Özel’den Erdoğan’a: İktidarı Alacağız

Özgür Özel, Recep Tayyip Erdoğan’ın belediyelerin SGK’ya olan borçlarının tahsili için verdiği talimat üzerine, “Bakın Türkiye’de SGK’ya belediyelerin toplam borcu 14 milyar 699 lira. En borçlu belediyeler AKP’den yeni devraldığımız belediyeler” dedi ve ekledi:

“En borçlusu Bursa Büyükşehir, sonra Sakarya, sonra Ordu, sonra Balıkesir, sonra Denizli. Bakın en borçlu 5 belediye, 5’i de AKP’den aldığımız belediyeler. Şimdi kendi ödemediği parayı bizden kesmeye kalkıyorlar. Bu sayede çöpler toplanamasın istiyorlar. İstiyor ki toplu taşıma aksasın. Şunu söyleyelim, köpürsen de neye başvurursan başvur bir yolunu bulacağız bu hizmeti yapacağız, milletin gönlünü fethedeceğiz ve o iktidarı senin elinden alacağız!”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Balıkesir’de halka seslendi. Konuşmasına siyanür şirketine direnen vatandaşlara değinerek başlayan Özel, “Anadolu’da 300 metreden, 400 metreden derin kuyu dalgıç pompalarıyla su çıkarılırken birçok yerden, maalesef bu suya birileri göz dikti. Oraya altın madeni ruhsatı verdiler. Türkmendağı’ndaki İvrindi ve Altıeylül ilçeleri sınırında kalan 16 köy tehdit altında. Maalesef bir kilometre uzunluğunda, 170 metre derinliğinde iki tane siyanür havuzu yapıyorlar” ifadelerini kullandı.

Özel, Erdoğan’ın “Belediyeleriniz Sosyal Güvenlik Kurumu’na olan birikmiş borçlarını ödesin. Öyle 25 kuruşa simit yok” ifadelerine yanıt verdi. Erdoğan’ın, “SGK’ya çok borçlu, borçlarını ödesinler. Öyle 25 kuruşa simit yok” dediğini anımsatan Özel, “Tam buradan başlayayım. Sayın Erdoğan doğru söylüyor. Bugün 25 kuruşa simit yok, simit 10 lira… Ama sen iktidara geldiğinde simit 25 kuruştu, sen yaptın 10 lira!” diye konuştu.

Özel, şöyle devam etti: “Hazımsızlık şu; belediyeler hizmet etmek istiyor, işte Ahmet… Bu kadar borca rağmen içi içine sığmıyor. Para bulmaya, kaynak bulmaya çalışıyoruz. Dünyanın öbür ucundan kaynak buluyoruz, fon buluyoruz ama imza atmıyorlar. Niye? Hizmet ederiz de millet CHP’nin geldiğinde ne iyi işler yaptığını görmesin diye! Kentsel dönüşüme para buluyoruz, imza atmıyor. Deprem olacak, insanlar ölecek, orada bile siyaset yapıyorlar.

Erdoğan’a tepki gösteren Özel, şunları kaydetti: “Önünde dünya kadar dosya var. Kentsel dönüşüm için, toplu taşıma için, temiz su için, çevre için ama imzaları atmayarak Türkiye’ye dışarıdan bulduğumuz kaynağı belediyelerimize kullandırtmıyor. Şimdi de gelmiş, geçmişten bugüne AK Parti’den aldığımız belediyelerde bilhassa SGK ve Vergi Dairesi’ne inanılmaz borçlar var. Zamanında parayı yatırmamış, SGK’nın parasıyla burada belediyecilik yapmış ona rağmen kazanmışız…

Şimdi diyor ki, AK Parti döneminde ödenmeyen parayı, MHP döneminde ödenmeyen parayı bir seferde, faiziyle senin paralarından keseceğim. Bunun tek amacı var; belediye başkanlarımızın elini kolunu bağlamak, hizmeti aksatmak, bunun üzerinden ucuz siyaset yapmak… Öyle belediyeleri zora sokarak, halkın hizmetini aksatarak CHP’yi yıpratacağını düşünüyorsan aldanıyorsun. Millet arkamızda. Bunu millet görüyor, sana bunun hesabını ilk sandıkta soracak. Bakın Türkiye’de SGK’ya belediyelerin toplam borcu 14 milyar 699 lira.

En borçlu belediyeler AKP’den yeni devraldığımız belediyeler. En borçlusu Bursa Büyükşehir, sonra Sakarya, sonra Ordu, sonra Balıkesir, sonra Denizli. Bakın en borçlu 5 belediye, 5’i de AKP’den aldığımız belediyeler. Şimdi kendi ödemediği parayı bizden kesmeye kalkıyorlar. Bu sayede çöpler toplanamasın istiyorlar. İstiyor ki toplu taşıma aksasın. Şunu söyleyelim, köpürsen de neye başvurursan başvur bir yolunu bulacağız bu hizmeti yapacağız, milletin gönlünü fethedeceğiz ve o iktidarı senin elinden alacağız!”

Paylaşın

Özel: İsrail’in Görülmez En Büyük Müttefiki Tayyip Erdoğan’dır

Balıkesir’de konuşan CHP Lideri Özgür Özel, “Tayyip Erdoğan Sakarya’da konuşurken meydanda bir tane pankart açılmış, pankartta diyor ki ‘İsrail ile utanç verici ticarete son verin.’ O pankartı açanlar AK Parti mitingine gidenler. O pankartı açanlar geçmişten beri milli görüşçüyüz, diyenler. O pankartı Türk polisine toplatan, işte üzerindeki milli görüş ceketini, gömleğini çıkardım diyen, BOP’un eş başkanı, İsrail’in görülmez en büyük müttefiki Tayyip Erdoğan’dır. Biz Filistin’i savunurken, o pankartı toplatanlara yazıklar olsun” dedi.

Haber Merkezi / Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Özgür Özel, Balıkesir’de aday tanıtım toplantısında konuştu. Özgür Özel’in açıklamaları şöyle: “İzmir’in işgalinin ardından 5 ayrı kongreyi gerçekleştirmiş, ardından bir taraftan Ayvalık, Soma, Akhisar, İvrindi’de bulduğu her yerde düşmana direnmiş, bu direncin sonucunda Kuvayi Milliye’nin sembol kentlerinden bir tanesi olmuş, hepimizin söylerken tüylerini diken diken ettiği gibi düşmana ilk kurşunu da, son kurşunu da atmış Balıkesir’imizin kahraman vatan evlatları hepinize merhaba. Burada sizlerle birlikte olmak büyük bir keyif. Elbette ‘Memleketin neresi’ dendiğinde Manisalıyım ancak Trabzon’da, Gaziantep, Erzurum, Trakya’da pek çok partilimiz şöyle söylüyor, ‘Kızım sizde’ diyor ya da ‘Damadım hemşerin’ diyor.

Nereliler diyorum, kimi Balıkesirli, kimi Edremitli diyor. Kimse Türkiye’de Balıkesir ile Manisa’yı birbirinden ayrı görmüyor. Ben de CHP’nin Genel Başkanı olarak Balıkesir’i memleketim görüyorum. Biraz önce sevgili Ahmet Akın sunumunu yaptı, zaman ilerledikçe toparlıyorum dedi, uzatıyorum dedi sonra bana geldi ‘Genel Başkanım kusura bakmayın’ dedi. Bu bana onun ilk milletvekili olduğu 2015 yılının eylül, ekimini hatırlattı. Kürsüdeydi, söz vermiştik, konuşuyordu, süre bitti ama laf bitmedi, yetiştiremedi. Süre istedi, 1 dakikada toparlayamadı, geldi yanıma her zamanki nezaketiyle dedi ki ‘Grup Başkanvekilim kusura bakmayın, yetiştiremedim’ dedi.

O zaman ona bir şey söylemiştim, hatırlayacak. Dedim ki ‘Ahmet söz biter, süre bitmezse tehlike. Süre biter söz bitmezse hiç mahsuru yok’. Şimdi gördüğüm şu, süre bitip de projeler bitmiyorsa bu güzel bir iştir. Projeler zamana sığmıyorsa güzel bir iştir. Bir tarafta zamanı tüketip işi üretmeyenler var. Bir tarafta yapacaklarını anlatmaya vakti yetmeyen bir Ahmet Akın var. Şimdi, bizim sloganımız ‘İşimiz gücümüz Türkiye.’ ‘İşimiz gücümüz Balıkesir.’ ‘İşimiz gücümüz Edremit.’ ‘İşimiz gücümüz Ayvalık.’ Bütün ilçeler.

Ben burada aday gösterdiğimiz her arkadaşımızın, geçmişte partimizde bu görevi yapmış herkesin işini gücünü bırakıp kentine yoğunlaştığını, kendi gelirini, varlığını, çevresini, partisini zenginleştirmeyi, kendi etrafını zenginleştirmeyi değil kenti güzelleştirmeyi tercih eden namuslu, çalışkan arkadaşlarımızı yürekten tebrik ediyor ve onlara alkış istiyorum. Bizde birileri gibi yolsuzluklar, birtakım örgütlere bağlı olduğu için zorla istifa ettirmeler yok. Göreve getirdiğimiz arkadaşlara, görev verdiğimiz, aday yaptığımız arkadaşlara ne kadar güveniyor ve kefilsek aday adayı olup adaylaştıramadıklarımıza bu görevi yapıp adaylaştıramadıklarımıza da kefiliz.

CHP’nin Genel Başkanı olarak bu kefaleti açıkça ortaya koyuyorum. Görevdeyken iyi olmayınca istifa etmeler, başka partiye gitmeler, oradan partiye ateş etmeler. Vallahi 3, 5 kişinin, iktidara yakın gazetelerin manşetine çıkmasının bir önemi yok. 16 bin 500 aday adayı vardı bu partide, 3’ü, 5’i öyle yapıyor ama sabahleyin adaydan erken kalkıp adayı arayıp ‘Hadi çalışmaya gitmiyor muyuz’ diyen aday adayımız. Kendisine ayırdığı bütçeyi ilçe başkanına getiren aday adayımız, kendisine giydirdiği aracı belediye başkan adayıma tahsis eden aday adayımız var bizim. Bizim gönlümüzün manşetinde bu arkadaşlar var, onları yürekten alkışlıyoruz.

