10 Dakikalık Egzersizler İle Göbek Yağlarından Kurtulun

Karın bölgesi vücudun şekillendirilmesi en zor bölgelerinden biridir. En iyi seçeneğiniz, sağlıklı beslenme ile yoğun egzersizi birleştirmenizdir. Eğer, spor salonunda harcayacak saatleriniz yoksa, haftada sadece üç kez 10 dakikalık bu egzersizler ile karın bölgesindeki görüntüyü lehinize çevirebilirsiniz.

Haber Merkezi / 10 dakika boyunca kol ve bacak egzersizleri ile kendinizi olabildiğince zorlamanız gerekiyor. Vaktiniz varsa önceden ısınmanızı ve sonrasında esneme hareketlerini yapmanızı öneririm.

İp atlama

İp atlamak harika bir kardiyo egzersizidir ve tüm güçle yapıldığınız zaman metabolizmanızı hızlandırmanızı sağlar.

45 saniye boyunca mümkün olduğu kadar hızlı ip atlayın. İp atlayamıyorsanız, yerine atlama krikolarını tercih edebilirsiniz.

Squat Zıplama

Zıplayarak squat yaparken, ayaklarınızın üzerine eşit şekilde inmeye çalışın ve çeyrek squat hareketiyle gücünüzü emdirin. 45 saniye boyunca hareketi tekrarlayın.

Şınav

Göbek yağlarından kurtulmak istiyorsanız bu harika bir egzersizdir. 45 saniye boyunca ritmik bir tempoyu hedefleyin.

Şınav, kolları, bacakları ve orta gövdeniz dahil tüm vücudunuzu çalıştırır. Şınav egzersizi omuz, göğüs, sırt, kanat, ön kol (biceps) ve arka kol (triceps) kaslarını aktif olarak çalıştırırken, dolaylı olarak bacak, kalça ve karın kaslarını çalıştırır.

Sprint koşu

Sprint koşu, belli bir mesafeyi maksimum efor ve olabildiğince yüksek hızlar tamamlamaya çalışılan kısa mesafeli bir koşu türüdür.

Sprint koşu; güç, çeviklik, atletizm ve hız gibi unsurların kusursuz uyumu ile gerçekleştirilir.

Burpee

Burpee yapılmadan hiçbir egzersiz tamamlanmış sayılmaz.

Oldukça kapsamlı bir rutin sağlayan, sıçrama, çömelme ve plank hareketinin kombinasyonu. Tek bir tekrarda 30 kadar kası çalıştırır.

Hakkını vererek yaparsanız, kondisyonunuzun sınırlarını zorlar, pestilinizi çıkartıp sizi nefes nefese yere serer ve sonrasında benzersiz bir mutluluk verir.

Paylaşın

Boyu Uzatan 5 Temel Vitamin

Boyu belirleyen büyük ölçüde genetik yapıdır. Bununla birlikte, genler sağlıklı büyümeye yatkın olsa bile bazı insanlar yeterince gelişemez. Bunun temel nedeni, beslenmede özellikle D, B1, B2, C gibi vitaminler ve kalsiyum gibi minerallerin eksikliğidir.

Haber Merkezi / Bu besinler daha güçlü ve sağlıklı kemiklere katkıda bulunur ve vücudun büyümesini destekler.

Bu yüzden boyu uzatmak için bu besinler açısından zengin yiyecekler tüketilmeli. Daha iyi bir sonuç için her gün mutlaka egzersiz yapılmalı: aerobik, bisiklete binme ve yüzme gibi…

İşte boyun uzamasına katkıda bulunan vitaminler…

1. D vitamini

D vitamini, kemiklerin güçlü ve uzun olmasını sağlayan en önemli vitamindir. Vücudun ihtiyacı olan D vitamini alınmayınca kemikler zayıflar. D vitamininin ana kaynağı olan güneş ışığıdır. Bununla birlikte, D vitamini ile zenginleştirilmiş yiyeceklerde beslenmeye dahil edilebilir.

