Erdoğan Van’da Konuştu: CHP Ve DEM Parti’yi Hedef Aldı

Van’da halka seslenen Erdoğan, CHP ve DEM Parti’yi hedef alarak, “Geçtiğimiz mayıs seçimlerinde cumhurbaşkanlığında yüzde 38,5’lik oy oranı ile şahsıma verdiğiniz destek için sizlere teşekkür ediyorum. Tabii bu oy oranı Van ile aramızdaki muhabbeti, gönül bağını, vefayı ifade etmekten çok uzaktır. Mayıs seçimlerinde karşımızdaki CHP adayı etrafında birleştiler” dedi ve ekledi:

“Ülkemizde tek parti faşizmi döneminin acılarını bilmeyen, yaşamayan, dinlemeyen yoktur. Yeniden bu zihniyeti diriltmek için var gücüyle çalışan CHP’yi ve adayını getirip sizlere dayattılar. Sizlerin kapınızın önünden geçilmeyeceğiniz isimleri iradenize ipotek koyarak meclise taşıdılar. Hatta cumhurbaşkanı yapmak istediler. Van’ı da bu oyuna alet ettiler.”

Erdoğan, konuşmasını, Oysa şehirler içinde divan kurulsa ehli irfan Van’ı birinci seçer derler. İşte bu Van’ı götürüp tek parti faşizminin temsilcisi CHP’ye ve onun kifayetsiz yöneticilerinin ihtiraslarına kurban ettiler. Bugün aynı oyunu yine sahnelemenin peşindeler. Fiyakalı ifadelerle gizlemeye, saklamaya, gözlerden kaçırmaya çalıştıkları ittifaklarla sizlerin iradesini bir kez daha satılığa çıkardılar. Şu ilçe senin, bu belediye meclis üyesi benim hesabı yaptılar. Kazanmak için değil kaybettirmek için çalış mantığını devreye soktular.

Kurdukları bu çarpık oyunlar aklıyla milletle alay ettiler. İşin içine deste deste paraların da girmesiyle bu oyun iyice kirlendi. Bağırarak, çağırarak, yalan üstüne yalan söyleyerek arsızca etrafa saldırarak, kibirle milleti aşağılayarak kimse kendini bu kirden arındıramaz. Milletimiz bu sinsi ve kirli oyunların hesabını 31 Mart’ta sandıkta soracak. Utanma bilmeyen suratlara milli irade tokatını vuracaktır” sözleriyle devam ettirdi.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçimler kapsamında partisinin Beşyol Meydanı’nda düzenlenen Van Mitingi’nde konuştu. Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şu şekilde:

“Öncelikle dün Hakkari’den dönerken yolda geçirdiği trafik kazasında vefat eden AK Parti Van İl Yönetim Kurulu üyemiz Bilal Eryiğit kardeşimize Allah’tan rahmet niyaz ediyorum. Bilal kardeşimizin ailesine, yakınlarına ve Van İl Teşkilatı’mıza başsağlığı diliyorum.

İpek yolunun hiç sönmeyen kutup yıldızı, medeniyetler beşiği, tabiatıyla, kültürüyle, insanıyla dünyanın gıpta ettiği Van’da sizlerle birlikte olmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Çekmesi bana düşer, fizanda olsak bile gönlümüz Van’a düşer. Evet, biz de Van’a düşen gönlümüzü hasret pınarından kana kana doyurmak için her fırsatta size koşuyoruz. İyi gününüzde, kötü gününüzde hep yanınızda oldum.

Özü sözünden, sözü özünden ayrılmayan hakkın ve hakikatin şehri Van’da sağolsun bizi hep bağrına bastı. Geçtiğimiz mayıs seçimlerinde cumhurbaşkanlığında yüzde 38,5’lik oy oranı ile şahsıma verdiğiniz destek için sizlere teşekkür ediyorum. Tabii bu oy oranı Van ile aramızdaki muhabbeti, gönül bağını, vefayı ifade etmekten çok uzaktır.

Mayıs seçimlerinde karşımızdaki CHP adayı etrafında birleştiler. Ülkemizde tek parti faşizmi döneminin acılarını bilmeyen, yaşamayan, dinlemeyen yoktur. Yeniden bu zihniyeti diriltmek için var gücüyle çalışan CHP’yi ve adayını getirip sizlere dayattılar. Sizlerin kapınızın önünden geçilmeyeceğiniz isimleri iradenize ipotek koyarak meclise taşıdılar. Hatta cumhurbaşkanı yapmak istediler. Van’ı da bu oyuna alet ettiler.

Oysa şehirler içinde divan kurulsa ehli irfan Van’ı birinci seçer derler. İşte bu Van’ı götürüp tek parti faşizminin temsilcisi CHP’ye ve onun kifayetsiz yöneticilerinin ihtiraslarına kurban ettiler. Bugün aynı oyunu yine sahnelemenin peşindeler. Fiyakalı ifadelerle gizlemeye, saklamaya, gözlerden kaçırmaya çalıştıkları ittifaklarla sizlerin iradesini bir kez daha satılığa çıkardılar.

Şu ilçe senin, bu belediye meclis üyesi benim hesabı yaptılar. Kazanmak için değil kaybettirmek için çalış mantığını devreye soktular. Kurdukları bu çarpık oyunlar aklıyla milletle alay ettiler. İşin içine deste deste paraların da girmesiyle bu oyun iyice kirlendi. Bağırarak, çağırarak, yalan üstüne yalan söyleyerek arsızca etrafa saldırarak, kibirle milleti aşağılayarak kimse kendini bu kirden arındıramaz. Milletimiz bu sinsi ve kirli oyunların hesabını 31 Mart’ta sandıkta soracak. Utanma bilmeyen suratlara milli irade tokatını vuracaktır.

