Aralarında Almanya, Büyük Britanya, Hollanda, Belçika ve Avusturya’nın da olduğu 15 Avrupa ülkesi Brüksel’deki NATO toplantısı sırasında kısaca “Sky Shield” olarak da adlandırılan ortak bir Avrupa hava savunma sistemi kurmak üzere bir niyet beyanı imzaladı.
Ancak NATO’nun Avrupa’ya yönelik koruyucu şemsiyesinde halihazırda boşluklar var. Almanya’nın geçtiğimiz ekim ayında başlattığı Avrupa Gökyüzü Kalkanı Girişimi (ESSI) adlı hava savunma sistemi, bu açıkları kapatmayı amaçlıyor.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, “Avrupa’nın tümü için bir güvenlik kazanımından” söz etti ve ortak bir Avrupa hava savunmasının, her ülkenin kendi pahalı ve karmaşık hava savunmasını kurmasından daha ucuz ve etkili olacağını savundu.
Ancak Fransa, İtalya ve Polonya şu ana kadar bu girişime soğuk bakıyor. Özellikle Paris’in en önemli eleştiri noktası, proje için İsrail ve ABD’den teknoloji satın alınacak olması.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile Avrupa’da uzun yıllar sonra yeniden savaş rüzgârları esmeye başladı. Bir süredir silahlanmayı arka plana atan pek çok Avrupalı NATO üyesi, savaşın ardından yeniden silahlanmaya ve yeni savunma stratejileri geliştirmeye başladı. Bunlar arasında Ukrayna’daki savaşın tırmanması ve Moskova ile bir çatışma yaşanması durumunda olası Rus füze saldırılarına karşı koruma stratejileri de yer alıyor.
Ancak NATO’nun Avrupa’ya yönelik koruyucu şemsiyesinde halihazırda boşluklar var. Almanya’nın geçtiğimiz ekim ayında başlattığı Avrupa Gökyüzü Kalkanı Girişimi (ESSI) adlı hava savunma sistemi, bu açıkları kapatmayı amaçlıyor. 15 ülke Brüksel’deki NATO toplantısı sırasında ortak bir Avrupa hava savunma sistemi kurmak üzere bir niyet beyanı imzaladı.
Kısaca “Sky Shield” olarak da adlandırılan bu girişim belgesine Almanya’nın yanı sıra Belçika, Bulgaristan, Estonya, Finlandiya, Büyük Britanya, Letonya, Litvanya, Hollanda, Norveç, Romanya ve Slovakya, Slovenya, Çek Cumhuriyeti ve Macaristan ilk imza atan ülkeler oldu. Daha sonra Danimarka, İsveç, Avusturya ve İsviçre de girişime dahil oldu.
Almanya Başbakanı Olaf Scholz, “Avrupa’nın tümü için bir güvenlik kazanımından” söz etti ve ortak bir Avrupa hava savunmasının, her ülkenin kendi pahalı ve karmaşık hava savunmasını kurmasından daha ucuz ve etkili olacağını savundu. Ancak Fransa, İtalya ve Polonya şu ana kadar bu girişime soğuk bakıyor. Özellikle Paris’in en önemli eleştiri noktası, proje için İsrail ve ABD’den teknoloji satın alınacak olması.
ESSI’nin amacı kısa, orta ve uzun menzilli savunma sistemlerini mümkün olduğunca koordineli bir şekilde edinerek havadan gelebilecek tüm tehditlere karşı savunma yapabilmek. Alman Savunma Bakanlığı’nın internet sitesinde yer alan bilgilere göre kısa menzil, 15 kilometreye kadar genişlik ve 6 kilometreye kadar yüksekliği kapsıyor. Orta menzil tanımı, 15 ila 50 kilometre uzaklığa ve 25 kilometre yüksekliğe tekabül ediyor. Uzun menzil olarak ise 50 kilometreden daha uzak bir mesafe ve 35 kilometre kadar yükseklik kabul ediliyor.
