enflasyon verilerini değerlendiren Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, konuya ilişkin yaptığı açıklamada, “Bu rakamlara göre zam alacak işçi ve emekçi, aslında Cumhur İttifakı’nın ‘seçim jesti’ olan doğalgaz hamlesini cebinden ödemiştir. Seçim öncesinde en düşük memur maaşının 22 bin lira olacağına dair verilen vaadin peşindeyiz” ifadelerine yer verdi.

Haber Merkezi / Açıklamada, Mehmet Şimşek’in Hazine ve Maliye Bakanlığı’na atanmasıyla ilgili de “AKP iktidarında uzun yıllar görev yapan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bugünkü tablonun sorumlularından biridir. Emekçilerin çıkar ve beklentileri Şimşek’in politikalarıyla taban tabana zıttır” değerlendirmesini yaptı.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, “TÜİK’in Manipülasyonlu Rakamlarına Kanmıyoruz Ve İktidarın Secim Vaatlerinin Pesindeyiz” başlıklı bir açıklama yayınladı. Açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

“Ülke, AKP iktidarının uzun süredir yanlış ekonomi politikalarının derin sancılarını yaşamaktadır.

Hükümet bir yandan seçim öncesi uyguladığı telafi edici politikalarıyla diğer yanda da seçim sonrasına dönük vaatleriyle seçmenlerin desteğini kazanarak ülkeyi 5 yıl daha yönetme yetkisi almıştır. Ancak ekonomik sıkıntının ve yaygın ifadeyle “boş tencere”nin durumu ne olacaktır.

AKP iktidarında uzun yıllar görev yapan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bugünkü tablonun sorumlularından biridir. Emekçilerin çıkar ve beklentileri Şimşek’in politikalarıyla taban tabana zıttır.

İşçileri, memurları ve emeklileri zor günler beklemektedir. AKP iktidarı bir kez daha krizin faturasını işçiye ve memura kesmeye hazırlanmaktadır.

Gerçek piyasa fiyatlarını yansıtmak yerine rakamlarla oynama enstitüsü gibi çalışan TÜİK’in bugün açıkladığı verilere göre enflasyon mayısta aylık bazda sadece yüzde 0,04 artarken yıllık bazda yüzde 39,59’a gerilemiştir. Seçim döneminde “doğalgaz bulunduğu için” 1 ay doğalgazın ücretsiz kullanılmasını müjde olarak sunan hükümet, doğalgazı da enflasyon hesaplamasını dahil etmiş ve bu yolla enflasyonu daha da düşük göstermiştir. Yani bu rakamlara göre zam alacak işçi ve emekçi, aslında Cumhur İttifakı’nın ‘seçim jesti’ olan doğalgaz hamlesini cebinden ödemiştir.

Marketlerde günlük fiyat değişikliği yaşanmaktadır. Yurttaşların ezici çoğunluğu pazarda meyve sebzeyi taneyle almaktadır. Kırmızı ve beyaz et tüketimi hanelerin çoğu için artık lüks tüketim haline gelmiştir. Ülke tarihinde ilk kez beyaz peynirin kilosu gram altını sollamıştır. Ülke genelinde kira ortalaması 7 bin liraya yaklaşmışken aylık enflasyonun yüzde 0.04 arttığını söylemek, açıkça aklımızla alay etmektir.

Halkın gerçek enflasyonunu Konfederasyonumuz Bileşik Kamu-İş’in her ay açıkladığı rakamlar ortaya koymaktadır. Mayıs ayında 4 kişilik bir aile için açlık sınırı 12 bin liraya dayanmış, yoksulluk sınırı ise 31 bin liraya aşmaktadır.

Ülkenin çalışan nüfusunun büyük çoğunluğu kaçınılmaz mutfak harcamalarından olan yumurta ve sütü savaş zamanlarındaki gibi hesaplayarak almaktadır. Marketlerde bebek mamaları artık özel alarmlarla satılmakta, birçok evde anneler ufacık bebelere su muhallebisinden yalancı mama yapmak zorunda kalmaktadır. Gerçek, kamu emekçilerinin yüzde 90’ından fazlasının kredi ve kredi kartı borcuna batmış olduğudur.