Bugün burada milli irade tokatının ilk seslerini duyuralım mı? Arkadaşlara dedim ki emniyet şu anda karşımızda ne görüyor? Verdikleri rakam, 55 bin. Sizleri karanlık gündemlerine meze etmek isteyenlere hak ettikleri dersi vermeye var mısınız? Vanlının iradesini sapkın ideolojilere, zübük siyasetçilere peşkeş çekmeye çalışanlara dur demeye var mısınız? Van’ın geleceğini umursamayanları, mahşeri vicdanda mahkum etmeye var mısınız? Van’ın kendisi için değil emperyalistlere hizmet için enerjisini sömürenlerden kurtarmaya var mısınız? İşte benim gönüldaşım, yoldaşım, ahiretliğim Van budur.

Bu coğrafyayı büyük zorluklarla vatan yaptık. Vatanımız olarak kalması için de çok fedakarlıkta bulunduk. Son asrımızın her döneminde demokrasimiz gelişmesin, kalkınmamız gerçekleşmesin, ayaklarımız üzerinde duramayalım diye başımıza musallat edilen bir musibet önümüze çıkartıldı. Musibet kimi zaman darbeler, kimi zaman cuntalar, kimi zaman siyasi ve ekonomik krizler, kimi zaman sosyal gerilimler, kimi zaman terör eylemleri olarak karşımıza çıktı.

“Herkes kendi ihtirasının peşindedir”

CHP dediğiniz CHP değildir. Bu tabela altında toplananlar bilhassa da şu anda bir titan zincirinin halkaları, rantiye çarkının dişlileri haline gelmişlerdir. Herkes kendi ihtirasının peşindedir… Öte yandan DEM dediğiniz parti de kimin iradesi, kimin elinde belli değil. Bu yapının gerçek anlamda bir siyasi faaliyetini ülkenin ve milletin hayatını değiştirecek bir programını, projesini, gayretini gördünüz mü?

Göremezsiniz, çünkü bu yapının tek misyonu Türkiye’nin aleyhine olan ne varsa ona destek vermektir. Mirasyedisinden partimizin eskilerine kadar ötekileri söylemeye gerek bile duymuyorum. Türkiye’de ülkenin ve milletin güvenliği, huzuru, selameti, refahı için çalışan, çabalayan, ter döken, mücadele veren sadece biz varız. Cumhur İttifakı bunun için saldırıların hedefindedir.

Ne diyor o güzel türküde; “Giderem Van’a doğru, yolum İran’a doğru. Kes başım kanım aksın, kadir bilene doğru.” Akıttığımız her damla ter, kadir kıymet bilene feda olsun helal olsun. Ama kadir kıymet bilmeyip de sırf ülkenin ve şehirlerin kaynaklarına göz diktikleri için milli irade işportacılığına soyunan istismarcılara da eyvallah etmeyiz. Van’ı bu mücadelemizde en güçlü şekilde yanımızda görmek istiyoruz.”

Paylaşın

AK Parti – Yeniden Refah Görüşmeleri: Kaç Belediye İstendiği Netleşti

31 Mart’ta yapılacak seçimlere günler kalırken, Yeniden Refahlı Doğan Aydal, seçimler için AK Parti ile yaptıkları pazarlıklarda 2 büyükşehir, 2 il ve 35 ilçe belediyesi istediklerini açıkladı.

Yeniden Refah Partisi (YRP) Genel Başkanvekili ve Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkan Adayı Doğan Aydal, Sözcü TV’de yerel seçimler öncesi yürütülen pazarlıklarda AK Parti’den kaç belediye istediklerini açıkladı.

Doğan Aydal, YRP’nin Kocaeli, Sakarya, Kütahya ve Bilecek belediyelerini ve 35 ilçe belediyesi istediklerini ifade etti.

AK Parti’nin MHP’ye bıraktığı belediyeleri hatırlatan Aydal, Yeniden Refah’ın da oy oranı doğrultusunda talepleri olduğunu söyledi ve “İki büyükşehir isteriz, Kocaeli ve Sakarya dedik. İki de il istedik, Kütahya ve Bilecik” dedi.

AK Parti’nin, YRP olmadan 76 ilçeyi kazanamayacağını, bunlardan da 35’ini istediklerini anlatan Aydal, AKP’den Ali İhsan Yavuz’un da görüşmeleri not ettiğini ancak ikinci toplantıda işlerin değiştiğini söyledi.

Doğan Aydal, ikinci toplantıdan itibaren AKP heyetinin kendilerine ‘Biz size belediye meclis üyelikleri verelim’ teklifiyle geldiğini açıkladı.

AK Parti Genel Başkanvekili Efkan Ala, YRP’nin kendilerinden 100 belediye talep ettiğini söylemişti.

Paylaşın

Cumhur İttifakı’nda “Yeniden Refah” Sıkıntısı

31 Mart’ta yapılacak seçimlere sayılı günler kalırken, siyasi masalarda, AK Parti açısından farklı sonuçları olabilecek iller konuşuluyor. Örneğin, Şanlıurfa, Ordu ve Bursa. Seçimi kaybetme olasılığının dışında oy kaybı yaşanması da bekleniyor.