2. B1 Vitamini

B1 Vitamini, büyüme ve gelişmeyi desteklemede hayati bir rol oynadığı için dolaylı olarak maksimum uzunluğa ulaşmayı desteklemeye yardımcı olabilir. B1 vitamini kaynaklar arasında pirinç, yer fıstığı, kırmızı et ve soya fasulyesini sayabiliriz.

3. B2 Vitamini (Riboflavin)

B2 vitamini ayrıca Riboflavin olarak da bilinir. B2 vitamini boy uzamasına yardımcı olan çok önemli bir vitamindir. B2 vitamini, ayrıca, kemik, deri, saç ve tırnakların büyümesi içinde çok önemlidir. Riboflavin açısından zengin besinler arasında yumurta, balık, süt ve yeşil yapraklı sebzeler bulunur.

4. C Vitamini (Askorbik Asit)

C Vitamini ayrıca Askorbik Asit olarak da bilinir. Bu vitamin, kemiklerin büyümesini destekler. Bu vitaminin zengin kaynakları arasında domates, patates, turunçgiller ve çileği sayabiliriz.

5. Kalsiyum

Kalsiyum, kemiklerin büyümesi için vücudun ihtiyaç duyduğu en önemli minerallerden biridir. Düzenli şekilde kalsiyum alımı, kemiklerin ömrünü ve gücünü destekleyebilir. Başlıca kalsiyum kaynakları süt ve diğer süt ürünleridir.

Kalsiyumla birlikte fosfor da kemiklerin büyümesini desteklemeye yardımcı olmaktadır.

Yukarıda belirtilen vitaminler  büyümeyi desteklerken, tek başına büyümeyi sağlamayabilirler. Sağlıklı büyümeyi sağlamak için beslenmeye temel mineralleri (kalsiyum, fosfor) ve makro besin dengesi (karbonhidratlar, yağlar ve proteinler) dahil etmek de önemlidir.

Not: Sunulan bilgilerin amacı herhangi bir hastalığı teşhis veya tedavi etmek, iyileştirmek veya önlemek değildir. Tüm bilgiler yalnızca genel bilginize yöneliktir, tıbbi tavsiye veya belirli tıbbi durumların tedavisinin yerine geçmez. Uygulamadan önce bu bilgileri doktorunuzla görüşün.

Paylaşın

Ramazan’da Formda Kalmanızı Sağlayacak İpuçları

Ramazan ayı boyunca formda kalmak ve herhangi bir mikro veya makro besin eksikliği yaşamamak çok önemlidir. Doğru beslenme, düzenli egzersiz ve yeterli uyku, olumlu sağlık durumunuzu korumanıza yardımcı olacaktır.

Haber Merkezi / Ramazan ayı boyunca sağlıklı ve fit kalmanıza yardımcı olacak bazı ipuçlarını sizler için hazırladık.

Susuz kalmamaya çalışın: Akşamları iftarla birlikte bir yudum su için ve sahura kadar en az 8 bardak içmeyi hedefleyin.

Doğru yiyeceği seçin: Orucunuzu hurma veya fındıkla açmayı deneyin. Hurma ve fındık vücudun ihtiyacı olan enerjiyi hızlı bir şekilde karşılayacaktır.

Protein ağırlıklı yemek: Ramazan ayı boyunca yeterli protein alımı çok önemlidir. Yumurta, et, balık ve süt ürünleri iyi birer protein kaynaklarıdır.

Daha fazla yeşillik: Salatalar ve sebzeler daha uzun süre tok hissetmenize yardımcı olur. Salatalık, marul ve diğer sebzeler su tutarak vücudunuzun susuz kalmasını önler. Ayrıca Ramazan ayında yaşanabilecek kabızlık gibi sağlık sorunlarını en aza indirir.

Tatlıyı atlayın: Tatlı tabağınızı taze tatlı meyveler ve biraz bal ile değiştirin.

Aşırı yemekten kaçının: Bir seferde çok fazla yiyecek tüketmeyin. Yiyecek alımınızı İftar ile sahur arasında 3 öğüne bölün.