Bu tabloya rağmen enflasyonu düşük göstererek memura ödenecek enflasyon farkını komik bir rakam olarak belirlemek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim öncesinde mitinglerde çok kez sarf ettiği “Yaşadığınız sıkıntıları biliyoruz ve biz çözeceğiz” sözüyle çelişmektedir.

Ayrıca açıklanan bu gerçekdışı enflasyon oranı, tepe taklak giden ekonominin başına getirilen ve adeta kurtarıcı gibi sunulan yeni Ekonomi Bakanı Mehmet Şimşek’in de bakanlığının ilk gününde söylediği “makro ekonomiyi rahatlatma” sözünün mealini ortaya koymuştur. Ülkenin çalışan nüfusunun ağır geçim sıkıntısını “mikro” olarak görenlerin, patronları rahatlatmak için işçi ve emekçiye kemer sıktırmaya hazırlananların bilmesi gereken şudur ki; üretenlerin, emek verenlerin nefes alamadığı bir ülke ekonomisinin düzlüğe çıkma imkanı yoktur.

Kamu emekçilerinin haklarının savunucusu olan Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu olarak uyarıyoruz:

Seçim öncesinde en düşük memur maaşının 22 bin lira olacağına dair verilen vaadin peşindeyiz.

TÜİK’in aksine gerçek enflasyonun da onun yol açtığı tahribatın da peşindeyiz. Bu ağır tablonun yalanlarla kamufle edilmesine geçit vermeyeceğiz!”

Paylaşın

Açlık Sınırı 11 Bin 810, Yoksulluk Sınırı 31 Bin 152 Liraya Yükseldi

Son 36 aydır aralıksız artan gıda fiyatları dört kişilik ailenin açlık sınırını Mayıs’ta 11 bin 810 liraya kadar çıkardı. Aynı ailenin gıda dahil tüm ihtiyaçlarını insan onuruna yaraşır bir şekilde karşılayabildiği yoksulluk sınırı ise 31 bin 152 liraya yükseldi.

Haber Merkezi / Açlık sınırı Mayıs’ta bir önceki aya göre 178 lira artarken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 344 lira artarak 19 bin 342 liraya yükseldi, Bu ikisinin toplamından oluşan yoksulluk sınırı ise önceki aya göre da 522  lira arttı. Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 5 bin 345 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 6 bin 401 lira arttı. Yoksulluk sınırı ise son yılda toplam 11 bin 748 liralık artış gösterdi.

Birleşik Kamu İş Konfederasyonu, Mayıs ayı “Açlık-Yoksulluk Araştırması” sonuçlarını açıkladı.

Buna göre son 36 aydır aralıksız artan gıda fiyatları dört kişilik ailenin açlık sınırını Mayıs’ta 11 bin 810 liraya kadar çıkardı. Aynı ailenin gıda dahil tüm ihtiyaçlarını insan onuruna yaraşır bir şekilde ve yoksunluk hissi çekmeden karşılayabilmesi için yapması gereken harcama tutarı ise 31 bin 152 liraya yükseldi.

Sendikanın açıklamasında, “Açlık sınırı Mayıs’ta bir önceki aya göre 178 lira artarken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 344 lira artarak 19 bin 342 liraya yükseldi, Bu ikisinin toplamından oluşan yoksulluk sınırı ise önceki aya göre da 522  lira arttı. Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 5 bin 345 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 6 bin 401 lira arttı. Yoksulluk sınırı ise son yılda toplam 11 bin 748 liralık artış gösterdi” denildi.

Raporun bir bölümü şöyle:

“Ankara’da en fazla alış-veriş yapılan marketlerden derlenen fiyatlara göre, dengeli beslenebilmek için et- balık- yumurtaya aylık olarak harcanması gereken tutar bir önceki aya göre 11 lira azaldı, 2022 yılının aynı ayına göre ise 1.709 lira artarak 3 bin 454 lira oldu.