AK Partililer, Hatay ve Antalya’dan umutlanmış durumdalar. Trabzon’da AK Partinin, Mersin’de CHP’nin oylarını artırarak seçimi alacağı konuşuluyor. Kırıkkale’de de farklı bir durum yaşanıyor. CHP’li adayın sevilen bir isim olmasının sürpriz yaratabileceğini iddia edenler var.

Ankara’da halen Cumhur İttifakı’nın yönettiği Mamak, Etimesgut, Haymana ve Gölbaşı gibi ilçelerde Yeniden Refah Partisi (YRP) nedeniyle sıkıntı olabileceği belirtiliyor. Aynı olumsuz etkinin İstanbul’da Bahçelievler, Sancaktepe, Silivri, Çatalca, Eyüp gibi ilçelerde de olabileceği analiz ediliyor.

Gazete Pencere yazarı Nuray Babacan, kulislerde yapılan analizlerde, bazı illerle ilgili sürpriz sonuçların konuşulduğunu ve “YRP, DEM ve yanlış aday etkisi.” YRP etkisi AKP’yi, DEM etkisinin de CHP’yi yakından ilgilendirdiğini aktardı.

Babacan yerel seçime sayıla günler kala kulislere ilişkin şu bilgileri paylaştı: Yapılan analizlerde, bazı illerle ilgili sürpriz sonuçlar konuşuluyor. Üç etkiden söz ediliyor; “YRP, DEM ve yanlış aday etkisi.” YRP etkisi AKP’yi, DEM etkisi CHP’yi daha yakından ilgilendiriyor.

Siyasi masalarda, AKP açısından farklı sonuçları olabilecek iller konuşuluyor. Örneğin, Şanlıurfa, Ordu ve Bursa. Seçimi kaybetme olasılığının dışında oy kaybı yaşanması da bekleniyor. AKP’liler, Hatay ve Antalya’dan umutlanmış durumdalar.

Trabzon’da AKP’nin, Mersin’de CHP’nin oylarını artırarak seçimi alacağı konuşuluyor. Kırıkkale’de de farklı bir durum yaşanıyor. CHP’li adayın sevilen bir isim olmasının sürpriz yaratabileceğini iddia edenler var.

Yeniden Refah Partisi etkisi

YRP’nin etkisi, CHP’nin etkisinden daha çok konuşuluyor. Adana’yı okumakta zorluk çekiyorlar. CHP ve AKP’nin başa baş yarıştığı bu ilde, YRP’nin oyları AKP’nin şansını azaltacak gibi. Yeniden Refah Partisi Balıkesir, Bursa, Şanlıurfa ve ilçelerinde olduğu gibi Bingöl, Yozgat, Muş, Elazığ illerinde de Cumhur İttifakı’nın oy sonuçlarına etki edecek.

Ankara’da halen Cumhur İttifakı’nın yönettiği Mamak, Etimesgut, Haymana ve Gölbaşı gibi ilçelerde YRP nedeniyle sıkıntı olabileceği belirtiliyor. Aynı olumsuz etkinin İstanbul’da Bahçelievler, Sancaktepe, Silivri, Çatalca, Eyüp gibi ilçelerde de olabileceği analiz ediliyor.

Bütün bunlar konuşulurken, Cumhur İttifakı’nın birbirine bıraktığı illerdeki sonuçları da unutmamak gerekir. Cumhur İttifakı 22 ilde hem kendi aralarında hem de diğer partilerle yarışacak. Afyonkarahisar, Aksaray, Amasya, Bayburt, Bolu, Çankırı, Düzce, Elazığ, Gümüşhane, Isparta, Karabük, Karaman, Kastamonu, Kırıkkale, Kilis, Kütahya, Nevşehir, Niğde, Sivas, Tokat, Uşak, Yozgat’ta kıran kırana rekabet var.

24 ilde ise MHP, AKP’nin adaylarını destekleyecek. Adıyaman, Ağrı, Ardahan, Artvin, Batman, Bilecek, Bingöl, Bitlis, Burdur, Çanakkale, Çorum, Edirne, Giresun, Hakkari, Iğdır, Kırşehir, Muş, Rize, Siirt, Sinop, Şırnak, Tunceli, Yalova ve Zonguldak’ta MHP’nin adayı yok. Osmaniye, Erzincan, Kars, Kırklareli, Bartın’da ise AKP ortağını destekliyor. 30 büyükşehirden Manisa ve Mersin MHP’nin, kalan 28 büyükşehir ise AKP’nin oldu.

Bu paylaşımın, partilerin oy oranlarına etkisi önemli. İki partinin ittifak yapmadığı ve yarışmaya karar verdiği illerde de durumlar ilginç. Örneğin Aksaray, Amasya, Çankırı, Isparta, Karabük, Karaman ve Uşak gibi illerde ittifak ortakları bir önceki seçimlerde birbiriyle yarışırken, çok küçük oy farklarıyla sonuca gitmişlerdi.

