Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın başvurusunu karara bağlayan AİHM, Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5. maddesinin 4. fırkasını ihlal ettiğine hükmetti.
Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ “cezaevi yetkililerinin avukatlarıyla yaptıkları görüşmeleri izlemelerinden ve avukatlarıyla paylaştıkları belgelere el koymalarından” şikâyetçi olmuştu.
Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) eski eş genel başkanları Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın iç hukukta tutukluluklarına itiraz etmek için etkili bir yardım alamadıkları gerekçesiyle yaptığı başvuruyu karara bağladı.
Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) 5. maddesinin 4. fırkasını ihlal ettiğine hükmeden AİHM, Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın iç hukukta tutukluluklarına itiraz süreçleriyle ilgili ‘hak ihlaline’ uğradıkları kararı verdi.
AİHM’den yapılan açıklamada, Yüksekdağ ve Demirtaş’ın iç hukukta tutukluluklarına itiraz etmek için etkili bir yardım alamadıklarını gerekçesiyle başvuruda bulunduğu belirtildi.
Demirtaş ve Yüksekdağ’ın “özellikle cezaevi yetkililerinin avukatlarıyla yaptıkları görüşmeleri izlemelerinden ve avukatlarıyla paylaştıkları belgelere el koymalarından şikâyet ettiği” bildirilmişti.
Söz konusu bu tedbirlerin 15 Temmuz 2016 darbe girişimi ardından çıkarılan bir kararname kapsamında uygulandığının belirtildiği açıklamada, “Başvuranlar, Sözleşme’nin 5. maddesinin 4. fırkasına (tutukluluğun hukuka uygunluğunun hızlı bir şekilde incelenmesi hakkı) dayanmaktadır” ifadeleri kullanıldı.
AİHM, Demirtaş ve Yüksekdağ’a 5 bin 500’er euro (126 bin 666 TL) manevi tazminat ve 2 bin 500 euro da mahkeme masrafı ödenmesine hükmetti. Türkiye’nin AİHM’e gönderdiği yargıç Saadet Yüksel karara katılmadı.
AİHM daha önce de Demirtaş ve Yüksekdağ hakkında “hak ihlali” kararları vermişti.
Aralık 2020 ve Kasım 2022’de verilen kararlarda başvurucuların tutukluluk hallerinin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 5. maddesi (özgürlük ve güvenlik hakkı), 10. maddesi (ifade özgürlüğü), 18. maddesi (haklara getirilecek kısıtlamaların sınırlandırılması) ve 1 Numaralı Protokol’ün 3. maddesinin (serbest seçimler) ihlal edildiğine hükmetmişti.
AİHM 2018’de de Demirtaş’ın serbest bırakılması gerektiğine hükmetmiş, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise bu karar hakkında “Bizi bağlamaz. Karşı hamlemizi yapar, işi bitiririz” demişti.
Selahattin Demirtaş kimdir?
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi mezunu olan Selahattin Demirtaş, siyaset öncesi serbest avukatlık ve İHD (İnsan Hakları Derneği) Diyarbakır şubesinde yöneticilik yapmıştır. Uluslararası Af Örgütü Diyarbakır şubesi ve Türkiye İnsan Hakları Vakfının kurucuları arasındadır.
2007’de DTP’de grup başkanvekilliği yaptıktan sonra DTP’nin kapatılması sürecinde yeni kurulan Barış ve Demokrasi Partisine geçerek partinin 1 Şubat 2010 tarihinde yapılan olağanüstü kongresinde genel başkan seçildi. BDP’nin Halkların Demokratik Partisine katılması sürecinde 2014 yılında yapılan 2. Olağanüstü Kongre’de Figen Yüksekdağ ile birlikte HDP eş genel başkanlığına seçilmiştir.
2007 Türkiye genel seçimlerinde Diyarbakır, 2011 Türkiye genel seçimlerinde Hakkâri ve Haziran 2015 Türkiye genel seçimlerinde İstanbul milletvekili olarak Meclise girdi.
4 Kasım 2016’da HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ve dokuz HDP’li milletvekili ile birlikte “suç işlemek amacıyla örgüt kurmak”, “terör örgütü üyesi olmak”, “silahlı terör örgütüne üye olmak”, “örgüt adına suç işlemek” iddialarıyla gözaltına alındıktan sonra tutuklanarak Edirne F Tipi Cezaevi’ne götürüldü.
Mayıs 2023 seçimlerinden sonra aktif siyaseti bıraktığını açıklamıştır.
Figen Yüksekdağ kimdir?
Figen Yüksekdağ, çiftçilikle uğraşan bir ailenin 10 çocuğundan dokuzuncusu olarak 9 Kasım 1971 tarihinde Adana’nın Ceyhan ilçesinde doğdu. Lise çağlarında sosyalist hareketle ilgilenmeye başladı ve İşçinin Yolu dergi çevresine katıldı. 18 yaşında bir sokak gösterisinde tutuklandı ve gözaltında kaldı. Sonrasında öğrenci evlerinde kaldı. 8 ay sonra İstanbul’a gelerek Özgür Gençlik grubuna katıldı.
Atılım gazetesinde birlikte çalıştığı Sedat Şenoğlu ile, Şenoğlu cezaevindeyken evlendi. Uzun yıllar kadın haklarıyla ilgili konularla ilgilendi. Atılım gazetesinde yayın kurulu üyesi olarak çalıştı ve Sosyalist Kadın dergisinin editörlüğünü yaptı. Ezilenlerin Sosyalist Partisi’nin (ESP) genel başkanlığını da yapan Yüksekdağ, Haziran 2014’te HDP II. Olağan Kongresi sonunda partinin eşbaşkanı olarak seçildi.
Haziran 2015’teki ve akabinde gerçekleştirilen Kasım 2015’teki milletvekili genel seçimlerinde Van milletvekili seçildi.
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü terör soruşturması kapsamında, daha önce çağrılmasına rağmen ifadeye gitmediği gerekçesiyle 4 Kasım 2016’da Ankara’daki evinde gözaltına alınan ve Diyarbakır’a gönderilen Yüksekdağ, burada çıkarıldığı 2. Sulh Ceza Hakimliği’nce aynı gün tutuklandı ve Kocaeli F Tipi Cezaevi’ne götürüldü.
Hakkındaki kesinleşmiş hapis cezası gerekçesiyle 21 Şubat 2017 tarihinde milletvekilliği düşürüldü, 9 Mart 2017’de ise siyasî partiler kanununun “terör eyleminden mahkûm olanların siyasi partilere üye olamayacaklarına” dair hükmü gereği parti üyeliği Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düşürüldü. HDP milletvekilleri, Yüksekdağ’ın parti üyeliği ve eş genel başkanlık görevinin düşürülmesi kararını tanımadıklarını açıkladılar.
Yüksekdağ, “terör örgütü yöneticiliği”, “terör örgütü propagandası”, “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet”, “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” ve “suç işlemeye tahrik” suçlamalarından dolayı Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesince tutuklu olarak yargılanmaya devam etmektedir.