Kuru bakliyat için yapılması gereken harcama önceki aya göre 7 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 95 liralık artışla 256 liraya yükseldi.

Süt, yoğurt ve peynir için yapılması gereken harcama bir önceki aya göre 4 lira artarak 2 bin 771 liraya çıkarken, son bir yıllık dönemde ise 1.195 liralık artış oldu. Meyve için harcanması gereken para mayısta 182 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 441 lira artarak 980 lira oldu. Sebze harcaması da önceki aya göre 176 lira azaldı, geçen yılın aynı ayına göre ise 530 lira artarak 1.363 lira oldu.

Ekmek, un ve makarna gibi ürünler için yapılması gereken harcama mayısta 8 lira daha artarak 1.086 liraya yükseldi. Pirinç ve bulgur harcamaları önceki aya göre 75 lira son bir yılda ise 289 lira zamlanarak 532 lira oldu. Yağ için yapılması gereken harcama ise 37 lira daha artarak 337 lira oldu.

Şeker, bal, pekmez, reçel gibi gıda maddelerine yapılması gereken harcama da mayısta 52 lira artarak 803 liraya çıktı. Aynı ailenin zeytin için yapması gereken harcama ise değişmedi ve 228 lira da kaldı.

Yetişkin erkek için 2.800, yetişkin kadın için 2.200, genç için 3.000 ve çocuk için de 1.600 kalori esas alınarak yapılan hesaplamaya göre Mayıs’ta açlık sınırı yetişkin erkek için 3 bin 448 lira, yetişkin kadın için 2 bin 707 lira, çocuk için 1.965 lira ve genç için de 3 bin 690 lira oldu.

Yoksulluk sınırının belirlenmesinde gıda dışı gereksinimlerin fiyat artışları da esas alınarak yapılan araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin gıda dışındaki gereksinimlerini ‘yoksunluk hissi duymadan’ karşılayabilmesi için gereken harcama tutarı da Mayıs’ta 344 liralık artışla 19 bin 342 liraya yükseldi.”

Paylaşın

Açlık Sınırı 10 Bin 259, Yoksulluk Sınırı 28 Bin 563 Liraya Yükseldi

4 kişilik bir ailenin mutfak alışverişini kapsayan açlık sınırı, şubat ayında bir önceki aya göre 463 lira artarak 10 bin 259 liraya kira, ulaşım, fatura, eğitim, sağlık, giyim gibi tüm harcamalarını kapsayan yoksulluk sınırı ise 26 bin 994 liraya ulaştı.

4 kişilik bir ailenin gıda dışındaki gereksinimlerini “yoksunluk hissi duymadan” karşılayabilmesi için gereken harcama tutarı da şubatta bin 106 TL’lik artışla 18 bin 304 TL’ye yükseldi.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu, Ar-Ge birimi KAMU-Ar’ın, dört kişilik bir ailenin insan omuruna yakışır bir şekilde yoksunluk hissetmeden yaşayabilmesi için gerekli olan harcamaları dikkate alarak hazırladığı Açlık-Yoksulluk Sınırı Araştırmasının şubat ayı sonuçlarını açıkladı.

Açlık sınırı 10 bin 259 lira

Araştırmaya göre, açlık sınırı şubatta bir önceki aya göre 463 lira artarak 10 bin 259 liraya yükseldi.

Ankara’da en fazla alış-veriş yapılan marketlerden derlenen fiyatlara göre, dengeli beslenebilmek için et- balık- yumurtaya aylık olarak harcanması gereken tutar bir önceki aya göre 253 lira, 2022 yılının aynı ayına göre ise 1.290 lira artarak 2 bin 634 lira oldu.

Kuru bakliyat için yapılması gereken harcama önceki aya göre 7 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 103 liralık artışla 241 liraya yükseldi. Süt, yoğurt ve peynir için yapılması gereken harcama şubatta bir önceki aya göre 72 lira artarak 2 bin 744 liraya yükseldi. Son bir yıllık dönemde ise 1.672 liralık artış oldu.

