Ankara: Zincirli Camii

Zincirli Camii; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Ulus Semti, Anafartalar Caddesi üzerinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Taş kaideli, tuğla gövdeli, üzeri kiremit çatılı bir yapıdır. Kasetleme işçiliği ile yapılmış ahşap tavanı, minberi, mihrabı ve cephe düzeni nedeni ile caminin yapılış tarihinin 17’inci yüzyıl ortaları veya sonu olduğu tahmin edilmektedir. Kuzeyde tek kapı ile girilen harem tek sahınlıdır.

Cami içinde asılı bulunan bir levhadan 1879–1880 yılları arasında tamir edildiği öğrenilmiştir. Bu levhada “Şeyhülislam Ankaralı Mehmet Emin Efendi’nin mamuresini 1879–1880 yıllarında Ankara Valisi Hurşit Paşa tamir ettirdi“ denilmektedir.

Paylaşın

Ankara: Cenabi Ahmet Paşa Camii

Cenabi Ahmet Paşa Camii; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Sakarya Mahallesi, Ulucanlar Caddesi üzerinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Tezkiret-ül Ebniye (Yapılar Tezkeresi, Mimar Sinan’ın Otobiyografyası Yazarı Şair Nakkaş Sai Mustafa Çelebi) ve Tuhfetü’l Mimarin adlı eserlerde bu caminin Mimar Sinan tarafından inşa edildiği belirtilmektedir.

1565 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın veziri ve Anadolu Beylerbeyi Cenabi Ahmet Paşa’nın ölümünden sonra yaptırılan cami; 1883, 1887 ve 1940 yıllarında onarım görmüştür.

Ankara taşı ile yapılmış olan cami, kare (13,9×13,9) bir mekan üzerinde merkezi ve tek bir kubbesi ile klasik Osmanlı tarzını yansıtmaktadır. Son cemaat yeri dört mermer sütunun taşıdığı üç kubbe ile örtülüdür. Ortadaki kubbe biraz daha büyükçe, ikisi ise kısmen küçüktür.

Beyaz mermerden yapılan mihrabı, mimberi ve giriş kapısı oldukça sadedir. Caminin sivri kemerli 32 penceresi, kubbenin oturduğu kasnak etrafında da 16 penceresi bulunur. Cami, avlusunda yer alan Cenabi (Hayali) Ahmet Paşa Türbesi, Azami Türbesi ve bunların arkasında yer alan Osmanlı Mezarlığı ile bir külliye teşkil eder.

Paylaşın

Ankara: Ahi Şerafettin Türbesi

Ahi Şerafettin Türbesi; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Kale Mahalesi, Kale Sokak üzerinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

ynı isimdeki caminin karşısında yer alır. Yapılış tarihi 1350 olup, türbenin güney penceresi üzerinde Arapça bir kitabe vardır. Türbe kesme taş ve tuğla ile yapılmış, kubbesinin üstü ahşap bir çatı ile örtülmüştür.

1947 yılında aslına uygun olarak onarılmıştır. Ahi Şerafettin’in üstün sanat tekniği ile yapılmış olan oymalı sandukası Etnografya Müzesi’ne kaldırılmıştır.

Paylaşın

Ankara: Yörük Dede Kümbeti

Yörük Dede Kümbeti; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Sakarya Mahallesi, Öksüzler Sokak üzerinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Kümbetin mimari elemanlarının değerlendirilmesi sonucu bu yapının 14’üncü yüzyılda yapıldığı tahmin edilmektedir. Beş kenarlı planı ile ilgi çeken Yörük Dede Kümbeti’nin beden duvarları moloz taştan ve taşlar arası tuğla parçaları ile kasetli olarak yapılmıştır. Beden duvarları üzerindeki kasnak sekizgen kenarlıdır ve kasnakta üç sıra halinde tuğla hatıllar kullanılmıştır.

Binanın üzeri dıştan sekiz kenarlı piramit şeklindeki bir külahla örtülmüştür. Binanın en ilginç yanı, külahın alt sıralarında daha uzun kenarlı olan tuğlaların, yukarı doğru daraldıkça ebatlarının da küçülmesi ve mümkün olduğu kadar tuğla sayısının aynı tutulmaya çalışılmış olmasıdır.

Kümbetin iç planı da dışta olduğu gibi beş kenarlıdır. Ancak; kıble köşesinde yerleştirilmiş olan çok dar mihrap kenarı ile planın altı kenarlı hale getirilmiş olduğu hissini vermektedir. Batı yönündeki iki kenar ile doğudaki kenarları kırık sivri kemerli nişlerle genişletilmiştir. Türbenin giriş kapısının hemen solundaki köşeye küçük bir mihrap yapılmıştır.