“Bir ders aldım ve onu hiçbir zaman unutamam”

Ben yerel seçimleri çok önemsiyorum. Hem öğretici seçimler hem hepimizin tarihlerinde unutamayacağı şeyleri yaşadığımız anılar biriktiriyoruz. 2019 seçimlerini 11 büyükşehirde kazanırken bunlardan bir tanesi İstanbul’du. İstanbul’daki başarımızı hazmedemediler, YSK’ya gittiler, olur olmaz belgeler sundular, yalanlar attılar. 31 Mart seçimlerini iptal ettirdiler. 23 Haziran’a kadar gece gündüz çalıştık. O bütün çalışmanın sonunda büyük bir zafer elde ettik. Çok memnunuz. Büyük mutluluklar elde ettik, hepsi zihnimizin en müstesna köşesinde. Ama ben o seçimde bir şey öğrendim, bir ders aldım ve onu hiçbir zaman unutamam.

Fatih’teki arkadaşların yanına vardım, esnaf gezmeye başladık beraber. Şimdi gitsem bulacağım bir sokağın hemen başındaki bir dükkan, bakkal ile market arası. Kapının içinde böyle ak sakallı bir hacı amca var. Girince ben tam kendimi tanıtacağım. Bana güldü, ‘Gel bakalım Özgür Bey’ dedi. Böyle muzipçe gülünce anladım ki bizden değil. ‘Ne yapmaya geldin’ dedi, dedim ki ‘Ekrem Başkana oy istemeye geldim’. ‘Yok öyle hiç konuşma’ dedi. Biraz canım sıkıldı, sustum. ‘Sen beni dinleyeceksin’ dedi. ‘Buyur hacı amca’ dedim, ‘Gel bak’ dedi. Böyle üstüne vurdu elektronik terazinin, ‘Burada yenisi var ama bak bununla bir eşit kefeli terazi var. Bu hacı bu dükkanda 40 yıl nohut, fasulye, pirinç, bulgur tarttı. Böyle kefeleri yamuk yumuk olmuş koca bir terazi geldi arkadan. Bu dedi dengeye gelir böyle. Hacı amcan tutar, pirinçse pirinç, nohutsa nohut ucundan bir atar ki öbür taraf bassın.

Müşterinin tarafına atar.’ Niye dedim. Dedi ki ‘Ben hak geçmesin isterim, ben belki 40 senede o tarafa 2 kamyon nohut atmışımdır. 2 kamyon bulgur, fasulye atmışımdır ama hak geçirmemişimdir. Bak bu hacı amcan 25 senedir Tayyip Bey’e oy veriyor, o kime ver dediyse ona veriyorum. Bu sefer de Binali’ye verdim. Gelecek sefer de Tayyip Bey kimi derse ona vereceğim’ dedi. ‘Tamam mı’ dedi. ‘Tamam canın sağ olsun’ dedim. ‘Dur anlamadın’ dedi. ‘Ama bu sefer Ekrem’e vereceğim’ dedi. ‘Niye’ dedim. ‘Bu sefer hak geçti evladım’ dedi. ‘Bu hacı amcan hiç hak geçirmedi, bu sefer de geçirmez. Bu sefer oyu hak geçti diye Ekrem’e vereceğim’ dedi. Bunu Balıkesir’de niye anlattım biliyor musunuz? Bu milletin feraseti o bakkal hacı amcanın feraseti Balıkesir’in tamamında var.

Bütün Balıkesir’e şunu hatırlatmak isterim. Geçen sefer başka olabilir, gelecek sefer başka olabilir. Ama adalet yerini bulacaksa ben Ahmet Akın’ı Balıkesirlilerin vicdanına emanet ediyorum. Geçen sene mayısta birlikte sandıkta buluştuğumuz çok değerli sayın önceki genel başkanımıza, Cumhurbaşkanı adayımız Kemal Kılıçdaroğlu’na oy veren herkes, 10 ay sonra aynı oyu atsa vallahi, billahi Balıkesir kurtuluyor. Geçen seçimlerde Ahmet Akın’ı Balıkesir adayı yaptık, vallahi övünmek gibi olmasın, ‘Ahmet Akın, herkese yakın’ sloganını kullanıyor ama sloganın sahibi benim. Bütün Balıkesir şahit ki biliyor ki Ahmet Akın, Millet İttifakı’nın adayı olarak o seçimi alıyordu, kabusu bitiriyordu.

Dürüst, çalışkan, insan ve parti ayırmayan, siyaset ayırmayan, hizmet eden bir belediye başkanı olarak Balıkesir’e geliyordu. O süreçte dediler ki ‘Adayınızı geri çekin, burayı biz istiyoruz.’ Vallahi biz ikilettik, Ahmet dedi ki ‘Genel merkezimiz karar verdiyse olur.’ Gözleri yaşlıydı, ağlaya ağlaya ama madem ittifaktır dedi ve çekildi. Burayı öyle istediler, İsmail Ok’a verildi. İsmail Ok da emaneti aldı, iki eliyle AK Parti’ye verdi. Ödülünü aldı mı, aldı. Şimdi AK Parti onu tekrar milletvekili yaptı. Ne var ortada? Ortada milli irade hırsızlığı var. Ne var ortada? Ortada Balıkesir’in iradesinin çalınması var. Balıkesir geçen sefer karar vermiş, diyor ki ‘Büyükşehri AK Parti’den alacağım, Ahmet Akın’a vereceğim. Yani milletin hizmetine vereceğim.’ Adayı çekin, çekelim. Şu arkadaşa verin, verelim. Seçimi kaybetti, ne yapalım? O süreçte şu söz kulağımın içindedir.

Hem vallahi hem billahi. ‘Kimseye borcum yok ama Ahmet sana borcum var’ dediler. Şimdi siyasettir, eyvallah. Bugünün şartları bunu gerektiriyordur. Eyvallah. Şimdi o verilen söz tutulamıyordur, şahsen. Eyvallah. Balıkesir’deki iyi insanların, sosyal demokratların yanında milliyetçi demokratların, muhafazakar demokratların, Balıkesir’i seven herkesin vicdanına sesleniyorum. Bu adaletsizliği siz gidereceksiniz. Bunu sizden bekliyoruz. Balıkesir’e bu yakışır. Eğer Ahmet Akın gelirse hem vallahi hem billahi Balıkesir’de kavga olmaz, huzur gelir. Balıkesir’e adalet gelir, refah gelir, sevgi gelir, güven gelir. Ahmet Akın’a oy verince Balıkesir kendine gelir. Ona güveniyor ve onu destekliyoruz.

Zor bir yıl geçirdik, büyük ekonomik krizler var. Kur korumalı mevduat diye bir rezaletle yoksulun cebinden paraları alıp bir avuç zengine veren bir sistem oldu. Bunun yükü ağır. Seçimden sonra doların yaşadığı seyri gördünüz. Mazotu, benzini gördünüz. Ne diyorlar, acı reçete geliyor, bundan sonra kemer sıkacağız, sıkı para politikası yapacağız. Seçmen 1 Nisan’da eğer bir cevap vermezse önümüzdeki süreçte çok tehlikeli, 4 yıl bir daha sandığı bulamayacağı, sesini duyuramayacağı bir süreç başlayacak. Bu sürecin başlamaması için seçmenin elinde bir imkan var. 1 Nisan günü gelecek zammı, krizi, pahalılığı, enflasyonu mutlaka durdurabilirsiniz. Eğer 31 Mart’ta sandığa gidilip de her şeye rağmen Cumhur İttifakı’na, AKP’ye oy verilirse denecek olan şu, ne yaparsak yapalım veriyorlar.

10 bin lira emekliye para veriyoruz, evi olmayanın kirasına yetmiyor. Yine veriyorlar. Çocuğunun boğazına yetmiyor, veriyorlar. Yakacağına, giyeceğine yetmiyor, veriyorlar. 17 bin lira gibi bir asgari ücret, açlık sınırında bu parayı veriyoruz, 5 kişilik aileye. Yine oy veriyorlar derlerse işte o zaman 1 Nisan’dan sonra acı reçete herkesin gırtlağında, her çocuğun kursağında, her yoksulun damağında. Eğer acı reçeteye engel olacaksak 2 Nisan’a değil 31 Mart günü sandık başına gideceğiz ve sandıkta bu iktidara sarı kartı göstereceğiz. Kırmızı ışığı yakacağız. Dur artık, yeter diyeceğiz. Hep zengini düşündün, söz artık milletindir, diyeceğiz. Başka çaresi yok.

Ben dün Et ve Süt Kurumu’nun önündeki 600 metrelik kuyruğu gördüm, gırtlağım düğümlendi. 600 metre kuyruk var, kuyruğun sonunda 1 kilo kıyma, piyasanın yarı fiyatına. Sabahın 4’ünde, 5’inde kalkmış, kuyruğa geçmiş insanlar. Oysa biraz önce söylenen sosyal projeleri yapan ve örnek aldığımız CHP’li belediyeler bundan sonra bir belediye bir şeyi iyi yapıyorsa, o proje bütün belediyelerle paylaştırılıyor. Ahmet Akın iktidara geldiğinde, Balıkesir’de mazbatayı aldığında, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanlığı unvanını aldığında, Yılmaz Büyükerşen’in Genel Koordinatörü olduğu CHP’li belediyelerin eşgüdüm birimi tarafından Ahmet Akın’a başarılı projeler verilecek.