Meyve için harcanması gereken para Şubat’ta 104 lira azalırken, geçen yılın aynı ayına göre ise 139 lira artarak 576 lira oldu. Sebze harcaması da önceki aya göre 182 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 773 lira artarak 1.449 lira oldu.

Yoksulluk sınırı 28 bin 563 lira

Yoksulluk sınırının belirlenmesinde gıda dışı gereksinimlerin fiyat artışları da esas alınarak yapılan araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin gıda dışındaki gereksinimlerini ‘yoksunluk hissi duymadan’ karşılayabilmesi için gereken harcama tutarı Şubat’ta 1.106 liralık artışla 18 bin 304 liraya yükseldi.

Şubat’ta dört kişinin giyim ve ayakkabı harcamaları 995 liraya inerken, barınma (kira dâhil) harcamaları 4 bin 133 liraya, ev eşyası harcamaları 2 bin 576 liraya, sağlık harcamaları 848 liraya yükseldi.

Ulaştırma harcamaları 4 bin 913 liraya çıkarken, haberleşme harcamaları 775 lira, eğlence ve kültür harcamaları 647 lira, eğitim harcamaları 397 lira, tatil-otel harcamaları 1.795 lira ve çeşitli mal ve hizmetlerle ilgili harcamalar 1.198 lira oldu.

Dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir şekilde yoksunluk hissi çekmeden yaşayabilmesi için yapması gereken gıda ile gıda dışı harcamaların toplam tutarını gösteren yoksulluk sınırı (içki ve sigara harcamaları hariç) ise Şubat’ta 1.569 lira daha artarak 28 bin 563 liraya yükseldi. Yoksulluk sınırında, son bir yıllık dönemdeki artış ise 12 bin 243 lira olarak gerçekleşti.

Paylaşın

Dikkat Çeken Araştırma: Halkın Enflasyonu Yüzde 136,3

“İktidarın faiz indirterek tetiklediği yüksek enflasyon süreci tüm hızıyla devam ediyor. Gıda fiyatlarında Haziran 2020’de başlayan yükseliş ivmesi bu yıl şubat ayında da sürdü. Gıda fiyatlarında şubatta bir önceki aya göre yüzde 5,1 oranında artış oldu. 

Böylece gıda fiyatlarındaki aralıksız artış süreci 33 aya çıktı. Gıdada son bir yıllık fiyat artışı ise yüzde 136,3 olarak ölçüldü. Vatandaşlar, faiz indirimlerinin başladığı Eylül 2021’de 100 liraya satın aldığı bir gıda sepetine bu yıl şubat ayında 379 lira ödemek zorunda kaldı.”

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu ARGE birimi KAMUAR’ın, “Halkın Enflasyonu Araştırması”nın Şubat 2023 sonuçları açıklandı. Ankara’da bulunan marketlerden düzenli olarak derlenen ve en fazla tüketilen 64 temel gıda maddesinden oluşan bir sepetin esas alındığı araştırmanın Şubat 2023 sonuçları ise şöyle:

“İktidarın faiz indirterek tetiklediği yüksek enflasyon süreci tüm hızıyla devam ediyor. Gıda fiyatlarında Haziran 2020’de başlayan yükseliş ivmesi bu yıl şubat ayında da sürdü. Gıda fiyatlarında şubatta bir önceki aya göre yüzde 5,1 oranında artış oldu.

Böylece gıda fiyatlarındaki aralıksız artış süreci 33 aya çıktı. Gıdada son bir yıllık fiyat artışı ise yüzde 136,3 olarak ölçüldü. Vatandaşlar, faiz indirimlerinin başladığı Eylül 2021’de 100 liraya satın aldığı bir gıda sepetine bu yıl şubat ayında 379 lira ödemek zorunda kaldı.

Yanlış ekonomik politikaların gıda fiyatlarında yol açtığı artış, açlık riskini giderek daha da büyütüyor. Eylül 2021’den bu yana kamu çalışanları ve kamu emeklilerinin ücret ve aylıkları enflasyon farkları da dâhil yüzde 141 oranında arttı. Asgari ücretteki artış yüzde 200 oldu, işçi ve bağımsız çalışanların emekli aylıkları ise yüzde 132,2 oranında arttı.