Şimdi bu illerde İYİ Parti’nin zayıf yapısının, YRP gerçeğinin sonuçları nasıl etkileyeceği merak konusu. Anadolu illerinde seçimler sürprizli sonuçlara gebe…

Yazının tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

AK Parti Sözcüsü Çelik’ten Dikkat Çeken “Yeniden Refah” Açıklaması

Katıldığı bir televizyon programında açıklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Yeniden Refah Partisi’ne ilişkin, “Şu an itibarıyla Cumhur İttifakı’nda değiller. YRP ve bir iki parti de var. Müstakil parti olarak mı kurulmuşlar yoksa AK Parti içerisinde muhalefet olarak mı kurulmuşlar?” dedi ve ekledi:

“Milli manevi değerler açısından istedikleri her şeyi cumhurbaşkanımız gerçekleştirmiş. Parti yönetimi CHP’yi kazandıracak bir motivasyon içerisine giriyor. Ama tabanındaki seçmen, milli manevi değerlerin cumhurbaşkanımız tarafından gerçekleştirildiği görülüyor. YRP tabanındaki vatandaşlarımız cumhurbaşkanı aleyhine bir tutum içerisine girmeyecekler.”

Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘son seçimim’ ifadesiyle ilgili olarak, “Siyaseti bırakırım manasında bir söz değil. Liderlerin siyasi ömrüne vatandaş karar veriyor. Vatandaş, ‘Cumhurbaşkanımız hizmet etmeye devam etsin’ diyor” yorumu yaptı.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, CNN Türk yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Ömer Çelik’in açıklamalarından öne çıkan bölümler şöyle:

“Cumhurbaşkanımız bunu sık sık söyler. Bizim hatırlanacağımız şeyler eserlerdir, yaptığımız işlerdir. Ben çok uzun zamandır kendisi ile beraberim. Yorulmaksızın, durmak bilmeksizin çalışır. Siyasette gençlerin yetişmesine çok önem veriyor. Onlara bir gün devralacaklarını her zaman hatırlatıyor. Siyaset yaptığımız görevlerden daha geniş bir şey. Cumhurbaşkanımız için siyaset bir hayat tarzı. O siyaseti bırakırım anlamında bir ifade değil.

Bununla ilgili bir siyasi gündemimiz yok Meclis’in kendini feshetmesi gibi. Önümüzdeki 5 seneyi iyi değerlendireceğiz. Siyasette bildiğim bir şey var. Liderlerin siyasi ömrüne vatandaş karar verir. Vatandaşımız cumhurbaşkanımız hizmet etsin istiyor. Böyle büyük bir irade var. Cumhurbaşkanımızın liderliği organik. Millet kal derse kalırız, git derse gideriz der cumhurbaşkanımız da. Seçim vesilesi ile dışarıda gördüğüm Cumhurbaşkanımıza teveccüh artarak devam ediyor.

Geçen seçimlerde bize Sayın Kılıçdaroğlu için önde deniyordu. Bir sürü siyaset bilimci, daha sonra analizinde nasıl yanıldığını izah etmek zorunda kaldı. O zaman dedik ki saha böyle söylemiyor. Bu kadar seçim geçirdik, iyi kötü görüyoruz. AK Parti Genel Merkezi’nde ypaılan toplantılar sonrasında verilen kararların vatandaşlarımız tarafından heyecanla kabul gördüğünü görüyorum. Yerel yönetimler başkanlığımız var bizim.

Seçim bittikten sonra 5 yıl boyunca sürekli fotoğraf çeker. Masaya oturduğumuzda bu 5 yıllık performanslar bakılır. AK Parti Genel Merkezi izole değil. Anadolu’daki her yere hakim bir siyaset merkezi. Adayların tespit edilmesinde birden fazla mekanizma kullanılıyor. Siyaset bir matematik alanı değil, mutlak değil. Ancak 20 yıldır denenmiş metotlar bunlar.

* Arkadaşlarımızın performansını tek tek çok iyi buluyoruz. Bu açıdan baktığımızda yükselen bir trend olduğunu görüyoruz. Kaybolacağını söyleyenler çok manipülatif şeyler. CHP’li Özel’in dediği gibi Atatürk şu, şu illeri alın diyor. Atatürk’le bu işin ne ilgisi var. Biz demokratik terbiye icabı şu ili alacağız diyemem. Orada oy kullanacakları etkileyemem. Ama arkadaşlarımızın performansı gayet iyi.

Yeniden Refah Tartışması

Şu an itibarıyla Cumhur İttifakı’nda değiller. YRP ve bir iki parti de var. Müstakil parti olarak mı kurulmuşlar yoksa AK Parti içerisinde muhalefet olarak mı kurulmuşlar? Milli manevi değerler açısından istedikleri her şeyi cumhurbaşkanımız gerçekleştirmiş. Parti yönetimi CHP’yi kazandıracak bir motivasyon içerisine giriyor. Ama tabanındaki seçmen, milli manevi değerlerin cumhurbaşkanımız tarafından gerçekleştirildiği görülüyor. YRP tabanındaki vatandaşlarımız cumhurbaşkanı aleyhine bir tutum içerisine girmeyecekler.

Paylaşın

Yerel Seçimler: AK Parti’de Yüzde 3-5 Puanlık Düşüş Bekleniyor

31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlere sayılı günler kalırken, AK Partili yaşlı ve emekli seçmenin bir kısmının protesto ederek sandığa gitmeyebileceği konuşuluyor. İktidar değişikliği söz konusu olmadığı için seçmen reflekslerinin zayıfladığı, ayrıca kısa süre önce yapılan genel seçimler nedeniyle de bıkkın seçmen sorunu yaşandığı anlatılıyor.

Tüm bu analizler sonucunda AK Parti’de hem Yeniden Refah Partisi (YRP) etkisi hem de seçmen tepkisi nedeniyle Türkiye genelindeki oylarda yüzde 3-5 puanlık bir düşüş bekleniyor. YRP’nin İstanbul’da yüzde 3,5, Türkiye genelinde yüzde 4,5-5 oyunun olduğu iddia ediliyor.