Bu projelerinde yapmak istediklerine bütün destek verilecek. Ayrıca hem yapmış olduğu kart projesi ile nasıl Mansur Başkan Ankara’da yoksullara ayda 1 kilo et veriyorsa, doğalgaz yardımı dedi, 500 liralık doğalgazı hesabına yüklüyorsa, emeklilere yardım yapacağız dedi, nasıl Mansur Başkan her emekliye bin lira kartına yüklüyorsa, bu projeleri ortaklaştırarak hem Ahmet Akın’ın sözlerini hızla tutmasını sağlayacağız, hem de Balıkesir’deki yoksulun, ihtiyaç sahibinin, emekçinin ve emeklinin yüzünü güldüreceğiz. Bunu hemen yapacağız.

Dün Madrid’deydim. Sosyalist Enternasyonal toplantısına gittik. 140 ülkenin temsilcisi var. Dünyadaki sol, sosyal demokrat, sosyalist partiler. Dayanışmayı güçlendirmek, bütün dünyada solu yeniden yeni rüzgarları arkasına almak için hep birlikte çalışıyoruz, çalışacağız. Orada imkanı bulunca, bunların 30’dan fazlası ülkelerinde iktidar. Örneğin İspanya’nın Başbakanı Pedro Sánchez, Sosyalist Enternasyonel’in başkanı. Dünyada çok etkili liderler orada olunca onlara Hamas’ın yaptığı saldırılardan sonra İsrail devletinin giriştiği zalimce saldırıları, 30 bin kişinin hayatını kaybettiğini, Filistin’de çocuk ve kadınların katledildiğini, solculara, sosyal demokratlara zulme karşı susmanın, çocuk ölümlerine karşı sessiz kalmanın yakışmayacağını, bu konuya hep beraber müdahale etmemiz gerektiğini, nisan ayında benim Filistin’e gideceğimi, Filistin’in Türkiye solunun, Bülent Ecevit’in, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının büyük meselesi olduğundan hareketle, önemli çağrılarda bulundum.

İkili temaslarda bu konuda sosyal demokratların, sosyalistlerin akan kanı durdurması, Mustafa Kemal Atatürk’ün yurtta barış, dünyada barış söylemine uygun olarak barış için mücadele etmemiz gerektiğini söyledim. Ben o saatlerde dünyanın önemli liderlerine ‘Filistin’deki mezalimi durduralım’ derken, Tayyip Erdoğan Sakarya’daymış. Sakarya’da konuşurken meydanda bir tane pankart açılmış, pankartta diyor ki ‘İsrail ile utanç verici ticarete son verin.’ O pankartı açanlar AK Parti mitingine gidenler. O pankartı açanlar geçmişten beri milli görüşçüyüz, diyenler. O pankartı Türk polisine toplatan, işte üzerindeki milli görüş ceketini, gömleğini çıkardım diyen, BOP’un eş başkanı, İsrail’in görülmez en büyük müttefiki Tayyip Erdoğan’dır. Biz Filistin’i savunurken, o pankartı toplatanlara yazıklar olsun.

“İliç’teki madencilerin feryadını duymayanlar”

Balıkesir bizim komşu kentimiz. Soma’da 301 madenci hayatını kaybettiğinde 31’i Savaştepe’dendi. Soma maden faciasını anlatırken hep şunu söylerim, Soma sadece Manisa’nın değil hem İzmir’in Kınık ve Bergama üzerinden, hem Balıkesir’in Savaştepe üzerinden, hatta Bartın, Zonguldak, Kastamonu’nun faciasıdır. Çünkü bu memleketlerden madenciler orada hayatlarını kaybettiler. İliç’te 9 evladımız toprak altında kaldı, maalesef artık orada bırakıldı. Bunun tek sebebi vardı, birileri paraları istiflesin diye çıkan atıkları dağ gibi istifleyenler. Soma’daki tehlikeye dikkat çekenleri duymadıkları gibi İliç’teki madencilerin feryadını duymayanlar.

Bu maden ısınıyor, başımıza bela olacak dendiği gibi bu dağ çok yükseldi, çatlaklar var, bir gün hepimizi önüne katacak diyenleri dinlemeyip paranın peşinde koşanlar, İliç faciasına sebebiyet verdiler. Orada o facianın yaşanmasına sebebiyet veren imza, ÇED raporunun imzasıdır. Onun altında imzası olan dönemin Çevre Bakanı Murat Kurum’dur. ‘Ne alakası var benimle’ dediği imza, ‘Heyelan riski yoktur’ diye attığı, evlatlarımızı felakete sürüklediği bir imzadır. Bundan sonra vatandaşlarımızdan talebimizdir, uyarımızdır. İliç felaketinin müsebbibini İstanbul’un felaketi yapmasınlar, İstanbul’un felaketine engel olsunlar.

Ahmet Akın, parti ayırmadan Balıkesir’in yüzünü güldürecek. Ama bir de Balıkesir’in yüzünü öne eğdirenler, Balıkesir’in anasını ağlatanlar, Balıkesir’in soyup soğana çevirenler var. Şu anki belediye başkanı Yücel Yılmaz. Bu kadar baskı altındaki Sayıştay dahi Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’ndeki büyük yolsuzlukları görmezden gelememiş. Yazmış ki ‘İhaleler kevgire dönmüş’. ‘İhale mevzuatı delik deşik edilmiş’. Yazmış ki ‘Buradaki ihaleler kamu yararına değil birilerinin adresine yollanan ihaleler’ demiş. Suç duyurusunda bulunmuş, ‘Dava açılsın’ demiş ama soruşturma iznini İçişleri Bakanı vermemiş.

Danıştay’ a başvurulmuş, Danıştay kimin elinde, malum şahsın elinde ama iddialar o kadar büyük ki Danıştay dahi soruşturmaya gerek yoktur kararını kaldırmış ve soruşturma açılmış. Türkiye’de bir yerel yönetimde görülmedik kadar kötü ihalelerin yapıldığı, asla kabul edilemeyecek nitelikte yandaşların kayrıldığı, Balıkesir’in varlıklarının birilerine peşkeş çekildiği bir sürecin geldiği yerdeyiz. Bu yaşanan pisliklerle zaman zaman yargı böyle küçük çıkışlar yapıyor ama az sayıda cesaretini koruyanlar, başaramıyor, hemen alıp atıyorlar. Birkaç müfettişi cezalandırıyorlar ya da göstermelik cezalar veriyorlar. Bu pislikle vallahi ne yargı ne Sayıştay ne Danıştay baş edemiyor. Ama buna bir kişi ‘dur’ diyebilir, o bir kişi Balıkesirlinin ta kendisidir. 31 Mart’ta bunlardan hesabı sormayı Balıkesirli hemşerilerimize bırakıyoruz.

31 Mart’ta Ahmet Akın, Balıkesir Büyükşehir’i kazandığında, Balıkesir’deki belediye sayılarımızı artırıp, keşke mümkün olsa hepsinde iktidara geldiğimizde, bizim yapacağımız bir şey var. Ahmet Akın belediyeye gidecek ya belediyenin kapısına gelecek ya, hep birlikte içeri gireceğiz ya, girmeden duracak, cebinden mal varlığını çıkaracak, Balıkesir Belediyesi’nin girişindeki cama Ahmet Akın mal varlığını asacak. Ahmet Akın ve 31 Mart’ta belediyeyi kazanan bütün belediye başkanlarımız mal varlıklarını belediyenin girişine asacaklar. Söz mü Ahmet? Ahmet Akın, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunda mal varlığını belediyenin girişine asacak mısın, söz mü? Bizden de sana söz. Biz de seni belediye başkanı yapacağız.

Balıkesir’de seçim kazanılsın diye biz Ankara’da bir ittifak yapamadık ama Balıkesirliler Balıkesir İttifakı yapmış. Bir de Türkiye’de bir ittifak var, o ittifakı anlatacağım ama onu anlatmam için bizim ittifaka diyorduk ki bir tarafta Cumhur İttifakı var, içinde iki parti var, biri AK Parti, biri MHP. Her geçen gün birbirine benzeyen partiler. Yanlarına ‘Kadınlar sahiplendirilmelidir’ diyen, domuz bağcıları. Bir dönemin, Türkiye’nin travmasını almışlar. Kendilerine yakışır, hayırlı olsun. Onlar oraya yakışır. Bir Cumhur İttifakı var. Rengi koyu gri. Yağmur yağmadan önce şehrin üstünü yağmur bulutları kaplar ya, kurşuni gri. Cumhur İttifakı’nın rengi kurşuni gri.

Oysa bizim Türkiye İttifakı var. Bunun içinde CHP var ama her siyasi partiden insan var. Bizim ittifakın adı Türkiye İttifakı. Türkiye İttifakı’nın içinde kimler var biliyor musunuz? Milli takım gol attığında kim seviniyorsa, ittifakımızda onlar var. Filenin Sultanları dünya şampiyonu oldu ya, İstiklal Marşı okunurken onlar ağladı, biz ağladık ya. Filenin Sultanları ağlarken kimin gırtlağı düğümleniyorsa Türkiye İttifakı’nda onlar var. Türkiye İttifakında bu ülkeyi sevenler var. Türkiye işgal tehlikesi olduğunda, işgal donanması gelince ona kırmızı halı serenleri de işgal donanması gelince Kartal istimbotunun üstüne çıkıp, yanındaki yaverine ‘Üzülme çocuk, geldikleri gibi gidecekler’ diyenleri de biliyor.

Eğer bir gün Türkiye’de yeniden bir beka sorunu olursa o gün Tayyip Bey çağırdı diye havaalanına gidip kot pantolon üzerine göstermelik perdelik kumaştan kefen çekenler değil bu salonda Çanakkale, Conkbayırı’nda kefensiz yatanların torunları çıkar karşılarına. Kimse CHP’lilere, Türkiye İttifakı’nın bileşenlerine milliyetçilik dersi vermeye kalkmasın. CHP Türkiye’dir, Türkiye sevdalılarının, ay yıldızı al bayrağı kendine bayrak bilenlerin, onun uğruna ölenlerin partisidir. Ben diyordum ki ‘Bu Cumhur İttifakının koyu gri bir rengi var ama bizim bayrağımızın renkleri Türkiye İttifakının renkleridir. Buna bir bayrak yapalım’ derken, Şeref Çiçek geldi ve yolumu kesti.