“Eylül ayından bu yana gıda fiyatları yüzde 379,4 oranında arttı”

Faiz indirimleriyle Türkiye’nin, yıllarca sürecek bugünkü enflasyon sarmalına sürüklendiği eylül ayından bu yana gıda fiyatları ise yüzde 379,4 oranında arttı. Diğer bir ifadeyle Eylül 2021’de 100 liraya satın alınan bir gıda sepeti için bu yıl şubat ayında 389 lira ödemek gerekirken, kamu çalışanı ve emeklisinin Eylül 2021’deki 100 liralık geliri bugün 241 lira, asgari ücretlininki 300 lira, işçi ve bağımsız çalışan emeklisininki ise 232 lira oldu.

Şubatta, gıda fiyatlarındaki artışta yağ dışındaki bütün harcama gruplarında yaşanan yüksek oranlı zamlar belirleyici oldu. Aylık fiyat artışına en büyük katkıyı ise et ve sebze fiyatlarındaki artışlar yaptı.

Ekmek, pirinç, un, bulgur fiyatları, şubatta bir önceki aya göre yüzde 4,1 oranında artış kaydetti. Et ve balık grubu fiyatlarında yüzde 9,6 oranında artış yaşanan şubat ayında süt ve süt ürünleri ile yumurta grubu fiyatları ise yüzde 2,3 oranında yükseldi. Yağ fiyatlarında ise yüzde 1,9 oranında artış oldu.

Meyve fiyatlarının yüzde 0,2 oranında arttığı şubatta sebze fiyatlarında, bir önceki aya göre ortalama yüzde 10,1 oranında artış yaşandı.

Bakliyat fiyatlarının yüzde 2,4 arttığı şubatta, salça, zeytin, bal, çay, tuz ve benzeri gıda maddelerinden oluşan diğer işlenmiş gıda fiyatlarında ise yüzde 0,7 oranında artış kaydedildi.

Böylece, vatandaşlar mevcut gıda tüketim alışkanlıklarına göre seçilen 64 gıda maddesinden oluşturulan gıda sepetini satın alabilmek için şubatta, bir önceki aya göre yüzde 5,1 oranında daha fazla para ödedi.

Bu yıl şubatta geçen yılın aynı ayına göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatlarında yüzde 101,6, et-balık fiyatlarında 130,2 süt ve süt ürünleri ile yumurta fiyatlarında yüzde 116,8 oranında artış oldu. Bir yıl öncesine göre yağ fiyatları yüzde 62,3 oranında arttı. Meyve fiyatları yüzde 156,9, sebze fiyatları ise yüzde 272,5 oranında artış gösterdi. Bakliyat fiyatları son bir yılda yüzde 72,9, diğer gıda fiyatları ise yüzde 107,3 oranında zamlandı.

Tarımsal girdi maliyetleri ve tarım ürünü üretici fiyatlarındaki artışlar gıda fiyatlarındaki yıllık artışın önümüzdeki aylarda da üç haneli oranlarda kalmaya devam edeceğine işaret ediyor.

Gıda fiyatlarındaki son 12 aylık ortalama fiyatlar esas alınarak yapılan hesaplamaya göre ise 154,6 oranında artış yaşandı.”

Araştırmanın amacının, gelirinin büyük bir kısmını gıdaya ayırmak zorunda kalan ve enflasyona karşı korumasız, dar ve sabit gelirlilerin, ücretlilerin ve yoksulların karşıladığı gerçek enflasyonu ortaya koymak olarak belirtildi.

Paylaşın

Açlık Sınırı 9 Bin 796, Yoksulluk Sınırı 26 Bin 994 Liraya Yükseldi

Temel gıda fiyatlarında yaşanan yüksek oranlı artışlar dört kişilik bir ailenin açlık sınırını ocak ayında 9 bin 796 liraya kadar çıkarırken, yoksulluk sınırı da 26 bin 994 lirayı buldu. Açlık sınırı ocakta bir önceki aya göre 737 lira artarken, yoksulluk sınırı da 870 lira arttı.

Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 4 bin 872 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama ise 7 bin 109 lira arttı. Ailelerin gıda ve gıda dışı ihtiyaçlarını insan onuruna yaraşır bir şekilde yoksunluk hissi çekmeden karşılayabilmesi için yapması gereken toplam harcama tutarını gösteren yoksulluk sınırı son bir yılda toplam 11 bin 981 liralık artış gösterdi.

Birleşik Kamu-İş Konfederasyonu’nun Ar-Ge birimi KAMU-AR, ocak ayı Açlık-Yoksulluk Araştırması sonuçlarını açıkladı.

Buna göre, açlık sınırı ocakta bir önceki aya göre 737 lira artarken, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama 133 lira artarak 17 bin 198 liraya yükseldi. Ocakta yoksulluk sınırı önceki aya göre da 870 lira arttı. Bir yıl öncesine göre ise açlık sınırı 4 bin 872 lira, gıda dışındaki ihtiyaçlar için yapılması gereken harcama ise 7 bin 109 lira arttı. Ailelerin gıda ve gıda dışı ihtiyaçlarını insan onuruna yaraşır bir şekilde yoksunluk hissi çekmeden karşılayabilmesi için yapması gereken toplam harcama tutarını gösteren yoksulluk sınırı son bir yılda toplam 11 bin 981 liralık artış gösterdi.

Açlık sınırı

Ankara’da en fazla alış-veriş yapılan marketlerden derlenen fiyatlara göre, dengeli beslenebilmek için et- balık- yumurtaya aylık olarak harcanması gereken tutar bir önceki aya göre 268 lira, 2022 yılının aynı ayına göre ise 975 lira artarak 2bin 381 lira oldu. Kuru bakliyat için yapılması gereken harcama önceki aya göre 6 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 78 liralık artışla 234 liraya yükseldi.

Süt, yoğurt ve peynir için yapılması gereken harcama ocakta bir önceki aya göre 217 lira artarak 2 bin 672 liraya yükseldi. Son bir yıllık dönemde ise 1.515 liralık artış oldu. Meyve için harcanması gereken para ocakta 24 lira artarken, geçen yılın aynı ayına göre ise 338 lira artarak 680 lira oldu. Sebze harcaması da önceki aya göre 110 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 755 lira artarak 1.267 lira oldu.

Ocakta, 2 lira artarak 937 liraya yükselen ekmek, un ve makarna gibi ürünler için yapılması gereken harcama son bir yılda 182 lira arttı.  Pirinç ve bulgur harcamaları ocakta önceki aya göre 37 lira artarken son bir yılda ise 317 lira zamlanarak 445 lira oldu. Yağ için yapılması gereken harcama ise 10 lira daha artarak 265 lira oldu.

Şeker, bal, pekmez, reçel gibi gıda maddelerine yapılması gereken harcama da ocakta 37 lira artarak 692 lira oldu. Aynı ailenin zeytin için yapması gereken harcama ise önceki aya göre 28 lira, geçen yılın aynı ayına göre ise 121 lira artarak 224 liraya çıktı.

Yetişkin erkek için 2.800, yetişkin kadın için 2.200, genç için 3.000 ve çocuk için de 1.600 kalori esas alınarak yapılan hesaplamaya göre ocakta açlık sınırı yetişkin erkek için 2 bin 860 lira, yetişkin kadın için 2 bin 245 lira, çocuk için 1.630 lira ve genç için de 3 bin 60 lira oldu.

Yoksulluk sınırının belirlenmesinde gıda dışı gereksinimlerin fiyat artışları da esas alınarak yapılan araştırmaya göre, dört kişilik bir ailenin gıda dışındaki gereksinimlerini “yoksunluk hissi duymadan” karşılayabilmesi için gereken harcama tutarı da ocakta 133 liralık artışla 17 bin 198 liraya yükseldi.