Gazete Pencere yazarlarından Nuray Babacan, 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlere sayılı günler kala, AK Parti kulislerinde konuşanları köşesine taşıdı.

Kulislerde konuşulanları üç başlık altında “1- Seçimin Ramazan ayına denk gelmesinin etkileri görülecek. 2- Seçimlere katılım az olacak 3- Bir rakibe sürekli saldırı, onun avantajına dönüşüyor…” değerlendirilebileceğini belirten Nuray Babacan, yazısında şu ifadelere yer verdi:

“Örneğin çok konuşulan kişinin tanınırlığı ve bilinirliği artıyor. Reklamın iyisi kötüsü olmaz mantığıyla bakanlar, Tayyip Erdoğan’ın Ekrem İmamoğlu’nu eleştirmesinin İmamoğlu’nun işine yaradığını belirtiyorlar. İmamoğlu’nun Murat Kurum’a yönelik eleştirilerinin de onun bilinirliğini artırdığı iddiasındalar. Hakkında çok konuşuluyor olmak bir süre sonra avantaja dönüşebiliyor.

Bunun siyasi partilere yönelik örnekleri de analiz ediliyor. Örneğin, CHP’deki değişim rüzgarı ve kurultay sürecinin partinin oyunu yüzde 3 artırdığı ve bunun halen korunduğu belirtiliyor. CHP’ye aşırı yüklenmenin partiye avantaj yarattığını iddia edenler var.

Bir örnek de Yeniden Refah Partisi için veriliyor. AKP ile ittifak yapacağı iddiaları, bu süreç olumsuz sonuçlansa da YRP’nin işine yaradı. Sürekli bahsederek, görünür hale getirmek. İletişimcilerin bir süreden beri buna kafa yorduklarını biliyoruz.

Ramazan sıkıntısı

Bir başka konu yerel seçim kampanyasının Ramazan ayına denk gelmesinin etkileri. Bu konuda farklı görüşler var. Bunun avantaj olacağını veya dezavantaja dönüşeceğini savunanlar bulunuyor. Bazıları iftar sofralarında her şeyin artan fiyatını görmenin ve bunun sürekli konuşulmasının AKP’yi zor durumda bırakacağı söylüyorlar.

Bazı siyasilere göre, yerel seçim yarışı nedeniyle herkes Ramazan paketi hazırlayarak, yardım paraları dağıtacak. Bu durum, dar gelirlilere sorunlarını bir süre unutturacağı için iktidar açısından avantaj yaratacağı iddiası var.

Başka bir analiz ise yerel seçimlerde sandığa gitme potansiyeliyle ilgili. Genel seçimlere kıyasla sandığa gitme oranında düşüş bekleniyor. Daha önceki yerel seçimler buna örnek olarak gösteriliyor. Ancak bu kez başlıca sorun, gençler ve üniversite öğrencileri. Hem bu seçime ilgisizler hem de halen eğitim dönemi sürdüğü için çoğunun nüfusa kayıtlı olduğu memleketine gidip oy kullanma olanağı bulunmuyor. İktidar da bundan pek rahatsız değil.

AKP’li yaşlı ve emekli seçmenin bir kısmının protesto ederek sandığa gitmeyebileceği konuşuluyor. İktidar değişikliği söz konusu olmadığı için seçmen reflekslerinin zayıfladığı, ayrıca kısa süre önce yapılan genel seçimler nedeniyle de bıkkın seçmen sorunu yaşandığı anlatılıyor.

Tüm bu analizler sonucunda AKP’de hem YRP etkisi hem de seçmen tepkisi nedeniyle Türkiye genelindeki oylarda yüzde 3-5 puanlık bir düşüş bekleniyor. YRP’nin İstanbul’da yüzde 3,5, Türkiye genelinde yüzde 4,5-5 oyunun olduğu iddia ediliyor.”

Yazının tamamı için TIKLAYIN

Paylaşın

Erdoğan, Özgür Özel’i Hedef Aldı: Varlığı Yokluğu Belli Değil

İzmir’de halka seslenen Erdoğan, “Türkiye zenginleşirken bu şehir yerel yönetimler açısından maalesef çok azını aldı. Sizleri Meclis’te ve belediyelerde temsil etsin diye yetki verdiğiniz kişiler soruyorum ne yaptı? Terör örgütleri ile gizli saklı anlaşmalar yaptılar. Kendi içlerinde çıkar kavgası yaptılar. Atatürk maskesi takıp yattılar” dedi ve ekledi:

“CHP’nin Demlendiği müttefikleri ile ilişkisinde şeffaflık var mı, yok. Sırf bize kaybettirsin diye ortaya sürdükleri partilere ne vaat ettiklerinden haberdar mısınız? CHP Genel Başkanının Varlığı yokluğu belli değil. Gelen posta koyuyor, giden posta koyuyor.”