İl başkalığının önünde. Bana dedi ki ‘Aha sana Türkiye İttifakı. Ahmet ile beraber Türkiye İttifakının bayrağını şöyle bir tutalım.’ İşte size Türkiye İttifakı, işte Türkiye İttifakının bayrağı. Türkiye İttifakının renkleri. İki renk. Kırmızı, beyaz. En büyük Türkiye. Türkiye İttifakının bayrağını bir gösterelim. Türkiye İttifakını Balıkesirlilere emanet ediyorum, Ahmet Akın’ı Balıkesirlilere emanet ediyorum. Balıkesirlileri Allah’a emanet ediyorum. Kalkın ve bu seçimi alın. Biz size güveniyoruz, inanıyoruz. Biz Balıkesir’in vicdanı, insafı, feraseti ve iyi niyetine inanıyoruz. Ahmet Akın sizin evladınız, onu size emanet ediyorum.”

Paylaşın

Erdoğan: 31 Mart’ı Dönüm Noktası Olarak Görüyoruz

Balıkesir’de halka seslenen Erdoğan, “Milleti kandırarak makam, mevki elde etme üzerine kurulu siyaset eski Türkiye’nin tarzıdır. Son 21 yılda hayata geçirdiğimiz demokrasi ve kalkınma atılımları sayesinde ülkemizde siyasetin şekli değişti” dedi ve ekledi:

“Eser ve hizmet siyaseti aldı. Türkiye Yüzyılı ile dünyada hak ettiği yere gelme konusunda kararlı adımlarla ilerleyen günümüz Türkiye’sinde eskinin geçer akçesi, zübük siyaseti işlemez, işlemiyor.”

Erdoğan konuşmasının devamında, “Cumhur İttifakı ve AK Parti olarak Mayıs ayında Türkiye Yüzyılı vizyonuyla siyasetin çıtasını biraz daha yükseltmiştik. Şimdi de bu vizyonu şehirlerimizle buluşturmayı hedefliyoruz. Şehirlerimizi geleceğe hazırlama konusunda 31 Mart’ı tarihi dönüm noktası olarak görüyoruz. Biz de Cumhurbaşkanı, Bakanlıklar, kurumlarıyla Ankara’da üzerimize düşeni yapacağız” ifadelerini kullandı.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Balıkesir Mitingi’nde açıklamalarda bulundu. Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle;

“Çanakkale’den milli mücadeleye kadar bu toprakları yeniden vatan eylediğimiz zorlu günlerin kahraman şehri Balıkesir’in bugün de Türkiye Yüzyılı’na omuz vereceğine inanıyorum. Tarih, kültür, eşsiz tabiatıyla hepsinden önemlisi baş tacı insanıyla medarı iftiharımız olan Balıkesir kendine yakışanı yapacaktır.

Şu anda resmi rakamları istedim. Bugün bu alanda 85 bin kişi var. Maşallah. Yolda caddeler boyu Balıkesirli kardeşlerimle hep beraber olduk. Çocuklar, kadınlar tüm halk oyunları ekipleri elhamdülillah bu ne güzellik böyle.

Konuşmasında CHP lideri Özgür Özel’in, 2019’da ittifak kapsamında adaylarını geri çektikleri Balıkesir’de bu kez İYİ Parti’den bir jest bekledikleri yönündeki açıklamalarını eleştiren Erdoğan, şöyle devam etti:

“Balıkesir’in kimseye minnet borcu yok. Ama anlaşılan o ki birileri Balıkesir üzerinden birbirlerine borçlanmışlar. Şimdi de bunu televizyon ekranlarından uluorta dillendirmeye başlamışlar. Anlaşılan birilerinin ödemek zorunda oldukları diyet borcu hiç bitmiyor ve bitmeyecek. Muhalefet cenahında her şey gizli kapaklı olduğu için kimin kiminle yürüdüğü kimin kime borçlandığı tam muamma. Siyasetin acemi genel başkanlar elinde adeta bir kabzımal eline dönüştürülmesi utanç verici.

Kazanmak değil kaybettirmek üzerine kurulu siyasetin bu şehre hiçbir katkısının olmayacağını en iyi benim Balıkesirli kardeşlerim biliyor. İstanbul’da yaşayan komediyi takip ediyorsunuz değil mi? Kaybedeceklerini görünce panikle sağa sola saldırmaya başladılar. Birileri ‘son dakikaya kaldık, aday listelerini yetiştiremedik’ numarasıyla kendini kandırmaya çalışıyor. Neyse ki işlerini doğru dürüst yapamıyorlar da oynadıkları oyunlar kendi ayaklarına dolanıyor. Kelimenin tam anlamıyla rezillik diz boyu.

Muhalefetin belediye başkan adayları şehirlere hizmet edecek isimleri bulma kriteriyle değil parti için hiziplerin paylaşım aracı olarak belirleniyor. Tespit ettiğimiz Cumhur İttifakımızın belediye başkan adaylarımızın verdiği her sözün arkasında biz varız, Cumhurbaşkanı var, hükümetimizin var, Cumhur ittifakı var. Muhalefet tarafında herhangi bir ölçü yok.

Kim nereyi kaparsa elinde kalıyor havasında bir süreç yaşanıyor. Bilhassa CHP’nin işler acısı haline baktıkça bu partiye gönül verenler adına biz de üzülüyoruz. CHP’nin ülkenin ve milletin geleceği için hiçbir vizyon, program, projesi bulunmadığını zaten biliyoruz. Son dönemde bu parti varlığını sürdürmek için her yolu mübah sayacak kadar sakil bir yere savruldu.

Kent uzlaşısı diyerek Kandil’le uzlaşı arayışına girmesi CHP’nin bu ülke ve milletle hiçbir ortak noktası kalmadığına işaret ediyor.

Her kafadan ayrı bir sesin çıktığı, genel merkezinden teşkilatlarına kadar tüm mekanizmaları dökülen CHP artık oyun kurucu olmaktan çıkıp, kurulan oyunların piyonu haline gelmiştir. Koskoca CHP’yi bölücü örgütün güdümündeki DEM ve marjinal örgütlerin oyunca haline getirenler utansın.

Balıkesir sadece lafa bakmaz. Balıkesir lafı söyleyenin kim olduğuna, bugüne kadar nerede ne yaptığına, bundan sonra ne yapabileceğine de bakar. Balıkesir vizyona, eser, hizmet, proje, yatırıma bakar. Balıkesirli bilir ki Cumhur İttifakı olarak kendisine ne söz verdiysek yerine getireceğiz. Biliyoruz ki muhalefet adayları söylediklerinin yüzde 90’ınını yerine getirmiyor, getiremiyor.

Belediyelere merkezi idarelerden ayrılan kaynağı neredeyse iki kat artırdığımız halde muhalefet cenahı utanmaz, arlanmaz şekilde engellendik yalanına sığınmaya çalışıyor. Bunlar bütçede engelli değildir, bunlar eser ve hizmet engellidir. Gözü de gönlü de şehirlerinde olmayanlar kendilerine verilen kaynakları şahsi hırsları ve heva ve heves uğruna çarçur etmişlerdir.

Milleti kandırarak makam, mevki elde etme üzerine kurulu siyaset eski Türkiye’nin tarzıdır. Son 21 yılda hayata geçirdiğimiz demokrasi ve kalkınma atılımları sayesinde ülkemizde siyasetin şekli değişti. Eser ve hizmet siyaseti aldı. Türkiye Yüzyılı ile dünyada hak ettiği yere gelme konusunda kararlı adımlarla ilerleyen günümüz Türkiye’sinde eskinin geçer akçesi, zübük siyaseti işlemez, işlemiyor.

“31 Mart’ı tarihi dönüm noktası olarak görüyoruz”

Cumhur İttifakı ve AK Parti olarak Mayıs ayında Türkiye Yüzyılı vizyonuyla siyasetin çıtasını biraz daha yükseltmiştik. Şimdi de bu vizyonu şehirlerimizle buluşturmayı hedefliyoruz. Şehirlerimizi geleceğe hazırlama konusunda 31 Mart’ı tarihi dönüm noktası olarak görüyoruz. Biz de Cumhurbaşkanı, Bakanlıklar, kurumlarıyla Ankara’da üzerimize düşeni yapacağız.

Bizim eser ve hizmet siyasetimizin lafta kalmadığının, icraatla temellendirildiğinin ispatlarından biri son 21 yılda Balıkesir’de yaptığımız 238 milyar lira tutarında yatırım yaptık.

Bu yatırımla eğitimde 4 bin 832 yeni dersliği şehrimize kazandırdık. İkinci devlet üniversitemiz Bandırma 17 Eylül Üniversitesi’ni faaliyete geçirdik. Balıkesirli ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza 6 milyar liranın üzerinde kaynak aktardık. 1100 yataklı Atatürk Şehir Hastanesi başta olmak üzere 2 bin 624 yataklı 35 hastaneyle birlikte 81 sağlık tesisi yaptık.

16 sağlık tesisimizin inşası sürüyor. TOKİ kanalıyla 8 bin 586 konutu tamamlayıp hak sahiplerine teslim ettik. 4 bin 960 konutun yapımına devam ediyoruz. 7 bin 870 bağımsız bölümün dönüşümünü gerçekleştirdik. 10 millet bahçesinden merkez Kızpınarı, İvrindi, Savaştepe, Karesi, Dursunbey, Kepsut ve Havran’ı tamamladık. Diğerlerinin de yapımı veya projelendirilmesi devam ediyor.