Ocakta dört kişinin giyim ve ayakkabı harcamaları 1.011 liraya inerken, barınma (kira dahil) harcamaları 4 bin liraya, ev eşyası harcamaları 2 bin 440 liraya, sağlık harcamaları 716 liraya yükseldi. Ulaştırma harcamaları 4 bin 622 liraya inerken, haberleşme harcamaları 730 lira, eğlence ve kültür harcamaları 620 lira, eğitim harcamaları 380 lira, tatil-otel harcamaları bin 593 lira ve çeşitli mal ve hizmetlerle ilgili harcamalar 1.086 lira oldu.

Yoksulluk sınırı

Dört kişilik bir ailenin insan onuruna yaraşır bir şekilde yoksunluk hissi çekmeden yaşayabilmesi için yapması gereken gıda ile gıda dışı harcamaların toplam tutarını gösteren yoksulluk sınırı (içki ve sigara harcamaları hariç) ise ocakta 870 lira daha artarak 26 bin 994 liraya yükseldi. Yoksulluk sınırında, son bir yıllık dönemdeki artış ise 11 bin 982 lira olarak gerçekleşti.

Paylaşın

Gıda Fiyatları 12 Ayda Yüzde 152,6 Arttı

“Yanlış ekonomik politikaların gıda fiyatlarında yol açtığı artış, açlık riskini giderek daha da büyütüyor. Gıdaya erişimi zorlaştıran fiyat artışları vatandaşları yetersiz ve sağlıksız beslenmeye zorluyor. Uzmanlar bu durumun, özellikle çocuklarda önemli sağlık sorunlarına yol açma riski taşıdığını belirtiyor.

Eylül 2021’den bu yana kamu çalışanları ve kamu emeklilerinin ücret ve aylıkları enflasyon farkları da dahil yüzde 141 oranında arttı. Asgari ücretteki artış yüzde 200 oldu, işçi ve bağımsız çalışanların emekli aylıkları ise yüzde 132,2 oranında arttı. Faiz indirimleriyle Türkiye’nin, yıllarca sürecek bugünkü enflasyon sarmalına sürüklendiği eylül ayından bu yana gıda fiyatları ise yüzde 361 oranında arttı.

Diğer bir ifadeyle Eylül 2021’de 100 liraya satın alınan bir gıda sepetini satın almak için yıl ocak ayında 361 lira ödemek gerekirken, kamu çalışanı ve emeklisinin Eylül 2021’deki 100 liralık geliri bugün 241 lira, asgari ücretlininki 300 lira, işçi ve bağımsız çalışan emeklisininki ise 232 lira oldu.”

Birleşik Kamu İş Konfederasyonu Ocak Ayı Halkın Enflasyonu Araştırması sonuçlarını açıkladı. Araştırmaya göre; ortalama fiyatlar esas alındığında gıda fiyatlarında son 12 ayda 152,6 oranında artış yaşandı.

Araştırmada, “Bu yıl ocak ayında geçen yılın aynı ayına göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatlarında yüzde 113,5, et-balık fiyatlarında 94, süt ve süt ürünleri ile yumurta fiyatlarında yüzde 104 oranında artış oldu. Bir yıl öncesine göre yağ fiyatları yüzde 40,7 oranında arttı. Meyve fiyatları yüzde 240, sebze fiyatları ise yüzde 343 oranında artış gösterdi. Bakliyat fiyatları son bir yılda yüzde 51,9, diğer gıda fiyatları ise yüzde 105,4 oranında zamlandı” denildi.