Erdoğan, konuşmasının devamında, “CHP’nin başında güya bir genel başkan var. Sabah erken kalkan, eline mikrofonu önce alan Özgür efendiden rol çalıyor. Fikrimizi kendisine verip zai etmek istemiyoruz. Her kafası bozulan tekme tokat dalıyor. Bay Kemal’in ahı tutmaya başladı demek. Bir tutmayın küçük enişteyi karakteri var. İstanbul’da herhangi bir icraatı olmayan yarım mesai yapan biri var” ifadelerini kullandı.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yerel seçimler kapsamında partisinin İzmir Mitingi’nde açıklamalarda bulundu. Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan bölümler şöyle:

20 gün durmak yok. 31 Mart akşamı İzmir bir başka güzel olacak. Bir asır önce düşmandan kurtuldu ancak hizmet fukaralarından kurtulamadı. Türkiye zenginleşirken bu şehir yerel yönetimler açısından maalesef çok azını aldı. Sizleri Meclis’te ve belediyelerde temsil etsin diye yetki verdiğiniz kişiler soruyorum ne yaptı? Terör örgütleri ile gizli saklı anlaşmalar yaptılar. Kendi içlerinde çıkar kavgası yaptılar. Atatürk maskesi takıp yattılar.

CHP’nin Demlendiği müttefikleri ile ilişkisinde şeffaflık var mı, yok. Sırf bize kaybettirsin diye ortaya sürdükleri partilere ne vaat ettiklerinden haberdar mısınız? CHP Genel Başkanının Varlığı yokluğu belli değil. Gelen posta koyuyor, giden posta koyuyor.

CHP’nin başında güya bir genel başkan var. Sabah erken kalkan, eline mikrofonu önce alan Özgür efendiden rol çalıyor. Fikrimizi kendisine verip zai etmek istemiyoruz. Her kafası bozulan tekme tokat dalıyor. Bay Kemal’in ahı tutmaya başladı demek. Bir tutmayın küçük enişteyi karakteri var. İstanbul’da herhangi bir icraatı olmayan yarım mesai yapan biri var.

Allah göstermesin, ülke bunların elinde olsa neler olabileceğini, hangi facialarla karşılaşabileceğimizi mayıs ayından bu yana yaşananlara bakarak görebiliriz. Muhalefet, salkım saçak da olsa hamd olsun biz bu ülkenin önüne, Türkiye yüzyılı gibi bir vizyon koymayı başardık. Dün, cumhuriyetimizin 100’üncü yılına kilitlenmiştik. Şimdi rotamızı Türkiye Yüzyılına çevirdik.

“Bizde kibir, riyakarlık olmaz”

Biz size inanıyoruz, siz de bize inanıyor musunuz? Mesele yok. Şayet, aksi yönde bir duruşumuzu görürseniz hiç çekinmeyin, yüzümüze hakikatleri haykırın. Haykırın ki hatamızı görüp, kendimizi düzeltelim. Bizde kibir olmaz, riyakarlık olmaz. Bizde sadece eser olur, hizmet olur, çalışmak olur, mücadele etmek olur, eksik  bırakmışsak tamamlama, hata yapmışsak düzeltme olur.

21 yıldır tek başımıza iktidarız. Şayet başka bir niyetimiz olsaydı, şimdiye kadar zaten ortaya çıkardı ve benim milletim de bizi Onca yılın ardından artık kimsenin hayat biçimiyle derdimizin olmadığını herhalde kabul etmeyen kalmamıştır. Amacımızın insanımızın huzur, güven ve refah seviyesini yükseltmek olduğunu akıl ve vicdan sahibi herkes görmüştür.”

Paylaşın

Erdoğan, Yine Yeniden Refah’ı Hedef Aldı: Gölgemizde Yürüyüp…

Şanlıurfa’da halka seslenen Erdoğan, yerel seçimlere kendi adaylarıyla giren Yeniden Refah Partisi’ni hedef alarak, “Bizim gölgemizde yürüyüp bize çelme takmaya çalışanlar istismarda da sınır tanımıyorlar” dedi ve ekledi:

“En insani, en hayati meseleleri bile şahsi hesaplarının aracı yapmaktan çekinmiyorlar. Rabbim hepsini de ıslah etsin. Şanlıurfa’nın enaniyet gösterisine değil, esere ve hizmete ihtiyacı var. Daha iyisi için söz veren varsa eyvallah, çıksın ortaya. Yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı yarıştıralım.”

Erdoğan, konuşmasının devamında, “Devir kavga veya çekişme değil, birlik olup zulme set çekme devridir. Tıpkı bir duvarın tuğlaları gibi kenetlenerek mücadelemizi sürdüreceğiz. Ayrışmayacağız, birbirimize asla düşmeyeceğiz. Kusurları büyütenlerden, farklılıkları derinleştirenlerden değil, kardeşliği yüceltenlerden olacağız. Böyle dertleri olmayana ne kulak verin, ne vaktinizi harcayın ne de oyunuzu heba edin” ifadelerini kullandı.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin Şanlıurfa mitinginde açıklamalarda bulundu. Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:

“Alimleriyle, şairleriyle adeta kutup yıldızları yetiştiren, anını da sanını da canını da yüreğini ortaya koyarak kazanan Şanlıurfamız bugün yine bir başka güzel. Urfalılar, bir asır önce işgalci Fransızları bu mübarek topraklardan kovarak ‘Şanlı’ unvanını aldı.

Hep söylüyoruz. Bizim siyasetimiz eser ve hizmet siyasetidir. Vizyonda, programda, projede, yatırımda bizimle yarışacak siyasi rakip tanımıyoruz. Bu özgüvenimizin gerisinde belediyelerde 30 yılı, iktidarda 21 yılı aşan müktesebatımız bulunuyor.

Bu kardeşiniz Türkiye’nin Cumhurbaşkanı. Yerel yönetimlerde 31 Mart’ta, yerel yönetimleri de verdiğiniz zaman biz bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, Şanlıurfa’yı şanına yakışır şekilde yatırımlarla daha da farklı hale getireceğiz. Diğerlerinin böyle bir imkanı var mı?