Ulaştırmada 2002 yılına kadar Balıkesir’e sadece 76 kilometre yapılmıştı biz bunu 700 kilometreye çıkardık. Balıkesir kuzey batı çevre yolunu, Savaştepe yolunu, Yenice-Balya-İvrindi yolunu bu yıl tamamlıyoruz.

Eskişehir-Kütahya-Balıkesir ve Bandırma-Balıkesir-Manisa demiryolu hatlarını elektrikli ve sinyalli hale getirerek modernize ettik. Şehrimizi hızlı tren ağlarına bağlayacak olan Bursa-Bandırma-Balıkesir hızlı tren hattı projemizin ilk etabını 2025 yılı sonunda bitireceğiz.

Kocaseyit Havalimanımıza 3 milyon kapasiteli, Balıkesir Havalimanımıza 1 milyon kapasiteli terminal binaları yaptık. 8 baraj ve 2 gölet inşa ediyoruz. Son 21 yılda inşa ettiğimiz sulama projeleriyle 710 bin dekar zırai araziyi sulamaya açtık. 17 sulama tesisimizle 180 bin dekar zirai araziyi sulamaya açacağız. Çiftilerimize toplam 48 milyar lira tarımsal hibe desteği verdik.

İstihdamı desteklemek için Balıkesirli işverenlerimize 5 milyar lira tutarında prim teşviki verdik. Sanayi ve teknolojide 4 yeni organize sanayi, bir teknopark ve 10 araştırma ve geliştirme merkezi kurduk. Balıkesir ve 17 ilçesine doğalgaz arzını sağladık. Bu yıl Manyas’a doğalgaz arzı sağlamayı hedefliyoruz.

Milletimize sözümüz olan programın en başta önceliği afetlere dayanıklı, dirençli, sağlam yerleri inşa etmektir. Aile kurumumuzun güçlendirilmesi ise geleceğimizi güvence altına almanın temel şartı kabul ediyoruz. Kurduğumuz fon bu doğrultuda atılmış adımdır. Şehirlerimizin çevreye duyarlı anlayışla yönetilmesini sağlayacağız. Estetikle biçimlendirilmiş, tarihi ve kültürel kimliği korunmuş şehirler kurmak da önceliklerimiz arasındadır.

İnsanımızın günlük hayatında yaşadığı sıkıntıları asla görmezden gelemeyiz. Biz ekonomide önceliği istihdama ve üretime veriyoruz. Hamdolsun bu konuda gayet iyi gidiyoruz. Ancak dünyanın başının belası olan enflasyon bizim de canımızı yakıyor. Enflasyonun yol açtığı maliyetlere ilaveten 6 Şubat depremlerin ekonomimize yüklediği fatura ile karşı karşıyayız. Türkiye hepsi birbirinden zorlu çok sayıda meseleyle aynı anda mücadele etmektir.

Amacımız bu fırtınalı küresel iklimden ülkemizi sahili selamete çıkarmaktır. Bugüne kadar yaşanan onca sıkıntıya rağmen vatandaşlarımıza mahçup olacak bir kırılmaya meydan vermedik. Kovid 19 salgınının hem sağlık hem de ekonomik yönünü başarıyla idare ettik. Rusya-Ukrayna savaşının ateşinin ülkemize sıçramasına izin vermeyerek devletimizin çıkarlarına, vatanımızın istikrarına halel getirmedik. Bu savaşın bir an önce sona ermesi için girişimlerimizi sürdürüyoruz.

İsrail’in Gazze’deki zulmüne karşı İslam aleminin yekvücud olarak hareket etmesine gayret gösteriyoruz. Gazze’ye toplam 34 bin ton yardımı geçti. Dün 2 bin 380 ton yardım malzemesi taşıyan bir gemimiz daha bölgeye ulaştı.

Her kim bu meselenin bizimle ilgisi olmadığını iddia ediyorsa ya dünyadan habersizdir ya da başkaları hesabına çalışıyordur. Gazze’deki zulmün durması için elimizdeki tüm imkanları kullanacağız. Ülkemizi güney sınırlarından kuşatarak bir teröristan kurma projesini hayata geçireceğimiz yeni harekatlarla delik deşik etmeyi sürdüreceğiz.

İnşallah bu yıl sonuna doğru ekonomide başlayacak rahatlamayla ve atacağımız ilave adımlarla çalışanlarımız ve emeklilerimiz başta olmak üzere tüm kesimlerin beklentilerini karşılayacağız. Bakın şu anda Gabar’da günde 35 bin varil petrol çıkartıyoruz. Bu şimdi nereye gelecek? 100 bin varile. 100 bin varile çıktığı andan itibaren aile kurumlarının kaynağı da işte buradan gelecek.

Ülkemizin 21 yılda asırlık demokrasi ve kalkınma adımlarını gerçekleştirebilmenin gerisinde saldırılara ve tuzaklara rağmen korumaya başardığımız güven ve istikrar iklimi var. Önümüzdeki dönemde de bu iklime sahip çıkarak sinsi niyetleri inşallah bir kez daha kursaklarda bırakacağız.

Bu duygularla Balıkesir’i sevgiyle selamlıyorum. Büyükşehir ve ilçe belediye başkan adaylarımızı sizlere emanet ediyorum. Sizlere inanıyorum, sizlere güveniyorum. “

Paylaşın

CHP’nin İzmir Ve Balıkesir Adayları Belli Oldu

31 Mart 2024’te yapılması planlanan yerel seçimler yaklaştıkça, partilerinde adayları belli olmaya başladı. CHP Lideri Kılıçdaroğlu İzmir ve Balıkesir büyükşehir belediye başkan adaylarını açıkladı: Tunç Soyer ve Ahmet Akın.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İzmir Sanayici ve İş İnsanları Derneği (İZSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Küçükkurt ve yönetim kurulu üyeleriyle CHP Genel Merkezi’nde bir araya geldi.

İz Gazete’den Ümit Kartal’ın haberine göre görüşme sırasında Ahmet Akın’ın İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı olacağına dair iddialar gündeme geldi. Kılıçdaroğlu, İZSİAD heyetine, “Ahmet Akın’ın İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı olacağına dair söylentiler nereden çıkıyor?” diye sordu ve şöyle devam etti:

“Ahmet Akın’ın İzmir ile alakası yok. Ahmet Akın bizim Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkan adayımızdır. Geçen seçimde de öyleydi ancak İYİ Parti ile ittifak kapsamında İYİ Parti’ye bıraktık ama olmadı. Şimdi de Balıkesir adayımız Ahmet Akın’dır.”

Bunun üzerine İZSİAD Başkanı Hasan Küçükkurt, “Peki İzmir adayınız kim?” diye sordu. Diyalog şöyle devam etti:

Kılıçdaroğlu: Tunç Soyer elbette adayımızdır.

Küçükkurt: Ama bunu söylemediniz. Başka şehirlerden açıkladığınız oldu, İzmir’i açıklamadınız.

Kılıçdaroğlu: Gazeteciler sıkıştırınca diğer adayları açıklamak zorunda kaldım. Sonra partiden bana adayları önceden açıklamam konusunda eleştiri geldi. O yüzden açıklamadım.

Küçükkurt: (Heyette yer alan Ali Talak’ı göstererek) Ali Talak gazetecidir başkanım. Bizi de gazeteci sayın ve açıklayın.

Kılıçdaroğlu: O zaman açıklayayım adayımız Tunç Soyer’dir.

İstanbul, Ankara ve Aydın adayı açıklanmıştı

CHP Lideri Kılıçdaroğlu, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı (ABB) Mansur Yavaş’ın adaylığına ilişkin soruya, “Mansur Bey bizim belediye başkanımızdır ve belediye başkan adayımızdır” diyerek yanıt vermişti.

Yavaş, 2019 yılındaki yerel seçimlerde oyların yüzde 50,9’unu alarak büyükşehir belediye başkanı seçilmişti. 2014 yılında da CHP’nin adayı olarak seçime giren Yavaş, 43,82’lik oy oranı ile seçimi kaybetmişti.

Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı (İBB) Ekrem İmamoğlu’nun yerel seçimde yeniden aday gösterileceğini açıklamıştı. Kılıçdaroğlu, “Bir insan görevinde başarılıysa neden değiştirilsin? Elbette Ekrem İmamoğlu adayımızdır.” demişti.

Kılıçdaroğlu, Aydın Büyükşehir Belediye (ABB) Başkanı Özlem Çerçioğlu’nun 2024 yerel seçimlerinde yeniden aday olacağını duyurmuştu.

Paylaşın

Ortalama Her 7 Haneden Biri Faturasını Ödeyemiyor

CHP’li Akın, “Türkiye’de hanelerin artık enerjiye erişmekte zorlandığı görülüyor. 2018 yılında ucuz, kesintisiz ve kaliteli enerji vaat eden AK Parti, vatandaşlarımızın temel bir hak olan enerji faturalarıyla adeta ezilmesine seyirci kalıyor. İlk olarak 2019 yılında başlayan elektrik tüketim desteği kapsamında bir milyon 343 bin 109 hane bulunuyordu” dedi ve ekledi:

“Yıllar itibarıyla uygulanan yanlış politikalarla birlikte, özellikle 2022 yılında yapılan zamla bu sayı 3 milyon 690 bin 582 haneye kadar çıktı. Buna göre, 2019-2022 dönemini kapsayan 3 yılda faturasını ödeyemez durama gelen hane sayısı neredeyse 3 kat arttı. İktidarın yarattığı bu tabloya göre, Türkiye’de ortalama her 7 haneden biri faturasını ödeyemiyor.”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP)  Enerji Politikalarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, enerji krizine dikkat çeken yazılı bir açıklama yaptı. Akın, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“AK Parti iktidarı, özellikle 2018 yılından beri yanlış politika ve yanlış tercihlerle enerjide yarattığı tahribatı, seçimlere kısa bir süre kala perdelemeye çalışıyor. Yıllarca zam üstüne zam yapan bu iktidar, Türkiye’nin gücü olan Karadeniz doğal gazı başta olmak üzere enerji alanında çeşitli vaatlerle ülkemizde yaşanan enerji yoksulluğunun görünür olmasını engellemeye çalışıyor. 2022 yılında elektrikte yüzde 200, doğal gazda yüzde 164 oranıyla Cumhuriyet tarihinin en büyük enerji zamlarını yapan iktidar, Türkiye’de derin bir enerji yoksulluğu yaşanmasına neden oldu.