Hareketli olun: Hafif egzersiz, 30 dakika yürüyüş, Ramazan ayında kendinizi aktif hissetmenin en iyi yollarından bazılarıdır. Ayrıca metabolizmanızı hızlandırır ve yediklerinizi sindirmenize yardımcı olur. İftardan 1 veya 2 saat sonra en uygun zamandır.

Sağlıklı uyku: Kötü uyku düzeni oruç sırasında sizi yorar. Geceleri en az 6-8 saat dinlendirici uyumaya çalışın. Ayrıca oruç sırasında da 1-2 saatlik şekerleme yapabilirsiniz, bu enerjinizi düzenlemenize yardımcı olur.

Paylaşın

Bebekler İçin Beslenme Rehberi

Bebeğin sağlıklı büyümesi için en önemli faktörlerden biri beslenmedir. Bebeklik döneminde, bebeğin gelişimsel ihtiyaçlarını karşıla en önemli besin anne sütüdür. Anne sütü ayrıca bebeğin bağışıklık sistemini destekler.

Haber Merkezi / Erken dönemde emzirme hem anne hem de bebeğin sağlığı için iyidir.

Doğumdan hemen sonra annenin göğüsleri yavaş yavaş şişer ve kolostrum salgılanmaya başlar ki bu annenin bebeği emzirmesi gerektiği anlamına gelir.

Erken dönemde emzirme, annenin süt bezlerini daha fazla süt üretmesi için uyarırken, anne rahminin kasılmasına da yardımcı olacak koşullar oluşturmaktadır.

Anne sütü oluşum aşaması

Kolostrum: Besin açısından zengin olduğu için en iyi süttür. Kolostrum gebeliğin 16 ile 20. haftalarında ve doğumdan sonraki ilk 2-3 gün içinde salgılanır. Salgılanan süt soluk sarı ve yoğundur.

Kolostrum yüksek oranda protein, lipid, antikor ve A vitamini içerir.

Geçiş sürecinde sütün içerisindeki protein miktarı, A vitamini giderek azalır ve sütün bileşimi dengelenir. Kalıcı süt yani son aşamada anne sütünde bebeğin gelişimi için gerekli olan tüm bileşimler oluşur.

Beslenme

Bebekler ilk ayda günlük ortalama 7-8 kez yemek beslenirler. Emziğe alışmış bebekler emziremeyeceği için bebeğe biberon verilmemeye dikkat edilmeli.

Bununla birlikte, annenin meme ucu ters veya çok küçükse, bebeğe biberon verilmesi kabul edilebilir.

Bebeğin iyi emmesi isteniyorsa, doğru emzirme gerekir. Anneler emzirirken bebeği kolayca izlemek için oturarak emzirmeli, anne yorgunsa emzirmek için uzanabilir:

“Bebeğin yüzü memeye dönük, dudaklar meme ucunun karşısında, bebeğin ağzı ardına kadar açık, alt dudağı dışarı çıkmış, bebeğin yanakları şişkin.”

Bebek yavaş, derin ve ara sıra duruyor şekilde emiyorsa doğru emiyor demektir. Yutkunma sesi duyulabilir.

Bebeğin bir memenin tamamını emmesine izin verilmesi ve ardından bebeğin hem ön sütü hem de son sütü alabilmesi için taraf değiştirmesi önerilir.

Beslendikten sonra, kusmayı veya şişkinliği önlemek için bebeğin gazının çıkarılması gerekir.

Yeterli anne sütü yoksa bebeğe ek mama verilebilir. Bebeğe ek gıda verilen kaplar her defasında mutlaka temizlenip dezenfekte edilmesi gerekir.

Bebeği beslemek için pirinç suyu, yulaf lapası, şekerli yoğunlaştırılmış süt kesinlikle kullanmayın.

Paylaşın

Dikkat Çeken Araştırma: Kola Testisleri Büyütüyor

Gazlı içeceklerin erkeklerin üreme sistemi üzerindeki etkilerini inceleyen yeni bir araştırmada, kola içmenin testosteron seviyesini artırıp testisleri büyüttüğü belirlendi.