Bir dönem ülkemiz siyasetine damgasını vuran, onlar ne veriyorsa 5 fazlası benden zihniyetinin, hesapsız, kitapsız tarzı Türkiye bunun bedelini siyaset, sosyal gerilimler, ekonomik kriz ve kaos olarak ödedi. Milletimiz uzun yıllar kendini toparlayamadı. Tekrar ayağa kalkamadı. Şimdi aynı zihniyeti yeniden hortlatmaya çalışanlar olduğunu görüyoruz.

Sahneye çıkarken dedim ki emniyetten bir rakamı alın bakalım. Alanda ne kadar kişi var? Rakamı aldım. Alanda şu anda verilen rakam 70 bin. İyi mi? Zaten Şanlıurfa’ya da bu yakışır. Meydanlarda ve medyada esip gürleyenlerin milletimize vadettikleri hiçbir şeyi yapmayacakları zaten belli. Asıl önemli olan bunların milletin elinden hangilerini de alıp götürmeye niyetli olduklarıdır. Çünkü geçmişte hep öyle oldu.

En son 2019 seçimlerinde bunu acı şekilde yaşadık. Bir sürü vaatte bulundular ama sonuçta hiçbirini yapmadılar. Hatta pek çok alanda şehirlerimizi çok daha gerilere götürdüler. Çünkü mesele verdiği sözü yerine getirmektir. Siyasette aslolan sözünün eri olabilmektir.

Ülkemizin milli gelirini 21 yılda 3 kat artırmış yönetim olarak vatandaşımızın her derdi bizim derdimizdir. Çalışanı ile emeklisi ile esnafı ile çiftçisi ile sanayicisi ile her kesimden insanımızın sıkıntılarını çözecek programa ve kararlılığa biz sahibiz.

7 Nisan’a hazır mıyız? 7 Nisan’da Fenerbahçe – Galatasaray maçını Şanlıurfamıza aldık, burada o maçı yapacağız. Çünkü Şanlıurfa’ya bu yakışır.

“Yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı yarıştıralım”

Bizim gölgemizde yürüyüp bize çelme takmaya çalışanlar istismarda da sınır tanımıyorlar. En insani, en hayati meseleleri bile şahsi hesaplarının aracı yapmaktan çekinmiyorlar. Rabbim hepsini de ıslah etsin. Şanlıurfa’nın enaniyet gösterisine değil, esere ve hizmete ihtiyacı var. Daha iyisi için söz veren varsa eyvallah, çıksın ortaya. Yaptıklarımızı ve yapacaklarımızı yarıştıralım.

Devir kavga veya çekişme değil, birlik olup zulme set çekme devridir. Tıpkı bir duvarın tuğlaları gibi kenetlenerek mücadelemizi sürdüreceğiz. Ayrışmayacağız, birbirimize asla düşmeyeceğiz. Kusurları büyütenlerden, farklılıkları derinleştirenlerden değil, kardeşliği yüceltenlerden olacağız.

Böyle dertleri olmayana ne kulak verin, ne vaktinizi harcayın ne de oyunuzu heba edin. Biz eser ve hizmet siyaseti yapıyoruz derken birileri gibi yalan yanlış ifadelerle siyaset cambazlığı peşinde koşmuyoruz. Şanlıurfa’ya son 21 yılda 330 milyar lira tutarında kamu yatırımı yaptık.”

Paylaşın

Ekrem İmamoğlu Mu, Murat Kurum Mu? Yüzde 7’yi Aşan Fark

31 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimlerde sonucu en çok merak edilen İstanbul seçimine ilişkin KONDA’nın anketinde, Ekrem İmamoğlu ile Murat Kurum arasında İmamoğlu lehine yüzde 7’yi aşan fark bulunuyor.

Ankete katılanların yüzde 6’sı kararsız kalırken, yüzde 12,5 de diğer adayların oy oranı oldu.

31 Mart’ta yapılacak yerel seçimler yaklaştıkça, seçimlere ilişkin anketlerde gelmeye devam ediyor. Son olarak, KONDA araştırma kuruluşunun “KONDA Barometresi Siyasal ve Toplumsal Araştırmalar Dizisi” abonelerine gönderdiği 31 Mart’ta yapılacak İstanbul yerel seçimine ilişkin son kamuoyu araştırmasının sonucunu açıkladı.

2-3 Mart 2024 tarihlerinde 135 mahallede 2 bin 489 kişiyle yüz yüze görüşülen ankette, 18 anket için yaş ve cinsiyet kotası uygulandı.

Ankete katılanlara İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nda tercihlerini kimden yana kullanacakları sorulan anketten çıkan sonuçlar şu şekilde: Ekrem İmamoğlu’nu tercih edeceklerini söyleyenlerin yüzdesi 38,2. Tercihlerini Murat Kurum’dan yana kullanacaklar ise yüzde 32,2 çıktı.

Ankete katılanların yüzde 6’sı kararsız kalırken, yüzde 12,5 de diğer adayların oy oranı oldu. Kararsızlar dağıtıldıktan sonra ortaya çıkan tablo ise şöyle: CHP adayı Ekrem İmamoğlu’na oy verecekler yüzde 46,1, Murat Kurum’a oy vereceğini söyleyenler ise yüzde 38,8 oldu.

Oy tercihleri işaretlenmeleri istendiğinde ise,  Ekrem İmamoğlu yüzde 46, Murat Kurum ise yüzde 38,9 olarak yanıt verildi.

