Gıda ve Tarım Örgütü FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Ayşegül Selışık, “Fiyatlarda son 5 ay üst üste gerçekleşen düşüşü Ukrayna – Rusya krizinde tahıl koridorunun açılmasına bağlamakta fayda var. Gıda tedarik zinciri aslında ne kadar bütün etkilerden uzak olursa, yolları ne kadar açık olursa fiyatları o kadar pozitif etkiliyor” dedi.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) Dünya Gıda Fiyat Endeksi mevsimsel arz etkisi ve bazı ürünlerde azalan taleple düşüşünü beşinci aya taşıdı. FAO Dünya Gıda Fiyat Endeksi ağustos ayında temmuz ayındaki 140,7 puandan 138 puana indi. Endeks, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik saldırısının başlamasının ardından mart ayında 159,7 puana kadar yükselerek rekor kırmıştı.
Ukrayna limanlarından taşınan tahıl miktarı artarken kuzey yarımkürede gerçekleşen buğday hasatları da arz sıkıntılarının gevşemesini sağladı. Dün yayımlanan endeks dünyada gıda maliyetlerinin ağustos ayında bir önceki aya göre yüzde 1,9 gerilediğini gösterdi. Endeks, ocak ayından beri en düşük seviyesinde seyretmeyi sürdürüyor. Düşen gıda fiyatlarının derinleşen hayat pahalılığı kriziyle boğuşan tüketicilere bir miktar rahatlama sağlayabileceği ancak düşüşün 2008’den beri en büyük düşüş olan temmuzdan daha az olduğu ve fiyatların bir yıl öncesine göre daha yüksek olduğu belirtiliyor.
Gıda ve Tarım Örgütü FAO Türkiye Temsilci Yardımcısı Ayşegül Selışık Bloomberg HT’de açıklamalarda bulundu. Dünya gıda fiyat endeksinde yaşanan 5 aylık peş peşe düşüşü yorumlayan Selışık “Gıda fiyatlarının yükselmesinde geçen seneden beri özellikle iklim değişikliğinin ve iklim krizinin etkileri devam ediyor. Geçen sene ciddi bir kuraklık yaşandı, sonrasında buğday tahıl stoklarında düşüş oldu ve bu da fiyatlara yansıdı, ardından Ukrayna ve Rusya krizi gündeme geldi. Fiyatlarda son 5 ay üst üste gerçekleşen düşüşü Ukrayna – Rusya krizinde tahıl koridorunun açılmasına bağlamakta fayda var. Gıda tedarik zinciri aslında ne kadar bütün etkilerden uzak olursa, yolları ne kadar açık olursa fiyatları o kadar pozitif etkiliyor” şeklinde konuştu.
Özellikle temel gıda ürünlerinde bu düşüşün Türkiye’ye de yansıyacağını öngören Selışık “Ancak bir taraftan enflasyon o kadar hızlı artıyor ki diğer maliyetler bu düşüşü engelliyor. Pazarlarda fiyatları görüyoruz, ufak da olsa bir düşüş var. Türkiye şanslı bir ülke, gıdaya erişimimiz var ancak diğer ülkelerdeki gıdaya erişim hususundaki sıkıntılar piyasadaki gıdanın fiyatının düşmesine katkı veremeyebilir. Kısacası bu ekonomik koşullarda iyimser olmak biraz zor gözüküyor” değerlendirmesini yaptı.