Ankara’daki marketlerden düzenli olarak derlenen temel gıda maddesi ve asgari ölçüde bir insanın yaşayabilmesi için yapması gereken gıda dışı harcamaları dikkate alarak hesaplanan fiyat endeksinin Ocak 2022 sonuçları şöyle:

Eylül 2021’de 100 lira Ocak ayında 300 lira

Yanlış ekonomik politikaların gıda fiyatlarında yol açtığı artış, açlık riskini giderek daha da büyütüyor. Gıdaya erişimi zorlaştıran fiyat artışları vatandaşları yetersiz ve sağlıksız beslenmeye zorluyor. Uzmanlar bu durumun, özellikle çocuklarda önemli sağlık sorunlarına yol açma riski taşıdığını belirtiyor. Eylül 2021’den bu yana kamu çalışanları ve kamu emeklilerinin ücret ve aylıkları enflasyon farkları da dahil yüzde 141 oranında arttı. Asgari ücretteki artış yüzde 200 oldu, işçi ve bağımsız çalışanların emekli aylıkları ise yüzde 132,2 oranında arttı. Faiz indirimleriyle Türkiye’nin, yıllarca sürecek bugünkü enflasyon sarmalına sürüklendiği eylül ayından bu yana gıda fiyatları ise yüzde 361 oranında arttı.

Diğer bir ifadeyle Eylül 2021’de 100 liraya satın alınan bir gıda sepetini satın almak için yıl ocak ayında 361 lira ödemek gerekirken, kamu çalışanı ve emeklisinin Eylül 2021’deki 100 liralık geliri bugün 241 lira, asgari ücretlininki 300 lira, işçi ve bağımsız çalışan emeklisininki ise 232 lira oldu.

“Ocakta, bir önceki aya göre yüzde 8,1 oranında daha fazla para ödendi”

Ocakta, gıda fiyatlarındaki artışta yağ dışındaki bütün harcama gruplarında yaşanan yüksek oranlı zamlar belirleyici oldu. Aylık fiyat artışına en büyük katkıyı ise et, sebze ve süt ve süt ürünleri yaptı.

Ekmek, pirinç, un, bulgur fiyatları, ocakta bir önceki aya göre yüzde 0,8 oranında artış kaydetti. Et ve balık grubu fiyatlarında yüzde 16,3 oranında artış yaşanan ocak ayında süt ve süt ürünleri ile yumurta grubu fiyatları ise yüzde 6,6 oranında yükseldi. Yağ fiyatlarında ise yüzde 1,8 oranında düşüş oldu.

Meyve fiyatlarının yüzde 5,8 oranında arttığı ocakta sebze fiyatlarında, bir önceki aya göre ortalama yüzde 15,3 oranında artış yaşandı. Kuru bakliyat fiyatlarının yüzde 2,3 arttığı ocakta, salça, zeytin, bal, çay, tuz ve benzeri gıda maddelerinden oluşan diğer işlenmiş gıda fiyatlarında ise yüzde 3,6 oranında artış kaydedildi. Böylece, vatandaşlar mevcut gıda tüketim alışkanlıklarına göre seçilen 64 gıda maddesinden oluşturulan gıda sepetini satın alabilmek için ocakta, bir önceki aya göre yüzde 8,1 oranında daha fazla para ödedi.

“Gıda fiyatlarındaki son 12 aylık ortalamada 152.6 oranında artış yaşandı”

Bu yıl ocak ayında geçen yılın aynı ayına göre ekmek, un, bulgur, makarna fiyatlarında yüzde 113,5, et-balık fiyatlarında 94, süt ve süt ürünleri ile yumurta fiyatlarında yüzde 104 oranında artış oldu. Bir yıl öncesine göre yağ fiyatları yüzde 40,7 oranında arttı. Meyve fiyatları yüzde 240, sebze fiyatları ise yüzde 343 oranında artış gösterdi. Bakliyat fiyatları son bir yılda yüzde 51,9, diğer gıda fiyatları ise yüzde 105,4 oranında zamlandı.

Tarımsal girdi maliyetleri ve tarım ürünü üretici fiyatlarındaki artışlar gıda fiyatlarındaki yıllık artışın önümüzdeki aylarda da üç haneli oranlarda kalmaya devam edeceğine işaret ediyor. Gıda fiyatlarındaki son 12 aylık ortalama fiyatlar esas alınarak yapılan hesaplamaya göre ise 152,6 oranında artış yaşandı.

Paylaşın