Türkiye’de hanelerin artık enerjiye erişmekte zorlandığı görülüyor. 2018 yılında ucuz, kesintisiz ve kaliteli enerji vaat eden AK Parti, vatandaşlarımızın temel bir hak olan enerji faturalarıyla adeta ezilmesine seyirci kalıyor. İlk olarak 2019 yılında başlayan elektrik tüketim desteği kapsamında bir milyon 343 bin 109 hane bulunuyordu.

Yıllar itibarıyla uygulanan yanlış politikalarla birlikte, özellikle 2022 yılında yapılan zamla bu sayı 3 milyon 690 bin 582 haneye kadar çıktı. Buna göre, 2019-2022 dönemini kapsayan 3 yılda faturasını ödeyemez durama gelen hane sayısı neredeyse 3 kat arttı. İktidarın yarattığı bu tabloya göre, Türkiye’de ortalama her 7 haneden biri faturasını ödeyemiyor.

“Enerji yoksulluğunu aşmak, Türkiye’de enerji arz güvenliğini sağlamak, enerjide yeşil dönüşümü gerçekleştirmek için enerjide yeni bir tasarım yapılması zorunluluk haline geldi. İktidarımızda, enerji yoksulluğunu gözeten ve halkın enerjiye rahat ulaşımını sağlayacak kamu politikaları oluşturmak önceliğimiz olacak. Biz, enerjiyi temel bir hak olarak görüyoruz. Enerji yoksulluğunu yönetmek yerine enerji yoksulluğunu bitirecek adımlar atacağız.

Hane halkının yanı sıra geçimini tarım ve ticaretten sağlayan, elektrik faturasını ödemekte zorlanan çiftçilerimize ve esnafımıza rahat bir nefes aldıracağız. Kamu eliyle enerji yatırımlarını ‘girişimci devlet modeliyle’ birlikte belediye, kooperatif gibi kurumlar ve özel sektör ile iş birlikleri yapılarak hayata geçireceğiz. Enerji, lüks olmaktan çıkacak, sosyal temel bir hak olacak.”

Paylaşın

Kılıçdaroğlu Balıkesir’de Konuştu: Artık Değişim Zamanı

Balıkesir’de halka seslenen Kılıçdaroğlu, “Türkiye’nin karamsar bir dönemde olduğunu biliyorum, hayat pahalılığını, gençlerdeki umutsuzluğu biliyorum. 21 yıldır ülkeyi yönetiyorlar ama artık değişimin zamanı geldi. Yeni bir ruha, anlayışa ihtiyacımız var. Çok kutuplaştık, artık birleşelim” dedi ve ekled:

Haber Merkezi / “Bir çocuğumuz açsa aslında 85 milyon açız demektir. Bir çocuğumuzun evindeki doğalaz parası ödenmedi diye kışın ortasında doğalgazı kesiliyorsa aslında hepimiz soğuktayız demektir. Altı lider birlikteyiz, hepimiz bu ülkede huzur olmasını istiyoruz.”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı ve Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu, Balıkesir’de halka seslendi.

Kemal Kılıçdaroğlu, “Türkiye’nin karamsar bir dönemde olduğunu biliyorum, hayat pahalılığını, gençlerdeki umutsuzluğu biliyorum. 21 yıldır ülkeyi yönetiyorlar ama artık değişimin zamanı geldi. Yeni bir ruha, anlayışa ihtiyacımız var. Çok kutuplaştık, artık birleşelim” ifadelerini kullandı ve şöyle devam etti:

“Bir çocuğumuz açsa aslında 85 milyon açız demektir. Bir çocuğumuzun evindeki doğalaz parası ödenmedi diye kışın ortasında doğalgazı kesiliyorsa aslında hepimiz soğuktayız demektir. Altı lider birlikteyiz, hepimiz bu ülkede huzur olmasını istiyoruz.”

Yüz bin öğretmen atamasının Cumhuriyet’in 100. yılında yapılacağını söyleyen Kılıçdaroğlu,”Bütün köy okullarını açacağız. Köyde öğretmen de öğrenci de olacak” dedi.

İktidara gelmesi durumunda emekliye verilecek ikramiyeye ilişkin Kılıçdaroğlu, “Benim sözüm sözdür, emekliye ramazan ve kurban bayramında asgari ücret kadar bir ikramiye vereceğiz. Parayı nereden bulacaksın diyorlar. Parayı söke söke alacağım, emekliye, işçiye, üreticiye, alın teri dökene vereceğim” diye konuştu.

Kemal Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti:

“418 milyarlık malı götürdüler. Son kuruşuna kadar nerede olduğunu biliyorum ve tamamını bu ülkeye getireceğim. O paralar çalındı, alacağım ve getireceğim, endişe etmeyin.”

“Türkiye’de 3 milyon 600 bin Suriyeli kardeşimiz var, en geç iki yıl içerisinde Suriye’ye uğuralayacağız” diyen Kılıçdaroğlu sözlerine şöyle devam etti:

“Gönderemezsin diyorlar. Bay Kemal gönderecek. Onların Suriye’de can ve mal güvenliğini sağlayacağız. Bizim çocuklarımız asgari ücertin yarısıyla çalışıyor, onlara da yazık günah.”

Çiftçilere seslenen Kemal Kılıçdaroğlu, “Dışarıdan petrol getiriyorsun dolar ödüyorsun, doğalgaz, kömür getiriyorsun dolar ödüyorsun. Ama güneş bedava, kimse bize güneş için fatura kesmeyecek. Söyledim, yine söylüyorum, Şanlıurfa’dan başlayıp bütün çiftçilere elektriği ücretsiz vereceğiz. Artan elektriği de satabileceksiniz.

Cumhurbaşkanlığına ait 16 uçağı satacağını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Yangın söndürme uçakları alacağım, yeni filolar oluşturacağız. Ormanlarımızı söndüreceğiz. Orman yangınlarında canlılarımız yanıyor” diye konuştu.

“Kızılay’ı da düzelteceğiz” diyen Kemal Kılıçdaroğlu, “Beş, altı, yedi yerden bağış alma dönemini bitireceğiz” dedi.

Paylaşın

İYİ Parti Lideri Akşener: Tarzan Zorda

Balıkesir’de halka seslenen İYİ Parti Lideri Akşener, “14 Mayıs’ta çok önemli bir seçime gidiyoruz. Bir tarafta bir haftada 36 bin imza atmak zorunda olan, her şeyi iki dudağının arasına bağlamış tek adam sistemi, ucube sistem; diğer tarafta ise demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü uygulamaya söz veren ve bunun arkasında duracak Millet İttifakı var” dedi ve ekledi:

Bir tarafta şu meydanlara çıkıp hiç utanmadan yalan söylemeyi, iftira atmayı marifet haline getirmiş Recep Bey; 31 Mart’ta cümlemize terörist demişlerdi hatırlayın. Bu iftiraların anlamı ne biliyor musunuz, Tarzan zorda. En son söylediği şu. Sayın Kılıçdaroğlu duruyor, ben de onun yanında duruyorum, Kılıçdaroğlu da bana dönüyor diyor ki ‘Abdullah Öcalan’ı çıkarmamız lazım’ ben de başımı sallıyorum. Oscar ödüllü bir tiyatro eseri, yalan eseri!”

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin Balıkesir’de düzenlediği mitingte konuştu. Akşener’in konuşmasından başlıklar şöyle:

“Bir oyunuz Kemal’e, bir oyunuz da Meral’e. Meral derken neyi kast ettim, İYİ Parti’ye bir oyunuz. İYİ Parti’ye oylarınızı istiyorum, Allah var başbakan olmayı çok istiyorum ama bedavadan olmaz, İYİ Parti’yi birinci parti yaparsınız olur. Herhangi bir şahısla, grupla, gruplarla pazarlık ederek yapabilecek bir tip değilim, beni tanıyorsunuz.

Helal oylarınızla elbette başbakan olmak istiyorum. 14 Mayıs’ta çok önemli bir seçime gidiyoruz. Bir tarafta bir haftada 36 bin imza atmak zorunda olan, her şeyi iki dudağının arasına bağlamış tek adam sistemi, ucube sistem; diğer tarafta ise demokrasiyi, hukukun üstünlüğünü uygulamaya söz veren ve bunun arkasında duracak Millet İttifakı var.

“Tarzan zorda”

Bir tarafta şu meydanlara çıkıp hiç utanmadan yalan söylemeyi, iftira atmayı marifet haline getirmiş Recep Bey; 31 Mart’ta cümlemize terörist demişlerdi hatırlayın. Bu iftiraların anlamı ne biliyor musunuz, Tarzan zorda. En son söylediği şu. Sayın Kılıçdaroğlu duruyor, ben de onun yanında duruyorum, Kılıçdaroğlu da bana dönüyor diyor ki ‘Abdullah Öcalan’ı çıkarmamız lazım’ ben de başımı sallıyorum. Oscar ödüllü bir tiyatro eseri, yalan eseri!

Böyle bir yalan olabilir mi? Önce aynaya bak muhterem. Senin sol elinde PKK var, sağ elinde Hizbullah var!  Sol elinde bebek katili var, sağ  elinde Gaffar Okkan’ın katilleri var. Terör örgütleriyle sen el elesin. Ama bunlar ilk yalanları değil.  31 Mart’ta yaptığınız gibi suratlarına oylarınızla Osmanlı tokadı gibi yansıyacak. Çok uzun zamandır aziz milletimiz sadece ve sadece bu arkadaşların gözünde maraba oldunuz.