Araştırmada, Coca Cola ve Pepsi ayrı ayrı incelendi.

Çin’in Kansu eyaletinin başkenti Lanzhou’da yer alan Minzu Üniversitesi’nden bilim insanları, araştırma için farelerin yer aldığı üç grup oluşturdu.

30 farenin bulunduğu ilk gruptaki 15 fareye Coca Cola, diğer 15 fareyeyse suyla karışık Coca Cola verildi.

İkinci grupta da 30 fareden 15’ine sade Pepsi, diğer 15’ine de suyla karışık Pepsi içirildi. Üçüncü gruptaki farelereyse sadece su verildi.

15 günlük süreçte farelerin testislerinin ağırlığı ölçülürken, hayvanların kan değerlerine de bakıldı.

Buna göre Coca Cola ve Pepsi içen farelerin, yalnızca su veya suyla karıştırılmış Coca Cola ve Pepsi içen farelere kıyasla, testosteron seviyelerinde artış gözlemlendi.

Öte yandan çalışmada, kola gibi gazlı içeceklerin uzun süreli tüketiminin insanlardaki testosteron seviyesi ve testis gelişimi üzerindeki etkilerinin henüz tespit edilmediği belirtildi.

Araştırmada ayrıca bu tür gazlı içeceklerin obeziteye, kardiyovasküler hastalıklara ve tip 2 diyabete yol açtığına da dikkat çekildi. 2017’de yapılan çalışmada bir yıl boyunca gazlı içecek verilen farelerde kilo artışı gözlemlendiği de aktarıldı.

Danimarkalı araştırmacıların 2010’da yayımladığı çalışmada, kola tüketiminin sperm sayısını azaltarak, erkek doğurganlığını olumsuz etkilediği belirlenmişti.

(Kaynak: Independent Türkçe)

Paylaşın

Kadınlar Neden Vücut İmajına Odaklanır?

Vücut imajı, kişinin görünüşü görünüşü hakkında ne düşündü, ne hissettiği ve kendi öz değerini nasıl yargıladığını içerir. Olumlu ya da olumsuz bir vücut imajı olabilir. Vücut imajı her zaman vücudun görünüşüyle ilişkili değildir.

Haber Merkezi / Olumlu bir vücut imajına sahip kadınların iyi bir zihinsel sağlığa sahip olma olasılığı daha yüksektir. Vücutları hakkında olumsuz düşünce ve duygulara sahip kadınların, yeme bozuklukları ve depresyon gibi bazı zihinsel sağlık sorunları geliştirme olasılığı daha yüksektir. 

Olumsuz bir vücut imajı, hayatın birçok alanını etkileyebilecek düşük benlik saygısına da yol açabilir.

Kadınlar, çocukluk döneminin ilk anlarından yetişkinliğe kadar nasıl göründüklerine dair mesajlar alırlar, düşüncelerinden veya eylemlerinden daha çok nasıl göründükleri öne çıkar.

Örneğin, medya, zayıf, çekici ve genç kadınları göstermeye odaklanır: Çekim öncesi makyaj, ışık gibi bir çok ayarlama, çekim sonrası olumsuz görüntülerin bilgisayar teknolojisi kullanılarak yeniden düzenlenmesi.

Sonuç olarak, kadınlar gerçek dünyada olma ihtimali çok düşük güzellik ve vücut ideallerine ulaşmaya çalışırlar.

Sağlıklı bir vücut imajına nasıl sahip olunur?

Araştırmalar, kilo kaynaklı olumsuz bir vücut imajına sahip olanların bile uygun bir kilo verme programına katıldığı zaman vücut imajını düzeltebileceğini gösteriyor. Kilo verme programı, sağlıklı beslenme ve fiziksel aktiviteye odaklanmayı içermeli.

Zayıflıktan kaynaklı olumsuz vücut imajı, sağlıklı şekilde kilo alımı ve diğer sağlık sorunları tedavi edilerek düzeltilebilir. Sağlıklı beslenme ve egzersiz, vücut imajı için uygun kilodan daha iyi sonuçlar verebilir.