Türbenin örtüsü, Selçuklu türbelerinin hemen hepsinde olduğu gibi konik çatı altında kubbeli olarak yapılmıştır. Beden duvarından kubbeye geçmeden önce küçük mukarnaslı pandantifl er yer alır. Türbe planı beş kenarlı olmasına karşın pandantifl erin altı tane oluşu dikkati çeker. Türbenin, Güney kapısının sol köşesine yerleştirilmiş olan mihrabın üst kenarları kubbe eteğine kadar çıkmaktadır ve böylece birbirine çok yakın olan altıncı kenar meydana gelmektedir. Kubbe içten kasnaksızdır.

Paylaşın

Ankara: Sultan Alaaddin Camii

Sultan Alaaddin Camii; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Kale Mahallesi, Alitaş Sokak üzerinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Sultan Alaaddin Camii, basit görünümlüdür. Duvarları çok çeşitli devşirme antik malzemenin karıştırıldığı kesme ve moloz taş ile yapılmış olup, üzeri sıvalı, kiremit çatılı bir yapıdır. Minber kitabesine göre burada yer alan ilk camii 1178 tarihlidir. 14’üncü ve 15’inci yüzyıllar ile yakın zamanlarda yapılan tamirlerde esas karakterini kaybetmiştir.

Selçuklu hükümdarı Alaaddin döneminde tamir gören cami bu sebeple Alaaddin Camii adını almıştır. Alaaddin Camii özellikle 1178 tarihini taşıyan minberi, son cemaat yerinde bulunan antik sütun başlıkları ve kapı üzerinde yer alan tamir kitabeleriyle önem kazanan bir eserdir. Yapılan araştırmalara göre 13’üncü ve 14’üncü yüzyıllarda yenilenerek tarihi kimliğini kaybetmiştir.

Paylaşın

Ankara: Kurşunlu Camii

Kurşunlu Camii; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Ulus Semti, Kale Mahallesi, Neşet Ertaş Sokak üzerinde yer almaktadır.

Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Samanpazarı Semti Anafartalar Caddesi üzerinde Daracık köşesinde yer alır. Taş duvarlı, arada üçer tuğla sıralı, kubbesi kurşun kaplı klasik Osmanlı camilerindendir.

Kitabesi olmayan caminin planı kare mekan üzerine kurulmuş olup, merkezi kubbelidir ve son cemaat yeri vardır. Ahşap minber yan aynalıklarla dikdörtgen panolara bölünmüştür. Plan tipi, duvar örgüsü ve mihrap stili yönünden 16’ıncı yüzyıl Ankara camilerindendir.

Paylaşın

Ankara: Aslanhane (Ahi Şerafettin) Camii

Aslanhane (Ahi Şerafettin) Camii; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Kale Mahallesi, Kale Sokak üzerinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Camiinin görünümü çok sadedir ve cami iyi durumda zamanımıza ulaşmıştır. Taş duvarlıdır ve günümüzde üzeri sivri kurşun kaplama çatıyla örtülmüştür. Caminin doğusunda bulunan türbe külliyesi duvarına gömülü antik aslan heykeli sebebiyle Aslanhane Camii olarak da anılır.

13’ncü yüzyıl başında Ahi kardeşler tarafından yaptırılmış ve 1289–1290 yılları arasında tamir ettirilmiştir. Planı uzunlamasına beş sahanlı bazilikal tiptedir. Orta sahın yan sahınlardan biraz daha yüksek ve geniş tutulmuştur. Tek şerefeli minare, camiinin kuzeydoğu duvarına bitişik olup, taş kare kaideli ve silindirik tuğla gövdelidir.

Minare kaidesinde Roma Devri malzemesi dikkati çeker. Haremin kuzeyinde yine ahşap olan kadınlar mahfili yer alır. Camiinin biri doğuda biri batıda, diğeri de kuzeyde olmak üzere üç girişi vardır. Camii içi ahşap Selçuklu camilerinin 13’üncü yüzyıldan kalan güzel bir örneğini vermektedir.

Paylaşın

Ankara: Mithat Paşa Anıtı

Mithat Paşa Anıtı; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Ulus Semti’nde T.C. Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü binasının yanındadır.

Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

1966 yılında T.C. Ziraat Bankası tarafından İstanbul Güzel Sanatlar Akademisi öğretim üyelerinden Heykeltıraş Prof. Dr. Hüseyin Anka’ya yaptırılmıştır.