Birbirimize düşürülüp, iftiralarla, şapkalarını sallayıp, ceketlerini asıp oy aldılar. Ama artık 31 Mart seçimlerinden sonra her şey değişti. Bu arada bugün Mansur Yavaş Bey ile gelecektir buraya, onun da çok selamları var size.  Hatırlayın, Mansur Bey seçildiği takdirde Ankara’nın o faturaları PKK’lılar getirecekti hani, getir mi? DHKP-C’liler okuyacaktı faturaları… Böyle bir şey oldu mu olmadı? Balıkesir bir tarım şehri. Mansur Bey, Ankara’nın çiftçisine 4,5 milyar TL para kazandırdı.

Çünkü Mansur Bey çalmadı, çaldırmadı, adam kayırmadı, akrabalarını korumadı. Milletin parasını millete tekrar iade etti. Hizmet olarak götürdü. Dinozor meraklısı bir arkadaş var Ankara’da, niye dinozora takık? Tam 801 milyon dolar para harcamışlar o parka. Garibim dinozorlardan teller çıkmış.  16 milyar lirayı harcamışlar, üç kişi almış. 16 milyar lira Ankara’ya harcanmış olsaydı Ankara ne olurdu?  Ya da Balıkesir’de? Genç çocuklarımızın KYK borçları ödense ne olurdu?

Balıkesir’de, Ankara’da fabrikalar yapılsaydı ne olurdu? Balıkesir’de 50 bin insan kayıtlı işsiz. Utanın be utanın. Abdullah Öcalan’la akraba gibi olan sensin be! Bizim Mehmet diyorsun. Biz bu yün yumaklarına takılmayacağız. 15 Mayıs’ta inşallah İYİ Parti birinci parti, sayın Kılıçdaroğlu 13. Cumhurbaşkanı olduğu andan itibaren bir ay içerisinde 100 bin öğretmen atacağız. 15 Mayıs’ta inşallah İYİ Parti birinci parti, sayın Kılıçdaroğlu 13. Cumhurbaşkanı olduğu andan itibaren bir ay içerisinde 100 bin öğretmen atayacağız, derhal.

Çiftçinin ektiği bütün ürünlerin öncelikle taban fiyatını açıklayacağız. Bütün kredilerinizi yeniden yapılandırıyoruz. Diyelim ki çoban tuttunuz, çobanın SSK, Bağkur primi devlet olarak biz ödeyeceğiz. 3600 ek gösterge büyük bir haksızlık oldu, onları düzelteceğiz. 3600’ü sizden öğrenip ben söyledim.  Seçime gidince gitti. EYT’de yapılan haksızlıkları düzelteceğiz.

Mülakatı kaldırıp bu üçkağıtlara son vereceğiz. Allah beni size karşı utandırmasın.  En düşük emekli maaşı 7.500 lira oldu o da yeni yatacak. Bu arada 5500 liraydı. Emekli maaşlarının artırılmasının sebebi biziz. En düşük emekli maaşını asgari ücret seviyesine çıkaracağız, doğrusu budur. Staj mağdurlarının mağduriyetini gidereceğiz.

Köy okullarını açacağız. Öğretmen, veteriner, ziraat mühendisi gidecek o köye.  Havza bazlı tarım yapacak.  Türkiye’yi bir hendek ülke yaptılar, Suriyeli kardeşlerimizin tamamı iki yıl içinde memleketlerine gidecek. 14 Mayıs akşamı Sayın Erdoğan ve arkadaşlarına teşekkür edip emekli edeceğiz. Sayın Kılıçdaroğlu’nu da makamına alkışlarla oturtacağız. Eğer benim partimi birinci parti çıkarırsanız elbette ki Başbakan olacağım.”

Paylaşın

5 Yılda Doğalgaza Yüzde 456 Zam

2018’den bu yana elektrik tarifesinin 10, doğal gaz tarifesinin ise 17 defa zamlandığını vurgulayan CHP’li Akın, “Elektrik faturası konutlarda 2018’den bugüne kadar yüzde 360, doğal gaz faturası ise yüzde 456 oranında arttı” bilgisini paylaştı.

Ahmet Akın, “2021 yazında ülke genelinde elektrik kesintisi yaşandı. Şubat 2022 tarihinde sanayi tesislerinde elektrik ve doğal gaz kesintisi uygulandığı için üretim durdu” hatırlatmasında da bulundu.

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, AK Parti iktidarının 2018 yılındaki seçim beyannamesini hatırlattı ve enerji vaatlerinin gerçekleştirilmediğini belirtti.

“AK Parti’nin zam yapmak dışında başka bir politikası yok” diyen Akın, “AK Parti iktidarı vatandaşı adeta müşteri olarak görüyor. Biz vatandaşı müşteri olarak görmeyeceğiz” dedi.

Akın, 2018’den bu yana elektrik tarifesinin 10, doğal gaz tarifesinin ise 17 defa zamlandığını vurguladı.

“Elektrik faturası konutlarda 2018’den bugüne kadar yüzde 360, doğal gaz faturası ise yüzde 456 oranında arttı” bilgisini paylaşan Akın, “2021 yazında ülke genelinde elektrik kesintisi yaşandı. Şubat 2022 tarihinde sanayi tesislerinde elektrik ve doğal gaz kesintisi uygulandığı için üretim durdu” hatırlatmasında da bulundu.

Sözcü’den Başak Kaya’nın haberine göre enerji verimliliği konusunda da adım atılmadığını söyleyen Akın, “2018 seçim beyannamesinde enerji ihtisas endüstri bölgelerinin kurulacağı vaadine yer verildi. Ancak 2018’den bugüne kadar vaat edilen ihtisas bölgeleriyle ilgili pek çok kentte somut bir ilerleme sağlanmadı” diye konuştu.

AK Parti’nin geçmiş dönem vaatlerini de hatırlatan Akın, “2018’de seçim kampanyasında enerjiyle ilgili vaatler havada kaldı. ‘Ucuz enerji’ dediler; zam üstüne zam yaptılar. ‘Arz güvenliğini sağlayacağız’ dediler, sanayide elektrik ve doğal gaz kesintisi nedeniyle üretim durdu. ‘Altyapı güçlendireceğiz’ dediler, Isparta günlerce karanlıkta kaldı” ifadelerini kullandı.

Paylaşın

Yüz Binler Newroz Alanlarına Akın Etti

Türkiye’nin pek çok kentinde vatandaşlar Newroz kutlamaları için bir araya gelirken, kutlamaların İstanbul’daki adresi Yenikapı’daki miting alanı, Ankara’da Newroz’un adresi Anıtpark oldu.

Haber Merkezi / İstanbul Yenikapı Meydanı’nda, Halkların Demokratik Kongresi (HDK) ve Halkların Demokratik Partisi (HDP) öncülüğünde organize edilen ve “Hükümet istifa” sloganlarıyla başlayan etkinliğe, olumsuz hava koşullarına rağmen halkın ilgisi büyük oldu.

Başkent Ankara’daki Newroz etkinliği de Kahramanmaraş depremleri sebebiyle, İstanbul’da olduğu gibi, geçen yıllara oranla daha durgun, ağıtlar eşliğinde yapıldı.

İstanbul

İstanbul Yenikapı’daki miting alanı tamamen dolarken, vatandaşlar, siyasi partiler ve demokratik kitle örgütleri; “Newroz ateşiyle özgürlüğe yürüyoruz” şiarıyla düzenlenen kutlamalar için sloganlarla miting alanına yürüdü.

“Hükümet istifa” sloganlarının atıldığı miting alanında Newroz ateşi, Barış Anneleri tarafından yakıldı.

İstanbul Yenikapı Meydanı’nda, “Her der Newroz, her dem azadî” ve “Newroz ateşiyle özgürlüğe” şiarıyla yüz binlerin katılım gerçekleştirdiği Newroz’un son bulmasının ardından dağılan kitleye müdahale eden polis, yaklaşık 200 kişiyi gözaltına aldı.

Gözaltına alınanların Vatan Caddesi’nde bulunan İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve Fatih İlçe Emniyet Müdürlüğü Çocuk Büro Amirliği’ne götürüldüğü belirtildi.

Ankara

Ankara Anıtpark’ta gerçekleşen Newroz’da flama ve “Kapitalizmi Newroz ruhuyla enkaza çevireceğiz”, “ Bedeniyle newrozlaşanların ruhuyla tecridi kıracak, faşizmi yeneceğiz” yazılı pankartlar açılırken, “Newroz piroz be”, “Yaşasın halkların kardeşliği”, “Jin, jiyan, azadi”, “katil devlet hesap verecek” sloganları atıldı.

Diyarbakır Newroz’unda katledilen Kemal Kurkut şahsında tüm yaşamını yitirenler anısına 1 dakikalık saygı duruşu gerçekleştirildi, ardından program başlatıldı.

İzmir

İzmir’de çeşitli siyasi parti ve sivil toplum kuruluşlarının bir araya gelerek oluşturduğu Newroz Tertip Komitesi tarafından düzenlenen Newroz kutlamaları başladı. Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi ve Cumhuriyet Meydanı olmak üzere iki noktada toplanan yüzlerce kişi, kutlamaların yapılacağı Gündoğdu Meydanı’na yürüdü.

Yürüyüşte sık sık “Faşizme karşı omuz omuza”, “Newroz piroz be”, “Berxwedana zindana” ve “Direne direne kazanacağız” sloganları atılırken, “Deprem değil iktidar öldürdü”, “Newroz piroz be”, “Dem dema HDP’ye” ve “Emeğin özgürlüğün ülkesini kurmak için geliyoruz” dövizleri dikkat çekti.