Kişi kendi hakkında ne kadar çok olumlu düşünceye sahip olursa kendini o kadar iyi hisseder. Unutmayalım çok az kişi vücudunun her yönü hakkında yüzde 100 olumlu düşünceye sahiptir.

Nasıl göründüğünü kabul etmek, nasıl göründüğünü değiştirmeye çalışmaktan daha sağlıklıdır.

Estetik cerrahi sağlıklı bir vücut imajı için iyi mi yoksa kötü mü?

Duruma göre değişir. Estetik cerrahi düşünülüyorsa, kişi kendine karşı dürüst olmalı: Neden ameliyat olmak istiyorum?

Başkalarını etkilemeye çalışmak için estetik ameliyat asla iyi bir fikir değildir. 

Not: Sunulan bilgilerin amacı herhangi bir hastalığı teşhis veya tedavi etmek, iyileştirmek veya önlemek değildir.

Tüm bilgiler yalnızca genel bilginize yöneliktir, tıbbi tavsiye veya belirli tıbbi durumların tedavisinin yerine geçmez. Uygulamadan önce bu bilgileri doktorunuzla görüşün.

Paylaşın

Bir Haftada Göbek Yağlarından Kurtulmanın 13 Etkili Yolu

Göbek bölgesindeki yağların diyabet, kalp hastalığı, PKOS ve bununla ilişkili daha birçok hastalığa neden olabileceği bilinmektedir. Göbek bölgesindeki yağlarından kurtulmanın bilimsel olarak mümkün olmayabileceğini biliyor muydunuz?

Haber Merkezi / İşte istenmeyen göbek yağlarından olabildiğince çabuk kurtulmanıza yardımcı olabilecek basit ipuçları:

1. Yeterince su içmek:

Yeterince su içmek, göbek bölgesindeki yağları kaybetmenize yardımcı olabilir. Çeşitli araştırmalara göre günde sekiz bardak su içerek yağ mobilizasyonunu artırabilirsiniz.

2. Rafine karbonhidratlardan kaçının:

Göbek bölgesindeki yağlardan kurtulmanın bir başka yolu da şeker ve rafine karbonhidrat tüketmekten kaçınmaktır.

3. Yeşil çay

Yeşil çay, göbek bölgesindeki yağlardan kurtulma için mükemmel bir yoldur. Nedeni, vücudunuzun iltihaplanmasını azaltan ve toksinleri dışarı atan bir antioksidan olan EGCG içermesidir.

4. Çözünebilir lif tüketmek

Beslenmenize daha fazla çözünebilir lif eklemek, göbek bölgesindeki yağlardan kurtulmanıza yardımcı olabilir. Lif, tok hissetmenizi sağlayarak yeme isteğiniz azalır ve kilo vermeyi daha da kolaylaştırır.

5. Alkolün sınırlanması

Hepimiz ara sıra eğlence amaçlı bir bardak alkol alma eğilimindeyiz. Bununla birlikte, araştırmalara göre aşırı alkol tüketmek kilo alımına neden olabilir.

6. Yürüyüş

Yürümek göbek bölgesindeki yağlardan kurtulmanıza yardımcı olabilecek bir egzersiz türüdür.

7. Elma sirkesi

Kan şekeri seviyesini düşürmek ve göbek bölgesindeki yağı azaltmak için beslenmenize elma sirkesi ekleyebilirsiniz.

8. Yüksek proteinli yiyecekler

Protein, kilo yönetiminde önemli bir rol oynayan bir besindir. Protein, tokluk hissini destekleyen PYY hormonunun salgılanmasını destekler. Protein ayrıca, metabolizma hızınızı yükselterek kilo verme sırasında kas kütlesini korumanıza yardımcı olur.

9. Yüksek yoğunluklu aralıklı antrenman

Yüksek yoğunluklu aralıklı antrenman, kilo vermeye yardımcı olan bir antrenman sürecidir. Yüksek yoğunluklu antrenman, adından da anlaşılacağı gibi minimum veya hiç ara verilmeden yapılır. Bu egzersizler vücudu güçlendirmeye, metabolizmayı, yağ yakımını ve kilo kaybını artırmaya yardımcı olur.