Ayrıca, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, masasındaki son İstanbul anketine göre, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun en yakın rakibi Cumhur İttifakı adayı Murat Kurum’un 4,5 puan önünde olduğunu söyledi.

Paylaşın

Erdoğan: Yasanın Verdiği Yetkiyle Son Seçimim

TÜGVA’nın 81 il temsilcisi ile bir araya gelen Erdoğan, burada yaptığı konuşmada, “Ben burada ardı arkası kesilmeyecek şekilde çalışmalarımı sürdürüyorum. Nefes adeta almaksızın koşturuyoruz” dedi ve ekledi:

“Çünkü benim için bu bir final. Yasanın verdiği yetkiyle bu seçim son seçimim. Ama buradan çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için bir emanetin devri olacak. Onun için de hazırlıklarımızı buna göre yapıp adımları buna göre atmamız lazım.”

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8 Mart akşamı İstanbul’da Sinan Erdem Spor Salonu’ndaki TÜGVA Gençlik Buluşması öncesi TÜGVA’nın 81 il temsilcisi ile bir araya geldi.

DW Türkçe’nin aktardığına göre; Etkinlikte bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlerin kendisi için “son seçim” olacağını söyledi.

Erdoğan, “31 mart akşamı o farklı bakanlara gereken cevabı vereceğiz diye inanıyorum. Onun için 22 gün var. 22 günü en güzel şekilde değerlendirerek gerek kadın kolları gerek gençler beraber bir çalışma ile inşallah gereken cevabı sandıkta vereceğiz” dedi.

Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: “Ben burada ardı arkası kesilmeyecek şekilde çalışmalarımı sürdürüyorum. Nefes adeta almaksızın koşturuyoruz. Çünkü benim için bu bir final. Yasanın verdiği yetkiyle bu seçim son seçimim. Ama buradan çıkacak netice benden sonra gelecek kardeşlerim için bir emanetin devri olacak. Onun için de hazırlıklarımızı buna göre yapıp adımları buna göre atmamız lazım.”

Gençlere inandığını ve güvendiğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İnşallah başta İstanbul olmak üzere Ankara, İzmir, bütün buralarda bir değişim dönüşümü yapalım. Çünkü gözler burada” ifadelerini kullandı.

2019’da yapılan yerel seçimlerde AK Parti üç büyük kent olan İstanbul, Ankara ve İzmir’de yenilgiye uğramıştı. Her üç kentte de yerel yönetimler CHP’ye geçmişti.

Paylaşın

AK Partili Yavuz’dan Dikkat Çeken “Yeniden Refah” Açıklaması

31 Mart’ta yapılacak olan yerel seçimlere ilişkin değerlendirme yapan AK Partili Ali İhsan Yavuz, “1 oyla seçimi kaybettiğiniz ya da kazandığınız yerler olabilir. YRP’nin kendi zaten kazanma iddiasında değil. Aday çıkartması kime sorsanız AK Parti’ye zarar verir diye düşünür” dedi.

Yeniden Refah Partisi (YRP), 14 – 28 Mayıs seçimlerinde Cumhur İttifakı içerisinde yer almış, YRP’nin cumhurbaşkanı adayı Fatih Erbakan, adaylıktan Recep Tayyip Erdoğan lehine çekilmişti.

Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Genel Başkan Yardımcısı Ali İhsan Yavuz, katıldığı bir canlı yayında 31 Mart’ta yapılacak yerel seçimlere ilişkin değerlendirmede bulundu.

Ali İhsan Yavuz, açıklamalarından Genel Seçimlerdeki ittifak ortağı Yeniden Refah Partisi’ni (YRP) eleştirerek, “YRP’nin kendi zaten kazanma iddiasında değil. Aday çıkartması kime sorsanız AK Parti’ye zarar verir diye düşünür” diye konuştu.

Yeniden Refah’ın AK Parti’ye seçimi kaybettireceğinden kaygılanan Yavuz, konuya ilişkin açıklamasında şu ifadeleri kullandı:

“1 oyla seçimi kaybettiğiniz ya da kazandığınız yerler olabilir. Tablo buysa her adımın her şeyin önemi yoktur diyebilir miyiz? YRP ile uzun uzun oturduk. 6 toplantı yaptık. Elbette anlaşamayabiliriz ama sonraki yıllarda Cumhur İttifak zeminini ortadan kaldıracak yaklaşımlar sergilememek gerekir.

Bugün ne oluyor? CHP zihniyeti İmamoğlu ile devam ediyor. Allah’ın izniyle seçimi kazanacağız. Ama YRP’nin kendi zaten kazanma iddiasında değil. Aday çıkartması kime sorsanız AK Parti’ye zarar verir diye düşünür. Göreceksiniz Malatya’da da net bir tablonun ortada olduğunu göreceğiz.”

Ne olmuştu?

Yeniden Refah Partisi (YRP), 14 – 28 Mayıs seçimlerinde Cumhur İttifakı içerisinde yer almış, YRP’nin cumhurbaşkanı adayı Fatih Erbakan, adaylıktan Recep Tayyip Erdoğan lehine çekilmişti.

Yerel seçim gündemine gelindiğinde ise, Yeniden Refah ile AK Parti arasında yapılan görüşmeler neticesiz kalmış ve iki parti de seçimlere tüm yurtta kendi adaylarıyla girme kararı almıştı. AK Parti’nin yeniden aday göstermediği birçok belediye başkanı da Yeniden Refah Partisi’nde aday olmuştu.

Paylaşın