Bursa

Bursa’daki Newroz’un adresi ise Arabayatağı Pazar Alanı oldu. 7’den 70’e her yaştan katılımın olduğu coşkulu Newroz’da, giyilen yöresel kıyafetler, alanda renkli görüntüler oluşturdu. Yeşil Sol Parti ve HDP bayraklarıyla süslenen alana “6 Şubat 2023 Yastayız”, Edî bes e, geçinemiyoruz” ve “Faşizme karşı halkın iradesini savunuyoruz” pankartları asıldı. Binlerin bir araya geldiği Newroz’da binlerce kişi hep bir ağızdan “Bijî Serok Apo”, “Bê Serok jiyan nabe”, “Bijî berxwedana zindanan” ve “Jin, jiyan, azadî” sloganları atıldı.

Kocaeli

Kocaeli’nde halk, Gebze ilçesindeki Mevlana Kapalı Pazar alanında bir araya geldi. Soğuk ve yağmurlu havaya rağmen 7’den 70’e herkesin katıldığı Newroz alanı, “Her der Newroz, her dem azadî”, “ Newroz ateşiyle özgürlüğe”, “Newroz zalim Dehak’ların saltanatına son verecektir”, “Çağdaş Kawaların izinde Newroz ateşini büyütüyoruz” ve “Newroza gelê şoreşger pîroz be” pankartları ile Halkların Demokratik Partisi (HDP) ve Yeşil Sol Parti bayraklarıyla donatıldı.

Tekirdağ

Tekirdağ’da, Newroz HDP öncülüğünde Ergene ilçesinde kutlandı. Yöresel kıyafetleriyle Newroz alanında bir araya gelen halk Newroz halayına durdu. Alandan sık sık, “Bijî Newroz”, “Newroz pîroz be” sloganları yükseldi. Tekirdağ’daki Newroz, yapılan konuşmaların ardından son buldu. Halkın dağılımı esnasında ise 1 kişinin gözaltına alındığı öğrenildi.

Muğla

Muğla’nın Bodrum ilçesine Bağlı Yalıkavak Pazar Yeri’nde Newroz ateşi yakıldı. Kadınlar Newroz’a yöresel kıyafetleriyle katılırken, gençlerin yoğun katılımı dikkat çekti. Newroz’a HDP ve Yeşil Sol Parti flamaları ile katılan yurttaşlar sık sık, “Direne direne kazanacağız”,”jin, jiyan, azadî”,”Bijî Serok Apo” sloganları attı. Öfke ve isyanın hakim olduğu Newroz’da yurttaşları selamlayan Muğla Newroz Tertip Komitesi üyeleri, 2023 Newrozu’nun sorumlulardan hesap sorma Newrozu olduğunu belirtti.

Aydın

Aydın’da Newroz ateşi Efeler ilçesi Osmanyozgatlı Mahallesi Newroz Alanı’nda yakıldı. Newroz, sanatçı Ayşenur Kolivar ve Dengbej Erhan Kaya’nın seslendirdiği ezgilerle sona erdi.

Denizli

Denizli’de Newroz ateşi Esenetepe Pazar Yeri’nde yakıldı. Yüzlerce kişinin katıldığı Newroz’da “Hükümet istifa”, “HDP halktır, halk burada”, “Direne direne kazanacağız” sloganları atıldı.

Balıkesir

Balıkesir’de Newroz ateşi Ayvalık ilçesine bağlı Yenimahalle’de yakıldı. Newroz’da “Newroz Pîroz Bê”, “Direne Direne Kazanacağız” ve “Jin, Jiyan, Azadî” sloganları atıldı.

Konuşmaların ardından Koma Servan ve Ömer Ökkeş Ruhurevan’ın seslendirdiği şarkıların ardından Newroz programı son buldu.

Batman

Batman’da sağanak yağışa rağmen alanları dolduran yüzbinler, depremde yaşamını yitirenleri anarak 14 Mayıs’ta hesap soracaklarını mesajını verdi.

Van

Van’da yağışlı havaya rağmen Van Kalesi’nde bulunan Newroz Parkı alanını dolduran yüz binler Newroz coşkusunu yaşadı.

HDP Grup Başkanvekili Hakkı Saruhan Oluç, “Bu seçim, barışın gerçekleşmesi için aklını, fikrini barış için harcayan İmralı’ya 24 aydır tecrit uygulayan iktidardan kurtulma seçimidir” diye konuştu.

Mersin

Mersin’de Newroz Akdeniz İlçesi’nde bulunan Tırmıl  Alanı’nda gerçekleştirildi. Yurttaşlar, ulusal kıyafetleri ile Newroz alanına girerken, alanda kurulan platforma “NEWROZ 2023″ yazılı büyük pankart asıldı.

Antalya

Antalya’da Newroz, “Her der Newroz, her dem azadî” şiarıyla Turgut Özal Spor Salonu önünde gerçekleştirildi. Alan Halkların Demokratik Partisi (HDP), Yeşiller ve Sol Gelecek Partisi (Yeşil Sol Partisi) bayraklarıyla donatıldı.

Manisa

Manisa’da Lale Meydanı’nında bir aya gelen halk Newrozu çoşku ile karşıladı. Mersin’deki programa HDP Amed Milletvekili Remziye Tosun ve HDP MYK Üyesi Naci Sönmez katıldı.

Paylaşın

Kahramanmaraş Merkezli Depremler: 500 Bin Aboneye Hala Elektrik Verilemiyor

Kahramanmaraş merkezli depremlere ilişkin açıklama yapan CHP’li Akın, “Depremde evi yıkılan ya da hasar alan vatandaşlar barınma başta olmak üzere pek çok temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. 20 Şubat itibarıyla deprem bölgesinde 500 binden fazla aboneye hâlâ elektrik verilemiyor” dedi ve ekledi:

Haber Merkezi / “Başka bir deyişle deprem bölgesinde en az 2 milyon vatandaşımız günlerdir karanlıkta. İktidar, deprem bölgesinde elektrik ve doğalgaz faturalarının tahsilatının erteleneceğini açıkladı. İktidarın tek çözümü faturaların ertelenmesi.”

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı ve Balıkesir Milletvekili Ahmet Akın, Kahramanmaraş merkezli depremlere ilişkin yazılı bir açıklama yaptı

Deprem bölgesindeki 11 ilde 500 bin aboneye elektrik verilemediğini söyleyen Ahmet Akın, açıklamada en az 2 milyon yurttaşın elektrik kesintisinden etkilendiğini belirtti.

CHP’li Akın ayrıca abonelerinin fatura borçlarının ertelenmesini eleştirerek, borçlarının silinmesi çağrısı yaptı:

“Depremde evi yıkılan ya da hasar alan vatandaşlar barınma başta olmak üzere pek çok temel ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyor. 20 Şubat itibarıyla deprem bölgesinde 500 binden fazla aboneye hâlâ elektrik verilemiyor.

Başka bir deyişle deprem bölgesinde en az 2 milyon vatandaşımız günlerdir karanlıkta. İktidar, deprem bölgesinde elektrik ve doğalgaz faturalarının tahsilatının erteleneceğini açıkladı. İktidarın tek çözümü faturaların ertelenmesi.

Depremzedeler zaten barınma başta olmak üzere pek çok dertle boğuşuyor. Fatura tahsilatının ertelenmesi evsiz kalan vatandaşların yükünü hafifletmez.

Faturaların tahsilatını ertelemek, evi yıkılan ya da hasar alan vatandaşların derdine derman olmaz. Depremzede vatandaşlarımızın doğalgaz ve elektrik faturaları ertelenmek yerine derhal silinmeli.”

AFAD açıkladı: Can kaybı 42 bin 310’a yükseldi

İçişleri Bakanlığı’na bağlı Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD), Kahramanmaraş Pazarcık ve Elbistan merkezli 7,7 ve 7,6 şiddetindeki depremlerde, 42 bin 310 kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Kahramanmaraş, Gaziantep, Şanlıurfa, Diyarbakır, Adana, Adıyaman, Osmaniye, Hatay, Kilis, Malatya ve Elazığ’dan toplam 448 bin 18 vatandaşın tahliye edildiği bildirildi.

Bölgede AFAD, PAK, JAK, JÖAK, DİSAK, Sahil Güvenlik, DAK, Güven, İtfaiye, Tahlisiye, MEB, STK’lar ve uluslararası arama kurtarma personelinden oluşan toplam 14 bin 740 personelin görevini sürdürdüğü kaydedildi.

Ayrıca afet bölgesinde toplam 13 bin 700 aracın kullanıldığı belirtildi.

Açıklamada bölgede 301 bin 289 çadır ile 6 bin 375 konteynerin kurulumunun yapıldığı, toplamda 3 milyon 354 bin 316 battaniyenin sevk edildiği, Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından 78 bin 500 kişiye ayrıca geçici barınma hizmeti sağlandığı söylendi.

Bölgede toplam 375 mobil mutfak, 86 ikram aracı, 40 mobil fırın ve 361 hizmet aracının görev yaptığı, 55 milyon 785 bin 367 sıcak yemek, 9 milyon 487 bin 845 çorba, 13 milyon 465 bin 878 kumanya ve paketli gıda, 27 milyon 59 bin 350 su, 60 milyon 377 bin 166 ekmek, 3 milyon 189 bin 954 içecek dağıtımı yapıldığı belirtildi.

Ayrıca deprem bölgesinde 497 bin 93, deprem bölgesi dışında 201 bin 151 olmak üzere toplam 698 bin 244 kişiye psikososyal destek verildiği de bildirildi.

AFAD Deprem ve Risk Azaltma Genel Müdürü Orhan Tatar bugün yaptığı açıklamada, Kahramanmaraş ve Hatay merkezli depremlerin ardından 41’i 5-6 arası, 450’si 4-5 arası büyüklükte 7 bin 242 artçı deprem yaşandığını söylemişti.

Paylaşın