10. Şekeri kesin

Hepimizin şekere düşkünlüğü vardır ve canımız çektiğinde bazen aşırıya kaçarız. Bununla birlikte, şekerdeki fruktoz birçok kronik hastalığa neden olabilir. Ayrıca, yüksek şeker alımı ile karın bölgesindeki yağlar arasında artan bir ilişki vardır.

11. Kaliteli uyku

Pek çok araştırmaya göre, insanlar yeterince uyumadıklarında göbek bölgesi yağları dahil daha fazla kilo alma eğilimindeler.

12. Dengeli tabak

Protein, sebzeler, kepekli tahıllar ve sağlıklı yağlar içeren bir öğün tüketmelisiniz. Tabağınızın 1/4’ü sebze, yarısı yağsız protein ve diğer kısmı sağlıklı yağlar ve kepekli tahıllardan oluşmalıdır.

13. Daha az kalori alın

Vücudunuzun ihtiyaç duyduğundan daha az kalori tüketmek, kilo yönetimi ve göbek bölgesindeki yağları kaybetmenize yardımcı olabilecek bir başka yoldur.

Not: Sunulan bilgilerin amacı herhangi bir hastalığı teşhis veya tedavi etmek, iyileştirmek veya önlemek değildir.

Tüm bilgiler yalnızca genel bilginize yöneliktir, tıbbi tavsiye veya belirli tıbbi durumların tedavisinin yerine geçmez. Uygulamadan önce bu bilgileri doktorunuzla görüşün.

Paylaşın

Sağlıklı Yaşam İçin Dengeli Beslenmenin Önemi

Sağlıklı bir yaşam için dengeli beslenmenin önemi yeterince vurgulanmamakta. Vücudun ihtiyaç duyduğu temel besin maddelerini karşılayan dengeli beslenme ile sağlıklı uzun bir yaşam tarzı sürdürülebilir.

Haber Merkezi / Uygun bir beslenme planı ayrıca, ideal vücut ağırlığına ulaşmaya ve kardiyovasküler, kronik hastalıklar riskini azaltmaya da yardımcı olur.

Dengeli beslenme nedir? 

Dengeli beslenme tam olarak nedir? Basit bir ifadeyle, vücudun düzgün çalışmasına yardımcı olacak temel besin maddelerinin karşılandığı beslenmedir. Beslenmenin önemi, doğru miktarda kalori alımında yatmakta.

Kalori

Kalori, gıdadaki enerji içeriğinin bir göstergesidir. Ortalama vücut ağırlığına sahip bir kişi, günde yaklaşık 2000 kaloriye ihtiyaç duyar. Kalori ihtiyacı kişinin, cinsiyetine, yaşına ve fiziksel yapısına ve aktivitesine bağlı olarak değişebilir.

Dengeli beslenmenin kapsamına neler girer? 

Dengeli beslenme belirli sağlıklı besin gruplarını içerir:

Yeşil yapraklı ve nişastalı sebzeler, fasulye ve bezelye gibi baklagiller, kırmızı ve turuncu sebzeler,

Bütün meyveler, taze veya dondurulmuş meyveleri içeren ancak konserve meyveleri içermeyen meyveler,

Tam tahıllar. Örneğin kinoa, yulaf, kahverengi pirinç, arpa ve karabuğday,

Yağsız kırmızı et, tavuk, balık gibi protein kaynakları,

Süt, yoğurt, süzme peynir gibi süt ürünleri.

Dengeli ve sağlıklı beslenme için önerilen beş besin grubunun her birinden ihtiyaç olunan kadar içermeli: Yüzde 50 ila 60 karbonhidrat, yüzde 12 ila 20 protein ve yüzde 30 yağ içerir.

Bir kişinin genel sağlığı, iyi beslenmeye, fiziksel egzersize ve sağlıklı vücut ağırlığına bağlıdır.