Sadrazam Mithat Paşa’nın Tuna valisi iken çiftçilerin kredi ihtiyaçlarını karşılama amacı ile 1863 yılında kurduğu bu banka 103. kuruluş yıldönümü olan 21.11.1966 tarihinde bir törenle açılmıştır.

Mithat Paşa’yı o zamanın giysileri içinde bir koltukta oturur şekilde betimleyen heykel büyük boydadır. Solda üç başak ve çark, sağda ise terazi, tabanda ise “ Mithat Paşa 1822–1884” yazısı yer almıştır.

Paylaşın

Ankara: Atatürk Konutu ve Demiryolları Müzesi

Milli Mücadele Atatürk Konutu Ve Demiryolları Müzesi; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Celal Bayar Bulvarı. Ankara Tren Garı alanı içerisinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

1892 yılında Bağdat Demiryolunun yapımı sırasında inşa edilen Direksiyon Binası, 27 Aralık 1919 tarihinde Ankara’ya gelişinden itibaren Başkomutanlık Karargâhı ve konutu olarak Atatürk’ün emrine tahsis edilmiştir.

TCDD Atatürk’ün aziz hatırasını yaşatmak amacıyla, Ata’nın birinci ölüm yıldönümünü hatırlatan posta pullarına da geçen ve Türkiye Cumhuriyeti tarihinde seçkin bir yeri olan bu binayı yeniden düzenleyerek, 24 Aralık 1964 tarihinde müze olarak halkın hizmetine açmıştır. Milli Mücadelede Atatürk Konutu ve Demiryolları Müzesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı denetiminde bulunan özel müze statüsündeki ilk kurum müzesi olma özelliğine sahiptir.

Özgün kilit kemerli, köşeleri taş dekorlu ve çatı saçakları ahşap olan taş bina, iki katlı olarak tasarlanmıştır. Kilit kemerli pencere dekorları yalın olmakla beraber binadaki tek süs öğesidir. Müze, TCDD ve Milli Mücadele tarihine açılan kapılarıyla ziyaretçilerini dönemin ruhunu yaşamaya davet etmektedir. Giriş katı Demiryolları Müzesi olarak düzenlenen Atatürk konutunda, 1856 yılından günümüze uzanan demiryolları ile ilgili çeşitli belgeler, hatıra madalyaları, o dönemde kullanılan makaslar, ray örnekleri, yemekli ve yataklı vagonlarda kullanılmış olan gümüş servis takımları gibi eşyalar sergilenmektedir. Ayrıca Osmanlı döneminde kullanılan mühür, diploma, kimlik kartları, biletler, TCDD’nin tren işletmeciliğinde kullandığı lokomotif plâkaları, haberleşmelerde kullanılan telefon ve telgraf makineleri de ziyaretçilerin beğenisine sunulmaktadır.

Kurtuluş savaşı sırasında Ankara’da bulunan birkaç devlet binasından biri olan Direksiyon Binası şanlı mücadelenin tanığı olmaya devam ediyor. “Egemenlik kayıtsız, şartsız milletindir”  fikrinin ilk kez telaffuz edildiği, önemli tarihi kararların alındığı bu binayı ziyaret ettiğinizde sanki zamanda yolculuk yaparak mücadele yıllarına gidecek ve Cumhuriyetin kurulduğu yılların ruhuna tanıklık edeceksiniz.

Paylaşın

Ankara: TCDD Müzesi ve Sanat Galerisi

TCDD Müzesi ve Sanat Galerisi; Ankara’nın Altındağ İlçesi, Ulus Semti, TCDD Gar Alanı içerisinde yer almaktadır. Toplu taşım araçları ile ulaşım mümkündür.

Büyük Önder Atatürk’ün “büyük istasyonlara otel yapılsın” talimatı gereği, Ankara Gar binalar topluluğu içinde bulunan ve demiryolları mimarlarından Kemal Süha Esen tarafından “Ankara Oteli” olarak 1924 yılında projesi çizilen bina, bu amaçla kullanılmamıştır.

İki katlı olan taş bina, 1990 yılında TCDD tarafından yenilenmiş ve giriş katı Sanat Galerisi, ikinci katı da Demiryolları Müzesi olarak Ankara’nın kültür hayatına katılmıştır.

TCDD’nin tanıtımına büyük katkı sağlayan ve binlerce kişinin takip ettiği sergiler, böylesine tarihi öneme haiz bir mekanda sanatçı ile sanatseveri buluşturmakta ve ziyaretçilerin geniş bir bölümünün TCDD ile ilk kez tanışmasına, dolayısıyla da Demiryolları ile seyahat etmelerine sebep olmaktadır.

Paylaşın