Federal Savunma Bakanlığı, “Her üç alanda var olan kabiliyet boşlukları ESSI tarafından kapatılacak ya da mevcut kabiliyetler genişletilecek ya da güçlendirilecek” diyor. Bu amaçla yetersiz kalmaya başlayan mevcut koruma sistemleri, IRIS-T gibi modern sistemlerle değiştirilecek.
IRIS-T, yaklaşan füzelere, seyir füzelerine, insansız hava araçlarına, uçaklara ve helikopterlere karşı 40 kilometreye kadar mesafede ve 20 kilometreye kadar irtifada savunma yapabiliyor. Birim fiyatı ise yaklaşık 145 milyon euro. Bu yılın haziran ayında Alman Federal Meclisi Bütçe Komisyonu, altı adet IRIS-T ateş ünitesinin tedarikine yeşil ışık yaktı. Alman Hava Kuvvetleri, Ukraynalı askerlerin eğitimi sayesinde bu sisteme zaten aşina. Almanya şu ana kadar Ukrayna’ya iki IRIS-T ateş ünitesi teslim etti.
Uzun menzilli hava savunmasında Federal Alman Ordusu Bundeswehr, hâlâ etkili olduğu düşünülen Patriot (Phased Array Tracking Radar to Intercept on Target=Hedefte Durdurma için Faz Dizili Takip Radarı), silah sistemine sahip. Bu sistemin de korunması ve modernize edilmesi planlanıyor. ABD’nin yer tabanlı hava savunma füze sistemi, uçaklara, seyir füzelerine ve orta menzilli balistik füzelere karşı kullanılabiliyor. Patriot, 1984 yılından itibaren Bundeswehr de dahil olmak üzere dünyanın belli başlı ordularında kullanılmaya başlandı. Şu anda Almanya’da 12 Patriot rampası bulunuyor. Ancak bu sayı tüm ülkeyi kapsamak için yeterli görülmüyor.
2 bin 400 kilometreye kadar menzile sahip Arrow 3
Bir başka boşluk da hedeflerine dünya atmosferi dışında da kilitlenebilen uzun menzilli balistik füzelere karşı savunma yeterliliğinde. Federal Alman Savunma Bakanlığı’nın sitesinde konuyla ilgili şu ifadeler yer alıyor: “Özellikle Rusya bu silahlara zaten sahip olduğu için bu alandaki açık hızla kapatılmalıdır. Almanya, bin kilometreden daha uzun menzilli füze tehdidine karşı kendisini, önceden planlanandan daha hızlı bir şekilde koruyabilmelidir.”
Almanya’da 2025 yılı sonuna kadar faaliyete geçmesi beklenen ABD-İsrail füze savunma sistemi Arrow 3 ile hedeflenen de bu eksikliğin kapatılması. Federal Meclis’in bütçe ve savunma komisyonları, haziran ayında söz konusu alımı onayladı. İsrailli kaynaklara göre, toplam maliyet yaklaşık dört milyar euroyu buluyor. Arrow 3, saldırgan silah sistemlerini atmosfer dışında 100 kilometreden daha yüksek bir irtifada yok edebiliyor ve 2 bin 400 kilometreye kadar menzile sahip. “Patriot’a benzer şekilde, Arrow 3 de mobil fırlatıcı, mobil kontrol merkezi, mobil radar istasyonu ve güdümlü füzelerden oluşan bir etkileşim içinde çalışıyor.
Avrupa Gökyüzü Kalkanı Girişimi, ülkeleri gerekli silah sistemlerini ortaklaşa tedarik etmeyi ve bu sayede geniş bir alanı, mümkün olduğunca ucuza koruma kapsamı içine almayı hedefliyor. Bu süreçte hangi ülkenin hangi ihtiyaca sahip olduğunun göz önünde bulundurulması öngörülüyor. ESSI üyeleri, birbirlerini sistemler ve ilgili mühimmat konusunda desteklemeyi de taahhüt ediyor. Bu da ortak tedarik ve bakım, satın alma ve işletme maliyetlerinden tasarruf sağlayacak.
(Kaynak: DW Türkçe)