Dengeli ve sağlıklı bir yaşam için ipuçları:

Daha küçük porsiyonlar: Beynin daha büyük porsiyonlar gibi düşünmesi için küçük porsiyonların kullanılması.

Yemek için zaman ayırılması: Öğünleri, iş arasında aceleye getirilmemesi, tüketilen gıdaların sindirilmesi için zaman ayırılması.

Atıştırmalıkların azaltılması: Sağlıklı beslenmeyi engellediği için sağlıksız atıştırmalıkların kesilmesi.

Duygusal durum: Stres, üzüntü veya endişe durumunda aşırı tüketimin frenlenmesi.

Not: Sunulan bilgilerin amacı herhangi bir hastalığı teşhis veya tedavi etmek, iyileştirmek veya önlemek değildir. Tüm bilgiler yalnızca genel bilginize yöneliktir, tıbbi tavsiye veya belirli tıbbi durumların tedavisinin yerine geçmez. Uygulamadan önce bu bilgileri doktorunuzla görüşün.

Paylaşın

Aktif Bir Yaşam Tarzına Sahip Olmanın 7 Yolu

Tembellik tembelliği doğurur; bu atasözüne aşina mısınız? Tembellik, zihnin ve bedenin daha fazla zarar görmesini önlemek için erken kırılması gereken bir döngüdür. Tembellik sorunu, basit yaşam tarzı değişiklikleri ve yeniden başlama yeteneği ile çok rahat düzeltilebilir.

Haber Merkezi / İşte aktif bir yaşam tarzına başlamanın ve tembelliği bırakmanın yedi basit yolu.

1. Gerçekçi zaman çizelgeleri ayarlayın

Bunun üstesinden gelmenin ilk yolu, uzun vadeli hedefinizi gerçekçi zaman çizelgeleri ile kısa vadeli hedeflere bölmektir. Kendinize karşı çok sert olmaya ve her zaman mükemmel olmayı beklemenize gerek yok. Özeleştiri, kendi kendine öğrenme ve ayrıca gelişme için harika bir yöntemdir.

Yine de motivasyonunuz düşükse, eksikliklerinizden daha çok güçlü yönlerinize odaklanmanız önemlidir. Bu nedenle başkalarından onay almaktan kaçının ve sizi hedeflerinize yaklaştıracak bir eylem planına odaklanın.

2. Daha iyi uyuyun

Uyku süresine ve zamanlamasına öncelik vermek, enerji düzeyi üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir. Aktif bir yaşam tarzı istiyorsanız, doğru miktarda uyumaya ve uykunuzu tutarlı bir şekilde sürdürmeye ve zamanında uyanmaya odaklanmanız çok önemlidir.

3. Şimdiye odaklanın

Küçük şeyleri doğru yapın ve genel yaşam tarzınız üzerindeki etkisini görmek için her gün yapın.

Örneğin bir sabah rutini yapmak, güne doğru başlamanıza yardımcı olur. Şimdi, bununla ne demek istiyoruz? Uyanır uyanmaz telefonunuza veya sosyal medyanıza bakmaktan, hatta e-postalarınızı kontrol etmekten kaçının. Güne çok üretken başlamanızı tamamen engelleyebilir.

4. Mikro molalar verin

Kısa ve sık molalar vermek, günün yorgunluğunu hafifletmeye yardımcı olur. Örneğin, çalışma masanızın hemen yanında bir şişe su bulundurmak yerine muhtemelen mutfaktan gidip alın. Bu hem hareket etmenizi hem de kısa süreliğine olsa zihnin ve bedenin dinlenmesini sağlayacaktır.

5. Sağlıklı beslenin

Sağlıksız beslenme, günlük üretkenliğimizi, enerji seviyemizi ve zindeliğimizi, hatta uykumuzu bile etkileyebilir. Bu olumsuzlukları ortadan kaldırmak için tek yapmanız gereken yediklerinize dikkat etmek; Kulağa basit geliyor, değil mi?

Dikkat ederek yediğinizde, yemeği daha çok seveceksiniz. Dikkatli yeme, otomatik olarak doğru yiyecek türünü seçmeye de yol açar. Yiyecekler sizi besler ve enerji seviyenizi artırır.

6. Kişisel Ödüller

Ödül hilesi, ödüller odaklanmanıza, motive olmanıza yardımcı olabilir ve size süreçten zevk almanız için nedenler verebilir. Cumartesi gecesi en sevdiğiniz tatlıyı yediğinizde kendinizi suçlu hissetmeyi bırakmak gibi…

7. Basit ve gerçekçi hedefler

Basit ve gerçekçi hedefler yedinci ve son ipucu. Diyelim ki birkaç kilo vermek istiyorsunuz ve diyet yapmaya çalışıyorsunuz. O zaman başlamadan önce kendinize şu soruyu sorun: ‘Önümüzdeki birkaç yıl buna bağlı kalmam benim için kolay mı?’ ve ‘bu hedef ulaşılabilir mi?’ Her iki soruya da cevabınız evet ise, kilo verme hedefinizde başarılı olma olasılığınız oldukça yüksektir.

Öte yandan, dayanamayacağınız kadar karmaşıksa, başarısız olanın siz olmadığını, hedefin yanlış olduğunu unutmayın. Muhtemelen yeni bir egzersiz rutinine başladığınızda da aynı şey geçerlidir.

Not: Sunulan bilgilerin amacı herhangi bir hastalığı teşhis veya tedavi etmek, iyileştirmek veya önlemek değildir. Tüm bilgiler yalnızca genel bilginize yöneliktir, tıbbi tavsiye veya belirli tıbbi durumların tedavisinin yerine geçmez. Uygulamadan önce bu bilgileri doktorunuzla görüşün.

Paylaşın

Günde 3 Öğün Yerine 6 Öğün Yemek Yemeniz İçin 3 Neden

Kilo vermek zor, çünkü önerilen diyetler ya karmaşık yada uygulanması çok zor. Günde üç yerine altı küçük öğünden oluşan bir beslenme rutininin formda kalmaya daha fazla yardımcı olduğu inancı hızla yaygınlaşıyor.

Haber Merkezi / Doğru yiyecek seçimleri ile altı öğünde daha fazla kilo verilebilir. İşte nedeni…

Şeker dengesi: Gün boyunca düzenli aralıklarla az miktarda yemek yemek, kan şekeri seviyesinii eşit bir dengede tutmaya yardımcı olur, böylece sık sık açlık hissedilmez. Ayrıca her öğünde daha az yemek yemek, açlık hissini bastırır, çünkü mide hiçbir zaman tamamen boş olmaz.

Enerji: Küçük ama sık öğünler, vücudun alınan gıdayı enerjiye dönüştürmesine ve depolamasına yardımcı olan insülini daha iyi düzenler. Her dört saatte bir yemek yemek, daha uzun süre enerjik tutacaktır. Tüm gün boyunca aralıklı olarak birkaç küçük öğün yemek, metabolizma seviyesini yüksek tutar, böylece vücut sürekli olarak kalori yakar.

Sindirim: Midenin yiyecekleri sindirmek için zamana ihtiyacı vardır, bu nedenle çok fazla yemek yemek, sindirim sistemini daha uzun süre çalıştırır. Vücut daha küçük öğünleri daha hızlı sindirir, bu da vücudu daha enerjik ve daha az tembel hissetmesini sağlar.

Küçük ama doyurucu kahvaltı, sağlıklı sabah ortası atıştırmalığı, porsiyonlu öğle ve akşam yemeği ve iki öğleden sonra ve akşam atıştırmalığı, üç ana öğünde tüketilen kalori miktarına eşit veya daha az olmalıdır.

Not: Sunulan bilgilerin amacı herhangi bir hastalığı teşhis veya tedavi etmek, iyileştirmek veya önlemek değildir. Tüm bilgiler yalnızca genel bilginize yöneliktir, tıbbi tavsiye veya belirli tıbbi durumların tedavisinin yerine geçmez. Uygulamadan önce bu bilgileri doktorunuzla görüşün.

Paylaşın